ASAYİŞ - 18 Kasım 2024 Pazartesi 12:19

Feci kaza bir aileyi yok etti: Baba ve oğlu öldü, anne ağır yaralandı

A
A
A

Siverek-Hilvan karayolunda meydana gelen trafik kazasında, şarampole devrilen otomobilin sürücüsü Ceyhun Kafadenk ve 6 aylık oğlu Mehmet Akif hayatını kaybetti. Eşi Fatma Kafadenk ise kazada ağır yaralandı.

Kaza, dün Siverek-Hilvan karayolunda meydana geldi. Alınan bilgilere göre Eczacı Ceyhun Kafadenk (36) idaresindeki 31 APU 111 plakalı otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, takla atarak şarampole devrildi.

Kaza sürücü Ceyhun Kafadenk ile 6 aylık oğlu Mehmet Akif hayatını kaybetti. Eşi Fatma Kafadenk (28) ise ağır yaralandı. Yaralı olay yerine çağrılan ambulansla devlet hastanesine kaldırılırken, kaza yerinde hayatını kaybeden baba-oğulun cenazeleri, otopsi yapılmak üzere Şanlıurfa Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

Anne, Fatma Kafadenk’in sağlık durumu ciddiyetini koruduğu belirtildi. Kaza ile ilgili soruşturmanın sürdüğü öğrenildi.

Mevlüt Bayraktar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Zonguldak’ta normal doğum eylem planı tanıtıldı Zonguldak İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmeti Başkanlığı tarafından Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Dr. Kemal Karakaya Konferans Salonunda, Normal Doğum Eylem Planı anlatıldı. Düzenlenen programa BEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bekir Hakan Bakkal, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Servet Karasu, İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Hizmetleri Başkanı Dr. Bilal Cin, Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Uzm.Dr. Pınar Menderes Turhan, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkan Yardımcısı Ümit Çavuş, Sağlık Hizmetleri Başkan Yardımcısı Aydın Şanlıoğlu, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hande Aydemir, Dekan Yardımcıları Doç. Dr. Özlem Elmas ve Doç. Dr. Güneş Çakmak Genç katıldı. Programda İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığında görevli Uzman Sevil Çelik tarafından Normal Doğum Eylem Planı Sunumu yapıldıktan sonra, BEÜ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Neonatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cumhur Aydemir burada yaptığı konuşmasında şöyle dedi: "2023 yılında doğurganlık hızının en düşük olduğu illerden biri olan ilimizde yüksek sezaryen oranı ile mücadele önceliğimiz olmalıdır. Son yıllarda sezaryen oranlarındaki artış, ülkemizde ve ilimizde önemli bir sağlık sorunu olarak öne çıkmaktadır. Sezaryen tıbbi gereklilik durumlarında hayat kurtarıcı bir müdahale olmakla birlikte, tıbbi zorunluluklar dışında tercih edilmesi durumunda hem anne hem de bebek sağlığı üzerinde kısa ve uzun vadeli olumsuz etkiler oluşturabilmektedir. Ayrıca anne sütü ile beslenmenin gecikmesi ve bağlanma süreçlerinde aksaklıklar da sezaryenin olumsuz sonuçları arasında yer almaktadır." Normal Doğum Eylem Planı programının ardından bir açıklama yapan İl Sağlık Müdürü Uzm.Dr. Ertuğrul Güner ise şunları söyledi; "Türkiye’nin sağlık sistemi, her bireyin sağlığını korumayı ve geliştirmeyi esas alan köklü bir yapıya sahiptir. Bakanlık olarak en büyük önceliklerimizden biri, toplum sağlığını en üst seviyeye taşımaktır. Bu hedef doğrultusunda, kadın ve çocuk sağlığı, sağlık politikalarımızın en önemli unsurlarından birini oluşturmaktadır. Bu nedenle normal doğumu teşvik etmek, sezaryen oranlarını düşürmek ve anne-bebek sağlığını iyileştirmek amacıyla "Normal Doğum Eylem Planı" hazırlanmıştır. Planımız, yalnızca sağlık hizmetlerini iyileştirmeyi değil, aynı zamanda tıbben gerekli olmayan sezaryenin tercih edilmesini önlemeyi ve normal doğumun yaygınlaşmasını hedeflemektedir. Ebelerimizin rolünü güçlendirmek, doğumhanelerimizin anne dostu hastane standartlarına uygun hale getirilmesini sağlamak ve doğum yapılan kamu, üniverste ve özel sağlık kuruluşlarımızın tümünde Gebe Okullarının etkinliğini arttırmak öncelikli hedeflerimizdendir. Bakanlık olarak bir yandan güvenli doğumu ön planda tutarken diğer yandan da gebenin rahatını, huzurunu, konforunu ve mahremiyetini dikkate alan hastane ortamlarında doğumu teşvik etmekteyiz. Bebeklerimiz dünyaya en iyi şartlarda gözlerini açsın diye biz Sağlık Müdürlüğü olarak bu süreçte anne ve bebeklerimizin yanında olmaya kararlıyız."
Antalya Bakan Ersoy: "Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz" Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bakanlık olarak bir yıl önce ‘Geleceğe Miras’ projesi ile kazı ve restorasyon çalışmalarının 4 mevsim sürdürülebilir hale geldiğini, Türk arkeolojisinin gelişimini hızlandırarak uluslararası alanda etkisini de artırdıklarını söyledi. Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Side Antik Kenti’nde bakanlık tarafından Apollon ve yeni ayağa kaldırılan Athena Tapınaklarının önünde gerçekleştirilen ‘Geleceğe Miras Projesi’nin birinci yılı değerlendirme toplantısına katıldı. Burada konuşan Bakan Mehmet Nuri Ersoy, bakanlık olarak bir yıl önce ‘Geleceğe Miras’ projesini start verdiklerini, bu proje kapsamında antik kentlerde karşılama merkezlerinden çevre düzenlemesine kadar A’dan Z’ye yeni bakış açısı getirdiklerine dikkat çekerek, “Bu projeler öncesinde kazı çalışmaları 45 ya da 60 günlük sürelerde yapılıyordu. Kazı alanın hazırlanması ve kapatılmasını çıkartırsak, aktif şekilde kazılara ayrılan süre çok daha sınırlıydı. Keza bütçeler de aynı şekilde bugünle kıyaslanamayacak kadar azdı. Şimdi hocalarımız ellerindeki yeterli ödeneklerle yıl boyu çalışmalarını sürdürebiliyor, mevsim şartlarının izin verdiği sürece kazı, restorasyon yapıyor. Yılın kalan kısmında da elde ettikleri sonuçlar üzerinde akademik çalışmalarını gerçekleştiriyorlar. Yani attığımız adımlar neticesinde kazı ve restorasyon çalışmaları 4 mevsim sürdürülebilir hale geldi. Bu proje ile Türk arkeolojisinin gelişimini hızlandırarak uluslararası alanda etkisini de artırdık” dedi. "Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz" 2023 yılı sonunda ‘Geleceğe Miras Efes’ adı altında başlayan projenin birinci yılının tamamlandığını belirten Bakan Ersoy, “Efes ile başlayan ve ülke geneline yaydığımız bu proje ile ‘Türkiye’nin kültürel mirasını koruma çabalarına sürdürülebilir bir model kazandırma’ yolunda önemli başarılar elde ettik. Bakanlık olarak, Türkiye’nin dört bir yanında yer alan toplam 224 kazı alanını “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına aldık. Bu projeyle, son 60 yılda yapılan çalışmalara eşdeğer bir ilerlemeyi 4 yıl içinde gerçekleştirmek amacıyla lojistik ve finansman desteği sağlamaktayız. Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz. Bir noktada değil birçok noktada kazı yapıyoruz. Bu da başarıyı beraberinde getiriyor” diye konuştu. "Side’nin Türk turizminin en önemli destinasyonlarından birisi olmasını sağlayacağız" Geleceğe Miras Projesi’nin ilk yılında bakanlığın bütçe ve lojistik desteği sayesinde, Side Antik Kentinde oldukça kapsamlı çalışmalara imza atıldığını belirten Bakan Ersoy, “Bu çalışmaların görenleri kendine hayran bırakan sonucu ise Athena Tapınağı binlerce yıldan sonra yeniden ayağa kaldırılmış durumda. Anıtsal Çeşme de eski ihtişamlı günlerine kavuşmak üzere Kısa süre sonra bu tarihi çeşmeden yeniden su akmasını sağlayacağız. Side’yi sürdürülebilir turizmde önemli bir noktaya hep birlikte taşıdık. Antik kentimizde yaptığımız bu çalışmaların ardından Side’nin Türk turizminin en önemli destinasyonlarından birisi olmasını sağlayacağız. Antik kentteki çalışmalara eş zamanlı olarak Side Müzemizi de yeniledik. Bir yıl gibi kısa bir sürede yenilenen müzemizi de bugün ziyarete açacağımızın müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum” dedi. "Kazılan bölümlerinin kısa sürede turizme kazandırılmasını hedefliyoruz" Efes Antik Kenti’nin ‘Türk arkeolojisinin başladığı nokta’ olarak adlandırılabileceğini belirten Bakan Ersoy, “Kazı çalışmaları 160 yıldır sürüyor ancak şu ana kadar çok sınırlı bir alanda çalışmalar yapılabilmiş. Biz, ‘Geleceğe Miras Projesi’ ile 6 farklı noktada çalışmaların yapılmasını sağladık, sonuçlarını da kısa sürede aldık. Toprak yığınları ve bitki örtüsü altında kaybolan Vedius Gymnasiumu ve Liman hamamı açığa çıkartıldı. Stadion Caddesi ise kendisine hayran bıraktıracak bir hal aldı. Syedra Antik Kenti’nde 12 farklı noktada kazı, temizlik ve onarım işleri yaptık. Bilimsel veriler ışığında yapılan çalışmaların sonuçlarını sizler de görüyorsunuz. Sütunlu Cadde yeniden ayağa kaldırıldı, doğal yapı altında kalan kent dokusu gün yüzüne çıkartıldı. 5 farklı alanda yürütülen kazı, temizlik ve onarım çalışmaları ile peristilli alan, Sütunlu Cadde, Trikonkhos Kilisesi, Akropol ve Geç Antik Çağ Kalesinde hızlı bir ilerleme kaydedilerek bu alanlar ziyarete hazır duruma getirildi. Antik kentteki Cragum yapısının kısa sürede geldiği durumu görüyorsunuz. Geleceğe Miras Projesi kapsamında 8 ayrı sektördeki çalışmalar antik kentin akropolisinde, kentin en önemli kamu ve ticari yapılarının bulunduğu agora ve çevresi ile ana yol hatları üzerinde yoğunlaştı. Kazı çalışmaları dışında, ortaya çıkarılan Tiyatro Caddesi’nin de çalışmalar Geleceğe Miras Projesi kapsamında başlatılmış olup, kazılan bölümlerinin kısa sürede turizme kazandırılmasını hedefliyoruz” dedi. Proje kapsamında çalışma yürütülen Perge’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde olduğuna dikkati çeken Bakan Ersoy, “Yapılan çalışmaların ardından kentin en görkemli yapılarından biri olan Kestros Çeşmesi’nden tam 1800 yıl sonra antik dönemlerde olduğu gibi yeniden su akmasını sağladık” dedi. Geleceğe Miras Projesi’nin Anadolu’nun tamamında uygulandığını kaydeden Bakan Ersoy, sadece toprağın değil suyun altında da uygulandığını anlatarak, “Geleceğe Miras Projemizi su altında da hayata geçirdik. Görüntüler Antalya’mızın önemli su altı kazı alanlarından birisi olan 3 bin 600 yıllık Kumluca Tunç Batığı’ndan. Dünyanın bilinen en eski batığı olan bu alanda, 50 metre derinlikten bakır külçeler ve döneme ait objeler çıkartılıyor” diye konuştu. Bakan Ersoy, Geleceğe Miras Projesi kapsamında yapılan arkeolojik çalışmalarla; 2 binin üzerinde uzman, 3 binin üzerinde çalışan ile ilk 9 aylık sürede 4 binin üzerinde arkeolojik buluntuyu bilim dünyasına kazandırıldığını söyledi. Bakan Ersoy projede yürütülen yoğun çalışmaların tüm dünyanın ilgisini çekecek sonuçları da beraberinde getirdiğini söyleyerek, "Son bir yılda kazı çalışmalarından elde edilen ve tarihe ışık tutan buluntulardan bir kısmı Lagina Hekate Tapınağı’nın naosunda bulunan sarkaçlı Altın Eros Küpe ve Myra Andriake’de bulunan Opus Sectile tekniğinde Aziz Figürü, Laodikeia’da bulunan Syklla Heykel Başı ile Eros Heykelleri, 66 santimetre yükseklikteki bu Zeus heykeli başı oldu" ifadelerini kullandı. "2025 yılında yeniden yapılandıracağımız gece müzeciliğinin daha çok ilgi göreceğine inanıyorum" Antik kentler ve ören yerlerinde eserleri bulmak, restore etmenin önemli olduğunu ancak çevre düzenlemelerinin de yapılması gerektiğini anlatan Bakan Ersoy şunları söyledi: “Side ve Olympos ören yerlerinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme uygulamalarını tamamlayarak Mart 2024’te ziyarete açtık. Ayrıca Antalya’da; Aspendos, Syedra, Perge, Phaselis, Sillyon, Idyros, Denizli’de; Hierapolis, Tripolis, Muğla’da Knidos, İassos, İzmir’de; Bergama, Efes, Metropolis, Aydın’da; Aphrodisias, Milet, Apollon Tapınağı, Manisa’da Sardes, Burdur’da Sagalassos, Eski Van Şehri Antik Kentlerinde ve Diyarbakır Eğil Kalesinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme proje çalışmalarımızı tamamladık. 2025 yılında ziyaretçilerin kullanımına açmayı planlıyoruz. Bu noktada size Gece Müzeciliğinden de bahsetmek istiyorum. Geleceğe Miras Projesi gibi Gece Müzeciliği uygulamamız da bir yılını geride bıraktı. Daha ilk yılında olmasına rağmen 300 binden fazla ziyaretçiyi ağırladığımız gece müzeciliği uygulamamız oldukça beğenildi. Gece Müzeciliği kapsamında, antik kentlerimizdeki anıtsal yapılar ve belirlenen gezi güzergahlarını aydınlatarak sıcak hava şartlarının gündüz ziyaret edilmesi zor olan ören yerlerimizin gece de gezilebilmesine imkan sağladık. Bu sayede, ziyaretçilerin, antik kentlerin büyülü atmosferinde kültür-sanatla iç içe, keyif dolu etkinlikleri deneyimlemelerine imkan tanıdık. 2024 yılında Efes, Hierapolis, Patara ve Side Antik Kentleri gibi önemli destinasyonlarımızda projemizi hayata geçirdik. Son olarak Kapadokya’da Güvercinlik Vadisi’ni gece müzeciliğine kazandırdık. Olympos, Syedra, Perge ve Aspendos’ta da bu çerçevede çalışmalar devam etmektedir. 2025 yılında yeniden yapılandıracağımız gece müzeciliğinin daha çok ilgi göreceğine inanıyorum.” Bakan Ersoy, 6 yıl öncesine kadar ülke çapındaki kazı çalışmalarına 40 milyon liradan az ödenek ayrılırken bugün bu rakamı Geleceğe Miras Projesi kapsamında 6 milyar liraya yükselttiklerini söyleyerek, “Geleceğe Miras Projemizin tüm etaplarının tamamlanması, arkeolojik değerlerimizin büyük çoğunluğunda kazı, restorasyon ve çevre düzenlemelerinin yapılmasıyla, yeni kültür rotaları ve destinasyonlar oluşturulacak; bu şekilde ülkemizin dünya çapında kültür turizminden aldığı payın büyük ölçüde artırılması sağlanacaktır” diye konuştu. Konuşmasının ardından yeni ayağa kaldırılan Athena Tapınağı ve tapınaklar bölgesi hakkında uzmanlardan bilgi alan Bakan Ersoy, Side Antik Kenti’nde esnaf ve turistlerle görüştü. Bakan Ersoy ve beraberindekiler son olarak yenilenen Side Müzesi’nin açılışını yaptı. Bakan Ersoy, bu açılışın birinci açılış olduğunu daha fazla açılışlar yapacaklarını söyledi. Toplantıya Antalya Valisi Hulusi Şahin, AK Parti Antalya milletvekilleri Tuba Vural Çokal, Kemal Çelik, İbrahim Ethem Taş, AK Parti İl Başkanı Ali Çetin, MHP Antalya İl Başkanı Onur Temel, Manavgat Kaymakamı Adil Karataş, Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, bakanlık yetkilileri ve çok sayıda davetli katıldı.
İstanbul Yenidoğan Çetesinin ilk duruşmasında 45 dakikalık ara İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın ilk celsesine 45 dakikalık ara verildi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi hakkında yürütülen soruşturma tamamlanarak fezleke hazırlanmıştı. Fezleke değerlendirme yapılması için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmişti. İddianame Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanarak Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame kapsamında bugün 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılanmasına başlandı. Konferans salonunda görülecek duruşma öncesi avukatlar, baro başkanları, milletvekilleri salona girdi. Duruşmaya ayrıca Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile Türkiye Barolar Birliği, İstanbul Barosu, İstanbul 2 No’lu Baro, Muğla Barosu, Tekirdağ Barosu, Diyarbakır Barosu, Bursa Barosu, Denizli Barosu, Mardin Barosu, Kırklareli Barosu başkanları da katıldı. Duruşmada mahkeme başkanının taraf olmayanların salondan çıkarılması önerisi üzerine milletvekilleri ve baro başkanları arasında tartışma yaşandı. Bunun üzerine mahkeme, 15 dakika ara verdi. Verilen aranın ardından 22’si tutuklu toplam 41 sanık duruşma salonuna alındı. Sanıkların kimlik tespitlerinin yapılmasının ardından davanın ilk celsesinin görülmesine başlandı. Örgüt lideri aylık gelirinin 400 bin TL olduğunu söyledi Kimlik tespitleri esnasında sanık kürsüsüne çıkan örgüt lideri Fırat Sarı aylık gelirinin 400 bin TL olduğunu söyledi. Başka şikayetçinin olduğu ortaya çıktı Duruşmada mağdur olduğunu belirterek dilekçe sunan başka vatandaşların olduğu da belirtildi. Gelen yeni dilekçelerin savcılık makamı tarafından değerlendirileceği öğrenildi. Duruşma dosyaya gelen evrakların okunması ile devam edildi. İlk celseye 45 dakikalık ara verildi Duruşmaya Ses ve Görüntülü Sistemi (SEGBİS) sisteminde yaşanan teknik bir aksaklık nedeniyle 45 dakika ara verildi.