POLİTİKA - 10 Ekim 2024 Perşembe 14:12

ABB Başkanı Yavaş: "(Çocuklara yönelik şiddet ve istismar olayları) 2025 yılı için kapsamlı bir eylem planı hazırlayacağız”

A
A
A
ABB Başkanı Yavaş: "(Çocuklara yönelik şiddet ve istismar olayları) 2025 yılı için kapsamlı bir eylem planı hazırlayacağız”

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, "Çocuklara yönelik şiddet ve istismar olaylarını amansız bir şekilde kınıyor, suçluların adalet önünde hesap vermesini talep ediyoruz. Bu konuda akademisyenler, yazarlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir çalıştay düzenleyip, 2025 yılı için kapsamlı bir eylem planı hazırlayacağız” dedi.


Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin çocukların gelişimlerini sağlıklı bir şekilde desteklemek ve donanımlı bir eğitim sunmak amacıyla açtığı ‘Çocuk Etkinlik Merkezleri’ ailelere de destek olmayı hedefliyor. Sincan 100. Yıl, Susuz, Gölbaşı, Pursaklar, Serhat, Beytepe ve Demetevler bölgelerinde hizmet verecek olan yeni etkinlik merkezlerinin açılışı, ABB Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın katıldığı törenle yapıldı. Başkan Yavaş, bu açılışlarla birlikte Başkent’te 29 etkinlik merkezi bulunduğunu dile getirdi. Bu sayının en az 100’e ulaşmasını hedeflediklerini aktaran Yavaş, “Bu ay içerisinde 3 yeni merkezi daha açıyoruz. Şehit ve gazi yakınlarına ücretsiz. Sosyal yardım alan ailelere ise çok cüzi bir ücretle hizmet vermeye devam edeceğiz. Çocuklarımız sadece ailelerin değil aynı zamanda toplumumuzun en kıymetli varlıklarıdır. Onların gözlerinde parlayan umut bizlere daha iyi bir yarın inşa etme sorumluluğu hazırlıyor” diye konuştu.



“Yabancı dil eğitiminden güzel sanatlara kadar birçok alanda eğitim veriyor”


Hizmete sunulan merkezlerin 36-66 aylık çocuklar için uygun olduğunu kaydeden Yavaş, “Bu merkezler yalnızca bir eğitim alanı değil, aynı zamanda bir sevgi, dayanışma ve öğrenme mekanıdır. Bu merkezlerimiz dar gelirli ailelerin eğitime erişemeyen çocuklarına yönelik olup, yabancı dil eğitiminden güzel sanatlara kadar birçok alanda eğitim veriyor” ifadelerini kullandı.



“2025 yılı için kapsamlı bir eylem planı hazırlayacağız”


Son zamanlarda dijital mecraların çocuklar için çok tehlikeli olduğunu aktaran Yavaş, “Çocuklara yönelik şiddet ve istismar olaylarını amansız bir şekilde kınıyor, suçluların adalet önünde hesap vermesini talep ediyoruz. Bu konuda akademisyenler, yazarlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir çalıştay düzenleyip, 2025 yılı için kapsamlı bir eylem planı hazırlayacağız. Ayrıca aralık ayında geniş katılımlı bir ulusal çocuk sempozyumu düzenleyeceğiz. Sevgili aileler burada sizlere de çok iş düşüyor. Çocuklarınızda fark ettiğiniz olumsuz durumlar için 7 gün 24 saat belediyemize başvurabilirsiniz. Aile yaşam merkezlerindeki yetkililere başvurabilirsiniz. Psikolog, sosyolog ve sosyal çalışmalarımızla her zaman yanınızdayız. Eylül ayından beri 984 çocuğumuz bu merkezlerden faydalandı ve aktif kayıtlı bugünkü öğrenci sayımız 900’e ulaştı” açıklamasında bulundu.



“Bağımlılıkla mücadele kursu veriyoruz”


Çocukları bekleyen en büyük tehlikenin uyuşturucu olduğunu kaydeden Yavaş, “Neredeyse ilkokul çağlarına kadar inmiş kötü niyetli şahıslar, çocukları uyuşturucu bağımlısı yapmak için her fırsatı değerlendiriyor. Bu nedenle kadın aile yaşam merkezlerimizde de bağımlılıkla mücadele kursu veriyoruz. Böyle bir şey yakınınızda, komşunuzda olduğu takdirde lütfen bunları saklamayın. En azından ne yapabileceğiniz ve çözüm yolu konusunda mutlaka kadın aile merkezlerimizdeki uzmanlarla görüşün” dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yalçın: "İsrail’in şımarıklığının Orta Doğu’yu ateşe atma ihtimalini değerlendiriyoruz, her türlü hazırlığımızı yapıyoruz" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, "İsrail’in şımarıklığının Türkiye’nin de içinde bulunduğu Orta Doğu coğrafyasını ateşe atma ihtimalini değerlendiriyoruz. Türkiye olarak özgüvenliyiz, her türlü hazırlığımızı yapıyoruz" dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, AK Parti Genel Merkezi’nde basın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. AK Parti İnsan Hakları Başkanlığı görevinde 1. yılını geride bıraktığını ve bu zamana kadar önemli çalışmalar yaptıklarını belirten Yalçın, hazırladıkları "Hazırlık ve Katılım Süreci Açısından Yeni Anayasa" raporunda anayasanın içeriğine ilişkin bir değerlendirmenin olmadığını vurguladı. Demokratik bir olgunluk içinde anayasa hazırlık sürecinin nasıl gerçekleştirilmesi gerektiğine dair bir rapor oluşturduklarını bildiren Yalçın, "Türkiye’de sivil ve demokratik bir anayasayı yazma ve kabul etme olgunluğu gösterebilirsek, partimizin insan hakları başkanlığı olarak topluma söylemek istediğimiz siyasi pozisyonumuzu bu raporda ortaya koyduk” dedi. Dijital dünyanın insan hakları ve siyasete etkisine ilişkin bir rapor hazırladıklarına dikkati çeken Yalçın, raporu en kısa sürede açıklayacaklarını söyledi. Yalçın, "Sosyal medya mecraları ve dijital dünyada yaşanan gelişmelerin Türkiye’deki insan hakları meselesini nasıl etkilediği ve bu meseleye dair nasıl bir pozisyon alınması, siyaset ve hukuki düzen üretilmesi gerektiğini ele alan bir raporumuz var” ifadelerini kullandı. İsrail’in Filistin’deki soykırımı Filistin’de yaşananların insanlığın son yıllarda gördüğü en büyük katliamlardan birine dönüştüğünü söyleyen Yalçın, "İnsan hakları konusunda mangalda kül bırakmayan Batılı iktidarlar, Gazze konusunda İsrail’e karşı bırakın herhangi bir tutum almayı, sonuna kadar onları destekleyen bir tavır içine girdiler. AK Parti olarak Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Batılı devletlerin veya İslam dünyasının tutumu ne olursa olsun son derece ilkeli bir duruş sergiledik. İsrail meselesinin maalesef daha da büyüme ihtimali hepimizin malumu. İsrail’in şımarıklığının Türkiye’nin de içinde bulunduğu Orta Doğu coğrafyasını ateşe atma ihtimalini değerlendiriyoruz. Türkiye olarak özgüvenliyiz, her türlü hazırlığımızı yapıyoruz. İsrail’in oluşturduğu kaosun sonuçlarına savunma bakımından hazırlıklı olmak ayrı şey ama toplumsal bilinçlenmeyi artırma ve siyasetin dilinin ülkenin ulusal çıkarını önceleyen zemine gelmesini her fırsatta dile getirmek istiyoruz. Siyasetteki yumuşama, el sıkışma ve benzeri meseleleri hep bu çerçevede okumak gerektiği kanaatine sahibim” ifadelerini kullandı. Kadın cinayetleri ve cinsel istismar olayları Yalçın, son günlerde meydana gelen kadın cinayetleri ve cinsel istismar olaylarının da birim olarak öncelikli çalıştıkları konular olduğunu belirtti. Arka arkaya bazı olaylarla karşı karşıya kalındığını ve toplumun korktuğunu ifade eden Yalçın, "Bu olayların nasıl önleneceğiyle ilgili tartışma yapılıyor ama bu tartışmalar ne kadar sağlıklı yapılıyor? Mesela Türkiye’de suç oranlarının arttığı söyleniyor. Bu gerçekten öyle mi? Hırsızlık olaylarında yüzde 30 azalma var ama dolandırıcılıkta yüzde 11 artış var. Bunları bilmeden tekil olaylar üzerinden yapılacak değerlendirmeler bizi yanlış yerlere götürebilir. Dolandırıcılık kısmında dijital dünya, dünyanın ve teknolojinin gelişmesiyle yeni suç türleri ortaya çıkıyor. Türkiye’de seri katil hikayeleri çıkmaz. Türkiye’de asayiş olaylarında bilinen suç tipleri var. İnsanlar artık sanal dünyanın etkisiyle yeni bir öğrenme biçimi ediniyor. Başka dünyaların, başka suç türlerinin ithal edilme riskleri var. Bu sosyal gerçekliği algılamadan güncel olaylar üzerinden yapılan değerlendirmelerin eksik kalacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu. Bu olayları en aza indirmek için yapılması gereken çok şeyin olduğunu herkesin öngörebildiğini anlatan Yalçın, "Mahkemelerimizin bu tür konularda karar alma biçimleri toplumu doyurucu nitelikte mi, bunu gerçek bir zeminde konuşmamız gerekiyor" dedi. Sosyal medya mecraları Erişim engeli getirilen iletişim platformu Discord’a değinen Yalçın, şu değerlendirmelerde bulundu: "İçerisinde bir gencin, çocuğun kişisel gelişimini bozabilecek, satanist örgütlenmelere üye olmasını sağlayabilecek, nasıl katliam yapabileceğine dair uygulamalı dersler alabileceği yayın mecraları var. Çocuklarımız bu mecralara sınırsızca erişebilmeli mi başta bunu konuşmalıyız. 18 yaşına kadar ehliyet vermediğimiz çocukları sosyal medya trafiğinin içine sınırsızca atabilmeli miyiz? Özgürlük alanları nerede başlıyor, nerede kapanıyor? Bu yayın mecralarının birçoğunun ülkemizde merkezi yok. Devlet bunu bir şekilde düzenleyebilir. Toplumsal olarak mutabakat üreterek gerçek dünyayı nasıl bir hukuk düzeni haline getirdiysek sanal dünyayı da hukuk düzeni haline getirme şansına sahibiz ama bu mesele tartışmaya açıldığında nedense tartışmaya açılamaz bir özgürlük alanı gibi konuşuluyor."