POLİTİKA - 30 Haziran 2024 Pazar 11:36

Bakan Uraloğlu: "2023 yılından bugüne kadar toplam 5 milyon 960 bin metreküp deniz dibi tarama faaliyeti gerçekleştirdik"

A
A
A
Bakan Uraloğlu: "2023 yılından bugüne kadar toplam 5 milyon 960 bin metreküp deniz dibi tarama faaliyeti gerçekleştirdik"

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, deniz dibi tarama faaliyetleri kapsamında Bakanlık ve özel sektör eli ile 2023 yılından 2024 yılı Mayıs ayı sonuna kadar 5 milyon 960 bin metreküp deniz dibi tarama faaliyeti gerçekleştirildiğini açıkladı.


Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürlüğü’ne bağlı Deniz Dibi Tarama Başmühendisliğince 2023 yılında 760 bin metreküp deniz dibi taraması, 2024 yılının ilk 5 ayında ise yaklaşık 300 bin metreküp tarama faaliyeti gerçekleştirdiklerini belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, özel sektör firmaları tarafından da 2023 yılında yaklaşık 4 milyon metreküp, 2024 yılının ilk 5 ayında da 900 bin metreküp deniz dibi tarama faaliyeti gerçekleştirildiğini kaydetti.


Bakan Uraloğlu, Türkiye’de denizlerde gerçekleştirilen deniz dibi tarama faaliyetlerine yönelik bilgilendirmede bulundu. Deniz dibi tarama faaliyetinin mekanik veya hidrolik yöntemlerle gerçekleştirildiğini kaydeden Uraloğlu, bu taramalarda balçık basta olmak üzere kum, çakıl veya kaya benzeri yapıları çıkarma ve başka bir yere nakletme işleminin yapıldığını söyledi.


Uraloğlu şunları aktardı:


“Çevrenin, denizin ve kıyı şeridinin korunması için; her türlü kıyı altyapı tesisi, kıyı yapısı, deniz yapısı ve iç su yapısı, emniyetli su yollarının, yanaşma kanallarının, iki kıyıyı birbirine bağlayan su yolunun oluşturulması, kıyı alanlarındaki şev erozyonunun önlenmesi ve ıslahı ile mevcut su derinliğinin muhafazası alanlarında deniz dibi tarama faaliyetleri gerçekleştiriyoruz.”



“Günümüzde denizlerde yaşanan kirliliği göz önünde bulundurduğumuzda deniz dibi taramanın önemini bir kez daha görüyoruz”


Türkiye’nin deniz ticaretinde kapasitesinin artırılması için yaklaşık 10 bin 940 kilometre olan kıyı şeridi uzunluğu göz önüne alındığında yeni büyük limanların inşa edilmesi ile mevcut limanların şartlarının iyileştirilmesi ve bu sayede büyük kapasiteli gemilerin yüklerini elleçleyebilmek için deniz dibi tarama faaliyetlerinin önem arz ettiğini belirten Bakan Uraloğlu, “Ayrıca ülkemizde faaliyet gösteren tersaneler, gemi bakım-onarımları ve yeni gemi inşa projeleri faaliyetlerini icra edebilmek için belirli aralıklarla deniz dibi tarama faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Günümüzde denizlerde yaşanan kirliliği göz önünde bulundurduğumuzda deniz dibi taramanın önemini bir kez daha görüyoruz” diye konuştu.



“Tarama faaliyetlerinin yüzde 20’si 38 tarama gemisi ile gerçekleştirildi”


Deniz dibi tarama faaliyetlerinin belirli bir düzen ve kontrol mekanizması içerisinde icra edilebilmesi için Deniz ve İçsular Tarama Yönetmeliği’nde belirtilen şartları sağlayan 25 şirket bulunduğunu, bunların 3’ünün Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bünyesinde bulunan Deniz Dibi Tarama Başmühendisliklerince faaliyet gösterdiğini belirten Bakan Uraloğlu, “Deniz Dibi Tarama Başmühendisliklerimiz filosunda bulunan 38 adet tarama gemisi ile 2023 yılında ülkemizdeki deniz dibi tarama faaliyetlerinin yaklaşık yüzde 20’sine denk gelen 760 bin metreküp deniz dibi taraması gerçekleştirildi. 2024 yılının ilk 5 ayına baktığımızda ise yaklaşık 300 bin metreküp tarama faaliyeti gerçekleştirdik. Ayrıca Tarama Yetki Belgesi sahibi özel sektör firmalarının filolarında bulunan 80 tarama gemisi ile 2023 yılında yaklaşık 4 milyon metreküp ve 2024 yılının ilk 5 ayında da 900 bin metreküp deniz dibi tarama faaliyeti gerçekleştirildi. Bahse konu tarama faaliyetlerinde, özellikle Karadeniz Bölgesi’nde yaşanan seller sonucu oluşan tarama gereksinimleri ile balıkçı barınaklarının ihtiyacı olan taramalar Bakanlığımız tarafından yerine getirildi” şeklinde konuştu.



“Türkiye’de giderek artan deniz dibi tarama talebini karşılamak için çalışıyoruz”


Türkiye’de giderek artan deniz dibi tarama talebini karşılamak adına Bakanlık olarak tarama teknolojisini yükseltmek adına gerekli atılımları yaptıklarını da ifade eden Uraloğlu, “Tarama filosunu gençleştirmek, tarama faaliyetlerin süresi azaltmak, özellikle büyük projelerde dışa bağımlılığı bitirerek yabancı tarama firmalarına yüksek kira ücretleri ödemesinin önüne geçmek, tarama kapasitesini artırmak, ayrıca kıyı koruma ve düzenleme faaliyetlerine yardımcı olmak amacıyla sözleşmesi imzalanan ve Aralık 2024’te teslimi planlanan 1 adet 750 metreküp kapasiteli Split Barge Projemizin inşası devam ediyor” ifadelerini kullandı.



Bakan Uraloğlu: "2023 yılından bugüne kadar toplam 5 milyon 960 bin metreküp deniz dibi tarama faaliyeti gerçekleştirdik"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Burulaş’ta dijital dönem başlıyor Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Burulaş, telefonla verdiği çağrı merkezi hizmetlerinin yüzde 98’ini dijital kanallarla vermeye hazırlanıyor. Günlük bin 500’e yakın birebir canlı görüşmenin gerçekleştiği Burulaş çağrı merkezi, dijital hale dönüşerek hizmetlerini vatandaşa daha hızlı bir şekilde sunacak. Bursa’da raylı sistem ve otobüslerle şehir içi, BUDO VE BBBUS ile de şehirler arası toplu taşıma hizmeti veren Burulaş, vatandaşa daha hızlı ve kaliteli hizmet sunmak için dijital dönüşüme ayak uyduruyor. Yüzde 66’sı bilgi edinme, yüzde 16’sı şikayet ve öneri, yüzde 14’ü bilet satışı ve yüzde 3’ü taleplerden oluşan ve günde 1500 civarında birebir canlı görüşmenin gerçekleştirildiği Burulaş çağrı merkezi, hizmetlerinin yüzde 98’ini dijital kanallara taşımaya hazırlanıyor. Daha önce şehir dışında olan çağrı merkezi lokasyonu Bursa’ya taşınırken, Dijital Çağrı Merkezi uygulaması 8 Temmuz’da başlayacak. Bilet satışından ‘Otobüsün nerede?’ bilgisine, şikayet bildiriminden BursaRay sefer saatlerine kadar birçok konuda istek, talep, satın alma ve şikayetler online kanallar üzerinden yapabilecek. Türkiye’deki ilk örneklerden biri olacak olan uygulamayla, işlemler çok daha hızlı, kolay ve 24 saat erişilebilir hale gelecek. Çağrı Merkezini arayıp otobüsün veya trenin yerini, bilet fiyatını, sefer saatini öğrenmek isteyenler www.bursakart.com.tr, www.burulas.com.tr veya Bursakart mobil uygulamasını kullanarak bilgilere 24 saat ve anlık olarak ulaşabilecek. Şehirlerarası Budo veya Bbbus bileti satın almak isteyenler ise Budo ve Bbbus gişelerini, www.bus.burulas.com.tr, www.budo.burulas.com.tr web sitelerini, BUDO/BBBUS mobil uygulamasını kullanarak veya çevrimiçi platform üzerinden yine 24 saat işlemlerini hızlıca yapabilecek. Şikâyet, talep ve istekler ise www.burulas.com.tr üzerindeki şikayet öneri formu doldurularak, mail atarak veya sikayetvar.com üzerinden iletilebilecek. Temel ulaşım bilgilerine ise Burulaş web sitesindeki yapay zekâya sahip WhatsApp Chat botuyla yazışarak bir dakikanın bile altındaki bir sürede ulaşılacak. Dijital Çağrı Merkezi’ne bırakılan öneri veya şikayetler arasında sözlü ya da yazılı geri dönüş yapılması gereken noktalarda ise Burulaş çağrı merkezi personeli görev alacak. Başvuruların durumu yolculara cep telefonuna SMS veya WhatsApp kanalından bilgi metni olarak periyodik şekilde iletilecek. Dijitalleşmeyle yılda 9 milyon TL’ye yakın tasarruf sağlanması hedefleniyor.
Ağrı Devlet desteğiyle arıcılığa başlayan kadın girişimci, yıl içinde tonlarca verim alıyor Ağrı’da devlet desteği alarak 2017 yılında arıcılığa başlayan Sebiha Altın, yıllar içerisinde büyüttüğü işletmesinde yıl içerisinde 2 ile 3 ton arasında bal elde ediyor. Ağrı’nın merkeze bağlı Çakıroba Köyü’ne gelin olarak giden Sebiha Altın, abisinin eşinde gördüğü arıcılığa merak sarması üzerine, eğitimini aldığı çocuk gelişimini bir kenara bırakarak 2017 yılında “Genç Çiftçi Projesi” ile arıcılık mesleğine adım attı. Devlet desteği ile ilk etapta 40 kovan alan Altın, yıllar içerisinde sağladığı başarı ile işletmesini büyüterek 200 kovana ulaştı. Eşinin de destekleriyle arıcılık alanında uzmanlaşan Sebiha Altın, kadınların her alanda çalışabileceğini kanıtlayarak yıl içerisinde elde ettiği başarılarla 2 ile 3 ton arası verim elde ediyor. Ürettiği ballarının satışını hem yurtiçi hem de yurtdışına yapan Sebiha Altın, kadınlara örnek oluyor. “Kadın olarak zor görünebilir ama kadınların başaramayacağı bir şey yok “ Üniversitede Çocuk Gelişimi bölümünden mezun olduktan sonra Arıcılığa merak salarak meslek edinen Sebiha Altın, Geven Balı’nın da tescillenmesiyle işlerinin daha da yoğunlaştığını belirterek, “Ben bu mesleğe 2017 yılında, abimin eşinde gördükten sonra başladım. Arıcılığı sevdim. Doğayı sevdim. Bu yüzden arıcılık yapmaya karar verdim. 2017 yılında “Genç Çiftçi Projesi” ile 40 kovan aldım. 40 kovan şu an 200 kovan oldu. Şu an iki yüz kovanla devam ediyorum. Zaten halihazırda Sofyan Deresi arı ürünlerimiz vardı. Onunla şu an devam ediyoruz. Devlet desteği güzel. Bundan sonra yine desteklerini bekliyoruz. Çünkü işletmemizi daha da büyütmek istiyoruz. Yılda 2 ile 3 ton arası bal üretiyoruz. Arıcılığı çok sevdim. O yüzden başladım. Yani bu bir kadın olarak belki zor görünebilir ama kadınların da yapabileceğine inanıyorum. Bu konuda devletimizin de kadınları teşvik etmesini istiyoruz. Kadınlar başarabilir, yapabilir. Burada ürettiğimiz bu balı kendi işletmemiz var, orada satıyoruz. Ayrıca dışarıdan sipariş de alıyoruz. Biz mayıs ayında arılarımızı hazırlıyoruz. Haziran ayında bekliyoruz. Ağustos ayında hasadımızı çıkarıyoruz. Ben Çocuk Gelişimi bölümünden mezun oldum. Ama arıcılığı daha çok sevdim. Arıları yetiştirmeye karar verdim. Bunu severek yapıyorum. Kadınların da bu işi yapabileceğine inanıyorum. Devletimizin desteğiyle kadınların bu alanda ilerlemesini istiyorum. Kadınlarımızın başaramayacağı hiçbir şey yok. Buralarda hep geven bitkisi var. Ağrı’nın bitkisi o yüzden arılar en çok onlardan topluyor. Yapılan analizlerde yüzde 60 geven bitkisine rastlanıldı. Geven yoğun olduğu için Ağrı’nın balını tescilledik ve Coğrafi İşaret Belgesi aldık. Ondan sonra balımız daha çok rağbet gördü. Lezzet olarak çok güzel“ dedi.
İzmir İzmir’de acil servisler alarm veriyor Turizm merkezlerinde tatillerini tamamlayan vatandaşlar dönüş yoluna geçerken, hastaneler ve acil servislerde vakalar arttı. Acil Tıp Uzmanı Dr. Efe Kanter, daha çok sıvı kaybı ve sıcak çarpması vakalarının görüldüğünü söyleyerek dikkat edilmediği taktirde hastaneye başvurularda artışların yaşanabileceği uyarısında bulundu. Tatillerini tamamlayan vatandaşlar dönüş yoluna geçerken, turizm merkezlerindeki yoğunluk da hastane ve acil servislere kaydı. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Efe Kanter, tatil yapacak olan vatandaşlara önemli uyarılarda bulundu. Sıcak havalarda çeşitli semptomlarla karşılaşılıyor Hava sıcaklıklarının bu dönem çok yüksek olduğunu ve bu kapsamda hastalarda da sıvı kaybına bağlı çok fazla semptom gördüklerini söyleyen Uzm. Dr. Efe Kanter, “Hasta başvurusunda artış var. Her yaştan hastalar acile geliyor. Özellikle yaşlı popülasyonda sıvı kaybına, bilinç bulanıklığı ve böbrek yetmezliğine bağlı çeşitli semptomlar görebiliyoruz” dedi. “Su tüketimi en önemli faktör” Genç hastalarda sıcak çarpmalarında daha çok baş ağrısı, halsizlik gibi çok belirgin olmayan semptomlar gördüklerini ifade eden Kanter, yaş ilerledikçe ve ek hastalıklar da arttıkça özellikle yaşlı popülasyonda bilinç bulanıklığı, bayılmalar ve komaların da görülebileceğini vurguladı. Sözlerini sürdüren Kanter, vücuttaki sıvı azlığına bağlı sodyumdaki yükselme, hastanın bilincinde bulanıklığa yol açabiliyor. Bu hastaların yoğun bakıma yatışı ihtiyaçları oldukça artabiliyor. Bireylerin bol su içmeye, serin alanlarda kalmaya, direkt sıcağa maruz kalmaktan uzak durmaya, sıcağa çıkarken kendini korumaya dikkat etmesi gerekiyor. Su tüketimi en önemli faktör” diye konuştu. “Vücut susuz kaldıkça enfeksiyonlara yatkınlık da artıyor” Yazın çok sık kullanıldığı için ortak kullanım alanlarındaki havuzların temizliğinden çok emin olunmuyorsa oralardan uzak durulması gerektiğini aktaran Kanter, buralardan enfeksiyon kapıp acile başvuran hastaların olduğunu ifade etti. Kanter, şu sözlere yer verdi: “Özellikle yüksek ateş, idrar yolu enfeksiyonu gibi semptomlarla acil servise başvuruları çok fazla görüyoruz. Sıvı tüketimi olmazsa terlemenin de doğal olarak artmasıyla beraber vücudun susuz kalması arttıkça enfeksiyonlara yatkınlık daha da artıyor. Kirli ortamlardan uzak durulması lazım.” Gıda uyarısı: “Salgın hastalıklara yol açabilir” Dikkat edilmediği taktirde vakalarda artışın yaşanacağına vurgu yapan Kanter, şunları kaydetti: “Sıcak mevsimlerde özellikle dışarıdan yenen besinlerde, gıda zehirlenmeleri vakalarını çok görüyoruz. Bu yüzden çok güvenmediğimiz restoranlar veya dışarıdaki yemeklerden biraz daha uzak kalmak gerekir. Açıkta satılan yiyeceklerden veya pişmemiş et ürünleri ve diğer gıda ürünlerinden uzak durmak lazım. Çünkü sıcağa bağlı bu bakterilerin üremesinde de hızlıca artış olduğu için yazın özellikle salgına hastalıklara yol açabilir.”