Yerel Haberler
İzmir
Altay, 4 oyuncusu hakkında açıklama yaptı
15 Ekim 2024 Salı - 09:44 Altay, 4 oyuncusu hakkında açıklama yaptı Altay, İskenderunspor deplasmanına gitmeyen kaleci Ozan Özenç, sol bek Özgür Özkaya, ön libero Ceyhun Gülselam ve santrfor Deniz Kadah hakkında sosyal medya hesaplarından bir açıklama yayımladı. TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta 7. hafta mücadelesinde İskenderunspor’la karşı karşıya gelen Altay’da 4 tecrübeli futbolcu, kendilerine ödeme yapılmaması nedeniyle takımdan ayrılıp, deplasmana gitmeme kararı almıştı. Siyah-beyazlılarda kaleci Ozan Özenç, sol bek Özgür Özkaya, ön libero Ceyhun Gülselam ve santrfor Deniz Kadah, yönetime rest çekerek İskenderun kafilesine katılmadı. Bu durum üzerine de Altay Spor Kulübü, şu açıklamayı yayımladı: “İskenderunspor maçı öncesi başladığı düşünülen ve kamuoyuna futbolcularımızın deplasmana gelmedikleri şeklinde yansıtılan durumla ilgili bilgilendirme yapma gereği doğmuştur. İçinden geçtiğimiz sürecin kulübümüz için ne kadar zorlayıcı olduğu herkesin malumudur. Kulübümüzün, gerek personelin gerek teknik heyetin gerekse futbolcularımızın karşılıklı olarak büyük fedakarlıklarla bugüne kadar gelmiş olması, zaman zaman tarafların mental olarak zorlanmalarına sebep olmuştur ve bu son derece insani bir durumdur. Takımlarına yüzde 100 faydalı olamayacaklarını düşünen futbolcularımız, teknik kadro ve taraftarlarından bu haftaya mahsus olarak izin istemişlerdir. Bundan sonraki süreçte, verilen sözlerin en kısa sürede yerine getirileceği taahhüdü futbolcularımıza iletilmiş olup, an itibarıyla futbolcularımız herhangi bir ödeme almadan, karşılıklı saygı ve anlayış içinde görüşmeler sonlandırılmıştır. Büyük Altay’ın renklerine ve takımlarına olan bağlılıkları ile yönetim kadrosuna duydukları saygı asla sorgulanamayacak bu dört futbolcumuz, geçmişte olduğu gibi gelecekte de Büyük Altay’da yer almaya devam edeceklerdir. Bu durumu siz değerli kamuoyuyla paylaşmak isteriz. Zor ve sarsıcı süreçlerde, herkesin bir suçlu arama eğiliminde olması ve bazı asılsız söylentilere itibar etmesi her ne kadar anlaşılabilir olsa da, bilinmesi gereken en önemli şey Altay’ın büyük bir camia olduğudur. Altay her zaman bir yolunu bulmuş ve yine bulacaktır. Bu gerçek doğrultusunda taraftarlarımızın da takımlarını yalnız bırakmaması gerektiğini önemle hatırlatırız.”
Türkiye’nin ıspanak deposunda hasat heyecanı
15 Ekim 2024 Salı - 09:41 Türkiye’nin ıspanak deposunda hasat heyecanı İzmir’in Menemen ilçesinde, çiftçilerin en önemli geçim kaynaklarından biri olan, çevre il ve ilçelere de gönderilen ıspanakta hasat heyecanı yaşanıyor. Tarlada kilogramı 15-20 TL arasında satılan ıspanaklar, marketlerde ise 40-50 TL arası alıcı buluyor. Türkiye’nin ıspanak deposu Menemen Ovası’nda, çiftçilerin merakla beklediği hasat başladı. Sabahın erken saatlerinden itibaren ıspanakları toplayan çiftçiler, ürünleri özenle demetliyor. Kamyonetlere yüklenen ıspanaklar, daha sonrada havuzlarda yıkanıp ayıklanarak meyve ve sebze haline gönderiliyor. Kış aylarında sofraların vazgeçilmezi olan ıspanağın kilogramı tarlada 15-20 TL’ye, marketlerde ise şu sıralar 40-50 TL arasında satılıyor. Çok sayıda ile gönderiliyor Üretici Mehmet Fidan, ıspanakların Menemen’deki çiftçilerin en önemli geçim kaynaklarından biri olduğunu, vitamin deposu ürünlerin İzmir dışına da gönderildiğini söyledi. Fidan, “Bir haftadır hasadımızı yapıyoruz. Menemen için ıspanaklar önemli. 6 ay boyunca hasat devam eder. Şuanda maliyetlerimiz yükseldi. Bu maliyetlerde bizi zorluyor, masrafların altında biraz eziliyoruz” dedi. Bir başka üretici Ömer Fidan da, hasadın yoğun bir şekilde devam ettiğini söyledi. Bir diğer üretici Süleyman Dağcan ise “Sabah 6’da kalkıp, işçilerimizi toplamaya başlıyoruz. Saat 07.30’da hasat başlıyor ve saat 11.00-12.00 civarı işimizi bitiriyoruz. Ertesi gün ürünler tezgahlarda oluyor. Ispanak bizim için en önemli geçim kaynağı” ifadelerine yer verdi.
İzmir Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökalp’ten bir yıl raporu
15 Ekim 2024 Salı - 09:39 İzmir Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökalp’ten bir yıl raporu İzmir Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Orhan Gökalp, hastanenin hizmete girmesinin birini yılında, sayısal verileri açıkladı. Başhekim Gökalp, bugüne kadar 2 buçuk milyondan fazla insan ayaktan tedavi hizmeti aldığını açıkladı. İzmir Şehir Hastanesinin hizmete girmesinin birinci yılı geride kalırken, hastanenin başhekimi Prof. Dr. Orhan Gökalp, önemli değerlendirmelerde bulundu. Basın mensuplarıyla gerçekleşen toplantıda, bir yıldaki sayısal verileri açıklayan Gökalp, hastanede bir yılda 2 buçuk milyondan fazla hastanın ayakta, 300 binin acil servisten, 100 bin kişinin de yatarak tedavi gördüğünü dile getirdi. Bir yıl raporu Basın mensuplarına açıklama yapan İzmir Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Orhan Gökalp, sayısal verileri açıkladı. Gökalp, "Türkiye’nin en büyük 4’üncü şehir hastanesi özelliğindeyiz. 2 bin 60 yatak kapasitesine sahibiz. Hastanemiz açıldığı ilk günden itibaren bölgenin öncü hastanesi konumuna gelmiştir. Hastanemizde bugüne kadar 2 buçuk milyondan fazla insan ayaktan tedavi hizmeti almıştır. Bunun yaklaşık 300 bini acil servisten oldu. Bunun dışında 100 binden fazla hastamız da yatarak tedavi gördü. 350 yoğun bakım yatağına sahibiz. Buna bağlı olarak da 20 bine yakın hastamızı yoğun bakımda tedavi ettik. Hastanemizde yaklaşık 100 bin ameliyat gerçekleşti. Bunların pek çoğu ABC grubu dediğimiz özellikli ameliyatlar grubundadır. Organ nakli konusunda kalp nakli dışında diğer organ nakilleriyle ilgili elimizde ruhsatlarımız mevcuttur; 40 hastamıza da organ nakli gerçekleştirdik. Yanık ünitemiz de oldukça kapsamlı bir şekilde hizmet vermektedir. Bunun dışında psikiyatri alanında hem açık hem de kapalı psikiyatrlarımız var. Hem çocuklara hem de yetişkin hastalara hizmet vermekteyiz. Yaklaşık 100 yataklı bir psikiyatri servisimiz mevcut. Onkoloji alanında da hastanemiz çok ileri seviyede. Hem tedavisinde hem tanısında bugün dünyadaki tüm hastanelerde olan imkanlar bizim hastanemizde de mevcuttur" açıklamasında bulundu. "Hastanın bütün işlemleri bu hastanede yapılabilmektedir" Prof. Dr. Gökalp, "Hastanemizde yaklaşık 8 bin 500 personel çalışmakta; bunun 6 bini de kamu personelidir. Tüm Ege Bölgesi ve ülkenin değişik yerlerinden sevk alarak tedavilerini gerçekleştirebiliyoruz. Bir başka özelliğimiz de, neredeyse hiç bir hasta bu hastane kapısından içeri girdikten sonra yapılmayan bir işlemden dolayı başka bir hastaneye sevk olmamıştır. Hastanın bütün işlemleri bu hastanede yapılabilmektedir" diye konuştu.
Bisiklet tutkunları için tasarlanan dinlendiren proje ödül aldı
15 Ekim 2024 Salı - 09:17 Bisiklet tutkunları için tasarlanan dinlendiren proje ödül aldı Yaşar Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencilerinin bisiklet tutkunları için tasarladığı Cycle Seat projesi 4. Ezber Bozan Mobilya Tasarım Yarışması’nda birincilik ödülü kazandı. Cycle Seat projesi, sürücüler için kan dolaşımını ve kas dinlenmesini destekleyen, bisiklete takılabilen katlanabilir oturma birimi ile özellikle şehir içi bisiklet kullanıcılarının rahat bir şekilde dinlenmelerini amaçlıyor. Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencileri Berke Kayranlı, Seçil Karaorman ve Mustafa Yiğit Aksu’nun tasarladığı, bisiklet kullanıcıları için katlanabilir oturma aracı ödül aldı. Cycle Seat adlı proje, mobilya sektöründe çevresel ve kullanıcı dostu çözümlerle, inovatif ürünlerin ortaya çıkarılmasını hedefleyen 4. Ezber Bozan Mobilya Tasarım Yarışması’nda birinci oldu. Ege İhracatçı Birlikleri tarafından Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Ticaret Bakanlığı desteği ile düzenlenen yarışmada öğrenci kategorisinde 107 proje yarıştı. Bisikletçileri dinlendirecek tasarım Sürücüler için kan dolaşımını ve kas dinlenmesini destekleyen, bisiklete takılabilen katlanabilir bir oturma birimi tasarımı olan Cycle Seat, kullanılmadığında kolayca katlanabilen ve az yer kaplayan tasarımıyla dikkat çekiyor. Şehir içi bisikletlerin gövdesine uyumlu bir şekilde tasarlanan mobilya, elastik kemeri sayesinde bisiklete sabitlenebiliyor. Danışmanlığını Dr.Öğr.Üyesi Sevi Merter, Burçin Özkır Aşıcı ve Nermin Sena Özger’in yaptığı projeyi tasarlayan öğrenciler şunları söyledi: “Şehir içinde; deniz kenarı, park, orman gibi tur güzergahlarını kullanan bisiklet sürücüleri, 1-2 saatlik sürüş sonrasında oturma ihtiyacı duyuyor. Kullanıcının bulunduğu ortamda oturma birimi bulunmaması, bulunsa da temiz ve ergonomik olmaması sebebiyle bu tür sürücülerin dinlenme ihtiyacı uygun şekilde karşılanamıyor. Bu ihtiyaçtan yola çıkarak bir tasarım yaptık. Göztepe ve Bostanlı sahilinde denemeler yaptık. Oralarda farklı bisiklet türlerini kullanan kişilerle görüştük. Şehir içi bisikletine yönelmeye karar verdik. Yarışmada taşınabilirlik teması olduğu için buna yönelik tasarladık. Ürünün prototipini sanayi ortamında yaptırıp görme şansımız oldu. Araştırma ve analizlerimizi detaylı ve uzun soluklu yaptık. İyi bir problemimiz ve iyi bir çözümümüz vardı, bizi yarışmada farklı kılan da buydu.”
Aydın Koç, TÖSSFED başkanlığına adaylığını açıkladı
14 Ekim 2024 Pazartesi - 13:43 Aydın Koç, TÖSSFED başkanlığına adaylığını açıkladı Aydın Koç, Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonunun (TÖSSFED) 16 Kasım’da yapılacak olağan genel kurulunda başkanlığa aday olduğunu açıkladı. Aydın Koç, Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonunun (TÖSSFED) başkanlığına adaylığını açıkladı. İzmir’de bir otelde düzenlediği basın toplantısında adaylığını açıklamasının en büyük sebebinin Türkiye’nin dört bir yanındaki özel sporcuların potansiyeline inanması olduğunu belirten Koç, onların başarılarını daha ileri taşımak için sorumluluk almak istediklerini söyledi. “Ulusal ve uluslararası turnuvalara hazırlayacak bir yapı kurmayı hedefliyoruz” Seçimi kazanması durumunda önemli projeleri hayata geçirmeyi hedeflediğini ifade eden Koç, "Başkanlık görevine gelmem halinde öncelikli hedefim, tüm özel sporcularımızın spora erişimini kolaylaştırmak ve onlara hak ettikleri desteği sunmaktır. Türkiye’nin dört bir yanında spor tesislerini özel sporcularımız için daha erişilebilir hale getirmek, eğitim programlarını yaygınlaştırmak ve onlara en iyi şartlarda spor yapma imkanları sunmak ilk adımımız olacaktır. Ayrıca, özel sporcularımızın uluslararası arenada daha fazla yer alması ve bayrağımızı gururla dalgalandırmaları için onları ulusal ve uluslararası turnuvalara hazırlayacak bir yapı kurmayı hedefliyoruz. Bu süreçte sporcu sağlığı, psikolojik destek ve profesyonel gelişim konularında yanlarında olacağız” dedi. Koç, hayata geçirmeyi planladıkları projelerle Türkiye genelinde özel sporcuların kendilerini geliştirebileceği, spor yoluyla sosyal hayata daha fazla katılabileceği programlar başlatacaklarını ifade etti. Her bölgeye özel spor merkezleri kurulmasını amaçladıklarının altını çizen Koç, "Bu merkezler sadece spor değil aynı zamanda sosyal entegrasyon ve kişisel gelişim için de bir platform olacaktır. Ayrıca federasyon bünyesinde bilimsel araştırmalar ve eğitim projeleri geliştireceğiz. Bu sayede antrenörlerimize, sporcularımıza ve ailelerine daha kaliteli hizmet vereceğiz. Teknolojinin sunduğu imkanları da kullanarak dijital platformlar üzerinden eğitim ve rehberlik hizmetleri sunmayı planlıyoruz” diye konuştu.