Yerel Haberler
Çankırı
Uzmanından ikinci el telefon alacaklara tavsiyeler: "e-Devlet üzerinden IMEI sorgusu yapılmalı" 21 Eylül 2024 Cumartesi - 12:30:47 İkinci el cep telefonu alacak vatandaşlara tavsiyelerde bulunan Endüstri Mühendisi Gökhan Taşcı, e-Devlet üzerinden IMEI sorgusunun yapılması gerektiğini söyledi. Endüstri Mühendisi Gökhan Taşcı, ikinci el telefon alacaklar için tavsiyelerde bulundu. Cihazın garanti ve faturasının bulunmasının, alım sürecinde güven verici bir faktör olduğunu belirtti. e-Devlet üzerinden IMEI sorgusu yapmanın önemini vurgulayan Taşcı, telefonun Türkiye’ye ait olmasının en kritik unsurlardan biri olduğunu ifade etti. Orijinal parçaların kullanılması gerektiğini, yan sanayi parçaların ise sorun oluşturabileceğini belirten Taşcı, cihazı almadan önce yetkili serviste kontrol ettirmenin faydalı olacağını kaydetti. Dolandırıcıların tuzaklarına düşülmemesi gerektiğini ifade eden Taşcı, telefona ulaşmadan IBAN üzerinden para göndermemek gerektiğini önerdi. “IMEI numarası e-Devlet üzerinden basit bir şekilde yapılabilir” Cihazı almadan önce IMEI sorgulaması yapılması gerektiğini söyleyen Taşcı, “İkinci el telefon alırken dikkat edilmesi gereken birtakım hususlar mevcuttur. Öncelikle cihazın garantisi ve faturasının olması, daha iyi bir durumda olduğunu gösterir. Cihazı alırken Türkiye faturasının olmasına dikkat edin. IMEI numarası e-Devlet üzerinden yapılmalı, böylece cihazın Türkiye’mi yoksa yurt dışı mı olduğunu rahatlıkla anlayabilirsiniz. Donanımsal olarak bakmamız gereken başlıca hususlar ise hoparlör, ekran, kamera, bataryadır. Cihazın daha önceden tamir görüp görmediği kontrol edilir ve neden tamir edildiği araştırılır. Değişen parçanın yan sanayi mi yoksa orijinal mi takıldığına dikkat edilmelidir. Yan sanayi ürünlerde yüksek bir şekilde problemler yaşanabilir” şeklinde konuştu. “Kesinlikle telefonu görmeden IBAN üzerinden para gönderip telefon alma çabalarına girmemenizi öneririm” Telefonu görmeden parasının ödenmemesini kaydeden Taşcı, “Cihazı telefoncudan değil de bir kullanıcı tarafından alacaksanız mutlaka bir yetkili servise getirmenizi öneririm. Herhangi bir teknik serviste kontrol ettirilmeyen cihazı almamanızı öneriyorum. Bir cihazın batarya ömrü iki yıldır. İki yıldan fazla kullanılmış bir cihaz alınacaksa ve bataryası da değişmediyse bataryada problem yaşayabilirsiniz. İkinci el telefon alırken kandırılmamaya ve dolandırılmamaya dikkat etmeniz gerekiyor. Kesinlikle telefonu görmeden IBAN üzerinden para gönderip telefon alma çabalarına girmemenizi öneririm” dedi.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 10:53 Turşu tüketimine dikkat: Ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor Turşu kurma sezonunun gelmesiyle birlikte bozulan turşuların tüketimi ve fazla ölçüde tüketimi ile ilgili uyarılarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, insan vücudunda ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini söyledi. Çankırı’da, kış aylarına sayılı günler kala vatandaşlar turşularını kurmaya başladı. Turşu tüketiminde dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında uyarılarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, turşunun kapağının tam kapatılmaması ya da açık kalması turşunun bozulmasına sebebiyet vereceğini söyledi. Bozulan turşuların tüketiminin insan sağlığında ciddi sorunlara yol açabileceğini belirten Dr. Sarıkaya, fazla tüketildiği takdirde kalp sağlığını olumsuz etkileyebileceğini söyledi. “Bozulan turşuların tüketilmesi sonucu insan sağlığını tehdit edebilir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir” Turşunun fazla tüketimi, kalp sağlığını olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Turşunun kapağının tam kapatılmaması ya da açık kalması turşunun bozulmasına sebebiyet verir. Bozulan turşuların tüketilmesi sonucu insan sağlığını tehdit edebilir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Turşu yapımında kullanılan tuz, yüksek sodyum içeriğine sahiptir. Fazla tüketimi, kan basıncını yükseltebilir ve kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir. Aşırı sirke, mide asidini artırabilir. Mide rahatsızlığı olan kişiler, turşuyu ölçülü tüketmelidir. Turşu, doğru ölçüde tüketildiğinde sağlığa birçok fayda sağlayan fermente bir gıdadır. Ancak, özellikle tuz içeriği nedeniyle dikkatli ve ölçülü bir şekilde tüketilmesi önerilir” dedi.
20 Eylül 2024 Cuma - 21:19 Çankırı ve Kastamonu’da Ağustos ayında 852 adet konut satıldı Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı tarafından açıklanan verilere göre, Çankırı ve Kastamonu’da Ağustos ayında 852 adet konut satıldı. Türkiye İstatistik Kurumu 2024 yılı Ağustos ayı konut satış istatistiklerini açıkladı. TÜİK Başkanlığı tarafından verilen bilgiye göre, Ağustos ayında Çankırı genelinde konut satışları 282 adet oldu. Konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 32,4 arttı. Çankırı Merkez ilçesinde Ağustos ayında 183 adet konut satıldı. Çankırı merkez ilçesinde satılan konut sayısının Çankırı genelindeki payı yüzde 64,9 oldu. Ağustos ayında Çankırı genelinde ipotekli konut satışları 28 adet oldu. İpotekli konut satışlarının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,7 azaldı. İpotekli satılan konutların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 9,9 oldu. İpotekli satılan konutların 5 tanesi ilk defa satılan konutlardan oluşurken diğer 23 tanesi ise ikinci el satış oldu. Diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 39,6 artarak 254 adet oldu. Ağustos ayında diğer satışların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 90,1 oldu. Kastamonu’da ise, Ağustos ayında 570 adet konut satıldı. Konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,2 azaldı. Kastamonu Merkez ilçesinde Ağustos ayında 294 adet konut satıldı. Kastamonu merkez ilçesinde satılan konut sayısının Kastamonu genelindeki payı yüzde 51,6 oldu. Ağustos ayında Kastamonu genelinde ipotekli konut satışları 38 adet oldu. İpotekli konut satışları önceki yılın aynı ayına göre yüzde 58,7 azaldı. İpotekli satılan konutların toplam konut satışları içinde payı yüzde 6,7 oldu. İpotekli satılan konutların 10 tanesi ilk defa satılan konutlardan oluşurken, geri kalan 28 tanesinin de ikinci el satış oldu. Diğer konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,5 artarak 532 adet oldu. Ağustos ayında diğer satışların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 93,3 oldu. Ağustos ayında Kastamonu genelinde ilk el satılan konut sayısı önceki yılın aynı ayına göre yüzde 23,7 azalarak 190 adet oldu. İlk kez satılan konutların toplam konut satışları içindeki payı yüzde 33,3 oldu. Kastamonu genelinde ikinci el konut satışları ise bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,0 artarak 380 adet oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el satışların payı yüzde 66,7 oldu.
İl Sağlık Müdürü Sarıkaya, nöbetçi sağlık çalışanlarının taleplerini dinledi
07 Ağustos 2024 Çarşamba - 14:17 İl Sağlık Müdürü Sarıkaya, nöbetçi sağlık çalışanlarının taleplerini dinledi Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, Çankırı Devlet Hastanesinde görev yapan nöbetçi sağlık çalışanlarıyla bir araya gelerek taleplerini dinledi. Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, gece-gündüz durmaksızın sağlık tesisi ziyaretlerine devam ediyor. Bu çerçevede Dr. Sarıkaya, Çankırı Devlet Hastanesini ziyaret etti. Nöbetçi sağlık çalışanları ile bir araya gelen Dr. Sarıkaya, dahiliye, göğüs hastalıkları, genel cerrahi, ortopedi, göğüs cerrahi, plastik cerrahi, beyin cerrahi, KBB ve üroloji servislerini gezerek hasta ve hasta yakınları ile hastaneden aldıkları hizmet konusunda sohbet ederek fikir alışverişinde bulunuldu. Personellerin taleplerini dinleyen Dr. Sarıkaya, personellerin uygun şartlarda görev yapması ve motivasyonunun önemli olduğunu söyledi. Sağlık çalışanlarına özverili çalışmalarından dolayı teşekkür eden Dr. Sarıkaya, “İnsan sağlığının emanet edildiği sağlık personelimizin uygun şartlarda görev yapması ve motivasyonu bizim için büyük önem arz etmektedir. Mutlu ve huzurlu görev yapan kendini değerli hisseden tüm personelimiz hastaneye başvuran hasta ve yakınlarına da aynı pozitiflikle hizmet edecektir. Hastanemizde görev yapan tüm sağlık personeli ve güvenlik personellerimize özverili çalışmaları ve hoş sohbetleri için teşekkür eder görevlerinde başarılar dilerim” dedi.
Çankırı’da en çok tercih edilen klinik göz hastalıkları kliniği oldu
07 Ağustos 2024 Çarşamba - 12:11 Çankırı’da en çok tercih edilen klinik göz hastalıkları kliniği oldu Çankırı Devlet Hastanesinde yılın ilk 7 ayında Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinden en çok tercih edilen klinik göz hastalıkları kliniği oldu. Çankırı il Sağlık Müdürlüğü, Çankırı Devlet Hastanesinde yılın ilk 7 ayında Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden en çok tercih edilen klinik göz hastalıkları kliniği olduğunu duyurdu. Göz hastalıkları kliniği, MHRS üzerinden yapılan randevuların yüzde 55.4 oranını alarak en yüksek tercihi elde etti. Bunu, yüzde 54.2 ile kulak burun boğaz hastalıkları, yüzde 54 ile deri ve zührevi hastalıklar, yüzde 52.2 ile beyin ve sinir cerrahisi ve yüzde 51.6 oranla ruh sağlığı ve hastalıklar kliniği takip etti. Ocak ve Temmuz Döneminde MHRS uygulamasında Çankırı Devlet Hastanesinde açılan kapasite oranı 96,25, randevulu muayene oranı 33,8, kapasite doluluk oranı 41,1, randevuya sadaka oranı 84,2 oldu. "Hastalara daha kaliteli hizmet almaları adına uygulanmasının takipçisiyiz" Hastaların daha kaliteli hizmet almaları adına MHRS uygulamasının takipçisi olduklarını söyleyen Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, "Sağlık Bakanlığımızın sağlık sisteminin geliştirilmesine yönelik uygulamaları kapsamında kullanılan Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nin ilimiz kamu hastanelerindeki kullanılma durumunu yöneticilerimizle takip etmekteyiz. İlimiz B grubu Çankırı Devlet Hastanesinde uzman hekim polikliniklerimizin fazla sayıda olması nedeni ile daha aktif kullanılan MHRS uygulamasının bilinirliğinin ve hastalara daha kaliteli hizmet almaları adına uygulanmasının takipçisiyiz.
Uzmanı uyardı: Gece telefonunuzla birlikte uyumayın
06 Ağustos 2024 Salı - 12:05 Uzmanı uyardı: Gece telefonunuzla birlikte uyumayın Cep telefonlarının uzun süre kullanılması, zararlı SAR değerlerine maruz kalınmasına yol açarak çeşitli sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Endüstri Mühendisi Gökhan Taşcı, bu konuda önemli uyarılarda bulunarak, gece uyurken telefonların yatağa getirilmemesi gerektiğini söyledi. Cep telefonlarının uzun süre kullanılması, zararlı Spesifik Absorpsiyon Oranı (SAR) değerlerine maruz kalınmasına yol açarak çeşitli sağlık sorunlarına neden olabiliyor. SAR değerinden korunmak ve sağlık risklerini azaltmak için dikkatli seçimler yapmak önem arz ediyor. Orijinal telefonların genellikle daha yüksek fiyatlı olması nedeniyle, bazı kullanıcılar SAR değeri yüksek olan daha uygun fiyatlı replika telefonları tercih ediyor. Replika telefonların tercih edildiğinde kanser gibi çeşitli hastalıkların arka arakaya geleceğini belirten Endüstri Mühendisi Gökhan Taşcı, gece uyurken telefonla yatağa girilmemesini söyledi. SAR değeri yüksek telefonlardan uzak durulması gerektiğini ifade eden Taşcı, cep telefonu alınmadan önce internet üzerinden sar değerinin araştırılmasını tavsiye etti. “Sağlığınız bu kadar ucuz olmamalı” Sar değeri yüksek telefonların insan sağlığını olumsuz etkileyeceğini belirten Taşcı, “Kaliteli orijinal telefonların pahalı olması sonucu insanlar replika telefonlara yöneliyor. Bu telefonların sar değerleri çok yüksektir. Sar değeri oluşturduğu radyasyon oranıdır. Bu telefonlar kullanıldığında, halsizlik, baş ağrısı gibi çeşitli hastalıklar oluşmaktadır. Özellikle sar değeri yüksek olan cihazlar, orijinal telefonların replika modelidir. Bu telefonları kimseye önermiyoruz. Alacağınız telefonlardaki sar değerlerini internet üzerinden araştırıp öyle karar verebilirsiniz. Bu tür telefonlar kansere bile yol açıyor. Sar değerinden korunmak için telefonumuzu aktif bir şekilde yanımızda kullanmamalıyız. Gece uyurken telefonu kesinlikle yanımızda tutmamalıyız. Bu tür telefonlar alındığında birçok sağlık problemleri arka arkaya gelecektir. Ucuz diye bu ürünleri tercih etmeyin, sağlığınız bu kadar ucuz olmamalı” dedi.
Daha önce görülmemiş lezzet: Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan çikolata yaptı
05 Ağustos 2024 Pazartesi - 10:11 Daha önce görülmemiş lezzet: Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan çikolata yaptı Çankırı’da el yapımı çikolatalar üreten kadın girişimci, Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan çikolata yaptı. Kadın işletmecinin yaptığı tuzlu çikolata, tüketicilerden tam not aldı. Çankırı’da çikolata işletmeciliği yapan Eda Kıyısin, Belçika çikolatası yapmak isterken, daha farklı bir çikolata üretmeye karar verdi. Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan tuzlu çikolata yapma fikrini bulan kadın girişimci, tuz ile şeker oranını ayarlayıp çikolata yaptı. Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan çikolata çıkartan Kıyısin, fikirlerini almak için vatandaşlara da tattırdı. Vatandaşlardan olumlu dönüşler alan Kıyısin, tuzlu çikolatanın seri üretimine geçerek satışa sundu. Çankırı’nın meşhur kaya tuzunu ön plana çıkartarak Çankırı’da bir ilki gerçekleştirdiğini belirten Kıyısin, çikolatayı tansiyon hastalarının da rahatlıkla yiyebileceğini belirtti. “Kaya tuzumuzu da ön plana çıkartarak Çankırı’da bir ilki yaptık” Çok güzel bir lezzet ortaya çıkardıklarını belirten Eda Kıyısin, “Çankırı’da el yapımı gerçek Belçika çikolatası üretimi yapıyorum. Çikolatayı kendimiz ürettiğimiz için ’daha farklı ne yapabiliriz’ diye düşündüğümüzde Çankırı’nın meşhur kaya tuzunu çikolatamızda kullanıp kullanamayacağımıza baktık. Tuz oranlarını ayarlayıp denediğimizde çok güzel bir lezzet ortaya çıktı. Biz de tuzlu çikolatayı üretime geçirip tüketiciye sunmaya karar verdik. İlk yaptığımızda öce kendimiz denedik, tadını beğendikten sonra gelen müşterilerimize sunduk. Vatandaşlar tarafından olumlu dönüşler aldık, tadını beğendiler. Hem tatlının hem tuzlunun bir arada olduğu çikolatanın tadını beğendiler. Kaya tuzu sağlık açısından faydalı olduğu için tansiyon hastaları içinde ciddi bir problem oluşturmayacaktır. Kaya tuzumuzu da ön plana çıkartarak Çankırı’da bir ilki yaptık” dedi. “Herkese bu çikolatayı tavsiye ederim” Çankırı’nın meşhur kaya tuzu ile çikolata yapılmasından gurur duyduğunu belirten Berkay Tozlu, “Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan yapılan çikolatasını denemek için buraya geldim. Daha önce böyle bir çikolata yemediğim için merakıma yenik düştüm diyebilirim. Çikolataya gerçekten esrarengiz bir tat katmış. Herkese bu çikolatayı tavsiye ederim. Çankırı’nın kaya tuzundan çikolata yapılmasından da Çankırılı olarak gurur duydum” diye konuştu. (BG-
İl Sağlık Müdürü Sarıkaya: "Hamile kadınlar yazın günde 12-15 bardak su içilmelidir"
04 Ağustos 2024 Pazar - 10:54 İl Sağlık Müdürü Sarıkaya: "Hamile kadınlar yazın günde 12-15 bardak su içilmelidir" Hamile kadınların yaz mevsiminde beslenmede dikkat etmesi gereken hususlarla ilgili bilgi veren Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, "Her gün 12-15 bardak su içilmelidir. Gazlı içeceklerin sıcak havalarda serinlettiğine inanılsa da tansiyonu yükseltici etki yapabilir, bu yüzden ev yapımı komposto suları, limonata tercihi daha doğru olacaktır" dedi. Yaz mevsiminde artan sıcaklıklar özellikle hamile kadınlarında sağlık sorunlarını da beraberinde getirebiliyor. Yaz mevsiminde hamilele kadınların su tüketimi ve beslenme tercihleri, vücutlarının korunmasında büyük önem taşıyor. Çay, kahve gibi kafein içeren gıdalardan uzak durulması gerektiğini belirten uzmanlar, doğal ürünlerin tüketiminin önemine dikkat çekiyor. Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya da hamile bireylerin yaz mevsiminde dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili bilgilendirmede bulundu. Hamile kadınların taze besinleri tercih etmeleri gerektiğini belirten Dr. Sarıkaya, ambalajlı besinlerin son kullanma tarihi ve içeriğine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. “Yemeklerden bir saat öncesi ve bir saat sonrasına kadar çay ve kahve içilmemelidir” Hamile bireylerin her gün 12 ila 15 bardak su içmesi gerektiğini belirten Dr. Sarıkaya, “Hamilelikte aşermenin hormonal etkiler sonucu gerçekleştiği bilinmektedir. Bu nedenle her çektiği yiyecek değil, vücut için gerekli olanlar ölçülü şekilde tüketilmelidir. Hamilelik boyunca her ay 1-1.5 kilogram olmak üzere, toplam 7-14 kilogram alacak şekilde ağırlık artışı kontrol edilmelidir. Yaz günlerinin süresi nedeniyle uzun süre aç kalınmamalı, günde 6-8 öğün olacak şekilde yemek düzeni belirlenmelidir. Sıvı ihtiyacı hamilelikte artar, yaz aylarında ise artmış olan sıvı ihtiyacının daha da fazlalaştığı bilinmektedir. Bunu karşılamak için daha fazla su veya süt, ayran, yaz meyveleri tüketerek veya taze sıkılmış meyve suları içerek sıvı alımı arttırılmalıdır. Her gün 12-15 bardak su içilmelidir. Gazlı içeceklerin sıcak havalarda serinlettiğine inanılsa da tansiyonu yükseltici etki yapabilir, bu yüzden ev yapımı komposto suları, limonata tercihi daha doğru olacaktır. Doğal maden suyu ise günde 1 şişeden fazla içilmemelidir. Çay ve kahve tüketimi en aza indirilmelidir. Yemeklerden bir saat önce ve bir saat sonrasına kadar çay ve kahve içilmemelidir. Tüketilen yiyeceklerin doğal kaynaklardan elde edilmesi önemlidir. Günlük tüketilen süt, yumurta, meyve sebzelerin gıda katkı maddeleri, tarım ilaçları açısından güvenilir olması gerekir. Tarım ürünlerindeki zararlı olabilecek kalıntıları uzaklaştırmak için, besinler, özellikle sebze ve meyveler tüketilmeden önce çok iyi yıkanmalıdır” dedi. “Taze besinler tercih edilmelidir” Ambalajlı besinlerin son kullanma tarihi ve içeriğine dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Dr. Sarıkaya, “Yiyecekleri su dolu bir kapta 5-10 dakika bekletmek, bu işlemi birkaç kez tekrarlamak ve sonra çeşme altında bol suda yıkamak gerekir. Her gün en az 2 su bardağı kadar süt veya yoğurt tüketilmelidir. Bununla birlikte 2 dilim kadar peynir veya 1-2 kaşık çökelek tüketmeleri de yararlı olacaktır. Çiğ süt ve bundan yapılan peynirler zararlı mikropları içerdiğinden pastörize süt ve bu sütlerden yapılan peynirler tercih edilmelidir. Hamile bireyler normal dönemde yediklerine ek olarak bir adet yumurta veya yumurta kadar et, tavuk, balık tüketmelidir. Bu besinler tüketilemiyorsa kuru baklagil yemekleri, mercimekli veya nohutlu çorbaların, salataların tüketilmesine özen gösterilmelidir. Bu grup kansızlık sorununa karşı da etkili bir tüketim seçeneğidir. Fasulye, nohut, mercimek gibi kuru baklagillerin yanında, C vitamini açısından zengin bol limonlu salata, taze soğan veya taze meyve tüketilmelidir. Vitaminler açısından zengin olan taze sebze ve meyveler her öğünde düzenli olarak tüketilmelidir. Satın alırken taze besinler tercih edilmelidir. Sebze ve kuru baklagillerin haşlama sularının dökülmesi, vitamin ve mineral kayıplarına neden olacağı için haşlama ve pişirme suları dökülmemelidir. Yemeklerde sıvı yağlar tercih edilmelidir. Gün içinde zeytinyağı tüketmeye özen gösterilmelidir. Bununla birlikte kızartma ve kavurma yöntemlerinden kaçınılmalıdır. Yemeklerde mutlaka iyotlu tuz kullanılmalıdır. Böylelikle bebek, guatr hastalığı ve zeka geriliğinden korunmuş olur. İyotlu tuz, koyu renkli cam kavanozda saklanılmalı, ışıktan, güneşten ve nemli ortamlardan korunmalıdır. Böylelikle iyodun kayba uğraması engellenmiş olur. Yüksek tansiyon (hipertansiyon) varsa yemekler tuzsuz veya az tuzlu pişirilmelidir. Aşırı tuzlu besinler tüketilmemelidir. Ambalajlı besinlerin son kullanma tarihi ve içeriğine dikkat edilmelidir. İçeriği bilinmeyen besinler hamilelik süresince tüketilmemelidir. Bütün hamile kadınlar, D vitamini ihtiyacını karşılamak için günde 10-15 dakika süreyle güneşe çıkmalıdırlar. Yazın saat 11.00-17.00 saatleri dışında yarım saat-45 dakikalık yürüyüşlere çıkılabilir” diye konuştu.
Çankırı’da 400 yataklı devlet hastanesi için çalışmalar tam hız devam ediyor
03 Ağustos 2024 Cumartesi - 15:27 Çankırı’da 400 yataklı devlet hastanesi için çalışmalar tam hız devam ediyor Çankırı’da, Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından ihalesi tamamlanan 400 yataklı devlet hastanesinin inşa çalışmaları hız kesmeden sürüyor. Sağlık Bakanlığı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından yatırım programına alınan, 27 Mart’ta ihalesi gerçekleştirilen ve son teknoloji ile donatılmış, depreme dayanıklı ve deprem izolatörlü fore kazık temel sistemiyle inşa edilen, 405 yataklı devlet hastanesinde çalışmalar devam ediyor. 58 yoğun bakım yatağı, 250 tek kişilik oda, 36 çift kişilik oda, 20 palyatif bakım odası, 5 mahkum yatağı, 12 ameliyathane, 30 hemodiyaliz ünitesi, anjio servisi ve kalp merkezi, fizik tedavi ve rehabilitasyon ünitesi, görüntüleme ve laboratuvar üniteleri 133 adet poliklinikten oluşacak hastane, 92 bin 157,01 metrekare toplam arsa alanı, 103 bin 298,10 metrekare toplam inşaat alanında kuruluyor. Hastanenin ayrıca 13 bin 190,67 metrekare bina oturum alanı, 254 araçlık kapalı otopark ve 581 araçlık açık otoparktan oluşması amaçlanıyor. Alana gelen iş makineleri ile başlatılan çalışmaların yatırım programı çerçevesinde 2026 yılında tamamlanması hedefleniyor. İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, AK Parti İl Başkanı Koray Erdoğan ve teşkilat yönetimi ile hastanenin inşaat alanında incelemelerde bulundu. Emeği geçenlere teşekkür eden Dr. Sarıkaya, “Bu büyük yatırım, Çankırı halkı ve çevre bölgelerin sağlık ihtiyaçlarına modern ve konforlu şartlarda hizmet sunma imkanı sağlayacaktır. Bu büyük projede destekleri için geçmiş dönem Bakanlarımıza, Sayın Bakanımız Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’na, Valilerimize, AK Parti Grup Başkan Vekilimiz Sayın Muhammed Emin Akbaşoğlu’na, milletvekillerimize, Bakanlık bürokratlarına ve il yöneticilerine teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. AK Parti İl Başkanı Koray Erdoğan hastanenin sadece Çankırı’ya değil bölgeye de hizmet vereceğini söyleyerek, “Son teknolojiyle donatılmış hastanemiz, çok sayıda modern yatak odaları, kapsamlı yoğun bakım yatakları ve üniteleri, palyatif yatak odaları, teknolojik ameliyathaneler, anjiyo servisi ve kalp merkezi, fizik tedavi ve rehabilitasyon ünitesi, görüntüleme ile laboratuvar üniteleri ve 133 adet polikliniği ile hizmet verecek olan Hastanemizin 835 araç kapasiteli kapalı ve açık yeni otopark alanı olacak. Tamamlandığında sadece Çankırımıza değil bölgeye de hizmet verecek olan Hastanemiz il dışına sevklerin son bulacağı bir hizmet verecek inşallah. Deprem izolatörlü fore kazık temel üzerinde yükselen 400 yataklı Çankırı Eğitim ve Araştırma Hastanesi, büyük ölçekli depremlere dayanıklı olacak. Deprem kuşağında bulunan ilimizde depreme dayanıklı bir hastanenin yapılıyor olması büyük önem arz ediyor. Hastanemizde 133 poliklinik, 13 ameliyathane, 400 hasta yatağı, 46 yetişkin yoğun bakım yatağı, 12 yeni doğan yoğun bakım, 45 acil müşahede yatağı ve 5 SDL yatağı olmak üzere toplam 508 yatak bulunuyor. 92 bin 157 metrekare alana inşa edilen hastanemiz Çankırı’mızın sağlık hizmetleri problemini tamamen ortadan kaldıracak ve çevre illere de hizmet verecek. Vatandaşlarımız Ankara’ya sevk sorunundan kurtulacak. İnşaatı devam eden 400 Yataklı Çankırı Eğitim ve Araştırma Hastanemizi 2026 yılında hizmete sokmayı planlıyoruz. Tesisimiz tamamlandığında Çankırı halkımızın ve bölgemizin ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetlerini daha modern ve konforlu almasını sağlamış olacağız. Bu büyük yatırımın hizmete geçirilmesinde emeği geçen başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere AK Parti Grup Başkan Vekilimiz Sayın Av. Muhammet Emin Akbaşoğlu’na, Sayın Bakanlarımıza ve diğer sağlık yöneticilerimize teşekkür ediyorum" dedi.
Mikroçip uygulaması evcil hayvan sahiplerine sorumluluk aşılıyor
03 Ağustos 2024 Cumartesi - 12:00 Mikroçip uygulaması evcil hayvan sahiplerine sorumluluk aşılıyor Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen mikroçip uygulamasının evcil hayvan sahiplerinin sorumluluğunu arttırdığını belirten Veteriner Hekim Hakan Kağan Koçoğlu, tüm evcil hayvanlarına mikroçip takılması ile sokak köpekleri ve benzeri hayvan sorunlarının ortadan kalkacağını ifade etti. Tarım ve Orman Bakanlığınca yürütülen uygulama ile sahipli kedi, köpek ve gelincikler mikroçip takılarak kimliklendiriliyor. Uygulama sayesinde evcil hayvanın adı, pasaport numarası, türü, ırkı, cinsiyeti, rengi, doğum tarihi, hayvan sahibinin adı, bulunduğu il ve ilçe, acil durumda ulaşılabilecek kişi bilgiler, kayıt altına alınıyor. Hayvanın kimlikleştirilmediği tespit edildiği takdirde ise sahibine para cezası uygulanıyor. Bu karar ile birlikte vatandaşların da sahiplendiği hayvanlar için sorumlulukları artıyor. Çankırı’da bulunan bir klinikte görev yapan Veteriner Hekim Hakan Kağan Koçoğlu, sokak hayvanlarının kontrolsüz üremesi ve saldırganlıklarının önüne geçilmesinin sağlanabileceğini söyledi. “Hayvan sahipleri için de sorumluluk aşılıyoruz” Tüm evcil hayvanlarının kayıt altına alınması gerektiğini belirten Koçoğlu, “Sokak hayvanlarının kontrolsüz üremesi ve saldırgan davranışlarının önüne geçmek, kısırlaştırma ve mikroçip uygulamasıyla kesin çözümdür. Mikroçip uygulamasıyla beraber sahiplenilen köpekleri bireyselleştiriyoruz ve sahipleri için de sorumluluk aşılıyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığının kurmuş olduğu hayvan bilgi sistemine kaydediliyor ve yapılan aşı, ilaç ve işlemler sistemde ömür boyu gözüküyor. Hayvanların göstermiş olduğu saldırganlık ve kontrolsüz üremenin önüne geçmek için bu işlemleri yapmak ve hayvanlara daha şefkatli yaklaşmak gerekir. Evlerimizin önünde de bir kap mama ve su koymayı ihmal etmemeliyiz” dedi.