Yerel Haberler
Bartın
Yolda bulduğu cüzdanı sahibine teslim etti 19 Kasım 2024 Salı - 15:19:59 Bartın’da 18 yaşında bir genç, sokakta bulduğu cüzdanı sahibine ulaşarak teslim etti. Cüzdanına tekrar ulaşan kadın, parayı saymadan teslim alırken dürüstlüğü nedeniyle gence teşekkür etti. Hendekyanı Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi’nde sokak hayvanları için yemek bırakan N.C isimli kadın, dönüşte içerisinde 60 TL ile kimlik, ehliyet ve kredi kartlarının bulunduğu cüzdanını düşürdü. Bu esnada evine giden 18 yaşındaki Burak Eser cüzdanı buldu. Yolda cüzdanı düşürdüğünü fark eden kadın, polise arayarak yardım istedi. Genç de, telefonla aradığı polislere cüzdanı teslim etmek istedi. Polisler ise cüzdanın kaybolduğu bölge yakınlarında bir kişinin kayıp ihbarı alındığını söyleyerek gençten bulunduğu yerde beklemesini istedi. Tekrar ulaştıkları kadın olay yerine gelerek, gençten teslim cüzdanını teslim aldı. Cüzdanına ulaşmanın mutluluğunu yaşayan kadın, paranın da eksiksiz teslim almanın sevincini yaşadı. Gence teşekkür eden kadın, içerisindeki parayı saymaya bile gerek görmediğini ifade ederek, "Sokak hayvanları için buraya mama bırakmıştım. O sırada cüzdanımı düşürmüş olabilirim. Cüzdanım bulunduğu için çok sevindim. Cüzdanı teslim edecek kadar dürüst birisi içeriden para almaya bile tenezzül etmez. Böyle dürüst bir davranış sergilemesi nedeniyle teşekkür ediyorum" dedi. Cüzdanı bulan genç de, "Arkadaşlarımla yolda yürüyorduk. Onları bıraktım. Evime doğru yürüyordum. Yolda cüzdanı gördüm ve alarak polisi aradım" diye konuştu. Polisin de gelmesinin ardından eksik olup olmadığını kontrol eden kadın, tutanak karşılığında cüzdanını teslim aldı.
19 Kasım 2024 Salı - 12:40 Rektör Uzun’a Özbekistan’da ‘Fahri Profesör’ ünvanı verildi Bartın Üniversitesi (BARÜ) Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, Özbekistan Urgenç Devlet Pedagoji Enstitüsü tarafından “Bilime ve insanlığa katkısı” dolayısıyla ‘Fahri Profesör’ ünvanı verildi. Dünyanın saygın üniversiteleri ile iş birliği ağını genişleten Bartın Üniversitesi (BARÜ) eğitim ve bilim ağını güçlendirirken uluslararasılaşma misyonu doğrultusunda çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor. Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Özbekistan’da bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ile Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Yirmibeş, Urgenç Devlet Pedagoji Enstitüsünde “Küreselleşme Çerçevesinde Eğitim Bilimleri Alanında Araştırma: Sorunlar ve Çözümler” konulu konferansa katıldı. Konferansta konuşmacı olarak bulunan Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun, farklı coğrafyalardaki öğrencilerin birbirlerinin kültürlerini tanımalarının ve akademik alanda deneyim kazanmalarının önemine değindi. Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Yirmibeş ise BARÜ’nün küresel ölçekte yürüttüğü eğitim-öğretim çalışmalarını aktaran bir konuşma gerçekleştirdi. Ardından geçilen törende Özbekistan Urgenç Devlet Pedagoji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Madraximova Feruza Ruzimbayevna tarafından Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun’a, belirli bir akademik alanda büyük katkı sunan ve kişinin alanındaki bilgi birikimine, araştırmalarına veya toplumda oluşturduğu etkiye değer verildiğini göstermek amacıyla ‘Fahri Profesörlük’ belgesi verildi. Gerçekleştirilen ziyaretlerde sadece bilgi paylaşımı değil, aynı zamanda kültürler arası köprüler kurulduğunu belirten Rektör Uzun, “Üniversitemizin öncelikli hale getirdiğimiz uluslararasılaşma stratejisi çerçevesinde, önde gelen yükseköğretim kurumlarıyla iş birliği protokollerimizin de bulunduğu Özbekistan’a akademik bir ziyaret gerçekleştirdik. Eğitimde küreselleşme noktasında katıldığımız konferansta deneyimlerimizi paylaşırken karşılıklı kültürel ve akademik anlayışı güçlendirecek, eğitim kalitesine katkı sağlayacak görüşmelerde de bulunduk. Bu ziyarette, Urgenç Devlet Pedagoji Enstitüsü Rektörümüz Prof. Dr. Madraximova Feruza Ruzimbayevna tarafından enstitünün kararı doğrultusunda şahsıma ‘Fahri Profesör’ belgesi verilmesinin onurunu yaşıyor, yakın ilgileri için kendilerine tekrar teşekkür ediyorum. Bu düşüncelerle gelişimimize değer katan gayretleri dolayısıyla Erasmus Kurum Koordinatörümüz Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Yirmibeş’e ve katkı sunan tüm bileşenlerimize teşekkür ediyorum. Küresel etkileşim çerçevesinde uluslararasılaşma hamlemize olan destekleri için ise YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’ın şahsında YÖK üyelerimize teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.
BARÜ’nün enerji projesine onay
21 Ekim 2023 Cumartesi - 17:00 BARÜ’nün enerji projesine onay Bartın Üniversitesinde (BARÜ) TÜBİTAK tarafından desteklenen proje kapsamında yapılacak yeni çalışmalarla enerji alanındaki verimliliğin artırılması hedefleniyor. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Proje ve Teknoloji Ofisinden (PTO) öğretim görevlisi Dr. Erkan Aksoy tarafından hazırlanan proje, TÜBİTAK 1002 Programı kapsamında desteklenmeye değer bulundu. “Optoelektronik Sistemlerde Kullanılabilecek Organik Yarı İletken Floroforun Sentezi ve Fotofiziksel Karakterizasyonu’’ başlıklı projeyle detaylı fotofizik ve elektronik özelliklerini kapsayan yeni bir floresans malzeme üzerinde araştırmalar yapılacak. BARÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğrencisi Melehat Biterge’nin de yer alacağı proje ile enerji verimliliğinin artırılması ve elektrik enerjisi üretiminde kullanılan sisteme destek olunması hedefleniyor. Yoğun bir Ar-Ge araştırması sonucu ortaya koyulan proje hakkında bilgi veren Aksoy, “Optik ve Fotonik Bilim Mühendisliği ile doğrudan ilişkili olan bu çalışma, Optik-Fotonik cihazlarda kullanılabilecek yeni bir molekül sentezi ve detaylı fotofiziksel özelliklerini kapsamaktadır. Bu araştırmayla yakın gelecekte hem enerji verimliliğinde çalışan ‘Organik Işık Yayan Diyotların’ üretiminde hem de elektrik enerjisi üretmek için organik güneş hücrelerinde kullanılabilmesi üzerine yoğunlaşıyoruz” dedi. Aksoy, atomik düzeyde moleküler tasarım konusundaki tecrübelerini bu çalışmayla daha ileriye taşıyacaklarını da kaydederek “Daha önce TÜBİTAK tarafından desteklenen 6 projede görev aldım. Bu alanda katma değeri yüksek ürünler üretmek ve geliştirmek için gayretlerimiz devam ediyor” ifadelerini kullandı. Enerji alanındaki gelişmelerle birlikte bu alanda yapılan projelerin önemine değinen BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise “BARÜ’de bilim ve teknoloji temelinde katma değeri yüksek ürün ve hizmetler geliştirmek istiyoruz. Proje kültürünün tüm bileşenlerimiz için bir pratiğe dönüşmesi için yoğun çalışmalar yürütüyor, desteklenen projelerimizin sayısının her geçen gün artmasıyla birlikte gelecek adına daha motive oluyoruz. Bu doğrultuda enerji alanındaki çalışmaları dolayısıyla Öğr. Gör. Dr. Erkan Aksoy’u ve öğrencimiz Melehat Biterge’yi tebrik ediyorum. Ayrıca çalışmalarımızı yakından takip ederek bizlere destek veren YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Erol Özvar’a, YÖK üyelerimize ve bilim temelli kalkınma anlayışıyla bizleri teşvik eden TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Hasan Mandal’a teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.
Bakan Yardımcılarından, İsrail Enerji Bakanı’na Gazze tepkisi
20 Ekim 2023 Cuma - 18:35 Bakan Yardımcılarından, İsrail Enerji Bakanı’na Gazze tepkisi Bartın’a gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ahmet Aydın ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Gazze’ye uygulanan ablukanın kaldırılmasına karşı olduğunu açıklayan Enerji Bakanı İsrail Enerji Bakanı Yisrael Katz’a tepki gösterdi. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müsessi’ne alınacak 400 maden işçisi için gerçekleştirilen kura çekimine katılmak üzere Bartın’a gelen Bakan Yardımcıları Ahmet Aydın ve Abdullah Tancan, Bartın Valisi Nurtaç Arslan ve Bartın Belediye Başkanı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu’nu makamında ziyaret etti. Ak Parti İl Başkanı Yaşar Arslan’ı da ziyaret eden ve ardından esnaf ziyareti yapan Bakan Yardımcıları, cuma namazını ise Şadırvan Camii’nde kıldı. Esnaf gezisi sırasında gazetecilerin sorularına da cevap veren Bakan Yardımcısı Aydın ve Tancan, Abluka altındaki Gazze Şeridi’ne insani yardım ulaştırılmasına itiraz eden ve ablukanın kaldırılmasına karşı olduğunu açıklayan İsrail Enerji Bakanı Yisrael Katz’a tepki gösterdi. "En temel ihtiyaçlara savaşta bile ambargo konulamaz" Bakan Yardımcısı Aydın, İsrail’e ambargonun kaldırılması çağrısında bulunarak, “Maalesef üzülerek hep birlikte takip ediyoruz. Dünyanın gözü önünde insanlığını ayaklar altına alındığı insan onurunun şerefinin ayaklar altına alındığı vicdanın merhametin kabul edemeyeceği ölçüde İsrailler, Filistin topraklarında adete bir soykırım uygulanıyor. Çok ciddi bir katliamdır. Bu savaş suçudur. İsrail hukuk tanımıyor, Savaşın bir hukuk vardır. Savaşta bile sivillere, masumlara, hastalara, hastanelere hiçbir şekilde müdahale edilmez. Savaşta bile su, elektrik gibi en temel ihtiyaçlar ihlal edilmez, ambargo konulmaz. Gazze’de 2 milyonun üzerinde insan yaşıyor. Bu insanların, suçu günahı nedir. Bu insanları tamamen karanlığa gömmek, ekmeği suyu çok görmek kabul edilebilir bir davranış değil. Bütün bunlar bir savaş suçudur. İsrail’in bir an önce bunlardan vazgeçmesi lazımdır. İnsan ihtiyaçlarının ne olursa olsun, hangi kapsamda olursa olsun. Karşılanmak zorundadır” dedi. "Bir zulüm icra ediliyor" Bakan Yardımcısı Tancan ise “Burada aslında bir savaş değil bir zulüm yaşandı. Yani çocukların öldürüldüğü, sivil halkın öldürüldüğü hem insanlara orayı boşaltması talep ediliyor. Hem boşaltmak için gereken yollar bile bombalanıyor. Anlamak mümkün değil. Bir zulüm icra ediliyor. Bir ülke olarak dünyadaki tüm mazlumların yanında olduğumuz gibi buradaki Filistin halkımızın da her zaman yanındayız. Bu olaya karşı kesinlikle tepkisiz kalmamamız gerekiyor. Hatta tepkilerimizin sadece kınama ve telin etme boyutunu da aşması gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Doğalgaz sıkıntısı öngörmüyoruz” Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakan Yardımcısı Tancan, kış mevsimi nedeniyle yeniden gündeme gelen doğal gaz arzı ile Türkiye’nin bir sıkıntısı olmadığını belirterek, “Doğal gaz arzında böyle bir iki kaynağa bir iki güzergaha bağlı bir ülke değil. Kaynak çeşitliliğimiz çok. Artık kendi doğal gaz üreterek şebekeye vermeye başladık. Şu anda kış için herhangi bir doğalgaz arz sıkıntısı öngörmüyoruz. Dolayısıyla halkımız bu konuda müşteri olsun. Kaynak alanlarımız çok fazladır bizim” diye konuştu. Bakan yardımcıları Bartın’da işe alınacak 400 madencinin kura çekilişinin ardından ise karayolu ile Karabük’e gitti.
Bartın’da işe alınacak 400 madenci için kura çekimi yapıldı
20 Ekim 2023 Cuma - 17:52 Bartın’da işe alınacak 400 madenci için kura çekimi yapıldı Türkiye taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü’nde çalışmak üzere alınacak olan 400 işçinin ismi belirlenmesi için kura çekimi yapıldı. Alınacak 400 işçi için 7 bin 474 adayın isminin yer aldığı liste bilgisayar ortamında 70 bin defa karıştırılırken, kura çekimini izleyen madenci adayı ve yakınları salonda büyük heyecan yaşadı. Tedirgin ve heyecanlı bir şekilde bekleyen adaylar ve ailelerinden ismi kurada çıkanlar sevinç, çıkmayanlar ise üzüntü yaşadı. Bartın Ömer Tepesi Kapalı Spor Salonu’nda Bartın 3. noter huzurunda gerçekleştirilen kura çekimine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ahmet Aydın, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Bartın Valisi Nurtaç Arslan, Ak Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, belediye başkanları, çeşitli kurum müdürleri, madenci adayı ve yakınları katıldı. "İnsan hakları savunucuları Caretta Caretta kaplumbağalar kadar önem vermiyor" Programda konuşan Bakan Yardımcısı Ahmet Aydın, yapılacak çekilişi kazanacak ailelere hayırlı olması temennisinde bulunarak, İsrail’in Filistin’de uyguladığı ablukaya tepki gösterdi. İnsan hakları savunucularına seslenen Bakan Yardımcısı Aydın, "Üretmeden zenginliğin olmayacağını, hatta bağımsızlık ve özgürlüğün olmayacağını, uluslararası arenada iliklerimize kadar hissettiğimiz bir dönemden geçiyoruz. Zor bir coğrafyada, zor bir süreçten geçiyoruz. Özgürlük ve bağımsızlık için elbette ki güçlü olmak zorundasınız. Son zamanlarda İsrail’in Filistin’e yaşattığı insanlık dramı hepimizin gözü önünde. Maalesef bu çağda insan hakları savunucularının Caretta Caretta kaplumbağalar kadar değer vermediği, ölümlerin olduğu bir coğrafya, bu coğrafya. Ve maalesef ki sözde medeni dünya bu ölümlere ya göz yumuyor, yada izin veriyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. devletler terör uygulamaz. Devletler hukuka dayalı olarak yönetilir. ulusal hukuk kadar, uluslararası hukuku da dikkat almak zorundalar. İnsan haklarına riayet etmek zorundadırlar. İnsanlar bir hiç uğruna öldürülüyor. İnsanlar kundaktayken, öldürülmesi için, yani ileride bir tehdit oluşturmasın diyen bir terör devletiyle karşı karşıyayız. O yüzden güçlü olmak zorundayız" dedi. "Güçlü olabilmenin yollarından biri enerji" Bakan Yardımcısı Tancan ise Türkiye’nin güçlü olabilmesi için en önemli unsurlardan birinin ise enerji olduğunu ifade ederek, "Ülkemizde yaklaşık 105 milyon ton yıllık kömür üretimiz var. Ancak bu miktar, takdir edersiniz ki yeterli gelmiyor. Hala yurt dışından ürettiğimiz kömüre rağmen kömür ithal ediyoruz. 2022 yılında elektrik üretiminin yüzde 35’ni kömür santrallerinden karşılamışız. Güçlü bir ülke olmak zorundayız. Hakkın adaletin dünyada tesis edebilmemiz için güçlü bir ülke olmalıyız. Bu güçlü ülke olmanın unsurlarından bir tanesi de enerjide bağımsız bir ülke haline gelebilmek. Kendi enerjimizi üreten kaynaklarımıza rahatlıkla ulaşabilmek, dışarıya bağlı olmamak. Bunun için yerli kaynaklarımıza önem veriyoruz. kendi kaynaklarımızdan daha fazla faydalanmanın hep yollarını arıyoruz" diye konuştu. Adaylar ve aileleri tedirgin ve heyecanlı şekilde bekledi Konuşmaların ardından ise Bakan Yardımcıları Abdullah Tancan, Ahmet Aydın, Bartın Valisi Nurtaç Arslan, Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, Bartın Belediye Başkanı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, noter huzurunda 5’er talihli madenciyi belirledi. Bakan yardımcıları ve beraberindeki protokol, kura çekiminin ardından salondan ayrılırken, devam eden kura çekiminde ise 400 asil liste ve 200 yedek liste belirlendi. Kura çekimi esnasında salonda bulunan madenci adayları ve aileleri, tedirginlik ve heyecanı bir arada yaşadı. Pür dikkat okunan isimleri dinleyen salondakilerden adı kurada çıkanlar büyük sevinç yaşarken, ismi çıkmayanlar ise çekiliş sonuna kadar salonda bekledi. Kura çekilişinin bitmesinin ardından ise hayal kırıklığı yaşayan adaylar ve aileleri, sessizce salonu terk etti.
Su perisi heykeli değil Afrodit heykeli olduğu ortaya çıktı
18 Ekim 2023 Çarşamba - 16:55 Su perisi heykeli değil Afrodit heykeli olduğu ortaya çıktı Bartın’ın Amasra ilçesindeki Amastris Antik Kenti’nde yürütülen kazı çalışmaları çerçevesinde yüzeyden 3 metre derinlikte bulunan ve 1800 yıllık olduğu düşünülen su perisi heykelinin, yapılan inceleme ve araştırmada Afrodit heykeli olduğu belirlendi. Hem Afrodit hem de su perisi özellikleri taşıyan eser ilgili araştırmalar sürerken, heykel düzenlenen törenle Amasra Müzesi’nde teşhire açıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kazılar ve Araştırmalar Dairesi Başkanlığı sosyal medya hesabından 8 Eylül 2023 tarihinde yapılan paylaşım ile yapılan tarafından Amastris Antik Kenti kazı çalışmalarında "Gynmnasium" olarak tescilli Bedesten olarak isimlendirilen yapı içerisinde zemin tespiti için sondaj yapıldığı esnada yerin yaklaşık 3,70 metre derinlikte, MS 2. yüzyıla ait olduğu düşünülen ve 1,53 metre boyunda su perisi heykeli (nymphe) bulunduğu duyurulmuştu. Amasra Müzesi’ne kaldırılan 1800 yıllık heykel, Bartın Üniversitesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı akademisyenler ve uzmanlar tarafından detaylı bir şekilde incelendi. Türkiye’de bulunan yaklaşık 20 Afrodit heykeli örneğini yakından inceleyen uzmanlar, heykelin hem su perisi ve hem de Afrodit özelliklerini taşıdığını tespit etti. Yapılan inceleme ve araştırmalarda MS 180-200 yılları arasında yapılan heykelin Afrodit olduğu kararına varıldı. Heykel teşhire açıldı İnceleme ve araştırmanın devam ettiği heykel, Amasra Müzesi’nde düzenlenen törenle teşhire açıldı. Ziyaretçilere kapılarını açan heykel ile ilgili bilgi veren Amasra Müze Müdür Vekili Güray Can Aytekin, “Sürdürdüğümüz halen devam ettirdiğimiz kazı sırasında, ana amaç bedesten yapısının zeminine ulaşmaktı. Bu çalışmalar esnasında yaklaşık 4 metre civarında yerin altında önce alt kaidesine ulaştığımız, sonra tüm olarak çıkarttığımız heykeli bulmuştuk. Bütünlüğünü korumuş, bölgemiz açısından önemli bir eser olarak karşımızda bulunan bu heykelin bulunduğu alanı havuz olarak değerlendirdiğimiz bir bölge olduğu için su perisi olarak lanse etmiştik. Heykel müze müdürlüğümüze nakledildikten sonra yapılan incelemelerde ise Afrodit’e daha çok yakın olduğunu değerlendirdik. Heykeli hızla yürüttüğümüz çalışmalarla teşhire hazır hale getirdik. Bugün de ziyarete, teşhire çıkartmış bulunuyoruz" dedi. Aytekin, gazetecilerin soru üzerine heykelin su perisi özelliklerini de yoğun olarak taşıdığını belirterek, "Su perisi olarak adlandırmamızın nedenlerinden biri havuz diye isimlendirdiğimiz alan içerisinde bulunmasıdır. Ve gördüğünüz kaide içerisindeki kısım ikinci bir nedendi. Bir de oluşan su tabakasıydı. Ama bu heykelin, kıyı kentlerinde özellikle 20 tane örneğini gördüğümüz Afrodit’ten sonra, net bir şekilde Afrodit’e doğru daha çok düşünmemiz gerektiğini anladık" ifadelerini kullandı. "Duruş örnekleri MÖ 4. yüzyılda var" Müdür Vekili Aytekin, heykelin özellikleri ile ilgili detaylı bilgiler vererek, "Bu heykelin örneklerini Millattan Önce 4. yüzyılda görmekteyiz. Çünkü bu klasik dönem içerisinde yapılan S kıvrımında eserler var. Bu heykelin de duruşu S pozisyonunda. Bu örneği özellikle Praksiteles’in Okulunda görüyoruz. Daha sonraki Eleniştik Dönem içerisinde bu form biraz daha şekillendirilerek, Roma Dönemi’nde kopya şeklinde devam ettiği biliyoruz. Heykelimizin üzerinde bulunduğu tabaka nedeniyle Roma Dönemi içerisinde olduğunu tahmin etmekteyiz. Roma Dönemi’nde MS 180-200 yılları arasında yani ikinci yüzyılın son çeyreğinde tarihlendirmek mümkündür." Heykelin bölge için önemi Güray Aytekin, heykelin müze ve bölge için önemine de dikkat çekerek, "Heykel müzemiz için şu açıdan da önemli. Bugüne kadar, müze tarihinde bilimsel amaçlı kazı çalışmaları çok olmamış. Etrafta Amasya’nın yüzeyinde ve temel kazılarında ele geçirilen eserlerden oluşturulan bir müzemiz var. Bu eserin tabakası belli, lokasyonu belli, kademesi belli olarak ve bir bütün olarak çıkması açısından kentimiz ve müzemiz açısından çok önemli bir eser. Aynı zamanda literatüre kazandıracağımız bir eser, yazılan makalelerden sonra. Bölgemiz zaten kale yapısı ile UNESCO Geçici miras listesindeyken bu heykelle beraber Roma Dönemi’nde önemli bir liman kenti olduğu olgusunu bütün dünyaya duyurarak, literatüre kazandırmış olacağız" dedi. "Su perisi ancak Afrodit tipinde" Amasra Antik Kent kazı çalışmalarını yürüten ve Bartın Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, ise heykelin tip olarak Afrodit’e benzediğini fakat suyla ilişkili figürler nedeniyle ise su perisini andırdığını ifade etti. Doç. Dr. Çam, "Tipoloji olarak, tip kaynağı aslında Afrodit. Yani eğer suyla ilişkili bir yapıda olmasaydı ve özellikle kolunu dayadığı, suyla ilişki kısımdan, arka tarafından bir kanalla suyun akması sağlanmamış olsaydı bunu doğrudan doğruya Afrodit olarak tanımlayabilirdik. Özellikle Afrodit ailesi tipinden ortaya çıkmış, Roma Dönemi’ndeki bir versiyonu, kopyası olarak tanımlayabilirdik. Ancak suyla ilişkilendirildiği için su perisi olarak Türkçede tanımlayabileceği nünfe (nymphe) dediğimiz ikinci derece tanrılardan bir tanesinin aslında buraya yapıldığı, Afrodit tipinin bunu yaparken tercih ederken yapının aynı zamanda anıtsallığının da bir göstergesi. Bu kadar önemli bir tanrıça mitolojisinde, bir nünfenin buraya yerleştirilmesi, yapının aynı ne kadar önemli, ne kadar dikkat çekici olması istendiğini gösteriyor. O anlamda nünfe ancak Afrodit tipolojisi kesinlikle" diye konuştu.
Çelik Kanatlar gururlandırdı, bando takımı coşturdu
17 Ekim 2023 Salı - 23:02 Çelik Kanatlar gururlandırdı, bando takımı coşturdu Bartın’da Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen kutlamalar çerçevesinde Jandarma Genel Komutanlığı Çelik Kanatlar helikopter gösterisi nefesleri kesti, bando konseri ise unutulmaz bir gün yaşattı. Bartın Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşen etkinlik İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başladı. Polis ve askerlerin yoğun güvenlik tedbiri aldığı program Jandarma Genel Komutanlığına bağlı Çelik Kanatlar Helikopter gösterisi ile devam etti. Meydana yakın bir şekilde uçan 2 helikopter, bina ve argaç aralarına ise aniden sortiler yaparak yürekleri ağızlara getirdi. Meydanın üzerinden yavaş ve hızlı şekilde uçuşlar yapan helikopterler, yaptıkları manevralarla dosta güven, düşmana korku saldı. Alanda bulunan protokol ve vatandaşlar ise yaptığı sorti ve manevralarla zaman zaman gözden kaybolan helikopterlere el salladı. Gözleri ile her yerde helikopterleri arayan vatandaşlardan bazıları ise cep telefonu ile o anları kaydetti. Çelik kanatların gölgesinde sahneye çıktılar Meydanda çelik kanatlar gösterisinin bittiği anons edilirken, sahneye ise bu kez Jandarma Genel Komutanlığı Bando takımı çıktı. Bando takımının sahneye çıktığı ve orkestranın hazırlıklarını yaptığı esnada tekrar meydanın üzerinde beliren Çelik Kanatlar, 3 kez de sahnenin üzerinden uçarak, adeta meslektaşlarına başarılı bir konser temennilerini iletti. Fenomen Büşra’dan "Kerkük’ün zindanları" türküsü Kerkük’ün Zindanı türküsüyle sosyal medyada izlenme rekoru kıran Jandarma Bando Astsubay Çavuş Büşra Bilge Üçdemir, Jandarma Bando Astsubay Çavuş Eren Ergin ve Seda Başal’ın solistliğini yaptığı bando takımı ise duygusal ve hareketli parçalarla alandakilere unutulmaz anlar yaşattı. Sosyal medya fenomeni olarak da bilinen Astsubay Üçdemir, Kerkük’ün zindanları türküsünü ve çeşitli pop müziği şarkılarını okudu. Astsubay Başal da, okuduğu duygusal şarkılarla, alandakilerin beğenisini kazandı. Solistler Üçdemir ve Ergin’e seslendirdiği duygusal parçalara alandaki gençler ve çocuklar da eşlik etti. Geceye Neşet Ertaş türküleri damga vurdu Çırpınırdı Karadeniz türküsünü okuyan solist Seda Başal ise neşet Ertaş’a ait parçaları yorumladı. Solist Başal’ın art arda okuduğu Ertaş’a ait "Yolcu", "Yalan Dünya" ve "Bahçe Duvarı’ndan Aştım" türküleri ise alandakileri coşturdu. Alandakiler, sahnenin önüne gelerek hareketli parçalar eşliğinde oynayarak eğlendi. Konsere katılanlar zaman zaman ise cep telefonlarının ışıklarını açarak, görsel şölene sahne oldu. Konser sonunda ise Bartın Valisi Nurtaç Arslan, Bando Takım Komutanı Jandarma Bando Teğmen Oğuzhan Doğan’a çiçek vererek, koro üyelerini kutladı. Programa Vali Arslan’ın yanı sıra Bartın Belediye Başkanı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, askeri komutanlar, daire amirleri, polis, amir ve müdürleri ile vatandaşlar katıldı. Alanda görev alan polislerin yanı sıra eşleri ve çocukları ile alana gelen bazı askerler de ilgiyle helikopter gösterisini izlerken, bando takımının konserinde ise büyük coşku yaşadı. Askerlerin eşleri ile eğlendiği program sonunda ise asker ve siviller, yoğun ilgi göstererek bando takımının solistleri ile fotoğraf çekildi.
Maden kazasında sanıklar 4. kez hakim karşısına çıkıyor
16 Ekim 2023 Pazartesi - 11:09 Maden kazasında sanıklar 4. kez hakim karşısına çıkıyor Bartın’ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen grizu patlaması sonucu 43 madencinin hayatını kaybettiği dava ile ilgili 7 sanık dördüncü kez hakim karşısına çıkıyor. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğüne ait maden ocağında geçtiğimiz yıl 14 Ekim 2022 tarihinde meydana gelen ve grizu kaynaklı olduğu değerlendirilen patlamada 41’i olay yerinde, 2’si hastanede olmak üzere 43 madenci hayatını kaybetmişti. Olayla ilgili TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve Başmühendis Mehmet Tural ile kartiyelerden sorumlu maden mühendisleri Levent Aydın ve İbrahim Hakan Mengeş ile emniyet mühendisi Şahan Kahraman "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan tutuklanmış, 4 şüpheliye adli kontrol hükümleri uygulanmış, şüphelilerden 3’ü çıkarıldıkları hakimlikçe, 9’u savcılık sorgularının ardından serbest bırakılmıştı. Bu şüpheliler arasında yer alan bir kişi hakkında da soruşturma sürecinde takipsizlik kararı verilmişti. İddianamede, tutuklu sanıklar Cihat Özdemir, Sedat Ekmekci, Volkan Soylu ve Mehmet Tural’ın 42 kez "olası kastla öldürme" suçundan toplam 840 yıldan 1050 yıla kadar, 4 kez "olası kastla yaralama" suçundan da toplam 4 yıl 16 aydan 12 yıla kadar hapsi talep ediliyor. Bartın Adliyesi’nde sabah saatlerinde dördüncü celsenin görülmeye başlandığı davada 7 tutuklu sanık ile birlikte 130 tanık dinlenecek ve davanın 3 gün boyunca devam etmesi bekleniyor. (RB-