Yerel Haberler
Bursa
25 Kasım 2024 Pazartesi - 17:25 Nilüferli kadınlardan şiddete karşı tek ses Nilüferli kadınlar şiddete, eşitliğe ve haksızlığa karşı ses yükseltti. ’Yaşasın Kadın Dayanışması’” pankartları ve sloganlar eşliğinde yürüyüş yapan kadınlar, şiddete karşı ’dur’ dedi. Şiddete karşı seslerini duyurmak isteyen kadınlar, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında, Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin düzenlediği yürüyüşte bir araya geldi. Kadınlar yürüyüşe Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’ndaki Nilüfer Kent Konseyi önünden başladı. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in eşi Nuray Özdemir, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Serpil Altun, Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nazlı Ünalan ve çok sayıda kadın, ’Yaşasın Kadın Dayanışması’ ’Kadınlar Birlikte Yaşam İçin Direnişte’ pankartları ve sloganları ile Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüyüş yaptı. Nilüfer Belediyesi Halk Evi önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Serpil Altun, dünyanın dört bir yanında milyonlarca kadının maruz kaldığı şiddete ‘dur’ demek ve bu mücadeleye bir kez daha ses vermek için toplandıklarını söyledi. Kadına yönelik şiddetin yalnızca bireysel bir sorun değil, toplumsal bir yara ve evrensel bir insan hakları ihlali olduğunu dile getiren Altun, “Her kadının şiddetten uzak bir yaşam sürme hakkı vardır ve bu hakkın korunması hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu. Nilüfer Belediyesi olarak, şiddetle mücadelede kararlı olduklarına vurgu yapan Altun şöyle konuştu: “Kadınların güçlenmesi, haklarının korunması ve dayanışma ağlarının güçlendirilmesi için durmaksızın çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda, 6284 sayılı Kanun’un etkin bir şekilde uygulanması ve kadınlara yönelik koruma ve destek mekanizmalarının yaygınlaştırılması en büyük önceliklerimiz arasındadır. Bugün burada attığımız her adım, yalnızca bir yürüyüş değil; adalet, eşitlik ve barış yolunda atılmış güçlü bir adımdır. Hep birlikte, kadınların yalnız olmadığını, dayanışma içinde olduğumuzu ve şiddete karşı sıfır tolerans ilkemizden asla vazgeçmeyeceğimizi haykırıyoruz.” Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nazlı Ünalan ise günün önemine dikkat çekerek, son dönemde kadına ve çocuklara yönelik şiddetin arttığının altını çizdi. Ünalan, sadece Ekim ayında 48 kadının, bu yıl başından beri ise 406 kadının öldürüldüğünü vurgulayarak, şiddete karşı dayanışma çağrısında bulundu. Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çerçevesinde “Masallara Sığmayan Kadınlar” isimli tiyatro oyunu izleyiciyle buluştu. Nilüfer Belediyesi Nâzım Hikmet Kültürevi’nde sahnelenen, kadınların günlük yaşam mücadelelerini ve masalsı hikayelerle harmanlanan hayatlarını esprili bir dille ele alan oyun, izleyicilerden tam not aldı.
25 Kasım 2024 Pazartesi - 17:20 Başkan Tayır: "Orhaneli tarımda güçleniyor" Orhaneli Belediye Başkanı Ali Osman Tayır, ilçenin tarımsal kalkınması için önemli bir adım olan Orhaneli Sulaması Yenileme Projesi’nin Devlet Su İşleri (DSİ) Bursa Bölge Müdürlüğü tarafından 24 Aralık 2024’te ihalesinin gerçekleştirileceğini duyurdu. Gerçekleştirilecek proje ile 7 bin 780 dekar tarım arazisi modern kapalı sistem basınçlı sulama ile buluşacak. Başkan Tayır, bu projeyle birlikte Orhaneli’nin tarımsal üretim potansiyelinin daha da artacağını ifade etti. Modern sulama sistemi sayesinde çiftçilerin emeğinin karşılığını alacağını ve su tasarrufu sağlanarak çevresel sürdürülebilirliğe katkı sunulacağını belirtti. Projeye destek veren tüm yetkililere teşekkür eden Başkan Tayır, “Bu büyük projenin hayata geçmesinde emeği geçen başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Genel Başkan Vekili Efkan Ala, AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Milletvekilleri Mustafa Yavuz ve Osman Mesten ile DSİ 1. Bölge Müdürü İnan Gündüz’e ilçem adına şükranlarımı sunuyorum. Orhaneli’nin tarımsal kalkınmasına olan bu katkı, çiftçilerimizin alın terini güçlendirecek, ilçemize değer katacaktır” dedi. Başkan Tayır, projenin tamamlanmasının ardından Orhaneli’nin tarımsal üretimde daha güçlü bir konuma geleceğini ve bunun hem çiftçilere hem de bölge ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını belirterek, “Orhaneli’mize ve Bursa’mıza hayırlı olsun. Tarımda güçlü Orhaneli için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
25 Kasım 2024 Pazartesi - 15:20 Osmangazi’de kadınlar, şiddete dur dedi Osmangazi Belediyesi ve Osmangazi Kent Konseyi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında basın açıklaması düzenledi. Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda toplumsal farkındalık oluşturmanın hedeflendiği basın açıklamasında, ‘eşit, özgür, şiddetsiz bir yaşamı birlikte kuracağız’ mesajı verildi. Osmangazi Meydanı’nda düzenlenen basın açıklamasına Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz, Osmangazi Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Sevgi Baysal, belediyedeki kadın personeller ile kadına yönelik şiddete dur diyen onlarca kadın katıldı. “Hayattan kadın çıktığında geriye bir şey kalmıyor” Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, basın açıklamasındaki sözlerine ‘Hayattan ve toplumdan kadın çıktığında geriye hiçbir şey kalmıyor’ diyerek başladı. Başkan Aydın, “Bugün, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak toplanmamız bile aslında utanç verici bir durum. Sadece 10 ayda ülkemizde 354 kadın katledildi. Şuanda biz konuşurken dahi bir kadın, cinayete maruz kalıyor. Günde ortalama 1 kadın öldürülüyor. Kayıt dışı, bulunamayanlar ve faili meçhulleri de eklediğinizde sayı çok daha artıyor. İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamak yerine, bu sözleşmeden çıkıldı. Kadına şiddet, adeta yapanın yanına kar kalan, göz yumulan bir eylem haline dönüştü. Türklerde, binlerce yıl öncesinde kadına ulu insan anlamına gelen Han’ım denilmiş. Bugün ise kadına değer verilmeyen, eşitsiz uygulamalarla her türlü işkencenin, ölümün ve kötü muamelenin kadına reva görüldüğü bir toplum haline geldik. İnsanlar hayatımızda olmazsa olmaz olan kadınlara bu değersizliği nasıl reva gördü sorgulamak gerekiyor. Tabi ki bunun takipçisi olacağız” dedi. “Toplumsal eşitlik sağlandığında hayat daha güzel olacak” Tek amaçlarının, toplumda kadınların hak ettiği değeri görmesi ve onurlu bir yaşam mücadelesi vermesi olduğunun altını çizen Başkan Aydın, “Kadınlar, erkekler, gençler ve yaşlılar eşit olduğunda, ülkemizde hayatı devam ettirmek daha anlamlı, saygı değer ve güzel olacak. Toplumsal olarak bunu başarmamız için Osmangazi Kent Konseyi’ne destek veriyoruz. Kadın sığınma evi projesiyle ilgili çalışmalarımıza başladık. Kadınlara yönelik sosyal desteklerimize devam ediyoruz. Bunların reklamını çok yapmıyoruz. Çalışmalarımız gizlide olsa devam ediyor. Tek bir amacımız var; Toplumda eşit birey olarak kadınların hak ettiği değeri görmesi ve onurlu bir yaşam mücadelesi vermesi” diye konuştu. Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz da, basın açıklamasındaki konuşmasında, “25 Kasım, Mirabal kardeşlerin Dominik’te diktatörlere karşı verdikleri mücadele sonucunda katledilmesinin anısına belirlendi. Ancak kadınların maruz kaldığı şiddet, tarihin başlangıcından beri süregelen bir sorun. Bu sorun ülkemizde de devam ediyor. Mirabal kardeşlerden Mahse Aminiye Gazze’de, Filistin’de dünyanın her yerindeki kadınlar ve ülkemizde Nazlıcan için, Narin için Yasemin Uludağ için içimiz hala yanıyor” dedi. “Türkiye’de sadece bu yıl Türkiye’de 406 kadın katledildi” Yaptığı açıklamada, ‘Türkiye’de kadın olmak, güvenli ve eşit bir yaşam için hala büyük bir mücadele gerektiriyor’ diyen Yılmaz, “İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Kanun, bu mücadelede elimizdeki en önemli güvenceler olmasına rağmen, bu hakların ne kadar kırılgan olduğunu her gün tecrübe ediyoruz. Sadece bu yıl Türkiye’de 406 kadın katledildi. Üstelik bu sayıya şüpheli ölümler ve kayıtlara geçmeyen vakalar dahil değil. Toplumsal cinsiyet eşitliği anlayışını hayatın her alanında güçlendirmek şiddetle mücadelede kritik bir adımdır. Bu doğrultuda; Toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi, okul öncesinden itibaren müfredata dahil edilmelidir. Erkek çocuklara şiddetin hiçbir şartlarda kabul edilemez olduğu öğretilirken, kız çocuklarına kendi bedenleri ve hayalleri üzerinde söz sahibi olmanın yolları gösterilmelidir. Kamu personeline yönelik eğitim programları ile toplumsal cinsiyet eşitliği farkındalığı artırılmalıdır. Kadınların kamusal ve özel alanda daha görünür hale gelmesini sağlayacak kota ve pozitif ayrımcılık uygulamaları hayata geçirilmelidir. Osmangazi Belediyemizde hazırlanacak olan Yerel Eşitlik Eylem Planı’nın oluşturulmasında, Osmangazi Kent Konseyi ve tüm meclislerimiz en önemli katılımcı ve takipçi olacaktır. Kent Konseyi olarak, Osmangazi Belediyesi’nin kadın ve toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı projelerine destek verecek, Osmangazi’yi bir kadın dostu kent haline getirmek için çalışacağız” ifadelerini kullandı. “Yaşasın kadın dayanışması” Osmangazi Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Sevgi Baysal da yaptığı konuşmada, “Hepimiz biliyoruz ki, yalnız olduğumuzda sesimiz az çıkar; ama birlikte durduğumuzda dağları yerinden oynatabiliriz. Kadın kadının yurdudur; bu yurtta el ele oldukça güçlü oluruz. Osmangazi Belediyemizin bu konuya verdiği önemin farkındayız. Kadınların hak ettiği eşitliği kazanması, sadece kadınların değil, toplumun özgürlüğüdür. Toplumsal cinsiyet eşitliği bir ayrıcalık değil, bir adalet meselesidir. Bu mücadele kadınların güvende, onurlu, özgür ve eşit bir yaşam sürdüğü bir gelecek içindir. Unutmayalım, 25 Kasım sadece bir gün değil; şiddetsiz, özgür ve eşit bir yaşam için mücadelemizin başlangıç noktasıdır. kadın cinayetlerine, şiddete ve eşitsizliğe karşı her gün, her alanda sesimizi yükseltmeliyiz. Yaşasın Kadın Dayanışması” dedi. Osmangazili kadınlar, basın açıklamasının ardından çaldıkları düdükler ile kadına şiddete dur dedi.
Kış aylarında cilt problemleri daha çok ortaya çıkıyor
20 Kasım 2024 Çarşamba - 09:59 Kış aylarında cilt problemleri daha çok ortaya çıkıyor Kış aylarında havaların soğuması ile ciltte bazı sorunlar oluşmaya başlayabileceğini belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Ümit Bostancı, soğuk havalarda el, yüz, boyun, kulak gibi bölgeler iyi korunmalı ve özellikle sık sık nemlendirilmesi gerektiğini söyledi. Soğuk havanın deride kuruluğu artırarak farklı rahatsızlıklara sebep olabileceğini, onun için kış aylarında cilt fazladan bir özen istediğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Ümit Bostancı, "Cildi yüzeyde saran yağ tabakası çevre ile insan derisi arasında koruyucu bir bariyer oluşturur. Bu koruyucu bariyerin çeşitli sebeplerle bozulması deriden su kaybını artırarak kuruluğa ve dolayısıyla kaşıntıya sebep olur. Soğuğa bağlı bazı deri hastalıkları da kış aylarında ortaya çıkar. Özellikle kuru cilde sahip kişiler sonbahar ve kış aylarında vücuda nemlendirici kremler uygulamalı ve deri yağ bariyerini güçlendirmelidir” diye konuştu. Bol sıvı tüketilmeli ve soğuk hava sebebiyle deriden artan su kaybı dengelenmesinin önemli olduğunu belirten Bostancı, “Soğuk havalarda el, yüz, boyun, kulak gibi bölgeler iyi korunmalı ve özellikle sık sık nemlendirilmelidir. Çok sıcak ve soğuk suyla el ve yüz yıkamamalıdır. İdeal su sıcaklığı 35 derecedir. Çok sıcak suyla duş alınmamalı, banyoda çok yoğun lif ve kese uygulaması yapılmamalı ve banyo sonrası vücut nemlendirilmelidir. Özellikle karlı havalarda yansıyan güneş ultraviyole ışınları sebebiyle güneş yanığı riski arttığından mutlaka yüksek faktörlü güneş koruyucu kremler uygulanmalıdır. Deri yaşlanmasının önemli sebeplerinden olan sigara ve alkolden uzak durulmalıdır. Peeling, dermapen veya çeşitli lazer uygulamaları için güneşin az olduğu kış ayları tercih edilmelidir. Özellikle dudaklar soğuktan çok etkilenir ve aşırı kurumaya eğilimlidir. Dudaklar özellikle iyi nemlendirilmelidir. Banyoda klasik sabun veya duş jelleri yerine sabun içermeyen yıkama barları tercih edilebilir” dedi.
(Özel) Evde 5 gündür mahsur kalan yaşlı çiftin yardımına ekipler yetişti
20 Kasım 2024 Çarşamba - 08:51 (Özel) Evde 5 gündür mahsur kalan yaşlı çiftin yardımına ekipler yetişti Bursa’da sağlık sorunları nedeniyle evde 5 gündür mahsur kalan çifti uzun süredir görmeyen komşuları 112 ekiplerine bilgi verdi. İtfaiye ekiplerince kapı kırıldı, ekipler içeri girdi. Yürümekte zorluk çeken çifti sağlık ekipleri hastaneye sevk etti. Gözyaşlarını tutamayan komşusu ise, “Yetkililerden yardım bekliyoruz, Allah devletimizden razı olsun” dedi. Bursa’nın Yıldırım ilçesi Zümrütevler Mahallesi Çakmak Sokak üzerinde 3 katlı bir apartmanda yaşayan Badem çifti, sağlık sorunları nedeniyle yürümekte zorluk çekince kendi imkanlarıyla yetkililere ulaşamadı. 5 gün boyunca evde mahsur kalan Muammer ve Aynur Badem çiftinin kapısını çalan komşuları kapıyı açan olmayınca 112 ekiplerine bilgi verdi. İhbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri kapıyı kırmak zorunda kaldı. İçeri giren sağlık ekipleri yaşlı çiftin içerde mahsur kaldığını görünce ambulans ile Çekirge Devlet Hastanesine sevk etti. Polis ekiplerince olayla ilgili tahkikat başlatılırken, mağdur çifti gören komşuları, “Bakıma muhtaç iki çift. Sağlık sorunları olduğu için evde mahsur kalmışlar. Ekipleri aradık, Allah devletimizden razı olsun. Buraya gelip yardımcı oldular, ama bu çiftin bakıma ihtiyaçları var, yetkililerden yardım istiyoruz” dedi.
Nilüfer’de 4 yıldır süren FUSILLI projesi başarıyla tamamlandı
19 Kasım 2024 Salı - 16:54 Nilüfer’de 4 yıldır süren FUSILLI projesi başarıyla tamamlandı Nilüfer Belediyesi, 4 yıldır sürdürdüğü FUSILLI Projesi’ni düzenlediği konferansla tamamlıyor. Nilüfer’de daha sürdürülebilir bir gıda sistemi için gerçekleştirilen 190’dan fazla eylemin sonucu 3 gün sürecek programda katılımcılarla paylaşılıyor. Nilüfer Belediyesi’nin de ortağı olduğu, Avrupa Birliği Horizon 2020 Programı kapsamında 11 ülkeden katılımcıların yer aldığı FUSILLI Projesi tamamlandı. Nilüfer ayağının kapanışı da Pancar Deposu’nda gerçekleştirildi. Programa Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve eşi Nuray Özdemir’in yanı sıra Bursa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız, belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri, FUSILLI Konsorsiyumu’nun üyeleri, akademisyenler ve yerel paydaşlar katıldı. Açılışta konuşan Proje Yöneticisi Diego Fallah, Nilüfer’in heyecan veren bir kent olduğunu belirterek “Nilüfer bu projenin de ötesinde çalışmalar yaptı” dedi. Programa çevrim içi bağlanan Avrupa Komisyonu Genel Araştırma ve Yenilik Müdürlüğü Politika Görevlisi Daniela Lueth ise önemli bir ağda buluşup, FUSILLI ile bir eylem politikası gerçekleştirdiklerini kaydetti. Dünya genelinde gıda sistemleri ile ilgili önemli çalışmaların yapıldığını hatırlatan Lueth, bu çalışmaların sürdürülebilir dirençli gıda sistemleri için yeni kapılar araladığına dikkat çekti. Kayıp gıdaların ortaya çıkması ve beslenme değişikliklerinin görülmesi açısından bunların önemli olduğunu belirten Lueth, katılımcıları bu çağrılara davet etti. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir açılışta yaptığı konuşmada, birçok kent gibi Nilüfer’in de iklim değişikliği, çevre kirlilikleri ve dış faktörlerden fazlasıyla etkilendiğini söyledi. Nilüfer’i daha sürdürülebilir bir kent haline getirmek için tarımda, gıda üretiminde, sağlıklı gıdaya erişimde çok sayıda yatırıma ve girişime imza attıklarını hatırlatan Başkan Şadi Özdemir, “Bütün bu çalışmalarda iş birlikleri ve vatandaş katılımı çok önemli. Nilüfer Belediyesi olarak, gıda sistemimizi iyileştirmek için yaptığımız ve yapmaya devam edeceğimiz çok alan var” diye konuştu. Tüketicilerin bilinçlenmesi ve çocukların erken yaşta tarımla buluşmasının önemine dikkat çeken Başkan Şadi Özdemir, “Bunun için çocuklarımızı iyi tarım uygulamaları ile buluşturuyoruz. Uygulama alanları sağlıyoruz. Ürünlü Kent Bostanları, Mahalle Bostanlarımız ile okullarda hayata geçirdiğimiz yükseltilmiş yataklar, çocukları tarımla buluşturan alanlar. 7’den 70’e herkese iyi tarımı anlatıyoruz ve herkesin sağlıklı gıda konusunda bilinçli olması için çaba gösteriyoruz” dedi. Hasanağa Gıda Merkezi ile Nilüfer Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi’nin yerel üreticilere hizmet verdiğini aktaran Başkan Şadi Özdemir, üreticileri en az girdi maliyeti ile yüksek verimli üretime teşvik ettiklerini belirtti. Tarımsal Analiz Laboratuvarı ve Nilüfer’in Arazi Kullanım Haritaları Projesi’ni hizmetine aldıklarını dile getiren Başkan Şadi Özdemir, gıda adaletsizliğinin önüne geçmek istediklerini ve sağlıklı gıdayı herkes için erişilebilir hale getirmek istediklerini vurguladı. Tohum takas ve yerel ürün festivalleri ile ürünleri ve kültürleri gelecek nesillere aktardıklarını anlatan Başkan Şadi Özdemir, coğrafi işaretli ürünlerin üretimini desteklemek için de çalıştıklarını kaydetti. Organik atıklardan ve budama atıklarından kompost elde ettiklerini de sözlerine ekleyen Başkan Şadi Özdemir, “Üniversite kantinlerinden çay-kahve posalarını toplamak için de protokolümüzü imzaladık” dedi. FUSILLI Proje Koordinatörü Julia Pinedo Gil ise Nilüfer’de Osmanlı geleneklerini içinde barındıran modern bir yaşamın olduğunu belirterek, sokaklarının tarih ile moderniteyi buluşturduğunu vurguladı. FUSILLI Projesi’nde elde edilen başarıları kutlamak için bir arada olduklarını söyleyen Gil, görevlerinin kentleri dayanıklı, sürdürülebilir hale getirmek olduğunu aktardı. Programda Fusulli Projesi’nin kentlerdeki lokal proje yöneticileri de konuştu. Torino’dan Laura Ribotta, Harkov’dan Oleksandra Deineko, Kolding’den Helle Fuglsang, yerel politikalarla sürdürülebilirlik ve yönetim sistemleriyle gıda sistemlerindeki değişiklikleri anlattı. Bu oturumun ardından Mimar ve Proje Yöneticisi Elisabetta Luzzi’nin moderatörlüğündeki ‘Gıda 2030 Yaşayan Laboratuvarlarının Politika Geliştirmedeki Etkileri’ başlıklı panel gerçekleşti. Castelo Branco Proje Yöneticisi Celia Ferreira, Horizon Europe Eu4 Advice Yaşayan Laboratuvar Yöneticisi ve Yönetişim Modelleri Görev Lideri Mark Frederiks, Oslo Belediyesi Proje Yöneticisi Line Tveiten ve Comune di Milano Proje Yöneticisi Andrea Patrucco; birlikte çalışma, genç nesilleri sistemin içine dahil etme, atıkların geri dönüşümü, yerel ihtiyaçlara göre ilerleme konularında tecrübelerini aktardı. Öğle arasında Pancar Deposu’nda oluşturulan FUSILLI Şehirleri Çarşısı’nı gezen katılımcılar, öğleden sonra farklı konu başlıklarındaki oturumlara katıldılar. Üç gün sürecek programın ikinci gününde Nilüfer Belediyesi’nin tarım ve gıda alanındaki uygulamalarını gezecek olan proje ortakları, üçüncü gün sunumlar ve kapanış oturumları gerçekleştirecek.
Kum terapisi ile çocuklar travmalarından kurtuluyor
19 Kasım 2024 Salı - 16:02 Kum terapisi ile çocuklar travmalarından kurtuluyor Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Sağlıklı Hayat Merkezi’nde kaygı, öfke, özgüven eksikliği, travma gibi duygusal ve davranışsal problemleri bulunan çocuklar, kum terapisi ile tedavi ediliyor. Çocukların kelimelerle ifade etmeye çekindikleri duygu ve düşüncelerini kum tepsisi yoluyla ortaya koyan yöntem, birçok sorunun çözümünde kolaylık sağlıyor. Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde görevli Çocuk Gelişim Uzmanı Ümmügül Anıl, kum terapisi ile ilgili önemli bilgiler verdi. Kum terapisinin çocukların duygularını ve düşüncelerini daha kolay bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olan etkili bir terapi yöntemi olduğunu dile getiren Anıl, “Bu terapi sırasında danışanlar kendilerini özgür bir şekilde ifade edebilecekleri bir kum tepsisinde çeşitli figürler ve nesnelerle bir dünya kurarlar. Bu terapi sürecinde kum ve figürlerin etkileşimi sayesinde bilinç dışı duygu ve düşünceler dışa vurulur. Bu da terapi için yol gösterici olur” dedi. Kum terapisinin daha çok travma, kaygı, depresyon sosyal uyum sorunları, özgüven eksikliği, öfke gibi duygusal ve davranışsal problemlerde etkili bir araç olduğunu dile getiren Anıl, “Çocuklar kadar yetişkinler için de oldukça faydalıdır. Çünkü herkes sözel olarak ifade edemediği duygularını, kum ve figürler aracılığı ile daha kolay bir şekilde dışa vurabilir. Bu terapi yönteminde kullanılan kum ve figürler kişinin kendi iç dünyasını yansıtmasını sağlar. Bu süreç müdahale etmeden gözlemlenir ya da terapist, danışanın oluşturduğu sahneye bakarak onun içsel dünyasını anlamaya çalışır. Gerektiğinde yönlendirici sorularla bu süreci destekler. Böylece çocuk kendisini daha iyi anlar ve sorunlarına yeni bir bakış açısı geliştirmek için deneme fırsatı bulur” şeklinde konuştu. Doğrudan başvurulabiliyor Öğretmenlerin okulda gözlemlediği özgüven eksikliği, içe kapanma, uyum problemi, ders başarısı ya da dikkat becerilerinde düşüklüğü bulunan öğrencileri kum terapisi için doğrudan yönlendirdiğine dikkat çeken Anıl, “Çünkü bizim rehber öğretmenlerle yaptığımız bir çalışma dahilinde onların direk bize yönlendirmeleri mümkün. Bunun dışında aile hekimleri MHRS’den doğrudan randevu alabiliyorlar. Ayrıca danışanlar kendileri bireysel olarak randevu alabiliyorlar” ifadelerini kullandı. Terapi seanslarının vakanın ciddiyetine göre değişebildiğini ifade eden Anıl, son olarak bazı vakaların iki, üç haftada çözümlenebildiğini ancak çok olumsuz ya da ağır travmatik olguların iki yıla kadar devam edebildiğini sözlerine ekledi.