Yerel Haberler
Sinop
23 Kasım 2024 Cumartesi - 14:12 Sinop’ta lastikçilerin kış lastiği mesaisi Sinop’ta hava sıcaklığının düşmesi ve kış lastiği takma zorunluluğunun 1 Aralık’ta başlayacak olması nedeniyle lastikçilerin kış lastiği takma mesaisi başladı. Karlı ve buzlu havalarda mağdur olmak istemeyen araç sahipleri, kar lastiği taktırmak için lastikçilere giderek araçlarına lastiklerini taktırıyor. Küçük Sanayi Sitesi’nde oto lastik satımı ve değişimi yapan rot balans ustası Hasan Üçüncüoğlu, lastiklerin değişimi için kar yağışının beklenilmemesi gerektiğini belirterek, kış lastiklerinin yol güvenliği için hayati önem taşıdığına dikkat çekti. Vatandaşlara hem can hem de mal güvenliği açısından kış lastiği takmalarını tavsiye eden Üçüncüoğlu, “Her sene olduğu gibi Ulaştırma Bakanlığımızın hazırladığı genelgeye göre 1 Aralık - 1 Nisan takvimleri arasında yük ve yolcu taşımacılığı yapan ticari araçlarda kış lastiği takma zorunluluğu başlıyor. Bunun dışında yine hususi araçlarda da hava sıcaklığının 7 derecenin altında kış lastiği takmalarını hem can hem de mal güvenliği açısından tavsiye ediyoruz. Kış şartlarında kış lastiğinin dışında araçların cam silecekleri, cam suyu, motor suyu antifrizleri, akü gibi önem arz eden parçaların kış şartlarına hazır olmasını tavsiye ediyoruz. Eğer kar lastiği dersek sadece karda kullanılan lastik olarak algı oluşturuyor ama bu değil. Kış lastiği havanın 7 derece sıcaklık altında takılması. Kış lastikleri soğuk havalarda yumuşak kaldığı için yol tutuşunu iyi sağladığından kış lastiği olarak ifade edilmektedir. Bunlar da kullanıldığı coğrafyaya göre değişiyor. Normalde 4 yıl lastiğin ömrü fakat 3 yılda ömürlerinin tamamladığını söyleyebilirim. Çünkü, belli bir süre sonra sertleşiyor ve yol tutuşu azalıyor” dedi.
23 Kasım 2024 Cumartesi - 14:05 Sinop’ta oto lastikçilerin kış mesaisi Sinop’ta hava sıcaklığının düşmesi ve kış lastiği takma zorunluluğunun 1 Aralık’ta başlayacak olması nedeniyle lastikçilerin kış lastiği takma mesaisi başladı. Karlı ve buzlu havalarda mağdur olmak istemeyen araç sahipleri kar lastiği taktırmak için lastikçilere giderek araçlarına lastiklerini taktırıyor. Küçük Sanayi Sitesi’nde oto lastik satımı ve değişimi yapan rot balans ustası Hasan Üçüncüoğlu, lastiklerin değişimi için kar yağışının beklenilmemesi gerektiğini belirterek, kış lastiklerinin yol güvenliği için hayati önem taşıdığına dikkat çekti. Vatandaşlara hem can hem de mal güvenliği açısından kış lastiği takmalarını tavsiye eden Üçüncüoğlu, “Her sene olduğu gibi Ulaştırma Bakanlığımızın hazırladığı genelgeye göre 1 Aralık - 1 Nisan takvimleri arasında yük ve yolcu taşımacılığı yapan ticari araçlarda kış lastiği takma zorunluluğu başlıyor. Bunun dışında yine hususi araçlarda da hava sıcaklığının 7 derecenin altında kış lastiği takmalarını hem can hem de mal güvenliği açısından tavsiye ediyoruz. Kış şartlarında kış lastiğinin dışında araçların cam silecekleri, cam suyu, motor suyu antifrizleri, akü gibi önem arz eden parçaların kış şartlarına hazır olmasını tavsiye ediyoruz. Eğer kar lastiği dersek sadece karda kullanılan lastik olarak algı oluşturuyor ama bu değil. Kış lastiği havanın 7 derece sıcaklık altında takılması. Kış lastikleri soğuk havalarda yumuşak kaldığı için yol tutuşunu iyi sağladığından kış lastiği olarak ifade edilmektedir. Bunlar da kullanıldığı coğrafya ya göre değişiyor. Normalde 4 yıl lastiğin ömrü fakat 3 yılda ömürlerinin tamamladığını söyleyebilirim. Çünkü, belli bir süre sonra sertleşiyor ve yol tutuşu azalıyor” dedi.
Sinop’ta istinat duvarı çöktü, bina tahliye edildi
24 Eylül 2024 Salı - 11:54 Sinop’ta istinat duvarı çöktü, bina tahliye edildi Sinop’ta çöken istinat duvarı paniğe neden oldu. Sinop kent merkezi Ada Mahallesi Esen Sokak’ta Onat Apartmanı yanında saat 09.45’te aşırı yağmurlar sonucu istinat duvarı çöktü. Çöken istinat duvarı bina sakinlerinde paniğe neden oldu. Olay anında binada yaşayan vatandaşlar, büyük bir gürültüyle uyandı ve dışarı çıktıklarında çökme durumunu fark etti. Hemen apartmanı tahliye eden bölge sakinleri, durumu yetkililere bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen ekipler, bölgedeki güvenlik önlemlerini artırarak çevreyi kontrol altına aldı. Onat Apartmanı’nda yaşayan Kenan Aral, büyük bir gürültü duyduklarını belirterek, “Doğal afetlerden dolayı yağmurların çoğalmasından dolayı arka taraftaki istinat duvarı birden çöktü. Biz evde oturuyorduk. Büyük bir gürültü çıktı. Eşime ne oldu bir bakalım dedim. Trafik kazası oldu sandık baktık ama kaza olmamış. Sonradan apartmanın kapıcısı geldi istinat duvarının çöktüğünü ve apartmanı boşaltmamız gerektiğini söyledi. Biz de hemen AFAD ve belediye ekiplerine haber verdik. Şu an arka duvar tamamen çökmüş durumda. Hala apartmanda risk var. Apartmanın tamamı boşaltılmış durumda. Yetkililer gerekli incelemeleri yapıyor” dedi. İstinat duvarının tuğla ile yapılması akıllarda soru işareti bırakırken, Sinop Belediyesi ekiplerince istinat duvarı yıkıldı.
Kalkınma ajanslarından önemli çalışma: Karadeniz’in ekonomik potansiyeli masaya yatırıldı
23 Eylül 2024 Pazartesi - 18:53 Kalkınma ajanslarından önemli çalışma: Karadeniz’in ekonomik potansiyeli masaya yatırıldı Karadeniz’deki su ürünlerinin değerlendirilmesi amacıyla Karadeniz’e kıyısı bulunan kalkınma ajanslarının bir araya geldiği Karadeniz Masası Su Ürünleri Değerlendirme Çalıştayı başladı. Çalıştayda konuşan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Serkan Genç, “Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır” dedi. Sinop’ta başlayan Karadeniz Masası Su Ürünleri Değerlendirme Çalıştayı’na Karadeniz’e kıyısı bulunan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı, İstanbul Kalkınma Ajansı, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı, Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı ve Trakya Kalkınma Ajansı katılım sağlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü öncülüğünde kurulan Karadeniz Masası’nda Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı ev sahipliğinde kalkınma ajanslarının katılımıyla ve Sinop Üniversitesi işbirliğinde gerçekleştirilecek olan çalıştayda 2 gün boyunca su ürünleri sektöründe güncel bilgiler paylaşılarak, sektör paydaşları ile etkileşim artırılacak ve ortak gündem oluşturulacak. Karadenizin ekonomik potansiyeli masaya yatırıldı Çalıştay, Sinop Üniversitesi Ahmet Muhip Dıranas Uygulama Oteli’nde açılış konuşmaları ile başladı. 2 gün sürecek çalıştaya kalkınma ajansları temsilcileri, su ürünleri alanında önde gelen akademisyenler ve sektör temsilcileri katıldı. Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen panellerde su ürünleri yetiştiriciliği ve su ürünleri işleme ve değerlendirme konuları ele alındı. Tamamlanacak panellerin ardından katılımcılar, Sinop’ta faaliyet gösteren su ürünleri işleme tesislerine gezi düzenleyerek incelemelerde bulunacak. Çalıştayın ikinci gününde ise Karadeniz’e kıyısı bulunan yedi kalkınma ajansı, ortak oturumda “Proje Geliştirme ve Su Ürünleri Sektör Değerlendirmesi” konu başlığında su ürünleri sektörünü masaya yatıracak. “Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır” Çalıştayın açılışında konuşan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Serkan Genç, düzenlenen çalıştayın önemine değinerek, ”Ülkemizin önemli bir bölgesi olan Karadeniz’de yer alan kalkınma ajanslarımız ve kalkınma idarelerimizle Karadeniz’in ekonomik potansiyelini daha iyi değerlendirilebilmek amacıyla Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğümüz yönlendirmeleri ile Karadeniz Masası kurulmuştur. Karadeniz masasın genel olarak Karadeniz’de sürdürülebilir bir mavi ekonomiyi hedefliyor. Deniz kaynaklarına ilişkin potansiyeli açığa çıkaran mavi ekonomi kavramı balıkçılık, enerji, ulaşım, turizm, çevre gibi birçok başlığı kapsıyor. Karadeniz masasının ilk çalışma konusunu ise mavi ekonominin merkezinde yer alan sürdürülebilir balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği olarak planladık. Karadeniz su ürünleri sektöründe ülkemizde önemli bir yere sahiptir. Avcılıkla elde edilen ürünün yüzde 90’ı denizlerden elde edilmekte ve ülkemizde avcılığı en fazla yapılan balıklar hamsi, sardalya, istavrit, palamut, lüfer, çaça, mezgit, beyaz kum midyesi ve deniz salyangozu üretiminin sardalya hariç olmak üzere bazı türlerde tamamı, bazılarında ise büyük kısmı Karadeniz’de avlanmaktadır. Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır. Önceden ülke içerisinde daha çok iç sularda yetiştiricilik yapılırken son yıllarda denizlerde ağ kafesler ile yapılan yetiştiricilik hızlı bir artış göstermiştir. İç sularda alabalık, denizlerde levrek ve çipura üretimi öne çıkmaktayken son yıllarda Türk Somonu ön plana çıkmaya başlamıştır. Su ürünleri yetiştiriciliğinde Ege Bölgesi illeri ile beraber son yıllarda Sinop, Samsun, Ordu, Trabzon ve Artvin gibi illerimizin açıklarında yapılan kafes balıkçılığı önemli bir kapasiteye ulaşmıştır” dedi. “KOBİ Destek Merkezi oluşturulması faaliyetleri devam etmektedir” Sinop Organize Sanayi Bölgesi’nde inşa edilen su ürünleri işleme, şoklama ve depolama tesisi ile ilgili bilgi veren Genç, “Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı olarak faaliyet bölgemizde sektöre yönelik faaliyetleri bütüncül bir anlayışla etkili bir şekilde yürütmek adına Temel Sektörlerde Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Sonuç Odaklı Programı tasarlamış ve su ürünleri sektörüne yönelik politika oluşturma, program ve proje geliştirme süreçlerini su ürünleri ekosisteminin geliştirilmesi özel amacı çerçevesinde yürütmeye başlamıştır. Bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz önemli faaliyetlerden biri Ajansımız öncülüğünde ve yerel paydaşların iş birliği ile Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti desteğiyle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında uygulanan Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi olmuştur. Proje ile Sinop Organize Sanayi Bölgesi’nde inşa edilen 3 bin ton/yıl kapasiteli su ürünlerinin işleme, şoklama ve depolama tesisi yakın bir zamanda tamamlanmıştır. Sinop başta olmak üzere Karadeniz Bölgesi’nde faaliyet gösteren işletmelerin ve balıkçılık kooperatiflerinin bu tesisten yaralanması planlanmıştır. Bahsi geçen proje kapsamında su ürünleri ve turizm işletmelerinin iş geliştirme ve girişimcilik faaliyetlerini desteklenmesi, üretim ve hizmet kapasitelerinin iyileştirilmesi amacıyla KOBİ Destek Merkezi oluşturulması faaliyetleri devam etmektedir” diye konuştu. “Amacımız kamu ve özel sektör paydaşlarıyla yakın bir etkileşim oluşturulması" Su ürünleri sektöründeki birlik ve kooperatifler ile işbirliği içerisinde olduklarını belirten Genç, “Sinop Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği ile hayata geçirdiğimiz proje ile balıkçıların elde ettikleri ürünü hızlı bir şekilde gerek pazara sunması, gerekse depolama alanlarına taşıyabilmesi için nakliye araçlarının alımı ve balık muhafaza alanlarının ihtiyaçlarını karşılamak üzere güneş enerjisi kurulumu gerçekleştirilmiştir. Benzer bir projeyi de Kastamonu’da bir ilçemizde daha uyguladık. Önümüzdeki dönemde de ekosistem yaklaşımı çerçevesinde katma değerli ürünlerin üretilmesine yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz. Karadeniz’deki kalkınma ajanslarımız da benzer şekilde bölgelerin su ürünlerini geliştirmeye yönelik çalışmalar yürütüyor. Karadeniz masası ile amacımız bu ortak gündem çerçevesinde ajanslar, kamu ve özel sektör paydaşlarıyla yakın bir etkileşim oluşturulması, Kalkınma Ajanslarının sektöre ilişkin mevcut çalışmaları ışığında ortak gündem konuların müzakere edilmesi, ajanslar arasında işbirliği ve sektöre katma değer katacak proje ve faaliyet başlıklarının belirlenmesidir” şeklinde konuştu. “Ülkemiz su ürünleri yetiştiriciliği ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında 1’inci” Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şakir Taşdemir ise, “Dünya nüfusu artarken protein ihtiyacını karşılamada hayvansal ürünlerle birlikte su ürünleri üretimine olan talep de artış göstermektedir. Ülkemizde su ürünleri üretiminde avcılığın katkısı yıllar içerisinde dalgalı bir seyir izleyip azalma eğilimi gösterirken, su ürünleri yetiştiriciliğinde teknolojik gelişmeler ile modern üretim metotlarının yaygın kullanımı, su ürünleri fakültelerinin Ar-Ge çalışmaları ve mühendis mezun katkıları ile her yıl önemli artışlar göstermektedir. Bu gelişim ile ülkemizde 2023 yılında su ürünleri yetiştiriciliği üretimi 552 bin tona, toplam su ürünleri üretimi içindeki payı da yüzde 58’e ulaşmıştır. Ülkemiz toplam su ürünleri yetiştiriciliği ile Avrupa Birliği üyeleri arasında 1., dünyada ise 17. sıraya yükselmiş bulunmaktadır. Karadeniz’de ise Türk somonu yetiştiriciliği markalaşarak, 2023 yılında yaklaşık 65 bin tona ulaşmıştır. Bu üretim sahip olduğu yüksek kalite ve oluşturulmaya çalışılan standartlar ile dünya pazarında yerini almaktadır. Bu kapsamda bugün paneller ile başlayıp yarında çalıştay masaları ile devam edecek olan Karadeniz Masası Su Ürünleri Sektörü Değerlendirme Çalıştayının düzenlenmesinde katkıları ve emeği olan herkese ve katılımları ile bizleri şereflendirilen tüm katılımcılara teşekkür ederiyorum” ifadelerini kullandı. Temsilciler düzenlenen panelin ardından Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) öncülüğünde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi ile hayata geçirilen Sinop Su Ürünleri İşleme, Şoklama ve Depolama Tesisi’nde incelemelerde bulundu. Katılımcılara bilgi aktaran yetkililer, tesisin inşaat çalışmalarının sona erdiğini, ay sonu itibari ile hizmete alınmasının hedeflendiğini belirtti.
Kalkınma ajanslarından önemli çalışma: Karadeniz’in ekonomik potansiyeli masaya yatırıldı
23 Eylül 2024 Pazartesi - 18:44 Kalkınma ajanslarından önemli çalışma: Karadeniz’in ekonomik potansiyeli masaya yatırıldı Karadeniz’deki su ürünlerinin değerlendirilmesi amacıyla, Karadeniz’e kıyısı bulunan kalkınma ajanslarının bir araya geldiği Karadeniz Masası Su Ürünleri Değerlendirme Çalıştayı başladı. Çalıştayda konuşan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Serkan Genç, “Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır” dedi. Sinop’ta başlayan Karadeniz Masası Su Ürünleri Değerlendirme Çalıştayı, Karadeniz’e kıyısı bulunan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı, İstanbul Kalkınma Ajansı, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı, Doğu Marmara Kalkınma Ajansı, Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı ve Trakya Kalkınma Ajansı katılım sağlayacak. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü, İzmir Kalkınma Ajansı, Güney Ege Kalkınma Ajansı, Fırat Kalkınma Ajansı ve Doğu Karadeniz Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nı bir araya getirdi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü öncülüğünde kurulan Karadeniz Masası’nda, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı ev sahipliğinde, kalkınma ajanslarının katılımıyla ve Sinop Üniversitesi işbirliğinde gerçekleştirilecek olan çalıştay, 2 gün boyunca su ürünleri sektöründe güncel bilgiler paylaşılarak sektör paydaşları ile etkileşimin artırılacak ortak gündem oluşturulacak. Karadenizin ekonomik potansiyeli masaya yatırıldı Çalıştay, Sinop Üniversitesi Ahmet Muhip Dıranas Uygulama Oteli’nde açılış konuşmaları ile başladı. 2 gün sürecek çalıştaya kalkınma ajansları temsilcileri, su ürünleri alanında önde gelen akademisyenler ve sektör temsilcileri katıldı. Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen panellerde su ürünleri yetiştiriciliği ve su ürünleri işleme ve değerlendirme konuları ele alındı. Tamamlanacak panellerin ardından katılımcılar, Sinop’ta faaliyet gösteren su ürünleri işleme tesislerine gezi düzenleyerek incelemelerde bulunacak. Çalıştayın ikinci gnünde ise Karadeniz’e kıyısı bulunan yedi kalkınma ajansı, ortak oturumda “Proje Geliştirme ve Su Ürünleri Sektör Değerlendirmesi” konu başlığında su ürünleri sektörünü masaya yatıracak. “Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır” Çalıştayın açılışında konuşan Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Serkan Genç, düzenlenen çalıştayın önemine değinerek, ”Ülkemizin önemli bir bölgesi olan Karadeniz’de yer alan kalkınma ajanslarımız ve kalkınma idarelerimizle Karadeniz’in ekonomik potansiyelini daha iyi değerlendirilebilmek amacıyla Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğümüz yönlendirmeleri ile Karadeniz Masası kurulmuştur. Karadeniz masasın genel olarak Karadeniz’de sürdürülebilir bir mavi ekonomiyi hedefliyor. Deniz kaynaklarına ilişkin potansiyeli açığa çıkaran mavi ekonomi kavramı balıkçılık, enerji, ulaşım, turizm, çevre gibi birçok başlığı kapsıyor. Karadeniz masasının ilk çalışma konusunu ise mavi ekonominin merkezinde yer alan sürdürülebilir balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği olarak planladık. Karadeniz su ürünleri sektöründe ülkemizde önemli bir yere sahiptir. Avcılıkla elde edilen ürünün yüzde 90’ı denizlerden elde edilmekte ve ülkemizde avcılığı en fazla yapılan balıklar hamsi, sardalya, istavrit, palamut, lüfer, çaça, mezgit, beyaz kum midyesi ve deniz salyangozu üretiminin sardalya hariç olmak üzere bazı türlerde tamamı, bazılarında ise büyük kısmı Karadeniz’de avlanmaktadır. Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır. Önceden ülke içerisinde daha çok iç sularda yetiştiricilik yapılırken son yıllarda denizlerde ağ kafesler ile yapılan yetiştiricilik hızlı bir artış göstermiştir. İç sularda alabalık, denizlerde levrek ve çipura üretimi öne çıkmaktayken son yıllarda Türk Somonu ön plana çıkmaya başlamıştır. Su ürünleri yetiştiriciliğinde Ege Bölgesi illeri ile beraber son yıllarda Sinop, Samsun, Ordu, Trabzon ve Artvin gibi illerimizin açıklarında yapılan kafes balıkçılığı önemli bir kapasiteye ulaşmıştır” dedi. “KOBİ Destek Merkezi oluşturulması faaliyetleri devam etmektedir” Sinop Organize Sanayi Bölgesi’nde inşa edilen su ürünleri işleme, şoklama ve depolama tesisi ile ilgili bilgi veren Genç, “Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı olarak faaliyet bölgemizde sektöre yönelik faaliyetleri bütüncül bir anlayışla etkili bir şekilde yürütmek adına Temel Sektörlerde Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Sonuç Odaklı Programı tasarlamış ve su ürünleri sektörüne yönelik politika oluşturma, program ve proje geliştirme süreçlerini su ürünleri ekosisteminin geliştirilmesi özel amacı çerçevesinde yürütmeye başlamıştır. Bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz önemli faaliyetlerden biri Ajansımız öncülüğünde ve yerel paydaşların iş birliği ile Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti desteğiyle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında uygulanan Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi olmuştur. Proje ile Sinop Organize Sanayi Bölgesi’nde inşa edilen 3 bin ton/yıl kapasiteli su ürünlerinin işleme, şoklama ve depolama tesisi yakın bir zamanda tamamlanmıştır. Sinop başta olmak üzere Karadeniz Bölgesi’nde faaliyet gösteren işletmelerin ve balıkçılık kooperatiflerinin bu tesisten yaralanması planlanmıştır. Bahsi geçen proje kapsamında su ürünleri ve turizm işletmelerinin iş geliştirme ve girişimcilik faaliyetlerini desteklenmesi, üretim ve hizmet kapasitelerinin iyileştirilmesi amacıyla KOBİ Destek Merkezi oluşturulması faaliyetleri devam etmektedir” diye konuştu. “Amacımız kamu ve özel sektör paydaşlarıyla yakın bir etkileşim oluşturulması" Su ürünleri sektöründeki birlik ve kooperatifler ile işbirliği içerisinde olduklarını belirten Genç, “Sinop Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği ile hayata geçirdiğimiz proje ile balıkçıların elde ettikleri ürünü hızlı bir şekilde gerek pazara sunması, gerekse depolama alanlarına taşıyabilmesi için nakliye araçlarının alımı ve balık muhafaza alanlarının ihtiyaçlarını karşılamak üzere güneş enerjisi kurulumu gerçekleştirilmiştir. Benzer bir projeyi de Kastamonu’da bir ilçemizde daha uyguladık. Önümüzdeki dönemde de ekosistem yaklaşımı çerçevesinde katma değerli ürünlerin üretilmesine yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz. Karadeniz’deki kalkınma ajanslarımız da benzer şekilde bölgelerin su ürünlerini geliştirmeye yönelik çalışmalar yürütüyor. Karadeniz masası ile amacımız bu ortak gündem çerçevesinde ajanslar, kamu ve özel sektör paydaşlarıyla yakın bir etkileşim oluşturulması, Kalkınma Ajanslarının sektöre ilişkin mevcut çalışmaları ışığında ortak gündem konuların müzakere edilmesi, ajanslar arasında işbirliği ve sektöre katma değer katacak proje ve faaliyet başlıklarının belirlenmesidir” şeklinde konuştu. “Ülkemiz su ürünleri yetiştiriciliği ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında 1’inci” Daha sonra konuşan Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şakir Taşdemir ise, “Dünya nüfusu artarken protein ihtiyacını karşılamada hayvansal ürünlerle birlikte su ürünleri üretimine olan talep de artış göstermektedir. Ülkemizde su ürünleri üretiminde avcılığın katkısı yıllar içerisinde dalgalı bir seyir izleyip azalma eğilimi gösterirken, su ürünleri yetiştiriciliğinde teknolojik gelişmeler ile modern üretim metotlarının yaygın kullanımı, su ürünleri fakültelerinin Ar-Ge çalışmaları ve mühendis mezun katkıları ile her yıl önemli artışlar göstermektedir. Bu gelişim ile ülkemizde 2023 yılında su ürünleri yetiştiriciliği üretimi 552 bin tona, toplam su ürünleri üretimi içindeki payı da yüzde 58’e ulaşmıştır. Ülkemiz toplam su ürünleri yetiştiriciliği ile Avrupa Birliği üyeleri arasında 1., dünyada ise 17. Sıraya yükselmiş bulunmaktadır. Karadeniz’de ise Türk somonu yetiştiriciliği markalaşarak 2023 yılında yaklaşık 65 biin tona ulaşmıştır. Bu üretim sahip olduğu yüksek kalite ve oluşturulmaya çalışılan standartlar ile dünya pazarında yerini almaktadır. Bu kapsamda bugün paneller ile başlayıp yarında çalıştay masaları ile devam edecek olan Karadeniz Masası Su Ürünleri Sektörü Değerlendirme Çalıştayının düzenlenmesinde katkıları ve emeği olan herkese ve katılımları ile bizleri şereflendirilen tüm katılımcılara teşekkür ederiyorum” ifadelerini kullandı. Temsilciler düzenlenen panelin ardından, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) öncülüğünde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi ile hayata geçirilen Sinop Su Ürünleri İşleme, Şoklama ve Depolama Tesisi’nde incelemelerde bulundu. Katılımcılara bilgi aktaran yetkililer, tesisin inşaat çalışmalarının sona erdiğini, ay sonu itibari ile hizmete alınmasının hedeflendiğini belirtti.
Sinop’ta “Karadeniz Masası Su Ürünleri Sektörü Değerlendirme Çalıştayı”
23 Eylül 2024 Pazartesi - 14:25 Sinop’ta “Karadeniz Masası Su Ürünleri Sektörü Değerlendirme Çalıştayı” Sinop’ta, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü öncülüğünde Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı(KUZKA) ev sahipliğinde “Karadeniz Masası Su Ürünleri Sektörü Değerlendirme Çalıştayı” düzenlendi. Ahmet Muhip Dıranas Uygulama Oteli’nde düzenlenen ve iki gün sürecek olan çalıştay, Karadeniz Bölgesi’nde su ürünlerinin sürdürülebilirliği ve sektörün kalkınma potansiyeli, ilgili kamu kurumları, özel sektör temsilcileri ve akademisyenler tarafından detaylı bir şekilde değerlendirilecek. "Karadeniz su ürünleri sektöründe ülkemizde önemli bir yere sahip" Çalıştayda açıklamalarda bulunan KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç, Karadeniz’in su ürünleri sektöründe Türkiye’de önemli yere sahip olduğunu belirterek, “Ülkemizin önemli bir bölgesi olan Karadeniz’de yer alan kalkınma ajanslarımız ve kalkınma idarelerimizle Karadeniz’in ekonomik potansiyelini daha iyi değerlendirilebilmek amacıyla Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğümüz yönlendirmeleri ile Karadeniz Masası kurulmuştur. Karadeniz Masası’nın genel olarak Karadeniz’de sürdürülebilir bir mavi ekonomiyi hedefliyor. Deniz kaynaklarına ilişkin potansiyeli açığa çıkaran mavi ekonomi kavramı balıkçılık, enerji, ulaşım, turizm, çevre gibi birçok başlığı kapsıyor. Karadeniz Masası’nın ilk çalışma konusunu ise mavi ekonominin merkezinde yer alan sürdürülebilir balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği olarak planladık. Karadeniz su ürünleri sektöründe ülkemizde önemli bir yere sahiptir. Avcılıkla elde edilen ürünün yüzde 90’ı denizlerden elde edilmekte ve ülkemizde avcılığı en fazla yapılan balıklar; hamsi, sardalya, istavrit, palamut, lüfer, çaça, mezgit, beyaz kum midyesi ve deniz salyangozu üretiminin sardalya hariç olmak üzere bazı türlerde tamamı, bazılarında ise büyük çoğunluğu Karadeniz’de avlanmaktadır. Toplam deniz ürünleri avcılığının yüzde 70-80’i Karadeniz’den sağlanmaktadır. Önceden ülke içerisinde daha çok iç sularda yetiştiricilik yapılırken son yıllarda denizlerde ağ kafesler ile yapılan yetiştiricilik hızlı bir artış göstermiştir. İç sularda alabalık, denizlerde levrek ve çipura üretimi öne çıkmaktayken son yıllarda Türk somonu ön plana çıkmaya başlamıştır. Su ürünleri yetiştiriciliğinde Ege Bölgesi illeri ile beraber son yıllarda Sinop, Samsun, Ordu, Trabzon ve Artvin gibi illerimizin açıklarında yapılan kafes balıkçılığı önemli bir kapasiteye ulaşmıştır. Karadeniz balıkçılık ekosistemi 4 temel alt sektör üzerindedir” dedi. Daha sonra açıklamalarda bulunan Sinop Üniversitesi Rektörü Şakir Taşdemir, Türk somonu ile Sinop’un öne çıktığını belirterek, “Dünya nüfusu artarken protein ihtiyacını karşılamada hayvansal ürünlerle birlikte su ürünleri üretimine olan talep te artış göstermektedir. Ülkemizde su ürünleri üretiminde avcılığın katkısı yıllar içerisinde dalgalı bir seyir izleyip azalma eğilimi gösterirken, su ürünleri yetiştiriciliğinde teknolojik gelişmeler ile modern üretim metotlarının yaygın kullanımı, su ürünleri fakültelerinin AR-GE çalışmaları ve mühendis mezun katkıları ile her yıl önemli artışlar göstermektedir. Bu gelişim ile ülkemizde 2023 yılı su ürünleri yetiştiriciliği üretimi 552 bin tona, toplam su ürünleri üretimi içindeki payı da yüzde 58’e ulaşmıştır. Ülkemiz toplam su ürünleri yetiştiriciliği ile Avrupa birliği üyeleri arasında 1., dünyada ise 17. sıraya yükselmiş bulunmaktadır. Karadeniz’de ise Türk somonu yetiştiriciliği markalaşarak 2023 yılında yaklaşık 65 bin ton üretime ulaşmıştır” diye konuştu.
Sinop’ta güneş panellerinden elektrikli şarj istasyonu
21 Eylül 2024 Cumartesi - 12:06 Sinop’ta güneş panellerinden elektrikli şarj istasyonu Sinop’ta güneş panellerinden elde edilen elektrik ile elektrikli araçları şarj edilebilen sistem kuruldu. Türkiye’de TOGG ile birlikte hareketlenen elektrikli araç piyasası hem ülke içinde hem de dünyada giderek büyüyor. En öncelikli mesele ise şarj imkanı ve süresi. Doğru bir hesaplama ve yatırımla güneş enerjisi de ihtiyaç duyulan enerji ve şarj için alternatifler arasında. Sinop Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Dr. Öğretim Üyesi Serkan İşcan da hayata geçirdiği proje ile güneş panellerinden elde edilen elektrik ile elektrikli araçların şarj edilebilen sistem kurdu. Üniversitenin kampüs alanında kurulan istasyonda TOGG şarj edildi. Öğretim Üyesi Serkan İşcan, amaçlarının sürdürülebilir enerji kaynaklarını etkin bir şekilde kullanarak elektrikli araçları çevre dostu bir şekilde şarj edebilmesini sağlamak olduğunu belirterek, “Projemizin amacı yenilenebilir enerji destekli elektrikli araç şarj istasyonunu geliştirmek ve bunların yönetimini sağlamak. Kendimiz bir prototip geliştirdik. Projemiz öncelikle 4 aşamadan oluşuyor. Bu ilk aşamasını burada gerçekleştirmiş bulunuyoruz. İlk aşamada biz öncelikle alternatif akım AC1 şarj istasyonu geliştirdik. Bu şarj istasyonu 10 saatten 2 saate kadar aracın şarjını düşürebiliyoruz. Bu şarj yöntemi ile aynı zamanda şebeke etkileşimi ile birlikte aynı zamanda şebeke ile birlikte her üçünü birlikte izliyoruz. İzlediğimiz verilerden elde ettiğimiz bilgiler neticesinde ikinci aşamaya geçeceğiz. İkinci aşamamız depolama sistemleri üzerine olacak. Yani güneşten kullanmadığınız veya fazla elde ettiğimiz enerjiyi depolama sistemlerinde uygulayacağız. Bazı kullanıcının şarj talebine göre veya aracın durumuna göre kilometresine göre, menziline göre bunları ayarlayacağız. 3 aşamada biz yine akıllı şebekelerle iletişim halinde olacağız. Akıllı şebeke modeli ülkemizin özellikle 2030’a kadar hızlı bir şekilde gelişmesini öngören bir model. Bu modelde dağıtık üretim dediğimiz bir sistem var. Dağıttım üretim öncelikle yenilenebilir enerji kaynaklarıyla birlikte üretimin şebekeye dahil edilmesi bazı sorunları da yanında getiriyor. İşte elektrikli araçlar daha çok üretim yenilenebilir enerji teknolojileri bir arada olduğunda bu sistemde hem üretimi yönetilmesi gerekiyor. Biz bunun yönetim noktasına çalışmış olacağız 3. aşamada. 4. aşamada ise tüm sistemin akıllı şebekenin yapay zeka modeliyle yönetime odaklanacağız. Tüm bu sistemlerin ülkemize özellikle 2030 ve 2053 iklim değişikliği planına uygun bir vaziyette enerji dağıtım üretim tarafında katkılar sağlamayı hedefliyoruz. Aynı zamanda öğrencilerimize burada eğitimlerimizi sürdürüyoruz, öğrencilerimize bir uygulama mekanında oluşturmuş bulunuyoruz. Sanayiye katkımız devam ediyor” dedi.