Yerel Haberler
Muş
Muş’ta 19 Eylül Gaziler Günü törenle kutlandı 19 Eylül 2024 Perşembe - 17:30:13 Muş’ta “19 Eylül Gaziler Günü” kapsamında çeşitli programlar düzenlenirken, çelenk sunma törenine katılan DEM Parti’li Belediye Başkan Vekili Tuba Sayılgan’ın İstiklal Marşı’na eşlik etmediği görüldü. Günün ilk programı Garnizon Şehitliği’nde gerçekleşti. Burada Kur’an-ı Kerim okunması ile başlayan programda, protokol üyeleri ve gaziler, şehitler anısına mezarlara karanfiller bıraktı. Duygusal anların yaşandığı bu törenden sonra PTT Caddesi’nde bir araya gelen vatandaşlar, Kent Meydanı’na kadar “19 Eylül Gaziler Günü ve Kahramanlar Yürüyüşü” düzenledi. Yapılan yürüyüşün ardından Kent Meydanı’nda düzenlenen etkinlikte ise Atatürk Anıtı’na çelenkler sunuldu. Ayrıca “19 Eylül Gaziler Günü” programına katılan DEM Parti’li Belediye Başkan Vekili Tuba Sayılgan’ın İstiklal Marşı’na eşlik etmediği anlar kameralara yansıdı. Burada bir konuşma yapan Muş Valisi Avni Çakır, 1071’de Malazgirt Savaşı’yla yurt edinen bu topraklarda 7 cihana hükmeden dünyanın en büyük imparatorluklardan bir tanesinin bu topraklarda kurulduğunu belirterek, “Bin yıldan fazla bir süredir bu topraklarda daima mazlumun yanında, zalimin karşısında, büyük bir devlet geleneğiyle varlığımızı devam ettirmişiz. Tabii bu süreç öyle konuşulduğu kadar kolay olmamış. Bulunduğumuz coğrafya, hele mensup olduğumuz dinin de en büyük temsilcisi olarak en güçlü devleti, ordusu olarak da her daim tehditlere maruz kalmışız. Nitekim yakın yüzyılımıza baktığımız zaman Çanakkale’yle Kurtuluş Savaşı’yla bu aziz vatanımızın parçalanma aşamasından çekmişiz, tekrar birliğimizi, beraberliğimizi sağlamışız, cumhuriyeti ilan etmişiz, kardeşçe yaşamımızı sürdürürken ve hızlı bir şekilde de gelişirken yine bahsetmiş olduğumuz dış güçlerin sürekli saldırılarına maruz kalmışız” dedi. Devletin yaklaşık 40 yıldır terör belasıyla da karşı karşıya olduğunu hatırlatan Vali Çakır, “Bu uğurda aziz milletimiz nasıl Kurtuluş Savaşı’nda, Malazgirt’te ve birçok varlığımızı, birliğimizi, beraberliğimizi, bayrağımızı dalgalandırmak için verdiğimiz uğraşlar, savaşlar gibi bu süreç zarfında da aziz milletimiz birçok şehitler vermiş, gaziler vermiş. Şu an aramızda da bu kahraman gazilerimizin yüzlercesi bulunuyor. Devlet onlara, aziz şehitlerimizle beraber nerede görev verdiyse hiç tereddüt etmeden koşarak gitmişler, aynı kurşunu yemişler ya da aynı tehlikeye maruz kalmışlar. Allah onları sevdiklerine bağışlamış, onlar şu an aramızdalar. Nerede bir gazi varsa, nerede bir şehit ailesi varsa hepsi bizim baş tacı ve onların biz hizmetkârıyız. Başta Cumhurbaşkanımızın dediği gibi onların her talepleri başımızın üzerindedir. Bunun yanı sıra bir insanın hayatı boyunca taşıyabileceği ve gelecek kuşaklara da aktarabileceği en büyük onurlardan bir tanesi de bu gazilik beratı ve şehit ya da şehit yakınlığı unvanıdır. O yüzden bu çok sorumluluk gerektiren, hem bu camianın dışında bizlere çok büyük bir saygı ve hürmet zorunluluğu gerektiren, hem de siz bu unvanı taşıyan kişilere ve ailelere de bu manevi duruma azami derece dikkat edilen bir unvandır” şeklinde konuştu. Yapılan konuşmaların ardından Vali Çakır makamında gazileri kabul ederek onlarla bir süre sohbet etti. Etkinlik kapsamında jandarma sosyal tesislerinde gaziler ve şehit yakınları onuruna da yemek verildi. Program, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne bağlı spor salonunda gazilere yönelik düzenlenen “Kahramanlar Sahada, Kalbimiz Onlarla Spor Etkinlikleri” ile sona erdi. Etkinliklere Garnizon Komutan Vekili Ulaştırma Kıdemli Albay Cüneyt Balaban, Belediye Başkan Vekili Tuba Sayılgan, Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Kantar, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Yılmaz Kırgel, 49’uncu Motorlu Tugay Komutan Yardımcısı Ulaştırma Albay Ali Osman Sağlam, Emniyet Müdürü Serkan Karaman, gaziler, şehit yakınları, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 18:17 Muş’ta Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası programı düzenlendi Muş’ta Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen programa katılan Muş Valisi Avni Çakır, “Real Madrid ve Fenerbahçe’de oynayan Türkiye’nin evladı Mesut Özil camide temizlik yaparken fotoğrafları medyaya yansıdı. Binlerce, milyonlarca gence o konuda bizlerin konuşarak yapamadığını bir görüntüyle aşıladı” dedi. Muş’ta Mevlid-i Nebi ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası etkinlikleri İslami İlimler Fakültesi konferans salonunda düzenlenen program ile gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program Kur’an-ı Kerim tilaveti ve hafta ile ilgili video gösterimi ile devam etti. Türkiye’de eğitim, teknoloji, barış ve kardeşliğin önemine değinen Vali Çakır, "Talebe yetiştiren hocaların üzerine büyük görevler düşüyor. Bizler İslam’ın ruhunu, güzelliğini doğru olarak gelecek nesillere anlatamadıkça maalesef bu anlamda da tam doğruyu arama çabalarımız sürecek. Değerli arkadaşlar din adamı cesur olmalıdır. Emin olmadığı bir konu hakkında konuşmamalıdır. Ama Allah’ın kitabında, peygamberin sünnetinde bizlere gösterdiği doğruları ve esasları çok iyi anlatın. Korkusuzca da bunları söyleyin. Eğer cemaatiniz gençleşiyorsa yaş profili gençleşiyorsa işinizi doğru yapıyorsunuz. Ama her yıl sizler de cemaatinizle beraber yaşlanıyorsanız kusura bakmayın orada bir yanlışlık vardır. Muş’ta 400’den fazla cami ve 700’den fazla din görevlisi vatandaşlarımıza hizmet ediyor. Türkiye’de yenileşme ve yeni yapı anlamında iyi seviyedeyiz" şeklinde konuştu. Din görevlerinin toplumda rol model olması gerektiğini söyleyen Çakır, "Bu gençlerin milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmaları için bizim onlara çok güzel rol model olmamız lazım. Entelektüel seviyemiz de okuduğumuz kitapla onları şaşırtmamız lazım. Teknolojiyi takip edeceksiniz. Dünyada her türlü gelişmeyi takip edeceksiniz. Yeri gelecek gençlerle spordan, sanattan, edebiyattan konuşacaksınız. Din görevlisi demek bulunduğu toplumlarda en eğitimli, en bilgili insan demektir" dedi. Vali Çakır, geçen haftalarda Mesut Özil’in Camii temizlerken bir fotoğrafının medyada yansıdığını ve bu fotoğrafın gençler üzerinde olumlu bir iz bıraktığını belirterek, "Mesut Özil, Real Madrid ve Fenerbahçe’de oynadı, Türkiye’nin evladı ve milli futbolcumuz. Mesut Özil camide temizlik yaparken fotoğrafları medyaya yansıdı. Binlerce, milyonlarca gence o konuda bizlerin konuşarak yapamadığını bir görüntüyle aşıladı. Bu nedenle camilerimizi temiz tutalım. Gençlerden faydalanalım. Çocukları camiye daha çok getirelim. Camideki çocuk seslerinden rahatsız olmayalım. Çocuklar camide konuştuklarında bana en güzel melodi gibi geliyor. Ama maalesef bazı arkadaşlar çocukları kovalıyor, kovalamayın. Dinimizin güzelliklerini ön plana çıkartalım. İslamiyet’in enginliğini, o berraklığını, o kapsayıcılığını, affediciliğini, merhametini, iyiliğini, doğruluğunu, güzelliğini anlatmalıyız. Sevgili Peygamberimiz onun için gönderildi, Efendimiz ’merhamet ve iyilik diyor" şeklinde konuştu. İl Müftüsü Demir’in de konuşmaya yaptığı programa, İl Jandarma Komutanı Albay Yılmaz Kırgel, kurum amirleri ve din görevlileri katıldı.
18 Eylül 2024 Çarşamba - 14:21 Muş’ta annelerin evlat nöbeti 163. haftaya girdi Muş’ta çocuklarını terör örgütü PKK’nın pençesinden kurtarmak isteyen aileler, 163 haftadır kararlı bir şekilde devam ettirdikleri evlat nöbetini sürdürüyor. Muş’ta çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler, DEM Parti il binası önündeki oturma eylemine devam ediyor. Aileler, çocuklarının en kısa sürede güvenli bir şekilde evlerine dönmesini beklerken, toplumun da bu konuda destek olmasını istedi. Ayrıca eyleme katılarak ailelere destek veren Muş Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Bedri Korkmaz, kentteki sivil toplum kuruluşlarını desteğe davet etti. Çocuklarına kavuşma ümidiyle her hafta çarşamba günü DEM Parti il binası önünde bir araya gelen aileler, "Anneler direniyor" ve "Yeter artık evlatlarımızı bırakın" pankartları açtı. Anne ve babalar, yıllardır hasretle bekledikleri çocuklarına teslim olmaları için çağrıda bulundu. Oğlunun 10 yıl önce kandırılarak dağa götürüldüğünü söyleyen Halit Altun, 10 yıldır çalmadığı kapı kalmadığını ama herhangi bir haber alamadığını ifade ederek, “10 yıldır DEM Parti tarafından benim çocuğum götürüldü. İnönü Üniversitesi’nden çocuğumu alıp götürdüler. 10 yıldır biz bu acıyla pençeleşiyoruz. Bu 10 yıl içinde gitmediğim, gezmediğim yer kalmadı. Bunlara rağmen çocuğumu görmedim ve halen de görmüş değilim. Sonuna kadar da ben çocuğumun arkasındayım. Oğlum eğer sağsan, beni dinliyorsan, izliyorsan, görüyorsan, durma, gel. Orası bize göre değil. Memleketine gel, annene, babana, yuvana, devletine gel. O insanlar bizden değil. Sadece sana değil, sesimi duyan herkese sesleniyorum. Orası yanlış bir kesimdir. Ülkenize dönün, ailenizin yanına, yuvanıza dönün” dedi. 8 yıldır oğlundan haber alamadığını ifade eden Şahinaz Özcan ise “Gitti, gidiş o gidiş bir daha haber alamadık. Oğlum kazada ölseydi, Allah tarafından ölseydi derdik ölmüş gitmiş. Ama bu DEM Parti ve PKK oğlumu alıp götürdü ve bu içimize dert oldu. Her yerde sorduk, bir haber almadım. Ben çocuğumu DEM Parti’den PKK’dan istiyorum. Bir tane dağda kalana kadar eylemimi sürdüreceğim. DEM Parti’nin ve PKK’nın 40 yıldır hali budur. Milleti bu zor duruma koymuşlar. Onlar da evlat sahibidir. Bir gün evlatları geç gelse bunlar nasıl dayanırlar. Bizleri kendi yerlerine koysunlar, böyle olur mu? Biz de Kürt’üz ama bu Kürt davası değil” ifadelerini kullandı. Ailelere destek vermek amacıyla eyleme katılan Muş Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Bedri Korkmaz da, kentteki sivil toplum kuruluşlarını ailelere destek vermeye davet ederek, “Çocukları dağa kaçırılan annelere destek amaçlı buraya geldik. Çok üzülerek görüyorum ki aslında ilimizin en tanınır STK’larını burada görmek isterim. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın. Bir çocuk eve bir saat geç geldiği zaman annelerin ne kadar üzüldüğünü biliyoruz. Ama bunların yıllarca çocuklarının dağa kaçırıldığı, bu anlamda bunların neler çektiğini anlamak için de olsa en azından onların yanında olduğunu göstermek için buradayız. İsterim ki ilimdeki bütün STK’ların hele hele özellikle güçlü, kuvvetli STK’ların da burada gelip basın açıklaması yapıp ses getirmesi anlamında, onların dağdan indirilmesi için gündem oluşturmak adına burada açıklamalarını beklerim. Ne yazık ki biz ilimizde bunu göremiyoruz. Biz her ne kadar engelliler derneği de olsak, engelli de olsak biz ilk günden beri olduğu gibi her zaman onların yanında olacağız. Gerekirse onlar kalırsa sabahlara kadar da kalacağız. Çünkü Allah kimseye göstermesin. Gerçekten de çok zor bir durum. Bu anlamda bunlar için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Allah kimseyi devletinden uzaklaştırmasın. Allah devletimize zeval vermesin. Biz her zaman devletimizin ve milletimizin yanındayız” şeklinde konuştu.
Muş’ta yaklaşık 2 milyar TL’lik dev yatırım hızla yükseliyor
26 Temmuz 2024 Cuma - 16:34 Muş’ta yaklaşık 2 milyar TL’lik dev yatırım hızla yükseliyor Muş Valisi Avni Çakır, yapımına devam edilen 500 yataklı hastane inşaatında incelemelerde bulunarak, “2025 yılı itibariyle Muş’umuz 500 yataklı yeni hastanesine kavuşmuş olacak” dedi. Muş-Bitlis kara yolu üzerinde Toprak Baba Parkı yakınında yapımı devam eden yeni hastane inşaatı hızla ilerliyor. 500 yatak kapasiteli hastanenin 2025 yılında tamamlanması hedeflenirken, projenin toplam maliyetinin ise 1 milyar 630 milyon lira olarak belirlendi. Toplam 142 bin 500 metrekare açık alan üzerine kurulan 5 katlı hastane inşaatında incelemelerde bulunan ve ilgililerden bilgi alan Muş Valisi Avni Çakır, “Muş için çok önemli bir yatırım. 2022 yılında ihalesi yapılan inşaat bugün itibariyle fiziki gerçekleşmenin yüzde 40 civarında oluşmuş durumda. İş teslimi 2025 yılının 11. ayı gözüküyor. İnşallah ciddi bir aksilik olmazsa süresinde iş teslim edilecek gibi gözüküyor. Muş halkımızın merakla beklediği inşaat. Muş’taki sağlık sistemimizin yıllarca ihtiyacını da giderecek şekilde bir inşaat olarak planlandı. Bulunduğu konum da son derece müsait. Bu hastanemiz sadece Muş’a hitap etmeyecek. Aynı zamanda bölge hastanesi vasfını da elde etmiş olacak. Ulaşım anlamında şu anki sahamızdan Bitlis yaklaşık 40 dakika, Bingöl bir saat civarında bir mesafede. Dolayısıyla öncelik hem Muş’umuza, hem de bölgemize hizmet edecek” dedi Vali Çakır, yeni yapılan hastanenin bölgeye hizmet vereceğini ifade ederek, “Hastane en son yaşamış olduğumuz Maraş depremindeki tecrübeleri de dikkate alınarak izolatör sistemiyle son derece depreme de dayanıklı bir şekilde inşa edildi. Bu anlamda inşaatın zorluk sürecini de geride bırakmış bulunuyoruz. Çünkü zeminde yaklaşık 1,5 yıllık bir süreyi bulan ciddi çalışmalar gerçekleştirildi. Artık zemindeki bu çalışmaların nihayetlenmesiyle beraber de maşallah her gün böyle yükselir. Bir aksilik olmazsa 2025 yılı itibariyle Muş’umuz 500 yataklı yeni hastanesine kavuşmuş olacak. Hastaneyi sadece sağlık hizmeti noktasında düşünmemek lazım, tam anlamıyla devreye girdikten sonra Muş’un ekonomisine de çok ciddi anlamda katkı sunacak. Ön tahminlerimize göre 4 bin dolayında burada personel çalışacak. Dolayısıyla buradaki hizmet sektörüyle, yeme-içme sektörüyle, diğer ticaret sektörüyle yani Muş’a çok ciddi yeni ilave istihdam kaynakları da gelmiş olacak” şeklinde konuştu. İnşaatı devam eden hastane ile ilgili teknik bilgi veren Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mehmet Kabak ise “Bu hastanemiz 500 yatak olarak planlanmaktadır. 387 odamız olacaktır. Burada 129 poliklinik odası, 2 anjiyo odası, 21 ameliyathanemiz, 2 lokal ameliyathane, 90 yoğun bakım yatağı olarak planlanmaktadır. Yatak sayımız da 600’ün üzerine çıkmakla birlikte eğitim araştırma statüsünü kazanabilmesiyle birlikte Muş’ta ilk defa üçüncü basamak hastane hizmetinin açılmasını planlamaktayız. Tabii bu süreçler hastane açıldıktan sonra ilerler. Üçüncü basamak hastane kazandıktan sonra daha özellikli yan dallarının olduğu, cerrahi branşların olduğu, daha detaylı ameliyathane işlemlerinin yapıldığı bir kompleks hastane haline getirilmesi planlanmaktadır. Bu sebepten ötürü vatandaşlarımızın il dışına sevklerini azaltarak Muş ilinde tedavilerinin tamamlanmasını amaçlamaktayız. Bakanlığımızın temel planı bu. Bakanlığımızın Muş ilindeki yatırımları tüm hızıyla devam etmekte olup, 500 yataklı hastane de bu yatırımların en büyüğü olma özelliğine sahiptir” diye konuştu. Vali Çakır’a; Vali Yardımcısı Cihat Abukan, İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mehmet Kabak, Muş Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ömer Başer, İl Sağlık Müdürlüğü Destek Hizmet Başkan Yardımcısı Selami Güzel, Muş Şeker Fabrikası Müdürü Turgut Kızılkaya ve firma yetkilileri eşlik etti.
Muşspor yeni sezon hazırlıklarına başladı
25 Temmuz 2024 Perşembe - 21:18 Muşspor yeni sezon hazırlıklarına başladı Muşspor, yeni sezon hazırlıklarına başladı. Sarı-beyazlı takım, ilk antrenmanını Muş Şehir Stadı’nda yaptı. Yeni transferler de takımla ilk idmanına çıktı. 2024-2025 sezonunda Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 3. Lig 1. Grup’ta mücadele edecek olan Muşspor, hazırlıklarına başladı. Teknik direktör Yavuz İncedal yönetiminde gerçekleştirilen idman, dinamik ısınma ve koşu çalışmasıyla başladı. TFF 3. Lig’de adından sıkça söz ettiren Muşspor, 2024-2025 sezonu öncesinde 25-31 Temmuz tarihleri arasında Muş’ta antrenmanlarını sürdürecek ardından Kartepe’de 2. etap kamp programını gerçekleştirecek. Yapılan ilk antrenman sonrası basın mensuplarının sorularını cevaplayan Teknik direktör Yavuz İncedal, “Muşspor taraftarlarının, Yönetim Kurulunun ve Muş’un ne istediğini biliyorum. Her zaman zirveye oynamak, bu yıl güçlü bir gruptayız ama bizde zirveyi düşünen, zirvede olmak isteyen bir takımız. Ben burada bir başarının parçası olarak anılmak istiyorum. Buraya katkı sunmak istiyorum. Bu yörelerde çok antrenörlük yaptım, futbolculuk yaptım. Muş, gerçekten Türkiye’nin sempatiyle bakılan bir yeri, müthiş bir taraftar kitlesi var. Böyle bir kente hizmet edeceğimden dolayı mutluyum. Güzel bir bütünleşme olursa, taraftarıyla, yönetimiyle, futbolcusuyla, teknik heyetiyle başarılı olmamak için hiçbir neden yok. Çalışmalarımız bu yönde olacak. Çok değerli, kıymetli bu kente uyum sağlayacak oyuncu transferi yapıldı. Yönetim kurulumuz bu konuda gerçekten seçici davranmış. Tabi ki zaman içerisinde birçok eksiklerimiz görülebilir. Bunları da yönetim kurulumuzla, başkanımızla istişare ederek bu takıma katkı sağlayabilecek oyuncularda katabiliriz. Başkanımız önümüzün açık olduğunu söyledi. Mevcut kadroda alınan transferlerin gerçekten bulunduğumuz ligde zaten bilinen saygı duyulan isimler. İnşallah hep birlikte Muş’u hak ettiği yere getireceğiz” dedi. İncedal, kamp programı hakkında ise, “10 gün kendi tesislerimizde çalışacağız. Sonra 2 günlük izinin ardından 3. Gün toplanacağız ve Kocaeli Kartepe’de 12 günlük bir kamp programımız olacak. Burada daha çok birinci etap dediğimiz bölümde fiziksel gelişimi sağlayan, kaynaşmayı sağlayan bir yapıyı oluşturacağız. İkinci kampımızda da daha çok taktiksel, oyunsal formalar içerisinde hazırlık maçları ve takımımızın artık bize hizmet edecek oyuncuları belirleme adına olacak. Daha sonra kalan 15 günlük süreçte Muş’ta buluşacağız. Ben özelikle bugün buraya gelen bizi coşkuyla karşılayan Muşspor taraftarlarına bir kez daha teşekkür ediyorum. Onlara layık olmak için çalışacağız” ifadelerini kullandı. Muşspor’un yeni transferi kanat oyuncusu Halil Yılmaz, antrenman sonrası yaptığı açıklama da ligi en üst sırada bitiemek istediklerini belirterek, “Yeni başladık, kazasız belasız hayırlı bir kamp dönemi olur. Geçen Sene Muşspor’u takip ettik. Biz Batman Petrolspor’da şampiyon olduk, Muşspor’da play-off finalinde elendi. Geçen sene olmadı ama bu sene inşallah biz başarırız. Güzel bir ekip olduk, kadromuz güzel, hocamız yeni katıldı. Kamp döneminde aramıza yeni katılan arkadaşlarımızda olur. İnşallah verimli bir kamp dönemi geçirip sezonu da en üst sırada ligi bitirmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Muşspor’un bir diğer yeni transferi forvet oyuncusu Yakup Alkan ise Muşsporu hak ettiği ikinci lige taşıyacaklarını belirterek, “Bugün ilk antrenmanımızı yaptık. Allah utandırmasın, sakatlıksız belasız sonu şampiyonluk olan bir sezon olur inşallah. Buradaki birçok futbolcu gibi daha önce şampiyon olan futbolcular var. Hedefe geldik bizimde şampiyonluğumuz var. İnşallah bu sezon hep beraber Muşsporumuzu hak ettiği yere 2. Lige çıkaracağız” dedi.
‘Gençler önce eğitimde, sonra istihdamda’ projesi tamamlandı
25 Temmuz 2024 Perşembe - 12:58 ‘Gençler önce eğitimde, sonra istihdamda’ projesi tamamlandı Musş’un Bulanık ilçesinde yürütülen ve Avrupa Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen ‘Muş’ta Gençler Önce Eğitimde Sonra İstihdamda’ projesinin kapanış toplantısı yapıldı. Bulanık ilçesinde yürütülen, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansının başvuru sahibi, Bulanık - Malazgirt Süt Üreticileri Birliğinin eş başvuru sahibi, Bulanık Kaymakamlığının iştirakçi olduğu ‘Muş’ta Gençler Önce Eğitimde Sonra İstihdamda’ projesinin kapanışı toplantısı öğretmenevi konferans salonunda yapıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda bir konuşma yapan Vali Avni Çakır, başarıyla tamamlanan projeyi büyük bir sevgiyle takip ettiği projelerden bir tanesi olduğunu söyledi. Muş’un Türkiye’nin en genç 6’ncı ili olduğunu belirten Vali Çakır, “Dolayısıyla gençlerimizi Muş’un sahip olduğu potansiyeller doğrultusunda ve ülkemizin gelecekteki ihtiyaçları doğrultusunda yetiştirmemiz lazım, hazırlamamız lazım. Tabiri caizse biz şimdi tohum saçıyoruz. Gençlerimizi, bölgemizin üstün olduğu özelliklerle birleşerek onları geleceğe hazırlamaya çalışıyoruz. İnşallah bu tür projeler öyle sihirli değildir, bir anda hemen sonucu göremezsiniz ama uzun vadede mutlaka faydasını, sonucunu görürsünüz. Gençlerimizdeki bu ciddiyet, takip, zaten onların bu işe verdiği önemin de çok göstergesiydi” dedi. Muş’un ciddi bir tarım ve hayvancılık şehri olduğunun altını çizen Çakır, şöyle konuştu: “Bu konuda çok büyük fırsatlarımız var. Bunu da tabii sayısal anlamda fazlalığınız çok fazla bir anlam ifade etmiyor. Bunu çok rasyonel, gerçekli ve geleceğe yönelik bir şekilde donatmanız gerekiyor ki gelecekteki fırsatlardan faydalanabilesiniz, bu imkanları değerlendirebilesiniz. Bu anlamda da benzer projeleri çok önemsiyoruz. İnşallah devamı da gelecek. Muş’ta bu sene Avrupa Birliği kapsamında yine DAKA’nın projesinin yanında genel sekreterliğimizin de başka projesi vardı. Yine yerel eylem gruplarımızın projeleri var. Bu anlamda biz peyderpey dediğim gibi kadınlarımızı, gençlerimizi, kızlarımızı daha donanımlı hale getirmeye gayret ediyoruz. İnşallah bundan sonraki projelerimiz de devam edecek. Güzel bir proje oldu. İnşallah gençlerimizi de peyderpey bunun sonuçlarıyla buluşturacağız ilerleyen süreçte. Dediğim gibi hiçbir emek, çaba karşılıksız kalmaz. Mutlaka bunun karşılığını alacaksınız. Yeter ki uygun zamanı sabırla bekleyelim.” Bin 200 projeye 830 milyon Euro destek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Sözleşme Yönetimi Daire Başkanı Uğur Güneş ise genel müdürlüğün destek verdiği projelere değindi. Şu ana kadar bin 200 projeye 830 milyon Euro destek verdiklerini dile getiren Uğur Güneş, “Operasyonumuz genel anlamda İŞKUR’un operasyon faydalanıcısı olduğu ve 30 milyon Euro’luk bir bütçeye temas eden bir operasyondur. Yaklaşık 400 proje başvurusu almış olan genel müdürlüğümüz bunlardan fonlanmaya değer 52 projeyi seçti ve bunları ortalama 200 bin Euro minimum bütçeyle fonlamıştır ki projemiz de 280 bin Euro civarlarında bir bütçeyle birçok faaliyetlerini gerçekleştirmiştir. Tabii bu süreçte iştirakçi olan kurumlarımızın destekleriyle projemiz çok iyi yerlere gelmiştir. İPA dediğimiz Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı fonları Türkiye’yle Avrupa Birliği arasında bir finansal anlaşmadır ve 2007 yılından bu yana uygulanmaktadır. Yaklaşık 830 milyon Euro’luk bir bütçeyle bin 200 proje, 2007 yılından beri fonlanmıştı. 70 bin vatandaşımız ki bunun 53 bini kadın istihdama yine erişmişti. Ayrıca mesleki yeterlilik standartlarının belirlenmesiyle beraber birçok operasyon da bu şekilde sonuçlanmış ve 140 bin bireyimizin mesleki eğitim sertifikası ve bedelleri kurumumuzca yatırılmıştır. Türkiye’de Eurostat verilerine göre 84 milyon vatandaşımızın yaklaşık 6 milyonu ne istihdamda, ne eğitimde olan gençlerimizdir. Bu özellikle İŞKUR’un çok uzun yıllardır üzerinde çalıştığı, bakanlığımızın uzun yıllardır üzerinde çalıştığı bir konudur” dedi. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) Genel Sekreter Vekili Mehmet Emin Çakay da, kalkınma çalışmalarında özellikle projelerin açılış ve kapanışının kendileri için ayrı bir heyecan vesilesi olduğunu belirterek, “Bu kapsamda özellikle kapanış toplantılarının ayrı bir önemi var. Buradan alacağımız dersler, bundan sonraki süreçler, malum bu projelerin hayata geçirilmesi çok kolay olmuyor. Sonuçta ortaya bir finansman kaynağı da konuluyor ve bir hedefe hizmet ediyor. Dolayısıyla gerek başkanımızın açıklamalarında gerekse arkadaşlarımızın proje süresi boyunca yaptığı faaliyetlerde ortaya koydukları performans gerçekten önemli bir konuya işaret ediyor. Kalkınma konuları özellikle ülkemiz ve bölgemiz açısından önemli bir konu ifade etmekte. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı olarak 2009 yılından bugüne bölgemizin kalkınmasında, ekonominin bütün alanlarında, tarımda, turizmde ve diğer alanlarda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Bugüne kadar bölgemizde birçok program ve projeyi hayata geçirdik. Kalkınma konularına baktığınız zaman aslında potansiyel alanlarına, özellikle tarım, turizm, ekonomi konuları her ne kadar gündemdeyse de bu potansiyelden bir tanesi de aslında beşeri sermaye konusudur. Dolayısıyla beşeri sermaye konusunun niteliği bölgesel kalkınma açısından önem arz ediyor. Projenin özeline baktığımız zaman NEET gençliğine odaklandığını görüyoruz. NEET gençliği özellikle son zamanlarda başta Avrupa ülkelerinde olmak üzere gelişmekte olan ülkeler için önemli bir konuyu, önemli bir alanı teşkil etmekte. Zira ne eğitimde, ne istihdamda olan gençlerin niteliklerinin arttırılması, bu niteliklerinin ekonomiye ve kalkınmaya entegrasyonu önemli bir konuyu, önemli bir alanı teşkil ediyor. Dolayısıyla projemizin kapanışına baktığımız zaman da aslında önemli bir konuda malumunuz olduğu üzere Muş ilimiz bölgemizin tarım sektörünün en önemli odağında olan bir ilimiz ve aynı zamanda Bulanık ilçemizin de bu Muş özelinde daha nitelikli bir halde olduğunu ve önümüzdeki süreçte kalkınma çalışmalarında, tarım politikalarının gelişmesine önemli bir potansiyeli barındırıyor. Dolayısıyla özellikle NEET gençliğimiz tarım ve kırsal kalkınma alanındaki bu projede edindikleri deneyimlerin bundan sonraki süreçlerde takip edilmesi ve devam edilmesi bizim açımızdan da desteklenmesi hepimize düşer. Özellikle ajans olarak bize düşen önemli bir görev ve sorumluluk olarak addediyoruz” ifadelerini kullandı. Yapılan konuşmaların ardından proje kapsamında eğitim gören kursiyerlere sertifikaları verildi. Programa Vali Yardımcısı Tahir Yılmaz, Bulanık Kaymakamı Ömer Övünç Koşansu, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, Türkiye İş Kurumu İl Müdürü Mehmet Emin Taylan, kurum amirleri ve kursiyerler katıldı.
‘Gençler önce eğitimde, sonra istihdamda’ projesi tamamlandı
25 Temmuz 2024 Perşembe - 12:57 ‘Gençler önce eğitimde, sonra istihdamda’ projesi tamamlandı Muş’un Bulanık ilçesinde yürütülen ve Avrupa Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen ‘Muş’ta Gençler Önce Eğitimde Sonra İstihdamda’ projesinin kapanış toplantısı yapıldı. Bulanık ilçesinde yürütülen, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansının başvuru sahibi, Bulanık - Malazgirt Süt Üreticileri Birliğinin eş başvuru sahibi, Bulanık Kaymakamlığı ile SÜTAŞ’ın iştirakçi olduğu ‘Muş’ta Gençler Önce Eğitimde Sonra İstihdamda’ projesinin kapanışı toplantısı öğretmenevi konferans salonunda yapıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda bir konuşma yapan Vali Avni Çakır, başarıyla tamamlanan projeyi büyük bir sevgiyle takip ettiği projelerden bir tanesi olduğunu söyledi. Muş’un Türkiye’nin en genç 6’ncı ili olduğunu belirten Vali Çakır, “Dolayısıyla gençlerimizi Muş’un sahip olduğu potansiyeller doğrultusunda ve ülkemizin gelecekteki ihtiyaçları doğrultusunda yetiştirmemiz lazım, hazırlamamız lazım. Tabiri caizse biz şimdi tohum saçıyoruz. Gençlerimizi, bölgemizin üstün olduğu özelliklerle birleşerek onları geleceğe hazırlamaya çalışıyoruz. İnşallah bu tür projeler öyle sihirli değildir, bir anda hemen sonucu göremezsiniz ama uzun vadede mutlaka faydasını, sonucunu görürsünüz. Gençlerimizdeki bu ciddiyet, takip, zaten onların bu işe verdiği önemin de çok göstergesiydi” dedi. Muş’un ciddi bir tarım ve hayvancılık şehri olduğunun altını çizen Çakır, şöyle konuştu: “Bu konuda çok büyük fırsatlarımız var. Bunu da tabii sayısal anlamda fazlalığınız çok fazla bir anlam ifade etmiyor. Bunu çok rasyonel, gerçekli ve geleceğe yönelik bir şekilde donatmanız gerekiyor ki gelecekteki fırsatlardan faydalanabilesiniz, bu imkanları değerlendirebilesiniz. Bu anlamda da benzer projeleri çok önemsiyoruz. İnşallah devamı da gelecek. Muş’ta bu sene Avrupa Birliği kapsamında yine DAKA’nın projesinin yanında genel sekreterliğimizin de başka projesi vardı. Yine yerel eylem gruplarımızın projeleri var. Bu anlamda biz peyderpey dediğim gibi kadınlarımızı, gençlerimizi, kızlarımızı daha donanımlı hale getirmeye gayret ediyoruz. İnşallah bundan sonraki projelerimiz de devam edecek. Güzel bir proje oldu. İnşallah gençlerimizi de peyderpey bunun sonuçlarıyla buluşturacağız ilerleyen süreçte. Dediğim gibi hiçbir emek, çaba karşılıksız kalmaz. Mutlaka bunun karşılığını alacaksınız. Yeter ki uygun zamanı sabırla bekleyelim.” Bin 200 projeye 830 milyon Euro destek Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Sözleşme Yönetimi Daire Başkanı Uğur Güneş ise genel müdürlüğün destek verdiği projelere değindi. Şu ana kadar bin 200 projeye 830 milyon Euro destek verdiklerini dile getiren Uğur Güneş, “Operasyonumuz genel anlamda İŞKUR’un operasyon faydalanıcısı olduğu ve 30 milyon Euro’luk bir bütçeye temas eden bir operasyondur. Yaklaşık 400 proje başvurusu almış olan genel müdürlüğümüz bunlardan fonlanmaya değer 52 projeyi seçti ve bunları ortalama 200 bin Euro minimum bütçeyle fonlamıştır ki projemiz de 280 bin Euro civarlarında bir bütçeyle birçok faaliyetlerini gerçekleştirmiştir. Tabii bu süreçte iştirakçi olan kurumlarımızın destekleriyle projemiz çok iyi yerlere gelmiştir. İPA dediğimiz Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı fonları Türkiye’yle Avrupa Birliği arasında bir finansal anlaşmadır ve 2007 yılından bu yana uygulanmaktadır. Yaklaşık 830 milyon Euro’luk bir bütçeyle bin 200 proje, 2007 yılından beri fonlanmıştı. 70 bin vatandaşımız ki bunun 53 bini kadın istihdama yine erişmişti. Ayrıca mesleki yeterlilik standartlarının belirlenmesiyle beraber birçok operasyon da bu şekilde sonuçlanmış ve 140 bin bireyimizin mesleki eğitim sertifikası ve bedelleri kurumumuzca yatırılmıştır. Türkiye’de Eurostat verilerine göre 84 milyon vatandaşımızın yaklaşık 6 milyonu ne istihdamda, ne eğitimde olan gençlerimizdir. Bu özellikle İŞKUR’un çok uzun yıllardır üzerinde çalıştığı, bakanlığımızın uzun yıllardır üzerinde çalıştığı bir konudur” dedi. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) Genel Sekreter Vekili Mehmet Emin Çakay da, kalkınma çalışmalarında özellikle projelerin açılış ve kapanışının kendileri için ayrı bir heyecan vesilesi olduğunu belirterek, “Bu kapsamda özellikle kapanış toplantılarının ayrı bir önemi var. Buradan alacağımız dersler, bundan sonraki süreçler, malum bu projelerin hayata geçirilmesi çok kolay olmuyor. Sonuçta ortaya bir finansman kaynağı da konuluyor ve bir hedefe hizmet ediyor. Dolayısıyla gerek başkanımızın açıklamalarında gerekse arkadaşlarımızın proje süresi boyunca yaptığı faaliyetlerde ortaya koydukları performans gerçekten önemli bir konuya işaret ediyor. Kalkınma konuları özellikle ülkemiz ve bölgemiz açısından önemli bir konu ifade etmekte. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı olarak 2009 yılından bugüne bölgemizin kalkınmasında, ekonominin bütün alanlarında, tarımda, turizmde ve diğer alanlarda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Bugüne kadar bölgemizde birçok program ve projeyi hayata geçirdik. Kalkınma konularına baktığınız zaman aslında potansiyel alanlarına, özellikle tarım, turizm, ekonomi konuları her ne kadar gündemdeyse de bu potansiyelden bir tanesi de aslında beşeri sermaye konusudur. Dolayısıyla beşeri sermaye konusunun niteliği bölgesel kalkınma açısından önem arz ediyor. Projenin özeline baktığımız zaman NEET gençliğine odaklandığını görüyoruz. NEET gençliği özellikle son zamanlarda başta Avrupa ülkelerinde olmak üzere gelişmekte olan ülkeler için önemli bir konuyu, önemli bir alanı teşkil etmekte. Zira ne eğitimde, ne istihdamda olan gençlerin niteliklerinin arttırılması, bu niteliklerinin ekonomiye ve kalkınmaya entegrasyonu önemli bir konuyu, önemli bir alanı teşkil ediyor. Dolayısıyla projemizin kapanışına baktığımız zaman da aslında önemli bir konuda malumunuz olduğu üzere Muş ilimiz bölgemizin tarım sektörünün en önemli odağında olan bir ilimiz ve aynı zamanda Bulanık ilçemizin de bu Muş özelinde daha nitelikli bir halde olduğunu ve önümüzdeki süreçte kalkınma çalışmalarında, tarım politikalarının gelişmesine önemli bir potansiyeli barındırıyor. Dolayısıyla özellikle NEET gençliğimiz tarım ve kırsal kalkınma alanındaki bu projede edindikleri deneyimlerin bundan sonraki süreçlerde takip edilmesi ve devam edilmesi bizim açımızdan da desteklenmesi hepimize düşer. Özellikle ajans olarak bize düşen önemli bir görev ve sorumluluk olarak addediyoruz” ifadelerini kullandı. Yapılan konuşmaların ardından proje kapsamında eğitim gören kursiyerlere sertifikaları verildi. Programa Vali Yardımcısı Tahir Yılmaz, Bulanık Kaymakamı Ömer Övünç Koşansu, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, Türkiye İş Kurumu İl Müdürü Mehmet Emin Taylan, kurum amirleri ve kursiyerler katıldı.
Muşlu annelerin evlat nöbeti kararlılıkla devam ediyor
24 Temmuz 2024 Çarşamba - 12:53 Muşlu annelerin evlat nöbeti kararlılıkla devam ediyor Muş’ta çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler, DEM Parti il binası önündeki oturma eylemini kararlılıkla sürdürüyor. Çocuklarının geri dönmesi için nöbetlerine devam eden aileler, kamuoyundan destek istiyor. Muş’ta çocuklarını terör örgütü PKK’nın pençesinden kurtarmak isteyen ailelerin DEM Parti il binası önündeki eylemi devam ediyor. Aileler, çocuklarının en kısa sürede güvenli bir şekilde evlerine dönmesini beklerken, toplumun da bu konuda destek olmasını istiyor. Çocuklarına kavuşma ümidiyle her hafta çarşamba günü DEM Parti il binası önünde bir araya gelen aileler, "Anneler direniyor" ve "Yeter artık evlatlarımızı bırakın" pankartları açtı. Anne ve babalar, yıllardır hasretle bekledikleri çocuklarına teslim olmaları için çağrıda bulundu. 8 yıl önce oğlunun Bursa’da kandırılarak götürüldüğünü söyleyen Alaattin Koçhan, DEM Parti’den ve PKK’dan oğlunu istediğini söyledi. Oğluna teslim olması çağrısında bulunan Koçhan, “Olum Ersin neredesin. Senden hiçbir haber yok. Dağda, taşta, taşların dibinde devlet kurulmaz. Çık gel, orada senin için yok. Her zaman bir tarafımız boşta. Bayramda, seyranda hep senin yokluğunu hissediyoruz. Bir devlet vatandaşın vazgeçmez, yeter ki sen dürüst olarak çık gel. Devlet sana bir şey yapmaz. Sesimi duyuyorsan çık gel. Pişmanlık duyanların teslim olması için eylemimize devam edeceğiz” diye konuştu. Anne Şahinaz Özcan da 8 yıldır oğlundan haber alamadığını belirterek, “8 yıldır oğlum kayıptır ve hiçbir haber alamıyorum. 3,5 yıldır burada eylem yapıyoruz. Dağda bir kişi kalana kadar eylemimizi sürdürmeye devam edeceğiz. DEM Parti’den ve PKK’dan oğlumu istiyorum” dedi.
Muş’ta artan hava sıcaklıkları karpuz tarlasını vurdu
23 Temmuz 2024 Salı - 14:22 Muş’ta artan hava sıcaklıkları karpuz tarlasını vurdu Muş’ta son günlerde artan hava sıcaklıkları, karpuz tarlalarını olumsuz etkiledi. Karpuz tutmaya başlayan fideler, aşırı sıcakların etkisiyle kurumaya yüz tuttu. Muş’ta yüksek sıcaklık nedeniyle mahsuller zarar gördü. Etkili olan sıcak hava dalgası tarlalarda verimi düşürdü. Sıcakların etkisi ile karpuz fidelerinde yanmalar meydana gelirken, verilen su ise köklerde çürümeye neden oldu. Muş’un Kumluca köyünde yaklaşık 30 yıldır çiftçilik yapan Erkan Korkmazer, havaların aşırı ısınmasından dolayı karpuz tarlasında kurumaların meydana geldiğini söyledi. Korkmazer, aşırı sıcaklardan kaynaklı olarak ürünlerinde kayıp yaşadıklarını ifade ederek, “Yaklaşık 30 yıldır çiftçilik yapmaktayım. Bu sene ektiğim mahsullerden bilhassa karpuzda yanmalar meydana geldi. Havaların aşırı sıcak oluşundan dolayı olduğunu biz sezdik bunları. Her türlü ilaçlama ve sulama yapmamıza rağmen bir türlü döndürüp kurtaramadık ve hala da yanmaya devam ediyor. Öte yandan diğer ürünlerimizde de aynı sıkıntıyı yaşıyoruz. Bunun tedbirini alamadık. Sulamaya önem verdik. Sulama yapınca bu sefer de hava çok sıcak olduğu için toprak bu suyu kaynatıyor ve bu da kök çürüklüğüne neden oluyor. Bu yüzden bu sene yeterli verimi alamadık. Olanın da gitmesinden korkuyoruz. İnşallah havalar biraz serinler de mahsullerimiz düzelir” dedi.