DÜNYA - 30 Ekim 2024 Çarşamba 14:42 | Son Güncelleme : 30 Ekim 2024 Çarşamba 14:47

Gürcistan Cumhurbaşkanı Zurabişvili ifadeye çağırıldı

A
A
A
Gürcistan Cumhurbaşkanı Zurabişvili ifadeye çağırıldı

Gürcistan Başsavcılığı, 26 Ekim'de yapılan parlamento seçiminde hile yapıldığı iddiaları üzerine soruşturma başlattı, Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili'yi ifadeye çağırdı.

Gürcistan'da 26 Ekim Cumartesi günün düzenlenen genel seçimlerde iktidardaki Rus yanlısı Gürcü Hayali Partisi'nin zaferini ilan etmesinin ardından tansiyon giderek artıyor. Gürcistan Başsavcılığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Merkezi Seçim Komisyonu'nun 30 Ekim'de yaptığı başvuru üzerine seçimlere hile karıştırıldığı iddialarına soruşturma başlatıldığı bildirildi. "Muhtemel hileyle ilgili delillere sahip olduğu düşünülen" Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili'nin 31 Ekim'de (yarın) ifadeye çağrıldığı aktarıldı. Zurabişvili'nin yanı sıra bazı siyasi partiler ve gözlemci misyonların temsilcileri tarafından dile getirilen iddiaları araştırmak üzere muhtemel suç unsurlarıyla ilgili bilgi sahibi olabilecek tüm kişilerin sorgulanacağı belirtildi. Açıklamada, "Başsavcılık, soruşturma sonuçları hakkında kamuoyunu düzenli olarak bilgilendirecektir" ifadelerine yer verildi. Öte yandan seçimde yüzde 5 barajını aşarak parlamentoya giren muhalif partiler ve Cumhurbaşkanı Zurabişvili'nin "Seçimlerin sonuçlarını tanımıyoruz" açıklaması üzerine Merkezi Seçim Komisyonu, Başsavcılığa konuyla ilgili soruşturma başlatılması için başvuruda bulunmuştu.

Muhalefet ve Cumhurbaşkanı Zurabişvili seçim sonuçlarını tanımıyor

Gürcistan Merkez Seçim Komisyonu sonuçlarına göre 26 Ekim'de yapılan seçimde iktidardaki Gürcü Hayali Partisi oyların yüzde 53.93'ünü alarak seçimlerde üst üste 4. zaferini elde etti. Yüzde 5 barajını aşarak parlamentoda temsil hakkı kazanan diğer partiler ise yüzde 11.03 oy oranıyla ikinci sıradaki Değişim İçin Koalisyon, yüzde 10.1 oy oranıyla üçüncü sıradaki ve hapisteki eski Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili'nin partisi Birleşik Ulusal Hareket, yüzde 8.81 oyla dördüncü sıradaki Güçlü Gürcistan ve yüzde 7.7 ile beşinci sıradaki Gürcistan İçin Gakharia oldu. Muhalefetin 150 sandalyeli parlamentoda 61 sandalyeye, iktidardaki Gürcü Hayali'nin ise 89 sandalyesi olması bekleniyor. Ancak Cumhurbaşkanı Zurabaşvili seçimin ertesi gün yaptığı açıklamada, "Bu seçimleri tanımıyorum. Bu seçimlerin tanınması mümkün değildir. Bunun tanınması, Rusya'nın müdahalesinin tanınması demektir. 26 Ekim'de yapılan seçimler tamamen hileliydi" ifadelerini kullanmıştı. Parlamentoda temsil hakkı kazanan muhalif partiler de parlamentoya gitmeyeceklerini duyurmuş, yeniden seçim talebinde bulunmuştu.

Seçim, Tiflis ile Batı arasındaki gergin ilişkilerin gölgesinde geçti

NATO ve Avrupa Birliği ile entegrasyon süreci Gürcistan için öncelikli konular olmaya devam ederken, Tiflis yönetimi ile bazı Batı ülkeleri arasında son dönemde ilişkiler gerildi. Nisan ve Mayıs aylarında uzun süreli gösterilere yol açan ve muhalifler tarafından "Rus yasası" olarak nitelendirilen "Yabancı Etkinin Şeffaflığı Hakkında" yasası nedeniyle Gürcistan'ın AB'ye katılım süreci askıya alındı. AB, Gürcistan ordusuna 2024 için planlanan 30 milyon Euro tutarındaki yardımı durdurdu. ABD de bazı yaptırımlar açıklarken, Gürcistan'a yapacağı 95 milyon dolarlık yardımı ve bu yıl yapılması planlanan ortak askeri tatbikatı askıya aldı, bazı Gürcistanlı yetkililere de vize yasağı getirdi. Gürcü muhalefeti seçimi "Avrupa ile Rusya arasında bir tercih", hükümet ise "barış ya da savaş meselesi" olarak nitelendiriyordu.

“Yabancı Etkinin Şeffaflığı” yasası, yıllık finansmanlarının yüzde 20'sinden fazlasını yurt dışından alan Gürcistan'daki sivil toplum ve medya kuruluşlarının her yılın Ocak ayında kendilerini “yabancı ajan” olarak kaydettirmelerini, aksi halde para cezalarıyla karşı karşıya kalmalarını içeriyor.

İlkin Hüseynov

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Tahmazoğlu: “Vatan çok önemli” Şahinbey Belediyesi Çanakkale Zaferi’nin 100. yılı etkinlikleri kapsamında başlattığı ‘Gaziler Diyarından Şehitler Diyarına’ projesi çerçevesinde bugüne kadar 216 bin 282 öğrenciyi ecdadıyla buluşturdu. Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi’nin Black Box salonunda gerçekleştirilen Çanakkale Bilgilendirme Toplantısına Başkan Mehmet Tahmazoğlu’nun yanı sıra Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı Gaziantep Bölge Müdürü Mücahit Taşkın, Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürü Eyüp Güneş, Gaziantep FK Kulüp Başkanı Memik Yılmaz ve öğrenciler katıldı. "Çanakkale kahramanlık destanıdır" Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, öğrencilere Çanakkale’de verilen destansı mücadelenin tüm dünyaya örnek olduğunu belirterek, “Sizleri Çanakkale’ye göndermemizin nedeni o destansı mücadeleyi yerinde görmenizi sağlamak. Vatan çok önemli. Gazze’de Filistinli kardeşlerimiz soykırıma uğruyorlar. Çanakkale’ye gittiğinizde de göreceksiniz Filistinli kardeşlerimiz Filistin’den gelip Çanakkale’de düşmana karşı mücadele etmişlerdir. Onlarında Çanakkale’de mezarlarını göreceksiniz. Ülkemizin güçlü olması gerekiyor. Mesela dışarıdan silah alacağız ‘size silah vermeyiz’ diyorlar. Kötü komşu insanı mal sahibi eder. Biliyorsunuz biz şu anda insansız hava araçlarında Dünya’da bir numara olduk. Cumhuriyetimizin 101’nci yılında çok daha güçlü bir Türkiye ile yolumuza devam ediyoruz. Şahinbey Belediyesi olarak Çanakkale’de 4 tane şehitliği ihya ettik. Orada bastığınız her yerde şehitlerimizin naaşı olabilir. Canımız kanımız bu vatana feda olsun. Milli Şairimiz Mehmet Akif ’Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı. Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı’ diyor" ifadelerini kullandı. “Mehmet Tahmazoğlu’na teşekkür ediyorum” Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı Gaziantep Bölge Müdürü Mücahit Taşkın, Çanakkale projesinin çok önemli olduğuna dikkati çekerek, “Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu’na böyle bir projeyi yaptığı için ve bizlerle sizleri bir araya getirdiği için teşekkür ediyorum. Bu güzel enerjisi daim olsun inşallah. Gençler bizim geleceğimiz. Onların omuzlarında ülkemiz çok daha ilerilere gidecektir. Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu’na bir kez daha böyle bir etkinlik düzenlediği için teşekkür ediyorum” dedi. “Şahinbeyli olmaktan mutluyuz” Şahinbey’de yaşamaktan mutluluk duyduğunu ifade eden Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürü Eyüp Güneş, “Gençlerimizle bir arada olmaktan mutluluk ve gurur duyduk. Şahinbeyli olmaktan ve Şahinbey’de yaşamaktan tüm öğrencilerimiz gibi bizlerde mutlu olduk” diye konuştu.
Ankara Hablemitoğlu davasında dinlenen tanık: “Özcan, Köstebek kitabının basılmaması için Hablemitoğlu’na 250 bin lira teklif etti” ANKARA (İHA)-Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı kapsamında terör örgütü FETÖ’nün elebaşı Fetullah Gülen’in de arasında bulunduğu 10 sanığın yargılandığı davada dinlenen tanık Özdemir, “Mustafa Özcan, Hablemitoğlu’nun yazdığı köstebek adlı kitabın basılmamasını teklif ettiklerini söylemişti. Kitabın basılmaması için Hablemitoğlu’na 250 bin lira teklif ettiklerini söyledi” ifadelerini kullandı. Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, sanıklar Levent Göktaş, Aydın Köstem, Mehmet Narin, Fikret Emek, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu hazır bulunurken, Nuri Gökhan Bozkır ile eski istihbaratçı Enver Altaylı SEGBİS ile katıldı. Mahkeme Başkanı tanık dinleneceğini söyledi. “Sohbete gittim, başka bir görev almadım” Tanık olarak dinlenen FETÖ’nün sözde "emniyet imamı" Kemalettin Özdemir, “Hablemitoğlu suikastı olayını bizzat bilmiyorum, medyadan gördüğüm kadarıyla biliyorum. FETÖ’de Ankara’da bulunduğum zamanlar sohbete gittim, başka bir görev almadım. Onlar kendileri yetiştirdikleri adamlara görev verirler, bana görev verilmedi. Mustafa Özcan’la aynı fakültede okuduk, oradan tanıyorum. Fetullah Gülen’in yerine Mustafa Özcan geçecek gibi görünüyor, örgüt içerisinde çok etkili birisi. Gülen’le İzmir’de görüştüm. Kendisi İzmir’de ikamet ediyordu. 2003 yılına kadar bu kişilerin sohbetine gittim, o yıldan itibaren de gitmedim” dedi. “Köstebek kitabının basılmaması için Hablemitoğlu’na 250 bin lira teklif etti" Maktul Hablemitoğlu’nun ‘Köstebek’ adlı kitabı hakkında konuşan Özdemir, “Mustafa Özcan, Hablemitoğlu’nun yazdığı köstebek adlı kitabın basılmamasını teklif ettiklerini söylemişti, sonrasında konuşmadık. Kitabın basılmaması için Hablemitoğlu’na 250 bin lira teklif ettiklerini söyledi” ifadelerini kullandı. Hablemitoğlu ailesi avukatı tarafından 2016 yılında tanık Kemalettin Özdemir’in katıldığı bir televizyon programının görüntüsü verildi. Duruşmada dinlenen görüntünün sesleri üzerine mahkeme başkanı Özdemir’e yapının Köstebek kitabının çıkmasına olan tepkisini sordu. Özdemir’de, “Kimsenin bu kitap ile ilgili bir malumatı olacağını bilmiyordum” dedi. Tanık ifadelerinin ardından duruşma yarın devam etmek üzere ertelendi.
Şırnak Mir Abdal Cami’nin içinde bulunan yapı yıkılmak üzere Şırnak’ın Cizre ilçesinde bulunan her gün yüzlerce kişinin ziyaret ettiği Mir Abdal Camii ve Memuzin Türbesi’nin bakımsız hali, yürekleri burkuyor. Tarihi Alan içindeki yapılarda ki derin çatlaklar tehlike saçıyor. Şırnak’ın Cizre ilçesinde 600 yıllık geçmişe sahip Mir Abdal Caminin de içinde bulunduğu alanın bakımsız hali, yürekleri burkuyor. Her gün ziyaretçi akınına uğrayan ve Memuzin türbelerinde bulunduğu tarihi alan, sahipsizlik nedeniyle büyük bir tehlike altında. Daha önce restore edilen iki kapısından birisi olan Memuzin Bulvarı giriş kapısında bulunan derin çatlaklar büyük tehlike oluşturuyor. Ziyaretçiler yetkililere çağrıda bulunarak yıkılma tehlikesi olan yapı için önlem alınmasını istedi. Tarihi alanın restore edilmesi gerektiğini ifade eden Edip Ataç, "Burası tarihi Mir Abdal Cami yapısıdır. Arkamda gördüğünüz caminin giriş kapısı yıkılmak üzere. Daha önce burası restore edilmişti, şu an derin çatlaklar olduğu için yıkılmak üzere. Kapının üzerinde bulunan büyük taşlar yola savrulmuş durumda. Gördüğünüz gibi yapı yıkılma ile karşı karşıya. Burası tarihi bir yer olduğu için günde binlerce kişinin ziyaret ettiği bir yer. Tarihi alan içerisinde Mir Abdal medresesi ve Memuzin türbesi bulunuyor. Ama maalesef burası sahipsiz bırakılmış durumda. Sahipsiz kalan bu tarihi alanında temizlenmesi, düzenlenmesi lazım. Bahçe kurumuş, su havuzu çöplerle dolmuş, gelen misafirlere buranın tarihini anlatacak görevlilerde bulunmuyor. Derin çatlakların olduğu giriş kapısı birisinin üzerine düşerse büyük bir facia yaşanabilir. Bölge kültür müdürlüğüne ve yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Tarihi alanın restore edilip yeniden halkın hizmetine sunulmasını istiyoruz" dedi.