Yerel Haberler
Muş
20 Eylül 2024 Cuma - 19:44 Muş’ta kış lastiği sezonu öncesi hazırlıklar başladı Kış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte Muş’taki lastik satıcıları, 1 Aralık itibariyle başlayacak zorunlu kış lastiği uygulaması öncesinde hazırlıklarını sürdürüyor. Muş’ta birçok esnaf, kış lastiklerini stoklayarak araç sahiplerinin ihtiyaçlarını karşılamak için hazırlıklara başladı. Lastik satıcıları, kış aylarında güvenli sürüş için hayati önem taşıyan kış lastiklerinin, hem sürücüler hem de yol güvenliği açısından önemli olduğuna dikkat çekerken, özellikle son günlerde artan talebe bağlı olarak, müşterilerine zamanında hizmet verebilmek amacıyla stoklarını yenilediklerini belirtti. Kış lastiği alacak sürücülere, lastiklerin kaliteli ve mevsim şartlarına uygun olmasına dikkat etmelerini için uyaran Oto lastik ustası Yasin Tuğal, kış lastiklerinin ve kışlık bakımlarının yol güvenliği için hayati önem taşıdığına dikkat çekerek, “Muş’ta kış şartları belli zaten. Kış hazırlığına şimdiden başladık. Kışlık lastiklerimizi getirdik. Mevsimin kış şartlarına göre Karın ne zaman yağacağı hiç belli olmaz. Zaten zorunlu olarak 1 Aralık tarihinde kış lastikleri takma zorunluluğu var. Bizde ona göre şimdiden hazırlıklarımıza başladık. Ticari araçlar olsun diğer tüm araçlar olsun kış lastikleri takmak zorundalar. Muş’ta kar yağışları yoğun olduğu için, bizler erkenden hazırlığımıza başladık. Sürücüler de erkenden kışlık bakımlarını yapsalar hem bizler için de yoğunluk olmamış olur, hem de daha güvenli sürüşler için çok daha iyi olur” dedi.
19 Eylül 2024 Perşembe - 17:30 Muş’ta 19 Eylül Gaziler Günü törenle kutlandı Muş’ta “19 Eylül Gaziler Günü” kapsamında çeşitli programlar düzenlenirken, çelenk sunma törenine katılan DEM Parti’li Belediye Başkan Vekili Tuba Sayılgan’ın İstiklal Marşı’na eşlik etmediği görüldü. Günün ilk programı Garnizon Şehitliği’nde gerçekleşti. Burada Kur’an-ı Kerim okunması ile başlayan programda, protokol üyeleri ve gaziler, şehitler anısına mezarlara karanfiller bıraktı. Duygusal anların yaşandığı bu törenden sonra PTT Caddesi’nde bir araya gelen vatandaşlar, Kent Meydanı’na kadar “19 Eylül Gaziler Günü ve Kahramanlar Yürüyüşü” düzenledi. Yapılan yürüyüşün ardından Kent Meydanı’nda düzenlenen etkinlikte ise Atatürk Anıtı’na çelenkler sunuldu. Ayrıca “19 Eylül Gaziler Günü” programına katılan DEM Parti’li Belediye Başkan Vekili Tuba Sayılgan’ın İstiklal Marşı’na eşlik etmediği anlar kameralara yansıdı. Burada bir konuşma yapan Muş Valisi Avni Çakır, 1071’de Malazgirt Savaşı’yla yurt edinen bu topraklarda 7 cihana hükmeden dünyanın en büyük imparatorluklardan bir tanesinin bu topraklarda kurulduğunu belirterek, “Bin yıldan fazla bir süredir bu topraklarda daima mazlumun yanında, zalimin karşısında, büyük bir devlet geleneğiyle varlığımızı devam ettirmişiz. Tabii bu süreç öyle konuşulduğu kadar kolay olmamış. Bulunduğumuz coğrafya, hele mensup olduğumuz dinin de en büyük temsilcisi olarak en güçlü devleti, ordusu olarak da her daim tehditlere maruz kalmışız. Nitekim yakın yüzyılımıza baktığımız zaman Çanakkale’yle Kurtuluş Savaşı’yla bu aziz vatanımızın parçalanma aşamasından çekmişiz, tekrar birliğimizi, beraberliğimizi sağlamışız, cumhuriyeti ilan etmişiz, kardeşçe yaşamımızı sürdürürken ve hızlı bir şekilde de gelişirken yine bahsetmiş olduğumuz dış güçlerin sürekli saldırılarına maruz kalmışız” dedi. Devletin yaklaşık 40 yıldır terör belasıyla da karşı karşıya olduğunu hatırlatan Vali Çakır, “Bu uğurda aziz milletimiz nasıl Kurtuluş Savaşı’nda, Malazgirt’te ve birçok varlığımızı, birliğimizi, beraberliğimizi, bayrağımızı dalgalandırmak için verdiğimiz uğraşlar, savaşlar gibi bu süreç zarfında da aziz milletimiz birçok şehitler vermiş, gaziler vermiş. Şu an aramızda da bu kahraman gazilerimizin yüzlercesi bulunuyor. Devlet onlara, aziz şehitlerimizle beraber nerede görev verdiyse hiç tereddüt etmeden koşarak gitmişler, aynı kurşunu yemişler ya da aynı tehlikeye maruz kalmışlar. Allah onları sevdiklerine bağışlamış, onlar şu an aramızdalar. Nerede bir gazi varsa, nerede bir şehit ailesi varsa hepsi bizim baş tacı ve onların biz hizmetkârıyız. Başta Cumhurbaşkanımızın dediği gibi onların her talepleri başımızın üzerindedir. Bunun yanı sıra bir insanın hayatı boyunca taşıyabileceği ve gelecek kuşaklara da aktarabileceği en büyük onurlardan bir tanesi de bu gazilik beratı ve şehit ya da şehit yakınlığı unvanıdır. O yüzden bu çok sorumluluk gerektiren, hem bu camianın dışında bizlere çok büyük bir saygı ve hürmet zorunluluğu gerektiren, hem de siz bu unvanı taşıyan kişilere ve ailelere de bu manevi duruma azami derece dikkat edilen bir unvandır” şeklinde konuştu. Yapılan konuşmaların ardından Vali Çakır makamında gazileri kabul ederek onlarla bir süre sohbet etti. Etkinlik kapsamında jandarma sosyal tesislerinde gaziler ve şehit yakınları onuruna da yemek verildi. Program, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne bağlı spor salonunda gazilere yönelik düzenlenen “Kahramanlar Sahada, Kalbimiz Onlarla Spor Etkinlikleri” ile sona erdi. Etkinliklere Garnizon Komutan Vekili Ulaştırma Kıdemli Albay Cüneyt Balaban, Belediye Başkan Vekili Tuba Sayılgan, Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Kantar, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Yılmaz Kırgel, 49’uncu Motorlu Tugay Komutan Yardımcısı Ulaştırma Albay Ali Osman Sağlam, Emniyet Müdürü Serkan Karaman, gaziler, şehit yakınları, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 18:17 Muş’ta Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası programı düzenlendi Muş’ta Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen programa katılan Muş Valisi Avni Çakır, “Real Madrid ve Fenerbahçe’de oynayan Türkiye’nin evladı Mesut Özil camide temizlik yaparken fotoğrafları medyaya yansıdı. Binlerce, milyonlarca gence o konuda bizlerin konuşarak yapamadığını bir görüntüyle aşıladı” dedi. Muş’ta Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinlikleri İslami İlimler Fakültesi konferans salonunda düzenlenen program ile gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program Kur’an-ı Kerim tilaveti ve hafta ile ilgili video gösterimi ile devam etti. Türkiye’de eğitim, teknoloji, barış ve kardeşliğin önemine değinen Vali Çakır, "Talebe yetiştiren hocaların üzerine büyük görevler düşüyor. Bizler İslam’ın ruhunu, güzelliğini doğru olarak gelecek nesillere anlatamadıkça maalesef bu anlamda da tam doğruyu arama çabalarımız sürecek. Değerli arkadaşlar din adamı cesur olmalıdır. Emin olmadığı bir konu hakkında konuşmamalıdır. Ama Allah’ın kitabında, peygamberin sünnetinde bizlere gösterdiği doğruları ve esasları çok iyi anlatın. Korkusuzca da bunları söyleyin. Eğer cemaatiniz gençleşiyorsa yaş profili gençleşiyorsa işinizi doğru yapıyorsunuz. Ama her yıl sizler de cemaatinizle beraber yaşlanıyorsanız kusura bakmayın orada bir yanlışlık vardır. Muş’ta 400’den fazla cami ve 700’den fazla din görevlisi vatandaşlarımıza hizmet ediyor. Türkiye’de yenileşme ve yeni yapı anlamında iyi seviyedeyiz" şeklinde konuştu. Din görevlerinin toplumda rol model olması gerektiğini söyleyen Çakır, "Bu gençlerin milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmaları için bizim onlara çok güzel rol model olmamız lazım. Entelektüel seviyemiz de okuduğumuz kitapla onları şaşırtmamız lazım. Teknolojiyi takip edeceksiniz. Dünyada her türlü gelişmeyi takip edeceksiniz. Yeri gelecek gençlerle spordan, sanattan, edebiyattan konuşacaksınız. Din görevlisi demek bulunduğu toplumlarda en eğitimli, en bilgili insan demektir" dedi. Vali Çakır, geçen haftalarda Mesut Özil’in Camii temizlerken bir fotoğrafının medyada yansıdığını ve bu fotoğrafın gençler üzerinde olumlu bir iz bıraktığını belirterek, "Mesut Özil, Real Madrid ve Fenerbahçe’de oynadı, Türkiye’nin evladı ve milli futbolcumuz. Mesut Özil camide temizlik yaparken fotoğrafları medyaya yansıdı. Binlerce, milyonlarca gence o konuda bizlerin konuşarak yapamadığını bir görüntüyle aşıladı. Bu nedenle camilerimizi temiz tutalım. Gençlerden faydalanalım. Çocukları camiye daha çok getirelim. Camideki çocuk seslerinden rahatsız olmayalım. Çocuklar camide konuştuklarında bana en güzel melodi gibi geliyor. Ama maalesef bazı arkadaşlar çocukları kovalıyor, kovalamayın. Dinimizin güzelliklerini ön plana çıkartalım. İslamiyet’in enginliğini, o berraklığını, o kapsayıcılığını, affediciliğini, merhametini, iyiliğini, doğruluğunu, güzelliğini anlatmalıyız. Sevgili Peygamberimiz onun için gönderildi, Efendimiz ’merhamet ve iyilik diyor" şeklinde konuştu. İl Müftüsü Demir’in de konuşmaya yaptığı programa, İl Jandarma Komutanı Albay Yılmaz Kırgel, kurum amirleri ve din görevlileri katıldı.
Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti için araştırmalar devam ediyor
03 Haziran 2024 Pazartesi - 18:04 Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti için araştırmalar devam ediyor Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı alanın tespiti amacıyla 2020 yılında başlatılan "Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi" kapsamındaki çalışmalar bu yıl da devam edecek. 1071 yılında Selçuklu Sultanı Alparslan’ın Bizans İmparatoru Romen Diyojen’i mağlup ettiği Malazgirt Savaşı’nın gerçekleştiği alanı kesin olarak belirlemek ve bu alanda tarihi ve arkeolojik kalıntılara ulaşmak amacıyla yürütülen projede, tarihi kayıtlara ve arkeolojik verilere dayanarak savaşın izlerini gün yüzüne çıkarılması hedefleniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteklediği, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Ahlat Müzesi, MAUN ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi işbirliğiyle 2020’de hayata geçirilen projenin ekibi, MAUN Senato Salonu’nda bir araya geldi. Kazı ekibiyle bir ayara gelen Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Çevik, en büyük hayalinin bu büyük zaferin yerinde görünür kılınmasını, noktasal olarak yerinin tespit edilmesi olduğunu söyleyerek, “2019 yılında başladık. MAUN, adına yakışır bir şekilde misyonuna uygun bir şekilde başından beri bu projenin yanında yer aldı. Ama rektörün çıkıp doğrudan bu sürecin içerisinde, süreci de tayin eden bir isim olması bizi ziyadesiyle heyecanlandırıyor. Üniversitenin her şeyiyle arkamızda olduğunu biliyoruz, yanımızda olduğunu biliyoruz. Proje ortağı diyorduk, artık sahipliğe doğru giden bir süreç var” dedi. Türkiye’deki ilk savaş alanı arkeolojisini yaptıklarını dile getiren Adnan Çevik, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnterdisipliner bir çalışma yapıyoruz. 40’ı aşkın yerli, yabancı, alan uzmanının katkısıyla yürüyen bu büyük zaferi yerinde görünür kılmaya dair bir bilimsel arka plan hazırlıyoruz. Beşinci yılımızdayız. Savaşa dair 2 önemli veri üzerinden, onların tespiti üzerinden yürüyoruz. Bunlardan ilki savaşa ait metal objeler. Yani o döneme ait metal obje. İkincisi de insan kayıtları. Tabii burada önceliğimiz kendi şehitliğimiz, şehitlerimizin bulunmasına dönük tespitler. Son 2 yıldır, Malazgirt Afşin Mahallesi’nde yürüttüğümüz çalışmalar, şehitlik olabileceğini düşündüğümüz alanda yoğunluklu olarak devam ediyor. 30’a yakın mezar açtık. Eski bir gayrimüslim köyünde 2 bine yakın Müslüman mezarı tespit ettik. 11’inci yüzyıl bizim için 1071 demek, savaşın yüzyılı demek. Bunlardan 3’ü doğrudan başlarından travmatik ölüm iziyle balta, kılıç, kesici bir aletle ölmüş olmaları, 25-35 yaş aralığında yetişkin erkek olmaları bizi bu alanda yoğun olarak çalışmaya devam ettiriyor. Bu sene de yine ilk etap için buradayız. Bayrama kadar yüzey araştırması şeklinde bir çalışma yürüteceğiz. 150 kilometrekarelik son derece geniş bir alanda yürüyor bu çalışma. Ekibin bu kadar kalabalık olmasının bir başka sebebi de bu. Yani bu geniş alanı daraltmak adına coğrafyacı, jeofizik, jeolog ekiple bu alanı daraltmaya çalışıyoruz. Alanı daraltmak demek yüzey araştırmalarıyla işte başka şehitlikler, Bizans kayıpları, nerelere gömülmüş olabilirler? Çünkü savaşın noktasal olarak yerini belirledik diyecek şey bu.” Çevik, savaşın bir haftalık bir çatışmalar bütünü ve nihai muharebenin ise 26 Ağustos’ta olduğu için daha çok veri ile bunu belgelemek istediklerini vurgulayarak, “Çünkü bir sonraki aşaması burada bir turizm destinasyonu olan, yürüyüş yollarıyla, seyir teraslarıyla, şehitlikleriyle bir interaktif müzesiyle yani Çanakkale Şehitliğine gittiğimizde ne görüyor, ne yaşıyorsak aynısını Malazgirt’te de görmek ve yaşamak istiyoruz. Sadece 26 Ağustos’ta hatırlanan bir Malazgirt değil 365 gün hatırlanan, hatırlanmakla kalmayan, yerinde yaşanan bir Malazgirt kurmak istiyoruz. Malazgirt Savaşı’nı yerinde, gerçek zaman ve gerçek mekana dayalı olarak görünür kılmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. Projenin gelecekteki diğer projelere ışık tutacağının altını çizen Çevik, “Bu proje, bundan sonraki projelere de ışık tutacak bilgi ve insan kaynağı yetiştirme iddiasında. Hatta inşallah rektörümüzün riyasetinde burada bir enstitüleşmeye dönüşebilirsek sadece Malazgirt değil MAUN üzerinden bölgedeki Türk-İslam kazılarının özellikle antropolojik verilerinin, insan kaynaklarıyla beraber hele bir de zamanda inşallah Antik DNA laboratuvarımız da açıldığında hemen yanı başımızda Ahlat, daha doğumuzda Ani var. Orada çok önemli Türk-İslam kazısı yürütülüyor. Dolayısıyla bütün bunları da yönlendirecek insan ve bilgi kaynağı üretecek bir lisansüstü tezler yapılacak bir merkeze dönüşsün istiyoruz” diye konuştu. Akademik ortamda çalışmaları Türkiye ve dünyayla paylaştıklarını ifade eden Çevik, “Yine 2023 yılı Kasım ayında Rus Bilimler Akademisine davet edildik. Hatta bu yıldan itibaren dahili üyesi kabul ettiler bizi. Artık her iki yılda bir düzenlenen bir toplantı bu. Biz de orada Malazgirt’te elde ettiğimiz sonuçları Rus Bilimler Akademisi aracılığıyla dünyaya tanıtmaya devam edeceğiz. Bu yıl ayrıca Avrupa’nın en önemli Türk İslam arkeologları, İslam arkeolojisinin teorisyenleri misafirimiz olacaklar. İnşallah rektörümüzün de katılımıyla üniversitemiz üzerinden ortak işbirliği imkanlarını değerlendirerek biraz daha uluslararası anlaşma boyutunu yakalamak istiyoruz. Çünkü bu tip yani bir hikayeniz varsa geleceğiniz de var. Muş’un, Malazgirt’in dünya tarihini değiştiren bir hikayesi var” şeklinde konuştu. Çalışmaların bu yıl da verimli bir şekilde ilerleyeceğini dile getiren Prof. Dr. Adnan Çevik, “İlk etapta yüzey araştırması, bayramdan sonra da 1 Temmuz’dan itibaren de kazı olmak üzere hem devam eden kazılarımız var hem de yeni alanlarımız var. Buradan elde edeceğimiz verilerle savaşın noktasal olarak nerede cereyan ettiğine dönük tespitlerimize devam edeceğiz” dedi. Projenin Muş başta olmak üzere Doğu Anadolu’ya büyük bir turizm hareketliliğinin işaret fişeği olarak yansıyacağını kaydeden Çevik, “Bin yıllık geçmişin tahribatı vesaire düşündüğümüzde biz aslında sıra dışı bir arkeolojik çalışma yapıyoruz. Biz hikayesini bildiğimiz bir büyük hadiseyi arıyoruz. İzlerini sürüyoruz. Dolayısıyla zamana ihtiyacımız var, imkana ihtiyacımız var, desteğe ihtiyacımız var. Bu kadar kısa sürede çok ciddi sonuçlar aldık. Bu destek, imkan ve zaman daha verildiğinde biz bütün savaşın her aşamasını gün gün ortaya koyacağımızı ve sonuç itibariyle en büyük zaferi yerinde ete kemiğe büründürerek görünür kılacağımızı, bunun da Muş başta olmak üzere bütün Doğu Anadolu’ya büyük bir turizm hareketliliğinin işaret fişeği olarak yansıyacağını düşünüyoruz. Biz Büyük Selçuklu kültür rotası, Ani’den başlayıp Diyarbakır’da noktalanacak 8 ili ilgilendiren Büyük Selçuklu kültür rotasının kalbi olsun istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Üniversite öğrencileri özel çocuklarla buluştu
03 Haziran 2024 Pazartesi - 15:11 Üniversite öğrencileri özel çocuklarla buluştu Varto İyilik Topluluğu adı altında bir araya gelen öğrenciler, Kale Mahallesi TOKİ konutlarındaki özel öğrencilerle eğlence programında buluştu. MAUN Varto Meslek Yüksekokulu İyilik Topluluğu öğrencileri, ‘Gönüllülük Çalışmaları’ dersi kapsamında Kale Mahallesi’nde bulunan TOKİ konutlarındaki özel çocuklara yönelik bir sokak şenliği programı düzenledi. Varto İyilik Topluluğu öğrencileri, düzenledikleri şenlikle hem özel eğitim çocukların hem de mahalledeki çocukların keyifli bir gün geçirmelerini sağladı. Varto İyilik Topluluğu Danışmanı Öğretim Görevlisi Murat Kaymaz, mahalle çocuklarına güzel bir gün geçirdiklerini ifade ederek, “Kale Mahallesi TOKİ konutlarında özel çocuklarla düzenlediğimiz şenlikte, müzik eşliğinde palyaçolar sahne aldı. Daha sonra yaş pasta kesildi ve özel çocuklara çeşitli hediyeler verildi. Özel çocukların doyası eğlendiği programda, bahçe oyunlarından müzikli boyama etkinliklerine kadar pek çok eğlenceli aktivitenin olduğu sosyal sorumluluk projesiyle unutulmaz bir gün yaşadık. Sevilen eski şarkıların yanı sıra çocuk müziklerinin çaldığı şenlikte, palyaçolar miniklerin yüzlerini boyadı. Sosis balonlardan hayvanlar yapan üniversiteliler, minikler için aldıkları tişörtleri onlarla birlikte el baskısı yöntemiyle boyadı. Projeye katılan miniklere pamuk şeker ve patlamış mısır dağıtan üniversiteliler, miniklerle dans etti. Özel çocuklar ve aileleri ile Kale Mahallesi’ndeki çocukların yer aldığı etkinlikte, sıradan eğitim gününün ötesinde farklı bir gün yaşama fırsatı bulan çocuklar ve üniversiteliler, güzel havanın ve baharın tadını doyasıya çıkardı” dedi.
Muş’ta LGS’nin ilk oturumu başladı
02 Haziran 2024 Pazar - 10:34 Muş’ta LGS’nin ilk oturumu başladı Muş’ta, Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 8’inci sınıf öğrencilerine yönelik Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınavın ilk oturumu başladı. Muş’ta 6 bin 259 öğrencinin başvuru yaptığı merkezi sınav 31 okulda yapılacak. Merkezi sınav 2023-2024 eğitim öğretim yılında resmi ve özel ortaokullardaki 8. sınıf öğrencilerinin katılımıyla ilk oturumu başladı. Merkezi sınavın birinci oturumu 09.30’da başlarken, ikinci oturum ise 11.30’da olacak. İki oturum halinde uygulanacak sınavda, çoktan seçmeli 90 soru sorulacak ve oturumlar aynı gün tamamlanacak. Öğrencisini sınava getiren velilerden Levent Berk, “Çocuklar bir yıldır çalışıyorlar. Daha doğrusu bir yıl derken sekiz yıldır bugün için çalışıyorlar. Biz de onlarla beraber aynı heyecanı, aynı duyguları yaşıyoruz. Görmüş olduğunuz gibi bütün veliler, anne ve babalar bugün çocukları için gelmişler. Okul bahçesinde onları bekliyoruz ve onlarla o heyecanı paylaşmak istiyoruz. İnşallah Rabbim hepsinin de emeklerini boşa çıkarmaz, bizim öğrencilerimizin de emeklerini boşa çıkarmaz. Sonuç ne olursa olsun, onlar bizim evlatlarımızdır. Önemli olan onların sağlığıdır. Tabii ki gönül ister ki daha güzel yerlere gelsinler, vatanlarına ve milletlerine hayırlı evlatlar olsunlar. Bizim buradaki temennimiz ve burada oluş amacımız da budur. Çocuklar sekiz yıldır çalışıyorlar. Özellikle bu yıl sabah akşam demeden dershanede, okulda ve evde çalıştılar. Anne baba olarak biz de elimizden gelen desteği onlardan esirgemedik. İnşallah sonuç hepimiz için ve ülkemiz için hayırlı olacaktır diye düşünüyoruz” dedi.
Muş’ta 7. kattan düşen 2 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti
01 Haziran 2024 Cumartesi - 18:07 Muş’ta 7. kattan düşen 2 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti Muş’ta 2 yaşındaki bir çocuk, 7. kattaki evlerinin balkonundan düşerek hayatını kaybetti. Olay, Muş’un Sütlüce Mahallesi’nde meydana geldi. Alınan bilgiye göre, 2 yaşındaki A.S adlı kız çocuğu, 7. kattaki evlerinin balkonundan düştü. Çığlıkları duyarak koşan aile bireyleri ile komşular, balkondan baktıklarında çocuğu yerde baygın yatarken gördü. Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince Muş Devlet Hastanesine kaldırılan A.S, doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Olay anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansırken, olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi. Öte yandan, yaklaşık 11 yıl önce iki yaşındaki kızının 7. kattan düştüğünü belirten Abdullah Yıldırım isimli vatandaş ise o günü unutamadığını söyleyerek ailelere uyarılarda bulundu. Yıldırım, pencere ve balkonların korkuluk ile korunması gerektiğini belirterek, "İki yaşında bir çocuk 7. kattan düşmüş. Çok üzüldüm. Allah yardım etsin annesine, babasına, bütün ailesine. Benim çocuğum da iki yaşındayken balkondan düşmüştü. O zaman gerçekten çok üzülmüştüm. O günü unutamıyorum. Çok şükür Cenab-ı Hakk’ın bir lütfuydu ki çocuğum sağ salim kurtuldu. Ama bu tedbir almamamız gerektiği anlamına geliyor. Tedbir önce bizden, sonra Allah’tandır. Bakıyorum, balkonlar güvensiz. Ne bir güvenlik önlemi alınıyor, ne başka bir şey yapılıyor. İnsanlarımızın acilen bu konuda harekete geçmesi lazım. Çocukların düşmemesi için önlemler alınmalı" dedi.
HAK-İŞ’ten işten çıkarmalara tepki
31 Mayıs 2024 Cuma - 22:44 HAK-İŞ’ten işten çıkarmalara tepki Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) Muş İl Başkanı Yaşar Kalır, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinden sonra bazı belediyelerde başlayan işten çıkartılmalara tepki gösterdi. 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nin ardından bazı belediyelerde toplam 35 işçinin işten çıkartılmasına tepki gösteren Yaşar Kalır, sendika binasında işten çıkartılan işçilerle birlikte basın açıklaması yaptı. Emekçilerin haksız ve hukuksuz bir şekilde işten çıkarılmasına boyun eğmeyeceklerini ifade eden Kalır, bu mücadeleyi kazanacaklarını kaydetti. “Halkın yüksek beklentisi hayal kırıklığına dönüştü” 31 Mart seçimlerinin ardından bazı belediyelerde hala icraata geçilemediğini ifade eden Kalır, halkın yüksek beklentisinin, hayal kırıklığına dönüştüğünü söyledi. Bazı belediyelerde işçilere baskı ve tehditler olduğunu, bazı belediyelerde de işçi kıyımı olduğunu vurgulayan Kalır, “Hizmetin konuşulması gereken bir zamanda, DEM’li, Yeniden Refah, AK Partili bazı belediyelerin işçilere yaptığı baskılar, tehditler ve kıyımlar yapılıyor. Bunlardan biri de Muşumuzun ilçe ve belde belediyelerinde. DEM Partili Varto Belediyesinden üyelerimiz sendikamızdan istifa ettiriliyor. Her 4 belediye de 31 Mart seçimlerinde yönetime gelen belediye başkanları, maalesef Muş halkını hayal kırıklığına uğratmıştır. Muş ilçe belediyelerinde 1 Nisan’dan beri emekçiler sendikal baskıya uğruyor, iş akitleri haksız ve hukuksuz bir şekilde feshediliyor. Dem Partili Bulanık ilçesi 19 kişi, Sungu Belediyesinden 13 kişi, Serinova Belediyesinden 3 kişi olmak üzere toplam 35 arkadaşımız haksız ve hukuksuz bir şekilde işten çıkarılmıştır” dedi. “Nerde emekçi söyleminiz” Seçim meydanlarında hak, hukuk ve emekten bahsedenlerin şimdi bu söylemlerine aykırı hareket ettiğini savunan Kalır şöyle konuştu: "Emek deyince, emekçi deyince, ekmek deyince, hak, hukuk, adalet deyince, barış, özgürlük, kardeşlik deyince, en çok bunların sesi çıkıyordu. Mazbatayı alınca 35’e yakın emekçiyi işinden, aşından, özgürlüğünden ettiler. Nerde emekçi söyleminiz? Nerde kaldı adaletiniz? Nerde kaldı özgürlük ve kardeşlik? Demek ki her şey, seçimi kazanana kadarmış. Lütfen, söylemlerinizin arkasında durun. Emekten yanı mısın, emek düşmanı mısınız? Barışçıl mısınız savaşçı mısınız? Kardeşlikten kastınız nedir, söyleyin de anlayalım. Oy isterken işçiyi kardeş bil, kazanınca ötekileştir. Böyle politika olmaz. Bu adaletsizliğe, bu kıyıma, bu hak gaspına sessiz kalmayacağız. Söz konusu belediye başkanlarını uyarmıştık. Haklılığımızı ortaya koymak için geçtiğimiz dönemde işçilerimiz için mahkeme açmıştık. Eylemimiz neticesinde, 5 yıl önce Varto’da çalışan arkadaşlarımız işe geri alınmıştır. Ancak biz, iş akitleri feshedilen tüm arkadaşlarımızın işlerine iade edilmesini istiyoruz. Adaletsizlik, hukuksuzluk tamamen son bulsun istiyoruz. Bizim kavgamız, emek ve ekmek kavgasıdır. Bugün bunun için buradayız.”
Muş’ta 12 milyon lira yatırım ile üniversite öğrencilerinin yolu aydınlatıldı
31 Mayıs 2024 Cuma - 20:15 Muş’ta 12 milyon lira yatırım ile üniversite öğrencilerinin yolu aydınlatıldı Muş’ta Van Gölü Elektrik Dağıtım AŞ (VEDAŞ) ekipleri, GSB Yurtları, Kayak Merkezi ve Kulp karayolu bağlantılı yolunda başlattıkları aydınlatma çalışmalarını tamamlayarak öğrencilerin yolunu aydınlattı. Muş’ta Van Gölü Elektrik Dağıtım AŞ (VEDAŞ) ekipleri, yaklaşık 12 milyon TL yatırımla GSB Yurtları, Kayak Merkezi ve Kulp karayolunda yürüttükleri 2 kilometrelik aydınlatma çalışmalarını tamamladı. Bu projeyle, öğrencilerin kampüs alanına daha rahat ve güvenli bir şekilde ulaşmaları sağlanacak. Çalışmalar kapsamında, yol boyunca yeni aydınlatma direkleri dikildi ve modern LED lambalar yerleştirildi. Van Gölü Elektrik Dağıtım AŞ (VEDAŞ) İl Müdürü Suat Coşar, yapılan yatırımlarla ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada, “Üniversite yolunda yürütülen aydınlatma çalışmalarını tamamladık. Van Gölü Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi olarak zor bir coğrafyada oldukça kritik bir görevi ifa ediyoruz. Kaliteli ve kesintisiz enerji arzının sağlanması için 7/24 esasına göre çalışıyoruz. 2023 yılı yatırım programı kapsamında, 12 milyon lira harcama yapılarak, yol boyunca Üniversite ve GSB Yurtları arasındaki yolu ile Kayak Merkezi arasındaki yoldaki enerji nakil hatları yeniledik. Bu kapsamda yaklaşık iki kilometrelik bir yeraltı aydınlatma tesisi yapılmıştır. Bununla beraber burada ömrünü tamamlamış şebeke yer altına alınarak son teknoloji ile donatılmıştır. Anım Şirketi olarak enerjili nakil hatlarının yenilenmesi yanında aynı zamanda sokak aydınlatmalarını da tarafımıza yapılmaktadır. Özellikle Üniversite ve KYK arasında bulunan yoldaki yapılan ayaklardan çalışması buradaki öğrencilerimizin daha güvenli bir şekilde gidiş gelişlerini sağlamaktadır” dedi. Aydınlatılan yolda arkadaşları ile gezen öğrencilerinden Selcan Basmacı ise, “Daha önce buradaki ışıklandırmalar olmadığı için köpeklerin korkusundan buradan kütüphaneye gidip gelemiyorduk. Bu nedenle ders sıkıntısı yaşadık. Çünkü kış şartları çok zor geçiyordu. Şemdi ışıklandırma yapıldı. Bundan sonra daha güvenli bir şekilde gidip geliyoruz. Bu açıdan VEDAŞ ekibini teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı. Karanlık yolda yürümekten korktuklarını ifade eden öğrencilerden Özlem Tekin, yapılan yatırımlarla yollarının aydınlatıldığını belirterek, “Özellikle yaz aylarından aydınlatma olmadığı için buradan yurda giderken zaman zaman köpeklerle karşılaşıyorduk. VEDAŞ’ın yaptığı aydınlatma çalışması sonucu artık rahatlıkla Yurda gidebiliyoruz. VEDAŞ Müdürlüğüne yapılan bu çalışmalardan dolayı teşekkür ederiz” şeklinde konuştu.
Filistin’de hayatını kaybedenler için Mevlid-i Şerif okutuldu
31 Mayıs 2024 Cuma - 18:07 Filistin’de hayatını kaybedenler için Mevlid-i Şerif okutuldu Muş Bedensel Engelliler Derneği tarafından Filistin’de hayatını kaybedenler için Mevlid-i Şerif okutuldu. Vadi Park’taki Muş Engelliler Derneğinde bir araya gelen engelli vatandaşlar, İsrail’in saldırıları sonucunda Filistin’de hayatını kaybedenler için Mevlid-i Şerif okudu. Fiziksel engelleri nedeniyle yürüyüş veya protesto programlarına katılamayan grup, bir araya gelerek İsrail’e tepkilerini dile getirdiler. Engelli bireyler, derneklerinde gönüllü olarak görev yapan ve engelli bireylere destek veren kişilerle birlikte düzenledikleri etkinlikte, Filistin’dekiler için Mevlid-i Şerif okudular. Etkinlik sırasında İsrail’in Filistin’e uyguladığı zulme karşı duydukları öfkeyi ve tepkiyi dile getirerek, "Kahrolsun İsrail" sloganları attılar. Muş Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Bedri Korkmaz, Filistin’de yaşanan katliama dünyanın sessiz kaldığını ifade ederek, “Biz engelli arkadaşlarımızla kendi aramızda bir toplantı yaptık. Filistin’deki şehitlerimiz için ne yapabiliriz? Biz yürüyüş veya herhangi bir protesto programına katılamadığımızdan dolayı engelli arkadaşlarımız olarak akülü sandalye veya koltuk değneği kullanan arkadaşlarımızla birlikte ne yapabiliriz dedik. Biz de bir karar aldık ve kendi derneğimizde engellilere gönül vermiş insanlarla beraber Mevlid-i Şerif okuduk. İsrail’e lanet getiriyoruz. Kahrolsun İsrail. Bu dünyanın başına bela olan bu İsrail’e dünya neden gözü ve kulağı kapalıdır? Biz bunları kabullenemiyoruz. Biz engelliler olarak İsrail’e lanet getiriyoruz” dedi.