Yerel Haberler
Trabzon
Trabzon Tanıtım Günleri’nde Akçaabat standı ziyaretçi akınına uğradı 27 Nisan 2024 Cumartesi - 14:27:57 Ankara’da düzenlenen Trabzon Tanıtım Günleri’ne katılan Akçaabat Belediyesi, etkinlik alanında açtığı stantla ziyaretçilerini ağırlıyor. Ankara’daki Başkent Millet Bahçesi’nde 25 Nisan’da başlayan Trabzon Tanıtım Günleri’nde Akçaabat Belediyesi standı ilgi çekiyor. Stantta ilçenin tarihi, kültürü, folkloru ve yöresel lezzetlerini anlatırken, Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, standı ziyarete gelenlerle tek tek ilgileniyor. Etkinlikte ilgili değerlendirmelerde bulunan Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, memleket hasreti çekenlerin özlemini giderdiklerini belirterek, “Düzenlenen tanıtım günleri tanışma, kaynaşma, birlik, beraberlik ve dostlukların pekişmesine iller ve ilçeler arasında bilgi, tecrübe ve işbirliği paylaşımın artmasına vesile olmaktadır. Akçaabat Belediyesi olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da etkinlik alanında farklı bir etkinliğe, kalıcı bir farkındalığa imza attık. Akçaabat’ımızın olmazsa olmazı dünyaya nam salan horonumuzu, şehrinizin tarihini ve yöresel lezzetlerimizi bu kez Ankara’ya taşıdık. Memleket hasreti çekenlerin özlemini giderdik şehrimizi tanımak isteyenlere Akçaabat’ımızı tanıttık. Tanıtım günlerine ilgi gösteren ve standımızı ziyaret eden tüm bürokratlarımıza ve misafirlerimize teşekkür ediyor; bütün Trabzon sevdalılarına selamlarımı iletiyorum” ifadelerini kullandı.
27 Nisan 2024 Cumartesi - 12:30 Hülya Ulusoy: “Saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediği aşikardır” Trabzon’da Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen’e düzenlenen silahlı saldırı nedeniyle açıklama yapan Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Ulusoy, saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediğinin aşikar olduğunu söyledi. Trabzon’un Ortahisar ilçesinde 24 Nisan tarihinde İskenderpaşa Mahallesi Tiyatro Sokak’ta Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen (46), Atatürk Alanı’ndaki iş yerine doğru yürüdüğü sırada yanına yaklaşan Y.C.K.’nın (23) silahlı saldırısına uğradı. Seymen, dizine isabet eden mermiler nedeniyle kanlar içinde yerde kalırken, saldırgan koşarak olay yerinden kaçtı. Polis olay yerinden kaçarak uzaklaşan şüpheli Y.C.K.’yi (23) olayda kullandığı silahıyla birlikte bu akşam Akçaabat ilçesinde yakalayarak gözaltına alırken, Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Ulusoy saldırı ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Başkanı’na yapılan saldırıyı esefle kınadıklarını kaydeden Ulusoy, “Öncelikle 24 Nisan 2024 Çarşamba günü saat 12.07’de Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Başkanım Sevgili Murat Seymen’e yapılan saldırıyı Ben, ailem ve Ali Osman Ulusoy ailesi olarak esefle kınıyoruz. Ben Hülya Ulusoy, babam Ali Osman Ulusoy’un vefatından sonra yani 9 yıl önce babamın işlerini yarım bırakmamak için Trabzon’a yerleştim. En ufak bir ekonomik kaygım olmamasına rağmen işleri devraldım ve bu zor görevin başına geçtim. Şu anda iki kızımla birlikte şirketlerimizi aktif olarak yönetmekteyiz. Çok büyük zorluklar yaşadık, sıkıntılar çektik. Yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen bu zor sektörde, bu zor coğrafyada hem de kadın olarak Ali Osman Ulusoy markasının bugüne taşınması ve sürekli gelişmesi için gece gündüz demeden profesyonel ve güçlü ekibimle beraber çalışmaya devam ediyoruz. Bugün birçok sektörde faaliyet gösteren Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubumuz, 500’e yakın çalışanı ile önemli ticaret hacmi olan bir konumdadır” dedi. “Gerçek faillerin hak ettiği cezayı aldığını görene kadar tüm imkanlarımızla sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz” “Kadın girişimciliğine karşı yapılan bu alçakça ve korkakça saldırının tekrarlanmaması için gerekli her türlü önlemin, devletimiz tarafından alınacağından hiç kuşkumuz bulunmamaktadır” diyen Ulusoy, “Yaşanan bu talihsiz olayda şirketlerimizin en yetkin kişisinin hedef alınması önce şahsım, sonra ailem, ardından tüm çalışanlarım ve hatta iş ortaklarım ve müşterilerimin de içerisinde olduğu camiamızın hedef alınması demektir. Kadim Trabzon şehrinin köklü ve büyük markalarından birine yapılan bu alçak saldırı hem Trabzon hem de Trabzon halkı için utanç kaynağıdır. Şehrimizin bu tip olaylarla anılması son derece üzücü ve endişe vericidir. Tek başına bir kadın olarak çıktığım bu yolda bugüne kadar doğrudan şaşmadan Türk Devletine, Türk Hukukuna ve Türk Emniyetine güvenerek çalıştım, hukuka ve devlete olan güvenimizle de çalışmaya ve var olmaya devam edeceğim, edeceğiz. Bu tür alçakça yaklaşımlar bizleri yolumuzdan çeviremez, engel dahi olamaz. Saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediği aşikardır. Konu ile ilgili tüm yasal yollara başvurulmuş ve gerekli görüşmeler yapılmıştır. Bu noktadan itibaren adaletin bir an önce tecelli edeceğinden şüphemiz yoktur. Vahim saldırının akabinde tüm Türkiye de olayın basında duyulmasından sonra telefonla arayan, bizzat gelerek geçmiş olsun dileklerini ileten ve yanımızda sonuna kadar duracağını ifade eden herkese çok teşekkür ediyoruz. Kadın girişimciliğine karşı yapılan bu alçakça ve korkakça saldırının tekrarlanmaması için gerekli her türlü önlemin, devletimiz tarafından alınacağından hiç kuşkumuz bulunmamaktadır. Bizlerin de büyük Ali Osman Ulusoy ailesi olarak gerçek faillerin hak ettiği cezayı aldığını görene kadar tüm imkanlarımızla sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz. Ali Osman Ulusoy ismi ve markası sadece Trabzon değil Türkiye’ye mal olmuş bir markadır ve böyle olmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.
27 Nisan 2024 Cumartesi - 09:50 Adına türküler yakılan Ağasar Deresi keşfedilmeyi bekliyor Trabzon’un Şalpazarı ilçesinde adına türküler yakılan Ağasar Deresi özellikle bahar aylarında macera tutkunlarının ilgi odağı oldu. Orta Asya’dan Anadolu’ya göçen Çepni Türkleri’nin yoğun olarak yaşadığı Ağasar yöresine ismini veren Ağasar Deresi taş değirmenleri, tarihi taş kemer köprüsü ve yürüyüş parkuru ile keşfedilmeyi bekliyor. Ormanın içinden çıkıp gelen şırıl şırıl akan dereye ve yemyeşil doğaya hayran kaldığını belirten Melda Nisan Şahin, Ağasar Deresi’ni türkülerden duyduklarını ve ilk kez dereyi görmeye geldiklerini söyledi. Şahin "Buraya ilk defa geldim. Türkülere konu olan bu dereyi görmek istedik. Bu yüzden burayı ziyaret ettik. Çok beğendim, mutlaka tekrar geleceğim. Buradan bir patika yol vesilesi ile yukardaki su kemerine ulaşabildim, çok güzel bir manzarası var. Herkesin gelmesini tavsiye ediyorum. Buraya ulaşım çok kolay bu sebeple hafta sonu ailecek de gelinebilecek bir yer. Burada piknik de yapılabilir" dedi. Giresun’dan yöreye gezmeye geldiğini ifade eden Nevzat Yılmaz ise "Giresun’un Görele ilçesinden geliyoruz. Buraya Acısu’da piknik yaptıktan sonra geldik. Acısu’nun da suyu meşhurdur. Ağasar Deresi ile ilgili buranın sanatçılarının türküleri vardır. ’Ağasar dereleri karışır dereme, yarim senin yüzünden kaldım ben vereme’ gibi türküleri de var. Ben herkese burayı tavsiye ediyorum. Buradaki her şey doğal. Karadeniz’in her şeyi güzeldir. Dört mevsimi biz burada yaşıyoruz" derken, Sibel Yılmaz ise "Buraya ilk defa gezmeye geldik. Görele’den buraya hem Şalpazarı’nı hem de burayı gezmeye geldik. Biraz yukarda taş köprü var bir tane, onu da görmeye çıkacağız birazdan. Bütün Karadeniz’de güzel yerler olduğu gibi burası da çok güzel herkesin buraya gelmesini tavsiye ederim" şeklinde konuştu.
26 Nisan 2024 Cuma - 15:51 İstilacı tür ‘Kahverengi kokarca’ ile mücadele sürüyor Türkiye’ye geçtiğimiz yıllarda giren ve istilacı bir tür olarak özellikle Karadeniz Bölgesi’nde fındık başta olmak üzere yüzlerce bitki türüne büyük zarar veren “Kahverengi kokarca” için üreticiler bilgilendirildi. Başta fındık olmak üzere tarım ürünlerine büyük zarar veren kahverengi kokarca ile mücadele için üreticileri teşvik etmek amacıyla Trabzon Ticaret Borsası (TTB) tarafından üretici toplantısı düzenlendi. Trabzon’un Akçaabat ilçesine bağlı Derecik mahallesinde düzenlenen toplantıda Doç. Dr. Kibar Ak tarafından üreticilere bilgilendirme yapılıp, ilaçlı mücadele anlatıldı. Toplantıda konuşan Trabzon Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, fındıkta hastalık ve zararlılarla mücadeleyi özellikle bu sene ön plana aldıklarını belirterek, “Bunların başında maalesef bahçelerde dadanan bu kahverengi kokarca geliyor. Borsa olarak bu tehlikeyi 5 sene önce ortaya koyduk. Toplantılar ve çalıştaylar düzenledik. Bu böceğin bahçelerini sardığını görüyoruz. Bunun için biyolojik mücadelenin yanı sıra ilaçlı mücadele gerektiğini de biliyoruz” dedi. “Fındıkta verim ve kaliteyi arttırma” projesi kapmasında fındık hastalık ve zararlıları ile mücadele konulu İMECE-2024 toplantılarının açılışına katılarak basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Karadeniz Fındık Ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Hasan Osman Sabır, Kahverengi kokarca konusunun fındıkla beraber gündeme gelmesinin yanı sıra yaklaşık 200’den fazla tarım ürününe zarar veren bir ürün böcek olduğunu söyledi. Bu zararlıya karşı biyolojik mücadele ayağının başladığını kaydeden Sabır, “Hem İhracatçı Birliği’nin desteği Hem Karadeniz araştırması enstitüsünün özverili çalışmaları hem de Tarım Bakanlığı’nın izinleri hızlandırması ile Türkiye burada çok hızlı bir adım attı. Kanun, nizam ve prosedüre bıraksaydık 5 yıl daha bu bahçelere böcek salımı yapamazdık. Şimdi o izinleri erken çıkarttıkları için erken başladı” şeklinde konuştu. “Mekanik mücadeleye eğer ağırlık verirsek Türkiye bu işten daha az bir zararla kurtulur” Basit mücadelenin de mümkün olduğunu vurgulayan Sabır, “Asıl mücadele bence üreticinin kendisinde. Çünkü özellikle cebriği dediğimiz kışlaklarda hem sonbaharda hem ilkbaharda yapılacak olan mücadele biz buna mekanik mücadele diyoruz çok daha önemli. Hatta yurt dışında bazı örnekleri de var. Elektrik süpürgesi ile beraber çekip toz torbasına alıp öldürenler var. Bununla beraber mavi ışığı çok seviyorlar. Vatandaşların evlerinde mavi ışık varsa onun altına deterjanlı su bıraktığınız da hayvan su içmek için geldiği suda ölüyor. Böyle çok basit mücadelelerde mümkün. Biz normalde sosyal medyayı bazen hani pek sevmiyoruz bazı şeyleri fazla abartıyorlar diyoruz ama bu konudaki abartıları bizim hoşumuza gidiyor. Çünkü bu algıyı arttırıyor. Belki olmayan yerde de var diyorlar ama insanlar en azından varlığından haberdar olup kendi bahçelerine bakıyorlar. O bakımdan pozitif bir faydasını bu sene gördüğümüze inanıyorum. İstemediğimizden daha fazla bir algı oluşturuldu. Bu önemli üreticinin algısı arttıkça bunlar çözüm aramak için diğer yolları kendisi de araştıracaktır. Diğer taraftan biyolojik mücadelede Zaten geçen sene başlamamıştı bu sene tam başlıyor. Ama 2-3 yıl bunun mücadelesinin oturması gerekir yani oradan hemen bir sonuç beklemeyelim. Mekanik mücadeleye eğer ağırlık verirsek Türkiye bu işten daha az bir zararla kurtulur. Başka ülkelerden örnekler biliyoruz. Gürcistan’da bazı senelerce yüzde 30’u yüzde 50’si gitmişti. İtalya’da bir zararlar görüldü, başka ürünlerde de zararlar görüldü. Ümit ediyorum ki Karadeniz tarafında bu iş sağlıklı bir şekilde mücadelesi devam ederse Türkiye’nin diğer taraflarına yayılması da bir şekilde engellemiş olacaktır” diye konuştu. “Tuzaklarımızı bütün ilçelerde kritik noktalara kurduk, titizlikle de takibini yapıyoruz” Trabzon İl Tarım Ve Orman Müdürü İsa Kaplan da yaptığı açıklamada, çok başarılı bir çalışma sağladıklarını kaydederek “Şu anda biz sonbaharda kışlaklara girerken kahverengi kokarca ile çok ciddi bir mücadele verdik. Tüm ilçe müdürlüğündeki tüm personellerin sahada ve köylerde ziyaret etmediği hane kalmadı. Şunu da gururla söyleyebilirim ki Karadeniz’de popülasyonun en az olduğu yerdeyiz. Trabzon’da çok başarılı bir çalışma sağladık. Tabi şu anda da çıkışları takip ediyoruz. Mevsim normallerinin üzerinde bir sıcaklık yaşıyoruz. Bu sıcaklıklarda erken çıkışlar mevcut. Tuzaklarımızı bütün ilçelerde kritik noktalara kurduk, titizlikle de takibini yapıyoruz. Bilgiler bakanlığımızla paylaşıyoruz. Bölgede zirai mücadeleyi nasıl yapacağımızı, biyolojik mücadeleyi nereden başlatacağımızı bize net olarak anlatacak. Benim vatandaşlarımdan istediğim nokta şu; lütfen bizden bir şey yapmasınlar, habersiz hem ilaçlamayı hem mücadeleyi beraber verelim, tamamlamamız çok güzel olsun. Bu canlı bütün sebze ve meyveyi yok ediyor. İncirinden armuduna, domatesinden fasulyesine kadar sebzenin bütün şeklini bozuyor, tadını bozuyor, kalitesini düşüyor. Bizler burada sınır görevi yaptığımız gibi bunun tüm Anadolu’ya sıçramasını da engellemek için çalışıyoruz. İl il mücadele etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Şu ana kadar yaklaşık 18 tane mahallede farklı çalışmalar yaptık” Akçaabat Ziraat Odası Başkanı Hikmet Eyüpoğlu ise, 18 mahallede farklı çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Ziraat Odaları olarak bizim şu anda tarım danışmanlarımız sürekli arazide çiftçilerimizi bilgilendirme uygulamalı eğitimlerle çalışmalar yapıyoruz. Şu ana kadar yaklaşık 18 tane mahallede farklı çalışmalar yaptık. Üreticilerden gelen talep ve şikayetler doğrultusunda üreticilerimizin yanında olmaya devam ediyoruz. Onlara hem uygulamalı hem de normal anlatımlarla beraber çalışmalar yapıyoruz. Pilot bahçe belirlediğimiz yerler var. Biz kendimize göre belli kriterler belirleyip çalışmalar yaptık. Neticesinde çalışma yaptığımız bahçelerde uygulamalar yapıldıktan sonra oradaki popülasyonu düştüğünü gördük. Dolayısıyla bununla bu şekilde mücadele edilecek. Sonuç alamayız bırakalım diyecek halimiz yok” dedi.
Trabzon Tanıtım Günleri’nde Akçaabat standı ziyaretçi akınına uğradı
27 Nisan 2024 Cumartesi - 14:27 Trabzon Tanıtım Günleri’nde Akçaabat standı ziyaretçi akınına uğradı Ankara’da düzenlenen Trabzon Tanıtım Günleri’ne katılan Akçaabat Belediyesi, etkinlik alanında açtığı stantla ziyaretçilerini ağırlıyor. Ankara’daki Başkent Millet Bahçesi’nde 25 Nisan’da başlayan Trabzon Tanıtım Günleri’nde Akçaabat Belediyesi standı ilgi çekiyor. Stantta ilçenin tarihi, kültürü, folkloru ve yöresel lezzetlerini anlatırken, Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, standı ziyarete gelenlerle tek tek ilgileniyor. Etkinlikte ilgili değerlendirmelerde bulunan Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, memleket hasreti çekenlerin özlemini giderdiklerini belirterek, “Düzenlenen tanıtım günleri tanışma, kaynaşma, birlik, beraberlik ve dostlukların pekişmesine iller ve ilçeler arasında bilgi, tecrübe ve işbirliği paylaşımın artmasına vesile olmaktadır. Akçaabat Belediyesi olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da etkinlik alanında farklı bir etkinliğe, kalıcı bir farkındalığa imza attık. Akçaabat’ımızın olmazsa olmazı dünyaya nam salan horonumuzu, şehrinizin tarihini ve yöresel lezzetlerimizi bu kez Ankara’ya taşıdık. Memleket hasreti çekenlerin özlemini giderdik şehrimizi tanımak isteyenlere Akçaabat’ımızı tanıttık. Tanıtım günlerine ilgi gösteren ve standımızı ziyaret eden tüm bürokratlarımıza ve misafirlerimize teşekkür ediyor; bütün Trabzon sevdalılarına selamlarımı iletiyorum” ifadelerini kullandı.
Hülya Ulusoy: “Saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediği aşikardır”
27 Nisan 2024 Cumartesi - 12:30 Hülya Ulusoy: “Saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediği aşikardır” Trabzon’da Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen’e düzenlenen silahlı saldırı nedeniyle açıklama yapan Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Ulusoy, saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediğinin aşikar olduğunu söyledi. Trabzon’un Ortahisar ilçesinde 24 Nisan tarihinde İskenderpaşa Mahallesi Tiyatro Sokak’ta Ali Osman Ulusoy Şirketler Grup Başkanı Murat Seymen (46), Atatürk Alanı’ndaki iş yerine doğru yürüdüğü sırada yanına yaklaşan Y.C.K.’nın (23) silahlı saldırısına uğradı. Seymen, dizine isabet eden mermiler nedeniyle kanlar içinde yerde kalırken, saldırgan koşarak olay yerinden kaçtı. Polis olay yerinden kaçarak uzaklaşan şüpheli Y.C.K.’yi (23) olayda kullandığı silahıyla birlikte bu akşam Akçaabat ilçesinde yakalayarak gözaltına alırken, Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Ulusoy saldırı ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Başkanı’na yapılan saldırıyı esefle kınadıklarını kaydeden Ulusoy, “Öncelikle 24 Nisan 2024 Çarşamba günü saat 12.07’de Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubu Başkanım Sevgili Murat Seymen’e yapılan saldırıyı Ben, ailem ve Ali Osman Ulusoy ailesi olarak esefle kınıyoruz. Ben Hülya Ulusoy, babam Ali Osman Ulusoy’un vefatından sonra yani 9 yıl önce babamın işlerini yarım bırakmamak için Trabzon’a yerleştim. En ufak bir ekonomik kaygım olmamasına rağmen işleri devraldım ve bu zor görevin başına geçtim. Şu anda iki kızımla birlikte şirketlerimizi aktif olarak yönetmekteyiz. Çok büyük zorluklar yaşadık, sıkıntılar çektik. Yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen bu zor sektörde, bu zor coğrafyada hem de kadın olarak Ali Osman Ulusoy markasının bugüne taşınması ve sürekli gelişmesi için gece gündüz demeden profesyonel ve güçlü ekibimle beraber çalışmaya devam ediyoruz. Bugün birçok sektörde faaliyet gösteren Ali Osman Ulusoy Şirketler Grubumuz, 500’e yakın çalışanı ile önemli ticaret hacmi olan bir konumdadır” dedi. “Gerçek faillerin hak ettiği cezayı aldığını görene kadar tüm imkanlarımızla sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz” “Kadın girişimciliğine karşı yapılan bu alçakça ve korkakça saldırının tekrarlanmaması için gerekli her türlü önlemin, devletimiz tarafından alınacağından hiç kuşkumuz bulunmamaktadır” diyen Ulusoy, “Yaşanan bu talihsiz olayda şirketlerimizin en yetkin kişisinin hedef alınması önce şahsım, sonra ailem, ardından tüm çalışanlarım ve hatta iş ortaklarım ve müşterilerimin de içerisinde olduğu camiamızın hedef alınması demektir. Kadim Trabzon şehrinin köklü ve büyük markalarından birine yapılan bu alçak saldırı hem Trabzon hem de Trabzon halkı için utanç kaynağıdır. Şehrimizin bu tip olaylarla anılması son derece üzücü ve endişe vericidir. Tek başına bir kadın olarak çıktığım bu yolda bugüne kadar doğrudan şaşmadan Türk Devletine, Türk Hukukuna ve Türk Emniyetine güvenerek çalıştım, hukuka ve devlete olan güvenimizle de çalışmaya ve var olmaya devam edeceğim, edeceğiz. Bu tür alçakça yaklaşımlar bizleri yolumuzdan çeviremez, engel dahi olamaz. Saldırıyı gerçekleştiren şahsın tek başına hareket etmediği aşikardır. Konu ile ilgili tüm yasal yollara başvurulmuş ve gerekli görüşmeler yapılmıştır. Bu noktadan itibaren adaletin bir an önce tecelli edeceğinden şüphemiz yoktur. Vahim saldırının akabinde tüm Türkiye de olayın basında duyulmasından sonra telefonla arayan, bizzat gelerek geçmiş olsun dileklerini ileten ve yanımızda sonuna kadar duracağını ifade eden herkese çok teşekkür ediyoruz. Kadın girişimciliğine karşı yapılan bu alçakça ve korkakça saldırının tekrarlanmaması için gerekli her türlü önlemin, devletimiz tarafından alınacağından hiç kuşkumuz bulunmamaktadır. Bizlerin de büyük Ali Osman Ulusoy ailesi olarak gerçek faillerin hak ettiği cezayı aldığını görene kadar tüm imkanlarımızla sürecin takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz. Ali Osman Ulusoy ismi ve markası sadece Trabzon değil Türkiye’ye mal olmuş bir markadır ve böyle olmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.
Adına türküler yakılan Ağasar Deresi keşfedilmeyi bekliyor
27 Nisan 2024 Cumartesi - 09:50 Adına türküler yakılan Ağasar Deresi keşfedilmeyi bekliyor Trabzon’un Şalpazarı ilçesinde adına türküler yakılan Ağasar Deresi özellikle bahar aylarında macera tutkunlarının ilgi odağı oldu. Orta Asya’dan Anadolu’ya göçen Çepni Türkleri’nin yoğun olarak yaşadığı Ağasar yöresine ismini veren Ağasar Deresi taş değirmenleri, tarihi taş kemer köprüsü ve yürüyüş parkuru ile keşfedilmeyi bekliyor. Ormanın içinden çıkıp gelen şırıl şırıl akan dereye ve yemyeşil doğaya hayran kaldığını belirten Melda Nisan Şahin, Ağasar Deresi’ni türkülerden duyduklarını ve ilk kez dereyi görmeye geldiklerini söyledi. Şahin "Buraya ilk defa geldim. Türkülere konu olan bu dereyi görmek istedik. Bu yüzden burayı ziyaret ettik. Çok beğendim, mutlaka tekrar geleceğim. Buradan bir patika yol vesilesi ile yukardaki su kemerine ulaşabildim, çok güzel bir manzarası var. Herkesin gelmesini tavsiye ediyorum. Buraya ulaşım çok kolay bu sebeple hafta sonu ailecek de gelinebilecek bir yer. Burada piknik de yapılabilir" dedi. Giresun’dan yöreye gezmeye geldiğini ifade eden Nevzat Yılmaz ise "Giresun’un Görele ilçesinden geliyoruz. Buraya Acısu’da piknik yaptıktan sonra geldik. Acısu’nun da suyu meşhurdur. Ağasar Deresi ile ilgili buranın sanatçılarının türküleri vardır. ’Ağasar dereleri karışır dereme, yarim senin yüzünden kaldım ben vereme’ gibi türküleri de var. Ben herkese burayı tavsiye ediyorum. Buradaki her şey doğal. Karadeniz’in her şeyi güzeldir. Dört mevsimi biz burada yaşıyoruz" derken, Sibel Yılmaz ise "Buraya ilk defa gezmeye geldik. Görele’den buraya hem Şalpazarı’nı hem de burayı gezmeye geldik. Biraz yukarda taş köprü var bir tane, onu da görmeye çıkacağız birazdan. Bütün Karadeniz’de güzel yerler olduğu gibi burası da çok güzel herkesin buraya gelmesini tavsiye ederim" şeklinde konuştu.
İstilacı tür ‘Kahverengi kokarca’ ile mücadele sürüyor
26 Nisan 2024 Cuma - 15:51 İstilacı tür ‘Kahverengi kokarca’ ile mücadele sürüyor Türkiye’ye geçtiğimiz yıllarda giren ve istilacı bir tür olarak özellikle Karadeniz Bölgesi’nde fındık başta olmak üzere yüzlerce bitki türüne büyük zarar veren “Kahverengi kokarca” için üreticiler bilgilendirildi. Başta fındık olmak üzere tarım ürünlerine büyük zarar veren kahverengi kokarca ile mücadele için üreticileri teşvik etmek amacıyla Trabzon Ticaret Borsası (TTB) tarafından üretici toplantısı düzenlendi. Trabzon’un Akçaabat ilçesine bağlı Derecik mahallesinde düzenlenen toplantıda Doç. Dr. Kibar Ak tarafından üreticilere bilgilendirme yapılıp, ilaçlı mücadele anlatıldı. Toplantıda konuşan Trabzon Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, fındıkta hastalık ve zararlılarla mücadeleyi özellikle bu sene ön plana aldıklarını belirterek, “Bunların başında maalesef bahçelerde dadanan bu kahverengi kokarca geliyor. Borsa olarak bu tehlikeyi 5 sene önce ortaya koyduk. Toplantılar ve çalıştaylar düzenledik. Bu böceğin bahçelerini sardığını görüyoruz. Bunun için biyolojik mücadelenin yanı sıra ilaçlı mücadele gerektiğini de biliyoruz” dedi. “Fındıkta verim ve kaliteyi arttırma” projesi kapmasında fındık hastalık ve zararlıları ile mücadele konulu İMECE-2024 toplantılarının açılışına katılarak basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Karadeniz Fındık Ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Hasan Osman Sabır, Kahverengi kokarca konusunun fındıkla beraber gündeme gelmesinin yanı sıra yaklaşık 200’den fazla tarım ürününe zarar veren bir ürün böcek olduğunu söyledi. Bu zararlıya karşı biyolojik mücadele ayağının başladığını kaydeden Sabır, “Hem İhracatçı Birliği’nin desteği Hem Karadeniz araştırması enstitüsünün özverili çalışmaları hem de Tarım Bakanlığı’nın izinleri hızlandırması ile Türkiye burada çok hızlı bir adım attı. Kanun, nizam ve prosedüre bıraksaydık 5 yıl daha bu bahçelere böcek salımı yapamazdık. Şimdi o izinleri erken çıkarttıkları için erken başladı” şeklinde konuştu. “Mekanik mücadeleye eğer ağırlık verirsek Türkiye bu işten daha az bir zararla kurtulur” Basit mücadelenin de mümkün olduğunu vurgulayan Sabır, “Asıl mücadele bence üreticinin kendisinde. Çünkü özellikle cebriği dediğimiz kışlaklarda hem sonbaharda hem ilkbaharda yapılacak olan mücadele biz buna mekanik mücadele diyoruz çok daha önemli. Hatta yurt dışında bazı örnekleri de var. Elektrik süpürgesi ile beraber çekip toz torbasına alıp öldürenler var. Bununla beraber mavi ışığı çok seviyorlar. Vatandaşların evlerinde mavi ışık varsa onun altına deterjanlı su bıraktığınız da hayvan su içmek için geldiği suda ölüyor. Böyle çok basit mücadelelerde mümkün. Biz normalde sosyal medyayı bazen hani pek sevmiyoruz bazı şeyleri fazla abartıyorlar diyoruz ama bu konudaki abartıları bizim hoşumuza gidiyor. Çünkü bu algıyı arttırıyor. Belki olmayan yerde de var diyorlar ama insanlar en azından varlığından haberdar olup kendi bahçelerine bakıyorlar. O bakımdan pozitif bir faydasını bu sene gördüğümüze inanıyorum. İstemediğimizden daha fazla bir algı oluşturuldu. Bu önemli üreticinin algısı arttıkça bunlar çözüm aramak için diğer yolları kendisi de araştıracaktır. Diğer taraftan biyolojik mücadelede Zaten geçen sene başlamamıştı bu sene tam başlıyor. Ama 2-3 yıl bunun mücadelesinin oturması gerekir yani oradan hemen bir sonuç beklemeyelim. Mekanik mücadeleye eğer ağırlık verirsek Türkiye bu işten daha az bir zararla kurtulur. Başka ülkelerden örnekler biliyoruz. Gürcistan’da bazı senelerce yüzde 30’u yüzde 50’si gitmişti. İtalya’da bir zararlar görüldü, başka ürünlerde de zararlar görüldü. Ümit ediyorum ki Karadeniz tarafında bu iş sağlıklı bir şekilde mücadelesi devam ederse Türkiye’nin diğer taraflarına yayılması da bir şekilde engellemiş olacaktır” diye konuştu. “Tuzaklarımızı bütün ilçelerde kritik noktalara kurduk, titizlikle de takibini yapıyoruz” Trabzon İl Tarım Ve Orman Müdürü İsa Kaplan da yaptığı açıklamada, çok başarılı bir çalışma sağladıklarını kaydederek “Şu anda biz sonbaharda kışlaklara girerken kahverengi kokarca ile çok ciddi bir mücadele verdik. Tüm ilçe müdürlüğündeki tüm personellerin sahada ve köylerde ziyaret etmediği hane kalmadı. Şunu da gururla söyleyebilirim ki Karadeniz’de popülasyonun en az olduğu yerdeyiz. Trabzon’da çok başarılı bir çalışma sağladık. Tabi şu anda da çıkışları takip ediyoruz. Mevsim normallerinin üzerinde bir sıcaklık yaşıyoruz. Bu sıcaklıklarda erken çıkışlar mevcut. Tuzaklarımızı bütün ilçelerde kritik noktalara kurduk, titizlikle de takibini yapıyoruz. Bilgiler bakanlığımızla paylaşıyoruz. Bölgede zirai mücadeleyi nasıl yapacağımızı, biyolojik mücadeleyi nereden başlatacağımızı bize net olarak anlatacak. Benim vatandaşlarımdan istediğim nokta şu; lütfen bizden bir şey yapmasınlar, habersiz hem ilaçlamayı hem mücadeleyi beraber verelim, tamamlamamız çok güzel olsun. Bu canlı bütün sebze ve meyveyi yok ediyor. İncirinden armuduna, domatesinden fasulyesine kadar sebzenin bütün şeklini bozuyor, tadını bozuyor, kalitesini düşüyor. Bizler burada sınır görevi yaptığımız gibi bunun tüm Anadolu’ya sıçramasını da engellemek için çalışıyoruz. İl il mücadele etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Şu ana kadar yaklaşık 18 tane mahallede farklı çalışmalar yaptık” Akçaabat Ziraat Odası Başkanı Hikmet Eyüpoğlu ise, 18 mahallede farklı çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Ziraat Odaları olarak bizim şu anda tarım danışmanlarımız sürekli arazide çiftçilerimizi bilgilendirme uygulamalı eğitimlerle çalışmalar yapıyoruz. Şu ana kadar yaklaşık 18 tane mahallede farklı çalışmalar yaptık. Üreticilerden gelen talep ve şikayetler doğrultusunda üreticilerimizin yanında olmaya devam ediyoruz. Onlara hem uygulamalı hem de normal anlatımlarla beraber çalışmalar yapıyoruz. Pilot bahçe belirlediğimiz yerler var. Biz kendimize göre belli kriterler belirleyip çalışmalar yaptık. Neticesinde çalışma yaptığımız bahçelerde uygulamalar yapıldıktan sonra oradaki popülasyonu düştüğünü gördük. Dolayısıyla bununla bu şekilde mücadele edilecek. Sonuç alamayız bırakalım diyecek halimiz yok” dedi.
Enis Bardhi: "Serbest vuruş istatistiğinde Messi’den daha iyiydim"
26 Nisan 2024 Cuma - 11:48 Enis Bardhi: "Serbest vuruş istatistiğinde Messi’den daha iyiydim" Trabzonspor’un Kuzey Makedonyalı oyuncusu Enis Bardhi, İspanya’da oynarken 25 serbest vuruşta 7 gol atarken, Messi’nin ise 52 serbest vuruşta 8 gol attığını belirterek, yüzdeye bakıldığında bu alanda Messi’den daha iyi olduğunu söyledi. Trabzonspor’un 28 yaşındaki Kuzey Makedonyalı futbolcusu Enis Bardhi, Trabzonspor Dergisine röportaj verdi. Duran topları kullanırken isabet yüzdesi nedeniyle kendisine ’Keskin Nişancı’ diyenlerin çok olduğunu belirten Bardhi, "Trabzonspor’da her şeyin bir parçası olmaktan dolayı müteşekkirim. Çünkü burası çok büyük bir kulüp. Buraya geldiğimde, bu ligin şampiyonu olmuş bir takıma geldiğimi her yönüyle hissettim. Bu insanlarla çalışmaya devam ederek önemli işler başarmak istedim. Ama geçen yıl işler istediğimiz gibi gitmedi, herkes adına zorlu geçti. Ayrıca kendi adıma zorlayıcıydı. Çünkü ben şöyle bir insanım; eğer katkı veremediysem, kazansak da kaybetsek de iyi oynasak da kötü oynasak da kendimi üzgün ve kötü hissediyorum. Geçen yıl haftalar geçtikçe üzüntüm daha da artıyordu. Bu ne kulüple ne de kişilerle ilgiliydi, üzüntümün sebebi kendi adıma yardım edemiyor ya da takıma katkı veremiyor olmaktı. Zaman geçtikçe daha iyiye gitmeye, kafamı daha rahatlatmaya ve akışına bırakmayı öğrendim. Sonrasında da adım adım en iyi yapabildiğim şekilde oynamaya başladım. Çok da iyi hissetmeye başlamıştım ve kendime şu sözü söylemiştim; ne olursa olsun hep mutlu olacağım. Çünkü yaklaşık bir yıl gibi uzunca bir süreç boyunca iyi hissetmemiştim. Bu yıl daha iyi başladık diye düşünüyorum, umuyorum işler istediğimiz gibi gider. Bir planımız var ve önümüzde yapmamız gereken önemli işlerimiz var. Ve sezon sonunda da bunları başardığımızı görmeyi çok isterim" dedi "Messi ile karşılaştırmaya sokulmak bile iyi hissettiriyor" İspanya’da oynadığı dönemde Messi’den sonra en fazla frikik golü atan oyuncu olduğunun hatırlatılması üzerine Bardhi, "Ondan daha iyi olduğum zamanlar da oldu. Çünkü ben 25 faul atışında 7, o ise 52 faul atışında 8 gol atmıştı. Yüzdeye bakınca ben daha iyiydim. Biraz da gerçeğin olduğu bir şaka diyelim. Bu türden karşılaştırmaları yaptıklarında kendimi gerçekten çok iyi hissediyorum. Gelmiş geçmiş en iyi oyunculardan birisiyle bir karşılaştırmaya sokulmak bile tabii ki iyi hissettiriyor. Kendimi çok iyi ve gururlu hissediyorum. Her gün daha fazla çalışma ve ona yaklaşabilme hırsını veriyor bu durum. Ve henüz 22 yaşındayken ve bir sezonda 7 frikik golü attığında tabii ki ister istemez biraz havalı bir duruş da oluyor. Çünkü gençsin ve nasıl davranman gerektiğini bilmiyorsun. Ama şu an hayatımda en sakin olduğum, en iyi süreci yaşadığım bir dönemdeyim. Geçmişe dönüp baktığımda yaptıklarımdan gurur duyuyorum diyebiliyorum" diye konuştu. "Geçen yıl benim adıma çok zorlu geçti" Geçtiğimiz sezonun kendisi adına çok zorlu geçtiğini belirten Makedon futbolcu, "Bunu kimseye söylememiştim, söylemek de tabii ki zor ama; insanların da bunu bilmesini istiyorum. Geçen yıl benim adıma çok zorlu geçti. Sanki üzerimde bir ağırlık varmış ve bu ağırlığı kaldıramıyormuş, taşıyamıyormuş gibiydim. Bu yükten kurtulmanın tek yolu da buradan ayrılmakmış gibi gözüküyordu. Ama o günlerin sonrasında bir sabah uyanıp dedim ki; ‘Böyle ayrılamam. Bu şekilde gitmek istemiyorum. Ben bir şey başarmak ve burada kalmak zorundayım.’ Ve bunun üstesinden gelmeyi başardım sonunda. Onun dışında tabii ki daha önceleri, gençken yaşadığım zorluklar, dizimden geçirdiğim operasyon vardı. Korktuğum anlar da olmuştu. Yani yaşadığım çok an var aslında. Ama asla ve asla ’Pes edeceğim’ demedim. Ben o kadar kolay pes etmem" ifadelerini kullandı. "Futbolu çok seviyorum" Çocukken Manchester United’ı çok sevdiğini belirten Bardhi, "Beğendiğim Cristiano Ronaldo’ydu. Real Madrid’e gittiğinde ise artık onu sevmemeye başlamıştım. Sonrasında ise Messi. Ben futbolu çok seviyorum, izlemeyi de çok seviyorum, ama böyle kimseyle değişmem dediğim biri yok. Bütün gücümle savunurum dediğim biri yok ama Messi Messi’dir" açıklamasını yaptı. "Saha içinde ve saha dışında kimseyi yargılamam" Saha içinde ve saha dışında kimseyi yargılamadığını belirten 28 yaşındaki oyuncu, "Ben böyle biri değilim, asla bunu söylemem. Hep dediğim bir şey var; Allah bile affederken, biz kimiz ki affetmeyeceğiz. Herkes hata yapıyor, ben de hatalar yapıyorum. Her gün her dakika hata yapabiliyoruz. Eğer affedersen sen kendini daha büyük hale getirirsin, karşındakini değil. O yüzden ne saha içi ne saha dışında kimseyi yargılamam" şeklinde konuştu. Trabzon şehri ile ilgili olarak ise Bardhi, "Birçok kez anne-babam ve kız arkadaşımla dışarı çıkıyoruz. Sahilde çok güzel yerler var ve yürüyüşe çıkıyoruz. Yemekler hoşuma gidiyor. Özellikle balık yemeyi seviyorum. Akşam yemeğine gidiyoruz. Daha uzun bir tatilimiz olduğunda Uzungöl’e de gidiyoruz. Dağları görmeyi seviyorum" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Astım ve KOAH hastaları çöl tozuna dikkat etmeli”
26 Nisan 2024 Cuma - 11:14 Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Astım ve KOAH hastaları çöl tozuna dikkat etmeli” Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden rüzgar ile taşınan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir” dedi. Medical Park Karadeniz Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Afrika çöl tozları hakkında uyarılarda bulundu. Son günlerde Afrika ve Arabistan çöllerinden kalkan tozun ülke üzerindeki hava kalitesini etkilediğine değinen Prof. Dr. Özlü, “Astım ve KOAH başta olmak üzere akciğer hastalarımız bu konuda dikkatli olmalılar. Çünkü havada izin verilen miktarların üzerinde bulunan toz ve gazların solunması akciğer hastalarımızın dengesini bozabilir, astım ve KOAH alevlenmelerine neden olabilir. Bu hastaların hava kirliliğinin arttığı dönemlerde acile başvuru ve ölüm oranlarının arttığına dair daha önce yaşanmış büyük hava kirliliği epizotlardan bildirilen veriler vardır” diye konuştu. “Astım ve KOAH hastalarında şikâyetler ortaya çıkabilir” Bu dönemde astım ve KOAH hastalarının şikâyetlerinin artabileceğini dile getiren Prof. Dr. Özlü, “Hastalarımızın şikâyetleri ortaya çıkabilir, var olan yakınmaları artabilir, mevcut tedavileri yetersiz kalabilir. Nefes darlığı, öksürük, balgam, hırıltılı solunum gibi yakınmalarınız ortaya çıkmışsa veya bu yakınmalarının şiddet ve sıklığında artma varsa, genel durumunuzda bir bozulma hissediyorsanız, uykudan uyandıran şikâyetleriniz oluyorsa hemen hekiminize başvurulmalıdır” şeklinde konuştu. “Tozun yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkılmamalı” Tozun yoğun olduğu saatlerde dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Özlü, “Özellikle tozun yoğun olarak hissedildiği saatlerde dışarıya çıkmayınız, pencerelerinizi kapalı tutunuz. Dışarıya çıkmanız mutlaka gerekli ise maske kullanınız” dedi. “Çöl tozu gözlerde kurumaya neden olabilir” Çöl tozlarının bireyi olumsuz etkileyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Özlü, “Çöl tozları gözlerde ve ciltte kurumaya, tahrişe, kaşıntı ve kızarıklık gibi yakınmalara neden olabilir. Eşya ve yüzeylerde çizilmelere, tahriplere, boyalarda deformasyona da yol açabilir. Çöl tozları ile taşınan mantarlar solunabilir ve duyarlı konakçılarda akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir” ifadelerini kullandı.
Trabzonspor’da iç saha endişesi
26 Nisan 2024 Cuma - 10:41 Trabzonspor’da iç saha endişesi Trendyol Süper Lig’de sahasında oynadığı son iki maçı kazanamayan Trabzonspor, Teknik Direktör Abdullah Avcı yönetiminde iç sahada deplasmandan daha az puan topladı. Trendyol Süper Lig’de, sahasında Gaziantep FK’yı konuk edecek olan Trabzonspor, Abdullah Avcı yönetiminde bu sezon iç sahada, deplasmandan daha az puan topladı. Evinde oynadığı son iki maçta Fenerbahçe’ye 3-2 ve Sivasspor’a 1-0 mağlup olan bordo-mavililer, Gaziantep FK karşısında iç saha istatistiklerini toparlamayı hedefliyor. Karadeniz ekibi, Abdullah Avcı’nın göreve gelmesinin ardından iç sahada oynadığı 12 lig maçında 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 5 mağlubiyet elde ederek 19 puan topladı. Bordo-mavililer, tecrübeli teknik adam yönetiminde 13 dış saha maçında ise 6 galibiyet, 3 beraberlik, 3 mağlubiyet yaşadı, topladığı 24 puanla, evinde oynadığı müsabakalardan 5 puan daha fazla hanesine yazdırdı. İç saha sıralamasında 9. sırada Trabzonspor, Nenad Bjelica döneminde oynadığı 8 maçta 4 galibiyet, 2’şer beraberlik ve mağlubiyet elde ederek 12 puan toplamıştı. İç sahadaki 4 maçta 3 galibiyet ve 1 mağlubiyet sonucunda 9 puan toplarken, dış sahada ise 1 galibiyet ve 3 mağlubiyet sonucunda 3 puan toplamıştı. Hırvat teknik adam döneminde Karadeniz ekibi iç sahada hanesine daha çok puan yazdırmıştı. Trabzonspor, bu sezon iç sahada oynadığı 16 maçta 9 galibiyet, 1 beraberlik ve 6 mağlubiyet alarak 28 puanla 9. sırada yer aldı. Dış sahada ise 17 maçta 8 galibiyet, 3 beraberlik ve 6 mağlubiyet alarak 27 puan topladı ve 3. sırada yer aldı. Trabzonspor Gaziantep FK’ya yenilmiyor Trabzonspor, rakibi Gaziantep FK ile oynadığı maçlarda yenilmedi. İki takım arasında ligde oynanan 9 maçta bordo-mavililer sahadan 6 kez galip ayrılırken, 3 maçta ise beraberlikle ayrıldı.
Batista Mendy, Trabzonspor’un savunma ve orta sahadaki jokeri oldu
25 Nisan 2024 Perşembe - 14:48 Batista Mendy, Trabzonspor’un savunma ve orta sahadaki jokeri oldu Trabzonspor’un sezon başında Fransa’nın Angres takımında transfer ettiği Batista Mendy, hem savunmada hem de orta sahada forma giyerek bordo-mavili takımın jokeri oldu. Trabzonspor, sezon başında Fransa’nın Angers SCO takımında 4 milyon 400 bin Euro bedelle transfer ettiği Batista Mendy’le, 4+1 yıllık sözleşme imzalamıştı. Mendy, hem savunmada hem de orta sahada görev alarak Ranz Beckenbauer, Philipp Lahm, Carles Puyol gibi defans, orta saha ve kanatlarda oynadıkları maçlarla takımlarında ’elmas’ olarak tabir edilen yıldız futbolcuların izinden gidiyor. Trabzonspor’un eski teknik direktörü Nenad Bjelica döneminde ön libero bölgesinde değerlendirilen Batista Mendy, Abdullah Avcı’nın takımın başına gelmesiyle defans, ön libero ve merkez orta sahada forma giydi. Son haftalarda stoper bölgesinde oynayan Fransız oyuncu, Trendyol Süper Lig’de ve Ziraat Türkiye Kupası’nda toplam 32 müsabakanın 11’inde ön libero, 11’inde stoper ve 10’unda ise merkez orta sahada görev yaptı. Mendy için bölgenin bir önemi yok Trabzonspor’un Fransız oyuncusu Batista Mendy için adeta saha içerisinde bölgenin bir önemi yok. Bordo-mavililer, Mendy’nin bu sezon ön libero olarak sahaya çıktığı 11 karşılaşmada 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 3 mağlubiyet aldı. Fransız oyuncunun stoper bölgesinde top koşturduğu 11 mücadelede 8 galibiyet, 1 mağlubiyet ve 2 beraberlikle sahadan ayrılan Karadeniz temsilcisi, Mendy merkez orta sahadayken de 10 maçta 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 mağlubiyet elde etti. Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, ihtiyaç doğması halinde Batista Mendy’nin bek oynatabileceğinin sinyalini de verdi. Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında Fatih Karagümrük ile oynanan ve 3-2 bordo-mavililerin üstünlüğüyle sona eren maçın ardından Avcı, "Mendy’nin bana gelen raporunda 8, 6, 4 ve 2 numarada oynayabildiği açıkça görünüyor. Dünya futbolunda stoper topa artık en fazla dokunan oyuncudur. Orta sahada da faydalanacağız. Önümüzdeki sezonla alakalı da çalışmalarımızı sürdürüyoruz" ifadelerini kullanmıştı.