Yerel Haberler
Bartın
17 Kasım 2024 Pazar - 15:14 Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Türkiye’nin hak etmediği bu kara propagandaya karşı uyanık olmamız lazım" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da gerçekleşen Ak Parti Merkez İlçe 8. Olağan Kongresinde yaptığı konuşmada, Türk yargı ve adaletine yönelik saldırıların düzenlendiğini belirterek, "Türkiye’nin hak etmediği bu kara propagandaya karşı uyanık olmamız lazım" dedi. Ak Parti Bartın Merkez İlçe 8. Olağan Kongresi bartın Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Divan heyetinin seçilmesiyle başlayan kongre, istiklal marşı okunmasının ardından konuşan Merkez İlçe Başkanı Muhammet Kızılayoğlu, "Bu bir bayrak yarışı. Bir süre önce atamayla ilçe başkanım, inşallah tek liste ile gidilen bu seçimde mazbatamı alarak, bayrağı en üste taşımaya devam edeceğiz" diye konuştu. Gelir gider raporları okunduğu ve mevcut yönetimin ibra edildiği kongrede konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ak Parti iktidarlarının 22 yıldır tesis etmeye çalıştığı yargı ve adelet sisteminin kasıtlı olarak saldırıya uğradığını belirterek, "Ülkemizin yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için çok çalıştık. Reformlar yaptık. Ak Parti reformcu parti. AK Parti bir yandan adaleti savunup, diğer yana kalkınmayı savunur. ‘İkisi birden’ olacak diyoruz. Bunun için yola çıktık. e dolayısıyla güvenilir bir adalet sistemi. Hukukun üstünlüğünden esas alan, gecikmeye ve öngörülebilir adaletsizlikten noktasında çok mesafeler aldık. 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında eğer biz hukukun üstünlüğünü esas alan bir yargı sistemi tesis etmeseydik, o geçmişte 367 krizlerini çıkaran yargı sistemi, o geçmişte 12 Eylül’lerde darbecilerin yanında duran yargı sistemi, 28 Şubat’larda darbeciler karşısında cübbeleri yerlere seren, onların karşısında hazır olda duran bir yargı sistemi, 27 Mayıs’ta Adnan Menderesleri, bakanları, idama mahkum eden bir yargı sistemi, eğer ülkemizde hakim olsaydı, 15 Temmuz’da bu millet darbecilere karşı olabilmesi mümkün olabilir miydi? İşte milletimizle, beraber o gece evlerinde oturmayan, adliyelere koşan, o vatan hainlerine karşı yakalama kararları çıkaran, gözaltı kararları çıkaran ve onların yargı önünde hesap vermelerini sağlayan bir yargı sistemimiz var. Bugün hazmedilemeyen de bu. Her gün adalete yönelik, her gün hukuka yönelik, her gün yargıya yönelik saldırıların sebebi bu. Vesayetçi anlayışı özleyenler, Yassı ada yargısını özleyenler, geçmişte yargıyı kendilerine arka bahçe yapanlar, bugün yargı milletin yargısı olduğu için hazmedemiyorlar ve sürekli saldırmaya çalışıyorlar. Biz o saldırılara kesinlikle müsaade etmeyiz. Türkiye’nin hukuk güvenliği endeksinde, ta aşağı sıralarda olduğunu söylemek de, saçmalık. Bunu devamlı tekrar ediyorlar. Amerika Birleşik Devletlerinde eski ABD Barolar Birliği Başkanı’nın kurduğu bir dernek ve bu derneğin yaptığı bir liste. Bilimsel kriterleren uzak, Türkiye gerçekleri ile hiç uyuşmayan, Türkiye’de birkaç muhalif isimden görüş olarak oluşturulan ve bağışlarla ayakta duran, bağış yapanın en ön sıralarda yer aldığı, başta birinci bağışçı Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı, ikinci, üçüncü, dördüncü bağışçının ön sıralarda yer aldığı, hukuka güven endeksinde Türkiye’yi son sıralarda göstermeye çalışıyorlar. Kim yani bunlar? Basın Özgürlüğü Endeksinde Türkiye’yi, daha şu bir yılda 170 gazeteciyi şehit eden, öldüren İsrail’i, Türkiye’nin önünde gösteriyorlar. Böyle bir endekse güvenilir mi? Bunlar tamamen kara propaganda. Ülkemiz için yapılan bir kara propaganda. Ve bu para propaganda bu güvenilmeyen, saçma sapan endekslerin sözcülüğünü de maalesef muhalefet partileri burada yapmanın gayreti içerisinde. Yargımızın karalanmasına kesinlikle müsaade etmeyiz. Yirmi beş bin hakim ve savcımız gece gündüz büyük bir gayret içerisinde milletimizin yargı hizmetlerinden en adil bir şekilde yararlanması için çalışmak istiyorum. İçerisinde elbette ki hatalı kararlar veren olabilir. Ama onun düzeltme mekanizması, istinapı, temyizi, itirazı mümkün. Ve kendi içerisinde bunlar gerçekleştirilir. Türkiye’nin hak etmediği bu kara propagandaya karşı uyanık olmamız lazım. Ve ülkemizde hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen, ve öngörülebilir bir adalet konusunda aldığımız mesafeyi daha ileri taşıyacak, önümüzdeki günlerde yargı reformu strateji belgemizi de Sayın Cumhurbaşkanımız açıklayacak ve özellikle toplumu huzursuz eden, suç ve suçluyla mücadelede kararlılığı ortaya koyan yeni düzenlemeleri de inşallah hayata geçireceğiz. Geçtiğimiz 22 yıl boyunca özellikle reform süreci kapsamında kanunlarımızın hemen hemen tamamını değiştirdik, yeniledik. Vatandaşlarımızın ihtiyacına uygun hale getirmenin gayreti içerisinde olduk ve anayasamızda da çok önemli reformlar yaptık. Hak arama yollarını genişlettik. Kadın hakları, çocuk hakları, çocukların korunması ve engelli yaşlı hakları bunları sadece anayasa değişiklikleriyle yaptığımız bu reformları biz aynı zamanda hayata da geçirdik, icraata da dönüştürdük. Temel hak ve özgürlükleri daha da güçlendirdik. Daha da tahkim ettik. Hukuk devletinin seçimini güçlendirdik" dedi. Anayasa çalışmaları hakkında da bilgi veren Bakan Tunç, "Bir daha bu ülkede darbeler olmasın, bu ülkede vesayetçi anlayış, milletin önünü bir daha kesmesin diye anayasamızda önemli yapısal reformlar yaptık. Hakimler, Savcılar Kurulu, Anayasa Mahkemesi, Yüksek Askeri Şura, Milli Güvenlik Kurulu tüm bunların yapısını demokratik ilkelere uygun hale getirdik. Anayasamızda darbeciler yargılanamaz diye bir madde vardı. Kaldırdık, sizin onayınızla. Milletimizi desteğiyle. Sıkı yönetim gerektiğinde ilan edilebilir diye bir madde vardı, Anayasamızda. Bunların hepsini milletimizin evet oylarıyla değiştik. İç Hizmet Kanunu 35., hep konuşulurdu. Darbelere gerekçe gösterilirdi. Bunların hepsi değişti. Anayasamızdaki vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için çok çalıştık. Milletimiz buna destek verdi ve şimdi hedefimiz yeni bir anayasa. Demokratik, sivil, katılımcı bunca değişikliğe rağmen hala maddeleri arasında o vesayetçi ruhu taşıyan, bir takım çelişkilere ve tartışmalara yol açan tüm maddelerindeki çelişkileri, ortadan kaldıracak, yektesaplığı sağlayacak, vesayetçi ruhu tamamen ortadan kaldıracak, milletimizin temsilcileri tarafından yapılan, milletvekillerimiz tarafından yapılıp milletimize onaylatılan bir toplum sözleşmesini inşallah hayata geçirmek nasip olur. Türkiye yüz yılına bu yakışır. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının başladığını bu anlamlı günlerde inşallah mecliste bir uzlaşma sağlanır ve Türkiye yüzyılına aşlarken ülkemiz demokratik bir anayasayla inşallah yoluna devam eder. Bu yönde mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu. Bakan Tunç, ardından Amasra ilçe teşkilatının kongresi katımak üzere ilçeye hareket etti.
17 Kasım 2024 Pazar - 11:24 Bartın’daki tarihi uyuşturucu operasyonunda 4 tutuklama Bartın’da süt kutusu içerisinde yaklaşık 1.5 milyon TL piyasa değeri bulunan uyuşturucu madde ele geçirildiği operasyonda gözaltına alınan 4 kişi tutuklandı. Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar, Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri il dışından Bartın’a yüklü miktarda uyuşturucu madde getirilerek, pazarlanacağı yönündeki istihbarati bilgi üzerine çalışma yürüten narkotik polisler, D.K. isimli şahsı yakalayarak gözaltına aldmıştı. Şahsın üzerinde ve eşyalarında arama yapan ekipler, süt kutusu içerisine zulalanmış halde 499,80 gram metamfetamin uyuşturucu maddesi, 100,59 gram kokain maddesi ele geçirilirken, derinleşen soruşturmada Ş.E ve İ.C isimli şahısları da İstanbul’da yakalanarak Bartın’a getirilirken, Bartın’da da E.E isimli bir kişi daha gözaltına alınmış, Ekipler gözaltına alınanlara ait 4 ayrı ikamette yapılan aramada ise farklı ebatlarda olan ve 218 içimlik olduğu belirlenen, peçeteye emdirilmiş sentetik kannabinoid (bonzai) maddesi ile 1,04 gram esrar maddesi de ele geçirilmişti. Operasyonda ele geçirilen uyuşturucunun toplam piyasa değeri 1,5 milyon TL olarak tespit edilirken, yapılan bu son operasyon ise Bartın’da bir kişi üzerinde ise ilk kez bu kadar çok metamfetamin ve kokain olarak bilinen uyuşturucu maddelerin yakalandığı operasyon olarak kayıtlara girmişti. Gözaltına alınan 4 kişi işlemlerin ardından Bartın Adliyesi’ne getirildi. Savcılıkta ifadesi alındığı öğrenilen şüphelilerin, savcılığın ardından ise tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edild. Yaklaşık 8.5 saat süren savunma gibi adli işlemleri süren şüphelilerin tamamı da çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Dünyanın en pahalı balıkları arasında yer alan Sibirya Mersin balığını yakaladı
02 Aralık 2023 Cumartesi - 20:46 Dünyanın en pahalı balıkları arasında yer alan Sibirya Mersin balığını yakaladı Karadeniz’in Bartın açıklarında avlanan bir balıkçı, yaygın olarak Sibirya nehirlerinde görülen ve dünyanın en pahalı balıkları arasında yer alan Sibirya Mersin balığını yakaladı. Şaşıran balıkçı, nesli tükenme tehdidi altında bulunan balığı çekilen hatıra fotoğrafının ardından denize geri bıraktı. Bartın’ın Amasra ilçesi açıklarında mezgit avına çıkan Cem Yavuzyiğit isimli bir balıkçı, Ahatlar mevkisinde havyarı 2 milyon TL değerinde olan Sibirya Mersin balığı yakaladı. Sibirya bölgesinde nehirlerin denize döküldüğü bölgelerdeki nehirlerde görülen balık ile hatıra videosu çekilen Yavuzyiğit, hayvanı yeniden doğal ortamına saldı. Bu sezon ikinci kez aynı balığa rastladığını belirten balıkçı Yavuzyiğit, "Aslında görünce çok şaşırdım. normalde bu bölgede bulanan bir balık değil. Bana ikinci defa denk geldi. Neslinin tükenmekte olduğunu bildiğim için çok kısa bir süre misafir ettim. Hemen denize geri bıraktım. Avlanması yasak olan balıkları avlarsak, bu farklı türleri koruyamazsak, hem Karadeniz’deki balık çeşitliliğini yok ederiz hem de gelecek kuşaklara daha verimsiz bir deniz bırakırız" diye konuştu. Cem Yavuzyiğit ve beraberindeki balıkçılar, Sibirya Mersin balığını denize bıraktıktan sonra bölgedeki mezgit avına devam etti.
Polis süsüyle yapılan 2 milyon TL’lik vurguna jandarma darbesi
29 Kasım 2023 Çarşamba - 16:28 Polis süsüyle yapılan 2 milyon TL’lik vurguna jandarma darbesi Bartın’da yaşayan Osman ve Perihan Baltacı, kendilerini telefonla arayarak, polis olduğunu söyleyen dolandırıcılara 50 yıllık birikimi olan yaklaşık 2 milyon TL değerindeki ziynet eşyalarını kaptırdı. Altınlar gittikten sonra dolandırıldığını anlayan ailenin haber vermesi üzerine harekete geçen jandarmama ekipleri, dolandırıcıların oyununu ortaya çıkarak, 3 kişilik çeteyi çökertirken, ele geçirdiği 59 parça altını ise eksiksiz olarak sahiplerine teslim etti Bartın’ın Ulus ilçesine bağlı Kumluca Beldesi Kalecik köyünde oturan 74 yaşındaki Osman Baltacı günü, 23 Aralık Perşembe günü saat 15:00 sıralarında aldığı telefonla büyük şok yaşadı. Kendisini polis olarak tanıtan kişiler tarafından Ulus’ta bir kuyumcu soygunu olduğu, kuyumcu bıçakla yaralanırken, altınların ise çalındığı ve olay yerinde Osman Baltacı’ya ait kimliğin bulunduğunu söylenerek, yaşlı adam korkutuldu. Olayla kendisinin hiçbir alakasının olmadığı söyleyerek, uzun süre şahısları ikna etmeye çalışan Osman Baltacı’ya inandıklarını belirten dolandırıcılar bu kez ise yaşlı adamdan devlete yardımcı olmasını istedi. 6 saat boyunca telefonla oyaladılar Evdeki altın ve paraların gönderdikleri sivil polise vermesini isteyen dolandırıcılar, yapılacak analizlerin ardından ise altınları tekrar geri vereceklerini söyledi. Osman Baltacı ve 75 yaşındaki hanımı Perihan Baltacı’yı ayrı ayrı telefonlardan arayarak, ayrı odalarda görüşmeye devam eden dolandırıcılar, yaklaşık 6 saat boyunca ise görüşme yaptıkları çiftin telefonlarını kapatmasına izin vermedi. Konuyu kimseye söylememesi, komşularına görünmemeleri ve dışarı çıkmamaları konusunda sık sık dolandırıcıların uyardığı çift ise, kendilerine söylenen talimatları harfi harfine yerine getirdi. Köye gelen dolandırıcılardan biri ile buluşarak evine getiren Osman Baltacı, akşam saat 21:00 sıralarında saydığı altınları sivil polis olarak bildiği dolandırıcılardan birine teslim etti. Altınlar gidince sabahı zor etti O andan sonra görüşmeleri bitiren dolandırıcılar, son görüşmede ise çiftten telefonlarını kapatmamalarını ve kendilerinden gelecek telefonları beklemelerini istedi. Altınları teslim edip, telefon görüşmesini bitirdikten sonra içlerine kurt düşen çift, gece saat 24:00 sıralarında aradıkları dolandırıcılar tarafından altınların analiz edildiği ve sabah sata 06:00 sıralarında aramaları söylendi. Sabahı zor eden Osman Baltacı, sabah saat 05:50 sıralarında aradığı dolandırıcılara ulaşamadı. Dolandırıldığını anladı jandarmaya koştu Yaklaşık yarım saat boyunca tekrar tekrar aradığı telefon numarasının cevap vermemesi üzerine Osman Baltacı dolandırıldığı anladı. Büyük şok yaşayan Baltacı, kendine geldiğinde ise evlerine en yakın olan jandarma karakoluna koştu. Baltacı Abtipaşa Jandarma Karakol Komutanlığı’na müracaat ederek, başından geçenleri anlattı. Tüm birikimini kaptırdığını söyleyen Baltacı, şahısların ve altınların bulunması için jandarmadan yardım istedi. "Film gibiydi" Yaşadıklarını anlatan Osman Baltacı, film gibi bir olay yaşayarak dolandırıldığını kaydetti. Baltacı, “Bartın emniyet müdürlüğünden aradığını, komiser olduğunu söyledi. Bir de Ulus’ta kuyumcu soyulduğunu, kuyumcunun bıçakla yaralandığını ve bizim de kimliğimizin olay yerinden çıktığını söyledi. Üzerinizdeki altın, para ne varsa getirmemizi istedi, aksi takdirde ise suçun bize kalacağını söylediler. Bizi böyle sürekli meşgul etti, lafa tuttu. Hanımı da ayrı bir odaya aldı. Onu ayrı konuşturuyor, beni de ayrı konuşturuyorlar. Biz bu durum nedeniyle dağıldık, hayvanlarımıza bile bakamadık. Akşam saatlerine kadar bizi oyaladı. Akşam ise ‘Caminin yanına in, orada sivil polis var. Onla buluşacaksınız, evinizdeki altınları ona teslim edeceksiniz. Altınlar bu akşam emniyette, Bartın’da olacak. Tekrar sabah saat 9:00’da size teslim edilecek. Kimlikleriniz değişecek. Bankalarda da para varsa, onları da Merkez Bankası’na yatıracağız’ dediler. İkindi vaktinden akşam geç saatlere kadar bizi oyalayarak, evden hiç çıkarmadılar. Sürekli telefonla konuştuk. ‘Sakın komşulara görünmeyin. Örgütü neredeyse bastıracağız. 6 kişiyi yakaladık. 6 kişi daha varmış. Erdoğan isminde bir elebaşı varmış bunların. Onu da yakalayacağız. Siz müsterih olun, telaş etmeyin’ dediler. Telefonu kapattırmadılar, bizi rehin aldılar. Altınları saydırdılar, sonra, sivil polis olduğunu söyledikleri kişiye teslim ettik. Ondan sonra da etrafınızda 4 tane sivil polis olduğunu, dikkatli olmamızı ve komşularımızda başta olmak üzere kimseye bir şey söylememizi istediler. Tam gözümüzü boyadılar. Film gibiydi. Akşam yaptığımız aramalarda ise ’malınız analiz oluyor, hiç telaş etmeyin. Size sabah saat 09:00’da tekrar teslim edeceğiz’ dediler. Gece saat 12:00 sıralarında ise tekrar aradım onları, bu kez ‘Çayınızı kahvenizi için, rahatınıza bakın. Bir sıkıntı yok. Sabah saat 06:00 gibi bizi ararsınız’ dediler. Sabah saat 05:50’de aradım. Hiç ses vermediler. Tekrar aradım, bir ara açtılar, telefonun yanında olsun dediler. 10 dakika sonra tekrar aradım, telefona ulaşılamıyor. Ortada yoklar. O zaman anladım. ‘Tamam, bizi dolandırdılar’ dedim. Ben de karakola gidip şikayetçi oldum” dedi. "Üzüntümüzü sevince çevirdiler" Olay akşamı annesi ve babasını telefonla aradığını fakat ulaşamadığını anlatan Celal Baltacı, “Annem babam yaşlı olduğu için onları zaman zaman arıyorum. Safranbolu’da çalışıyorum. İşe, nöbete gitmeden önce olay günü de akşam saat 7’den itibaren onları aramaya başladım. Sürekli telefonları meşgul. Kuşkulanmaya başladım. Saat 09.00’dan sonra cevap geldi. Biz iyiyiz, ineklerde de kaybımız yok dediler. Bu laflar inandırıcı gelmedi, kuşkulandım. 3 defa aradım. Yine aynı şekilde cevap aldım. Sonra olayı öğrendim. Zanlıların yakalanmasında Aptipaşa Jandarma karakolunun çok emeği geçti. Ulus Jandarma ekiplerin, Bartın jandarma ekiplerine, Kaymakamımıza teşekkür ediyorum. İyi ki varlar. Canla başla uğraştılar, hızlı bir şekilde zanlıları yakaladılar. Bizlerin üzüntüsünü sevince çevirdiler. Çok hızlı hareket ettiler.” ifadelerini kullandı. "Şarj bitti" tavsiyesi Annesi ve babasının normalde dolandırıcılara kanacak biri olmadığını söyleyen Celal Baltacı, “İnsanları vatanı, devleti, yakınları gibi sevdikleri üzerinden korkutma gibi yöntemlerle gafil avlayabiliyorlar. Böyle durumlarda bile insanların şüphelendiği anlar olabiliyor. Öyle durumlarda uyanık olunursa, dolandırılmaktan kurtulabilirsiniz. Dolandırıcılar, zanlıların annemleri mağdur ettiği ortaya çıkmasın diye sürekli telefonu açık bıraktırıyorlar. Bu tür durumlarda en azından arada bir ‘şarjım bitti’ diyerek, insanların telefonu kapatmasını ve eşini dostunu, emniyet güçlerini arayarak haber vermelerini tavsiye ediyor. En azından kendinize mantıklı düşünmek için bir zaman açın” diye konuştu. Jandarma harekete geçti Baltacı çiftinin aralarında altın bilezik, tam altın, beşlik altın, küpe ve çeyrek altınlarının olduğu toplam 2 milyon TL değerindeki ziynet eşyasını kaptırdığını öğrenen jandarma ekipleri hemen harekete geçti. Ulus’taki İlçe Jandarma Komutanlığı ve Bartın’daki İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı Jandarma Suç Araştırma Timleri’nin de (JASAT) devreye girmesi ile araştırmalar yoğunlaştırıldı. Birkaç saatte izini buldular, 6 saatte yakaladılar Altınları harcamadan şebekenin çökertilmesi için titiz ve seri bir çalışma yürüten jandarma ekipleri, birkaç saat içerisinde şahısların kimliğini ve kullandığı aracın plakasını tespit etti. 3 kişi olduğu belirlenen şahıslardan birini Bartın şehir merkezinde bir otelde olduğunu, diğer 2 kişinin ise Niğde’de otobanda olduğunu belirledi. Koordineli bir şekilde yürütülen çalışmalar sonucunda gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarda Bartın şehir merkezindeki otelde konaklayan bir yabancı uyruklu, otobanda bulunan bir Türk ve bir yabancı uyruklu olmak üzere 3 çete üyesi kıskıvrak yakalandı. Otobanda bir araçla seyir halinde bulunan ve durdurulan polis noktasında yapılan operasyonda yakalanan 2 kişi ile birlikte altınlar da ele geçirdi. Yaklaşık 6 saat gibi kısa sürede bulunarak, gözaltına alınan zanlılarla birlikte ele geçirilen 59 parça altın da Ulus’a getirildi. Zanlılar adli makamlara, altınlar aileye teslim edildi Altınları bozdurma fırsatı bulamayan zanlıların ifade ve işlemlerinin ardından adli makamlara çıkarılırken altınlar da jandarma ekipleri tarafından sahibine teslim edilmeye götürüldü. Sevincinden nasıl dua edeceğini bilemedi Yaklaşık 2 milyon TL değerindeki ziynet eşyalarının bulunduğunu öğrenen çift ise büyük sevinç yaşadı. Jandarma ekiplerine peş peşe dualar ve teşekkür eden aile, jandarmalara tatlı ve yemek ısmarlama sözü verdi. Altınları say say bitiremediler Jandarma ekipleri, toplam 59 parça olan altınları tek tek sayarak, Osman Baltacı’ya teslim etti. Baltacı’nın da eksik bulunmadığı yönünde beyanın ardından altınlar aileye teslim edildi. Altınlarına kavuşan aile ise, artık kimseye altınlarını vermeyeceklerini, hatta altınları evde bile tutmayacaklarını söyledi. Aile, yarım asırlık birikimlerini, yeniden dolandırılma ve yada çalınması gibi ihtimallere fırsat vermemek için bir bankaya götürdü. Jandarmadan önemli uyarı Altınları aileye veren jandarmalar ekipleri, “Asker, polis, savcı olarak kendisini tanıtarak, telefonla arayanlara bir daha fırsat vermeyelim. Hiçbir devlet görevlisi sizden, iban, altın, para gibi şeyleri hiçbir zaman sizden talep etmez. Bunları aklımızdan çıkarmayalım” diyerek aileye hatırlatma yaptı. Jandarmalar, altınları teslim ederken da aileye, telefon dolandırıcılarına kanmamaları ve benzer durumlarda 24 saat boyunca 112 ve 156 hatlarından güvenlik güçlerine ulaşılabileceğini söyleyerek, telkinlerde bulundu. 3 zanlıdan 2’si tutuklandı Gözaltındaki zanlılardan yabancı uyruklu V.Ş, ve S.E çıkarıldığı adli makamlar tarafından tutuklanarak, cezaevine gönderilirken, dolandırıcılıktan haberi olmadığını ve para karşılığında şoförlük yaptığını savunan Türk vatandaşı Ö.Y. ise adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı.
Sağanak yağışlar kazı çalışması yürütülen alanda heyelan neden oldu
28 Kasım 2023 Salı - 11:08 Sağanak yağışlar kazı çalışması yürütülen alanda heyelan neden oldu Bartın Ulus ilçesinde yapılan temel kazma çalışmasının yapıldığı arazide, son yağışların ardından toprak kayması yaşandı. Heyelanda arazisinin bir evin de çökme riski bulunuyor. Bartın Ulus ilçe merkezindeki Kaldırım Mahallesi Ozan Sokak üzerinde emekli öğretmen Mustafa Şahin’in bir yıl önce inşa ettiği evinin bir kaç metre uzağında bir sitenin etrafını çevreleyecek bir istinat duvarı temel kazısı başladı. Yaklaşık 3 ay önce başlatılan ve 4-5 metre yükseklikteki temel kazı çalışmalarını yürüten firma istinat duvarının bir kısmını inşa ederken, diğer kısmının çalışmasına ise uzun süre başlamadı. Evinin bir kaç metre uzağında kazı yapılan Şahin’in arazisinde, son sağanak yağışlarla birlikte heyelan meydana geldi. Şahin’in arazisinin bir bölümündeki toprak, temel çalışması yürütülen alana doğru kayarken, evi ise çökme riski altında bulunuyor. Yağışların devam etmesi halinde evinin tamamen yıkılmasından endişe eden Mustafa Şahin ile belediye ekiplerine tepki göstererek, "Yaklaşık 18 yıl önce buradaki arsayı aldım. Geçen sene de buraya oturmak için yaklaşık 48 metrekarelik bir ev yaptım. Her şeyi tam, izinlerini aldım, iskanını aldım. Fakat yaklaşık 3 ay önce yandaki site, buraya istinat duvarları için temeller açtı. Bunlar yaklaşık 4 ve 5 metre yüksekliğindeydi temeller. Uzun süre bu istinat duvarını yapmadılar. 29 Eylül’de belediyeye dilekçe verdim, evinin arka tarafındaki arsada göçme oldu diye. Bu dilekçenin ardından bir miktar istinat duvarı yaptılar. Tamamlamadıkları için de yağışlarda arazimin büyük bölümü göçtü. Şimdi evimin de yıkılmasından endişe ediyorum" diye konuştu. Yağışların ardından bölgeye gelen ekipler tarafından denetlenen alanda geçici tedbirler alınırken, inşaat firması personeli tarafından ise alanda kayan toprak temizlendi.