Yerel Haberler
Çankırı
21 Eylül 2024 Cumartesi - 12:30 Uzmanından ikinci el telefon alacaklara tavsiyeler: "e-Devlet üzerinden IMEI sorgusu yapılmalı" İkinci el cep telefonu alacak vatandaşlara tavsiyelerde bulunan Endüstri Mühendisi Gökhan Taşcı, e-Devlet üzerinden IMEI sorgusunun yapılması gerektiğini söyledi. Endüstri Mühendisi Gökhan Taşcı, ikinci el telefon alacaklar için tavsiyelerde bulundu. Cihazın garanti ve faturasının bulunmasının, alım sürecinde güven verici bir faktör olduğunu belirtti. e-Devlet üzerinden IMEI sorgusu yapmanın önemini vurgulayan Taşcı, telefonun Türkiye’ye ait olmasının en kritik unsurlardan biri olduğunu ifade etti. Orijinal parçaların kullanılması gerektiğini, yan sanayi parçaların ise sorun oluşturabileceğini belirten Taşcı, cihazı almadan önce yetkili serviste kontrol ettirmenin faydalı olacağını kaydetti. Dolandırıcıların tuzaklarına düşülmemesi gerektiğini ifade eden Taşcı, telefona ulaşmadan IBAN üzerinden para göndermemek gerektiğini önerdi. “IMEI numarası e-Devlet üzerinden basit bir şekilde yapılabilir” Cihazı almadan önce IMEI sorgulaması yapılması gerektiğini söyleyen Taşcı, “İkinci el telefon alırken dikkat edilmesi gereken birtakım hususlar mevcuttur. Öncelikle cihazın garantisi ve faturasının olması, daha iyi bir durumda olduğunu gösterir. Cihazı alırken Türkiye faturasının olmasına dikkat edin. IMEI numarası e-Devlet üzerinden yapılmalı, böylece cihazın Türkiye’mi yoksa yurt dışı mı olduğunu rahatlıkla anlayabilirsiniz. Donanımsal olarak bakmamız gereken başlıca hususlar ise hoparlör, ekran, kamera, bataryadır. Cihazın daha önceden tamir görüp görmediği kontrol edilir ve neden tamir edildiği araştırılır. Değişen parçanın yan sanayi mi yoksa orijinal mi takıldığına dikkat edilmelidir. Yan sanayi ürünlerde yüksek bir şekilde problemler yaşanabilir” şeklinde konuştu. “Kesinlikle telefonu görmeden IBAN üzerinden para gönderip telefon alma çabalarına girmemenizi öneririm” Telefonu görmeden parasının ödenmemesini kaydeden Taşcı, “Cihazı telefoncudan değil de bir kullanıcı tarafından alacaksanız mutlaka bir yetkili servise getirmenizi öneririm. Herhangi bir teknik serviste kontrol ettirilmeyen cihazı almamanızı öneriyorum. Bir cihazın batarya ömrü iki yıldır. İki yıldan fazla kullanılmış bir cihaz alınacaksa ve bataryası da değişmediyse bataryada problem yaşayabilirsiniz. İkinci el telefon alırken kandırılmamaya ve dolandırılmamaya dikkat etmeniz gerekiyor. Kesinlikle telefonu görmeden IBAN üzerinden para gönderip telefon alma çabalarına girmemenizi öneririm” dedi.
Bu camide işitme engelli bireylere cuma hutbesi işaret diliyle anlatılıyor
24 Mayıs 2024 Cuma - 15:14 Bu camide işitme engelli bireylere cuma hutbesi işaret diliyle anlatılıyor Çankırı’da yaşayan işitme engelli vatandaşlar için cuma namazı hutbesinde işaret dili uygulaması hayata geçirildi. İşitme engelliler cuma hutbesini işitme sayesinde anlayabiliyor. Çankırı il merkezinde bulunan Hoca Ahmet Yesevi Camii’nde hayata geçirilen uygulama sayesinde, işitme engelli vatandaşlar cuma hutbesini anlayabiliyor. İşitme engelli ağabeyi ve ağabeyinin eşinden işaret dilini öğrenen imam hatip Saadettin Özsoy tarafından hutbe işaret dili ile anlatılıyor. Hayata geçirilen uygulama sonrasında kentteki işitme engelli vatandaşlar, cuma namazını kılarken, duaları ve sohbetleri de anlayabiliyor. “Burada da işitme engelliler için işaret dili ile hutbe anlatıyorum” İşitme engelli bireylerin projeden memnun kaldıklarını dile getiren Saadettin Özsoy, “İşitme engelli vatandaşlar ile iletişim kurmayı ağabeyim ve yengem için öğrendim. Kendileri işitme engelli. Burada da işitme engelliler için işaret dili ile hutbe anlatıyorum. Bu proje, engelli bireylerin çok istemiş olduğu bir projeydi. Kendilerini dışlanıyor gibi görüyorlardı. Cuma günleri namazda imamın konuşmasını anlamıyorlardı. Bu proje sayesinde hutbeleri onların anlayabileceği bir şekilde anlatıyorum. Projenin ilk haftası engelli bireyleri Çankırı Valimiz Mustafa Fırat Taşolar camiye çağırdı. Eskiden hangi cami kendisine yakınsa ona gidiyorlardı, şimdi ise bu camiyi tercih ediyorlar” dedi. Çankırı’da yaşayan işitme engelli Basri Sütlü, daha önce farklı bir camiye gittiğini ve başlatılan projeyi öğrendikten sonra cuma namazı için Ahmet Yesevi Camii’ni tercih ettiğini söyledi.
Bahar yağmurları tarlalara can suyu oldu
23 Mayıs 2024 Perşembe - 09:29 Bahar yağmurları tarlalara can suyu oldu Çankırı’da kurak geçen kış mevsiminin ardından etkili olan mayıs yağmurları tarlalarda verimi arttırdı. Çankırı’da kış mevsiminin kurak geçmesi sebebiyle tedirgin olan çiftçilerin yüzünü Mayıs ayındaki yağışlar güldürdü. Kentte etkili olan soğuk sebebiyle bazı meyve ağaçları zarar görürken, yağışlar ise tarlalara can suyu oldu. Türkiye’nin önemli tarım kentlerinden birisi olan Çankırı’da etkili olan yağışlar, tarlalarda verimi arttırdı. Konu ile ilgili açıklama yapan Çankırı İl Tarım ve Orman Müdürü Dr. Hüseyin Düzgün, yağışların devam etmesi ile verimli bir sezon yaşanmasını beklediklerini söyledi. “Günümüzde yağan yağışlar sebebiyle çiftçilerimizin yüzü gülüyor” Yağan yağışların çiftçileri mutlu ettiğini ifade eden Düzgün, “Çiftçilerimizin yoğun çalıştığı yaz sezonu başladı. Günümüzde yağan yağışlar sebebiyle çiftçilerimizin yüzü gülüyor. İlimiz açısından verimli bir yıl olacağını tahmin edebiliyoruz. Çiftçilerimizi meteorolojik olaylara karşı hemen uyarıyoruz. Yağan her yağmurun tarla bitkilerine faydası var, ilimizde de yağan yağmurlar ekinleri canlandırdı. Bu hafta da yağış bekliyoruz, inşallah böyle devam ederse verimli bir geçeceğini tahmin etmekteyiz” dedi. “İnşallah daha verimli bir yıl olur” Çankırı’da çiftçilik yapan Fahri Çalışkan da, “Yağmurlardan yana bir problemimiz olmadı ama soğuk etkiledi. Toprak biraz daha yağış istiyor. İnşallah daha da verimli bir yıl olur” dedi.
İl Sağlık Müdürü Dr. Sarıkaya: "Obeziteden korunma çocukluk çağında başlamalıdır"
22 Mayıs 2024 Çarşamba - 12:36 İl Sağlık Müdürü Dr. Sarıkaya: "Obeziteden korunma çocukluk çağında başlamalıdır" Avrupa Obezite Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, “Obeziteden korunma çocukluk çağında başlamalıdır” dedi. Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, ‘Avrupa Obezite Günü’ çerçevesinde açıklamalarda bulundu. Aşırı ve yanlış beslenme ve fiziksel aktivite yetersizliği obezitenin en önemli nedeni olduğunu belirten Dr. Sarıkaya, “Obeziteden korunma çocukluk çağında başlamalıdır. Çocuk ve adolesan döneminde oluşan obezite, yetişkinlik dönemi obezitesi için zemin hazırlamaktadır” dedi. Obeziteden korunmanın çocukluk çağında başlaması gerektiğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Aşırı ve yanlış beslenme ve fiziksel aktivite yetersizliği obezitenin en önemli nedenleri olarak kabul edilmektedir. Bu faktörlerin yanı sıra genetik, çevresel, nörolojik, fizyolojik, biyokimyasal, sosyo-kültürel ve psikolojik pek çok faktör birbiri ile ilişkili olarak obezite oluşumuna neden olmaktadır. Obezite oluşmadan korunma büyük önem taşımaktadır. Obeziteden korunma, çocukluk çağında başlamalıdır. Çocuk ve adölesan döneminde oluşan obezite, yetişkinlik dönemi obezitesi için zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle aile, okul ve çevre yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite konularında bilgilendirilmelidir. Obezite tedavisi, bireyin kararlılığı ve etkin olarak katılımını gerektiren, tedavisi zorunlu, uzun ve süreklilik arz eden bir süreçtir. Obezite tedavisinde hekim, diyetisyen, psikolog, fizyoterapistten oluşan bir ekip gerekmektedir. Obezite tedavisinde amaç, gerçekçi bir vücut ağırlığı kaybı hedeflenerek, obeziteye ilişkin morbidite ve mortalite risklerini azaltmak, bireye yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmak ve yaşam kalitesini yükseltmektir” diye konuştu.
“Turistik Tuz Ekspresi” ilk seferinde yolculardan tam not aldı,
21 Mayıs 2024 Salı - 08:58 “Turistik Tuz Ekspresi” ilk seferinde yolculardan tam not aldı, Ankara’dan Çankırı’ya günübirlik düzenlenen "Turistik Tuz Ekspresi" ilk seferini gerçekleştirdi. 1934 yılındaki Tenezzüh Treni’nin devamı niteliğindeki “Turistik Tuz Ekspresi” ile Çankırı’ya ilk seyahatlerini gerçekleştiren yolcular, tarihi ve kültürel turun keyfini yaşadı. Çankırı Valiliği, Çankırı Belediyesi, TCDD ve Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) işbirliğiyle yürütülen çalışmalar sonucunda başlatılan günübirlik Turistik Tuz Ekspresi, Ankara’dan 7.50’de başladığı ilk seferini yaklaşık 3 saatte Çankırı’da tamamladı. 18 Mayıs Cumartesi günü, Çankırı’ya gerçekleştirilen tarihi yolculuğu şarkılar, türküler eşliğinde tamamlayan yolcular, 90 yıl aradan sonra ilk trenle seyahatin heyecanını yaşadı. Çankırı’da yıllar önce yaşamış kılıç dişli kaplan olarak bilinen “Tuzi” maskotlarının eşlik ettiği seyahatte, yolcular hep birlikte dans edip eğlendi. Oldukça keyifli süren yolculuğun ardından Çankırı’ya ulaşan yolcular, garda düzenlenen törenle Vali Mustafa Taşolar tarafından karşılandı. Yaran gösterisinin sunulmasının ardından Turistik Tuz Ekspresi’nin ilk yolcuları, program kapsamında Çankırı’nın tarihi ve kültürel mekânlarını ziyaret ederek yöresel lezzetlerini tatma imkanı elde etti. İlk olarak Yer Altı Tuz Şehri ile ziyaretlerine başlayan “Turistik Tuz Ekspresi” yolcuları, yerin 150 metre altında bulunan devasa büyüklüğü ile büyüleyici bir atmosfere sahip tuz mağarasını gezdi. Yer Altı Tuz Şehri’ne hayran kalan yolcular, daha sonra Çankırı’nın önemli tarihi eserlerinden olan tıbbın ve eczacılığın sembollerinin doğduğu mekân olan Taş Mescit ve Çankırı Mevlevihanesi, Buğday Pazarı Medresesi, Çivitçioğlu Medresesi, Sultan Süleyman Cami (Ulu Cami) ziyaret ederek Tarihi Çankırı Sokaklarında zamanda tarihe bir yolculuk yaptı. Şehrin ilgi çekici mekanlarından olan Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesinde iletişim tarihini keşfeden ziyaretçiler, 8 milyon yıllık fosillere ev sahipliği yapan Çankırı Müzesini ve imece kültürünün sergilendiği Tarihi Çamaşırhane Müzesini gezdi. Çankırı’nın coğrafi işaretli geleneksel lezzetlerini de deneyimleme imkânı bulan ziyaretçiler, daha sonra Yöresel Mutfak ve Kültür Evi’nde Çankırı Valisi Mustafa Fırat Taşolar ile bir araya geldi. Çankırı Valiliği ve diğer kurumlarla birlikte Ankara’dan Çankırı’ya, 4 sefer olarak Turistik Tuz Ekspresi planladıklarını belirten Vali Taşolar, ikinci trenin ise yüzde 80 doluluğa ulaştığını ifade etti. ket etti. İlk seferinde yoğun talep gören Turistik Tuz Ekspresi, Ankara-Çankırı-Ankara güzergahında 25 Mayıs, 1 Haziran ve 8 Haziran tarihlerinde günübirlik olarak turlarına devam edecek. Tirenle günübirlik Çankırı’yı ziyaret eden vatandaşlar, şehrin tarihi yapılarına, Yer Altı Tuz Şehri’ne hayran kaldıklarını söyledi.
Anne ve kız yanarak can vermişti: Geriye sadece oksijen tüpü kaldı
20 Mayıs 2024 Pazartesi - 09:55 Anne ve kız yanarak can vermişti: Geriye sadece oksijen tüpü kaldı Çankırı’nın Yapraklı ilçesinde çıkan yangında anne ve kızı yanarak can verdi. Küle dönen evden geriye ise sadece KOAH hastası yaşlı kadının oksijen tüpü kaldı. Olay, Yapraklı ilçesi Yenice köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, köyde bulunan bir evde bilinmeyen bir sebeple yangın çıktı. Kısa sürede büyüyen yangın yanındaki eve de sıçradı. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, AFAD, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yangının ekipler tarafından söndürülmesi sonrası olay yerinde yapılan incelemenin Ümmühan Kütük’ün (78) ve kızı Gülden Kütük’ün (40) cansız bedenine ulaşıldı. Yapılan otopsi incelemesinin ardından anne ve kızı, Yenice köyünde dün toprağa verildi. KOAH hastası yaşlı kadından geriye sadece oksijen tüpü kaldı Yangında yanarak can veren anne Ümmühan Kütük’ün KOAH hastası olduğu öğrenildi. Yaşlı kadından geriye ise sadece oksijen tüpü kaldı. “Halamın cesedini balkonda bulduk” Halasının yanmış cesedini balkonda bulunduğunu söyleyen yeğeni Yakup Karaman,“Burada halam ve kızı kalıyordu. Halam KOAH hastalığından dolayı tüp kullanıyordu. Gece nefes daralmasıyla uyanıp yangını görüyorlar ve balkondan kaçmaya çalışıyorlar. Halamın cesedini balkonda bulduk. Kızının cesedini ise odada bulduk. Köylülerimizle birlikte gece kalkıp ciddi anlamda çaba sarf ettik. Ne yazık ki çaresiz kaldığımız bir olaydı. Halam yaşlıydı ama kızı çok gençti, gariban bir aileydi. Yanarak can vermeleri bizi çok derinden üzdü” diye konuştu. "Tüm müdahalelere rağmen anne ve kızı kurtaramadık" Çıkan yangında çok mücadele gösterdiklerini belirten Yenice köyü muhtarı Ahmet Oytukkaya da, “Büyük bir acı yaşadık. Devletimiz, itfaiyesi, jandarması, sağlık birimleriyle en kısa sürede buraya ulaştı. Köylüler ile biz de çok mücadele ettik ama tüm müdahalelere rağmen anne ve kızı kurtaramadık. Büyük bir acımız var çok üzgünüz” dedi.