Yerel Haberler
Hatay
Boğazına bozuk para kaçan yeğenini Heimlich manevrasıyla kurtardı 02 Mayıs 2024 Perşembe - 19:24:12 Hatay’ın Antakya ilçesinde boğazına madeni para kaçan çocuk, amcasının sürücü kursunda öğrendiği Heimlich manevrasını uygulamasıyla kurtarıldı. Amcanın yeğenini kurtardığı anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Hatay’ın Narlıca Mahallesi’nde evlerinin bahçesinde oyun oynayan 3 yaşındaki Ömer Arslan’ın boğazına 1 TL’lik madeni para kaçtı. Bahçede dinlenmek için oturan 23 yaşındaki Adnan Arslan, yeğeni Ömer’in nefes almakta güçlük çektiğini fark etti. Sürücü kursundan öğrendiği Heimlich manevrasını uygulayan Arslan, 7. denemede madeni parayı yeğeninin boğazından çıkarmayı başardı. Amca Arslan’ın ölümle burun buruna gelen 3 yaşındaki yeğenini kurtardığı anlarsa saniye saniye anlar güvenlik kamerasınca görüntülendi. Görüntülerde 3 yaşındaki çocuğun salıncakta sallanırken boğazına paranın kaçması ve amcası Adnan’ın Heimlich manevrasıyla yeğenini kurtardığı anlar yer aldı. "Heimlich manevrasıyla yeğenimin hayatını kurtardım” Heimlich manevrasıyla yeğeninin hayatını kurtaran Adnan Arslan, “Bahçede dinlenmek için oturuyordum, o esnada yeğenim salıncakta sallanıyordu. Elinde bozuk paralarla sallanırken boğazına kaçtı. Ben otururken yeğenim yüzü kırmızı şekilde yanıma geldi. İlk önce fark etmedim ama sonra nefes alamadığını fark ettim. Hemen sırtını kendime doğru çevirip Heimlich manevrasına başladım. 7 manevradan sonra boğazından 1 TL metal para çıktı. Ondan sonra derin bir nefes aldım. Sürücü kursundaki derslerden öğrendim. Sosyal medyalardan gördüğüm Heimlich manevrası videolarını izlerken öğrendim. Heimlich manevrasıyla yeğenimin hayatını kurtardım” dedi.
Yılda 45 gün uyanık kalan ipek böcekleri, dut yapraklarıyla özenle besleniyorlar
02 Mayıs 2024 Perşembe - 09:59 Yılda 45 gün uyanık kalan ipek böcekleri, dut yapraklarıyla özenle besleniyorlar Hatay’ın Defne ilçesinde kurulan eğitim merkezi, kadınlara istihdam sağlamak ve geleneksel ipek böcekciliği mesleğini canlandırmak amacıyla faaliyet gösteriyor. Yılın 45 gününde uyanık kalan ipek böcekleri tarafından üretilen ipekler, geleneksel el tezgahlarında kıyafete dönüşüyor. Hatay’ın Defne ilçesinde unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olan ipek böceği yetiştiriciliğinin yeniden canlandırılması amacıyla Defne Belediyesi tarafından kurulan eğitim merkezinde, Fulya Kadıoğlu liderliğinde kadınlara istihdam sağlanıyor. Yılın büyük çoğunluğunu uyuyarak geçiren ipek böcekleri, Nisan ayında başlayan uyanma sürecinde 45 gün uyanık kalıyorlar. Yaklaşık 30 günlük beslenme ve 15 günlük üretim sürecinde ipek böcekleri, koza üretimi gerçekleştiriyorlar. İpek böceklerinin yaşam döngüsü ve bakımı hakkında bilgi veren Kadıoğlu, bu alandaki zorlukları ve işin inceliklerini anlattı. Geleneksel el tezgahlarından çıkan ürünler; şal ve fular olarak sergilenirken, her bütçeye uygun fiyatlarla satışa sunuluyor. "Unutulmaya yüz tutmuş ipek böcekciliğini canlandırmak için eğitim merkezi kurduk" Kadınlara istihdam sağlamak amacıyla eğitim merkezi kurduklarını söyleyen Fulya Kadıoğlu, "Biz burada ipek böceği yetiştiriciliği ve dokuma yapıyoruz. Burada kadınlara istihdam sağlamak amacıyla ve unutulmaya yüz tutmuş bu mesleği tekrar canlandırmak için bir eğitim merkezi kurduk. Eğitim merkezimizde yaklaşık 45 gün boyunca her senenin Nisan ayında İpek böceklerimizi yetiştiriyoruz. Nisan ayının başında ipek böceklerimiz uyanıyorlar. 45 günlük bir süreci var. 35 gün boyunca sadece dut yaprağıyla besleniyorlar. 4 defa uykuya giriyorlar ve uyudukları zaman ipek böceklerine yemek vermiyoruz. Böcekler uyuduğunda uykularını bozmamak için yemek vermeyerek uyumalarını sağlıyoruz. Uykularını bozarsak sağlıklı koza elde edemeyiz. İpek böcekleri uyandığında kabuklarını bırakırlar. Kabuklarını bıraktıkları zaman 13 cm büyüklüğe ulaşıyorlar. Ağzından iplik gelen ipek böcekleri çalıya tırmanıyorlar. Çalıya çıkıp orada kozalarını örmeye başlıyorlar. Toplamda tüm bunların olması 45 günlük bir süreç. Belirli ısı ve nem görmeyen ipek böceklerimiz uyanmazlar. Çok meşakatli bir iş, severek yapmadığınız müddetçe yapma şansınız yok. İlk çıkan ipliği ayırıyoruz, kalan iplikler çorap söküğü gibi geliyor. Yaklaşık 60 kozadan 1 tel iplik elde ediyoruz. Metrajı fazla 2 bin metre arasında bir ipliği var. Çok ince olduğu için biz onu 60 taneyi birleştirerek yapmamız gerekiyor. El tezgahlarından çıkan ürünlerimizi; şal, fular olarak burada sergiliyoruz. İsteyen müşterilerimiz bizden satın alabiliyorlar. Fiyatlar her bütçeye uygun değişiklik gösteriyor" dedi.
Yılda 45 gün uyanık kalan ipek böceklerinin ürettiği kozalar kadınların elinde özenle işleniyor
02 Mayıs 2024 Perşembe - 09:57 Yılda 45 gün uyanık kalan ipek böceklerinin ürettiği kozalar kadınların elinde özenle işleniyor Hatay’ın Defne ilçesinde kurulan eğitim merkezi, kadınlara istihdam sağlamak ve geleneksel ipek böcekçiliği mesleğini canlandırmak amacıyla faaliyet gösteriyor. Yılın 45 gününde uyanık kalan ipek böcekleri tarafından üretilen ipekler, geleneksel el tezgahlarında kıyafete dönüşüyor. Hatay’ın Defne ilçesinde unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olan ipek böceği yetiştiriciliğinin yeniden canlandırılması amacıyla Defne Belediyesi tarafından kurulan eğitim merkezinde, Fulya Kadıoğlu liderliğinde kadınlara istihdam sağlanıyor. Yılın büyük çoğunluğunu uyuyarak geçiren ipek böcekleri, Nisan ayında başlayan uyanma sürecinde 45 gün uyanık kalıyorlar. Yaklaşık 30 günlük beslenme ve 15 günlük üretim sürecinde ipek böcekleri, koza üretimi gerçekleştiriyorlar. İpek böceklerinin yaşam döngüsü ve bakımı hakkında bilgi veren Kadıoğlu, bu alandaki zorlukları ve işin inceliklerini anlattı. Geleneksel el tezgahlarından çıkan ürünler; şal ve fular olarak sergilenirken, her bütçeye uygun fiyatlarla satışa sunuluyor. "Unutulmaya yüz tutmuş ipek böcekçiliğini canlandırmak için eğitim merkezi kurduk" Kadınlara istihdam sağlamak amacıyla eğitim merkezi kurduklarını söyleyen Fulya Kadıoğlu, "Biz burada ipek böceği yetiştiriciliği ve dokuma yapıyoruz. Burada kadınlara istihdam sağlamak amacıyla ve unutulmaya yüz tutmuş bu mesleği tekrar canlandırmak için bir eğitim merkezi kurduk. Eğitim merkezimizde yaklaşık 45 gün boyunca her senenin Nisan ayında İpek böceklerimizi yetiştiriyoruz. Nisan ayının başında ipek böceklerimiz uyanıyorlar. 45 günlük bir süreci var. 35 gün boyunca sadece dut yaprağıyla besleniyorlar. 4 defa uykuya giriyorlar ve uyudukları zaman ipek böceklerine yemek vermiyoruz. Böcekler uyuduğunda uykularını bozmamak için yemek vermeyerek uyumalarını sağlıyoruz. Uykularını bozarsak sağlıklı koza elde edemeyiz. İpek böcekleri uyandığında kabuklarını bırakırlar. Kabuklarını bıraktıkları zaman 13 cm büyüklüğe ulaşıyorlar. Ağzından iplik gelen ipek böcekleri çalıya tırmanıyorlar. Çalıya çıkıp orada kozalarını örmeye başlıyorlar. Toplamda tüm bunların olması 45 günlük bir süreç. Belirli ısı ve nem görmeyen ipek böceklerimiz uyanmazlar. Çok meşakatli bir iş, severek yapmadığınız müddetçe yapma şansınız yok. İlk çıkan ipliği ayırıyoruz, kalan iplikler çorap söküğü gibi geliyor. Yaklaşık 60 kozadan 1 tel iplik elde ediyoruz. Metrajı fazla 2 bin metre arasında bir ipliği var. Çok ince olduğu için biz onu 60 taneyi birleştirerek yapmamız gerekiyor. El tezgahlarından çıkan ürünlerimizi; şal, fular olarak burada sergiliyoruz. İsteyen müşterilerimiz bizden satın alabiliyorlar. Fiyatlar her bütçeye uygun değişiklik gösteriyor" dedi. (AGT-VK-
Şehit Uzman Çavuş Ertaş’a hüzünlü veda
01 Mayıs 2024 Çarşamba - 13:55 Şehit Uzman Çavuş Ertaş’a hüzünlü veda Şırnak’ta askeri aracın devrilmesi sonucu şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Ensar Enes Ertaş, memleketi Hatay’da gözyaşları içerisinde son yolculuğuna uğurlandı. Namaz öncesi şehit babası Tahir Ertaş’ın evladının ay yıldızlı bayrağa sarılı tabutuna son dokunuşuysa yürekleri burktu. Şırnak’ta bulunan Gabar Dağı Güleşli köyü bölgesinde operasyon kapsamında icra edilen motorlu intikal esnasında Kobra aracının devrilmesi sonucu meydana gelen kazada, 27 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Ensar Enes Ertaş şehit olmuştu. Askerlik mesleğine 2019 yılında başlayan Ertaş’ın bekar olduğu öğrenildi. Geçtiğimiz gün akşam saatlerinde Şırnak’ta düzenlenen askeri törenin ardından şehit Ertaş’ın ay yıldızlı bayrağa sarılı tabutu Hatay’a getirilmişti. Cenaze namazı öncesi helallik alınması için baba ocağına götürülen Ertaş’ın tabutuna sarılan aile bireyleri zor anlar yaşadılar. Şehit Ertaş için memleketi olan Payas ilçesinde öğle namazını müteakip Payas Asri Mezarlığı Camisi’nde cenaze namazı kılındı. Kılınan cenaze namazının ardından şehit Uzman Çavuş Ertaş, gözyaşları arasında toprağa verildi. Cenaze namazı esnasında şehidin babası Tahir ve annesi Şule Ertaş başta olmak üzere yakınları gözyaşlarına hakim olamadılar. Cenaze törenine; Hatay Valisi Mustafa Masatlı, Milletvekili Abdulkadir Özel, Payas Kaymakamı Kürşad Karaca, Dörtyol Kaymakamı Ümit Altay, Payas Belediye Başkanı Bekir Altan, il protokolü ve vatandaşlar katıldı.
Eşini yormamak için otomobiliyle ot taşıyan yaşlı adam yürekleri ısıttı
01 Mayıs 2024 Çarşamba - 09:07 Eşini yormamak için otomobiliyle ot taşıyan yaşlı adam yürekleri ısıttı Hatay’da büyükbaş hayvanları için ot biçen yaşlı adam, eşini yormamak için otları aracıyla taşıdı. Otla kaplanan otomobil ortaya ilginç bir görüntü çıkarırken, Nihat Gülen’in “Hanımımı yormamak için biçtiğimiz otları bu şekilde arabanın üzerine atıp getiriyoruz” sözleri yürekleri ısıttı. Defne ilçesi Tavla Mahallesi’nde yaşayan 64 yaşındaki Nihat ve 63 yaşındaki Vecihe Gülen çifti, evlerinin yan tarafında bulunan ahırlarında inek ve iki yavrusunu besliyorlar. Emekli olan aileye ekonomik destek sağlayan inek ve yavruları, baharın gelmesiyle birlikte yeşeren otlarla besleniyorlar. Yaşlı çift, gündüz yaylıma çıkan hayvanların akşam yemi için de ot biçiyor. Biçilen otları yaklaşık 150 metre mesafedeki tarladan ahıra getirmek için traktörü olmayan Nihat Gülen, otları eşini yormamak için otomobiliyle taşıyor. Otlarla kaplanan otomobil ilginç bir görüntü oluştururken, Nihat Gülen’in “Hanımımı yormamak için biçtiğimiz otları bu şekilde arabanın üzerine atıp getiriyoruz” sözleri yürekleri ısıttı. Trafiği tehlikeye sokmadan ve aracına zarar vermeden 150 metre mesafedeki tarlasından otomobiliyle ahırına ot getirdiğini ifade eden Nihat Gülen, “Aracımla tarladan 150 metre mesafedeki evimize ot taşıyoruz. Bu işlem yılda birkaç sefer gerçekleşiyor. Hanımımı yormamak için bu şekilde arabanın üzerine atıp getiriyoruz. Arabaya ve trafiğe zarar vermeden yavaş yavaş getiriyoruz. Bir ineğimiz ve iki yavrusu var. Onlara ot getirdik, hanımım ve ablam biçti. Eşim düşer dedi ama ben yavaş yavaş giderim dedim” ifadelerini kullandı. Hayvanları için tarladan ot taşıdıklarını belirten Vecihe Gülen, “Üç tane hayvanımız var. Bir ineğimiz ve iki yavrusu var. Tarladan onlara ot getiriyoruz” dedi.