Yerel Haberler
Mardin
Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Turunç: "2002 yılından itibaren Türkiye, çocuk felcinden arındırılmış ve sertifikasını kazanmış bir ülke"
14 Mayıs 2024 Salı - 16:33 Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Turunç: "2002 yılından itibaren Türkiye, çocuk felcinden arındırılmış ve sertifikasını kazanmış bir ülke" Mardin’de, Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Öykü Turunç, "Çiçek hastalığı, aşılar sayesinde tamamen yok edilmiş. Yine Türkiye’de 1998 yılından beri çocuk felcini görmüyoruz. 2002 yılından itibaren Türkiye, çocuk felcinden arındırılmış ve sertifikasını kazanmış bir ülke" dedi. Mardin’de, aşının önemine dikkat çeken Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Öykü Turunç, özellikle bulaşıcı hastalıkların korunması yönünde aşıların önemli etkilerinin olduğunu söyledi. Aşının biyolojik bir ürün olduğunu, vücutta insanı hasta eden mikropların zayıflatılmasıyla ve onların bir parçası ile üretilen biyolojik ajanlar olduğunu belirten Dr. Turunç, aşıların bunlara karşı bağışıklık kazandırmak için üretilen ürünler olduğu dile getirdi. Aşı edildiğinde kişinin hasta olduğunda bu hastalığa karşı bağışıklık kazanmış olduğunu aktaran Dr. Turunç, "Koruyucu sağlık hizmeti olduğu için de kişilerin hasta olmadan o hastalıklara yönelik de bağışıklık kazandırarak sağlıklarını korumuş oluyorlar. Modern tıp ya da insanlıkta insan sağlığını koruyan en önemli iki unsur var. Bir tanesi temiz suya erişim, bir tanesi de aşı. Hem maliyeti hem de koruyucu sağlık hizmeti olduğu için insanlar hasta olmadan onların sağlığını koruması bizim için çok önemli bir ürün olarak karşımıza çıkıyor. Aşılar kullanılmaya başlandığından itibaren birçok hastalık ve sakatlığın engellenmesini sağladı" dedi. Aşılardan önce kızamık, tetanos, kuduz gibi birçok hastalıktan insanların hayatını kaybettiğini, sakat kaldığına değinen Dr. Turunç, "Aşıların başarısı çok büyük. Türkiye’de ilimizde ve dünyada aşının kullanımı yaygınlaşmasından sonra birçok hastalığın yayılmasında azalma görüyoruz. Örnek olarak çiçek hastalığı aşılar sayesinde tamamen yok edilmiş bir hastalık. Yine Türkiye’de 1998 yılından beri çocuk felcini görmüyoruz. 2002 yılından itibaren Türkiye, çocuk felcinden arındırılmış ve sertifikasını kazanmış bir ülkeyiz" şeklinde konuştu.
“Kaçak elektrik Türkiye’nin enerji arzını tehdit ediyor"
13 Mayıs 2024 Pazartesi - 11:18 “Kaçak elektrik Türkiye’nin enerji arzını tehdit ediyor" Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, kaçak elektriğin Türkiye’nin enerji arzını tehdit ettiğini ve bunu önlemek için mücadelelerinin sürdüğünü söyledi. Dicle Elektrik, son zamanlarda bazı kesimler tarafından dile getirilen tarımsal sulama bölgelerindeki elektrik kesintileri ve GAP projesi kapsamındaki sulama kanallarının enerji arzına etkisi hakkında Mardin’de bir toplantı düzenledi. Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, toplantıda yaptığı değerlendirmede; “2023 yılında şehir merkezlerinde ilçelerimizdeki yatırımlarımızı tamamladık. Bölgemizdeki 49 ilçemiz ve 6 ilimizdeki bütün şebeke altyapısını yeniledik ve buralarda Türkiye ortalamasında tedarik sürekliliği kalitesine ulaştık. Hem kesinti süresi alarak buradaki abonelerimize kaliteli enerji Tedariğini sağlamış durumdayız” dedi. 2024 yılında daha da hız verdikleri yatırımları kırsal alanlar, köy ve beldelere taşıyacaklarını dile getiren Arvas, “Bu köy ve beldelerimizi özellikle eskiyen ve uzun yıllardır kullanılan hatlarımızın değişimi ile şebekelerde iyileştirme yapılarak kırsal abonelerimizin de uzun süreli kesintilerinden kalitesiz enerjiden kurtarıp daha kaliteli şehir merkezlerine standartlarında enerji vermeye yönelik yatırım çalışmalarımız başlayacak. Bu 6 ilin tüm kırsalında kademeli olarak devreye alınacak” şeklinde konuştu. Tarımsal sulamanın bölge halkına götürdükleri kaliteli enerjinin önündeki en büyük engel olduğunu ifade eden Arvas, “35 bine yakın çiftçimizin yer altı sularını kullanarak yaptığı tarımsal sulama şebeke sistemine zarar veriyor. 1 Mart itibarıyla bölgemize tüketilen enerjinin tarımsal sulamanın başlaması ile üç katına çıktığını söyleyebilirim. Milyonlarca vatandaşımızın kullandığı enerjinin yaklaşık iki katı 15 bin civarı tarımsal sulama yapan abonelerimiz kullanıyor. Şebekeye büyük zarar veriyor. Bunun için de tarımsal sulama şekillerinin de çok etkisi var” diye konuştu. Vahşi sulama yapan çiftçilerin yüzde 50’sinin israf yaptığını açıklayan Arvas, konuşmasını şöyle tamamladı: “Özellikle vahşi sulama yapan çiftçilerimizin yüzde 50’sinden fazlası israf yaptığını da biliyoruz. Geçen sene tarımsal sulamadan dolayı bölgede çeşitli yerlerimizde çok büyük kesintiler yaşandı. Özellikle haziran ve temmuz aylarında şebeke çok büyük zarar gördüğü için ve aşırı yüklenme olduğu olduğu için maalesef ki çok vatandaşımız da bu aşırı yüklenmeden dolayı oluşan arızalardan dolayı çok büyük sıkıntı yaşadı. 2024 yılında bunun olmaması için çok büyük çaba sarf ediyoruz. Sezon öncesi bütün çiftçilerimize birer birer ziyaret edip bu konuda bilinçlendirmeye ve bu tüketimleri kontrol altına almaya ve kurtarmaya ve çok büyük çaba sarf ediyoruz. Bir çok arkadaşımız köy köy gezip çiftçilerimiz de bu diyaloğu sağlıyoruz. Çiftçilerimizden de beklentimiz şebekelermizi sadece tarımsal sulama için kullanılan bir şebeke değil asıl amacı bölgedeki 2 milyon üzerindeki abone ve 6 milyon üzerindeki vatandaşa hizmet etmek için kurulan bir şebeke. Bunu hunharca ve kayıt dışı kullanmak diğer milyonlarca insanın hakkını ve hukukuna girmektir. Tarımsal sulamadaki vatandaşlarımızın bu konuya çok dikkat etmelerine ve kendilerini uyaran arkadaşlarımızın uyarılarına dikkat etmelerine rica ediyorum”.
Kalça çıkığı hastaya kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı
11 Mayıs 2024 Cumartesi - 12:04 Kalça çıkığı hastaya kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı Mardin’de doğuştan kalça çıkığı olan hastaya 6 hafta arayla ikinci kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı. Nusaybin Kaymakamı Ercan Kayabaşı ve Mardin İl Sağlık Müdürlüğü desteğiyle Nusaybin Devlet Hastanesinde kalça çıkığı olan hastaya ikinci kısaltmalı kalça protezi ameliyatı yapıldı. Nusaybin Devlet Hastanesinde ziyaret ettiği Selma Sağat’ın hikayesinden etkilendiğini belirten Kaymakamı Ercan Kayabaşı, "Kıymetli gazimizin kızı Selma hanım 5 ay önce yanımıza geldiğinde kalça çıkıklığı problemi ile uzun yıllardır mücadele ettiğini anlattı. Hem fiziksel hem de psikolojik olarak dezavantajlarından bahsetmişti. Bu noktada devletimizden çözüm bulması konusunda kaymakamlığımızı ziyarette bulunmuştu. Biz incelemelerimizi yaptık. Kardeşimiz birçok hastanede tedavi yöntemlerini aramıştı. Özel hastanelerde tedavi masrafları çok yüksek olduğu ile karşılaşınca devlet hastanemizde hem başhekimimiz hem de ilgili alandaki doktorumuzla yaptığımız toplantıda epey bir kafa yorduk bu noktada. Hastamızı nasıl tedavi edebiliriz, normal hayatına nasıl döndürebiliririz devlet hastanemizde yapabilir miyiz noktasında birçok fikir alışverişinde bulunduk. Bu tür faaliyetler cesaret isteyen icraatlardır” dedi. Nusaybin İlçe Devlet Hastanesinde hem fiziki kapasitesi ile hem de doktor ve uzman kadrosuyla bu işin altından kalkabileceklerine inanıp harekete geçtiklerini belirten Kaymakam Kayabaşı, “Bu noktada gerekli girişimleri kıymetli uzman doktorumuz ile birlikte süreci başlattık. Bugün gelinen noktada yaklaşık dört aylık bir süreçte hastamızın iki operasyonu gerçekleştirildi. Eski halinden eser kalmadı. Kendi rahatsız olduğu fiziksel engeller kıymetli doktorumuzun önderliğinde hastanemizin ev sahipliğinde tamamen bertaraf edilerek sağlığına kavuştu. Bu sadece fiziksel bir sağlığa kavuşma değil. Aynı zamanda psikolojik ve mental sağlığını da çok hızlı bir şekilde olumlu seyrettiğine bizzat şahit olduk. Öncelikle kıymetli kardeşimize ve ailesine geçmiş olsun dileklerimi diliyorum. Bir parantez açarak da hem Nusaybin Devlet Hastanemize hem yöneticilerine hem de bu operasyonu büyük bir özveriyle gerçekleştiren saygıdeğer uzman hocama tüm Nusaybinli hemşerilerim adına şükranlarımı sunuyorum. Nusaybin Devlet Hastanemiz bütün kadrosuyla birlikte Nusaybinli hemşerilerimize hizmet etmeye devam edecektir” diye konuştu. Nusaybin Devlet Hastanesi Başhekimi Mehmet Selim Ünverdi ise hastanın dört ay önce kaymakam Kayabaşı talimatıyla kendilerine geldiğini söyledi. Ünverdi, "Kalça çıkığı tanısı konuldu. Ortopedi uzmanımız Abdurrahim Navat ve ekibi ile değerlendirdik. Hastanemizde bu operasyonları gerçekleştirdik. Bu ilimizde ilk defa yapılan bir operasyon. Başarılı bir şekilde geçti. Hastamızın 15 gün içerisinde taburcu edeceğiz” şeklinde konuştu. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Abdurrahim Navat, doğuştan kalça çıkış şikayetiyle hastanelerine başvuru yapıldığını belirterek, "Yürüme topallama bel çukurunda belirginleşmeye çok büyük sıkıntılıydı. Hastamız daha önce hem devlet hastanesinde hem de özelde imkanları zorlamış. En son buraya geldiğinde gerekli malzemelerin temininde sorun olduğunu ilettik. Kaymakamımız Ercan Kayabaşı, başhekimimiz ve il sağlık müdürlüğümüz el birliği ile bu işi çözdüler. Ben ve daha önce aynı hastanede çalıştığımız Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Dr. Deniz Akbulut ile beraber yaklaşık 6 hafta arayla yapılan iki ameliyatla her iki kalçasını normal olması gereken yerine yerleştirip protez koyduk. Böylece hastanın boyu 6 santimetre uzamış oldu. Bel çukurunda bulunan belirginlik sorunu çözüldü ve kalça eklem hareket açıklığı neredeyse normal insan açısına kavuştu. Ameliyat içinde ve sonrasında herhangi bir komplikasyon olmadı. Hastanın normal yürümesi ve normal hayata dönmesini bekliyoruz” dedi. Ameliyatına katkıda bulunan herkese teşekkürlerini ileten Selma Sağat, Nusaybin Kaymakamı Ercan Kayabaşı sayesinde inancını yitirmediğini belirtti. Sağat, "Bugüne kadar inancımı ve umudumu hiçbir zaman yitirmedim. Çalmadığım kapı kalmadı bugüne kadar. En son Nusaybin Kaymakamımız Ercan Kayabaşı’nın kapısını çaldım. Allah razı olsun kaymakam bey beni geri çevirmedi. Kaymakamımızın ilk söylediği cümleyi unutamıyorum. Biz elimizden gelen her şeyi yaparız dedi. Oradan çıkıp eve gittiğimde o inancım daha da arttı. Allah hepsinden razı olsun. Doktorumun çok büyük emeği var. Bu 3 insanın her zaman bende değeri olacak ve hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.