Yerel Haberler
İzmir
CHP Genel Başkanı Özel: “Meryem Ana Evi Otoparkı mücadelesinin arkasındayız” 28 Kasım 2024 Perşembe - 20:21:06 İzmir Selçuk’ta Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkına gelerek nöbete destek veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Kararı siz vereceksiniz. Mücadeleyi de biz vereceğiz. İşçilerimizin arkasındayız. Meryem Ana mücadelesinin arkasındayız” dedi. Selçuk Belediyesi tarafından işletilen Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkının sözleşme süresinin dolması üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığının gönderdiği tahliye tebligatı nedeniyle başlayan eylemler sürüyor. Bölgeden vatandaşların uzaklaştırılması üzerine Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in tek başına nöbet tuttuğu alan, bugün CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ağırladı. Meryem Ana Evi otoparkı için mücadelenin bir süredir devam ettiğini belirten CHP Lideri Özel, “CHP’li belediyelerin neredeyse tamamı, yaptıkları hizmetle milletin gönlüne girmişler ve seçildiği yerden çok ilerideler. Bunun alt kırılımları var. Biz de soruyoruz. Bu memnuniyet varsa neden? Memnuniyetsizlik varsa o da neden? Kim memnun, kim değil? Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediyelerinin yaptığı işlerden en çok çocuğa, kadına ve yoksulluğa dokunan, kent lokantaları gibi, aş evleri gibi ya da verilen sosyal yardım kartlarıyla yapılan doğru işler bu ekonomik krizde vatandaşın gönlüne dokunmuştur" dedi. “Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler, bizle rekabet ederler” CHP’li belediyeler tarafından verilen doğal gaz destekleri, günlük dağıtılan sütler, aylık dağıtılan etler, tarlada kalmış narenciyelerin insanların yüzünü güldürdüğünü söyleyen Özgür Özel, şunları kaydetti: “Bu pazar seçim olsa kimi seçersiniz? sorusuna Cumhuriyet Halk Partisi yanıtı yine birinci, her ay birinci. ‘CHP ne yapıyorsa, daha iyisini yapmalıyız diyeceklerine’ örneğin Tayyip Bey, bu CHP 650 tane kreş açmış. Ekonomik krizde asgari ücretli kreş 20 bin lira. Kadın çalışsa kreşe gidiyor. O yüzden evde kalıyor. Ama CHP kimi yerde 500, kimi yerde bin 200, kimi şehirde 2 bin liralık kreşleriyle kadın çocuğunu kreşe vermiş. Çocuğun aldığı eğitimden, yediği iyi yemekten de memnun. Kocasının maaşı kiraya gidiyorsa kadının maaşı geçim oluyor. Bütün Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler bizle rekabet ederler. Bunu yapmak yerine ‘kreşleri kapatalım. CHP bu işi hangi kaynakla yapıyorsa kurutalım. Geçmişte AKP ve MHP’nin ödeme, vergiler, SGK’lar dahil. Bırakın faiz silmeyi, yapılandırmayı, taksitlendirmeyi, CHP’li belediyelerin gırtlağına çekelim. Haciz yapalım. İller Bankası parasına el koyalım. Maaş ödeyemesinler. CHP bundan birinci parti olamasın. CHP’li belediyelerin bu memnuniyeti ortadan kalksın’ diyorlar. Bunun için saldırıyorlar.” “AKP seçimleri alsaydı, biten protokol uzatılacaktı” 1970 yılından bu yana, Meryem Ana evine giden yolun ve oradaki otoparkın, Selçuk Belediyesi tarafından işletildiğini anlatan Özel, “Kültür Bakanlığı, AK Parti döneminde bir protokole bağlayıp AK Partili belediyenin görev süresiyle sınırlayıp, ‘kazanamazsak ellerinden alırız’ diye bir uyanıklığa yeltendiler. Eğer belediyeyi bu seçimlerde AK Parti alsaydı, biten protokol uzatılacaktı. Almayınca biten protokolü uzatmayarak buradaki otoparka el koydular. Bu otopark 54 yıldır işletildiği için önemli de gelir getiriyor” açıklamalarında bulundu. “Bırakın hizmet edelim” Durumun kanunsuz ve hukuksuz bir el atma olduğunu belirten Özel, “Yapılan iş otopark mafyalığıdır. Bunu mafyalar yapıyor. İşletilen ve para getiren bir yeri görürler. Adama musallat olurlar. ‘Buraya biz çökeceğiz. Burayı biz alacağız’ derler. Biz parayı hayırlı işlere harcıyoruz. Kursaktan ekmek geçiyor. Yoksulun çocuğuna süt, yemek, et oluyor. Bu yapılan iş yanlıştır. Bu milletin evladı jandarmayı, bu şehrin seçilmiş Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in karşısına dikmek mafyalıktır. Kanunsuz emir vermeyin. Sonuna kadar mücadelenin arkasındayız. Bırakın hizmet edelim” cümlelerini aktardı. CHP Genel Başkanı Özel’e İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ilçe belediye başkanları ve il başkanları eşlik etti.
28 Kasım 2024 Perşembe - 19:56 CHP Lideri Özel: “Meryem Ana Evi Otoparkı mücadelesinin arkasındayız” İzmir Selçuk’ta Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkına gelerek nöbete destek veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Kararı siz vereceksiniz. Mücadeleyi de biz vereceğiz. İşçilerimizin arkasındayız. Meryem Ana mücadelesinin arkasındayız” dedi. Selçuk Belediyesi tarafından işletilen Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkının sözleşme süresinin dolması üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığının gönderdiği tahliye tebligatı nedeniyle başlayan eylemler sürürüyor. Bölgeden vatandaşların uzaklaştırılması üzerine Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in tek başına nöbet tuttuğu alan, bugün CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ağırladı. Meryem Ana Evi otoparkı için mücadelenin bir süredir devam ettiğini belirten CHP Lideri Özel, “CHP’li belediyelerin neredeyse tamamı, yaptıkları hizmetle milletin gönlüne girmişler ve seçildiği yerden çok ilerideler. Bunun alt kırılımları var. Biz de soruyoruz. Bu memnuniyet varsa neden? Memnuniyetsizlik varsa o da neden? Kim memnun, kim değil? Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediyelerinin yaptığı işlerden en çok çocuğa, kadına ve yoksulluğa dokunan, kent lokantaları gibi, aş evleri gibi ya da verilen sosyal yardım kartlarıyla yapılan doğru işler bu ekonomik krizde vatandaşın gönlüne dokunmuştur.” “Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler, bizle rekabet ederler” CHP’li belediyeler tarafından verilen doğal gaz destekleri, günlük dağıtılan sütler, aylık dağıtılan etler, tarlada kalmış narenciyelerin insanların yüzünü güldürdüğünü söyleyen Özgür Özel, şunları kaydetti: “Bu pazar seçim olsa kimi seçersiniz? sorusuna Cumhuriyet Halk Partisi yanıtı yine birinci, her ay birinci. ‘CHP ne yapıyorsa, daha iyisini yapmalıyız diyeceklerine’ örneğin Tayyip Bey, bu CHP 650 tane kreş açmış. Ekonomik krizde asgari ücretli kreş 20 bin lira. Kadın çalışsa kreşe gidiyor. O yüzden evde kalıyor. Ama CHP kimi yerde 500, kimi yerde bin 200, kimi şehirde 2 bin liralık kreşleriyle kadın çocuğunu kreşe vermiş. Çocuğun aldığı eğitimden, yediği iyi yemekten de memnun. Kocasının maaşı kiraya gidiyorsa kadının maaşı geçim oluyor. Bütün Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler bizle rekabet ederler. Bunu yapmak yerine ‘kreşleri kapatalım. CHP bu işi hangi kaynakla yapıyorsa kurutalım. Geçmişte AKP ve MHP’nin ödeme, vergiler, SGK’lar dahil. Bırakın faiz silmeyi, yapılandırmayı, taksitlendirmeyi, CHP’li belediyelerin gırtlağına çekelim. Haciz yapalım. İller Bankası parasına el koyalım. Maaş ödeyemesinler. CHP bundan birinci parti olamasın. CHP’li belediyelerin bu memnuniyeti ortadan kalksın’ diyorlar. Bunun için saldırıyorlar.” “AKP seçimleri alsaydı, biten protokol uzatılacaktı” 1970 yılından bu yana, Meryem Ana evine giden yolun ve oradaki otoparkın, Selçuk Belediyesi tarafından işletildiğini anlatan Özel, “Kültür Bakanlığı, AK Parti döneminde bir protokole bağlayıp AK Partili belediyenin görev süresiyle sınırlayıp, ‘kazanamazsak ellerinden alırız’ diye bir uyanıklığa yeltendiler. Eğer belediyeyi bu seçimlerde AK Parti alsaydı, biten protokol uzatılacaktı. Almayınca biten protokolü uzatmayarak buradaki otoparka el koydular. Bu otopark 54 yıldır işletildiği için önemli de gelir getiriyor” açıklamalarında bulundu. “Bırakın hizmet edelim” Durumun kanunsuz ve hukuksuz bir el atma olduğunu belirten Özel, “Yapılan iş otopark mafyalığıdır. Bunu mafyalar yapıyor. İşletilen ve para getiren bir yeri görürler. Adama musallat olurlar. ‘Buraya biz çökeceğiz. Burayı biz alacağız’ derler. Biz parayı hayırlı işlere harcıyoruz. Kursaktan ekmek geçiyor. Yoksulun çocuğuna süt, yemek, et oluyor. Bu yapılan iş yanlıştır. Bu milletin evladı jandarmayı, bu şehrin seçilmiş Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in karşısına dikmek mafyalıktır. Kanunsuz emir vermeyin. Sonuna kadar mücadelenin arkasındayız. Bırakın hizmet edelim” cümlelerini aktardı. CHP Genel Başkanı Özel’e İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ilçe belediye başkanları ve il başkanları eşlik etti.
28 Kasım 2024 Perşembe - 19:43 CHP Genel Başkanı Özel: “Filistin’deki katliamın ve Ukrayna’daki savaşın durmasını ümit ediyorum” Türkiye’nin ilk kez ev sahipliği yapacağı Dünya Robot Olimpiyatı (World Robot Olympiad-Wro) 2024 Türkiye Uluslararası Finali’nin açılış töreni düzenlendi. Törende konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Çocuklar asla savaşta; eğitimden, beslenmeden ve ailelerinden yoksun kalmamalılar. Dünyanın dört bir yanındaki çatışmaların bitmesini, Ukrayna’daki Filistin’deki çocukların ölmemesini Filistin’deki katliamın ve Ukrayna’daki savaşın durmasını ümit ediyorum” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZFAŞ ve Bilim Kahramanları Derneği (BKD) iş birliğiyle düzenlenen, Türkiye’nin ilk kez ev sahipliği yapacağı Dünya Robot Olimpiyatı Türkiye Uluslararası Finali’nin açılış töreni, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in katılımıyla Fuar İzmir’de gerçekleştirildi. Dünya Robot Olimpiyatı Türkiye Uluslararası Finali’nde, 90 ülkeden gelen takımlar arasından yaklaşık 4 bin yarışmacı yer alacak. Finale katılmaya hak kazanan takımlar, RoboMission, Geleceğin Mühendisleri ve RoboSpor kategorilerinde yarışacak. Bu yıl ‘Earth Allies’ (Dünya Müttefikleri) temasıyla düzenlenen etkinlikte Türkiye’den ise 9 takım finalde mücadele edecek. Program 30 Kasım’da son bulacak. “Çocuklar yaşatmak için çalışmalı” Filistin bayrağı renklerini temsil eden fularla sahneye çıkan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bugün burada 90 ülkeden 564 katılımcıdan 3 bin 400 kişiyi ağırlamak ve bin 400 yarışmacı ile birlikte olmak mutlulukların en büyüğü. Bu güzel temayla sizleri İzmir’de ağırlamak çok önemli. Gezdiğim bütün çalışmalarda doğal afetlerde insanlara yardım edecek ve doğayı korumak için olan projeleri çok dikkatle takip ettim ve mutlulukla inceledim. Bu şehirde 4 yıl önce yaşanan depremde 117 kişi öldü. 2 yıl önce büyük depremde 50 binin üzerinde vatandaşımızı kaybettik. Doğal afetlere ve depremlere enkazdan yaralı kurtarmaya ve doğaya dostu çok sayıda robotik projeyi görmek ümit vericiydi. Türkiye’nin en batısındaki ilden tüm dünyaya seslenmek isteriz ki çocuklar yaşatmak için çalışmalı ve birbiri ile yarışmamalıdır. Çocuklar asla savaşta eğitimden ve beslenmeden, ailelerinden yoksun kalmamalılar. Dünyanın dört bir yanındaki çatışmaların bitmesini, Ukrayna’daki Filistin’deki çocukların ölmemesini Filistin’deki katliamın ve Ukrayna’daki savaşın durmasını ümit ediyorum. Ülkemizin kurucu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözünü söyleyerek sözlerimi bitirmek istiyorum ‘Yurtta barış cihanda barış’” ifadelerine yer verdi. “Organizasyon içerisinde yer almaktan mutluyum” İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da, “İzmir’e hoş geldiniz. Sizleri burada görmek büyük mutluluk. Bu güzel organizasyon içerisinde yer almaktan dolayı mutluyum. Umut etmek istiyorum ki burada güzel zaman geçireceksiniz. Güzel hatıralarla ayrılacaksınız. Her birinizi tebrik ediyorum” diye konuştu. “Gençlerden ilham alıyorum” Gençliğe öğreticilik yapma konusunda çok hevesli olduğunu ifade eden Bilim Kahramanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sıddıka Semahat Demir, “Bir şeyler öğretirken gençlerden ilham alıyorum. Matematik, mühendislik ve sanat üzerine çalışıyoruz. Sizlerin projelerinden pek çok şey öğreneceğim. En önemli şey zevk almak ve öğrenmek. Çok fazla kaybetmek ya da kazanmak konusunda endişelenmeyin, önemli olan kat etiğiniz yol. İzmir’den zevk alacaksınız ve yarışma kapsamında yeni arkadaşlar edineceksiniz. Hayat boyu devam edecek arkadaşlıklar kurmak çok önemli” açıklamalarına yer verdi. Törene CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yanı sıra, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Bilim Kahramanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sıddıka Semahat Demir, farklı ülkelerden yarışmacılar ve birçok temsilci katıldı.
28 Kasım 2024 Perşembe - 16:15 Çeşme’de öğrencilere su tasarrufu eğitimi Çeşme İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün, suyun bilinçli tüketilmesi ve su kaynaklarının korunması konusunda öğrencilere yönelik başlattığı eğitim seminerleri sürüyor. Milli Eğitim Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliğiyle yürütülen su verimliliği farkındalık çalışmaları Çeşme’deki ilkokullarda devam ediyor. Proje kapsamında, her hafta farklı bir okulda öğrencilere suyun bilinçli tüketilmesi ve su kaynaklarının korunması konularında eğitimler veriliyor. Yapılan eğitimlerde, suyun sürdürülebilir kullanımı, tasarruf yöntemleri ve günlük hayatta uygulanabilecek pratik çözümler öğrencilere aktarılıyor. Eğitimin temel amacı, genç nesilde suyun değerine yönelik farkındalık oluşturarak geleceğin Çeşme’sinde su kaynaklarının korunmasına katkı sağlamak. Özellikle bölgenin turizm ve tarımsal faaliyetlerinde suyun hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan yetkililer, bilinçli su tüketiminin baraj seviyelerini olumlu yönde etkileyebileceğini belirtti. Eğitimlere katılan öğrenciler, suyun kıymetini daha iyi anladıklarını ve çevrelerindeki bireylere de bu konuda bilgi aktaracaklarını ifade etti. Çeşme İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden yapılan açıklamada, suyun yaşam kaynağı olduğu hatırlatılarak, bölge halkının da su tasarrufuna yönelik bu farkındalık çalışmalarına destek vermesi istendi. Yetkililer, Çeşme’nin su kaynaklarının korunmasının sadece bugün için değil, yarınlar için de büyük bir önem taşıdığına dikkat çekti.
Aliağa Liman Başkanlığında rüşvet operasyonu
22 Ekim 2024 Salı - 11:24 Aliağa Liman Başkanlığında rüşvet operasyonu Aliağa Liman Başkanlığında "Rüşvet” ve “Görevi Kötüye Kullanma” suçlarının işlendiği tespitiyle bugün İzmir merkezli 4 ilde yapılan operasyonda 32 kişi gözaltına alındı. Rüşvet miktarının 3.5 milyon TL olduğu değerlendiriliyor. Aliağa Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Aliağa Mali Suçlar Büro Amirliğince yürütülen “Rüşvet” ve “Görevi Kötüye Kullanma” soruşturması kapsamında Aliağa Liman Başkanlığında görevli memurlar ile gemi acentesi şirketleri çalışanları arasında; Aliağa ilçesinde bulunan limanlara gelen gemilerin geliş-gidiş zamanlarının belirtilen saatlerde olmaması, gemi personelinin mesleki yeterlilik seviyelerini gösteren belgelerin olmaması, gemilerin getirmiş olduğu konteynır sayılarındaki tutarsızlıklar vb. konulara cezai işlem uygulamak yerine bahse konu fiillere göz yumulması karşılığında hesaptan ve elden para alış verişi olduğu tespit edildi. Bu kapsamda “Rüşvet” ve “Görevi Kötüye Kullanma” suçlarının işlendiği tespiti ile söz konusu hususlar MASAK verileri, yapılan fiziki ve teknik takip çalışmaları ile kamera görüntüleri ile delillendirildi. Dosya kapsamında tespit edilen toplam 61 hedef şahıstan 6’sı kamu görevlisi olmak üzere 32 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Bu sabah 07.00’da İzmir merkezli toplam 4 ilde eş zamanlı operasyon gerçekleştirdi. Şahısların tamamı gözaltına alınırken, belirlenen adreslerde yapılan aramada şüphelilerin dijital materyallerine el konuldu. Rüşvet suçuna konu meblağın yaklaşık 3.5 milyon TL civarında olduğu değerlendiriliyor.
Egeli iş insanlarına Hong Kong ticaret olanakları anlatıldı
22 Ekim 2024 Salı - 10:57 Egeli iş insanlarına Hong Kong ticaret olanakları anlatıldı Ticaretin gün geçtikçe daha da küresel bir ortama dönüşmesi, şirketler için dijital dönüşümün önem kazanması gibi faktörlerle, iş süreçlerini optimize etmek ve iş ortaklıklarıyla etkileşimi geliştirmeye hayati önem veren EGİAD Ege Genç İş İnsanları Derneği, yenilikçi çözümler sunabilmek ve yeni bağlantılara imkân tanımak adına gözünü uzak doğuya çevirdi. HKTDC-Hong Kong Ticaret ve Geliştirme Konseyi Türkiye temsilcisi Perran Ersu ile iş dünyasını biraraya getiren EGİAD, ekonomik ilişkiler, yatırım ve ticaret olanakları üzerinde durdu. Hong Kong, savunma ve dış ilişkiler alanında Çin Halk Cumhuriyeti’ne bağlı, “Tek Ülke, İki Sistem” anlayışı ile yönetilen, ekonomik açıdan serbest pazar ekonomisi kurallarının dünyada en etkin olarak uygulandığı Özel Yönetim Bölgesi niteliği taşımasıyla dikkat çekiyor. Serbest bölge konumundaki Hong Kong, dünyadaki önemli reeksport merkezlerinden biri olarak kabul edilmekte ve yabancı şirketler için anakara Çin’e açılan bir kapı olarak da görülebilmekte. KOBİ’ler için iş fırsatları oluşturmak amacıyla uluslararası fuarlar, konferanslar, ticari heyet organizasyonları düzenleyen, Hong Kong ile ticareti teşvik etmek, desteklemek ve geliştirmek amacıyla kurulan ve 13’ü Çin’de olmak üzere dünya çapında 50 ofisi bulunan HKTDC ise, araştırma raporları ve dijital haber kanalları aracılığıyla güncel pazar bilgileri ve ürün bilgileri paylaşmasıyla dikkat çekiyor. Hızlı ve sorunsuz sistemiyle şirketlerin entegre olabildiği, esnek bir yapıya sahip olan, operasyonel süreçlerinde minimum kesinti ile dijital çözümleri devreye alabilen Hong Kong, şirketlere rekabet avantajı sağlayabilmesiyle de önem kazanıyor. Bu kapsamda gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren EGİAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erkan Karacar, küreselleşen dünyada, ülkeler arası sınırların uluslararası ticaret açısından her geçen gün biraz daha silikleştiğini hatırlattı. Karacar; “İşletmelerin yalnızca yerel pazarlara odaklanması, uzun vadede büyüme ve rekabet gücünü sınırlayan bir engel olarak karşımıza çıkıyor. Artık firmalar için uluslararası pazarlara açılmak, sürdürülebilir büyümenin ve küresel başarı hikâyelerinin en temel unsurlarından biri haline geldi. Küresel pazarlara açılmak, firmalara farklı rekabet dinamikleriyle başa çıkma fırsatı sunuyor. Bu süreç, şirketlerin daha esnek, yenilikçi ve hızlı karar alabilen yapılar geliştirmelerine yardımcı oluyor. Uluslararasılaşma sadece bir büyüme stratejisi değil, aynı zamanda şirketin uzun vadede hayatta kalma güvencesi olarak görülüyor. Firmaların yerel pazarda karşılaştıkları sınırları aşmasının en etkin yolu ihracat ve uluslararasılaşmadır. Ürününüz veya hizmetiniz bir ülkenin sınırlarını aştığında, potansiyel müşteri tabanınız da katlanarak büyümektedir. Bu durum, şirketlerin gelirlerinin artırması ve döviz girdisi elde etmesi anlamına da gelmekte ve gelişmekte olan ülkelerdeki şirketler için kritik bir avantaj sağlamaktadır” dedi. Uluslararası pazarlarda rekabet etmenin, aynı zamanda şirketleri daha inovatif olmaya zorladığını vurgulayan Karacar, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Farklı kültürlerin, pazar dinamiklerinin ve tüketici beklentilerinin anlaşılması, yeni ürün ve hizmet geliştirme süreçlerini hızlandırır. Dış pazarlara açılan firmalar genellikle daha fazla Ar-Ge yatırımı yapar ve bu da hem kendi ülkelerine hem de dünya ekonomisine katkı sağlar. EGİAD olarak, üyelerimizin ve onların temsil ettiği şirketlerin gelişimine katkı sağlamak amacıyla geniş kapsamlı faaliyetler düzenliyoruz. Üyelerimizin uluslararasılaşması ve dış pazarlara açılması, bu sayede rekabet avantajı ve daha güçlü bir marka imajı yakalamaları, en büyük hedeflerimizden birisidir. Dış pazarlara açılmakta liderlik edecek üyelerimiz, aynı zamanda, şehrimizin ve ülkemizin ekonomik kalkınmasında da önemli katkılar sağlayacaktır. 2023 yılı itibariyle Hong Kong, dünyanın en büyük onuncu ihracatçı ve on birinci ithalatçı ekonomisi konumunda. Hong Kong’un, dünya toplam ithalatı içerisindeki payı %2,6 iken, toplam ihracattaki payı yüzde 2,4’tür. Dünya coğrafyasında oldukça küçük bir yer kaplamasına rağmen, küresel ekonomide bu kadar önemli bir role sahip Hong Kong’u tanımanın ve buradaki iş fırsatları hakkında bilgi sahibi olmanın üyelerimiz için çok değerli olacağına inanıyoruz.” Hong Kong Ticaret ve Geliştirme Konseyi Türkiye Temsilcisi Perran Ersu ise, EGİAD üyelerinin uluslararasılaşma kapsamında Hong Kong ile ticari ilişkilere verdiği önemden memnuniyet duyduğunu belirterek, Hong Kong’daki iş, yatırım fırsatları ve teşvikler hakkında detaylı bilgi verdi.
"Çeşme Yarımadası Deniz Çevresi Sorunları ve Çözümleri Çalıştayı" gerçekleştirildi
22 Ekim 2024 Salı - 10:49 "Çeşme Yarımadası Deniz Çevresi Sorunları ve Çözümleri Çalıştayı" gerçekleştirildi Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV), Çeşme Belediyesi ve Çeşme Kent Konseyi işbirliğinde "Çeşme Yarımadası Deniz Çevresi Sorunları ve Çözümleri Çalıştayı" gerçekleştirildi. Bir otelde düzenlenen çalıştayda, Çeşme Kaymakamı Mehmet Maraşlı, Türk Deniz Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk ve Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Su Ürünleri Mühendisi Nadir Uslu, çalıştayın açılışında birer konuşma yaparken, Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli de, Türkiye Belediyeler Birliği Genel Kurulu nedeniyle Ankara’da olduğu için çalıştay öncesinde Ildır’da çektirdiği video ile açılış konuşmasını gerçekleştirdi. "Yaşadığımız yeri nasıl bulmak istiyorsak öyle bırakmalıyız" Çeşme Kaymakamı Mehmet Maraşlı yaptığı açılış konuşmasında, "Bu tür çalıştayların çok önemli olduğunu düşünüyorum. ’Çocuklarımıza daha güzel yarınlar bırakmak’ diye güzel bir söz vardır. Nüfusu artan bir coğrafyadayız. Dünyanın da nüfusu artıyor. Tüm hayvanlara, tabiata da saygı duyarak, insan olarak farkına varmamız lazım. Böyle yaptığımız takdirde, dünyanın herkese uzun yıllar yeteceği kanaatindeyim. Ama şunu unutmamamız gerekiyor; yaşadığımız yeri nasıl bulmak istiyorsak öyle bırakmalıyız. Çevreyi temiz tutmalıyız. Yazın bir milyona ulaşan nüfusta, kara kadar deniz de önemlidir. Yatlar, günübirlik tekneler, balıkçılarımız gibi denizden faydalananlar olduğu kadar, faydasızlar, haddini hududunu bilmeyen kişiler de var. Sahil Güvenliğimiz onlara gerekli cezayı uyguluyor. Yaşadığımız bu dünyada, doğamızla, hayvanlarla birlikte yaşamak için neler yapabileceğimize samimiyetle karar verelim. Ondan sonra da kanunlara, yönetmeliklere samimiyetle uymamız lazım. Bunlara uyduğunuz takdirde, ben inanıyorum ki, cennet gibi ülkemizde ve Çeşme’mizde huzur içinde yaşayacağımızı ve yarınlara en güzel şekilde bırakacağımızı düşünüyorum" dedi. "Çevremizi korumamız ve ona sahip çıkma bilincinde olmamız gerekir" Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli de video ile gerçekleştirdiği açılış konuşmasında deniz patlıcanı avı sorununa dikkat çekerek, "Deniz patlıcanlarının avlanması, ne yazık ki denizlerimizde geri dönülemeyecek zararlar veriyor. Eko-sistemimizin önemli deniz koruyucularından olan deniz patlıcanlarının çoğalması, sağlıklı yarınlarımız için büyük bir önem arz ediyor. Çeşme’mizin denizleri, tarih boyunca hanelerimize bereket, soframıza aş, balıkçılarımıza meslek ve turizmimizi ayakta tutan yegane doğal zenginliğimiz olmuştur. Çevremizi korumamız ve ona sahip çıkma bilincinde olmamız gerekir. Bugünkü çalıştayımızdan ortaya çıkacak sonuç bildirgesinin, yarınlarımızın ve çevremizin en yüksek menfaatinin olmasını temenni ediyorum. Çalıştayımıza göstermiş olduğunuz ilgi için hepinize teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuştu. Başkan Denizli, videosunda, Ildır Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Gökhan Deniz ve Ildır Mahallesi Muhtarı Erdem Yavuz’a deniz patlıcanlarının avlanmasının neden yanlış olduğunu sordu. Deniz ve Yavuz, deniz patlıcanlarının denizin filtresi olduğuna dikkat çekerek, denizdeki eko-sistemin korunabilmesi için deniz patlıcanı avcılığının yasaklanması gerektiğini vurguladılar. "Deniz ekolojilerini koruyarak, deniz sektöründe ekonomik büyümenin sağlanması, mavi büyümenin temelini oluşturmaktadır" Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü Su Ürünleri Mühendisi Nadir Uslu da yaptığı konuşmada, "Deniz kaynaklarının istismar edilmeden en iyi şekilde yönetilmesi ve deniz ekolojilerini koruyarak, deniz sektöründe ekonomik büyümenin sağlanması, mavi büyümenin temelini oluşturmaktadır. Biz de bakanlık olarak, gıda güvenliğini temin etmek için doğal kaynakların koruma ve kullanılma dengesini gözeterek, sürdürülebilir kullanımını sağlayacak etkin tedbirleri almaya devam ediyoruz. Konuyla ilgili raporlar, 2050 yılına gelindiğinde, küresel nüfusu beslemek için şu anda ürettiğimiz gıdanın yaklaşık yüzde 50 artırılması gerektiğini ortaya koymaktadır. Giderek artan dünya nüfusunun hayvansal protein ihtiyacının karşılanmasında su ürünleri üretimi, geleceğin vazgeçilmez sektörü olarak kabul edilmektedir. Bilim insanları, avcılıktan elde edilen balık miktarının maksimum seviyeye ulaştığını, balığa olan talebin ancak yetiştiricilik yoluyla elde edilebileceğini ifade etmektedir. Tüm dünya ülkeleri, su kaynaklarının ve su ürünlerinin üretimini planlayarak, hem koruma, hem de bu doğal kaynakların sürdürülebilirliği konusunda ürettikleri politika ve stratejilerle mavi büyümenin geleceğimizde ne derece önemli yer tuttuğunu ortaya koymaktadır" şeklinde konuştu. "İklim değişikliğini izleme istasyonu yapılmalı" Türk Deniz Araştırmaları Vakfı Başkanı Prof. Dr. Bayram Öztürk de açılış konuşmasında çalıştay hakkında genel bilgilendirme yaparak, "Çeşme, önemli bir coğrafya. Karşısı Sakız adası. Çeşme’de, denizde yaptığımız çalışmaların karşıdan nasıl takip edildiğini biliyoruz. Dolayısıyla bizim açımızdan bu bölgede araştırma yapmak önem taşımaktadır. Ildır’ı ve Karaburun’u içine alan Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde değerli çalışmalar yapıldı. Bu çalışmaları çalıştayımızda dinleyebileceksiniz. Deniz çayırları, denizlerin oksijen kaynağıdır. Bu konuda da az sonra gerekli bilgilendirme yapılacak. Deniz çayırları bu bölgede de var ve korunması gerekiyor. Ayrıca korallijen habitatlarının koruma altında olduğu, karbondioksitleri tuttuğu, iklim değişikliğine faydalı olduğu, oksijen ürettiği ile ilgili bilgi sunulacak. Pinalar, balıkçılığımızdaki değişimler de çalıştayımızın konuları arasında. İklim değişikliği ile ilgili Çeşme’de de mutlaka ölçüm yapılmalı. Bir şey ölçmüyorsanız, boş konuşuyorsunuz demektir. Onun için mutlaka ölçüm yapılmalı. İklim değişikliğini izleme istasyonu yapılmalı. Bu toplantı, hiçbir sektörün birbirini yere vurma toplantısı değil. Bu toplantıyı, açılış toplantısı olarak düşünün. Hiçbir sektörün düşmanı değiliz. Hepimiz aynı yerdeyiz. Ülkemiz için, İzmir için, Çeşme için konuşacağız" diye belirtti. 20 akademisyenin katılımıyla dört ana tema ele alındı Çalıştayda, toplam 20 akademisyenin katılımıyla dört ana tema ele alındı. İlk tema “Çeşme Yarımadası Değişen Deniz Ekosistemi ve Biyoçeşitlilik” üzerine yoğunlaşarak, Çeşme Adaları’ndaki Posidonia deniz çayırları, korallijen habitatları ve bu habitatlara yönelik tehditler ile deniz memelileri ve sünger çeşitliliği gibi konuları kapsadı. İkinci tema “Mavi Büyüme ve Ekonomi” olup, su ürünleri yetiştiriciliği, Çeşme balıkçılığı ve pesca turizminin geleceği üzerinde duruldu. Üçüncü tema “Kirlilik Sorunları” başlığı altında sirkülasyon dinamikleri, mevcut kirlilik durumu ve plastik kirliliği incelendi. Son olarak, “Çevre Koruma ve Farkındalık Faaliyetleri” teması, turizmin Çeşme Yarımadası üzerindeki etkileri ve temiz deniz faaliyetleri hakkında bilgi alışverişine olanak sağladı. Bu kapsamda yapılan sunumlar, deniz ekosistemlerinin korunması ve sürdürülebilir yönetimi üzerine önemli tartışmalara zemin hazırladı.
EÜ’de yabancı uyruklu öğrencilere yönelik oryantasyon programı düzenlendi
22 Ekim 2024 Salı - 09:48 EÜ’de yabancı uyruklu öğrencilere yönelik oryantasyon programı düzenlendi Ege Üniversitesi (EÜ) Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü’nün Türkçe Öğretim Birimi (TÖBİR) tarafından yeni başlayan yabancı uyruklu öğrencilere yönelik oryantasyon programı düzenlendi. Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe Enstitü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit, TÖBİR Program Koordinatörü Enstitü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Atıf Akgün, akademisyenler ve farklı ülkelerden gelen öğrenciler katıldı. TÖBİR’in pek çok ülkeden öğrenci kabul ettiğini söyleyen Enstitü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit, “TÖBİR, 1986 yılından bu yana faaliyette olan, Türkiye’nin en köklü Türkçe öğretim birimidir. Yeni eğitim yılında da tüm sınıflarında ‘tam doluluk’ oranıyla dünyanın 30 farklı ülkesinden 221 öğrenciyle eğitime başladık. Öğrencilerin geldiği ülkelere bakıldığında; Amerika, Brezilya, Kore, Çin, Polonya, Rusya, Meksika gibi uzak coğrafyalara kadar uzanıyoruz. Afrika, Ortadoğu, Balkanlar ve Orta Asya ülkelerinden çok sayıda öğrenciye sahibiz” dedi. TÖBİR’de eğitim kalitesinin geliştirilmesi noktasında her yıl büyük emek verdiklerini, bu değişime “öncesi” ve “sonrası” şeklinde özellikle öğrencilerin şahit olduğunu ifade eden Prof. Dr. Nadim Macit, yeni eğitim yılı öncesinde de büyük bir yenilenme hamlesiyle TÖBİR’deki 9 dersliğin son teknolojiye sahip akıllı tahtalarla ve ergonomik yeni tasarım sıralarla donatıldığını ifade etti. Prof. Dr. Macit, “TÖBİR’in uzun yıllara dayalı eğitim tecrübesi fiziki anlamda da en yeni imkânlarla destekleniyor. Şehrimize gelen uluslararası öğrencilerin dil öğrenimlerinde ilk tercihinin Ege Üniversitesi TÖBİR olması bunun kanıtıdır. Son 3 yıldır birimimizde devlet kurumlarımızdan burs alan öğrenci sayısı artarak devam ediyor. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı Türkiye burslusu öğrenci sayısı bu yıl en büyük artışı göstererek geçen yıla oranla yüzde 50 artış gösterdi.” diye konuştu. “TÖBİR üniversitemizin dünyaya açılan penceresi” TÖBİR Koordinatörü Doç. Dr. Atıf Akgün ise “Ege Üniversitesinin, yükseköğretim alanında uluslararası ölçekte bir cazibe merkezi haline gelmesinde büyük katkısı olan TÖBİR, yeni eğitim öğretim döneminde güçlü akademik kadrosunun yanında altyapı donanımı, güçlü fiziki koşulları ile uluslararası arenada dil ve kültürümüzü tanıtmaya ve yaşatmaya devam ediyor. TÖBİR, sahip olduğu uluslararası öğrenci potansiyeli ile üniversitemizin dünyaya açılan penceresidir. 2023-2024 eğitim-öğretim yılında öğrenci odaklı 61 faaliyet gerçekleştirdik. Bu doğrultuda üniversitemizin uluslararasılaşma ve öğrenci odaklılık hedeflerine uygun olarak yeni eğitim yılında da birim faaliyetlerini artırmaya devam edeceğiz.” dedi. Öğrencilere seslenen Doç. Dr. Akgün, “Çok büyük bir ailenin ferdi oldunuz. Otuz beş yılık bir birim olan, Türkiye’deki en iyi Türkçe öğretim merkezlerinden birindesiniz. Tam akreditasyona sahip, güçlü altyapısı ve donanımıyla en köklü üniversitelerinden biri olan Ege Üniversitesinde eğitim alacaksınız. Türkiye’nin üç büyük şehirlerinden biri olan İzmir’in imkânlarını doyasıya yaşamanızı istiyoruz. Biz, hocalarımızla birlikte her zaman sizin yanında olacağız. Sizinle gönül dili Türkçe ile konuşacağız. Sizleri çok seviyoruz. Güzel bir eğitim dönemi geçirmenizi diliyorum” diye konuştu. Geçen yıl TÖBİR’de eğitim gören ve yeni öğrencilerle deneyimlerini paylaşan Cezayirli öğrenci Chahra Khoms, “Hocalarınızla etkinlikler yapıp öğretici oyunlar oynayacaksınız, çok zevkli ve faydalı olacak. Başarı için ödevlerinizi ihmal etmeyin, hata yapmaktan korkmayın, arkadaşlarınız arasında sürekli Türkçe dilinin pratiğini yapın, topluma adapte olmaya çalışın” dedi. Bir başka TÖBİR mezunu Gineli Niagasso Issiaga ise, “En iyi dil öğretmenlerine sahip olduğumuza inanıyorum. TÖBİR, Ege Üniversitesindeki üniversite müfredatımızın açılış kapısını oluşturuyor. İnanın ki öğrenmede hem yol gösterici hem de aile olan öğretmenlerle birlikte olmaktan daha güzel bir şey yoktur. Buraya geldiğimde çoğunuz gibi Türkçe bilmiyordum. Ancak içimdeki cesaret, azim ve titizlik, bu süreci daha iyi atlatmamı sağladı. Türkiye, sosyal ve akademik yaşam için en iyi koşulları sunan ülkelerden birisi. Hepinize iyi şanlar diliyorum” diye konuştu. Program, Enstitü Bahçesinde ve sınıflarda gerçekleştirilen atölye etkinlikleri, Kazak ve Türkmen öğrencilerin dans gösterileri ve yemek ikramları ile gün boyu devam etti.
Amerikalı şefler, Türk genç şeflerle mutfağa girdi
22 Ekim 2024 Salı - 09:29 Amerikalı şefler, Türk genç şeflerle mutfağa girdi Dünya’nın gıda ambarı Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri pazarında 5 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak için Amerikalı şeflerle iş birliklerini artırıyor Ege İhracatçı Birlikleri’nce ABD’ye gıda ihracatını artırmak için 5 yıldır başarıyla sürdürülen Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi kapsamında Amerikalı şefler Reimund Pitz ve Jay Marshall, Türkiye’de lezzet noktalarını ziyaret etti, Yaşar Üniversitesi Gastronomi Bölümü öğrencileriyle muftağa girdi. Yaşar Üniversitesi’ndeki etkinlikte konuşan Ege Mobilya Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Turkish Tastes Ambassador Kazım Gürel, Turkish Tastes Projesi’nin ikinci fazının hayata geçtiğini, Akdeniz mutfağının ürünlerini sunan Türk gıda sektörünün ABD pazarında ticarileşme aşamasına geldiğini kaydetti. Amerikalılara, “Ne yemek yaparsanız yapın Türk ürünlerini kullanarak yapın” mesajı verdiklerini dile getiren Gürel, “Türk kekiğini, balığını, hububatını, kuru meyvelerini, zeytin ve zeytinyağlarını, meyve sebzelerini, yumurtasını kullanmalarını istiyoruz. 5 yıldır bu amaçla başarılı bir proje yürütüyoruz. Üniversitelerle, şeflerle güzel iş birlikleri yaptık. 2018 yılında ABD’ye gıda ihracatımız 708 milyon dolar iken 2023 yılı sonunda 1 milyar 712 milyon dolara ulaştık. Bu başarıda Turkish Tastes projemizin payı büyük” şeklinde konuştu. ABD’ye hava kargo ile balık ihracatımız hız kazandı Dünya’nın protein açığını kapattıklarını paylaşan Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, ABD’ye taze balık ihracatının hız kazandığını söyledi. “Levrek ve çipurada Avrupa birincisiyiz” diyen Girit, “ABD’ye ihracatta da levrek ve çipura öne çıkıyor. Son dönemde Türk somonu ihraç etmeye başladık. Peynir ürünlerimiz yöresel marketlerde raflarda yerini alıyor. Düzenli olarak bal ve yumurta ihraç eder hale geldik. Protein esaslı beslenme obeziteyi engelliyor. Ürünlerimizin içindeki değerli yağ asitleri beyin fonksiyonlarına direkt katkı sağlıyor ve akıllı nesillerin yetişmesini sağlıyor” dedi. Yaşar Üniversitesi Gastronomi Bölümü öğrencileri Amerikalı şeflerle Mini Karakılçık Kumru Ekmeği, Sumaklı Tereyağ, Levrek Sambosa, Söğürtme Parfait, Pestil Coulis, Levrek Ballotine, Fındıklı & Adaçaylı Buğday Risotto, Kaşar Peyniri Tuilles ve İncirli Strudel’den oluşan menü hazırladılar. Öğle yemeğine; Yaşar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yiğit Kazançoğlu, Genel Sekreter Ender Duran, Uluslararası Rekabetten Sorumlu Rektör Yardımcısı Mehmet Hasan Atasoy, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Bedri Girit, Ege Mobilya Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Turkish Tastes Ambassador Kazım Gürel, Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz, Genel Sekreter Yardımcısı Serap Ünal, Yaşar Üniversitesi Daire Başkanları Ata Türkfidanı ve Hüseyin Arslan, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Seda Genç, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Dr.Öğretim Üyesi Ezgi Fadıloğlu, Yönetici Şef Selin Güloğlu ve İdari Şef Mehmet Gürses katıldılar.
İzmir’den Hollanda’ya eğitim köprüsü
22 Ekim 2024 Salı - 09:23 İzmir’den Hollanda’ya eğitim köprüsü Öğrencilerine yeni kariyer fırsatları oluşturmak amacıyla dünyadaki sayılı üniversitelerin yer aldığı IBSEN yaz okulu programına üye olan İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) İşletme Fakültesi, 3 öğrencisine Hollanda deneyimi yaşattı. Öğrenciler Kerem Kavruk, Nihan Karaküçük ve Ali Erdoğan Olguner, Hollanda’nın Den Haag şehrinde bulunan Lahey Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nde iki hafta süreyle eğitim aldı. İş dünyasındaki en yeni teknikleri öğrenen, yaklaşık 15 ülkeden çok sayıda öğrenci ve öğretim görevlisiyle tanışan, uluslararası alanda çevre edinen gençler, unutulmaz bir deneyim yaşadı. Yeni kültürlerle buluşmanın ve arkadaşlıklar edinmenin mutluluğunu yaşayan öğrenciler, yabancı dillerini de daha üst seviyeye taşıdı. Yaz okulunda eğitim alan İEÜ İşletme Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi Nihan Karaküçük, ilk kez tek başına yurt dışına çıktığını belirterek, kendini daha özgüvenli ve açık fikirli hissettiğini söyledi. Karaküçük, “Hollanda’da aldığım eğitimin, hem ileride meslek hayatıma büyük katkı sağlayacağını hem de bakış açımı geliştirdiğini düşünüyorum. Her gün grup çalışması yaparak sunum hazırladığımız bu iki haftalık süreç, gerçekten zorlu ama harika bir deneyimdi. İlk günlerde biraz zorlansam da alıştıktan sonra ‘İyi ki buradayım’ dedim” ifadelerini kullandı. Yaz okulunun özellikle kültürler arası etkileşim ve uluslararası iş dünyasının tecrübelerini edinmeleri anlamında kendilerine büyük katkı sağladığını söyleyen 3’üncü sınıf Ekonomi bölümü öğrencisi Kerem Kavruk ise, “İki hafta süren programın içeriğini, iş hayatında ve sektörde kullanılan yeni teknikler oluşturdu. Yaz okulundaki hocaların tamamı, okulda çalışan akademisyenler değildi. Bazıları özel şirketlerde görev yapan tecrübeli iş insanlarıydı. Bu kişiler, yeni teknikleri iş hayatlarında nasıl kullandıklarını anlattı. Hatta bu teknikleri bize de öğrettiler ve denettiler. Yaz okulu, bize kültürel anlamda da çok güzel şeyler kattı. Orada Koreli de vardı, Çekyalı ve Fransız da. Yaz okulu sayesinde hem kültür alışverişi yaptık hem de farklı ülkelerden tecrübeli birçok iş insanının deneyimlerinden faydalanmış olduk” dedi. "En iyi teknikleri gördük" 4’üncü sınıf İşletme bölümü öğrencisi Ali Erdoğan Olguner, Hollanda programının yabancı dili ilerletmek açısından kendisine çok şey kattığını söyleyerek, “Yaz okulu sayesinde İngilizcemi daha da ilerlettim. Ayrıca birçok farklı kültür tanıdık. Yaz okulunda her biri farklı sektörlerden, uluslararası tecrübeye sahip konuşmacıların deneyimlerini dinlemek, bizim açımızdan faydalı oldu. Yeni bir şey öğrendiğimizde, sonraki derste hemen bunun bir uygulaması oluyordu. Grup çalışması yapıyorduk ve öğrendiklerimizi pratiğe dökme şansı buluyorduk. Bizlere, farklı teknikleri hemen deneyip uygulama fırsatı verildi. Ayrıca, bize farklı bölgeler verdiler. Atandığımız semtlerin yerel halklarıyla, bölgenin sorunlarıyla ilgili röportajlar yaptık ve proje kapsamında onlara da çözümler üretmeye çalıştık. Diğer yandan şehir de çok güzeldi. Okul bir günü geziye ayırıp bize Amsterdam’ı gezdirdi. Bizim açımızdan oldukça keyifliydi” diye konuştu. "Uluslararası alanda etkiliyiz" İEÜ İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burcu Güneri Çangarlı de Almanya, Çek Cumhuriyeti, Güney Kore, Kanada, ABD, Finlandiya, Hollanda, Fransa ve İtalya gibi birçok ülkeden üniversitenin IBSEN adlı yaz okulu ağına üye olduğuna dikkat çekerek, “Fakülte olarak uluslararası alandaki iş birliklerini çok önemsiyor, öğrencilerimize sunduğumuz fırsatları geliştirmek için çalışıyoruz. Sadece nitelikli eğitim vermekle yetinmiyor, öğrencilerimizin uluslararası alana açılmasını sağlayacak adımlar atıyoruz. Öğrencilerimzie çok güveniyor, onların dünyanın her noktasında başarılı olacağına inanıyoruz. IBSEN’de yer almak da uluslararası alanda attığımız adımlara yönelik çok güzel bir örnek. Öğrencilerimiz, Hollanda’ya giderek iki haftalık oldukça yararlı ve başarılı bir süreç geçirdi. Kendilerini tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.