GÜNDEM - 09 Aralık 2023 Cumartesi 13:50

461 polisin mezun olduğu mezuniyette evlilik teklifleri peş peşe geldi

A
A
A
461 polisin mezun olduğu mezuniyette evlilik teklifleri peş peşe geldi

Bayburt’ta 8 ay süren eğitimlerin ardından mezun olan 461 Polis Meslek Eğitim Merkezi öğrencisi, meslek yeminlerini edip, kep attı. Mezuniyet heyecanı yaşayan polis adayları, mutluluklarını kep attıktan sonra birbirlerine sarılarak kutladılar. Meslek yeminin edilmesinin, keplerin atılmasının ardından bazı polis adayları ise kız arkadaşlarına evlilik teklif ederek, çifte mutluluk yaşadılar. Beklenmedik sürprizle karşılaşan, evlilik teklifi alan kadınlar ise adeta gördükleri manzara karşısında şoke oldular, heyecandan ne konuşacağını bilemediler.


Bayburt Polis Meslek Eğitim Merkezi (POMEM) 29’uncu dönem mezunlarını verdi. Polis adayları için bugün Anadolu İmam Hatip Lisesinin spor salonunda ailelerin de katılımıyla mezuniyet töreni yapıldı.


Olumsuz hava koşulları nedeniyle salonda düzenlenen törene, Bayburt Valisi Mustafa Eldivan, Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, İl Emniyet Müdürü Nihat Uzun, İl Jandarma Komutanı Talha Övet, il protokol üyeleri, kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve aileler katıldı.


Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan törende, dönem birincisi Hüseyin Kulak mezunlar adına konuşma yaptı. "En büyük sevdamız olan vatanımıza hizmet etmek amacıyla, bizlere layık görülen bu şanlı üniformayı giymenin gururunu yaşıyoruz" diyerek konuşan Kulak, arkadaşlarıyla birlikte hep bir ağızdan meslek yeminini etti.


"Bizim ülkümüz vatandır, topraktır, bayraktır. Eğer bu uğurda öleceksek, öleceğiz. Canımızı feda etmekten çekinmeyeceğiz" diyerek konuşan Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürü Ufuk Sami Günel yeni mezunları tebrik ederek, 461 mezuna yeni görevlerinde başarılar temennisinde bulundu. Öğrencilerin aldıkları üst düzey eğitimle görevlerini layıkıyla yapacaklarını vurgulayan Günel, "POMEM’i başarıyla bitiren 461 öğrencimizi kutluyorum. Öğrencilerimiz aldıkları üst düzey eğitim ve çalışma isteğiyle görevlerini en iyi şekilde yerine getireceklerdir. Emniyet teşkilatının bütün birimlerinde önemli görevler almaya hazırlanan genç meslektaşlarım, görevinizi layıkıyla yapabilmeniz için amirleriniz ve hocalarınız sizleri her türlü duruma karşı hazırladılar. Mesleğin inceliklerini, hassasiyetle takip etmeniz gereken kuralları size anlattılar. Sizlerin almış olduğu eğitim; en iyi ve en kapsamlı eğitimlerden biri olduğu tartışmasız bir gerçektir. Bizim ülkümüz vatandır, topraktır, bayraktır. Eğer bu uğurda öleceksek, öleceğiz. Canımızı feda etmekten çekinmeyeceğiz. Allah yar ve yardımcınız olsun, yolunuz ve bahtınız açık olsun" dedi.


Günel’in ardından konuşma yapan Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, çiçeği burnunda genç polislerle bir bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek, "Karşımızda dimdik ve yiğitçe bekleyen ve yarınlarımızdan ümit var olduğumuz polis teşkilatımızın yeni mensuplarını görüyoruz ve gurur duyuyoruz.


Sevgili gençler ilimizde belli bir zaman diliminde bulundunuz. Bayburt, size bir baba ve ana ocağı gibi kucak açtı. Sizin varlığınızla şehrimiz anlam kazandı. Bugün sizleri gönderirken bir taraftan hüzünleniyor, diğer bir taraftan da Anadolu’nun dört bir yanına sizin gibi yiğitlerin göreve başlamasının mutluluğunu yaşıyoruz.


Al yıldızlı bayrağın gölgesinde, Anadolu’nun dört bir yanında görev alacak olan yiğitler yolunuz ve bahtınız açık olsun. Allah’a emanet olun" ifadelerini kullandı.


Konuşmaların ardından, dönem birincisi Hüseyin Kulak, yaş kütüğüne plaketini çaktı. Daha sonra dönemi başarıyla tamamlayan mezunlara ödülleri verildi. Dönem birincisi Hüseyin Kulak’a Vali Eldivan, dönem ikincisi Kadir Soğanlı’ya Milletvekili Ateş, dönem üçüncüsü Faruk İhsan’a ödülleri Başkan Pekmezci tarafından verildi.


Mezuniyet törenine evlilik teklifleri damga vurdu


Ödül töreninin ardından taze mezunlar, 8 ayın yorgunluğu oyunlar oynayarak attılar. Erkek arkadaşını mutlu gününde yalnız bırakmayan Gülsüm Özdemir’e, erkek arkadaşı Oğuz Kağan Uğun, herkesin içinde evlilik teklifi etti. Çifte mutluluk yaşayan Uğun ve Özdemir çiftine, Uğun’un polis arkadaşları eşlik etti.


Hem polis olmanın hem de sevdiği kadınla evlenmenin mutluluğunu yaşayan Uğun, okul döneminde evlilik planı yaptığını belirterek, "Okuldayken bugünü planlıyordum. İstediğim iki şey vardı, biri polis olmaktı, diğeri de Gülsüm ile hayatımı birleştirmekti, ikisi de oldu. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.


Bununla birlikte kız arkadaşı Seda Kepez’e evlilik teklifi eden Samet Kocaer isimli yeni mezuna arkadaşları "Evet desene" sloganları atarak destek verdiler. Mutluluğu yüzünden okunan Kocaer, "Çok heyecanlıyım, hem mezuniyet heyecanı, hem de sevdiğime evlenme teklifi etmenin heyecanını yaşıyorum. Arkadaşlarım yanında, çok mutluyum" dedi. Kocaer’in kız arkadaşı ise, heyecandan konuşamadığını belirterek, bu güzel sürprizi yapanlara teşekkür etti.



461 polisin mezun olduğu mezuniyette evlilik teklifleri peş peşe geldi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 2025 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” Bayraktar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe ve 2023 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bayraktar, Türkiye’nin enerji talebi artan, büyüyen bir ülke olduğunu söyleyerek, “Son yirmi yılda hem doğal gazla hem elektrikle talep neredeyse üç katına çıktı. Yıllık yaklaşık yüzde dört buçuğun üzerinde bir elektrik talebi artışı var. Dolayısıyla bizim öncelikli görevimiz bu artan talebi karşılayabilmek. Arz güvenliği bizim birinci öncelikli noktamız. İkinci husus elbette ki dışa bağımlılığımız. Burada rakamları ifade etmeme müsaade edin daha detaylı olarak. Türkiye 2022 yılında doğal gaza yaklaşık 44.6 milyar dolar ödedi. Petrol ve petrol ürünlerine 2022 yılında 40.4 milyar dolar para ödedi. Toplamda 2022 yılında LPG, kömür ithalatımızda bu rakam 96.5 milyar dolar oldu. Dolayısıyla bütün stratejimizi aslında ta 2002 yılından beri Türkiye’nin enerjideki dışa bağımlılığını düşürme üzerine kurgulamış durumdayız. Onun için Türkiye artan enerji talebini karşılarken aynı zamanda enerjide bu dışa bağımlılığını mutlaka bitirmesi gerekiyor. Politikalarımız bunun etrafında şekilleniyor. Elbette ki bir üçüncü zorluk hatta belki bütün bu ikisinin daha ilerisinde bir zorluk 2053 yılında üç net sıfır emisyon edip Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu Meclisimizin 2021 yılında Türkiye’yi iklim anlaşmasına taraf yaparak ortaya koyduğum Türkiye’nin iklim değişikliğine mücadele hedefleri” ifadelerini kullandı. Yeniköy Kemerköy termik santrallerinin katkısına ilişkin soruya Bayraktar, “Bunlar 7.9 terawat saat elektrik üretiyor. Ürettiler. Yılda üretiyorlar. Toplam Türkiye’deki üretimin yüzde iki buçuğunu biz bu iki santralden karşılıyoruz. Akbelen ormanları kapsamında sorulan bir soruydu bu. Bu enerjiyi biz doğal gazdan üretsek, ithal kaynaktan üretsek yaklaşık 1.6 milyar metreküplük bir doğal gaz ithal etmemiz gerekiyor. Yerli kaynak yerine işte size bir cari açık kaynağı daha oluşmuş oluyor. Bunun yaklaşık bedeli yıllık 700 milyon dolar oluyor. Dolayısıyla bizim mutlaka yerli kaynaklarımızı çevreyle uyumlu bir şekilde devreye almamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yenilenebilir kaynaklar bizim göz bebeğimiz, en çok ehemmiyet verdiğimiz ve özellikle vurgulamak istediğim nokta bugünün bence çok çok önemli çıktılarından bir tanesi. Türkiye bugün konutlarında kullandığı elektriğin tamamının sadece rüzgar ve güneş enerjisinden üretilir hale gelmiş durumda. Bunu sadece geçtiğimiz 14-15 yılda yaptı. Sıfır olan rüzgar neredeyse sıfır olan rüzgarı tamamen sıfır olan güneşi 2012 güneş kurulu gücümüz sıfır. Geçtiğimiz 10-14 yıl içerisinde 31 bin megavatın üzerine çıkardık. Bu yılda yaklaşık 2 bin 500-2 bin 700 megavatlık bir kurulu güçler. Biz bunu yaparken diyoruz ki mutlaka bu otuz bin megavatı 2035’te 120 bin megavatı götürmeliyiz ki Türkiye iklim hedeflerine, Türkiye dışa bağımlılığını mutlaka bu şekilde azalsın.” Nükleer enerjinin Türkiye’nin 70 yıllık rüyası olduğunu söyleyen Bayraktar, “1955 yılında Türkiye Cumhuriyeti ilk aslında nükleerle ilgili adım atıyor ve Amerika Birleşik Devletleri’yle bir sivil sahada nükleerin kurulmasıyla alakalı bir anlaşma imzalıyor. Resmi gazetede 1956’da bu yayınlanıyor. Türkiye 1956 Atom Enerjisi Komisyonunu kuruyor. Türkiye’de 1957 yılında da Uluslararası Atom Enerjisi üye oluyor. Aynı tarihte Güney Kore’de üye oluyor. 1962 ilk araştırma reaktörü işletmeye alınıyor. 1965 enerji ilk kez beş yıllık kalkınma planımızda yer alıyor. 1976’da Akkuyu nükleer saha olarak tespit ediliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından. Biz Akkuyu’yu nükleer saha tespit ettiğimiz yıl Güney Kore ilk nükleer reaktörünü devreye alıyor. 2015’te uçak krizi, ondan sonraki yaşanan süreçler darbe gelişimleri. 2018 yılına geldiğimizde Akkuyu’ya biz ilk lisansı verdik ve orada çalışmalar başladı. Şu anda ilk reaktörün çalışmaları da devam ediyor. Birinci üretenin kubbesi de kapatılmış durumda. Ama nükleersiz Türkiye’nin kalıcı uzun soluklu temiz enerjiye erişme şansı yok. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Biraz önce ifade ettiğimiz o 31 ülke yani Birleşmiş Milletler iklim değişikliğiyle mücadele anlamındaki en önemli toplantıda ortaya konan deklarasyon geçen sene Dubai, bu sene Bakü’de. Bakın bunların arasında öyle çok kaydedilen ülkeler yok diye ifade edildi. Ben size ifade edeyim. Kanada, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Fransa, Macaristan, Japonya, Kore, Hollanda, Polonya, Slovakya, İsveç, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri. Bu ülkelerden bazıları. Dolayısıyla bütün bu ülkeler ülke mutlaka küresel ısınmayla mücadelede bizim nükleersiz bu işi başaramayacağımızı ifade ediyorlar. Dolayısıyla biz de Türkiye olarak diyoruz ki biz Akkuyu’nun yanında Sinop’ta, Trakya’da üç tane konvansiyonel büyük santrale ihtiyacımız var. Yaklaşık on iki reaktöre ihtiyacımız var. Küçük modüle reaktörleri, SMR’lara da ihtiyaç var. Bugün özellikle dünyada gelişen trendler, yapay zeka, büyük data, büyük bir elektrik ihtiyacını beraberinde getiriyor. Bakın son dönemdeki gelişmeler. Google, SMR geliştirici bir şirkette elektrik satın alma anlaşması yaptığına çıkıyor. Microsoft yine bir anlaşma yapıyor Amerika’da. Three Mile Island ki burada 1979 beri kapalı olan bir kaza nedeniyle kapalı olan bir reaktördeki nükleer santral tekrar devriye alınıyor ve oradan yirmi yıllık bir alım anlaşması yapılıyor. Dolayısıyla biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” BOTAŞ’ın ödenmemiş faturası olmadığını belirten Bakan Bayraktar, “BOTAŞ’ı özelleştirmeyi düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.