DÜNYA - 16 Ekim 2024 Çarşamba 17:40 | Son Güncelleme : 16 Ekim 2024 Çarşamba 17:41

Almanya Başbakanı Scholz'den İsrail'e silah tedariki sözü

A
A
A
Almanya Başbakanı Scholz'den İsrail'e silah tedariki sözü

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ülkesinin İsrail'e silah tedarikine devam edeceğini ifade ederek, "Teslimat var ve her zaman daha fazla teslimat olacak. İsrail buna güvenebilir" dedi.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Federal Meclis'e (Bundestag) hitap etti. Başbakan Scholz, Avrupa'nın en büyük ekonomisinde sanayiyi kurtarmak için yeni bir politika oluşturmak üzere ülkenin önde gelen iş dünyası derneklerini ve sendikalarını ekim ayında yapılacak bir toplantıya davet edeceğini söyledi. “Almanya'da sanayi için mücadele etmeliyiz. Almanya bir sanayi ülkesidir" diyen Scholz, önemli sorulardan birinin ucuz enerjinin nasıl sağlanacağı olduğunu belirtti.
Scholz, Avrupa Birliği'nin serbest ticaret anlaşmaları yapması gerektiğini ve bu anlaşmaların tek tek ülkelerin kararına bağlı kalmamasını sağlaması gerektiğini söyledi. AB'nin Çin yapımı elektrikli otomobillere gümrük vergisi koyma kararını eleştiren Scholz, görüştüğü tüm otomobil üreticilerinin yöneticilerinin yanı sıra 17 ülkenin daha şüpheci olduğunu dile getirdi. Scholz, "Benim talebim Çin ile Avrupa Birliği arasında bir anlaşmaya varılmasıdır” dedi. Scholz, Almanya'nın sanayi sektörünün ötesinde diğer sektörleri de nasıl destekleyebileceğini tartışması gerektiğini belirterek, “Apple, Microsoft, Amazon, Meta, OpenAI, bunların hiçbiri Avrupa veya Alman şirketleri değil” şeklinde konuştu.

“İsrail'e silah tedariki devam edecek”

Scholz, İsrail'in Gazze Şeridi ve Lübnan'a devam eden saldırıları için daha fazla silah sevkiyatı sözü verdi. Scholz, “Teslimatlar var ve her zaman olacak. İsrail buna güvenebilir” dedi. Almanya'nın İsrail'i kendisini savunabilecek bir konumda tutması gerektiğini vurgulayan Scholz, “İsrail dayanışmamıza güvenebilir, şimdi ve gelecekte” ifadelerini kullandı. Scholz, Gazze'deki sivillerin insani yardıma hala ihtiyaç duyduğunu belirtirken, Orta Doğu'daki çatışmalarda uluslararası hukuk kurallarının gözetilmesi gerektiğini söyledi.

“Putin ile görüşmeye hazırım”

Ukrayna'daki savaşa da değinen Scholz, “Ukrayna'ya açık desteğimizin yanı sıra bu savaşın sonsuza kadar sürmeyeceği bir duruma nasıl gelebileceğimizi araştırmak için elimizden gelen her şeyi yapmamızın zamanı geldi" dedi. Scholz, Ukrayna'daki durumun barışçıl çözümü için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmeye “hazır” olduğunu ifade etti. Scholz, Rusya'nın katılımıyla Ukrayna için bir barış konferansı düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Almanya, ABD'nin ardından Ukrayna'ya en fazla askeri destek sağlayan ülke oldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun SBB’den 4 bin 251 işçiye müjde: En düşük işçi maaşı 45 bin 814 TL Samsun Büyükşehir Belediyesi (SBB), Belediye-İş Sendikası ile “2024-2026 Dönemi Toplu İş Sözleşmesi” görüşmelerini tamamladı. Sözleşmenin hayırlı olmasını dileyen Başkan Halit Doğan, “Güçlü, etkili ve insan odaklı bir anlayışla her zaman çalışanlarımızın yanındayız. 4 bin 251 çalışanımızı ilgilendiren Toplu İş Sözleşmemiz ile çalışanlarımıza yüzde 27 oranında bir zam sağlamış oluyoruz. Mesai arkadaşlarımıza hayırlı olsun” dedi. SBB, Anakent ve Kültür A.Ş bünyesinde hizmet alımı kapsamında 4 bin 251 çalışanı ilgilendiren 2024 -2026 dönemi toplu iş sözleşmesi görüşmeleri Belediye-İş Sendikası ile imzalanarak sonuçlandı. İmzalanan sözleşme ile evli, eşi çalışmayan ve çocuklu çalışanlarda en düşük işçi maaşı ikramiye dâhil 2025 Ocak ayı itibariyle yüzde 15 vergi diliminde 45 bin 814 TL’ye ulaşmış oldu. Çalışanların maaşlarına 2024 Ağustos ayından itibaren ilk 5 aylık dönemde ortalama yüzde 27 oranında, diğer 6 aylık dönemlerde de bunun üzerine enflasyon oranında artış sağlanmış olacak. “Çalışma arkadaşlarımızla güçlüyüz” Her zaman çalışanların yanında olan bir anlayışla hareket ettiklerini vurgulayan Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Topluma hizmet için çıktığımız bu yolda gücümüzü hepsi birbirinden kıymetli fedakar mesai arkadaşlarımızdan alıyor, onların gayretleri ve emekleriyle daha ileri, daha güçlü Samsun için çalışıyoruz. Bu süreçte bizleri hiç bir zaman yalnız bırakmayan, topluma hizmet yolunda değer üreten tüm çalışanlarımızın varlığıyla daha güçlüyüz. Tüm çalışmalarımıza verdikleri destek ve sıkı çalışmalarından ötürü sevgilerimi iletmek istiyorum. Birlikte mesai harcadığımız çalışma arkadaşlarımız ve ailelerine, insan odaklı bir anlayışla, eğitim-öğretim, sağlık, kreş gibi alanlarda katkı sağlamaya devam edeceğiz. Samsun Büyükşehir Belediyesi ailesinde, yeni bebek sahibi olmuş mesai arkadaşlarımızı ve hastanede tedavi gören çalışanlarımızı ziyaret ederek onları yalnız bırakmıyoruz” dedi. “Sözleşmemiz hayırlı olsun” Toplu iş sözleşmesinin tüm Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına ve ailelerine hayırlı olmasını dileyen Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Çalışanlarımızın, fazla mesai ücretlerini ve ikramiyelerini, gecikme olmaksızın zamanında ödüyor, ücret artışlarında da enflasyona ezdirmemek için gayret ediyoruz. Kurumlarımızda hizmet sürelerine göre emek veren, değer üreten mesai arkadaşlarımız için ücretlerine ilave olarak ilk defa kıdem zammı uygulaması hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda 10 yıllık bir çalışanımız için bürüt 1440 TL tutarında bir artış sağlıyoruz. Çalışanlarımız hizmet süreleriyle orantılı olarak bu ücretten yararlanacaktır. Ulusal ve dini bayramlarda fazla çalışma karşılığı ilave yevmiyeyi de 1.5 günden 2 güne çıkartıyoruz. Çalışanlarımızın yevmiyelerini ve kıdem zamlarını altışar aylık dönemlerde enflasyon oranında artırıyoruz. Yeni dönemde de çalışanlarımızın eğitime devam eden çocuklarına, her eğitim-öğretim dönemi başında, öğrenim kademesi ayrımı yapmaksızın, brüt 1000 TL ile 3 bin TL arasında değişen eğitim desteğini, engelli çocuğu olan çalışanlarımıza, yılda bir defa brüt 5 bin TL eğitim desteğini uygulamaya geçiriyoruz. Ayrıca çalışanlarımız için, ÇADEM’i (Çalışan Destek Merkezi) kısa zamanda hayata geçirerek, doktor, fizyoterapist, diyetisyen, psikolog gibi uzmanlardan ücretsiz bir şekilde yararlanmalarını sağlayacağız. Kuracağımız kreşlerle, çalışanlarımızın çocuklarını güvenli bir şekilde bırakabilecekleri eğitim ortamlarını yakın zamanda hayata geçireceğiz. Çalışanlarımız için önce insan ilkesinden yola çıkarak değer üretmeye ve çalışanlarımızı desteklemeye devam ediyoruz. Tüm çalışanlarımıza hayırlı olsun” diye konuştu. En düşük işçi maaşı 45 bin 814 TL Samsun Büyükşehir Belediyesi’nde Anakent ve Kültür A.Ş bünyesinde hizmet alımı kapsamında 4 bin 251 çalışanımızı ilgilendiren 2024-2026 dönemi toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin Belediye-İş Sendikası ile imza altına alarak sonuçlanmasın ardından 10 yıl hizmet süresi bulunan evli, eşi çalışmayan, 1 çocuklu çalışanlar için en düşük işçi maaşı ikramiye dâhil 2025 Ocak ayı itibarıyla yüzde 15 vergi diliminde 45 bin 814 TL’ye, şoför maaşını ikramiye dâhil 2025 Ocak ayı itibariyle yüzde 15 vergi diliminde 48 bin 516 TL’ye güvenlik görevlisi maaşını ikramiye dâhil 2025 Ocak ayı itibariyle yüzde 15 vergi diliminde 45 bin 852 TL’ye, büyük iş makinesi operatörü maaşını ikramiye dâhil 2025 Ocak ayı itibariyle yüzde 15 vergi diliminde 48 bin 516 TL’ye çıkartılmış oldu.
Adıyaman Başkan Tutdere’den AFAD’a tepki Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Malatya’da meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremde AFAD’ın Adıyaman’ı sarsıntıdan etkilenen iller listesine eklemediğini söyleyerek duruma tepki gösterdi. Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Malatya’nın Kale ilçesinde bugün meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremle ilgili sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulundu. Başkan Tutdere, AFAD’ın 6 Şubat’ta Adıyaman’ı listeye sonradan alarak görmezden geldiğini, Malatya depreminde de aynı tavrı sürdürdüğünü söyledi. Başkan Tutdere, “AFAD tarafından yapılan resmi açıklamaya göre, Malatya’nın Kale ilçesinde meydana gelen deprem sonrasında Malatya, Diyarbakır, Şanlıurfa, Elazığ, Batman ve Tunceli illerinde hissedildiği belirtildi. Deprem sonrası AFAD ekiplerinin yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü ve jandarma ekiplerinin saha tarama çalışmaları başlatıldı. Ancak AFAD açıklamasında depremin yoğun hissedildiği Adıyaman’ın adı geçmedi. Ancak deprem Adıyaman’da da yoğun bir şekilde hissedildi. Depremin meydana geldiği 10.46’dan itibaren vatandaş sokağa döküldü, valilik önünde bir kadına korktuğu için sağlık ekipleri tarafından müdahale edildi. Şehirde herhangi bir olumsuzluk bildirilmezken valilik tarafından okullarda eğitime 1 gün ara verildiği açıklandı. 6 Şubat depremlerinden de Hatay’dan sonra ağır hasarla çıkan ve halen daha 72 bin kişinin konteynerde yaşadığı şehrin AFAD’ın açıklamasında yer almamasını anlamış değiliz. 6 Şubat’ta Adıyaman’ımızı görmezden gelerek geç listeye alan AFAD, bugün Malatya Kale’de meydana gelen depremde de yine aynı tavrı sergilemeye devam ediyor. Yorumu kamuoyunun takdirine bırakıyorum” diye konuştu.
Bursa Nilüfer’de "Tarımsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı" Tarımsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı’nda konuşan gazeteci Cem Seymen, tarımın stratejik bir unsur olduğunu belirterek, “Türkiye’de tarımı çözmeden hiçbir şeyi çözemeyiz” dedi. Nilüfer Belediyesi ile Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (NİLKOOP) iş birliğinde üretimi teşvik etmek, tarım alanlarının korunması ve kooperatifçiliğin geliştirilmesi amacıyla düzenlenen, “Tarımsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı” sona erdi. Nilüfer Nikahevi’nde düzenlenen ve 3 gün süren çalıştayın son gününde konuşan gazeteci Cem Seymen, tarım politikaları ve tohum politikası üzerine konuşma yaptı. Tarımın kalkınma için stratejik bir unsur olduğunu belirten Seymen, “Türkiye’de tarımı çözmeden hiçbir şeyi çözemeyiz. Önce tarımı ve Anadolu’yu kalkındırmak, çiftçiyi zenginleştirmek gerekiyor. Bir ulusal şuur hareketi başlatmalıyız” şeklinde konuştu. Tohumun önemini vurgulayan Cem Seymen, “Tohum, Türkiye’de yüzde 96 oranında yerli üretiliyor. Ama yerel değil. Terminoloji farkı var. Bize ait değil. Tohum sorununun acilen çözülmesi gerekiyor. Ziraat fakültelerine bu konuda büyük görevler düşüyor. Bunun için de toplumsal bir talebin oluşması gerekmekte. Islah çalışması yapılmalı. Tohumda tam yerelleşme gerekiyor. Ben işin tüketici tarafındayım. Hocalar bütün araştırmaları yapsınlar. Ama dediğim gibi yanlış besleniyoruz, yanlış alışveriş yapıyoruz, yanlış tüketiyoruz. Topyekün değişmemiz, çocuklarımızla bu değişime ayak uydurmamız gerekiyor” dedi. Türkiye’de bir gecede köylerin mahalle yapıldığını belirten Cem Seymen, “16 bin köy tüzel kişilikleri ile birlikte yok edildi. Bunda köylünün de suçu var. Köylülükten utanıyoruz. Utanılacak bir şey gibi görülüyor” dedi. Yurtdışında ise çiftçilikte babadan oğula geçen bir bilgi aktarımı olduğunu ifade eden Cem Seymen, Türkiye’de bir kuşaktan sonra çiftçiliğin yapılmadığını söyledi. Türkiye’nin stratejik mesleğinin tarım olması gerekli. Tohumun, tarımın ne kadar kıymetli olduğunu anladıktan sonra yerel yönetimin destek vermediği bir yapıda bir ayak eksik olur. Yerel yönetim kılcal damardaki bilgiyi biliyor çünkü. Dolayısıyla çalıştayın düzenlenmesi ile ilgili Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’i tebrik ediyorum" diye konuştu. "Ortak akılla yönetiyoruz" Çalıştayın kapanış konuşmasını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ise kenti ortak akılla yönetme söz verdiklerini hatırlatarak, “Meslek grupları, sivil toplum kuruluşları, üniversitelerle akıllarımızı birleştireceğiz. Nilüfer için faydalı olan şeyleri yapmaya çalışacağız dedik. Bu çalıştay da bunun bir parçası. Araziler pahalı, gençler kırsalda yaşamak istemiyor. Ancak çok güzel ürünlerimizin olduğu yerlerde üretim giderek düşüyor. O zaman bu üretimi yeniden canlandırmak lazım. Bizim derdimiz bu” diye konuştu. Başkan Şadi Özdemir, üretimin artırılmasını, satış kanallarının oluşturulmasını ve kooperatiflerin kurulmasını sağlayacaklarını anlattı. Ortak akıl masalarından öneriler 3 gün süren çalıştayda ortak akıl masa çalışmaları ile belirlenen temalar üzerinden tartışmalar yürütülerek, öneriler geliştirildi. Çalıştayın son gününde ise çıkan çözüm önerileri dinleyicilerle paylaşıldı. Çeşitli alanlarda uzman akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve kamu çalışanlarının bulunduğu 10 ayrı masadan bir temsilci sonuç sunumlarını anlattı. Doç. Dr. Ertan Güneş, “Sürdürülebilir gıda sistemleri” konusunda sunum yaparken, Prof. Dr. Hasan Vural, “Tarımsal üretimin planlanması ve kooperatiflerin rolü, sözleşmeli üretim” konusunda bilgilendirmelerde bulundu. Prof. Dr. İsmet Türkmen, “Sürdürülebilir hayvancılık-(Büyükbaş ve küçükbaş)”, Prof. Dr. Levent Aydın, “Sürdürülebilir hayvancılık (Arıcılık)”, Prof. Dr. Ümran Ertürk, “Sürdürülebilir bitkisel üretim”, Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy “Tarımsal alanların korunması”, Prof. Dr. Sertaç Dokuzlu ise “Sürdürülebilir pazar ve ekonomik model oluşturma” konularını ele aldılar. Prof. Dr. Erkan Yaslıoğlu sunumunda, “Tarımsal sigorta, iklim değişikliği ve risk yönetimi”ni anlatırken, Fikret Gizir de, “Kırsal kalkınma ve çiftçi destekleri”ni gündeme taşıdı. Prof. Dr. Selçuk Arslan ise “Tarımsal inovasyon ve dijitalleşme” konusunda açıklamalarda bulundu. Programın sonunda katılımcılar, Tarımsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı anısına 19 Mayıs Mahallesi’nde 60 fidanı toprakla buluşturdular.