Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Yerel Haberler
İstanbul
Ankara
İzmir
Bursa
Antalya
Trabzon
Tüm Şehirler
Adana
Adıyaman
Afyon
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şanlıurfa
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
İstanbul
Kuyumcu sahibini darp edip, vitrindeki 2.6 kilo altını çöp poşetine doldurdular
28 Kasım 2024 Perşembe - 17:52:17
Kadıköy’de kuyumcu dükkanına giren 2 şahıstan biri iş yeri sahibini darp ederken, diğeri vitrinde bulunan yaklaşık 2,6 kg ağırlığındaki altınları çöp poşetine doldurdu. O anlar güvenlik kamerasına yansırken, olayın ardından yakalanan 2 şüpheli tutuklandı.
28 Kasım 2024 Perşembe - 17:40
Avcılar’da sahte içki operasyonunda 25 litre etil alkol ele geçirildi
İstanbul Avcılar’da polis ekiplerinin kaçak içki imalathanesi olarak kullanılan adrese yaptığı baskında 25 litre etil alkol ele geçirildi. Olay, saat 16.30 sıralarında Avcılar Yeşilkent Mahallesi’nde meydana geldi. İhbar üzerine sahte içki imalathanesi olarak kullanılan işletmeye baskın yapan Avcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, işletmede kova içerisinde 25 litre etil alkol, içki yapımında kullanılan aroma vericiler, alkolmetre, yüzlerce bandrol ve onlarca doluma hazır içki şişesi ele geçirdi. Baskın yapılan dükkanın 7 ay önce eğlence mekanı olarak tasarlandığı ancak ruhsat verilmediği için faaliyette olmadığı öğrenildi. Olayla ilgili 1 kişi ifadesi alınmak üzere karakola götürülürken, işletme belediye ekipleri tarafından mühürlendi. “6 aydır koku geliyordu” 6 aydır dükkandan etrafa bir koku yayıldığını ifade eden esnaf Recep Acar, “6 aydır buradan bir koku geliyordu ama neden geldiğini anlamadık. Çevredeki insanlar da rahatsız oluyordu. Polise ihbar etmişler. Gündüz saatleri buraya kimse gelmiyordu” dedi.
28 Kasım 2024 Perşembe - 17:36
Yapay zekanın iş dünyası ile entegrasyonu masaya yatırılacak
İSTANBUL (İHA) – ‘Yapay Zeka ve Ekonomi’ 8’inci İstanbul Ekonomi Zirvesi’nin ana teması oldu. Zirvede yapay zeka teknolojilerinin istihdama etkisi, yeni meslek alanlarının doğuşu, ekonomideki dönüşüme etkileri gibi konular ele alınacak. 8. İstanbul Ekonomi Zirvesi’nin bu yılki ana teması ‘Yapay Zeka ve Ekonomi’ oldu. Zirvede, yapay zeka teknolojilerinin iş dünyasına entegrasyonu, ekonomideki dönüşüme etkileri ve gelecekte istihdamın nasıl şekilleneceği gibi kritik konular masaya yatırılacak. 5-6 Aralık’ta düzenlenecek etkinlikte gündem maddelerinden biri de yapay zeka teknolojilerinin istihdama olası etkileri ve yeni meslek alanlarının doğuşu olacak. Zirveye katılacak alanında uzman isimler yapay zeka uygulamalarının iş süreçlerine, üretime, verimliliğe ve rekabet avantajlarına ilişkin konuları değerlendirecek. "Türkiye’de 2000 yılında 5 olan yapay zeka firma sayısı, bin 195’e ulaştı" Zirvenin tanıtım toplantısı Çırağan Sarayı’nda düzenlenen etkinlikte yapıldı. Toplantının açılış konuşmasında söz alan İstanbul Ekonomi Zirvesi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Kaan Saltık, İstanbul Ekonomi Zirvesi’nin katılımcı profilinin iş dünyasından akademiye, bürokrasiden politikaya kadar geniş bir yelpazeye yayıldığını; zirve süresince 10 panel ve kilit konuşmacılarla hemen her alanda yapay zekanın ekonomiye etkilerinin konuşulacağını anlattı. Saltık, "Küresel boyutta iş dünyasının yüzde 38’i yapay zeka teknolojilerini kullanıyor ve bu oran gün geçtikçe artıyor. Türkiye’de 2000 yılında 5 olan yapay zeka firmalarının sayısı günümüzde bin 195’e çıktı, bu sayede Türkiye dünyada 18’inci sıraya geldi" diye konuştu. "Yapay zeka teknolojilerinin doğru ellerde olması gerek" İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer ise "Yapay zeka teknolojilerini doğru kullanmak gerekiyor. Teknolojinin doğru ellerde kullanılıyor olması lazım. İş alanlarında yapay zeka teknolojileri zaman tasarrufu sağlayacak, verimliliği artıracak. Zaman en önemli şey. Bu teknolojiler birçok sektörde fayda sağlayacak. Bu teknolojiler kullanılmaya başlandığında ilk dönemlerde bazı alanlarda çalışanların işini elinden alabilir ama uzun vadede birçok iş alanı açacaktır. Yeni sektörler oluşacak, yan sektörler oluşacak, gelecekte farkı iş alanları oluşacak. Savunma sanayimizde yapay zeka teknolojilerinin yansımalarını gördük. Gelecekte tüm sektörlerde teknolojinin yansımalarını göreceğiz" diye konuştu. Zirve; yapay zeka ve ekonomi temalı oturumlar, sektörlerin geleceğiyle ilgili öngörüler ve başarılı girişim hikayeleriyle katılımcılara ilham vermeyi hedefliyor. Zirve, aynı zamanda ekonomik kalkınmayı desteklemek, yeni iş birliği fırsatları oluşturmak ve küresel iş dünyasına değer katmak için bir platform sunmayı amaçlıyor. Programda; İstanbul Altın Değerler Ödül Töreni de gerçekleşecek. Başarılı projelere ve sektör liderlerine ödüller verilecek. Gala gecesinde, ünlü sanatçı Jehan Barbur canlı performans sergileyecek.
28 Kasım 2024 Perşembe - 17:20
Beylikdüzü’nde “Farkındalık ve Erişilebilirlik” çalıştayı düzenlendi
Beylikdüzü Belediyesi, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında, “Farkındalık ve Erişilebilirlik” çalıştayı düzenledi. Yedi farklı çalışma grubu ile üç oturumda gerçekleştirilen çalıştayda katılımcılar, erişilebilirlik konusundaki mevcut sorunları tespit ederek, çözüm önerileri geliştirdi. Beylikdüzü Belediyesi, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında “Farkındalık ve Erişilebilirlik” Çalıştayı düzenledi. Beylikdüzü Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi tarafından düzenlenen çalıştay, özel gereksinimli bireyler için daha kapsayıcı bir yaşam alanı oluşturulmasında önemli bir adım atılmasına imkan sağladı. Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Kültür ve Sanat Merkezi, Sevgi Soysal Salonu’nda gerçekleştirilen çalıştaya, İstanbul’daki birçok ilçe belediyesi, dernekler, vakıflar ve sivil toplum kuruluşları katıldı. Çalıştay, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın açılış konuşması ile başladı. Ardından Hakan Ceyhan’ın yazıp yönettiği ve sosyal sorumluluk projelerinde birçok ödül alan Empati Dans Tiyatrosu’nun birbirinden yetenekli dansçıları sahnede unutulmaz bir performans sergiledi. Yedi farklı çalışma gurubu ile üç oturumda gerçekleştirilen çalıştayda katılımcılar, erişilebilirlik konusundaki mevcut sorunları tespit ederek, çözüm önerileri geliştirdi ve bu öneriler sundu. “Eşit yaşamın öncüsü Beylikdüzü” Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, açılış konuşmasında erişilebilirliğin yalnızca bugünün değil, geleceğin vizyonu olduğuna vurgu yaparak, “Engelleri aşmanın ilk adımı, zihinlerimizi dönüştürmekten geçer” diyerek tüm katılımcılara çağrıda bulundu. Konuşmasının devamında kenti erişilebilir bir hale getirmenin ilk adımının farkındalık oluşturmak oluğuna vurgu yapan Başkan Çalık, “Bugün burada Beylikdüzü’nde eşit ve erişilebilir bir yaşama dair fikirlerimizi şekillendirmek için bir aradayız. Eşitlik bireylerin yaşadığı fiziksel ya da zihinsel farklılıklardan ibaret değildir. Aslında bu farklılıkları görmezden gelen ve fırsat eşitliği sunamayan sistemlerdir. Beylikdüzü’nde kimseyi geride bırakmayan bir kent hedefiyle çalışıyoruz. Eşit yaşamın öncüsü Beylikdüzü’nde her komşumuz için sürdürülebilir, kapsayıcı ve daha erişilebilir bir kentsel yaşam hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz. Bugün burada üreteceğimiz fikirler Beylikdüzü’nün, İstanbul’un ve Türkiye’nin erişilebilirlik ve farkındalık vizyonuna ışık tutacaktır. Kimsenin dışlanmadığı, herkesin eşit fırsatlara sahip olduğu Beylikdüzü için daha yapacak çok işimiz var. Bugünkü çalıştayın çok değerli sonuçlarının olacağına yürekten inanıyorum. Engellerin tamamen ortadan kalktığı bir Beylikdüzü hayaline ortak olduğunuz için hepinize yürekten teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Çalıştay üç oturumda tamamlandı Gün boyu süren çalıştay, yedi farklı grup tarafından üç oturumda gerçekleştirildi. Oturumlar, erişilebilirlik ve ulaşım, eğitimde erişilebilirlik, sağlık ve rehabilitasyon, teknoloji ve dijital erişim, sosyal katılım ve kültürel faaliyetler, yasal haklar ve savunuculuk, medya ve farkındalık başlıklarında yapıldı. Her grup, konu başlıkları üzerinden mevcut sorunları analiz ederek, çözüm önerileri geliştirdi. Çalıştayın sonunda, tüm katılımcılar, daha erişilebilir bir Beylikdüzü için ortak bir vizyon oluşturdu.
21 Kasım 2024 Perşembe - 18:44
Tahliye olması için cumhuriyet savcısının tehdit edilmişti: Sanık Tuğçe Toptemel savunma yaptı
İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine 4’üncü gününde devam ediliyor. Tahliyesi için savcının tehdit edildiği hemşire Tuğçe Toptemel savunma yaptı. Toptemel kendi mesaisinde ölen bir bebek ile ilgili savunmasında “Bebeğin ölümünü geç fark ettiğim ifadesi tamamen yalan. Vicdanım gerçekten rahat. Ben bebeğin nabzını yaşar şekilde teslim edip çıktım. Bebeğe müdahale ettiğim için buradayım” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava dördüncü gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, tahliye olması için Mustafa Kemal Zengin tarafından Yenidoğan Çetesi soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcısının makamında tehdit edildiği Birinci Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan Tuğçe Toptemel savunma yaptı. "Gece doktorumuz hiçbir zaman olmadı" Tutuklu sanık Toptemel savunmasında, “Yakınlarını kaybedenlere başsağlığı diliyorum. Bundan dolayı çok üzgünüm. Hakan Doğukan Taşçı kendini doktor olarak tanıtıyordu gece hastanemizde çocuk doktoru yoktu. Aileler bize tepki gösterirdi doktor olmadığı için. Hiçbir çıkarım yoktur benim bu olaydan. Opera bebeğin hayatını kaybettiği gün bebek kötüleşmeye başladı monitör ötünce başına gittim. Hakan Doğukan Taşçı’yı aradım bebeğin kalbini hissedemediğim söyledim, monitörün fotoğrafını gönderdim. Bebek 6 aylık siyahi büyük bir bebekti. Israrla ‘bir şey yapılacak mı?’ diye sordum bana ‘kan şekeri bak’ dedi. Bana bir şey yapılmayacak denmesine rağmen bebeğe müdahale ettim, kalp masajı yaptım. Mesai saatim bitmişti. Buna rağmen bebeğe müdahale ettim. Bebeğin nabzını kontrol ettim. Mesaim dolduğu için diğer hemşireler geldi. Nöbeti teslim ettim bebeğin durumunu anlattım. Defalarca mesajda söyledim ‘bebeğin kalp atışı hissedemiyorum’ dedim. Hakan Doğukan Taşçı’yı aradım ‘bebeğin nabzını hissedemiyorum bir şey yapılacak mı?’ dedim bana ‘hayır’ dedi. Ben 6 aylık bebeğin yeni doğan servisinde olmasını sorguladım. Bana Fırat Sarı ve Hakan Doğukan Taşçı’nın getirdiğini söylediler. Yine olsa yine bebeğe müdahale ederdim bu durumdan pişman değilim. Ben bebeği nabzı atar şekilde teslim ettim. Bebek kusmuştu. Baştan sona olan süreci Hakan Doğukan Taşçı’ya anlattım. Çocuk ilaç aldığı için baygın ve sersem gibiydi. Olay bu şekilde gerçekleşti. Benden sonra bebeğe bakan hemşire de derinden bebeğin nabzını hissettiğini söylüyor. Yani ben bebeği diğer hemşirelere teslim ettiğimde bebek yaşıyordu. Bebek bize sevk olarak geldi. Sonradan öğrendiğim kadarıyla bebeğin kalbi 2 kez durmuş. Bize bebeğin kalbinin durduğu bilgisi verilmedi. Bebeği teslim alan kişi Hakan Doğukan Taşçı’dır. 6 aylık bebeğin yeni doğan ünitesine teslim alınması yasal değil. Ben sorguladım bu durumu. ‘Bu hastayı kim kabul etti’ dedim. Gece doktorumuz hiçbir zaman olmadı. Gece acil bir şey olduğunda Hakan Doğukan Taşçı’yı arardık. Doğukan kendisinden bilgi alınmasını isterdi” dedi. “Vicdanım gerçekten rahat” Sanık Toptemel savunmasının devamında, "Biz her bebeğe hakimiz. Bebek gözümün önündeydi. Bebeğin ölümünü geç fark ettiğim ifadesi tamamen yalan. Vicdanım gerçekten rahat. Ben bebeğin nabzını yaşar şekilde teslim edip çıktım. Bebeğe müdahale ettiğim için buradayım. Fırat Hoca Doğukan’a para verirdi Doğukan bazen bana atardı. Böyle olacağını bilseydim almazdım. Keşke almasaydım. Çok büyük miktarda paralar da değildi” şeklinde konuştu.
21 Kasım 2024 Perşembe - 18:14
İstanbul’da trafik yoğunluğu yüzde 90’a ulaştı
İstanbul’da mesai bitiminde trafik yoğunluğu yüzde 90’a ulaştı.
21 Kasım 2024 Perşembe - 17:51
İstanbul’da trafik yoğunluğu yüzde 90’a ulaştı
İstanbul’da mesai bitiminde trafik yoğunluğu yüzde 90’a ulaştı. İstanbul’da Avrupa Yakası’nda, mesai saatinin bitimi ve kentte aralıklarla etkili olan yağış nedeniyle D-100 karayolunda trafik yoğunluğu yaşanıyor. Şişli Perpa’da ve Bahçelievler Yenibosna’da Avrupa ve Anadolu yönlerine doğru trafik yoğunluğu yaşanıyor. Trafik zaman zaman durma noktasına gelirken, İBB trafik uygulamasında trafik yoğunluğunun saat 17.45 itibariyle yüzde 90’a ulaştığı görüldü.
21 Kasım 2024 Perşembe - 17:14
İstanbul Boğazı’nda sağanak yağış
İstanbul’da lodosun ardından Boğaz’da sağanak yağış etkili oldu. Beşiktaş sahilinde oluşan manzara kartpostallık görüntüler ortaya çıkardı. İstanbul’da sabahın erken saatlerinde başlayan lodosun ardından sağanak yağış etkili oldu. Boğaz’da başlayan sağanak yağış ortaya kartpostallık manzaralar çıkardı. Kısmen gözden kaybolan Kız Kulesi’nin etrafında martıların uçması, ortaya güzel bir manzara çıkardı.
21 Kasım 2024 Perşembe - 17:05
Sultangazi’de içinde 100 bin lira değerinde muhtelif anahtarlar bulunan çantayı çaldılar
Sultangazi’de güzellik merkezine müşteri kılığında giren yabancı uyruklu kadınlar, işyeri sahibini oyalayarak masada bulunan çantayı çaldı. Yaklaşık 100 bin lira zarara neden olan şüphelilerin çaldıkları çantayla birlikte uzaklaştıkları anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Olay geçtiğimiz günlerde Sultangazi Cebeci Mahallesi’ndeki bir güzellik merkezinde yaşandı. İddiaya göre, yanlarında bulunan küçük yaştaki bir çocuk ile birlikte güzellik merkezine gelen yabancı uyruklu 3 kadın, işyeri sahibine kişisel bakım yaptıracaklarını belirterek fiyat alıp oyalamaya başladı. İşyeri sahibinin dalgınlığından yararlanan kadınlar, bir süre sonra ise masa üzerindeki çantayı çalarak işyerinden ayrıldı. Çantasının yerinde çalındığını anlayan isyeri sahibi, şüpheliler hakkında emniyete şikayette bulundu. 100 bin tl zarar verdiler. Yaşanan olayı anlatan işyeri sahibi Pınar Karadağ, "Yabancı müşteriler geldi. Ben kendilerini tanımıyorum. İlk defa gördüm. Daha sonra bana fiyat sordular. Ben de cevap verdim. O esnada birbirlerine kaş göz işaret etti. Ben algılamadım. Daha sonra oturdular. Başka işlerim vardı. Benden fiyat alarak 5 dakika oturdular. Sonra işimiz var deyip çantamı alıp çıktı. Ben onlar çıktıktan sonra fark ettim. Çantamın içinde arabamın anahtarı vardı. Kendi anahtarlarım da vardı ekstradan. Arabanın anahtarı sorduğum zaman 15 - 20 bine yakın. Sıfır araba çünkü. Beyin okutmasıyla birlikte aşağı yukarı bütün anahtarlarım, dükkanımın evimin anahtarları vardı içinde. İçindeki ekstraları saymıyorum. Sadece anahtarlarım 100 bine yakın bu şekilde alıp gitti. Fark ettiğimde çoktan iş işten geçmişti. Benim canım yandı başkalarının canının yanmasını istemiyorum. Bir tane bayan, iki tane genç kız, küçük bir çocuk vardı. En çok üzüldüğüm noktalardan biri de küçük çocuğu alet etmeleri" dedi. Öte yandan hırsızların çaldıkları çantayla birlikte uzaklaştıkları anlar kameraya yansıdı.
21 Kasım 2024 Perşembe - 17:03
İhlas Vakfı Uluslararası 4.STK Fuarında yerini aldı
İhlas Vakfı İstanbul’da düzenlenen Uluslararası 4.STK Fuarında yerini aldı. Vakıf, gençlere ve çocuklara siber güvenlik, yapay zeka ve deprem ile ilgili bilgiler verdi. İhlas Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Mahmut Kemal Aydın, “İhlas Vakfı aslında bir eğitim vakfıdır. 34 tane öğrenci yurdumuz var” dedi. İstanbul’da Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı ve İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları öncülüğünde Uluslararası 4.STK Fuarı düzenlendi. Fuarda İhlas Vakfı da yerini aldı. Yapay Zeka, Siber Güvenlik ve Deprem alanlarında farkındalık oluşturacak atölyeler düzenledi. Lise ve Ortaöğretim okullarından 500 üzeri öğrenci ziyaret etti. Ön yargı ve aile konulu ödüllü kısa filmler izlendi. Öğrenciler kamera karşısına geçerek tarih konulu şiirler okudular. IQ testi atölyesi ile bütün atölyelere katılan öğrenciler sürpriz ödüller kazandı. Fuarda yapılanlar hakkında bilgi veren İhlas Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Mahmut Kemal Aydın, “Devlet tarafından bakanlar kurulu kararıyla kurulan İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği var. Birliğin düzenlemiş olduğu fuara, İslam dünyasının bütün sivil toplum kuruluşları geliyor. Yabancı ülkelerden gelenler de var. Biz de İhlas Vakfı olarak buradayız. Bütün etkinliklerimizle beraber buradayız. Gençlerimizin, yavrularımızın, çocuklarımızın emrindeyiz. Yapay zeka ile youtuber ol anlatıyoruz. Minecraft ile siber güvenlik, Shadowing ( gölgeleme) tekniği ile İngilizce konuşma etkinlik odası var. Depremle ilgili etkinliğimiz var. Yavrularımızın deprem bilincini geliştirmek için bunları yapıyoruz. Bütün gücümüzle buradayız. İhlas Vakfı aslında bir eğitim vakfıdır. 34 tane öğrenci yurdu var. Depremde Kahramanmaraş’ta Osmaniye’de Adana’da yemek dağıttık. Yurt dışında Asya’da, Afganistan’da, Afrika’da çeşitli ülkelerde operasyonlarımız var. Oralarda medreseler açıyoruz. Öğrenciler okutuyoruz. Kuran-ı Kerim kurslarımız var” diye konuştu. İhlas Vakfı’nın yaptıklarından bahseden Aydın “İhlas Vakfı olarak bu hususlarda halkımız için elimizden gelen her türlü gayreti sarf ediyoruz. 2024 yılı çok güzel geçti. Biz hedeflerimize ulaştık. Yapabileceklerimizi yapmaya çalıştık. İzmir’e yeni bir yurt yaptık, tamamladık. Kayseri yurdumuzun inşası devam ediyor. Elektronik ortamda yani internet ortamında verdiğimiz eğitimler var. Kuran-ı Kerim kursları veriyoruz. İngilizce eğitim öğrenimimiz var. Şimdiye kadar 6 bin öğrenciye geçen sene İngilizce dersi verdik. Osmanlı Türkçesi derslerimiz var. Pratik Arapça derslerimiz var. Bir de online yarışmalar yapıyoruz. Online yarışmalar derken, kitap okuma yarışması var. Kitabı 50 sayfalık bölümlere ayırıyoruz. 50 sayfadan sorumlu tutuyoruz sınav yapıyoruz. Herkese hediyeler dağıtıyoruz. Herkes katılabiliyor” dedi.
21 Kasım 2024 Perşembe - 16:58
Bayraktar TB2 SİHA Hırvatistan semalarını koruyacak
Baykar ile Hırvatistan Savunma Bakanlığı arasında Bayraktar TB2 SİHA ihracatını kapsayan tarihi anlaşma Zagreb’te imzalandı. Türk savunma sanayiinin lider platformu Bayraktar TB2, Hırvatistan’ın güvenlik güçlerinin envanterine girerek Hırvatistan semalarında görev yapacak.
21 Kasım 2024 Perşembe - 16:39
Hasan Arat: “Adaylık konusu gündemimizde yok”
Beşiktaş Kulübü Başkanı Hasan Arat, mayıs ayında yapılacak seçimli genel kurulda başkanlığa aday olup olmayacağıyla alakalı, “Adaylık konusunun gündemimizde olmadığını bilmenizi isterim. Şu an gündemimiz Beşiktaş’ın mali olarak sürdürülebilir olması ve futbol A takımımızın başarısıdır. Bu konuda çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.
21 Kasım 2024 Perşembe - 16:39
Bakırköy Belediyesi, KİPTAŞ ile kentsel dönüşüm protokolü imzaladı
Bakırköy Belediyesi, ilçedeki riskli yapıların dayanıklı hale getirilmesi ve güvenli konutların inşa edilmesi için ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki KİPTAŞ ile protokol imzaladı. İmzalanan protokol ile kentsel dönüşümün en önemli noktalarından biri olan Bakırköy’de güçlendirme projeleri planlı ve hızlı bir şekilde hayata geçirilecek. Programda konuşan Başkan Ovalıoğlu “Vatandaşlarımızın ekonomik yükünü hafifletmek için çeşitli desteklerle yanlarında olacağız. İBB’nin özellikle emeklilere ve dar gelirlilere yüzde 65’e varan hibe desteği olacak. Geri kalan ödemelerinde de faiz farkı almaksızın da 24 ya varan taksit imkanı olacak. Yürüteceğimiz çalışmaları bir kentsel dönüşüm süreci değil, aynı zamanda da Bakırköy’ün geleceğini inşa etme açısından da seferberlik olarak görüyoruz” dedi. Bakırköy Belediyesi, kentsel dönüşüm konusunda önemli bir adım atarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki KİPTAŞ ile iş birliği protokolünü Bakırköy Belediyesi Konferans Salonu’nda imzaladı. İmzalanan protokol ile, kentsel dönüşüm kapsamında mevcut yapı stoğunun yenilenmesi ve bölgedeki yaşam kalitesinin artırılması amacıyla ortak bir çalışma gerçekleştirilecek. Bakırköy’e yeni bir soluk getirecek proje, “İstanbul Yenileniyor” çalışmasının bir parçası olarak yürütülecek. Bu süreç, ise vatandaşlarla iş birliği içinde şeffaf bir şekilde yönetilecek. Protokol neticesinde, Bakırköy’de kentsel dönüşümün yapılabilmesi için gerekli hızlı tarama işlemi, binasını dönüştürmek veya güçlendirmek isteyen vatandaşlara bilgilendirme, danışmanlık, uzlaştırma ve mali destek konularında kolaylıklar sağlanacak. İmza törenine Bakırköy Belediye Başkanı Ayşegül Ovalıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün, İBB Şehircilik Grubu Başkanı ve KİPTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kurt, CHP Bakırköy ilçe temsilcileri ve muhtarlar katıldı. “Bakırköy’ün büyük bir kısmı yaşlanmış ve acil yenilenme ihtiyacı taşıyan yapılardan oluşuyor” Sağlıksız yapı stoku sorununun yıllardır çözülemediğini dile getiren Bakırköy Belediye Başkanı Ayşegül Ovalıoğlu “İlk olarak 1999 depreminde İstanbul’da yüzleştiğimiz acı tablonun neticesinde geçen 25 yılda baktığımızda Hem Bakırköy’de hem de genelde yüzde 80’e yakın. Bakırköy’ün büyük bir kısmı yaşlanmış ve acil yenilenme ihtiyacı taşıyan yapılardan oluşuyor. Bizler dönüştürme çabasında içerisindeyiz ve bu güce de sahibiz. Bugün Bakırköy’de hayalini kurduğumuz güvenli ve sürdürülebilir bir gelecek için çok önemli bir imza töreninde bir arada olmanın heyecanını yaşıyoruz. Bakırköy Belediyesi olarak sağlıklı ve yaşanabilir bir kent hedefiyle alanında yüksek tecrübeye sahip kuruluşumuz KİPTAŞ ile önemli bir işbirliği içine giriyoruz. İlçemizde afet riski altındaki yapıları dönüştürmek ve kentimizi dirençli hale getirmek için çevreyle, doğayla, yerel dokuyla ve çağdaş yapı kültürüyle uyumlu yeni yaşam alanları oluşturulmasına da katkı sunacağız” şeklinde konuştu. “İBB’nin özellikle emeklilere ve dar gelirlilere yüzde 65’e varan ben hibe desteği olacak” Vatandaşların ekonomik yükünü hafifletmek için çeşitli desteklerle yanlarında olacaklarının altını çizen Ovalıoğlu “Göreve gelir gelmez Afet İşleri Müdürlüğü ve aynı zamanda da Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü kurduk. Bakırköy’ün ihtiyaçlarına uygun çözümlemelerle ilçemizin tarihi ve kültürel dokusuyla uyumlu bir dönüşümü hayata geçirmek önceliklerimizin başında gelecek. Protokolümüz ‘İstanbul Yenileniyor’ platformu aracılığıyla, vatandaşlarımızın yaptığı başvurular, belediyemiz arasında koordinasyon ve işbirliği süreçlerini kolaylaştıracak. Kentsel dönüşüm danışma ofisimizde de dönüşüm sürecinin en önemli başvuru noktalarından birisi olmaya da devam edeceğiz. Hem belediye bünyemizdeki kentsel dönüşüm danışma ofislerimiz hem de mahallelerimizdeki kentsel dönüşüm mobil ofislerimizde de yanlarında olacağız. Vatandaşlarımızın ekonomik yükünü hafifletmek için çeşitli desteklerle yanlarında olacağız. İBB’nin özellikle emeklilere ve dar gelirlilere yüzde 65’e varan hibe desteği olacak. Geri kalan ödemelerinde de faiz farkı almaksızın da 24 ya varan taksit imkanı olacak. Yürüteceğimiz çalışmaları bir kentsel dönüşüm süreci değil, aynı zamanda da Bakırköy’ün geleceğini inşa etme açısından da seferberlik olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
21 Kasım 2024 Perşembe - 16:29
Yenidoğan çetesi davasında savunma yapan hemşire: "Başka bir hastanede ölen bebeğin işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu"
İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesinin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine 4’üncü gününde devam ediliyor. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı, "Başka bir hastanede ölen bebeğin işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu" dedi. İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava, 4’üncü gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada savunma yapan Reyap Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı savunma yaptı. "Fırat Sarı, biz işten çıkmayalım diye bize bu hakediş ödemelerini yapıyordu" Savunma yapan sanık Taşçı, "Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Bir örgüte üye olmadım. Fırat Sarı’nın asistanı olarak görev yaptım, onun talimatıyla çalıştım. 2020-2023 yılları arası Fırat Sarı, Reyap Hastanesi’nde çalışmamı istedi. Bebek yoğun bakımında başladım. Doktorların kaşesini kullanmadım. Hasta sevki dışında başka bir işlemim yok. Ben Medisense Hastanesi adına vekalet dışında bir işlem yapmadım. Sanıkların hiçbiri aldıkları paraları doğru düzgün anlatamadı. Siz bir günde bir hastaya bakmanız gerekirken üç hastaya bakıyorsunuz ama hastane size bir ücret vermiyor. Fırat Sarı, biz işten çıkmayalım diye bize bu hakediş ödemelerini yapıyordu" ifadelerini kullandı. "Başka bir hastanede ölen bebeğin işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu" Fırat Sarı’nın kendisinden borç aldığını belirten Taşçı, "Fırat Sarı, bizden borçta alıyordu. Aldığı paraları olduğu gibi geri ödemiyordu. Motivasyon ücretleri, biz işten çıkmayalım diye ödeniyordu. Ben Fırat Sarı’yla çalışırken bu tür muhasebe işleriyle uğraşacağımı bilmiyordum. GMZ şirketinin işletmesi Hasan Basri’deydi. Hasan Basri, ’Bir şeyden haberim yok’ diye anlatıyor ama her şeyden haberi var, ona da para atılıyordu. Ben epikriz falan yazmadım. Yenidoğan bölümünde hemşire olmak için en az bir sene çalışmak gerekiyor. Başka bir hastanede ölen bebeğin OBS (ölüm bildirim sistemi) işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu. Bu benimle ilgili değil, Fırat Sarı’nın sistemiyle alakalıydı" ifadelerini kullandı.
21 Kasım 2024 Perşembe - 16:28
Şişli’de Prof. Dr. İlber Ortaylı, Nazım Hikmet’i anlattı
Şişli Belediyesi’nin ev sahipliğinde “Nazım’ı Tanımak ve Anlamak” söyleşilerinin konuğu Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı oldu. Ortaylı, “Nazım Hikmet ve Tarih Bilinci” başlıklı konuşmasında şairin sadece Türkiye’de değil dünyada da tarif motifini en çok kullanan, tarihten en çok yararlanan şair olduğunu vurguladı. Şişli Belediyesi ve Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı iş birliğinde düzenlenen “Nazım’ı Tanımak ve Anlamak” söyleşilerinin konuğu Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı oldu. Şişli Belediyesi Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde gerçekleşen söyleşiye vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Programa, Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Kurucu Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Oral, 2. Başkan Özcan Arca, Genel Sekreter Turgay Fişekçi başta olmak üzere vakıf üyeleri, çok sayıda akademisyen ve öğrencilerin yanı sıra vatandaşlar katıldı. Programın açılış konuşmasını Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Zeynep Oral gerçekleştirdi. “O, milletin şairi” Prof. Dr. İlber Ortaylı, 1930’lu ve 40’lı yılların Türkiye’sini ve tarihsel süreçte dünyadaki yerini anlatarak konuşmasına başladı. Nazım Hikmet’in günümüzde yeteri kadar incelenmediği ve ele alınmadığından rahatsızlık duyduğunu dile getirerek, “Nazım’ı sevenler arasında sadece solcular yok, onu söyleyeyim. Hiç aklınıza gelmeyecek edebiyat tarihçileri de çok severler. Çünkü şiirinde ayrı bir hava vardır. Ayrı bir armoni vardır. Türk dilinin müzikal yapısını çok iyi kullanır ve bunları okutur. Eğer Nazım Hikmet sağ olsaydı ve bugün gençlerin kullandığı Türkçeyi duysaydı çıldırırdı” dedi. 1960 ve 1970’lerin sonrasını ise “Nazım Hikmet’i herkes daha çok benimsedi. Böyle insanlar sağın solun değil, milletin şairi olurlar” diye konuştu. “Gerçekten bir şöhreti var” Nazım Hikmet’in dünyada kazandığı şöhrete değinen Ortaylı, “Rusya’ya adım attığı anda da zaten bütün eski dostları oradadır. Gerçekten bir şöhreti var. Rusya’da gördüklerini eleştirse bile ona dokunamadılar. Dünyada böyle şöhreti olan insanları, hiçbir zaman kolay yiyemezler. Yani isimsiz değil. 1951’de Rusya’ya sığındı, 12 sene daha yaşadı. Bu arada dünyada da şöhret oldu. Eskiden bilindiğinden daha çok. Çünkü çok ülke dolaştı, çok davet edildi, çok çağrıldı. Hem Batı dünyasındaki sol gruplar hem yerli komünist partiler, her yere çağırdılar” ifadelerini kullandı. “Türk edebiyatında tarih motifini en çok kullanan şairdir” İlber Ortaylı, şiirlerinde tarih motifini hem dünyada hem Türkiye’de en çok kullanan şairin Nazım Hikmet olduğunu vurgulayarak, “Bizim Türk edebiyatında tarih motifini en çok kullanan, tarihten en çok yararlanan şairdir. Yani hiçbir şair, mesela Yahya Kemal’in tarih motivasyonu yoktur, başka bir yüzeydir. Bir konu ele almaz, Nazım Hikmet ele alır. Ve bunu tarihi bir tez, tarihi kitap ya da monografi diye yazmıyor. Doğrudan doğruya şiir diye yazıyor, işte bu çok önemli, onun gibisi dünyada bile çok yok” şeklinde konuştu. Bu söylediklerini de örneklerle dinleyicilere hatırlatan Ortaylı, “Şeyh Bedrettin Destanı, Benerci Kendini Niçin Öldürdü, Taranta Babu’ya Mektuplar, Memleketimden İnsan Manzaraları, Kurtuluş Savaşı Destanı” gibi eserlerini gösterdi. “Yaşamadığı dünyayı tarif edecek bir sanat kabiliyeti var” Ortaylı son olarak Nazım Hikmet’in sıra dışı bir sanat kabiliyeti olduğuna dikkat çekerek, “Türk solcularında, liberallerinde, yahut milliyetçilerinde, muhafazakarlarda hiç olmadığı gibi dünyayla temas kurar Nazım Hikmet. Bu, böyle bizim yaptığımız gibi, kuru tarihçilik anlamında falan bir merak değil. Duygusal olarak bağ kurabiliyor. Enteresan bir biçimde, yaşamadığı Sovyet ihtilalini tarif ediyor. Görmediği, yaşamadığı dünyayı tarif edecek bir sanat kabiliyeti var” şeklinde konuştu. Söyleşinin ardından salondakiler, Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya sorularını yöneltti. Soru cevap kısmının ardından Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Zeynep Oral ve Şişli Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Taygun Demir tarafından Ortaylı’ya çiçek takdim edildi.
21 Kasım 2024 Perşembe - 16:21
Yenidoğan Çetesi davasında savunma yapan hemşire: "Başka bir hastanede ölen bebeğin işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu"
İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine 4’üncü gününde devam ediliyor. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı, "Başka bir hastanede ölen bebeğin işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu" dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava dördüncü gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada savunma yapan Reyap Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan tutuklu sanık Sümeyye Nur Taşçı, savunma yaptı. "Fırat Sarı, biz işten çıkmayalım diye bize bu hak ediş ödemelerini yapıyordu" Savunma yapan sanık Taşçı, "Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Bir örgüte üye olmadım. Fırat Sarı’nın asistanı olarak görev yaptım, onun talimatıyla çalıştım. 2020-2023 yılları arası Fırat Sarı, Reyap Hastanesi’nde çalışmamı istedi, bebek yoğun bakımında başladım. Doktorların kaşesini kullanmadım. Hasta sevki dışında başka bir işlemim yok. Ben Medisense Hastanesi adına vekalet dışında bir işlem yapmadım. Sanıkların hiçbiri aldıkları paraları doğru düzgün anlatamadı. Siz bir günde bir hastaya bakmanız gerekirken üç hastaya bakıyorsunuz ama hastane size bir ücret vermiyor. Fırat Sarı, biz işten çıkmayalım diye bize bu hak ediş ödemelerini yapıyordu" ifadelerini kullandı. "Başka bir hastanede ölen bebeğin işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu" İfadesinin devamında Fırat Sarı’nın kendisinden borç aldığını belirten Taşçı, "Fırat Sarı, bizden borçta alıyordu. Aldığı paraları olduğu gibi geri ödemiyordu. Motivasyon ücretleri, biz işten çıkmayalım diye ödeniyordu. Ben Fırat Sarı’yla çalışırken bu tür muhasebe işleriyle uğraşacağımı bilmiyordum. GMZ şirketinin işletmesi Hasan Basri’deydi. Hasan Basri, bir şeyden haberim yok diye anlatıyor ama her şeyden haberi var, ona da para atılıyordu. Ben epikriz falan yazmadım. Yenidoğan bölümünde hemşire olmak için en az bir sene çalışmak gerekiyor. Başka bir hastanede ölen bebeğin OBS (ölüm bildirim sistemi) işlemi Reyap Hastanesi’nde yapılıyordu. Bu benimle ilgili değil Fırat Sarı’nın sistemiyle alakalıydı" ifadelerini kullandı.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder