EĞİTİM - 06 Mart 2021 Cumartesi 10:36

VR yazılımlar ile pandemi sürecinde uygulamalı ders imkânı sağlanıyor

A
A
A
VR yazılımlar ile pandemi sürecinde uygulamalı ders imkânı sağlanıyor

Anadolu Üniversitesi tarafından geliştirilen sanal gerçeklik (VR) yazılımları sayesinde, uzaktan eğitim süreci kapsamında uygulamalı ders işleyişi mümkün hale getiriliyor.

Anadolu Üniversitesi tarafından geliştirilen sanal gerçeklik (VR) yazılımları sayesinde, uzaktan eğitim süreci kapsamında uygulamalı ders işleyişi mümkün hale getiriliyor.


Teknoloji alanında yapılan gelişmeler ve pandemi tedbirleri kapsamında uygulanan kısıtlamalar sonucunda, eğitim sürecinde uygulanan geleneksel yöntemlerde değişiklikler yaşandı. Dünya genelinde yer alan birçok kurum ve kuruluş, çevrim içi uygulamalar kullanarak eğitim faaliyetlerini sürdürmeye başladı. Çağın gerekliliklerine hızlı bir şekilde adapte olan Anadolu Üniversitesi, geliştirilen sanal gerçeklik (VR) yazılımları ile farklı eğitim çalışmalarına imza attı. Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SODİGEM) eczacılık öğrencilerine yönelik, Açıköğretim Fakültesi ise ilk yardım alanında geliştirdiği VR yazılımları sayesinde hem pandemi tedbirlerine uyuluyor hem de eğitim sürecinin devamlılığı sağlanıyor. VR gözlük takarak sanal ortam içerisine giren öğrenciler, ilgili konulara etkileşimli olarak katılarak daha kolay öğrenme fırsatı buluyor.



“Lisans öğrencisi arkadaşların uygulamalarını sanal gerçekliğe taşıdık”


Eczacılık Fakültesi’nde uygulamalı olarak verilen bir dersi, geliştirilen yazılım sayesinde sanal ortama aktardıklarını belirten Anadolu Üniversitesi SODİGEM Müdürü Doç. Dr. Yusuf Levent Şahin, “SODİGEM çatısı altında Eğitim Fakültesi ile Eczacılık Fakültesi’nin birleştiği bir proje oldu. Aynı zamanda TÜBİTAK tarafından da destekleniyor. Eczacılık öğrencilerine verilen Klinik Eczacılık adlı dersi sanal gerçeklik ortamına taşıdık. Aynı zamanda bu ortamda yapılmasının etkilerini de araştırdığımız bir proje bu. Proje kapsamında Eczacılık ve Eğitim Fakültesi’nden öğretim üyesi arkadaşlarımızdan topladığımız uzman görüşleri doğrultusunda bir sanal gerçeklik yazılımı geliştirdik. Özellikle Eczacılık Fakültesi’nde öğrenim gören lisans öğrencisi arkadaşların uygulamalarını sanal gerçekliğe taşıdık. 1 yıl kadar bir süre çalıştık üzerinde ve şu anda son haline getirdik” şeklinde konuştu.



“Bu tarz uygulamaların her geçen gün artacağını düşünüyorum”


Teknoloji alanında yapılan değişimlerle sanal gerçeklik uygulamalarının artacağını ifade eden Doç. Dr. Şahin, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:


“Biz projeye başladıktan sonra Covid-19 salgınının ortaya çıkmasıyla çalışmamızın önemi arttı. Diyalog temelli giden bir ders şu anda tamamen sanal gerçeklik ortamına aktarılmış oldu. Öğrenciler sanal gerçeklik kasklarını taktığı anda kendilerini bir eczane ya da hastane ortamında bulacaklar. Öğrenciler, Klinik Eczacılık alanında uzmanlaşmış kişiler tarafından geliştirilmiş senaryolar bağlamında bir deneyim yaşayacaklar. Senaryo üzerinden kendi kararlarını verecekler; hangi ilacı önermeli, ne sormalı, neye nasıl tepki vermeli gibi profesyonel hayatlarında vermeleri gereken birtakım kararları verecekler. Bu tarz uygulamaların her geçen gün artacağını düşünüyorum. Sanal gerçeklik uygulamaları bunun biraz daha ötesine gidecek. Teknoloji alanındaki değişim ve dönüşüm, bizi sanal gerçeklik uygulamalarının daha fazla hayatımızın içine girdiği bir noktaya götürecek.”



“Bütün ilk yardım konularını geliştirmeyi hedefliyoruz”


İlk yardım sürecinin “temel yaşam desteği” aşamasını sanal ortama aktardıklarını anlatan Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gökhan Kuş, bundan sonraki süreçte sanal gerçeklik ortamını, karma gerçeklik ortamına taşımayı hedeflendiklerini belirtti. Doç. Dr. Kuş, “‘Zamanında yapılan ilk yardım müdahalesi kişilerin hayatını kurtarabilir’ düşüncesiyle bu çalışmaya başladık. Örneğin, karşınızda can çekişen biri var ve siz ne yapacağınızı bilmiyorsunuz. Böyle durumlarda kişinin hayatta kalmasını sağlayacak, yaşamsal fonksiyonlarını sürdürmesini sağlayacak müdahalenin bilinmesi gerekiyor. Bunun için de ilk olarak ilk yardım eğitimi şart. Biz de üniversitemizden aldığımız destekle bir proje geliştirdik. Projede ilk yardımın en önemli aşamalarından olan ‘temel yaşam desteği’ uygulamasını sanal ortama taşıdık. Bundan sonrası için de sanal gerçeklik uygulamasını karma gerçeklik ortamına taşıyarak tüm ilk yardım konularını geliştirmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.



“Pandemi şartları uzaktan eğitimin çok önemli olduğunu gösterdi”


Sanal gerçeklik uygulamalarının eğitim sürecine avantaj sağladığını söyleyen Doç. Dr. Gökhan Kuş, “Pandemi şartları uzaktan eğitimin çok önemli olduğunu gösterdi. Daha önce ilgi görmeyen uzaktan eğitim konularında, özellikle sanal gerçeklik uygulama desteği olan çeşitli uygulamalar bize büyük bir avantaj sağladı. Biz bu uygulamayı yaparken pandemi henüz yoktu ancak biz hazırlıklıydık. Bu da ilk yardım eğitiminin sanal ortamda verilmesi anlamında iyi oldu. Biz bu uygulamayı hiç ilk yardım bilmeyen arkadaşlarımıza gösterdik ve geri dönüşler çok iyi oldu. ‘Şimdi gerçek bir ortam, hasta ya da yaralı varmış gibi canlandırın’ dediğimizde arkadaşlarımız hiçbir şey bilmeden sadece VR etkileşimli uygulamayla çok başarılı sonuçlar elde etti” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Türkiye’nin patates ambarlarından Ahlat’ta hasat başladı Türkiye’nin patates ambarlarından olan Bitlis’in Ahlat ilçesinde yemeklik ve tohumluk patates hasadı başladı. Ahlat ilçesinin zengin ve geniş tarım arazilerinde üretilen patates, Türkiye’nin patates ihtiyacının yüzde 4’ünü karşılayarak Türkiye’de 9. sırada yer alıyor. Ahlat’ta bu yıl 56 bin dekar alandan 200 bin ton yemeklik patates, hasadı bekleniyor. Bitlis Valisi Ahmet Karakaya Ahlat ilçesinde Halil Süleymanoğlu’nun patates tarlasını ziyaret ederek patates hasadına katıldı. Tarlada hasat yapan tarım işçileriyle sohbet edip kolaylıklar dileyen Vali Karakaya patates toplayarak hasada katıldı. Burada gazetecilere açıklamada bulunan Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, “Patates bütün hanelerde en fazla tüketilen ürünlerden başında geliyor. Bu yılda bereketli bir sezon. Bizde burada patates hasadına katılarak çiftçilerimizin telaşına ortak olmak istedik. Bu çalışmasını yerinde görmek istedik. Her zaman çiftimizin yanındayız. Tarım çok stratejik bir sektör. Tarım eğer yeterince yapılmazsa geri kalan alanlardaki başarılar eksik kalıyor. Dolayısıyla şehrimizde de ülkemiz de bütün sektörlerin destekleyicisi olan tarımın hayvancılığın yaygınlaşması için elimizden geleni yapıyoruz. Hükümetlerimizin bütün politikaları bu yönde. İnşallah hem tarımda hem teknolojide hem bilimde hem sanatta hem kültürde çok daha ileriye gidecek hamleler devletimiz tarafından hükümetlerimiz tarafından yapılıyor. Biz de Bitlis olarak buna ayak uyduracağız ve elimizden geldiğince şehrimizin gelişmesi kalkınması için bu çalışmalara destek vereceğiz” dedi. Ahlat ilçesinin bambaşka bir anlam taşıdığını ifade eden Vali Karakaya sözlerini şöyle sürdürdü, Şu an Ahlat’tayız. Ahlat bambaşka bir anlam taşıyor. Ahlat herkesin bildiği üzere Anadolu’daki ilk mührümüzün olduğu bir ilçe. bir kent. Eski tabiri ile Kubbet’ül İslam olarak bilinen bin yıl öncesinden beri ülkemizin göz bebeği olan bir kent. Burada bu faaliyetlerin yürütülmesi tabii ayrıca anlamlı. Yaklaşık 350 bin ton civarında bir üretimi var Ahlat’ın ve Bitlis’in. Bu çerçevede biz bunu da en iyi şekilde planlayarak üreticiden tüketiciye ulaştırmak için gayret sarf ediyoruz. Ben burada çalışan sevgili kardeşlerimize kolaylıklar diliyorum. İnşallah her sektörde olduğu gibi tarımda da daha güzel sonuçlar elde etmek için hep birlikte gayret sarf edeceğiz. Bugün burada kaymakamımızla, il tarım müdürümüzle, Ziraat Odası başkanımızla ve değerli arkadaşlarımızla birlikte bu güzel hasadı biz de yerinde görmeye geldik” dedi. Vali Karakaya’ya ziyaretinde Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Adem Aydoğdu, Bitlis Tarım ve Orman Müdürü Ramazan Çolak, Ahlat Ziraat Odası Başkanı Necat Demirden, Ahlat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Nihat Keskin, AK Parti Ahlat İlçe Başkanı Mesut Subaşı ve bazı kurum müdürleri eşlik etti.
İstanbul Kemal Kılıçdaroğlu’na zorla getirilme kararı Avukat Mustafa Doğan İnal’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun mahkeme tarafından zorla getirilmesine karar verildi. İstanbul’da 17 Ekim 2023’te eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, avukat Mustafa Doğan İnal’a yönelik TBMM CHP Grup Toplantısı’nda söylediği sözler gerekçesiyle 2 yıla kadar hapis talebiyle yargılanmasına devam edildi. İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada müşteki Mustafa Doğan İnal avukatı ile tutuksuz sanık Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanık avukatı, müvekkilinin ikametgah adresinin Ankara olduğunu belirterek, Ankara’ya talimat yazılmasını talep etti. Müşteki avukatı ise şikayetlerinin devam ettiğini söyleyerek sanık hakkında zorla getirilme kararının çıkarılmasını istedi. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, eksik hususların giderilmesini talep etti. Kılıçdaroğlu’na zorla getirme kararı Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Kemal Kılıçdaroğlu’nun zorla getirilmesine hükmederek duruşmayı erteledi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Mustafa Doğan İnal ‘müşteki’, Kemal Kılıçdaroğlu ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, şüpheli Kılıçdaroğlu’nun Türkiye Büyük Millet Meclisi Cumhuriyet Halk Partisi Grup Toplantısı’nda müşteki İnal’ın adını açıkça kullanarak ‘bu kadar kirli bir adam yoktur’, ‘bu adamın mal varlığını açıklayın kardeşim’ gibi söylemlerde bulunduğu aktarıldı. Dosyanın Uzlaştırma Bürosu’na gönderildiğinin de belirtildiği iddianamede, buna rağmen taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı da kaydedildi. 2 yıla kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede şüpheli Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘hakaret’ suçundan 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Çankırı İlkokul öğrencileri aldıkları gıda eğitimleriyle bilinçlendi Çankırı’da ‘Dünya Gıda Günü’ dolayısıyla ilkokul öğrencilerine gıda, beslenme ve sağlık eğitimi verildi. ‘Dünya Gıda Günü’ dolayısıyla Çankırı TOKİ İlkokulu öğrencilerine Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun tarafından gıda, beslenme ve sağlık eğitimi verildi. Her sınıf düzeyine uygun olarak hazırlanan eğitimlerde, gıdaların vücut sağlığına etkileri, dengeli beslenme alışkanlıkları ve çevreyi koruma bilinci öğrencilere aktarıldı. Doç. Dr. Ercoşkun, doğru gıda seçimlerinin hem fiziksel hem de zihinsel gelişim üzerinde ne kadar önemli olduğunu anlatarak, sağlıklı yaşamın temellerini öğrencilerle paylaştı. Daha sonra öğrencilere ikramlarda bulunularak Tarım ve Orman Bakanlığı’nın çocuklar için hazırladığı kitaplar dağıtıldı. Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun tarafından verilen eğitim öğrencilerden büyük ilgi gördü. “Gıda hakkı, insanların yeterli ve güvenli gıdaya ulaşma hakkını ifade etmektedir” Gıda güvenliği tedbirlerinin büyük önem taşıdığını söyleyen Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, “Gıda hakkı, insanların yeterli ve güvenli gıdaya ulaşma hakkını ifade etmektedir. Özellikle son yıllarda savaşlar, küresel iklim değişikliği, tarımsal arazilerin azalması gibi birçok faktör, insanların gıda hakkını tehdit altına almaktadır. Önümüzdeki yıllarda maalesef gıda güvenliğini arttırmak için ekstra tedbirler almak zorundayız. Bu tedbirler büyük önem taşımaktadır” dedi.
Manisa Başkan Zeyrek: "Manisa’da bir buçuk milyon kişi olarak biz büyük bir aileyiz" Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, Adım Adım Manisa projesi kapsamında kente gelen Alaşehirli kadınlarla Muradiye Camii’nde buluştu. Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından kentin dört bir yanında yaşayan kadınların sosyal hayata katılımını arttırmak, şehrin tarihi ve doğal güzellikleri ile tanışmalarını sağlamak amacıyla hayata geçirilen "Adım Adım Manisa" projesi hız kesmeden devam ediyor. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, proje kapsamında üzüm diyarı Alaşehir’den kente gelen 97 kişilik kadın kafilesini Muradiye Camii’nde karşıladı. Camide gerçekleşen buluşmada Alaşehirli kadınlarla yakından ilgilenen Başkan Zeyrek, kendisine iletilen talep ve istekleri dinledi. 116 km süren yolculuğun ardından ilçeden kent merkezine ulaşan kafile, hem Başkan Zeyrek’le buluşmanın mutluluğunu yaşadı hem de şehrin tarihini gün yüzüne çıkartan müze ve eserleri ziyaret etti. Alaşehirli kadınlar, Büyükşehir görevlileri tarafından Hanımlar Aile Çay Bahçesi’nde karşılandı. Hanımlar Aile Çay Bahçesi’nde yapılan kahvaltı ikramı sonrasında Tıp Tarihi Müzesi’ne ve Uluslararası Mesir Macunu Festivali’ne ev sahipliği yapan Hafsa Sultan Camii’ne gidildi. Kafile Sultan Camii ve Tıp Tarihi Müzesi’nin tarihteki yeri hakkında verilen bilgileri dinledi. Gezinin bir sonraki durağı ise Muradiye Camii oldu. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek de Alaşehirli kadınlarla buluşmak için Muradiye Camii’ne geldi. Cami’de Alaşehirli kadınlarla bir araya gelen Başkan Zeyrek, kendisine iletilen talep ve istekleri dinledi. Başkan Zeyrek, Muradiye Camii’nde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bu gezileri yaparken iki büyük amacımız vardı. Bir tanesi, sizin sosyalleşmeniz Manisa’nın tarihi dokusunu daha çok görebilmeniz, ikincisi ise bu programlarla bir araya gelmemizi sağlamak. Birlikte bu şekilde daha mutlu, daha güzel yarınlar oluşturmak. Manisa’da 1 buçuk milyon kişi olarak biz büyük bir aileyiz. Hepimiz bu ailenin birer fertleriyiz. Bu birlik ve bütünlüğümüz, Manisa’mın güzelliklerini ortaya çıkartmak ve Manisa’mızın değerine değer katmakla daha da artacaktır.” Muradiye Camii’nde gerçekleşen buluşmanın ardından ziyaretçilerine muhteşem Manisa manzarasını izleme imkanı sunan Mevlevihane’ye ve Manisa’da bulunan çeşitli eserlerin maketlerinin yer aldığı Şehzadelerpark’a gidildi. Akabinde MASKİ Genel Müdürlüğü yemekhanesinde öğle yemeği için ara verildi. Öğle yemeğinin ardından Alaşehir’den gelen 97 kişilik kafile, Büyükşehir Belediyesi tarafından sosyal belediyecilik anlayışıyla açılan kent lokantası ve halk mandırayı ziyaret ederek, görevlilerden bilgi aldı. Daha sonra Osmanlı Müzesi’ne giderek, müze içerisindeki eserleri inceledi. Son olarak Manisa Büyükşehir Belediyesi bünyesinde halka hizmet veren Çanakkale Müzesi ile Atatürk Sergi Salonu ziyaret edilerek gezi son buldu. Gonca Gül Erdoğan, Alaşehir ilçesinde yapılan altyapı yenileme çalışmalarından duyduğu memnuniyeti anlattı. Erdoğan, “Ferdi başkan göreve geldikten sonra Manisa ve Alaşehir’de büyük bir değişim oldu. Bütün su borularımız patlaktı ve sular hep boşa akıyordu. Herkes bağ, bahçe suluyordu. Ferdi Başkan şimdi onları önlemeye çalışıyor. Bütün boruları, her şeyi değiştiriyor. Bu konuda yenilenme yaşanıyor. Zaten kendisi de halkla iç içe. Güzel projeleri var. Halkın içinde. Bu gezi için de ayrıca çok teşekkür ediyoruz. Manisa’ya çok geliyorum fakat bu geziyle daha önce görmediğim yerleri ilk kez gördüm. Bizim için anlamlı bir gezi oldu” dedi. Cennet Özcan da kadınların tarihi yerleri görmesini sağladığı için ve güzel projeler oluşturduğu için Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’e teşekkür ettiğini belirtti.
Çankırı İlkokul öğrencileri aldıkları gıda eğitimleriyle bilinçlendi Çankırı’da ‘Dünya Gıda Günü’ dolayısıyla ilkokul öğrencilerine gıda, beslenme ve sağlık eğitimi verildi. ‘Dünya Gıda Günü’ dolayısıyla Çankırı TOKİ İlkokulu öğrencilerine Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun tarafından gıda, beslenme ve sağlık eğitimi verildi. Her sınıf düzeyine uygun olarak hazırlanan eğitimlerde, gıdaların vücut sağlığına etkileri, dengeli beslenme alışkanlıkları ve çevreyi koruma bilinci öğrencilere aktarıldı. Doç. Dr. Ercoşkun, doğru gıda seçimlerinin hem fiziksel hem de zihinsel gelişim üzerinde ne kadar önemli olduğunu anlatarak, sağlıklı yaşamın temellerini öğrencilerle paylaştı. Daha sonra öğrencilere ikramlarda bulunularak Tarım ve Orman Bakanlığı’nın çocuklar için hazırladığı kitaplar dağıtıldı. Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun tarafından verilen eğitim öğrencilerden büyük ilgi gördü. “Gıda hakkı, insanların yeterli ve güvenli gıdaya ulaşma hakkını ifade etmektedir” Gıda güvenliği tedbirlerinin büyük önem taşıdığını söyleyen Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, “Gıda hakkı, insanların yeterli ve güvenli gıdaya ulaşma hakkını ifade etmektedir. Özellikle son yıllarda savaşlar, küresel iklim değişikliği, tarımsal arazilerin azalması gibi birçok faktör, insanların gıda hakkını tehdit altına almaktadır. Önümüzdeki yıllarda maalesef gıda güvenliğini arttırmak için ekstra tedbirler almak zorundayız. Bu tedbirler büyük önem taşımaktadır” dedi.