Yerel Haberler
Elazığ
Düğününe 6 ay kala eşini öldüren sanığa ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi
20 Kasım 2024 Çarşamba - 11:30 Düğününe 6 ay kala eşini öldüren sanığa ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi Elazığ’da 9 ay önce eşini özel bir hastanenin bahçesinde silahla vuran şahıs ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Olay, 8 Şubat 2024 tarihinde Elazığ Medikal Hospital arkası Onkoloji Merkezi girişinde meydana gelmişti. Edinilen bilgiye göre, hastanede fizyoterapist teknikeri olarak görev yapan Burcu Demir (32), Ocak ayında resmi nikah yaptığı eşi uzman çavuş ile bahçede konuşmaya başladı. Ardından ikili arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından Murat Coşansel belinden çıkardığı tabanca ile Demir’e peş peşe ateş ederek eşini öldürdü. Olayın ardından yakalanarak gözaltına alınan zanlı tutuklanıp cezaevine gönderildi. 2. Ağır Ceza Mahkemesinde karar duruşması görülen duruşmada, sanık Murat Coşansel, mahkeme heyetinin karşısına çıktı. Hakim tarafından son sözleri sorulan sanık Murat Coşansel, ’’Ben öldüreceğim diye bir şey demedim. Sadece boşanmak için tehdit ettim. Ben burcuyu canıyla tehdit etmedim. Sadece mahkeme yoluyla tehdit ettim. Hastaneye konuşmak için gittim. Olay günü ben istediğimle istediğimi yaparım dedi. Ağır sözler söyleyince silahımı kendisine doğrulttum. Beni mi vuracaksın falan dedi gülerek sonrasını hatırlamıyorum. Ben Sinop’tan birisini öldürmek için gelmedim. Ben hastaneye eşimin yanına gitmeden iş yerinden arkadaşımı arayarak bugün çalışmıyorum yarın işe geleceğim dedim. Çünkü işimi düşünüyordum öldürmek için gelmedim. Konuşmalarda boşanmak istediğim bellidir. Sinop’tan gelirken dönüş yapacak gibi geldim. Geldiğim taksiciye öğlen saatlerinde döneriz dedim fakat aklımda olmayan bir durumla karşılaştık. Ben mağdurum. Ben bu olayı isteyerek yapmadım. Düşüncem dahi olmadı. Ben yapmak isteseydim başka bir materyal ile de yapabilirdim. Pişmanım keşke böyle bir şey olmasaydı şuan boşanma duruşmasında olsaydık” dedi. Yapılan savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, sanık Murat Coşansel’e eşi Burcu Coşansel’i kasten öldürmek suçundan ağırlaştırmış müebbet cezasına çarptırdı.
Düğününe 6 ay kala eşini öldüren sanığa ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi
20 Kasım 2024 Çarşamba - 11:27 Düğününe 6 ay kala eşini öldüren sanığa ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi Elazığ’da 9 ay önce eşini özel bir hastanenin bahçesinde silahla vuran şahıs ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Olay, 8 Şubat 2024 tarihinde Elazığ Medikal Hospital arkası Onkoloji Merkezi girişinde meydana gelmişti. Edinilen bilgiye göre, hastanede fizyoterapist teknikeri olarak görev yapan Burcu Demir (32), Ocak ayında resmi nikah yaptığı eşi uzman çavuş ile bahçede konuşmaya başladı. Ardından ikili arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından Murat Coşansel belinden çıkardığı tabanca ile Demir’e peş peşe ateş ederek eşini öldürdü. Olayın ardından yakalanarak gözaltına alınan zanlı tutuklanıp cezaevine gönderildi. 2. Ağır Ceza Mahkemesinde karar duruşması görülen duruşmada, sanık Murat Coşansel, mahkeme heyetinin karşısına çıktı. Hakim tarafından son sözleri sorulan sanık Murat Coşansel, ’’Ben öldüreceğim diye bir şey demedim. Sadece boşanmak için tehdit ettim. Ben burcuyu canıyla tehdit etmedim. Sadece mahkeme yoluyla tehdit ettim. Hastaneye konuşmak için gittim. Olay günü ben istediğimle istediğimi yaparım dedi. Ağır sözler söyleyince silahımı kendisine doğrulttum. Beni mi vuracaksın falan dedi gülerek sonrasını hatırlamıyorum. Ben Sinop’tan birisini öldürmek için gelmedim. Ben hastaneye eşimin yanına gitmeden iş yerinden arkadaşımı arayarak bugün çalışmıyorum yarın işe geleceğim dedim. Çünkü işimi düşünüyordum öldürmek için gelmedim. Konuşmalarda boşanmak istediğim bellidir. Sinop’tan gelirken dönüş yapacak gibi geldim. Geldiğim taksiciye öğlen saatlerinde döneriz dedim fakat aklımda olmayan bir durumla karşılaştık. Ben mağdurum. Ben bu olayı isteyerek yapmadım. Düşüncem dahi olmadı. Ben yapmak isteseydim başka bir materyal ile de yapabilirdim. Pişmanım keşke böyle bir şey olmasaydı şuan boşanma duruşmasında olsaydık” dedi. Yapılan savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, sanık Murat Coşansel’e eşi Burcu Coşansel’i kasten öldürmek suçundan ağırlaştırmış müebbet cezasına çarptırdı.
Elazığ’da Kitap Fuarı’na yoğun ilgi
20 Kasım 2024 Çarşamba - 10:26 Elazığ’da Kitap Fuarı’na yoğun ilgi Elazığ’da bu yıl 110 yayınevinin katılımıyla kapılarını açan 5. Kitap Fuarı, vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor. Elazığ Belediyesi Ahmet Tevfik Ozan Fuar ve Kongre Merkezi’nde 110 yayınevinin katılımıyla 16 Kasım’da kapılarını açan Kitap Fuarı, vatandaşlar ve öğrencilerden büyük ilgi görüyor. Elazığlıların yanı sıra çevre illerden de gelen kitapseverler, fuarı ziyaret ederek hem kitap almanın hem de yazarlarla buluşmanın keyfini çıkarıyor. Oldukça geniş bir kitap yelpazesiyle okurları ağırlayan fuarda, Elazığlı yazarlar başta olmak üzere toplam 34 yazar ve şair imza günleri ve söyleşilerde okuyucularla buluşuyor. Fuar, her gün 10.00-21.00 saatleri arasında 24 Kasım tarihine kadar kitap dostlarını ağırlamaya devam edecek. Aynı zamanda çocuklara kitap sevgisi aşılama amacıyla Elazığ Belediyesi tarafından çocuklara 75 lira değerinde hediye çeki dağıtılıyor. Fuarın güzel geçtiğini belirten yazar Hamza Ergen, ’’Çok yoğun bir talep var. İnsanlar okuma alışkanlıklarını geliştirmeye çalışıyorlar. Burada gördüğümüz kadarıyla da ülkemizde okuma potansiyelimizin biraz daha arttığını hissedebiliyoruz. Bu anlamda bizler memnunuz. Genel itibarıyla hafta içi gündüz saatlerinde çok fazla öğrenci geliyor. Belediyemizin dağıttığı hediye çeklerinden dolayı öğrencilerimiz burada alışveriş yapma imkanı buluyor. Bu da çocuklarımız için ekstra bir imkan sağlamış oluyor. Aileler de hafta sonları ve akşam 17.00’den sonra yoğun bir ilgi gösteriyor. Özellikle çocuk kitaplarında güzel satış imkanları oluyor. Buradaki arkadaşlarla görüştüğümüzde onlar da kitap satışlarından dolayı memnun olduklarını belirtiyor. Elazığlı yazarlar olarak satışlarımız fena değil. Zaten hocalarımızın birçoğu uzun zamandır yazarlık mesleğini icra etmektedir” dedi. Çocukların kitaplara çok meraklı olduğunu ifade eden Minire Kaya, ’’Çocukların talepleri genel olarak masal kitaplarına oluyor. Fuar genelde hafta sonu daha kalabalık oluyor. Hafta içi ise iş çıkışından sonra yoğunluk yaşanıyor. Elazığlıların da kitaplara karşı bir ilgisi var. Özellikle tarih kitapları ve klasik kitaplara karşı ilgileri var” diye konuştu. Kitap okumayı sevdiğini dile getiren Berat Kaya adlı öğrenci, “Burada güzel hikaye kitapları var. Üç tane hikaye kitabı diye bir tane kitap ayracı hediye ettiler. Elazığ Belediyesi tarafından verilen çek ile bir tane daha kitap aldım. Buradaki kitapları çok beğendim, aklımda kalan kitapları da hafta sonu geldiğimde alacağım” şeklinde konuştu.
Elazığ’da Kitap Fuarına yoğun ilgi
20 Kasım 2024 Çarşamba - 10:24 Elazığ’da Kitap Fuarına yoğun ilgi Elazığ’da bu yıl 5’incisi düzenlenen ve 110 yayınevinin katılımıyla kapılarını açan Kitap Fuarı, vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor. Elazığ Belediyesi Ahmet Tevfik Ozan Fuar ve Kongre Merkezinde, 110 yayınevinin katılımıyla 16 Kasımda kapılarını açan Kitap Fuarı, vatandaşlar ve öğrenciler tarafından büyük ilgi görüyor. Elazığlıların yanı sıra çevre illerden de gelen kitapseverler, fuarı ziyaret ederek hem kitap almanın hem de yazarlarla buluşmanın keyfini çıkarıyor. Oldukça geniş bir kitap yelpazesiyle okurları ağırlayan fuarda, Elazığlı yazarlar başta olmak üzere toplam 34 yazar ve şair imza günleri ve söyleşi programlarıyla okuyucularla buluşuyor. Fuar, her gün 10.00-21.00 saatleri arasında 24 Kasım tarihine kadar kitap dostlarını ağırlamaya devam edecek. Aynı zamanda çocuklara kitap sevgisi aşılama amacıyla Elazığ Belediyesi tarafından, çocuklara 75 lira değerinde hediye çeki dağıtılıyor. Kitap fuarının güzel geçtiğini belirten yazar Hamza Ergen, ’’Çok yoğun bir talep var. İnsanlar okuma alışkanlıklarını geliştirmeye çalışıyorlar. Burada gördüğümüz kadarıyla da ülkemizde okuma potansiyelimizin biraz daha arttığını hissedebiliyoruz. Bu anlamda bizler memnunuz. Genel itibariyle hafta içi gündüz saatlerinde çok fazla öğrenci geliyor. Belediyemizin dağıttığı hediye çeklerinden dolayı öğrencilerimiz burada alışveriş yapma imkanı buluyor. Bu da çocuklarımız için ekstra bir imkan sağlamış oluyor. Aileler de hafta sonları ve akşam 17.00’dan sonra yoğun bir ilgi gösteriyor. Özellikle çocuk kitaplarında güzel satış imkanları oluyor. Buradaki arkadaşlarla görüştüğümüzde onlar da kitap satışlarından dolayı memnun olduklarını belirtiyor. Elazığlı yazarlar olarak satışlarımız fena değil. Zaten hocalarımızın birçoğu uzun zamandır yazarlık mesleğini icra etmektedir” dedi. Çocukların kitaplara çok meraklı olduğunu ifade eden Minire Kaya, ’’Çocukların talepleri genel olarak masal kitaplarına oluyor. Fuar genelde hafta sonu daha kalabalık oluyor. Hafta içi ise iş çıkışından sonra yoğunluk yaşanıyor. Elazığlıların da kitaplara karşı bir ilgisi var. Özellikle tarih kitapları ve klasik kitaplara karşı ilgileri var” diye konuştu. Kitap okumayı sevdiğini dile getiren öğrencilerden Berat Kaya, “Burada güzel hikaye kitapları var. 3 tane hikaye kitabı diye bir tane kitap ayracı hediye ettiler. Elazığ Belediyesi tarafından verilen çek ile bir tane daha kitap aldım. Buradaki kitapları çok beğendim, aklımda kalan kitapları da hafta sonu geldiğimde alacağım” şeklinde konuştu.
Gazeteci, tarihçi, yazar Dr. Anapalı: ’’Camiler, nalbant dükkanı, marangozhane, ahır, meyhane olarak kullanıldı’’
19 Kasım 2024 Salı - 17:02 Gazeteci, tarihçi, yazar Dr. Anapalı: ’’Camiler, nalbant dükkanı, marangozhane, ahır, meyhane olarak kullanıldı’’ Tarihçi, yazar Dr. Ahmet Anapalı, ’’Tek parti döneminde camiler nalbant dükkanı, marangozhane, ahır, meyhane olarak kullanıldı’’ dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, ’Camilerin kapısına kilit vurmak, sizin laiklikten anladığınız bu’’ söyleminin ardından CHP, Bakan Tekin hakkında suç duyurusunda bulundu. Tekin, ’’Sizin anladığınız laiklik şu, 1940’lı yılları hatırlayın. Camilerin kapısına kilit vurmak, camileri ahıra çevirmek, vatandaşın Kur’an-ı Kerim öğrenmesini yasaklamak’’ açıklamasında bulunmuştu. ’’İslamiyet’te vakıf malı almak haramdır’’ Elazığ’da açılan 5’inci Kitap Fuarında söyleyişe katılmak üzere kente gelen gazeteci, tarihçi, yazar Dr. Ahmet Anapalı, tek parti döneminde camilerin durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Anapalı, ’’1927 yılında Tuğra ve Kitabeleri Kazıma Kanunu çıktı. Yani tuğralar ve kitabeler 500 yıllık bir tarihi eserin kapısında olsa bile tarihi eser olup olmadığına bakmaksızın kazınma, yani tarihi esere zarar verme kanunu çıktı. Ardından dediler ki 500 metrekare alan içerisinde 2 cami olamaz. Bunların arasındaki en eski cami sabit kalır, yeni cami ise ihale usulü ile satılır denildi. Bu bir kanundur. Ardından en eski camiler çıktı ortaya. 21 adet Roma İmparatorluğundan kalma, kilise varken etrafındaki Osmanlı camilerinin şansı var mıydı, tabii ki yoktu. 21 caminin etrafında ne kadar cami varsa tarihi Yarım Ada ve Sur içinde hepsi ihaleyle satıldı. Bunlar bazen Mişon efendiye bazen Simon efendiye bazen ise Ermeni ve Rumlara verildi. Neden müslümanlar almadı çünkü İslam’da vakıf malı almak haramdır’’ diye konuştu. Camiler meyhane olarak kullanılmış Kapalı Çarşı, Mısır Çarşısı ve İstanbul’daki çarşıların satıldığına değinen Anapalı, ’’Bunlar Ayasofya’nın vakıflarıydı. Müslümanlar bunları almadı çünkü İslam’a göre vakıf malı almak haramdır. Vakıf malını vakıf kültürünün dışında kullanmak yoktur. Alanların hepsi gayrimüslimlerdi. Peki ne olarak kullanacaklardı, bunun karşılığı yok. Canın ne istiyorsa, örnek olarak kullanabilirlerdi. Vefa’da vefa bozacısının yanında Tahir Ağa Cami var, Menderes dönemine kadar nalbant dükkanı, Şehzade Paşa Caminin yanında 3 tane yılanın birbirini sarması ile oluşan bir burmalı minare cami var, orası ise marangozhanedir. Nalbant dükkanları ve marangozhaneler genel anlamda insaflıydı zira ahır olarak kullanılan camiler vardı. Örnek olarak Şereflikoçhisar bölgesinde 1936 tarihinde cami hiç ahır olur mu, başlığında bir gazete bunu haber yapmıştı. Bu noktada tek parti döneminde camiler, cami olmanın dışında pek çok şeyde kullanıldı. Mesela Marmara’nın çıkışında Sirkeci’de sol tarafta Merzifonlu Paşa Camisi meyhane oldu Turgut Özal dönemine kadar. Beyoğlu’nda İstiklal Caddesi’nin arka tarafında Merzifonlu Paşa Camisi de Zarifi meyhanesi oldu. Bugün halen meyhane olarak hizmet vermektedir" şeklinde konuştu.