YEREL HABERLER - 18 Mart 2012 Pazar 16:57

18 MART ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ TÖRENLE KUTLANDI

A
A
A
18 MART ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ TÖRENLE KUTLANDI

Kastamonu Valiliği tarafından Çanakkale Zaferi’nin 97. yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü dolayısıyla Kastamonu’da çeşitli etkinlikler düzenlendi.
Kastamonu Valiliği önünde Atatürk ve Şehit Şerife Bacı Anıtı’na çelenk sunulması ve saygı duruşuyla başlayan tören Olukbaşı mevkiinde devam etti. Olukbaşı mevkiinde toplanan gurup Şehitler Anıtına kadar kortej yürüyüşü gerçekleştirdi. Yürüyüşe Kastamonu Vali Vekili Atilla Kantay, Kastamonu Jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ali Çardakçı, Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu, İl Jandarma Komutanı Albay Tevfik Anzerlioğlu, askeri ve mülki erkan, kamu kurum ve kuruluşlarının, siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile gaziler ve şehit aileleri katıldı. Şehitler Anıtı önünde de düzenlenen töreninin ardından şehitlik ziyaret edildi. Şehit ailelerinin da katıldığı ziyarette, askerler tarafından saygı atışı yapıldı. Şehitlerin ruhuna Diyanet İşleri görevlisi tarafından Kur’an-ı Kerim okutuldu. Saygı atışının ardından Vali Vekili Atila Kantay, Şeref Defterini imzaladı.
Şehit mezarlarının başında duaların okunması sırasında da duygulu anlar yaşandı. Şehit yakınları şehit mezarların başında gözyaşlarını tutamadı. Şehit mezarlarını çocuklarda ziyaret ederek, çiçekler bıraktı.
Şehitler Anıtındaki ziyaretlerin ardından Çanakkale Zaferi’nin 97. yıldönümü ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü programı Kastamonu Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünde devam etti. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda konuşan Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimler Derneği Kastamonu Temsilcisi Berat Satıoğlu, bugünün Türk’ün ulusal savaş tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi’nin 97. yıldönümünü kutlamanın ve mukaddes vatan için canlarını seve seve feda eden şehitlerin Şehitler Günü’nü kutlamak için bulunduklarını söyledi. Tarihin en hüzünlü zaferinin Çanakkale olduğunu belirten Satıoğlu, “Şanlı tarihimizde öyle dönüm noktaları vardır ki, sadece bizim için değil tüm insanlık için ibret verici derslerle doludur. Yokluklar içindeki bir milletin çağın en güçlü devlet ve silahlarına topyekun direnişinin gerçek bir destanıdır. Bu destanın her satırında insanlık onuru vardır. Bu onur, düşmana sadece silahlı mücadelede değil, verdiği insanlık dersi örnekleriyle de baş eğdiren aziz Mehmetçiklerimize aittir” dedi.
Türklerin onurlu ve gururlu insanları olduğuna dikkat çeken Satıoğlu, “Her zaman daima dik durmamız, asla ve asla kendimize acındırmamız, hiç kimsenin önünde eğilmememiz gerekir. Kahramanlar her zaman her şeyin en güzeline layıktır. Ne mutlu biz kahramanlara. Genel Kurmay Harp Dairesinin verdiği resmi rakamlara göre; bu topraklar uğruna Kastamonu’muz ve Kastamonu insanımız Osmanlı ve Cumhuriyet Döneminde en fazla şehit veren iller sıralamasında 3’üncü sıradadır. Kastamonu’muz Osmanlı-Yunan 6, Osmanlı-Rus 31, Trablusgarp 14, 1. Dünya Savaşında 1704 kişi, Balkan Savaşında 151, Çanakkale Savaşı 2425, Görev Şehitleri 17, İç İsyanlar 37, İstiklal Savaşı 759, Kıbrıs 9, Kore 8 olmak üzere vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü uğruna bölücü terör örgütüyle verilen mücadelede 122 şehidimizle birlikte toplam 5 bin 283 vatan evladı, söz konusu vatan olduğunda nelerin yapılabileceğini, bu zamana kadar dosta düşmana açık bir biçimde göstermiştir” dedi.
Şehitlerin ölmeleri gereken yerde en ufak bir tereddüt göstermeden gülümseyerek ölüme gittiklerinin altını çizen Satıoğlu, “Onlar ana kucaklarını, baba ocaklarını bizim için feda ederek dönmemecesine uzak diyarlara yol aldılar. Onlar yeni cumhuriyete etten kemikten bedenlerinden yıkılmaz bir temel yaptılar. Kendilerini öldürmeye gelenlere bile kucaklarını açıp, yaralarını sararak dünyaya insanlık dersi verdiler. Çanakkale Savaşı sırasında sergilenen vatanseverlik duygusu, bağımsızlık tutkusu, birlik ve beraberlik ruhu bize daima güç verecek ve yol göstermeye devam edecektir” diye konuştu.
“Geçmişini unutanlar, o geçmişi yeniden yaşamak zorunda kalırlar” diyen Satıoğlu şöyle konuştu:
“Biz ne Çanakkale’yi, ne Milli Mücadele’yi, ne vatan ve millet için canını veren aziz şehitlerimizi, ne de “Ya İstiklal; Ya Ölüm” diye haykıran Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü unutmadık. Aziz şehitlerimiz şunu hissetmelidirler ki; temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan topraktan, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada Türk Gençliği ve tüm Türk ulusu tarafından en kutsal emanet olarak müdafaa ve muhafaza edilecektir.”
Daha sonra şehit kızı Esra Aladayı’nın “Ben Şehit Annesiyim” adlı şiiri okuduğu Şehitlek ve Çanakkale ruhunu yansıtan gösteride, şehit aileleri ve diğer katılımcılar gözyaşlarına hakim olamadı. Programın devamında öğrenciler tarafından çeşitli şiir ve gösteriler yer aldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’in tescilli lezzeti beyran, soğuk havaların vazgeçilmezi oldu Gaziantep’in meşhur lezzetlerinden olan ve yapımı 12 saat süren beyran, son günlerde havaların iyice soğumasıyla birlikte daha çok rağbet görmeye başladı. Gaziantep mutfağının en sevilen yemeklerinden olan beyran, kemik suyu, et, pirinç ve baharatlarla hazırlanan bir şifa kaynağı olarak biliniyor. Beyran, özellikle sonbahar ve kış aylarında bağışıklığı güçlendirici özelliğiyle nezle ve grip gibi hastalıklara karşı doğal bir koruyucu olarak tercih ediliyor. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından gastronomi dalında şehirler ağına dahil edilen Gaziantep’in tescilli lezzetleri arasında yer alan beyran kışın soğuk algınlığı yaşayanlar için de yardımcı özelliği taşıyor. Hazırlanışı saatler süren beyran, içerisindeki kemik suyu, et, pirinç, sarımsak ve çeşitli baharatlar ile kış aylarında vatandaşların vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Gaziantep’te hemen her lokanta ve restoranın menüsünde yer alan beyranı hazırlamak 12 saat sürüyor. Grip ve nezle gibi solunum yolu hastalıklarına iyi gelmesiyle bilinen ve bağışıklık sistemini güçlendirdiği için soğuk havalarda büyük ilgi gören beyran, son günlerde havaların soğumasıyla daha çok tercih edilmeye başladı. Gaziantep’teki beyran ustalarından Ahmet Çadır, özellikle sonbaharın gelmesiyle ve kış mevsiminin de yaklaşmasıyla birlikte vatandaşların beyrana olan ilgisinin arttığını belirtti. “Beyran 12 saat boyunca ilikli kemik suyu ile pişer” Beyranın özellikle kış aylarında doğal antibiyotik niteliğinde olduğunu belirten Çadır, “Havaların soğumasıyla beyrana olan ilgi arttı. Beyranın içinde antibiyotik olan sarımsak ve yoğun protein var. Beyran 12 saat boyunca ilikli kemik suyu ile pişer. Beyrana rağbet artıyor. Sebebi ise bağışıklık sistemini güçlendirici, nezle ve gripten koruyucu bir kalkan gibi insanların vücuduna giriyor ve şifa dağıtıyor. Beyran yöresel yemeğimizdir. Beyran UNESCO tarafından da koruma altındadır. Beyran çok zahmetli bir yemektir. Beyranın içinde ilikli kemik ve et suyu vardır. Kuzunun gerdan kısmından aldığımız eti 12 saat aralıksız kaynatarak yapıyoruz. Et didikleyerek tane tane oluyor, haşlanmış pirinç ve haşlanmış kuzu etini yüksek ateşte bakır tabaklarda pişirip servis ediyoruz” dedi. “Kış hastalıklarından korunmak isteyenler beyran tüketiyor” Gaziantep mutfağının en önemli yemekleri arasında yer alan beyranın 12 saat boyunca haşlanan et, kemik suyu ve çeşitli baharatların harmanlanmasıyla hazırlandığını belirten Çadır, “Beyran Gaziantep’in doğal antibiyotiğidir. Her derde devadır ve şifadır. Beyran yılın 12 ayı tüketilir ama kışın daha çok tüketilmesinin nedeni ise bütün soğuk algınlıklarına iyi gelir. Beyran tamamen şifa deposudur. Havalar soğuyor, insanların bağışıklığı düşüyor. Vatandaşlarımız bağışıklığını güçlendirmek için beyranı tercih ediyor. Müşterilerimiz içerisinde kemik suyu, et ve sarımsak bulunan beyranı hava değişiminden dolayı ve doğal antibiyotik olduğundan dolayı son zamanlarda daha çok tüketmeye başladı” şeklinde konuştu. Çevre illerden de vatandaşların beyran yemek için Gaziantep’e geldiğini belirten Çadır, beyranın herkes tarafından ilgi gördüğünü söyledi. Beyran yemeye gelen vatandaşlar ise nezle ve grip gibi hastalıklardan korunmak için beyranı doğal bir koruyucu olarak tercih ettiklerini dile getirdiler.