SPOR - 22 Ekim 2024 Salı 10:02

Kayseri Süper Amatör Küme: Amaratspor: 2 - Başakpınar Belediyespor: 1

A
A
A
Kayseri Süper Amatör Küme: Amaratspor: 2 - Başakpınar Belediyespor: 1

Kayseri Şeker Mustafa Kılıç Süper Amatör Küme A Grubu maçında Amaratspor ile Başakpınarspor karşılaştı. 3 golün atıldığı maçta 3 puanı alan taraf Amaratspor oldu.


Stat: Argıncık Stadı 1 Nolu Saha


Hakemler: Furkan Emre Arslan, Alihan Çirkin, Ahmet Yıldız


Amaratspor: Vasıf Özbey, Erhan Çınar, Enes Güler, Mehmet Beştepe, Ramazan Emre, Okan Yeter (Kadir Eren Üçal dk. 76), Behçet Ekinci, İsmail Efe (Emre Ağırbaş dk. 36), Yasin Dumlu, İsmail Aydoğdu, Samet Mermer


Başakpınar Belediyespor: Abdullah Boyraz, Alican Koçer (Okan Özdemir dk. 76), Yunus Emre Kulan, Emre Akyüz, Bilal Çavuş, Cengiz Çay (Ünal Narinç dk. 76), Turan Derecik, Batuhan Gümüş (Okan Uçar dk. 50), Mehmet Kıraç, Murat Kıraç, Atakan Demirezen (Erkam Boyraz dk. 46)


Goller: Yasin Dumlu, Kadir Eren Üçal (Amaratspor), Murat Kıraç (Başakpınarspor)



Kayseri Süper Amatör Küme: Amaratspor: 2 - Başakpınar Belediyespor: 1

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul ÖNSİAD’ın 5’inci Olağan Kongresi yapıldı, Ekrem Kap başkan oldu Önder Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ÖNSİAD), İstanbul’da 5’inci Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi. Ekrem Kap ÖNSİAD başkanı oldu. Önder Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin 5’inci Olağan Kongresi, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul milletvekilleri, İstanbul ilçe belediye başkanları, üst düzey bürokratlar, siyasi parti temsilcileri ve çeşitli STK temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşti. ÖNSİAD Genel Kurulu’nda başkan olan Ekrem Kap, yeni dönem mottolarını, hedeflerini ve vizyonlarını açıkladı. “Tartışma ayrışma değildir” diyen Kap, sektördeki ara elaman sıkıntısına dikkat çekerek “Nihai hedefimiz ÖNSİAD Meslek Lisesi’ni kurmaktır” dedi. Genel kurulda başkanlığa seçilen Ekrem Kap, eski ve yeni yönetimlerle el ele kol kola olacaklarının altını çizdi. Aralarına yeni katılanların olduğunu ancak özverili çalışmaları ile öne çıktıklarını ifade eden Kap, yöne dönem hedef, motto, misyon ve vizyonlarını anlattı. ÖNSİAD Yönetim Kurulu’dan şu açıklama yapıldı: ’’Mental yorgunluk var’’ ’’Türkiye çok hızlı büyüyor ancak geldiğimiz noktada ciddi bir yorgunluk oluştu. 2000 yılından bugüne koşturmamız sonucu çok güzel bir yere geldik ama geldiğimiz noktada arayış içinde olduğumuzu görüyorum. Yeni bir hamle için yeni adımlar atılması gerekir zira bu büyümeye rağmen dünyadan aldığımız pay aynı oranda büyümüyor. ’’Felsefe oluşturmalıyız ’’ Felsefesi olmayan kişinin de kurumun da devletin de rüzgarda savrulan yapraktan farkı olmaz. ÖNSİAD olarak bir felsefe eksikliği olduğunu düşünüyoruz. Öyle bir felsefe oluşturmalıyız ki nereye gidersek gidelim peşimizden gelsin. İşte biz felsefemizi üç başlıkta topladık; En iyisi olacağız, En iyisini yapacağız, En iyi yerde olacağız. Bu felsefeyle yola çıktığımızda hiç durmayacak hep çabalayacağız ’’Olgunluk süreci’’ Hedefler, misyon, vizyon söz konusu. Burada da yeni süreci olgunluk süreci olarak değerlendiriyoruz. Bu sürece gelene kadar eskisi ve yenisiyle bir bütün hareket edecek ve bunun yeni sürece katkısını birlikte göreceğiz. Dünyada ilk on ekonomi arasına girmek isteğimizi zaten devletimiz manifesto olarak ortaya koydu. Biz bu vizyona uygun olarak çalışmalarımızı üniversitelerle, STK’larla, özellikle meslek liseleriyle birlikte geliştirerek ileriye götürmek istiyoruz. Olgunluk döneminin bir ifadesi olarak biz üniversiteler ve diğer kurumlarla maddi hususlarda birliktelik ediyoruz ama geldiğimiz noktada sosyoloji ve psikoloji alanlarındaki uzmanlarımızı da bu işe dahil etmemiz gerekiyor. ’’Üç yıllık hedeflerimiz’’ Üye sayımızı üç yılda üç bin üye daha ilave etmek. 81 ildeki yapılanmamızı tamamlayıp dünyanın bizim için stratejik olarak gördüğümüz 15 ülkesinde de temsilcilik kurmak. Meslek okulları bizim için çok önemli meslek okullarıyla irtibatlı olacağız. En azından bölümlerde destek verecek, yeni bölüm açılmasına öncülük edeceğiz. ’’Fikrimizi ortaya koyacağız’’ Üç mottomuz var bir tanesi tartışma ayrışma değildir. En büyük eksiklerimizden biri bu. Toplumsal mantaliteyi değiştirmek anlamında tartışma ayrışma değildir diyoruz ve kendi kurullarımızda öyle tartışacağız ki dışarıdan gelen kavga ediyor sanacak ancak öyle bir kol kola çıkacağız ki dışarıya diyecekler ki bunlara top atsanız yıkılmazlar. Masaya kendimizi değil fikrimizi koyacağız. ’’Ortak dert: Ara eleman’’ Sektör ayrımı yapmadan herkesin ciddi problemi; uzman, sadık, istikrarlı eleman eksikliği. Bunun karşılığı meslek lisesi mezunları. Bizim mottomuz ‘meslek liseleri candır’ olacak. Dikey eğitim aidiyeti çok zayıf üniversite mezunu arkadaşlarımızın çıkmasına neden oldu. Biz nihai hedef olarak ÖNSİAD Meslek Lisesi kuracağız. Bir diğer kanayan yaramız; şirket bölünmeleri. İki arkadaş, abi kardeş yüksek motivasyonla şirket kuruyor, şirketi büyütüyorlar, belli bir noktaya geliniyor ancak felsefe ve kurumsallaşma eksikliğinden dolayı bölünme yaşanıyor. Bu da global anlamda ülkemize zarar veriyor. Sermayeyi böldürtmeyeceğiz diye bir mottomuz olacak bu yeni dönemde. Yine ARGE’ye yatırım yapılmasını sağlayacağız. Bina değil bilgiye yatırım yapılmalı. ’’Anayasa yarın değil şimdi’’ Bizim bu süreçte aslında bütün bu meselelerin anası olan anayasa konusunda düşüncemiz var. Türkiye’nin geldiği noktada iktidarı, muhalefetiyle beraber olup bir şekilde birlikte anayasa yapmaya artık uygun hale geldiğini bunun dün yapılması gerektiğini ama bugün yapılmazsa yarının çok geç olduğunu ısrarla söyleyeceğiz. Yeni yönetim kurulu seçimi Faaliyet Raporu okunmuş ve ibra edilmiştir. Mali Rapor okunmuş ve ibra edilmiştir. Kongremizde yapılan seçimler sonucunda yeni yönetim kurulumuz belirlenmiştir. Kongre sonrasında yapılan ilk yönetim kurulu toplantısı ile Başkanlığa Ekrem Kap seçilmiştir. Yeni dönem için stratejik hedefler ve iş planları onaylanmıştır. ÖNSİAD olarak, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunma misyonumuzu sürdürmeye kararlıyız. Alınan kararların hayata geçirilmesi için tüm üyelerimizin desteği ve iş birliği büyük önem taşımaktadır.’’
Ankara Diyanet İşleri Başkanlığından FETÖ elebaşının ölümüne ilişkin açıklama Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından FETÖ elebaşının ölümüne dair yapılan açıklamada dini değerler üzerinden insanları aldatanlarla mücadeleye devam edileceği kaydedildi. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından FETÖ elebaşının Fettullah Gülen’in ölümüne ilişkin yapılan açıklamada, "Kur’an’ı, sünneti, örnek şahsiyetleri, milli ve manevi değerleri istismar ederek hamasi söylemlerle, bâtınî yorumlarla, yapmacık başarı hikayeleriyle bağlılarını mankurtlaştıran FETÖ elebaşının, nihayetinde kaçak ve vatansız bir hain olarak ölmüş olduğunu öğrendik” ifadeleri kullanıldı. "Büyük bir ihanet suçu işlemişti" Açıklamada "Milletimize düşman karanlık güçlerin kuklası olarak kirli emellerini yüce dinimiz İslam’ın ilke ve değerlerinin ardına gizleyen, işbirlikçi firari, ektiği fitne ve tefrika tohumlarıyla Müslümanların varlığına ve vahdetine kastetmiş, devletimize, milletimize, istiklal ve istikbalimize karşı büyük bir ihanet suçu işlemişti. Onun hesabı artık Mahkeme-i Kübra’da görülecektir" denildi. "Peygamberimizin (Sallallahü teala aleyhi vessellem) fermanını nesillerimize en güzel şekilde öğretmek ihmal edilemez bir görevdir FETÖ’nün İslam’ı istismar ettiği kaydedilen açıklamada, "Ancak, bu vesileyle şu önemli hususu yeniden ifade etmek isteriz. Yıllardır ülkemizde ve İslam coğrafyasında sûret-i haktan görünerek her türlü kötülüğü mübah görerek işleyen emperyalist destekli, haşhaşi ruhlu bu karanlık yapı açıkça göstermiştir ki; din konusundaki cehalet ya da yanlış bilgi, telafisi zor ve büyük felaketlere sebep olabilmektedir. Onun için fitne, tefrika ve anarşi peşinde koşanlara, birlik ve beraberliği, huzur ve kardeşliği hedef alan bütün terör örgütlerine ve menfaat şebekelerine karşı güvende olabilmek için İslam’ın hayat veren hakikatlerini, huzur veren değerlerini ve rahmet ilkelerini doğru kaynaklardan ve doğru yöntemlerle öğrenmek, özellikle Peygamberimizin (Sallallahü teala aleyhi vessellem) ’Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim’ fermanını nesillerimize en güzel şekilde öğretmek ihmal edilemez bir görevdir" değerlendirilmesi yapıldı. "Söylem ve eylemlere karşı mücadeleye titizlikle ve kararlılıkla devam edecektir" Açıklamada "Bu itibarla, Diyanet İşleri Başkanlığımız her zaman olduğu gibi bundan sonra da eğitim ve irşad faaliyetlerine yoğunlaşarak sahih bilgi ile milletimizin manevi hayatına rehberlik etmeye ve dini değerler üzerinden insanları aldatarak menfaat sağlamaya yönelik bütün yapı, söylem ve eylemlere karşı mücadeleye titizlikle ve kararlılıkla devam edecektir" ifadeleri kullanıldı.
Niğde Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinde 200 ton elma hasadı yapıldı Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinin Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezinde elma hasadı yapıldı. Niğde ve çevresinin üretim kapasitesini artırmayı amaçlayan Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi tarafından düzenlenen Elma Hasat Günü ve Elma Yetiştiriciliğinde Güncel Teknik Konular Paneli, Niğde Elma Yetiştiricileri Birliği Başkanı, Ziraat Yüksek Mühendisi Atilla Kaplan ve Tarım ve Orman Bakanlığı Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitü Müdürü Dr. Şerif Özongun’un katılımı ile yapıldı. Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi Konferans Salonu’nda yapılan panelin ardından konuşmacılar, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu, Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu ve öğrenciler ile birlikte Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nin Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezindeki elma hasadına katıldı. Yaklaşık bin dekar arazi üzerinde, sebze ve meyve üretiminin yanı sıra hayvancılık ihtiyacı için yonca ve silajlık mısır üretimi de yapılan Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezindeki elma bahçesinde 200 ton hasat yapıldı. "Her gün bir elma yiyen, doktoru evden uzak tutar" Üniversite Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu, merkezin tarımsal üretimle bölgesel kalkınmaya katkıda bulunduğunu söylediği açıklamasında, "Niğde’nin elması tüm Türkiye’ye yeter" diye konuştu. "Her gün bir elma yiyen, doktoru evden uzak tutar" diyerek herkesi elma yemeye davet eden Rektör Uslu, "Bugün Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi aracılığı ile elma hasadı yapıyoruz. 200 ton elma hasadını bugün itibari ile tamamlamış olduk. Bu faaliyetle öğrencilerimiz ilimizdeki elma yetiştiricileri ile bir araya geldi. Üniversitemizin tarım alanındaki çalışmaları ile bölgesel sorunların çözümüne yönelik araştırma projeleri ve bilimsel toplantılara öncelik vermeye devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi. Türkiye’de 4 milyon tonun üzerinde elma üretimi yapıldığını kaydeden Tarım ve Orman Bakanlığı Eğirdir Meyvecilik Araştırma Enstitü Müdürü Dr. Şerif Özongun ise Niğde’nin elma üretiminde Isparta’dan sonra ikinci sırada yer aldığını belirtti. Özongun, "Elma üretiminde Niğde önemli bir konumda. Uçsuz bucaksız ovaları ile avantajlı. İklim ve su sorunları gibi sınırlandırıcı etkenler var ancak yetiştiricilik bölgede hızlı bir şekilde yayılıyor" diye konuştu. "Elma ağacı sayısında 1’inci, üretimde 2’nciyiz" Niğde Elma Yetiştiricileri Birliği Başkanı Ziraat Yüksek Mühendisi Atilla Kaplan hasat gününde yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Niğde, Türkiye’de elma üretimi konusunda önemli bir yere sahip. Ağaç sayısında birinci olsak da üretimde ikinci sıradayız ve ihracata yönelik elmalar üretiyoruz. İlimizde büyük ve modern bahçelerin sayısı çok fazla. İhraç edilen elmaların çoğu Niğde’den gidiyor." Yapılan konuşmaların ardından panel konuşmacıları Rektör Uslu, Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Şekeroğlu ve öğrenciler ile birlikte elma hasadına katıldı.
İstanbul BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı Bayraktar: "133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmalar imzalanacak" BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar, SAHA EXPO 2024 süresince 133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmanın imzalanacağını belirterek, "Bu anlaşmaların 4,6 milyar dolarlık kısmı ise ihracat sözleşmelerinden oluşuyor. Geçen yıl Türk savunma ve havacılık sektörünün ihracatı 5,5 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, bu fuarda 1 yıllık ihracatımıza yakın seviyede ihracat anlaşmalarına imza atıyoruz" dedi. Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı-SAHA EXPO İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen törenle açıldı. Açılışa, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İstanbul Valisi Davut Gül, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar ve çok sayıda davetli katıldı. Program İstiklal Marşı okunması ile başladı. BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar açılışta bir konuşma yaptı. SAHA İstanbul’un, Türk savunma ve havacılık sektörünün itici gücü olmayı hedefleyerek 17 Mart 2015’te kurulduğunu hatırlatan Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar "Amacımız yerlilik oranını artırmak, kritik teknolojileri ülkemize kazandırmak, uluslararası rekabet gücümüzü yükseltmek ve güçlü bir ekosistem oluşturmaktı. Bugün, 27’den bin 200’ü aşkın şirkete, 29 üniversiteye ve 45 şehre yayılmış bir ağa ulaştık. SAHA İstanbul’un gücü çeşitliliğinde yatıyor. 52 farklı sektörden üyelerimiz, savunma ve havacılık ekosisteminin her halkasını tamamlıyor. Bu çeşitlilik karşılaştığımız her zorluğa inovatif çözümler üretmemizi sağlıyor. Üye profilimize baktığımızda, KOBİ’lerden büyük şirketlere, üniversitelerden kamu kurumlarına kadar geniş bir yelpaze görüyoruz. SAHA İstanbul’un misyonu sadece bir araya getirmek değil, sektördeki koordinasyonu sağlamaktır. Şirketlerimizi kritik ürünler üretmeye motive ediyor, yeteneklerini değerlendiriyor ve bu yetenekleri sistem ve alt sistem üretiminde kullanıyoruz. Projelerimiz üye şirketlerimizin kapasitelerini geliştirirken, aralarındaki ticari ilişkileri de güçlendiriyor. Yurt içi ve yurt dışı pazar geliştirme faaliyetlerine katkı sağlıyoruz. Bu yaklaşım savunma ve havacılık ekosistemini bir bütün olarak ileriye taşıyor. İşbirliğini kolaylaştırarak, yıkıcı teknolojiler geliştirerek ve küresel ihtiyaçlara cevap vererek endüstriyi şekillendiriyoruz. Yerli üretim kabiliyetlerimizi pekiştirirken, global pazarda da söz sahibi oluyoruz" dedi. "Amacımız; özel sektörün rolünü artırarak sektöre dinamizm kazandırmak ve maliyet etkin sürdürülebilir projeler geliştirmektir" SAHA Akademi’nin, yeni nesil bir eğitim konsepti olduğunu belirten Bayraktar, "100’den fazla eğitim konusu, bin 700 saati aşkın eğitim ve 2 binden fazla katılımcı ile sektörde profesyonelliği artırıyoruz. Sertifikalı eğitimler, özelleştirilmiş programlar ve SAHA MBA ile sadece teknik bilgiyi değil, stratejik düşünme ve liderlik becerilerini de geliştiriyoruz. Yabancı ülkeler ve profesyoneller için özel eğitim programları ile global etkimizi artırıyoruz.Makine, elektrik-elektronik, yazılım ve sertifikasyon gibi kritik teknik komitelerle, sektörümüzün güçlenmesine katkı sağlıyoruz. SAHA Startups, SAHA ODAK gibi inisiyatiflerle geleceğe hazırlanıyoruz. Türk savunma ekosistemi, tabana yayılmış entegre bir yapıya sahip. Ana yüklenicilerden alt yüklenicilere, tedarikçilerden araştırma enstitülerine kadar her birim, bu ekosistemin vazgeçilmez bir parçası. SAHA İstanbul olarak amacımız; özel sektörün rolünü artırarak sektöre dinamizm kazandırmak ve maliyet etkin sürdürülebilir projeler geliştirmektir" ifadelerini kullandı. "Türk savunma ve havacılık sanayiinin kabiliyetleri, geniş bir yelpazeye yayılmıştır" Türk savunma ve havacılık sanayiinin gelişimi, Türkiye’nin bağımsızlık hikayesi olduğunu belirten Bayraktar, "1920’lerdeki başlangıçtan 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na, 2000’lerin başındaki millileşme vizyonundan 2023 sonrasındaki ihracat odaklı büyümeye kadar her aşama bu hikayenin bir parçasıdır. Bugün, 15 milyar dolar gelir ve 5.5 milyar dolar ihracat ile gurur duyduğumuz bir noktadayız. Ancak bu aşama Milli Teknoloji Hamlemizin daha başlangıcıdır. Türk savunma ve havacılık sanayiinin kabiliyetleri, geniş bir yelpazeye yayılmıştır. Kara araçlarından deniz platformlarına, insansız hava platformlarından mühimmatlara, füzelerden iletişim ve muharebe destek sistemlerine kadar her alanda söz sahibiyiz. Bu kabiliyetler ulusal güvenliğimizi güçlendirmesinin yanı sıra ülkemizi global pazarda rekabetçi bir oyuncu haline getiriyor. Türkiye’nin askeri harcamalarının gelişimi, stratejik önceliklerimizin bir yansımasıdır. 2001’den 2023’e kadar olan süreçte, harcamalarımız 7.2 milyar dolardan 15.8 milyar dolara yükseldi. Ancak bu artış ithalatımızın azalmasıyla birlikte GSYİH içindeki payın yüzde 3.6’dan yüzde 1.5’e düşmesiyle dengeleniyor. Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu ile savunma harcamalarımız daha verimli ve etkin hale geldi" diye konuştu. Türk savunma ve havacılık sanayiinin ticari gelişiminin, sektörün dinamizmini ve büyüme potansiyelini de sergilediğini kaydeden Bayraktar, " 2012’de 4.8 milyar dolar olan gelir, 2023’te 15 milyar dolara ulaştı. Bu üç katlık artış finansal başarının ötesinde aynı zamanda teknolojik yetkinliklerimizin ve global rekabet gücümüzün de bir göstergesi. Türk savunma ve havacılık sanayiinin uluslararası ticaret performansı gurur verici bir gelişim gösteriyor. 2012’de 1.3 milyar dolar olan ihracatımız, 2023’te 5.5 milyar dolara ulaştı. İthalatımız ise aynı dönemde 1.4 milyar dolardan 6.2 milyar dolara yükseldi. 2021-2023 dönemindeki yükselen net ithalat, yolcu uçağı ve ekipman alımlarından kaynaklanmaktadır. 2023 yılı uluslararası ticaret dağılımı, Türk savunma ve havacılık sanayiinin çeşitliliğini ve gücünü gösteriyor. İnsansız hava araçları, mühimmat ve füzeler, kara araçları ihracatımızın lokomotifi konumunda. Havacılık sektöründe ise yolcu uçağı alımı nedeniyle ithalatımız hala yüksek. Ancak bunu da fırsat olarak görüyor ve havacılıktaki millileşmeyi güçlendirmek için çalışıyoruz. Türk savunma ve havacılık sektörü, 2023’te göz kamaştırıcı bir performans sergiledi. 5.5 milyar dolarlık ihracat hacmi, 185 ülkeye ulaşan 230 ürün çeşitliliği, küresel arenada artık bir güç olduğumuzu kanıtlıyor" ifadelerini kullandı. "Türk savunma sanayiinin başarısı 50 yıllık bir gelişim sürecinin sonucudur" Teknolojik gücün barış ve adalet için kullanmanın en büyük sorumlulukları olduğunu belirten Bayraktar, "Özellikle Gazze’de yaşanan insanlık trajedisi, bu sorumluluğun önemini bir kez daha hatırlatıyor. Türk savunma sanayiinin başarısı 50 yıllık bir gelişim sürecinin sonucudur. Bu süreç doğrudan tedarikten milli tasarıma, platform programlarından ileri teknolojilere uzanan stratejik bir yolculuk. Bu yolculuk ambargolardan öğrendiğimiz derslerle başladı ve bugün kendi özgün tasarımlarımızla dünya pazarlarında söz sahibi olduğumuz bir noktaya ulaştı. Savunma sanayiimiz sadece ülke içinde değil, global arenada da manşetlere çıkıyor. Bu başarı ürünlerimizin kalitesinin yanında stratejik önemimizi de yansıtıyor" dedi. SAHA EXPO 2024 süresince 133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmanın imzalanacağını söyleyen Bayraktar, "Bu anlaşmaların 4,6 milyar dolarlık kısmı ise ihracat sözleşmelerinden oluşuyor. Geçen yıl Türk savunma ve havacılık sektörünün ihracatı 5,5 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, bu fuarda 1 yıllık ihracatımıza yakın seviyede ihracat anlaşmalarına imza atıyoruz. Küçük işletmeler için özelleştirilmiş pavyonlar ile ekosistemin tüm bileşenlerini desteklemeyi amaçlıyoruz. Küçük işletmelerin iş geliştirme ve ihracat çabalarını besleyerek, sektörün taban gücünü artırmayı hedefliyoruz. Savunma, havacılık ve uzay sektörlerimizin toplumla buluşturma arzusunun bir göstergesi olarak Halk Günleri’ni bu yıl genişleterek iki güne çıkardık. 25-26 Ekim tarihlerinde, halkımız yerli ve milli kaynaklarla geliştirilen geniş ürün yelpazesini keşfetme ve dokunma fırsatı bulacak" diye konuştu. "Türkiye bölgesel güvenlikte önemli bir aktör haline geldi" Türkiye’nin savunma sanayiinde önemli hamleler yaparak, bölgesel güvenlikte önemli bir aktör haline geldiğini belirten Bayraktar, "Türkiye yürütülen çalışmalar neticesinde dünya pazarındaki rekabet gücünü de artırıyor. Bu vesileyle, yerli ve milli üretim vizyonuyla bize her zaman yol gösteren ve destekleyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a buradan bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Bugün burada teknolojik başarılarımızı kutlarken, dünyanın gözleri önünde yaşanan bir insanlık trajedisine sessiz kalamayız. Gazze’de yaşanan durum bölgesel bir çatışma değil, tüm insanlığın vicdanını sızlatan bir soykırımdır. Savunma teknolojilerindeki ilerlemelerimizin nihai amacı, barışı korumak ve insan hayatını savunmaktır. Bugün Gazze’de gördüklerimiz, maalesef teknolojinin yıkıcı gücünün acı bir örneğidir. Türkiye olarak her zaman mazlumun yanında durduğumuz gibi, Gazze halkının da yanındayız. Uluslararası toplumu bu soykırıma son vermek için harekete geçmeye çağırıyoruz. Unutmayalım ki, gerçek güç yıkmakta değil, inşa etmekte; öldürmekte değil yaşatmaktadır" ifadelerini kullandı.
Bursa Ermaksan, yeni nesil savunma teknolojileriyle SAHA EXPO’da boy gösterecek Ermaksan,22-26 Ekim tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşecek olan SAHA EXPO Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nda, yerli ve milli kaynaklarla geliştirdiği savunma çözümlerini sergileyecek. Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşlarından Ermaksan, 60 yıllık üretim tecrübesiyle savunma sanayiine yönelik geliştirdiği sistemleri SAHA EXPO’da sergileyecek. Ermaksan’ın fuarda tanıtacağı çözümler arasında deniz ve kara platformları için geliştirdiği 40/70 mm’lik toplar, hava savunma platformları için yüksek güçlü lazer kaynakları, FBG lazer sensörleri ve dijital ikiz teknolojileriyle yapısal izleme çözümleri, ayrıca 3D metal yazıcılar ve parça üretim teknolojileri yer alıyor. Ermaksan Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Ahmet Özkayan, fuara ilişkin yaptığı açıklamada: “Son on yılda ülkemizin savunma sanayisindeki hızlı gelişmelerini yakından izleyerek, 60 yıllık makine üretim tecrübemiz ve altyapımızla geliştirdiğimiz, özellikle ihtiyaç duyulan alanlarda daha önce yapılmamış, özgün ve ürüne dönüşmüş sistemlerimizle SAHA EXPO’ya katılıyoruz. Yüksek teknolojiyi odağımızda tutarak geliştirdiğimiz ve ürettiğimiz savunma sanayi ürünlerini, yurtiçi ve yurtdışından gelecek sektör temsilcileriyle buluşturmak için heyecanlıyız” dedi. SAHA EXPO 2024, Türkiye’nin savunma ve havacılık sanayindeki gücünü uluslararası alanda sergileyecek. 90 bin metrekare alanda düzenlenecek fuara, 1400’den fazla katılımcı ve 150 bin ziyaretçinin katılımı bekleniyor. Bu büyük etkinlikte Ermaksan, yerli ve milli savunma teknolojilerini sergileyerek Türkiye’nin savunma gücüne katkı sağlamaya devam edecek.