ÇEVRE
21 Kasım 2024 Perşembe - 09:19 Türkiye kıyılarında sadece 120 tane: Akdeniz fokları yeni yavrular da dünyaya getiriyor Mersin’de zaman zaman sahil kenarlarına görünen ve nesli tükenme tehlikesi altında olan Akdeniz foklarının her yıl düzenli olarak takibini yapıldığı ve ülke genelindeki sularda yaklaşık 120’nin üzerinde olduğu öğrenildi. Akdeniz fokları ile ilgili çalışmalar yapan ODTÜ Deniz Bilimleri Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Meltem Ok, özellikle yuvalarda foto kapanlarla takiplerinin yapıldığını yeni yavruların da olduğunu söyledi. IUCN kriterlerine göre nesli kritik derecede tehdit altında olan, tüm dünyada yaklaşık bin, Türkiye kıyılarında ise 120’den fazla olduğunu belirlenen foklarla ilgili Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) Mersin Erdemli’deki Deniz Bilimleri Enstitüsü koordinesine koruma ve takip çalışmaları gerçekleştiriliyor. Daha önce Türkiye kıyılarında yaklaşık 100 civarında Akdeniz foku kaldığı bilinirken yapılan çalışmalarda bu rakamın 120’inin üzerinde olduğu belirlendi. Yeni yavruların da dünyaya geldiği fokların 25’inin ise Mersin kıyılarında korunan alanlarda bulunduğu belirtildi. Akdeniz fokları ile ilgili çalışmalar yapan ODTÜ Deniz Bilimleri Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Meltem Ok, özellikle yuvalarda foto kapanlarla takiplerinin yapıldığını yeni yavruların da olduğunu ifade etti. "Mersin kıyılarında 25, Türkiye kıyılarında 120’nin üzerinde" Akdeniz foklarının Mersin kıyılarının güzide türlerinden bir tanesi olduğunu belirten ODTÜ Deniz Bilimleri Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Meltem Ok," Bu konunda ODTÜ 1994 yılından beri Türkiye kıyılarında çalışmalara devam ediyor. Özellikle Mersin, Antalya ve Hatay Antakya kıyılarında çalışıyoruz. Mersin kıyıları özellikle önemli. Zaten Doğu Akdeniz’deki çalışmalar Mersin kıyılarında başladı. Alanı yıllar içerisinde genişlettik. Şuanda Mersin kıyılarında 25’in üzerinde bireyimiz var. Doğu Akdeniz’deki bizim çalışma alanımız içerisinde ise 50’nin üzerinde tanımlı bireyimiz var. Bunları yuvalarında tam zamanlı olarak foto kapanla takibini yapıyoruz. Bunun yanı sıra Türkiye kıyılarında ise 120’nin üzerinde birey var. Kıyılarımızda böyle nadir Akdeniz foklarının barınıyor olması sevindirici ve çok önemli" dedi. "Yeni yavrulara da rastlıyoruz, bu bizim için sevindirici" Aslında uzun yıllar Türkiye kıyılarında Akdeniz foklarının 100 civarında olarak değerlendirildiğini hatırlatan Ok, "Sosyal medya, foto kapan, teknolojik kaynakların ilerlemesi, gözlemler ve vatandaş kaynağı ile gelen bilgilerle kapsamlı bir çalışma gerçekleştirebiliyoruz. Bir artış olduğundan bahsedemeyiz şuanda stabil bu sevindirici. Yaptığımız çalışmalarda yeni yavrulara da rastlıyoruz. Tabi bu bizim için sevindirici. Bunları da envantere kaydediyoruz. Her sene Akdeniz fokları bu dönemde yavru yapıyor. Bu yavrular özellikle 4 ay gibi bir zaman anne sütüyle besleniyor. Ancak fırtına ve olumsuz hava durumlarında zaman zaman anneyle koptuğunu da biliyoruz. Yavruların ergin hale gelmesi için 6-7 seneyi bulduğu için koruma çok önemli" diye konuştu. Enstitünün kampüs alanındaki sahile de fokların geldiğine dikkat çeken Ok, bulundukları alanın da koruma alanlarında yer aldığını ve her türlü avcılığa yasak olduğunu kaydetti.
21 Kasım 2024 Perşembe - 09:03 Yurtta hava durumu Yapılan son değerlendirmelere göre, yurt genelinin parçalı ve çok bulutlu, Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz, Doğu Anadolu’nun güneybatısı, Güneydoğu Anadolu’nun kuzey ve batısı ile Giresun, Tunceli, Bingöl, Muş ve Bitlis çevreleri ile Erzurum ve Erzincan’ın güney kesimlerinin yağmur ve sağanak, Kıyı Ege ile Akdeniz kıyılarının yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı, gece saatlerinde Tunceli, Bingöl, Muş’un yüksek kesimleri ile Erzincan ve Erzurum’un güneyinin karla karışık yağmur ve kar yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre yağışların; Marmara, Kıyı Ege, Batı Akdeniz, Adana, Düzce, Zonguldak, Bolu ve Bartın çevrelerinde kuvvetli, İzmir, Aydın, Muğla çevreleri ile Antalya’nın doğu kesimlerinde yer yer çok kuvvetli olması bekleniyor. Hava sıcaklığının Marmara’nın batısında 4 ila 6 derece azalacağı, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacağı tahmin ediliyor. Rüzgarın ise genellikle güney ve güneybatı, öğle saatlerinden itibaren kuzeybatı kesimlerde kuzey ve kuzeybatı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, İç Anadolu ve Karadeniz’de kuvvetli (40-60 kilometre/saat), Marmara ve Ege’de kuvvetli ve fırtına (50-80 kilometre/saat) şeklinde eseceği tahmin ediliyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı, zamanla çok bulutlu, akşam saatlerinden itibaren yağmur ve sağanak yağışlı 17 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra yer yer kuvvetli olmak üzere sağanak yağışlı 19 İzmir: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 18 (Yağışların kuvvetli ve yer yer çok kuvvetli olması bekleniyor.) Adana: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 17 (Yağışların sabah saatlerinde yer yer kuvvetli olması bekleniyor.) Antalya: Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 19 (Yağışların, öğle saatlerinden sonra kuvvetli, doğu kesimlerinde yer yer çok kuvvetli olması bekleniyor.) Samsun: Parçalı, zamanla çok bulutlu, akşam saatlerinden itibaren aralıklı yağmur ve sağanak yağışlı 25 Trabzon: Parçalı, zamanla çok bulutlu 20 Erzurum: Parçalı ve çok bulutlu, güney kesimleri yağmurlu, gece saatlerinde karla karışık yağmur ve kar yağışlı 7 Diyarbakır: Parçalı ve çok bulutlu, sabah ve öğle saatlerinde yağmur ve sağanak yağışlı 16
Kafesin içerisindeki güvercini yakalamaya çalışan kedinin gülümseten mücadelesi kameraya yansıdı
21 Kasım 2024 Perşembe - 08:59 Kafesin içerisindeki güvercini yakalamaya çalışan kedinin gülümseten mücadelesi kameraya yansıdı Osmaniye’de kafeste bulunan güvercini yakalamaya çalışan kedinin gülümseten amansız azmi, öğrenciler tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi bahçesinde bulunan güvercin kafesindeki güvercini yakalamak isteyen kedi tel örgülere aldırış etmeden dakikalarca güvercini yakalamak için mücadele etti. Kafese yakın alanda bulunan kamelyada sınava çalışan öğrenciler kedinin bu mücadelesini fark edince cep telefonu ile kayıt yapmaya başladı. Kedinin bitmek bilmeyen azmi ve keyifli mücadelesi karşısında sınav stresini üzerlerinden atarak keyifli anlar yaşayan öğrenciler, "Bu azim bizde olsa sınavları hiçbir şekilde dert etmezdik" dedi. Stresli geçen sınav haftasında kedinin bu mücadelesi ve azmi karşısında birazda olsa stresten uzaklaştıklarını söyleyen Emre Taylı(18), "Bir saattir şuradaki bankta oturup ders çalışıyorduk, sınavlara çalışıyorduk. Kediyi fark ettik, burada kafesin içerisinde beyaz bir güvercini kovalıyordu. Kediyi görünce benim hoşuma gitti hemen video çektim, arkadaşlarla eğlendik. Çok güzel bir görüntüydü çok hoşumuza gitti. Kedinin böyle bir azim içerisinde kafesin içersindeki güvercini kovalaması çok eğlendirdi yani bizi çokta moral oldu sınav haftasında. Bu kedideki azim bende olsa vize haftasındaki sınavları hiçbir şekilde dert etmezdim, rahatlıkla geçerdim" dedi.
Erzincan’da dağa taşa umut ekiyorlar
21 Kasım 2024 Perşembe - 08:31 Erzincan’da dağa taşa umut ekiyorlar Erzincan’da Kasım ayı başından bu yana dağa taşa umut ekiliyor. Erzincan Orman İşletme Müdürlüğü’nün koordinesinde başlatılan Çevreye Duyarlı Nesiller Yetiştirme programı kapsamında binlerce fidan toprakla buluşup ülkenin ve milletin geleceğine nefes oluyor. Erzincan Orman İşletme Müdürlüğü’nün Erzincan genelinde başlattığı programa Erzincan’da birçok kesim destek sağlıyor. Erzincan Orman İşletme Müdürlüğü ve Erzincan Milli Eğitim Müdürlüğü ile işbirliği içerisinde yürütülen Çevreye Duyarlı Nesiller Yetiştirme programına okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise öğrencilerinin yanı sıra öğretmenler ve vatandaşlar da büyük destek veriyor. Erzincan’da orman varlığının artırılması, sürdürülebilir bir çevre oluşturulması gibi amaçlarla yürütülen program ile binlerce fidan toprakla buluşuyor, hem geleceğe hem insanlığa nefes oluyor. Erzincan Orman İşletme Müdürlüğü’nün fidan ve teknik destek sağladığı program kapsamında hem Erzincan Merkezinde hem de ilçelerde adeta taşa toprağa umut ekiliyor. 2024 yılında doruğa ulaşan fidan dikim kampanyaları kamuoyundan da büyük destek görürken, önümüzdeki süreçte Erzincan’da orman varlığının hayli artması bekleniyor. Orman İşletme Müdürlüğü personelinin özverisi ile eğitim camiasının istek ve arzusu bir araya gelince, son derece etkili çalışmalar yapılıyor. Özellikle anaokulu öğrencilerinden lise öğrencilerine kadar ülkemizin gelecek nesillerini oluşturacak öğrencilerin diktiği binlerce fidan ülke ve Erzincan adına umut veriyor.
Hava kirliliği konuşuldu
20 Kasım 2024 Çarşamba - 17:07 Hava kirliliği konuşuldu Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Üretim Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen Bağ, Bahçe, Çiçek Konferanslarının 11.’si gerçekleştirildi. Botanik Bahçemiz Müze ve Konferans Salonu’nda programa akademisyenler ve öğrenciler katılım sağladı. Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Yıldız’ın Düzce ve Hava Kirliliği başlıklı sunumu ile yer aldığı programda açılış konuşması gerçekleştiren Prof. Dr. Necmi Aksoy, Düzce’de var olan hava kirliliğinin artışına ve etkilerine dikkat çekerek Dünya KOAH Gününde bu etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. Düzce’nin ‘Yeşil Düzce’ statüsünü geri kazanmasını temenni ederek sözü Doç. Dr. Pınar Yıldız’a bıraktı. Hava kirliliğinin genel tanımı ile sözlerine başlayan Doç. Dr. Pınar Yıldız, hava kirliliğinin insan ve insan sağlığı üzerine etkilerini anlattı. Günümüzde hava kirliliği nedeniyle yılda ortalama 7 milyon insanın hayatını kaybettiğine dikkat çeken Yıldız, bu durumun genellikle salgın hastalıkların yaygın olduğu, sanayinin yoğun olarak kullanıldığı, hava kirliliği parametrelerinin yüksek olduğu ülkelerde daha yaygın görüldüğünü ifade etti. İç ve dış ortamda maruz kaldığımız hava kirliliğini, örnekler vererek açıklayan Yıldız, “Her yıl dış ortam hava kirliliğine bağlı 3,8 milyon kişinin erken ölümle karşı karşıya kalmamaktadır” dedi. Hava kirliliğinin; solunum yolu enfeksiyonları, akciğer kanseri, bronşektazi, nazofarinks kanseri ve kronik akciğer hastalıklarına yol açtığını vurgulayan Yıldız, solunum yolu şikayetiyle hastaneye başvuran hasta sayısı ile hava kirliliği oranı arasında ciddi bir ilişki olduğunu da savundu. İklim ve hava kirliliği faktörlerinin uyku apnesi, egzama gibi farklı hastalıklara da sebep olduğunu ifade eden Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pınar Yıldız, hava kirliliğini azaltmak için evsel ısınma yöntemlerinin doğalgaza çevrilmesi ve sanayi denetimlerinin arttırılması önerilerinde bulunarak sözlerini sonlandırdı.
Başkan Gökhan Yüksel, COP29’da konuştu
20 Kasım 2024 Çarşamba - 16:52 Başkan Gökhan Yüksel, COP29’da konuştu Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC) 29’uncu Taraflar Konferansı’nda (COP29) konuşan Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, ‘Yerel İklim Değişikliği Planlarının Önemi ve Karşılaşılan Güçlükler’ konulu bir konuşma gerçekleştirdi. Başkan Yüksel, “İklim krizi, odağımızın değişmemesi gereken bir konu başlığıdır” dedi ve Kartal’da bu bağlamda atılan önemli adımlardan bahsetti. COP29 kapsamında düzenlenen "İklim Eylemine Öncülük Eden Şehirler" oturumu, Marmara Belediyeler Birliği (MBB) tarafından Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, Türkiye Pavilyonu’nda gerçekleştirildi. Oturuma MBB ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile MBB Encümen Üyesi ve Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in yanı sıra; MBB Encümen Üyeleri; Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz ve Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz katılarak kendi şehirlerindeki iklim eylemleri ve karşılaştıkları zorlukları ele aldı. Oturumun moderatörlüğünü ise MBB Genel Sekreteri Dr. M. Cemil Arslan yaptı. Başkan Yüksel, ‘Yerel İklim Değişikliği Planlarının Önemi ve Karşılaşılan Güçlükler’ başlıklı konuşması ile COP29’da ‘Yerel İklim Değişikliği Planlarının Önemi ve Karşılaşılan Güçlükler’ başlığı ile konuşmasını gerçekleştiren Başkan Gökhan Yüksel, iklim krizi ile mücadelede atılması gereken kritik adımlar ve karşılaşılan engelleri ele aldı. Kartal Belediye Başkanı, ilçede hayata geçirdikleri proje ve çalışmalardan da bahsederek verdiği örneklerle Kartal ilçesinin iklim değişikliğiyle mücadeledeki rolüne değindi. Moderatörlüğünü Marmara Belediyeler Birliği Genel Sekreteri Dr. M. Cemil Arslan’ın üstlendiği oturumda Başkan Yüksel; altyapı, Sıfır Atık, enerji verimliliği ve ağaçlandırma gibi projelerin iklim kriziyle mücadelede kritik adımlar olduğunu ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Altyapı çalışmaları ve ağaçlandırma gibi projeler, iklim kriziyle mücadelede kritik adımlardır. Öte yandan Sıfır Atık mücadelesini de aynı derecede önemli buluyorum. Sıfır Atık mücadelesi evden başlar, aileden başlar, çocuklardan başlar. Bu bir yaşam biçimi haline getirilmedikçe, yapılan her şey geçici olur. Bizler Kartal Belediyesi olarak okullarda, öğrencilere ve öğretmenlere yönelik atık toplama süreçlerine dâhil olabilecekleri bir ödül sistemi oluşturduk. Atıkları topladıkça aldıkları ödüller artıyor. Bu tür teşvikler sadece çocuklar için değil, aynı zamanda belediyeler için de geçerli olmalı." "Kaynaklar artırılıp ve denetim güçlendirilmedikçe yapılan her şey sadece yüzeysel kalır" "Kaynakların artırılması ve denetimin güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum" diyen Başkan Yüksel, "Bu bir yaşam biçimi haline getirilmediği sürece, yapılan her şey sadece yüzeysel kalır. Kartal, 1999 depreminden önce yapılmış binalarla dolu. Bu da bizim için büyük bir mücadele alanı. En büyük sorunlarımızdan biri, eski ve dayanaksız binaların iklim değişikliği ve doğal afet riskleri ile birleşmesidir. 2023 yılında yaşadığımız büyük afet, doğal afetlerin her zaman önceliklerimizi değiştirdiğini bir kez daha gösterdi" ifadelerini kullandı. "İklim krizi, odağımızın değişmemesi gereken bir konu başlığıdır" Başkan Yüksel konuşmasının devamında, "İklim krizi, odağımızın değişmemesi gereken bir konu başlığıdır. Kentsel dönüşüm yaparken ya da yeni binalar inşa ederken, mutlaka enerji ihtiyacını kendi kaynaklarından karşılayabilen binalar yapmalıyız. Yeni binalarda, güneş enerjisi panelleri ile kendi enerjisini üreten, atık yönetimini doğru şekilde uygulayan, su ve diğer enerji tasarrufu sağlayan sistemler olmalı. Türkiye’de bu alanda çok değerli adımlar atılmakta ancak sürecin hızlanması gerekiyor. Belki de kuralları biraz daha katı hale getirmemiz lazım. Bu konuda bir yasa tasarısı da gündemde ve kuralların daha katı bir şekilde uygulanması gerektiğini düşünüyorum. Kartal’da yeni planladığımız bir bölge var ve burada hedefimiz, bu bölgeyi akıllı bir kent yapmak” dedi.