Yerel Haberler
Bursa
Mudanya’da "Kadın Eşitlik Merkezi" açıldı 25 Kasım 2024 Pazartesi - 20:08:22 Mudanya Belediyesi, kadınların sosyal, psikolojik, hukuki ve güvenlik ihtiyaçlarına cevap verebilmek için “Kadın Eşitlik Merkezi”ni hizmete açtı. Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda da önemli bir adım atan Mudanya Belediyesi, kadınların güvenliğini sağlamak amacıyla “Güvenlik Takip Cihazı” uygulamasını hayata geçiriyor. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde kadınların yalnız olmadığını vurgulamak için Kadın Eşitlik Merkezi’ni hizmete açan Mudanya Belediyesi, “Güvenlik Takip Cihazı” uygulamasını da hayata geçiriyor. Kadınların güvenle ve eşit şartlarla yaşayabileceği bir Mudanya inşa etmeyi hedefleyen Kadın Eşitlik Merkezi, sosyal dayanışmayı güçlendirmeyi ve kadınların hayatlarını iyileştirmeyi amaçlıyor. “Kadınlara Güvenli Gelecek” temasıyla kurulan yeni merkezi kamuoyuna açıklayan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, düzenlenen toplantıda kadınların güvenliği ve refahı için çalışmaya devam edeceklerini belirterek, "Kadınların haklarını korumak, onları cesaretlendirmek ve şiddetle mücadele etmek hepimizin sorumluluğudur. Mudanya Belediyesi olarak, bu sorumluluğu üstleniyor ve tüm imkanlarımızla kadınların yanında yer alıyoruz” dedi. “Eşit şartları sağlamak zorundayız” Kadına yönelik şiddetin Türkiye’nin en önemli sorunlarından olduğunu söyleyen Başkan Dalgıç, “Maalesef mevcut yasalarla üstesinden gelemiyoruz. Burada hepimize çok önemli görevler düşüyor. Hepimiz katkı vermek zorundayız. Kadınları korumamız, evde, işte, sosyal hayatta eşit şartları sağlamamız gerekiyor” dedi. Kadınlara psikolojik, hukuki ve sosyal destek sağlayarak yaşam kalitesini artırmayı ve şiddetten arınmış bir toplum oluşturmayı amaçladıklarını belirten Dalgıç, “Şiddetsiz ve eşit bir toplum için sürdürülebilir çözümler üretiyoruz. Kadın Eşitlik Merkezi’ne başvuran kadınlar, uzman ekiplerden ihtiyaçlarına uygun destek alabilecek. Psikolojik, sosyal ve hukuki alanda destek verecek olan merkezimiz aynı zamanda kamu ve STK’lar ile iş birlikleri gerçekleştirecek. Eğitimler, seminerler ve farkındalık çalışmalarıyla kadınların her zaman yanında olacağız. Birlikte daha güçlü, daha güvenli bir hayat için çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Şiddete karşı teknolojik destek “Güvenlik Takip Cihazı” ile kadınların korunmasına yönelik teknolojiyi de hizmetlerine entegre ettiklerini açıklayan Dalgıç, "Risk altındaki kadınların konumlarını takip etmek ve acil durumlarda müdahale ekiplerini yönlendirmek amacıyla ‘Güvenlik Takip Cihazı’ dağıtımı yapacağız. Cihazlar, yalnızca risk değerlendirmesi sonucunda ve gerekli görülen kişilere dağıtılacak. Acil durum sinyali alındığında, ilgili kolluk kuvvetlerine bilgi verilecek. Şiddet mağdurlarının güvenliğini sağlamak amacıyla cihazların teknik desteği ve yazılım güncellemeleri düzenli olarak yapılacak” diye konuştu. “İstatistiki veriler raporlanacak” “Kadın Eşitlik Merkezi” ve “Güvenlik Takip Cihazı” çalışmaları hakkında bilgi veren Mudanya Belediyesi Meclis Üyesi Nilgün Arslanoğlu ise, şiddet gören ya da şiddete uğrama riski olan, yasal haklarını öğrenmek isteyen, psiko-sosyal, psikolojik ve hukuki desteğe ihtiyaç duyan, istihdam konusunda desteğe ihtiyacı olan kadınlara hizmet vereceklerini söyledi. Güvenlik endişesi olan kadınlara acil çağrı cihazı verileceğine de dikkat çeken Arslanoğlu, “Merkezimiz psikolojik destek, hukuki danışmanlık, eşitsizlikle mücadele ve savunuculuk çalışmaları ile kadına yönelik şiddetin önlenmesi için önleyici çalışmalar yapacak. Kadına yönelik şiddet ve istismara ilişkin istatistiki veriler raporlanacak. Kadına yönelik her türlü şiddete ilişkin farkındalık oluşturmak ve şiddetle mücadele mekanizmalarına ilişkin bilgiyi yaygınlaştırmak amacıyla yayın, söz ve politika üretilmesi hedefleniyor” şeklinde konuştu.
25 Kasım 2024 Pazartesi - 17:25 Nilüferli kadınlardan şiddete karşı tek ses Nilüferli kadınlar şiddete, eşitliğe ve haksızlığa karşı ses yükseltti. ’Yaşasın Kadın Dayanışması’” pankartları ve sloganlar eşliğinde yürüyüş yapan kadınlar, şiddete karşı ’dur’ dedi. Şiddete karşı seslerini duyurmak isteyen kadınlar, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında, Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin düzenlediği yürüyüşte bir araya geldi. Kadınlar yürüyüşe Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’ndaki Nilüfer Kent Konseyi önünden başladı. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in eşi Nuray Özdemir, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Serpil Altun, Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nazlı Ünalan ve çok sayıda kadın, ’Yaşasın Kadın Dayanışması’ ’Kadınlar Birlikte Yaşam İçin Direnişte’ pankartları ve sloganları ile Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüyüş yaptı. Nilüfer Belediyesi Halk Evi önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Serpil Altun, dünyanın dört bir yanında milyonlarca kadının maruz kaldığı şiddete ‘dur’ demek ve bu mücadeleye bir kez daha ses vermek için toplandıklarını söyledi. Kadına yönelik şiddetin yalnızca bireysel bir sorun değil, toplumsal bir yara ve evrensel bir insan hakları ihlali olduğunu dile getiren Altun, “Her kadının şiddetten uzak bir yaşam sürme hakkı vardır ve bu hakkın korunması hepimizin sorumluluğudur” diye konuştu. Nilüfer Belediyesi olarak, şiddetle mücadelede kararlı olduklarına vurgu yapan Altun şöyle konuştu: “Kadınların güçlenmesi, haklarının korunması ve dayanışma ağlarının güçlendirilmesi için durmaksızın çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda, 6284 sayılı Kanun’un etkin bir şekilde uygulanması ve kadınlara yönelik koruma ve destek mekanizmalarının yaygınlaştırılması en büyük önceliklerimiz arasındadır. Bugün burada attığımız her adım, yalnızca bir yürüyüş değil; adalet, eşitlik ve barış yolunda atılmış güçlü bir adımdır. Hep birlikte, kadınların yalnız olmadığını, dayanışma içinde olduğumuzu ve şiddete karşı sıfır tolerans ilkemizden asla vazgeçmeyeceğimizi haykırıyoruz.” Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nazlı Ünalan ise günün önemine dikkat çekerek, son dönemde kadına ve çocuklara yönelik şiddetin arttığının altını çizdi. Ünalan, sadece Ekim ayında 48 kadının, bu yıl başından beri ise 406 kadının öldürüldüğünü vurgulayarak, şiddete karşı dayanışma çağrısında bulundu. Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çerçevesinde “Masallara Sığmayan Kadınlar” isimli tiyatro oyunu izleyiciyle buluştu. Nilüfer Belediyesi Nâzım Hikmet Kültürevi’nde sahnelenen, kadınların günlük yaşam mücadelelerini ve masalsı hikayelerle harmanlanan hayatlarını esprili bir dille ele alan oyun, izleyicilerden tam not aldı.
25 Kasım 2024 Pazartesi - 17:20 Başkan Tayır: "Orhaneli tarımda güçleniyor" Orhaneli Belediye Başkanı Ali Osman Tayır, ilçenin tarımsal kalkınması için önemli bir adım olan Orhaneli Sulaması Yenileme Projesi’nin Devlet Su İşleri (DSİ) Bursa Bölge Müdürlüğü tarafından 24 Aralık 2024’te ihalesinin gerçekleştirileceğini duyurdu. Gerçekleştirilecek proje ile 7 bin 780 dekar tarım arazisi modern kapalı sistem basınçlı sulama ile buluşacak. Başkan Tayır, bu projeyle birlikte Orhaneli’nin tarımsal üretim potansiyelinin daha da artacağını ifade etti. Modern sulama sistemi sayesinde çiftçilerin emeğinin karşılığını alacağını ve su tasarrufu sağlanarak çevresel sürdürülebilirliğe katkı sunulacağını belirtti. Projeye destek veren tüm yetkililere teşekkür eden Başkan Tayır, “Bu büyük projenin hayata geçmesinde emeği geçen başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Genel Başkan Vekili Efkan Ala, AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Milletvekilleri Mustafa Yavuz ve Osman Mesten ile DSİ 1. Bölge Müdürü İnan Gündüz’e ilçem adına şükranlarımı sunuyorum. Orhaneli’nin tarımsal kalkınmasına olan bu katkı, çiftçilerimizin alın terini güçlendirecek, ilçemize değer katacaktır” dedi. Başkan Tayır, projenin tamamlanmasının ardından Orhaneli’nin tarımsal üretimde daha güçlü bir konuma geleceğini ve bunun hem çiftçilere hem de bölge ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını belirterek, “Orhaneli’mize ve Bursa’mıza hayırlı olsun. Tarımda güçlü Orhaneli için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Kum terapisi ile çocuklar travmalarından kurtuluyor
19 Kasım 2024 Salı - 16:02 Kum terapisi ile çocuklar travmalarından kurtuluyor Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Sağlıklı Hayat Merkezi’nde kaygı, öfke, özgüven eksikliği, travma gibi duygusal ve davranışsal problemleri bulunan çocuklar, kum terapisi ile tedavi ediliyor. Çocukların kelimelerle ifade etmeye çekindikleri duygu ve düşüncelerini kum tepsisi yoluyla ortaya koyan yöntem, birçok sorunun çözümünde kolaylık sağlıyor. Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde görevli Çocuk Gelişim Uzmanı Ümmügül Anıl, kum terapisi ile ilgili önemli bilgiler verdi. Kum terapisinin çocukların duygularını ve düşüncelerini daha kolay bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olan etkili bir terapi yöntemi olduğunu dile getiren Anıl, “Bu terapi sırasında danışanlar kendilerini özgür bir şekilde ifade edebilecekleri bir kum tepsisinde çeşitli figürler ve nesnelerle bir dünya kurarlar. Bu terapi sürecinde kum ve figürlerin etkileşimi sayesinde bilinç dışı duygu ve düşünceler dışa vurulur. Bu da terapi için yol gösterici olur” dedi. Kum terapisinin daha çok travma, kaygı, depresyon sosyal uyum sorunları, özgüven eksikliği, öfke gibi duygusal ve davranışsal problemlerde etkili bir araç olduğunu dile getiren Anıl, “Çocuklar kadar yetişkinler için de oldukça faydalıdır. Çünkü herkes sözel olarak ifade edemediği duygularını, kum ve figürler aracılığı ile daha kolay bir şekilde dışa vurabilir. Bu terapi yönteminde kullanılan kum ve figürler kişinin kendi iç dünyasını yansıtmasını sağlar. Bu süreç müdahale etmeden gözlemlenir ya da terapist, danışanın oluşturduğu sahneye bakarak onun içsel dünyasını anlamaya çalışır. Gerektiğinde yönlendirici sorularla bu süreci destekler. Böylece çocuk kendisini daha iyi anlar ve sorunlarına yeni bir bakış açısı geliştirmek için deneme fırsatı bulur” şeklinde konuştu. Doğrudan başvurulabiliyor Öğretmenlerin okulda gözlemlediği özgüven eksikliği, içe kapanma, uyum problemi, ders başarısı ya da dikkat becerilerinde düşüklüğü bulunan öğrencileri kum terapisi için doğrudan yönlendirdiğine dikkat çeken Anıl, “Çünkü bizim rehber öğretmenlerle yaptığımız bir çalışma dahilinde onların direk bize yönlendirmeleri mümkün. Bunun dışında aile hekimleri MHRS’den doğrudan randevu alabiliyorlar. Ayrıca danışanlar kendileri bireysel olarak randevu alabiliyorlar” ifadelerini kullandı. Terapi seanslarının vakanın ciddiyetine göre değişebildiğini ifade eden Anıl, son olarak bazı vakaların iki, üç haftada çözümlenebildiğini ancak çok olumsuz ya da ağır travmatik olguların iki yıla kadar devam edebildiğini sözlerine ekledi.
Mudanya’da öncelik güvenli hayat
19 Kasım 2024 Salı - 14:46 Mudanya’da öncelik güvenli hayat Mudanya Belediyesi ile TMMOB İnşaat Mühendisleri (İMO) Odası Bursa Şubesi arasında “Güvenli Kent, Güvenli Hayat” işbirliği protokolü imzalandı. Protokol kapsamında yapısal projeler İMO tarafından kontrol edilecek. Mudanya’yı deprem başta olmak üzere doğal afetlere karşı dayanıklı ve güvenli bir kent haline getirmek için çalışmalarını bilimin ışığında sürdüren Mudanya Belediyesi, yapısal projelerin kontrol edilmesine yönelik işbirliği protokolü imzaladı. Sağlıklı kentleşme, nitelikli yapılaşma, kültürel, tarihi ve doğal çevre değerlerinin korunarak geliştirilmesinin hedeflendiği “Mudanya’da Güvenli Kent, Güvenli Hayat” işbirliği protokolü Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç ve TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Serdar Atilla Erdem tarafından imzalandı. Protokol çerçevesinde bürokrasinin azaltılması, yapılarda can ve mal güvenliğinin sağlanması, sağlıklı kentleşme ve nitelikli yapılaşma için mühendislik hizmetlerinin ilgili mevzuata, bilimsel esaslara ve mesleki kurallara uygun olarak yerine getirilmesi hedefleniyor. Ayrıca yapı ruhsatı gerektiren tüm statik, çelik, betonarme, ahşap vb. projelerin yürürlükte bulunan ilgili kanunlara, yönetmeliklere, genelgelere ve protokol hükümlerine göre İMO tarafından incelenmesini kapsıyor. Mudanya güvenli bir kent olacak Deprem gerçeğini unutmadıklarını ve güvenli bir Mudanya kurmanın öncelikleri olduğunu belirten Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, “Kentimizi yönetirken ve geleceğe hazırlarken bilimi referans almak zorundayız. Afet riski taşıyan yapı stokunu hızla dönüştürebilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. Meslek odalarının tecrübelerinden de yararlanacaklarını söyleyen Dalgıç, “Halkımızla barış içinde ve bilimin ışığında attığımız adımlarla Mudanyamızı güvenli hale getireceğiz. Protokole katkı sağlayan Odamıza teşekkür ediyor, hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. Akademik odalarla yapılan protokollerin önemine değinen İMO Bursa Şube Başkanı Serdar Atilla Erdem ise, “Kentlerimizde nitelikli ve depreme dayanıklı yapıların inşa edilmesi için Oda olarak gerekli her türlü teknik destek ve işbirliğini gerçekleştirmeye hazırız. Ortak akıl sürecini önemseyen ve bu düşüncede harekete geçen Mudanya Belediyemizi tebrik ediyor, gerçekleştireceğimiz çalışmaların Mudanya için hayırlı olmasını diliyoruz” dedi.
Koçaslanlar, Logitrans Fuarı’nda
19 Kasım 2024 Salı - 14:42 Koçaslanlar, Logitrans Fuarı’nda Koçaslanlar Otomotiv, 20-22 Kasım 2024 tarihleri arasında İstanbul Dr. Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi’nde düzenlenecek olan Logitrans Fuarı’nda yerini alıyor. Koçaslanlar Otomotiv, temsil ettiği Renault Trucks ve Otokar markalarıyla birlikte, lojistik ve taşımacılık sektörüne yönelik sunduğu yenilikçi ürün ve hizmetlerini fuarda tanıtmaya hazırlanıyor. Fuar katılımına ilişkin görüşlerini aktaran Koçaslanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Koçaslan, "Renault Trucks ile çeyrek asırdır devam eden güçlü bir iş birliği içindeyiz. Ayrıca, 2024 yılı itibarıyla Otokar markasının bayilik ve yetkili servis hizmetlerini vermeye başladık. Logitrans Fuarı’nda her iki markamızla birlikte, ürünlerimizdeki yenilikleri ve Koçaslanlar olarak sunduğumuz hizmetleri ziyaretçilerimize tanıtma fırsatı yakalayacağız. Uzun yıllara dayalı lojistik ve taşımacılık sektörü tecrübemizle müşterilerimizin operasyonlarını kesintisiz ve yüksek verimlilikle sürdürebilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. Lojistik ve taşımacılıkta fark oluşturan ürün ve hizmetlerimizi keşfetmek üzere tüm paydaşlarımızı standımıza davet ediyoruz” dedi. Logitrans Fuarı, 65 ülkede tanıtımı yapılmış ve 50’yi aşkın ülkeden ziyaretçi çeken bir etkinlik olmasının yanı sıra, Transport Lojistik Münih, Transport Lojistik Çin, Transport Lojistik Amerika, Transport Lojistik Hindistan ve diğer uluslararası fuarlarla aynı kümede yer alıyor. Fuarın odak noktalarından biri de lojistiğin geleceğini şekillendirecek yeni teknolojiler ve endüstriyel çözümler olacak.
Başkan Tayır, muhtarlar ile bir araya geldi
19 Kasım 2024 Salı - 14:11 Başkan Tayır, muhtarlar ile bir araya geldi Orhaneli Belediye Başkanı Ali Osman Tayır, Orhaneli Muhtarlar Derneği Başkanı Serkan Can ve ilçedeki mahalle muhtarlarıyla kahvaltı programında buluştu. Programda, belediyenin hayata geçirdiği çalışmalar ve projeler hakkında bilgi verilirken, mahallelerin ihtiyaçları ve muhtarların talepleri dinlendi. Başkan Tayır, buluşmada orman yangınlarına müdahale, Fen İşleri ve İmar faaliyetleri, sosyal yardımlar ve yol bakım çalışmaları gibi konularda detaylı bilgiler paylaştı. Hizmet odaklı belediyecilik anlayışıyla hareket ettiklerini vurgulayan Tayır, her mahalleye eşit ve kaliteli hizmet götürmek için muhtarlarla yakın iş birliği içinde çalıştıklarını söyledi. Başkan Tayır, konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Belediye olarak mahallelerimize daha hızlı ve etkili hizmet götürebilmek adına muhtarlarımızla düzenli olarak bir araya geliyoruz. Muhtarlarımız bizim sahadaki gözümüz ve kulağımızdır. Sizlerden gelen talepler doğrultusunda ihtiyaçlara öncelik veriyor, çözüm üretiyoruz. Özellikle orman yangınlarıyla mücadele konusunda daha hazırlıklı bir yapı oluşturmak için adımlar attık. Ayrıca Fen İşleri ve İmar ekiplerimiz, mahallelerimizin eksiklerini hızla gidermek için yoğun bir tempoda çalışıyor. Sosyal belediyecilik anlayışımızla, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaşıyor ve onların yanında olmaya devam ediyoruz. Yol bakım ve onarım çalışmalarımız da mahallelerimizin ulaşım kalitesini artırmayı hedefliyor. Bu çalışmalarda muhtarlarımızın desteği bizim için çok kıymetli.” Muhtarların talepleri dinlendi Programda muhtarlar, mahallelerine yönelik ihtiyaç ve sorunlarını dile getirdi. Başkan Tayır, gelen talepleri dikkatle not alarak çözüm için ilgili birimlere yönlendirmeler yaptı. Mahallelerin yaşam kalitesini artırmak için yoğun bir şekilde çalıştıklarını belirten Tayır, sorunların yerinde tespit edilmesi ve çözüme kavuşturulmasında muhtarlarla kurulan güçlü iletişimin önemini vurguladı. Program sonunda, muhtarlar belediyenin özverili çalışmaları ve sorunların çözümüne yönelik hızlı yaklaşımları için Başkan Tayır’a teşekkür etti.
Mudanya Belediyesi zeytinde kendi markasını kuracak
19 Kasım 2024 Salı - 12:22 Mudanya Belediyesi zeytinde kendi markasını kuracak Belediyeye ait arazi ve parklarda yetişen zeytinleri toplayarak zeytinyağı haline getiren Mudanya Belediyesi, kendi markasını oluşturmak için çalışmalara başladı. Mudanya Belediyesi kendi arazilerinde yetişen zeytinlerden elde ettiği zeytinyağını bir marka haline getirmek için harekete geçti. Zeytine ve üreticiye sahip çıkılması çağrısında bulunan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, hedeflerinin markalaşarak gelir düzeyini artırmak olduğunu söyledi. Zeytin sıkım işlemini yerinde inceleyerek bu yıl üretilen mahsul hakkında bilgiler alan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Mudanya zeytin ve zeytinyağının kalitesiyle çok daha iyi bir noktada olmayı hak ettiğine dikkat çekti. Bu sene açıklanan fiyatların düşük olması sebebiyle üreticiden bir miktar zeytin alımı yapabileceklerini hatırlatan Dalgıç, “Bu konuda planlarımız ve hesaplarımız devam ediyor. Bizimkisi bir miktar nefes aldırmak olabilir. Amacımız üreticimizin zeytini tarlada kalmasın. Elbette kalmayacaktır ama yok pahasına da gitmesin” dedi. Dalgıç, şöyle konuştu: “Üreticimize destek olmak bize de bir fırsat olacaktır. Kendi markamızı, kendi ürünümüzü oluşturmak ve piyasaya sürmek için bir imkan olabilir. Bir taraftan üreticimizi desteklerken diğer taraftan Mudanya’nın vizyonuna uygun yeni bir marka için yola koyulduk. Üstün kalitede belli bir standardın üzerinde bir marka yaratmak için çalışmalarımız devam ediyor. Mudanya’da üretilen zeytin ve zeytinyağının belediye tarafından da sahiplenildiğini göstermek bizim için çok önemli. Zeytinimize sahip çıkalım. Üreticimize sahip çıkalım. Bu iş bazen kar ettiriyor, bazen ettirmiyor ama üreticimize destek olarak, bir yılın çabasını, emeğini değere dönüştürmek istiyoruz.”
Şehir Plancısı Vardar: "İmar ve planlama faaliyetleri, rant aracı olarak görülmemeli"
19 Kasım 2024 Salı - 11:15 Şehir Plancısı Vardar: "İmar ve planlama faaliyetleri, rant aracı olarak görülmemeli" Özellikle 2018 yılında çıkarılan imar barışı düzenlemesinin, doğa ve fen kurallarına aykırı yapılaşmayı meşrulaştırarak şehirlerin geleceğini tehdit ettiğini belirten Şehir Plancısı Bayram Vardar, "İmar ve planlama faaliyetleri ’rant aracı’ olarak görülmemeli, çok parçalı uygulamalardan kurtarılarak imar ve planlama hareketlerine yönelik kabul edilmiş mevzuata aykırı hareket edenler tarafından işlenen suçlar ’Şehre karşı işlenen suçlar’ olarak kabul edilip ’Siyaset üstü’ değerlendirilerek en ağır ceza ile cezalandırılmalıdır" dedi. Türkiye’nin sık sık karşı karşıya kaldığı deprem felaketlerinin ardından şehirleşme politikalarını ve imar düzenlemelerini yeniden değerlendirme çağrısında bulunan Şehir Plancısı Bayram Vardar, Türkiye Düşünce Kulubü’nde tecrübelerini paylaştı. Vardar; şehirleşme politikaları ve imar düzenlemelerindeki eksikliklerin, kentleri hem yaşanabilirlik hem de güvenlik açısından büyük risk altında bıraktığını ifade etti. Özellikle 2018 yılında çıkarılan İmar Barışı düzenlemesinin, doğa ve fen kurallarına aykırı yapılaşmayı meşrulaştırarak şehirlerin geleceğini tehdit ettiğini öne süren Vardar, “1984 yılındaki imar affından yaklaşık bir nesil sonra, 1999 Marmara Depremi ve 2011 Van Depreminden sonrası 2018 yılında imar barışı adı altında tabiat Kurallarına meydan okuyan bir anlayış ile şehirlerimizin tarumarını bir kez daha yasallaştırmaya çalıştık. Ancak tabiat ve fen kuralları bu coğrafyada hep bizi uyardı. Ülkemiz şehirlerinin yakın gelecekte en çok üzerinde durmaları gereken konu. Şehir yaşamının gerektirdiği çok genel konforu sunmaktan uzak Kentlerimizin mevcut yapı stokunun yenilenmesi ve depreme duyarsız şehirlerimizin yenilenmesi olmalıdır. Ama konforsuzluğundan dolayı, ama dayanıksız yapılarından dolayı şehirlerimizin yenilenmesi konusu yakın gelecekteki (önümüzdeki bir nesillik konu) yegâne meselemiz olacaktır. Konfor eksikliği göz ardı edilse de deprem bizi göz ardı etmeyecek, bu kesin” şeklinde konuştu. "İmar ve planlama faaliyetleri, rant aracı olarak görülmemeli" İmar ve planlama faaliyetlerinde yasalara aykırı hareket edenlerin şehre karşı işlenen suçlar çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini belirten Vardar, bu tür suçların şehirlerin fiziksel, sosyal ve çevresel yapısını bozduğunu ve yaşam kalitesini düşürdüğünü ifade etti. Türk Ceza Kanunu’nun yalnızca 184. maddesinde ’imar kirliliğine neden olma’ suçunun tanımlandığını vurgulayan Vardar, bu suçların kapsamının genişletilmesi gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu; “İmar ve planlama faaliyetleri, kapsamı nedeniyle çok disiplinli Teknik bir konu olmakla birlikte siyaset alanının da sinir uçlarına dokunması nedeniyle yerel ve ulusal siyasi aktörlerin de malzemesi konumundadır. O nedenle, imar ve planlama faaliyetleri rant aracı olarak görülmemeli, çok parçalı uygulamalardan kurtarılarak imar ve planlama hareketlerine yönelik kabul edilmiş mevzuata aykırı hareket edenler tarafından işlenen suçlar ’Şehre karşı işlenen suçlar’ olarak kabul edilip ’Siyaset üstü’ değerlendirilerek en ağır ceza ile cezalandırılmalıdır. Şehre karşı işlenen suçlar, ’Bir şehirdeki fiziksel, sosyal veya çevresel yapıyı bozan ve şehirdeki yaşam kalitesini olumsuz etkileyen yasa dışı faaliyetler’ şeklinde tanımlanabilir. Bu tür suçlar, genellikle kentsel alanlarda kamu düzenini bozucu etkiler oluşturur ve şehrin sürdürülebilir gelişimini engeller. 26 Eylül 2004 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk ceza Kanunu’nun sadece 184. Maddesi ’Şehre Karşı İşlenen Suçlar’ çerçevesinde sayabileceğimiz ’İmar kirliliğine neden olma’ başlığı altında bu konuyu işliyor.” İmar sorunları ile ilgili çözüm önerileri de sunan Vardar, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı havza düzeyinde üst ölçekli ulusal stratejilerin ve öngörülerin ele alınması ve yansıtılması gereken ülke ve alt ölçeğinde havza planı düzeyinde strateji planlarının acilen yapılması gerekli. Aksi takdirde Şehirler kısır yerel hedefleri ile kalıyor. O durumda Bursa gibi tek şehirde 24 adet organize sanayi bölgesi oluyor. Yine 4 tane dev otomobil farikası hepsi Bursa’da yapılabiliyor. Sanayi sektörü, istihdam arzında sebep olduğu yoğunluk nedeniyle göçü çok etkileyen bir unsur olduğu için, Alman şehirlerinde olduğu gibi sanayi sektörü ulusal boyutta desantralize edilmeli. Tüm sanayii bir bölgede toplamak, hele bu bölge onlarca deprem fayının bulunduğu bir alansa, burada beka sorunu vardır. Türk ceza Kanunu’nda sadece 184. madde ile basit bir geçiştirme ile değil de, tüm imar faaliyetlerini ve sosyal, ekonomik ve kültürel sonuçları da ceza hukukuna derç etmek gereklidir. Planlama ve imar kararları son yıllarda hukuki bir düzene girmiş olsa bile yine de çok başlılık ve disiplinsizlik mevcuttur. Planlama ya yerelin konusu olacak ya da genel yönetime bırakılacak, bu vermemiz gereken temel bir karar olması lazım" diye konuştu.