GÜNDEM - 29 Haziran 2024 Cumartesi 12:02

Bakırköy açıklarında karaya oturan gemi havadan görüntülendi

A
A
A

Rusya’dan Tunus’a giderken Bakırköy Yeşilköy açıklarında karaya oturan kuru yük gemisi havadan görüntülendi.

Rusya’dan Tunus’a giden Lady Ayana isimli kuru yük gemisi, dün akşam saatlerinde Bakırköy Yeşilköy açıklarında demirledikten sonra karaya oturmuş, yaşanan olay sonrası Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü (KEGM), ekipleri gemiyi kurtarmak için çalışmalara başlamıştı. Sabah saatlerinde ise karaya oturan gemi, dron ile havadan görüntülendi.

“Hızlı tahlisiye botumuz ve Kurtarma römorkörümüz olay yerine ivedilikle yönlendirildi"

Yaşanan olayın ardından Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü (KEGM) olaya ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, "Rusya’dan Tunus’a seyir halindeyken Yeşilköy önlerinde demirledikten sonra karaya oturan Lady Ayana isimli 169 metre boyundaki buğday yüklü kuru yük gemisi için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüze ait KEGM-3 hızlı tahlisiye botumuz ve Kurtarma-10 römorkörümüz olay yerine ivedilikle yönlendirildi" ifadelerine yer verildi.

Emre Baba

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösterildi ABD’li US News & World Report’un yayımladığı “En İyi Global Üniversiteler 2024-2025 / Best Global Universities Rankings 2024-2025” sıralamasında Yakın Doğu Üniversitesi, KKTC’nin en iyisi olarak gösterilirken, Türkiye genelinde de en iyi 7’inci üniversite olarak yer aldı. Yakın Doğu Üniversitesi ayrıca tamamında ilk sırada yer aldığı 6 kategori ile KKTC’nin en fazla alanda sıralamaya giren üniversitesi oldu. Eğitimden sağlığa, otomotivden turizme kadar pek çok alanda yayımladığı “en iyiler” sıralamalarıyla bilinen ABD merkezli US News & World Report’un dünyadaki en iyi üniversiteleri belirlediği “En İyi Global Üniversiteler 2024-2025” sıralaması açıklandı. US News & World Report’un yayımladığı listede Yakın Doğu Üniversitesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin en iyi üniversitesi olarak gösterilirken Türkiye genelinde de 7’inci sırada yer aldı. Yakın Doğu Üniversitesi genel sıralamanın yanı sıra “Elektrik ve Elektronik Mühendisliği”, “Mühendislik”, “Çevre ve Ekoloji”, “Fizik”, “Kimya” ve “Bilgisayar Bilimi” alanlarında da KKTC’nin en iyisi olarak gösterildiği çalışmada en çok alanda yer alan KKTC üniversitesi oldu. US News & World Report’un, herhangi bir başvuru olmadan, doğrudan kendisinin belirlediği kriterlerle oluşturuyor olması, yayımlanan listenin en önemli yönlerinden biri olarak öne çıkıyor. Yakın Doğu Üniversitesi KKTC’de birinci, Türkiye’de en iyi 7’inci üniversite Dünya genelinde 2,271 üniversitenin sıralandığı listede 689’uncu olan Yakın Doğu Üniversitesi; KKTC’de birinci, Türkiye’de de yedinci sırada yer aldı. Ayrıca, Asya’nın en iyi üniversiteleri arasında 194’üncü, Avrupa’nın en iyi üniversiteleri arasında ise 260’ıncı sırada gösterildi. Dünyanın köklü üniversitelerinin yer aldığı sıralamada, Üniversite “Elektrik ve Elektronik Mühendisliği” alanında dünya genelinde 308’inci, “Mühendislik” alanında 349’uncu, “Çevre ve Ekoloji” alanlarında 384’üncü, “Fizik” alanında 529’uncu, “Kimya” alanında 550’inci, “Bilgisayar Bilimi” alanında ise 631’inci sırada yer aldı. Prof. Dr. İrfan Suat Günsel: “Eğitimde kaliteyi, bilimde yeniliği ve toplumda faydayı ön planda tutarak, daha nice başarılara imza atacağız” Yakın Doğu Üniversitesi’nin Times Higher Education, ODTÜ URAP ve Shanghai Ranking gibi pek çok yükseköğretim derecelendirme kuruluşu tarafından dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösterildiğini hatırlatan Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, ABD merkezli US News & World Report’un yayımladığı “En İyi Global Üniversiteler 2024-2025” sıralamasında da aynı başarıyı tekrarlamanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Prof. Dr. Günsel, “Bu başarı, üniversitemizin bilimsel araştırmalara, inovasyona ve eğitime verdiği önemin bir sonucudur” dedi. “Yakın Doğu Üniversitesi olarak, sadece Kuzey Kıbrıs’ta değil, Türkiye ve dünya genelinde de en iyi üniversiteler arasında yer almak, hedeflerimizi ve vizyonumuzu daha ileriye taşımak adına bize büyük bir motivasyon kaynağı olmaktadır” diyen Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, “Elde ettiğimiz bu başarıların devamını sağlamak ve daha ileriye taşımak için çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğiz. Eğitimde kaliteyi, bilimde yeniliği ve toplumda faydayı ön planda tutarak, daha nice başarılara imza atacağımıza inanıyorum.” Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ: “Yol arkadaşlığı yapmaktan büyük bir gurur duyduğum akademisyenlerimizin ulaştığımız bu başarıda emekleri ve payları çok büyük” Eğitimde mükemmeliyeti hedefleyen vizyonu doğrultusunda dünya sıralamalarında elde ettikleri başarılarla gurur duyduğunu ifade eden Rektör Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, “Dünya çapında elde ettiğimiz başarılar, bilimsel çalışmalarımızın ve uluslararası iş birliklerimizin bir sonucudur. 2023 yılı itibarıyla 1800’e ulaşan bilimsel yayın sayımız, araştırma alanındaki kararlılığımızı ve akademik kadromuzun üstün çabalarını yansıtmaktadır” ifadesini kullandı. “Üniversitemiz bünyesindeki araştırma merkezlerimiz, en son teknoloji ve yenilikçi yaklaşımlar ile donatılmış olup, dünya çapında ses getiren projelere imza atmaktadır. Uluslararası iş birliklerimiz sayesinde, öğrencilerimiz ve akademisyenlerimiz global ağlarda aktif rol almakta ve ortak projeler geliştirmektedir. Bu sayede, mühendislikten çevre ve ekolojiye, fizikten kimya ve bilgisayar bilimlerine kadar geniş bir yelpazede önemli bilimsel araştırmalar yürütmekteyiz” diyen Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, bu üretkenliğin Yakın Doğu Üniversitesi, dünya sıralamalarında üst sıralara taşıdığını vurguladı. “Yol arkadaşlığı yapmaktan büyük bir gurur duyduğum akademisyenlerimizin ulaştığımız bu başarıda emekleri ve payları çok büyük” diyen Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, “Özverili bir şekilde yürüttükleri nitelikli araştırmaları ile bilimin her alanına büyük katkılar sağlayan, yol arkadaşlığı yapmaktan onur duyduğum bütün meslektaşlarımı gönülden kutluyorum” dedi.
İstanbul Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç: "Teknolojide ülkemizin en parlak yıllarını Türkiye Yüzyılı’nda yazacağız" Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, "Türkiye Yüzyılı başlarken bir söz verdik; teknolojide ülkemizin en parlak yıllarını Türkiye Yüzyılı’nda yazacağız. Spordan kültür sanata ve teknolojiye kadar Türkiye’nin bugününe ve yarınlarına yatırım yapan projelere imza atıyoruz" dedi. Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, şirketin çalışmaları ve gelecek hedeflerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye Yüzyılı’nın başladığı vakitte bir söz verdiklerinin altını çizen Ali Taha Koç, "Teknolojide ülkemizin en parlak yıllarını Türkiye Yüzyılı’nda yazacağız" dedi. Koç, "Türkiye’nin Turkcell’i olarak hayatın her alanındayız. Spordan kültür sanata ve teknolojiye kadar Türkiye’nin bugününe ve yarınlarına yatırım yapan projelere imza atıyoruz. Bu alanlar arasında spor çok özel bir yere sahip. Zira sporun ülke tanıtımına ve Türkiye markasına katkı sağlayan en etkili yollardan biri olduğuna inanıyoruz. Bu anlayışla 2002 yılında bu yana Türkiye’de sporun en büyük destekçisi konumundayız. Futboldan atletizme, bireysel sporlardan takım sporlarına kadar çok geniş bir yelpazede spora destek oluyoruz ve bu desteği her yıl daha da büyüterek yola devam ediyoruz. Uzun yıllar süper lige isim sponsoru olarak destek olduk. Anadolu kulüplerimize sponsorluklar yaptık. Türkiye Futbol Federasyonu’nun 2002 yılından beri destekçisiyiz. Anlaşmamız kapsamında; Milli Takımlar ana sponsorluğu, eMilli Takımlar ana sponsorluğu, Turkcell Süper Kupa isim sponsorluğu, Turkcell Kadın Futbol Süper Ligi isim sponsorluğu bulunuyor. Kadın futbol liginin ilk isim sponsoruyuz. 10 yılı aşkın süredir atletizm ve yüzme federasyonlarının destekçisiyiz. Yine 10 yıldan uzun süredir engelli branşlarına da desteklerimiz var. 30 yıllık serüvende birçok spor organizasyonuna adımızı verdik. Spor mekanlarına isim sponsorlukları yaptık. Spora ve sporcularımıza yatırım yaparken önceliğimiz kupalar ya da şampiyonluklar değil. Sporun birleştirici gücüne inanıyor, Türkiye’nin yarınları olan gençlerin gelişimi için taşıdığı öneme odaklanıyoruz" ifadelerini kullandı. Şirket olarak 30 yıldır kullanıcı, yatırımcı ve Türkiye’ye değer kattıklarını söyleyen Koç, "Bu 30 yıl sadece bizim şirket tarihimiz değil aynı zamanda Türkiye’nin dijital yolculuğunun da ta kendisi. Turkcell, Türkiye’nin telekomünikasyon ve teknoloji tarihinde izleri olan, stratejik öneme sahip bir marka. Şirket olarak, kuruluşumuzdan bu yana sektörde birçok yeniliğe imza attık. İlklerin markası olduk. Ülkemizin teknolojiyi sadece kullanan değil, üreten bir konuma gelmesi için var gücümüzle çalışıyor, Türkiye Yüzyılını Dijitalin Yüzyılı yapma hedefiyle yola devam ediyoruz. 30 yıldır Türkiye’de Turkcell = Teknoloji. DNA’mızdaki teknoloji liderliği, inovasyon ve girişimcilik sayesinde her zaman teknolojik yenilikçiliğe odaklanarak bireylerin ve kurumların dijitalleşme yolculuğuna öncülük ediyoruz. Nitekim geldiğimiz noktada farklı stratejik alanlarda Türkiye’nin lider markası konumundayız: Türkiye’nin Lider Mobil Operatörü, Lider Sistem Entegratörü, Lider Veri Merkezi İşletmecisi, Lider Dijital Servis Sağlayıcısı. Dediğim gibi, bugün geldiğimiz noktada sadece bir telekom operatörü olmanın çok ötesine geçerek teknolojiyi üreten bir şirket konumuna geldik. Nitekim Türkiye’nin gururu Togg’da kullanılan yapay zekâ algoritmalarının birçoğunu ise Turkcell olarak biz sağlıyoruz. 30 yıllık bu dönüşüm sürecinde, uzun zaman önce iletişim alanındaki faaliyetlerimiz sadece sesli iletişimle sınırlı kalmaktan çıktı. Paycell, TV+, BiP, fizy, lifebox, GAME+, Turkcell Global Bilgi, Turkcell Superonline, veri merkezlerimiz, enerji santrallerimiz ve daha pek çok şirketimizle kişilere ve endüstrilere yenilikçi çözümler sunuyoruz. Kısacası 1994 yılında Türkiye’yi cepten ilk “Alo” ile tanıştırarak başladığımız bu yolculuk, milyonlarca insanın hayatını kolaylaştırarak ülkemizin dijital dönüşümüne öncülük ettiğimiz, Türkiye’nin lider iletişim ve teknoloji şirketi olduğumuz bir noktaya ulaştı. O yüzden gururla diyebiliriz ki bugün “Her şey Turkcell’le çalışıyor, Turkcell herkesle çalışıyor" açıklamalarında bulundu. "Türkiye’nin gururu Togg’dan da ulaşılabilir hale getirdik" Ali Taha Koç, sözlerine şöyle devam etti: “Herkesi birbirine bağladığımız” çağdan “her şeyi birbirine bağladığımız” çağa geçiş yaptık. Ben bu döneme “birliktelik çağı” diyorum. Bu birliktelik çağında dijital servislerimizle de kullanıcıların her zaman yanında olmaya çalışıyoruz. Bu servislerimiz sadece bilgisayarlar ve cep telefonlarından değil, artık bağlantılı olan birçok cihazdan da erişilebilir hale geliyor. Bunun son örneklerinden biri olarak en popüler servislerimizden biri olan TV+’ı yine ortağı olduğumuz Türkiye’nin gururu Togg’dan da ulaşılabilir hale getirdik. Ana misyonumuz, dijital çağın lideri olarak Türkiye’ye öncülük etmek. Geleceğe yönelik bu hızlı değişimde liderlik rolü üstlenmek için belirlediğimiz dört ana odak noktasıyla yatırımlarımızı şekillendiriyoruz: siber güvenlik, veri, enerji ve yapay zekâ. Milyonlarca insan gibi yüzbinlerce şirket de Turkcell’in güçlü altyapısı ve teknolojisiyle çalışıyor. Türkiye’nin dijital yolculuğunda iz bırakan tarihimize baktığımızda gururla görüyoruz ki; teknolojinin olduğu her yerde Turkcell var, her şey Turkcell’le çalışıyor, Turkcell herkesle çalışıyor. Turkcell, Türkiye’nin dijital dönüşümünün lokomotifi. Bizim için teknolojinin ve dijital dönüşümün en büyük faydası hem insan refahını artırmak hem de hayatı kolaylaştırmak. Bunun için de öncelikle dijital okur yazarlığı daha da yaygınlaştıracağız. Bu noktada siber güvenlik, bizim için olmazsa olmaz bir odak. Teknoloji şirketi yetkinliğimize entegre şekilde siber güvenlik ve bilgi güvenliği tecrübelerimizi de hem kurumsal hem bireysel müşterilerimizin hizmetine sunuyoruz. Bu alanda geliştirdiğimiz yeni teknolojilerle müşterilerimizin artan taleplerine çözümler geliştiriyoruz. Siber ortamda ortaya çıkan tehditleri belirliyor, muhtemel saldırı ve olayların etkilerinin azaltılması ve ortadan kaldırılmasına yönelik önlemler geliştirerek, ilgili aktörlerle paylaşılması için ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleri yapıyoruz. Vatandaşlarımıza teknolojinin imkânlarıyla sadece kesintisiz bağlantı değil, aynı zamanda güvenli bağlantı sağlamaya devam edeceğiz. Verinin güvenliği bizim için artık en az sınırlarımızın güvenliği kadar önemli ve öncelikli" diye konuştu. “Türkiye’nin en büyük ve en kaliteli veri merkezi işletmecisi konumundayız" Ali Taha Koç, "Bugün, veri merkezlerimizde Turkcell dışında yaklaşık 4 bin yerli ve yabancı şirket ve kuruma bulut ve veri barındırma hizmeti veriyoruz" dedi. Koç, Türkiye’yi dünyanın en önde gelen veri ve bulut teknolojileri üssü haline getirme amacı doğrultusunda 2021 yılında Avrupa Veri Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdikleri hatırlatarak, "Avrupa Veri Merkezi’yle birlikte bu alanda bugüne kadar yaptığımız yatırımlar 2,5 milyar TL’yi aştı. Güvenilirliği uluslararası sertifikalarla kanıtlanmış Turkcell veri merkezlerinde sunduğumuz ihtiyaca uygun çözümler ile kurumlar ve şirketler IT altyapılarını güvenle saklayabiliyor. Verinin üretilmesinden depolanmasına, kurumsal entegrasyonundan veri güvenliğine kadar uçtan uca hizmet sunuyoruz. Ülkemizdeki bireylerin ve kurumların yanı sıra birçok global şirket de veri merkezi eksenli hizmetlerimizi ve bulut çözümlerimizi kullanıyor. Gebze, İzmir, Temelli ve Avrupa olmak üzere 4 yeni nesil veri merkezimiz var. Aklınıza gelen pek çok banka, e-ticaret siteleri, enerji şirketleri, alternatif operatörler bizim müşterimiz. Tier-3 Tasarım, Tesis ve Operasyonel Sürdürülebilirlik alanlarında uluslararası sertifikalara sahip ilk şirketiz. Bu çok değerli. Üç başlıkta da bu seviyede olmak herkesin sağlayamayacağı bir başarı. Ayrıca 9 şiddetine dayanıklı yapılar inşa ettik. Verilerimizi sadece siber tehditlere karşı değil, doğal afetlere karşı da koruyoruz. Bu alana büyük önem veriyoruz. Veri merkezi şirketi kurmayı planlıyoruz. Bu noktada “hyper-scaler” olarak adlandırabileceğimiz, küresel bir markayı Türkiye’ye getirmeyi hedeflediğimizi de söylemek isterim. Benzer şekilde 30 yıldır olduğu gibi bundan sonraki dönemde de iletişim ve teknoloji imkânlarıyla Türkiye’nin verisini korumak ve Türkiye’yi dijitalleştirmek için çalışacağız" dedi. Koç, şirket olarak hayatın her alanında olduklarını belirterek, "Kurulduğumuz günden bu yana sevinçte ve üzüntüde milyonların buluştuğu bir marka olduk. İşimiz sadece haberleşmeyi sağlamak ya da teknoloji üretmek değil. İçinde bulunduğumuz toplum için katma değer üretecek projeler ortaya koymayı, en az asli iş alanımız kadar önemsiyoruz. Teknolojinin fırsat eşitleyici gücü ile toplumun her kesiminin potansiyellerini ortaya koyabilmeleri için uygun ortamı oluştururken bilgiye eşit erişim imkânı sağlıyoruz. Turkcell, 30 yıllık tarihi boyunca Kardelenler, Van İçin Türkiye Kumbarası, Engelsiz Eğitim, Geleceği Yazan Kadınlar gibi çok ses getiren projelerle kritik süreçlerde toplumun farklı kesimlerinden milyonlarca vatandaşımızın yanında oldu. Afet bölgesindeki yaraları yerinde sarmak için ‘Gönül Bağı Projeleri’ni hayata geçirdik. Afetzede vatandaşlarımız ve onların bölge dışında eğitim gören birinci derece yakınları için ‘İstihdam Seferberliği’ başlattık. Bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da hayatın her alanında Turkcell olacak. Biz Türkiye için dijital operatör olmanın çok ötesindeyiz" diyerek sözlerini noktaladı.
Muş Yaz Kur’an kurslarının açılışı yapıldı Muş İl Müftülüğü tarafından organize edilen ve 192 kursta 7 bin 500 öğrencinin eğitim göreceği yaz Kur’an kurslarının açılışı yapıldı. İl Müftülüğü tarafından düzenlenen yaz Kur’an kursları hizmet vermeye başladı. Kentte belirlenen 192 Kur’an kursunda çocuklar 6 hafta boyunca kurs görecek. Bu yıl ayrıca Kur’an kurslarına katılan çocuklara yönelik sportif etkinlik de düzenlenecek. Tuba Camii’nde düzenlenen açılış programında konuşan İl Müftüsü İbrahim Halil Demir, camilerin çiçek açtığını söyledi. Camilerde Kur’an kurslarında sadece Kur’an eğitimi vermeyeceklerini ifade eden Müftü Demir, çocukların eğlenmeye ve spora da ihtiyaçları olduğunun altını çizdi. Müftü Demir, “Biz bu ihtiyacı Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ekibiyle gidereceğiz. Camiye gelen bütün öğrencilerimize Gençlik ve Spor Müdürlüğüne ait bütün sahalar ve yüzme havuzları açılacak. Bu sene müftülüğümüzde spor kulübü de kurduk. Camiye gelen çocuklarımızı devletimizin imkanıyla gençlik sporumuzla futbol turnuvası yapacağız. İnşallah bizim camiye gelen çocuklarımız bir nevi futbola merakı olanlar da hem Kur’an öğrenecekler hem spor öğrenecekler. Başlarında hocalarıyla beraber. Spor disipliniyle çocuklarımızı yetiştireceğiz” dedi. Anne ve babaların çocuklarla iletişim kurmakta zorluk çektiklerini savunan Demir şöyle konuştu: “Biz camilerimizde, çocuklarımıza öncelikle birbirlerini sevmelerini; annelerine, babalarına saygılı olmalarını, arkadaşlarına saygılı olmalarını yani biz öncelikle cami ve Kur’an kurslarımızda şefkat ve merhamet eğitimi yapacağız. Toplumumuzun en çok ihtiyacı olan şefkat ve merhameti öğrencilerimiz, çocuklarımız camide ve Kur’an kurslarımızda öğrenecekler. Anneler, babalar, evlerde çocuklarıyla diyalog kuramıyorlar, yani konuşamıyorlar. Kardeş kardeşle konuşamıyor. Camiler aynı zamanda çocuklarımızın birbirleriyle rahatlıkla iletişim kuracak ortamları sağlayacak. Hem bizim hocalarımızla birlikte, hem sosyal aktiviteyle, hem de gençlik liderleriyle, bu çocuklarımızın birbirleriyle diyalog kurmalarını sağlayacağız. Bu 6 haftalık eğitimi çocuklar unutmayacak.” Çocuğunu Kur’an kursuna getiren anne Elif Baskın ise “Çocuklarımızın dinimizi hakkıyla öğrenebilmeleri için, Allah’ın kelamıyla tanışmaları için, İslam ahlakıyla ahlaklanması için kursa gönderiyoruz. Burada Kur’an öğreniyorlar, zaman zaman etkinlikler yapıyorlar. Devletimiz güzel bir imkân sağlamış. Bu güzel imkânlardan faydalanmak istiyoruz. Bu nedenle çocuklarımızı gönderiyoruz” dedi. Kentteki 192 kursta 7 bin 500 dolayında öğrencinin eğitim göreceği ve 500 dolayında Kur’an-ı Kerim öğreticisinin görev alacağı bildirildi.