GÜNDEM - 30 Ekim 2024 Çarşamba 16:51

Sinop’un fethinin 810’uncu yıl dönümü kutlanacak

A
A
A
Sinop’un fethinin 810’uncu yıl dönümü kutlanacak

Sinop’un fethinin 810’uncu yıl dönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenecek olan etkinliklerle ilgili “basın bilgilendirme toplantısı” gerçekleştirildi.


Valilik Toplantı Salonunda Sinop Valisi Mustafa Özarslan başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, 3 Kasım’da gerçekleştirilecek Sinop’un fethinin 810. yıl dönümü etkinlikleri ile ilgili bilgilendirme yapıldı.


Toplantıda tarih bilincinin önemine dikkat çeken Vali Özarslan, "Kendi tarihimizi bilmezsek başkalarının tarihine aşık oluruz" ifadelerini kullandı.


3 Kasım’da gerçekleştirilecek etkinliklerin detaylarını aktaran Vali Özarslan, Alaaddin Camisi’nde Mevlid-i Şerif programı, Lonca kapısında anma etkinliği, mehteran eşliğinde fetih yürüyüşü ve Uğur Mumcu Meydanı’nda kutlama programı düzenleneceğini açıkladı. Ayrıca, Sinop Üniversitesi’nde bir fetih paneli yapılacağı belirtildi.


Vali Özarslan, etkinliklerin Sinop’un tarihine ve kültürüne sahip çıkmak amacıyla düzenlendiğini vurgulayarak, "Hedefimiz, bu etkinlikleri kurumsallaştırarak geleneksel hale getirmek ve genç nesillere aktarmaktır" diye konuştu.


Vali Özarslan, tüm Sinopluları etkinliklere davet etti.



Sinop’un fethinin 810’uncu yıl dönümü kutlanacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara CHP Genel Başkanı Özel: "Bahçeli’nin ’Öcalan kürsüden konuşsun’ dediği süreçte Ahmet hoca bundan suçlanıyor" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınmasına ilişkin, “Neymiş efendim, Öcalan’la çözüm sürecine yönelik bilim adamlarından oluşturulan bir heyetle ilgili kendisiyle görüşme yapılmış. Devlet Bahçeli’nin ‘Çıkaralım, Öcalan gelsin, bu kürsüden konuşsun’ dediği süreçte Ahmet hoca bundan suçlanıyor” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, parti genel merkezinde düzenlenen "Sendikalar ve Emek Örgütleri Buluşması"nda konuştu. PKK/KCK terör örgütünün mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in evinde gözaltına alınmasını değerlendiren Özel, “Belediyenin gün ışırken kapısı kırılarak girildi. Bu kişi, değerli başkanım, her sabah zaten 08.30’da belediyeye gidiyor. Bir telefon etsen gelir, belediyenin kapısında beklesen, söylesen olur. Kamu binasına devlet, bekçinin anahtarını istemek yerine kapıyı kırarak giriyor. Neden? Bir algı oluşturacaklar. Narin cinayeti, yenidoğan çetesi gibi toplumun merak ettiği konularda savcı, senin bir görevin de toplumu bilgilendirmek. Yenidoğan çetesinde çıldırırsın açıklama yapmazlar. Zaten 6 ay susmuşlar, toplum infiale kavuşunca biri hariç hastaneleri yeni kapattılar. Sabahleyin bir açıklama metni düşüyor; ‘PKK, Öcalan, 10 yıldır takibimizde, terör örgütü üyesi olabir’ diyor. Bir dur, kime neyi yetiştiriyorsun. Avukatı ile görüşememiş adam hakkında dezenformasyon bülteni gibi yayınlamış. Bunu kim yapıyor? Savcı. Savcı neden yapıyor? Yapamaz, izni kim verecek? Başsavcı. Başsavcı demeden olmaz, kural öyle. Başsavcı kim? İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek, düne kadar bakan yardımcısı. Erdoğan ilk atadığında, ‘Bakan yardımcıları örgütümüz ile devletin bağını kuracak’ dedi. Ben Akın Gürlek’e ‘seyyar giyotin’ diyordum, öyle elverişli bir giyotindir ki o adalet giyotini. Mahkeme mahkeme taşırlar ve kimin başı vurulacaksa Akın Gürlek oradadır. Neymiş efendim, Öcalan’la çözüm sürecine yönelik bilim adamlarından oluşturulan bir heyetle ilgili kendisiyle görüşme yapılmış. Devlet Bahçeli’nin ‘Çıkaralım, Öcalan gelsin, bu kürsüden konuşsun’ dediği süreçte Ahmet hoca bundan suçlanıyor” açıklamasında bulundu. “Ahmet Özer’in temiz kağıdında aynı adliyenin kaşesi ve amblemi var” 31 Mart yerel seçimlerinden önce Esenyurt Belediye Başkan adayı olabilmesi için Ahmet Özer’e verilen temiz kağıdını gösteren Özel, “Bu kağıtta ‘Yukarıda kimlik bilgileri bulunan kişinin adli sicil kaydı yoktur. Yukarıda kimlik bilgileri bulunan şahsın adli sicil arşiv kağıdı yoktur’ diyor. Sistem şu; Esenyurtlu, ‘belediye başkanını kimler içinden seçebilirim, mahsurlu olan birisi varsa seçmeyeyim’ diyor. Sen 6 ay önce o millete ‘bir mahsuru yok, seçebilirsin’ demişsin. Bugün yapılan basın bülteninde ‘10 yıldır takibimizdeydi’ diyor. ‘Teröristlerle iş birliği içerisinde olabilir’ diyor. Bu kağıtta aynı adliyenin kaşesi var, aynı adliyenin amblemi var” dedi. “O piyonu, seyyar giyotini oradan alın” “Akın Gürlek’in Ankara’da bakan yardımcısıyken kötü planlanmış bir satranç tahtasında demokrasiyi tehdit eden bir yere çekilmiş bir piyon olduğundan hiçbir şüphem yok” diyen Özel, sözlerine şöyle devam etti: “Tehdit ettiği bu milletin birliği, beraberliği, demokrasi ve insanları seçme özgürlüğüdür. O piyonu çekildiği yerden kaldırın. O piyonu, o seyyar giyotini oradan alın. Bu konuda biz süreci çok yakından takip ediyoruz. Kurulan kirli oyunun ne parçası oluruz ne de o oyuna teslim oluruz.” “Erdoğan’ın pozisyonu, Bahçeli ile aynı pozisyondur” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Teröristbaşının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti grup toplantında konuşsun” sözlerini değerlendirdiğini ve bunu sahiplendiğini kaydeden Özel, “Erdoğan’dan bir şeyler duymak isterdik gibi yaklaşımlar oluyor. Erdoğan’dan daha ne duyacaksınız. Bahçeli’nin tutumunu överken her sözünün altına imza atmıştır. Erdoğan’ın pozisyonu, Bahçeli ile aynı pozisyondur. Bana da teşekkür etmiş. ‘Beni bir kişi anladı, o da yanlış anladı’ derler. Erdoğan, milyonlar anladı, sen anlayamamışsın. Teşekkür kıymetli, ben de teşekkür etmek isterim ama bir kişinin meselesini, o kişinin özgürlüğü ile ilişkilendirip, getirip de Mecliste konuşturup bir meseleyi kökünden halledeceğini düşündüren önerme eksik bir önermedir ve felaket üretecek bir önermedir. Sorunu görmeyen ve çözmeyen bir önermedir” ifadelerini kullandı. Özel, TBMM’nin merkezde olduğu, şeffaf, adil ve toplumsal mutabakata dayalı bir çözümün tarafı olduklarını da sözlerine ekledi.
Düzce Kazdıkça tarih fışkırıyor Düzce Belediyesi’nin desteği ile süren Konuralp Antik Tiyatrosu’nda kazı çalışmalarında künklerden oluşan alt yapı sistemi ile Kilise kalıntısı ortaya çıkarıldı. Batı Karadeniz’in Efes’i olarak bilinen Konuralp Antik Kenti’nin günümüze kadar ulaşan en önemli eseri olan antik tiyatroda sürdürülen kazı çalışmalarında önemli bir aşama kaydedildi. Tiyatronun sahne binasının güney tarafında genişletilerek, tiyatronun giriş güzergahları ve etrafında sürdürülen çalışmalarda, pişirilmiş topraktan yapılmış künklerden oluşan altyapı sistemleri gün yüzüne çıkarıldı. Konuralp Müze Müdürü İhsan Aslan, kazılar sırasında ortaya çıkan altyapı sisteminin, doğu-batı yönünde uzanan çok sayıda kanaldan oluştuğunun belirlendiğini, geniş ve kalın künklerin, daha büyük kamu yapıları için; ince künklerin ise küçük ev tipi yapılar için kullanıldığının düşünüldüğünü ifade ederek, tiyatronun milattan sonra 4. yüzyılda işlevini yitirdiği göz önünde bulundurulduğunda, künk sisteminin bu dönemde tiyatro çevresinde yeni yapılaşmalar için inşa edildiği değerlendirmesine vardıklarını belirtti. Aslan, bulunan yapıyla alakalı yaptığı değerlendirmede, “Kazı alanında ayrıca, Bizans dönemine tarihlenen bir kilise kalıntısı da bulundu. Yapının güney kısmının tahrip olduğu gözlemlenirken, doğu-batı yönünde uzanan apsisli bir kilise yapısının varlığı ortaya çıkarıldı. Çalışmalar, yapının narteks (giriş holü) bölümünde devam ederken, tiyatronun orta kısmında daha önce yapılan çalışmalarda tespit edilen su kanalının, bu alanda da devam ettiği görülüyor. Halk arasında Kilise suyu olarak bilinen temiz suyun, tiyatronun yamacından gelen kaynak suyuyla bağlantılı olduğu ve tiyatronun yakınında yer alan çeşmeye aktarıldığı tespit edildi. Temiz suyun, geçmişte olduğu gibi tekrar mevcut çeşmeye bağlanması planlanıyor” dedi. Konuralp Antik Kenti’ndeki bu önemli keşifler, bölgenin tarihi ve kültürel zenginliklerini gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor.