Yerel Haberler
Düzce
Kamu Spor Oyunları sona erdi
24 Eylül 2024 Salı - 16:02 Kamu Spor Oyunları sona erdi Düzce’de büyük heyecanla takip edilen Kamu Spor Oyunları, nefes kesen mücadelelere sahne oldu ve final müsabakalarının ardından sona erdi. Kamu çalışanları arasında dostluk ve rekabetin bir arada yaşandığı bu etkinlikte, voleybol, masa tenisi ve 3x3 basketbol gibi branşlarda yapılan karşılaşmalar oldukça çekişmeli geçti. Organizasyonda öne çıkan kurumlar ve takımlar, başarılarıyla turnuvaya damga vurdu. Kamu Spor Oyunları’nın voleybol kategorisinde mücadeleler büyük ilgi gördü. Özellikle finale kalan takımların gösterdiği performans, izleyicileri heyecanlandırdı. Erkekler finalinde Cezaevi takımı Cumayeri Kaymakamlığını mağlup etti ve şampiyonluğu kazandı. Kadınlar voleybolda da Milli Eğitim Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nü mağlup ederek şampiyonluğa uzandı. Masa tenisi erkekler kategorisinde de heyecanlı karşılaşmalara sahne olan turnuvada, Devlet Hastanesi erkek takımı birinci, Düzce Üniversitesi ikinci ve Cumayeri Kaymakamlığı üçüncü olurken, kadınlarda Milli Eğitim Müdürlüğü birinci, Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ikinci oldu. Basketbol kategorisinde ise erkek takımları arasında kıyasıya rekabet yaşandı. Milli Eğitim Müdürlüğü takımı, sergilediği üstün performans ve etkili oyun stratejileriyle şampiyonluğu göğüsledi. Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ikinci olurken Düzce Üniversitesi de turnuvayı üçüncü tamamladı. Dereceye giren takımlara ödüllerini Düzce Vali Yardımcımız Sayın Mustafa Pala ile Düzce Gençlik ve Spor İl Müdürümüz İsa Yazıcı takdim etti.
Bakan Yusuf Tekin: "Müfredatımızı yüzde 35 oranında sadeleştirdik"
24 Eylül 2024 Salı - 11:58 Bakan Yusuf Tekin: "Müfredatımızı yüzde 35 oranında sadeleştirdik" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Eleştirilen önemli konulardan biri, yoğun bilgi yüküydü. Bunu da müfredatımızı yüzde 35 oranında sadeleştirerek, çocuklarımızın üzerinden aşırı bilgi verme mantığıyla kurgulanan eğitim yükünü kaldırmış olduk" dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, hayırsever Burhan Özdemir tarafından kente kazandırılan Akçakoca Orhan Özdemir Fen Listesi Kampüsü’nün ek hizmet binalarının açılış törenine katıldı. Tören kapsamında, 400 kişilik modern konferans salonu, kapalı spor salonu, yeni nesil kütüphane ve Türkiye’de ilk pilot uygulaması gerçekleşecek olan genişletilmiş eğitim sistemine özgü laboratuvar binası hizmete açıldı. "Dünyanın en gelişmiş eğitim sistemleriyle hemen hemen aynı fiziki altyapıya sahibiz" Törende konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye’nin eğitim sistemine yönelik açıklamalarda bulundu. Bakan Tekin, PTT AŞ tarafından 2002’de düzenlenen "2023’e Cumhuriyetimizin 100. Yılına Mektup Kampanyası" kapsamında yazılan mektupların kendisine ulaştırıldığına dikkat çekerek, "O mektupları okuduğumda, yazılanları gördüğümde Türkiye’nin eğitim öğretimde 22 yıllık devlet içerisinde geldiği noktayı yeterince anlatamadığımızı gördüm. Mektupları yazanlar öğretmenlerimiz, Bakanlığımızda çalışan müfettiş arkadaşlarımız, muhtarlar. Bu mektupları da yakın zamanda zaten bir kitapçığa basmak istiyoruz. Mesele bir öğretmenimiz ’Acaba bir gün 40 kişilik sınıfta ders anlatabilecek miyim?’ yazmış. Devamında da, ’74-76 kişilik sınıfta öğretmenlik yapıyorum’ demiş. Şuan Türkiye’de sınıflar 20-24 kişi arasında değişiyor. Dünyanın en gelişmiş eğitim sistemleriyle hemen hemen aynı fiziki altyapıya sahibiz" dedi. "Şuan yaptığımız okul binaları depreme dayanıklılık açısından sorunsuz" Derslik sayısının artırıldığını söyleyen Bakan Tekin, "Peki dersliklerimizin niteliğiyle ilgili değişiklik var mı? Yaptığımız binalar. 6 Şubat’ta meydana gelen depremi yaşayan 11 ilimizde 2002 yılından sonra yapılıp da yıkılan okulumuz neredeyse yok. 11 civarında derslik kullanılamaz hale geldi ama tamamı öncesinde yapılan derslikler. Şuan yaptığımız okul binaları depreme dayanıklılık açısından sorunsuz. Fiziki unsurlar itibariyle biraz önce bahsettiğim mektuplardan bir tanesinde bir öğretenimiz, ’Bir gün koridorlarında farelerin cirit atmadığı okulda öğretmenlik yapabilir miyim?’ diyor. Şuan sayı olarak belli bir noktaya getirdiğimiz dersliklerimizin fiziki kapasite ve nitelik açısından da dünya standartlarında okullarımız var. Bu da ayrı bir parantez" diye konuştu. "Okullarımızda öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz internete erişebiliyorlar" Bakan Tekin, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 60 binin üzerinde okulun bulunduğuna ve bu okulların internet erişimine açık durumda olduğuna dikkat çekerek, "Okullarımızda öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz internete erişebiliyorlar. Peki ne oluyor? Şuanda 625 bin dersliğimizde etkileşimli tahtalarımız var. Yani kara tahtaların yanında etkileşimli tahtalarla çocuklarımız ekranda öğretmenimizin yardımıyla ders işliyorlar. Peki bunun ne faydası var? İnternet erişimi olan ağlar üzerinden çocuklarımız, öğretmenlerimiz dünyanın en çok eğitim içeriğine sahip programlarından biri olan EBA’ya bağlanıyorlar ve istedikleri her türlü içeriği oradan online olarak dersliklerde işliyorlar. Türkiye’nin neresine giderseniz gidin öğretmenimiz tahtadan kendisinin anlattığının yetersiz olduğunu düşündüğü ya da bilgiyi daha farklı şekilde öğrencilerle paylaşmak istediği herhangi bir konuyu etkileşimli tahtalar üzerinden çocuklarımızla paylaşabiliyor. Bu da bizim açımızdan, eğitim öğretim altyapısı açısından önemli bir gösterge" şeklinde konuştu. "Biz 2 hususu büyük oranda içeren değişikliği geçtiğimiz mayıs ayında hayata geçirdik" Fiziki altyapıyla ilgili çok ciddi yatırımlar yaptıklarını dile getiren Milli Eğitim Bakanı Tekin, "Bir diğer husus, şuanda yaklaşık 1 milyon 130 bin civarında öğretmenimiz var. Bu öğretmenlerimizin yaklaşık 800 bin öğretmenimiz 2002 yılından bu yana atanmış öğretmenlerimiz. Eğitimin niteliğiyle ilgili önemli göstergelerden biri de, okullarda öğretmen başına düşen öğrenci istatistikleri. Uluslararası derecelendirme ve reyting ölçümü yapan kuruluşlar açısından önemli bir göstergesi. Binayı yaptık, öğretmenlerle ilgili ciddi şekilde ihtiyacı giderdik. Eğitimin içeriğiyle ilgili bakmamız gerekiyor. Orada da uluslararası örgütler bizi 2 eleştiriyle karşı karşıya bırakıyorlardı. ’Sizin müfredatınız yani programlarınız 1980’li, 90’lı yıllarda yaygın olan öğrenciye yoğun bir biçimde bilgi yüklemek üzerine kurulan bir sistem’ Bu bizim için birinci eleştiri. 2. eleştiri, ’Bilgiye erişimin sınırlı olduğu bir dönemde çocukların, gençlerin bilgi edinmede yegane kaynağının okul olduğu dönemlerde yazılmış bir müfredatınız var. Siz bu çocukların artık bilgiye erişmek konusunda yaşadıkları kolaylıkların farkında değilsiniz herhalde’ diye bizi eleştiriyorlardı. Dolayısıyla biz 2 hususu büyük oranda içeren değişikliği geçtiğimiz mayıs ayında hayata geçirdik. Eğitim öğretim surecinin mantığını bilgi edinmek değil, edinilen bilgiyi beceriye dönüştürmek üzere uygulanan çağdaş eğitim anlayışıyla bağdaşır hale getirdik, müfredatımızı buna görev revize ettik" ifadelerini kullandı. "Müfredatımızı sadeleştirdik" Bakan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yine aynı raporlar içinde eleştirilen önemli konulardan biri, yoğun bilgi yüküydü. Bunu da müfredatımızı yüzde 35 oranında sadeleştirerek, çocuklarımızın üzerinden aşırı bilgi verme mantığıyla kurgulanan eğitim yükünü kaldırmış olduk. Müfredatımızın böyle olması çok doğaldı. Bizler gibi, ilkokulda, ortaokulda, lisede bilgiye erişmek konusunda sıkıntı yaşıyorduk. Herhangi bir konuda araştırma yapmak istenildiğinde kütüphaneye gidiliyordu. Ben liseyi 1989’da bitirdim. 1980’li yıllarda lise öğrencisiyken kütüphanelerin önünde kuyruk oluştururduk. İçeri girdiğinizde bu kez ansiklopediler başında sıraya giriyordunuz. Ansiklopedi size gelir, başınızda da ödevini yağmak için başka biri beklerdi. Şimdi çocuklarımız ellerindeki akıllı cihazlarla istedikleri her türlü bilgiye hızlıca ulaşma imkanına sahipken biz hala aynı mantık da devam edersek bu sistemi yorar, öğrenciyi yorar, öğreteni yorar. Bu bilgiyi vermek konusunda öğretmenimiz de sıkıntıya girer. Niye bu yükü taşıyoruz? Niye bundan vazgeçmiyoruz? Yaptığımız 2. şey de bu. Müfredatımızı sadeleştirdik. Biz herhangi bir konuyu çıkartırken, çıkardığımız şeyin bilimsel olmadığı ya da bilimselliğini tartıştığımız için çıkarmıyoruz. Sadece çocuklarımızın artık yüksek öğretime erişimin bu kadar rahat olduğu bir dönemde bazı bilgi ve kazanımların ilerleyen eğitim kademelerinde verilmesinin daha pedagojik olduğunu düşündüğümüz için çıkartıyoruz" "Vatanseverlikten merhamete kadar birçok konuyu müfredatımızın içinde çocuklarımızın kazanmasını istedik" Eğitimde başka bir değişiklik daha yaptıklarını ve bu değişikliği kendisinin çok önemsediğini belirten Bakan Yusuf Tekin, "Dünyanın en köklü devlet geleneklerinden bir tanesine sahibiz. Bize düşen, bizim yapmamız gereken hususlardan bir tanesi, belki en önemlisi, bu devlet geleneğini, gelecek kulaklara aksettirecek bir sürecin koordine etmek. Buradan hareketle, vatanseverlikten merhamete kadar birçok konuyu müfredatımızın içinde çocuklarımızın kazanmasını istedik ki millet olarak bir arada yaşama kararlığımız devam etsin istedik" dedi. Bakan Tekin’den hayırsevere teşekkür Bakan Tekin, Akçakoca Orhan Özdemir Fen Listesi Kampüsü’nü kente kazandıran hayırsever Burhan Özdemir’e teşekkür ederek, "İçinde yaşadığımız vahşi kapitalist düzende rızkından, kazancından bir kısmını babasının hayrı ve isminin yaşatılması için çocuklara, gençlere ayıran böyle bir hayırseveri tebrik etmek istiyorum. Burhan Bey’e bu bina için teşekkür ediyorum. Kendisi ’Ben sadece okul yapıp bırakmayacağım’ dedi. ’Bu okulun bundan sonra her türlü sorununun çözümü için bir hamisi olarak burada bulunacağım’ dedi. Ben bunun için de Burhan Bey’e teşekkür ediyorum" diye konuştu.
DTSO Başkanı Bıyık: "İl istihdam ve mesleki eğitim kurullarının yetkileri artırılmalı"
24 Eylül 2024 Salı - 09:10 DTSO Başkanı Bıyık: "İl istihdam ve mesleki eğitim kurullarının yetkileri artırılmalı" DÜZCE (İHA) – Düzce Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Bıyık, iş dünyası istişare toplantısında yaptığı konuşmada, "İl istihdam ve mesleki eğitim kurullarının yetkileri artırılmalı" dedi. DTSO Başkanı Erdoğan Bıyık, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ev sahipliğinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan’ın katılımıyla gerçekleştirilen İş Dünyası İstişare Toplantısına katıldı. Toplantıya, Erdoğan Bıyık’ın yanı sıra, 364 oda ve borsa başkanı ile 67 sektör meclisi başkanı da katıldı. Toplantıda söz alarak kürsüye çıkan Erdoğan Bıyık, iş dünyasının en önemli sorunlarından biri haline gelen nitelikli istihdam konusundaki sorun ve çözüm önerilerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan’a aktardı. Erdoğan Bıyık konuşmasında, "Günümüzdeki gelişmeler ve değişmeler Türkiye’de işgücü piyasasında ara eleman bulma sıkıntısını artırmıştır. Fabrikaların ihtiyaç duyduğu işçi talebi ile iş arayanların beklenti ve şartları uyuşmuyor. Bu durum bir taraftan işsizliği doğururken diğer taraftan işverenlerin işçi bulma sıkıntısını da ortaya çıkarıyor. İş dünyası çalıştıracak işçi bulamadığında yabancı uyruklu işgücüne yöneliyor. Fakat Yabancı işçiler için izinlerin merkez teşkilatından veriliyor olması süreci zorlaştırıyor. İl istihdam ve mesleki eğitim Kurullarının daha etkili karar alabilmeleri için yetkileri artırılmalı. Ayrıca yabancı işçilerin çalıştırılması için il istihdam kurullarında tavsiye kararı alınıp bakanlığın onayına sunulabilir ve Sosyal Güvenlik Kurumu ile KOSGEB İl Müdürü kurul üyesi olarak dahil edilebilir. Ayrıca yeni yapılacak olan organize sanayi bölgelerinin büyüklüklerine göre içerisinde meslek liselerinin ve meslek yüksekokullarının açılması, bölgesel asgari ücret uygulamasının geliştirilmesi gibi geliştirmelerle de iş dünyasının önü açılabilir. Günümüzde kadınların iş gücü piyasasına katılım oranları yüksek ve katkıları garipsenemez durumdadır. Kadın istihdamının desteklenmesi hususunda çalışmaların arttırılması amacıyla; organize sanayi bölgelerindeki kreşlerin desteklenmesi, kadın istihdamını geliştirmek için işsizlik fonundan desteklenmesi adımları atılarak kadınların iş gücüne katılımı arttırılabilir" ifadelerini kullandı.
Alzheımer hastası olanlara büyük kolaylık
23 Eylül 2024 Pazartesi - 18:13 Alzheımer hastası olanlara büyük kolaylık Düzce’de ilk olarak inşa edilen Ertan Uçar Alzheimer Hastaları Gündüz Bakım Merkezi resmen hizmete başladı. Merkez iki dönüm alan üzerine kurulu 250 metrekare kapalı alan içinde terapi, aktivite odaları, dinlenme alanları ve kış bahçesi ile vatandaşların kullanımına açıldı. Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün en dikkat çeken sosyal projelerinden biri olan ve İş Adamı Ertan Uçar ile eşinin yanı sıra hayırseverlerin de desteği ile inşa edilen Ertan Uçar Alzheimer Hastaları Gündüz Bakım Merkezi, düzenlenen törenle resmen hizmete açıldı. Bahçeşehir bölgesi, Demetevler Mahallesi’nde iki dönüm alan üzerinde kurulu olan merkez, 250 metrekare kapalı alan içinde faaliyetlerini sürdürecek. İçerisinde terapi ve dinlenme odası, 3 adet aktivite odası ve kış bahçesi yer alan merkezde, sosyal hizmet uzmanı, yaşlı bakım personelleri, hemşireler, gerontolog, ergoterapist, hemşire ve antrenör olmak üzere 8 personel görev yapacak. “Birçok şehre örnek olacak İnşallah” Vali Selçuk Aslan, Alzheimer ile mücadele eden ailelerin artık hastalarını gönül rahatlığı ile emanet edebilecekleri merkezin inşasında emeği olanlara teşekkür ederek hastalıkla mücadele eden ailelere büyük bir destek noktası oluştuğunu belirtti. Vali Aslan “Rize’nin Pazar ilçesinde görevdeyken bir Nöroloji doktorumuzun da buna benzer bir proje çalışması olmuştu. Projenin özünde hastanede potansiyel hastalara hafıza yetkinliklerinin muhafaza edilmesi amaçlanıyordu. O zaman çevremde hiç böyle bir hasta yoktu. Kendisi birçok bürokratik engellerle karşılaştı. Başhekimi ikna ederek bir salon tahsis edilmesini sağladık ve başlattık. Hakikaten gördük, ne kadar olumlu bir iş olduğunu. Burası da daha önce kütüphane idi ancak kapalı ve kullanılmıyordu. Açmak istedik olmadı. Bakanımız (Faruk Özlü) ile istişare ettik. Burayı böyle bir proje için söyledi. Şimdi benim annemde Demans başladı. Bu hastalığı yakın çevrenizde gördüğünüz zaman bu konuda duyarlılığınız artıyor. Fiziki donanımları ile Türkiye’de örnek bir yer oldu. Uzmanların da gelmesi ile artık hizmete başlayacak. Bu işe öncülük eden herkesten Allah razı olsun. Ne kadar özverili olursak olalım, insanız sosyal yaşantımız var. Alzheimer hastası olan aileler, yakınları ihtiyaç halinde artık gönül rahatlığı ile buraya emanet edebilecekler. Sosyal proje anlamında birçok şehre örnek olacak inşallah” dedi. “Ciddi bir ihtiyaca daha çözüm oldu” Projenin aşamaları hakkında bilgiler paylaşan Başkan Özlü de merkezin yapımında emeği olan başta Uçar ailesi olmak üzere tüm bağışçılara teşekkür ederek “Daha önce burada inşaat çalışmaları bittiğinde sizi buraya davet etmiştik ama bugün aslında biz burayı hizmete alıyor, tanıtıyoruz. Bu merkezin çalışanlarının özel nitelikte olması gerekiyordu. Eğitimleri ve geçmişleri ile Alzheimer hastalarına hizmet edecek donanımda olması gerekiyordu. Onların eğitimleri biraz zaman aldı. Ertan Uçar ve eşi ile birlikte geldi ve Antalya’da böyle bir merkez olduğunu, yer gösterirsek Düzce’ye de yapılması için destek olmak istediklerini söylediler. Bu ciddi bir ihtiyaç. Evinizde bir hastanız varsa sizin de hayatınız çok etkilenir. İlk önce yan tarafta yapmayı planlamıştık ama burası daha uygun göründü. O günlerde burası bir kütüphaneydi ama kullanılmıyordu. Projeyi değiştirdik burayı yapmaya kadar verdik. Bu şehirde okul yapımı için ne kadar uğraştığımı herkes bilir, sponsor buldum. Şehir merkezinde kalan 3 okulu yeni yerlerine taşıyoruz. Arkadaşlar çalışınca oluyor. Çok çalışıyoruz ve yapıyoruz. Bakın; bu işi bilenlerle burada toplantı yaptık. Evet başka şehirlerde de var ama Türkiye’nin en modern tek Alzheimer Merkezi burası dediler. Ertan Uçar size çok teşekkür ediyorum. Allah sizden razı olsun. Düzce’mize hayırlı, uğurlu olsun. Valim, siz buradasınız denetim sizde. Vatandaşlarımızın ilgisini kesmemesini ve sürekli olarak sahip çıkmasını diliyorum” ifadelerinde bulundu. “Bu hikaye babamın Alzheımer olması ile başladı” Törende konuşma yapan Zeynep Uçar, projenin çıkış noktasının babasının Alzheimer ile mücadele ettiği döneme dayandığından bahsederken duygusal anlar yaşandı. Zeynep Uçar “Bu hikaye şöyle başladı; benim babacığım 14 yıldır Alzheimer hastası. Çok araştırmalar yaptım, çok hastaneye gittim bir fayda bulmak için. Tabi bu süreçte annem çok yıprandı. 14 yıldır bir fiil ilgilenmek zorunda kaldık. Bebek olduğunda anne baba büyükler heyecanlanıyor. Tabi vatana millete hayırlı bir evlat yetiştirmek istiyorlar ama bence artık bu vatana millete emek vermiş büyüklerimizin de zamanı geldiğinde iyi bakılması gerekiyor. Babacığım yetişemeyecek bu merkeze ama sizlerin bu hastalığa yakalanan yakınlarınıza inşallah fayda sağlar. Çok güzel bir iş olduğunu düşünüyorum, devamını diliyorum” şeklinde konuştu. “Başkanımıza desteği için teşekkür ediyorum” Proje yapım aşamalarında Belediye Başkanı Faruk Özlü’nün desteğine dikkat çeken Ertan Uçar ise merkezin yapımında emeği geçenlere teşekkür ederek şöyle konuştu: “Bu merkezin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu hastalığa yakalananlara tedavi süreçlerinde destek olmasını diliyorum. Emeği geçen tüm hayırsever arkadaşlarımıza ve belediye başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Kendisi ile bu konuyu paylaştığımızda hemen yapalım dedi sağ olsun. Allah mecbur etmesin, eksik de etmesin. Hayırlı, uğurlu olsun.” Konuşmaların sonunda dua edilmesi ve kurdele kesiminin ardından, projeye katkıda bulunan hayırseverlere plaket takdimi yapılması ile tören sona erdi.