GÜNDEM - 08 Ekim 2024 Salı 16:15

Büro Memur-Sen Antalya Şubesi’nin hizmet binası açıldı

A
A
A
Büro Memur-Sen Antalya Şubesi’nin hizmet binası açıldı

Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, “Ülkemizin birlik ve beraberliğinde göstereceğimiz gayret ve çabadan kimsenin şüphesi olmasın. Aynı şekilde kamu çalışanlarının hakkını hem sahada hem masada dile getirmeye, sorunların çözümü için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.


Büro Memur-Sen Antalya Şubesinin yeni hizmet binası açıldı. Açılışta konuşan Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, Burdur şubesinin açılışını gerçekleştirdiğimizi hatırlatarak, “Anadolu’muzun Saklı Cenneti Burdur’da şube başkanlığımızın açılışını gerçekleştirmiştik. Bugün Akdeniz’in incisi güzel Antalya’mızda 1 No’lu Şubemizin Hizmet binasının açılışını yapıyoruz. Bu hizmet binasını teşkilatımıza kazandıran Ünal Hisarkaya ve şube yönetimimizi tebrik ediyor, yeni hizmet binamızın hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum” dedi.


Büro Memur-Sen’in büyümeye devam ettiğini belirten Yazgan, geçtiğimiz üç sene içerisinde üye sayısında yüzde elli artış yaşanıp 115 bin üye sayısına ulaştıklarını kaydetti. Hizmet kolunda genel yetkili sendika olarak güçlerini teşkilatlardan aldıklarının altını çizen Yazgan, gayretli ve özverili çalışmalar sayesinde hedefleri olan 150 bin üye sayısına çok kısa sürede ulaşacaklarını kaydetti.


Konuşmasında gündeme yönelik değerlendirmelerde de bulunan Yusuf Yazgan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, TBMM’nin yeni yasama yılı açılışında yaptığı konuşmayı önemsediğini, ülkenin gelecek vizyon ve hedeflerine yönelik atılacak adımlarda her türlü devletin yanında olduklarını belirtti. Ülkenin birlik ve beraberliğinin hem bölge hem de dünya barışına büyük katkı yapacağını belirten Yazgan, “Ülkemizin birlik ve beraberliğinde göstereceğimiz gayret ve çabadan kimsenin şüphesi olmasın. Aynı şekilde kamu çalışanlarının hakkını hem sahada hem masada dile getirmeye, sorunların çözümü için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bunun için on üç yıldır yetkili sendikayız. Bunun için kurulduğumuz günden beri güvenin merkezi, kazanımların adresiyiz” şeklinde konuştu.


Konuşmasında tasarruf paketi ile kamu çalışanlarının ellerinden alınan kazanımların iadesi ve talepleri için gerçekleştirdikleri eylem planını da hatırlatan Yazgan, “Yayınlanan tasarruf tedbirleri kapsamında toplu sözleşme kazanımlarımız gasp edildi. Bunun için bir ay süren bir eylem süreci yaşadık. Basın açıklamalarımızla meydanlara indik. “Tasarrufun israftan” olacağını, kamu çalışanlarının emek ve alın terinden tasarruf yapılamayacağını söyledik. Yapılan yanlıştan dönülmesi gerektiğini duyurduk ve meydanlardan yollara düştük. Yeni yasama yılı kamu çalışanlarının sorunlarının çözüldüğü yıl olsun. Şimdi sizlerin huzurunda taleplerimizi tekrar ifade etmek istiyorum. Defalarca sözü verilen 3600 ek göstergenin birinci dereceye gelen tüm kamu çalışanlarına verilmesini istiyoruz. Büyükşehirler başta olmak üzere kaldırılan personel servislerinin devamının sağlanmasını istiyoruz. Yardımcı Hizmetler Sınıfının kaldırılmasını talep ediyoruz. Artan fahiş fiyatlar karşısında kamu çalışanlarının ezdirilmemesinin gerektiğini savunuyor kamu çalışanlarına kira yardımı yapılmasını istiyoruz. Tüm kamu çalışanlarını kapsayan “şiddetle mücadele yasası”nın çıkarılmasını istiyoruz” dedi.


Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul da, sendikal bir etkinlik için geldiği Antalya’da Büro Memur-Sen’in şube açılışına katılmasının kendisini de mutlu ettiğini belirterek, büyüyen Memur-Sen ailesinde emek sahibi olan, ter akıtan, mücadele eden herkese teşekkür ettiğini kaydetti.


Memur-Sen İl Temsilcisi Bülent Miran ise konuşmasında, “Konfederasyonumuzun üçüncü büyük sendikası olan Büro Memur-Sen kurulduğu günden beri çalışmalarıyla kamu görevlilerine büyük katkılar yaptı. Bugün açılan hizmet binası da Antalya’da görev yapan kamu çalışanlarının sorunlarının çözüm merkezi olacaktır” dedi.


Açılışa, Genel Başkan Yusuf Yazgan’nı yanı sıra, Genel Başkan Yardımcıları Ahmet Kızıl, Kaan Çetinbaş, Zekeriya Köftercioğlu, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hacı Bayram Tonbul, Antalya Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat, Antalya 1 No’lu Şube Başkanı Ünal Hisarkaya, Antalya 2 No’lu Şube Başkanı Nasuh Üzülmez, Afyonkarahisar Şube Başkanı Ali Keskin, Kütahya Şube Başkanı Bünyamin Çakır, Memur-Sen İl Temsilcisi Bülent Miran, İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya İl Defterdarı İlhan Karayılan, İŞKUR İl Müdürü Lütfi Güleç, SGK İl Müdür Yardımcıları, Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı sendikaların temsilcileri, iş yeri temsilcileri ve Antalya teşkilatının yoğun katılım sağladı.



Büro Memur-Sen Antalya Şubesi’nin hizmet binası açıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Doğa dostu emekli asker atık tahtalardan kuşlar için yuva yaptı Denizli’de doğa dostu, eski köy çeşmelerinin bakım ve tamiratını yaparak tekrar akmasını sağlayan emekli astsubay Önder Ülker, Cumhuriyet’in kuruluşunun 101. yılı nedeniyle atık tahta parçalarından 101 kuş yuvası yaptı. Denizli’de kendini köy çeşmelerine adayan emekli astsubay Önder Ülker, şimdi de kuşlar için harekete geçti. Cumhuriyet’in kuruluşunun 101. yılı nedeniyle atık tahta parçalarından 101 adet kuş yuvası yaptı. Emekli komutan Ülker, kuş yuvalarından ilkini Servergazi Parkı’na astı. Diğer yuvalar da kuşların geçiş güzergâhında bulunan ormanlık alanlardaki çeşmelerin bulunduğu bölgelere bir hafta içinde asılacak. Baklan ilçesinde her biri 100-150 yıllık olan, yaklaşık 50 köy çeşmesinin bakım, tamirat ve boyasını yaptığını, Cumhuriyet’in 101. yaşı nedeniyle kuşlar için harekete geçtiğini anlatan Önder Ülker, "Cumhuriyet’imizin 101. kuruluşu münasebetiyle doğa dostu olarak, doğadaki 101 çeşme başına, 101 ağaca asılmak üzere 101 kuş evi yaptım. Hurdacıdan aldığım tahta parçaları ile el emeği göz nuru bu güzel eseri meydana getirdim. Yapımı esnasında bana makine ve ekipman desteği sağlayan Buğra Mobilya ve Zirve Metal sahibi fedakar kardeşlerime çok teşekkür ederim. Kuşlar doğa adlı annenin güzel çalgılarıdır. En güzel yönetim şekli Cumhuriyet’ tir. Ben de buna dikkat çekmek ve Cumhuriyet’imizin 101. yılında farkındalık oluşturmak için böyle bir etkinlik yaptım. Kuşlar için atık malzemeden yaptığım kuş yuvaları doğaseverler tarafından da takdir edildi. Doğayı ve doğadaki canlıları korumak hepimizin asli görevidir. Bu kuş yuvalarını da atık tahta parçalarından yaptım. Atık ürünleri tekrar doğaya kazandırdım" dedi.
Mersin Mersin Valisi Pehlivan: "Afetlere hazırlıklı olmak, bir memleket meselesidir" Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, afetlere hazırlıklı olmanın, bir memleket meselesi olduğunu belirterek, bu meselede kayıtsız kalmanın, gelecek nesillere haksızlık yapmak olacağını söyledi. Vali Pehlivan, Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü dolayısıyla valilik toplantı salonunda yaptığı açıklamada, afetlerle mücadelede koordinasyon, doğru bilgiye dayalı stratejik planlama ile hızlı ve doğru müdahalenin öne çıkan başlıklar olduğunu söyledi. "Afetleri önleyemeyiz fakat hazırlıklı olabiliriz, zararlarını azaltabiliriz" diyen Pehlivan, şöyle devam etti: "İşte bu amaç doğrultusunda, 2021 yılında 81 ilimizde yürürlüğe giren İl Afet Risk Azaltma Planları (İRAP), bu anlayışın somut bir göstergesidir. İRAP, afetlerin etkilerini ortaya koyan ve bu etkileri en aza indirebilmek için afetler olmadan gerçekleştirilmesi gerekenleri bir süreç dahilinde tarif eden, sorumluları ve sorumlulukları tanımlayan, sürdürülebilir bir plan olarak belirlenmiştir. Afet risklerini azaltma planlamasında temel amacımız sürdürülebilir, güvenli ve afete dirençli yerleşimler oluşturmaktır." "Afet yönetiminde her bir aşama için roller, sorumluluklar ve hedefler belirlenmiştir" Türkiye’nin, coğrafi konumu, toplumsal ve ekonomik yapısı, yerleşimlerin bulunduğu tehlikeli zemin şartları, yapı stok durumu ve geçmişten günümüze yaşanan afet kayıpları dikkate alındığında yakın gelecekte yaşanması muhtemel afet olayları karşısında yüksek düzeyde afet risklerine sahip olduğuna dikkat çeken Pehlivan, "Son yıllarda, afet yönetimi konusundaki uluslararası anlayış; afet risk azaltma çalışmalarının önemine vurgu yaparken, ülkemizde süregelen afet yönetimi yapısı da benzer bir anlayışla çalışmalarını sürdürmektedir. Bir toplumun afetler karşısında dirençli olmasını sağlamak ve mümkün olduğunca afet sonrası ortaya çıkabilecek hasarları en aza indirmek amacıyla geçmişte yapılanın tersine proaktif olarak afet öncesi eylemleri, risk azaltma ve hazırlıklı olma aşamalarını ön plana çıkarmak ve uygulamaya geçirmek temel hedeflerimizdendir. Afet yönetiminde afet öncesi, sırası ve sonrasına yönelik her bir aşama için roller, sorumluluklar ve hedefler belirlenmiştir. Bu kapsamda geliştirilen planlar, afet öncesine yapılan yatırımlar, afet sırası ve sonrasında gelişecek olumsuz durumları azaltacak ve daha planlı, daha koordineli, daha hızlı ve daha doğru hareket edilmesini sağlayacaktır" dedi. "Afetlere hazırlıklı olmak, bir memleket meselesidir" Afetlerle mücadelenin toplumsal bir bilinç meselesi olduğu anlayışıyla gerçekleştirdikleri İRAP İzleme ve Değerlendirme toplantılarında ilgili kurumlarla planlamalar ile eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Pehlivan, iş birliği ve güç birliği içerisinde adımlar attıklarını kaydetti. ’Afetlere hazırlıklı olmanın, bir memleket meselesi’ olduğunu vurgulayan Pehlivan, bu meselede kayıtsız kalmanın, gelecek nesillere haksızlık yapmak olacağını dile getirdi. "Tüm afet risklerine karşı eğitimler veriliyor" Afet Risklerini Azaltma Planı Hazırlama Kılavuzuna istinaden; 2021 yılında ilgili kurum ve kuruluşların katılımıyla Mersin İl Afet Risk Azaltma Planı hazırlandığını ve 5 yıl süreyle geçerli olmak üzere yürürlüğe girdiğini hatırlatan Pehlivan, "Plan kapsamında, ilimizin öncelikli afet türleri sırasıyla sel ve taşkın, orman yangını, meteorolojik ve iklim değişikliği kaynaklı afetler, teknolojik ve endüstriyel kazalar, kütle hareketleri (heyelan ve kaya düşmesi) ve deprem olarak belirlenmiştir" diye konuştu. Bu 6 afet türüne ilişkin olarak hazırlık, bilgilendirme, farkındalık, eğitim ve koordinasyon gibi başlıklara yönelik çalışmalar yapmak üzere 235 eylem belirlendiğini ifade eden Pehlivan, "Bu eylemlerden 10’u kırmızı, yani öncelikli eylem olarak belirlenmiştir. Her bir eylem konusundan tek bir kurum sorumlu olup 35 farklı kurumun sorumluluğu bulunmaktadır" dedi. Bu kapsamda belirlenen 10 farklı kırmızı eylemle ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Pehlivan, tüm afet risklerine karşı vatandaşları bilinçlendirme, farkındalığı artırma gibi konularda eğitimler verildiğini kaydetti. "Ekiplerimizin reflekslerini ölçtük" Bu kapsamda 12 Eylül’de AFAD Başkanlığı tarafından 2024 yılı için belirlenen 6 bölge tatbikatından birini Mersin’de geniş katılımlı ve ayrıntılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini belirten Pehlivan, şöyle konuştu: "Bu tatbikat ile tüm kurumlarımız, ekiplerimiz ve gönüllülerimizle, afet anında nasıl bir araya geleceğimizi ve nasıl koordine olacağımızı yerinde görme fırsatı elde ettik, ekiplerimizin reflekslerini ölçtük. Yine bu tatbikatla hem bireysel hem de kurumsal hazırlıklarımızı pekiştirme, bir deprem anında ve sonrasında nasıl hareket etmemiz gerektiğini tüm detaylarıyla sahada pratiğini yapma fırsatı bulduk. Biliyoruz ki bir afet öncesinde alınacak her bir önlem, yapılacak her bir eğitim hem can kayıplarını azaltacak hem de afet anlarında daha bilinçli hareket etmemizi sağlayacaktır. En büyük temennimiz, duamız elbette ki afetlerin yaşanmamasıdır. Ama önce tedbir, sonra tevekkül diyoruz. Sadece ilgili kurumların değil, bütün vatandaşlarımızın deprem ve bütün afetlere karşı hem bilinç ve bilgi açısından hem de diğer hazırlıklar açısından tedbirli olmasını bekliyoruz, hedefliyoruz. Allah ülkemizi, milletimizi, bütün afetlerden depremlerden korusun."
Malatya Malatya Valisi Yavuz: "Direnme vakti değil afetlere karşı tedbir alma vaktidir" Deprem bölgesi Malatya’da konut ve iş yerlerinin yapımı devam ederken Malatya Valisi Seddar Yavuz, “Direnme vakti değil afetlere karşı tedbir alma vaktidir. Risk azaltma çalışmaları tam da bunu ifade ediyor. Aksi takdirde can kayıplarını, mal kayıplarını önlemek mümkün değildir” dedi. 6 Şubat depremlerinden ağır hasar alan Malatya’da doğal afetlere karşı daha dirençli bir şehir haline gelmek amacıyla kapsamlı bir afet risk azaltma planı hazırlandı. İlgili yetkililer ile valilikte basının karşısına çıkan Malatya Valisi Seddar Yavuz, depremler, sel ve taşkınlar, heyelan ve toprak kaymaları gibi doğal afetlerin etkilerini en aza indirmek için yürütülecek çalışmalara dair detayları bir basın toplantısında açıkladı. Depreme dayanıklı ve dirençli bir şehir oluşturmak adına rezerv alanların kritik bir görev ve işlev göreceğini ifade eden Vali Yavuz, “Eğer bu şehirden mal ve can kayıpları bir daha olmasın isteniyorsa, yapı stoku yenilenmelidir. Yapı stoku yenilenmeden biz can ve mal kayıplarını azaltamayız. Tarihi bir çağrıda bulunuyorum. Tüm Malatyalı kardeşlerimize bir kez daha sesleniyorum. Davalar yoluyla yapım süreçlerinin hızını kesmeyin. Biz gideriz ama bu şehirde yaşayacak olanlara sesleniyorum. Lütfen önümüzü açın. Bu şehrin önde gelenleri, akil insanları eşrafı, lütfen uzattığımız eli tutun. Devlet bütün imkanlarını şehrimize seferber etmişken bu yeni yapılanma sürecine lütfen destek olun. Bunları gerçekleştirdiğimizde hepimizin içine sinecek, hepimizi mutlu edecek bir şehir planı ortaya koyduğumuzu herkes görecek. En önemlisi güvenilir mekanlarda ikamet edecek ve güvenilir mekanlarda ticaretini yapacaktır” dedi. Kent merkezinde Kışla Caddesi’nin de içerisinde yer aldığı Saray Mahallesi’nin içerisinde 20 bin metrekare diyafram duvarı yaptıklarını ifade eden Yavuz, 94 kilometre fore kazık güçlendirilen zemin üzerine konut ve işyerleri üreteceklerini söyledi. Halen daha dava açarak süreci tıklayanlara seslenen Yavuz, “2 bin kişi iş yeri bekliyor, konutumu bekliyor. Aynı çağrımı bütün rezerv alanlar için söylüyorum. Rezerv alanlar bu şehrin değişim ve dönüşümü için bulunmaz bir fırsat. Çünkü cebimizden bir kuruş para çıkmadan biz devlet olarak altyapıyı hibe olarak yapıyoruz. Sizin haklarınızı koruyarak yeni bir şehir tasarlıyoruz. bu değişim ve dönüşümün önünde durmak, dezenformasyon ve kirli propaganda yapmak Malatyalı kardeşlerimizin, torunlarımızın geleceğini ipotek koymaktır. Açık ve seçik olarak söylüyorum. Lütfen Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devletimiz tüm imkanlarını bu seferber etmişken bu fırsattan ve imkandan herkes lütfen faydalansın” ifadelerine yer verdi. "Direnme vakti değil afetlere karşı tedbir alma vaktidir" Vali Seddar Yavuz açıklamasının devamında, "Her deprem olduğunda her afet olduğunda ağlamak bizim geleceğimiz olmasın. Yıkıntıların altında yakınlarımız kaldığında çaresizce sağa sola koşuşmak, arama kurtarma ekipleri gelsin diye beklemek peşine düşmeyelim. İşte fırsat, işte şu anda yeni bir Malatya, afete depreme dirençli yeni bir Malatya yapma imkanı mümkün. O yüzden de göreve başladığımız günden bu yana kararlılıkla yıkımları gerçekleştiriyoruz. Halen kırsalda ağır hasarlı olup yıkımlara direnen kardeşlerimiz var. Şehir merkezinde iş yerlerinde halen ağır hasarlı olduğu halde yıkım yaptırmamak için direnenler var. Tarihi çağrıda bulunuyorum. Direnme vakti değil afetlere karşı tedbir alma vaktidir. Risk azaltma çalışmaları tam da bunu ifade ediyor. Aksi takdirde can kayıplarını, mal kayıplarını önlemek mümkün değildir. Projemiz var, kaynağımız var, yapacak irade ve gücümüz var. Haydi, Malatyalılar el ele verelim Malatya’yı geçmişten daha güzel hale getirelim diye sizlere gece gündüz hizmet etmek için sizin hizmetinizde ve devletimizin emrindeyiz” diye konuştu.