Yerel Haberler
Adana
Atakent Kadın Danışma Merkezi açıldı 27 Kasım 2024 Çarşamba - 13:48:12 Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, hayata geçirdiği projelerle kadınların hayatın her alanında var olması ve güçlenmesi için çalışıyor. Karalar’ın açılışını yaptığı Atakent Danışma Merkezi ile kadınlar, sosyal, psikolojik, hukuksal alanlarda desteklenecek, “Güçlü Kadın Güçlü Adana” inşa edilmesine önemli katkı sağlanacak. Yüreğir ilçesi Atakent Mahallesi’nde, Atakent Kadın Merkezi’nin açılışını yapan Başkan Zeydan Karalar’ı alanı dolduran mahalle sakinleri karşıladı. Atakent Mahalle Muhtarı Mukaddes Tuğba Oruç, “Bugün bir muhtar olmaktan öte, önce bir kadın olarak, sonra bir anne olarak çok gururluyum, çok mutluyum. Büyükşehir Belediye Başkanımız Zeydan Karalar’a mahallemize böyle bir değer kattığı için çok teşekkür ediyorum. Artık kadınlarımız, gençlerimiz daha güvende” diye konuştu. "Kadını ve kadının çalışmasını önemsiyoruz" Alanı dolduran coşkulu kalabalığa hitap eden Başkan Zeydan Karalar, Seyhan Belediye Başkanlığı döneminde başlattığı sosyal belediyecilik adımlarının Büyükşehir Belediye Başkanlığı dönemi ile büyük hamlelere dönüştüğünü kaydetti. Başkan Zeydan Karalar şunları söyledi: “Başta gündüz bakımevleri olmak üzere, kadını destekleyen, kadınlara ekonomik özgürlüklerini kazanma olanağı sunan hizmetlerimizi arttırarak sürdüreceğiz. Çünkü kadını önemsiyoruz, kadının çalışmasını önemsiyoruz. Toplumumuz ancak kadınların hayatın her alanında var olmasıyla güçlenebilir.” "Kadın eşit olana kadar mücadelemiz sürecek" Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kadınların daha iyi yerlere gelmesini vasiyet ettiğini hatırlatan Başkan Zeydan Karalar, “Biz de Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunda yürüyen insanlar olarak, kadınlar hem iş hem siyasal hem sosyal hayatta erkeklerle eşit noktaya gelene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizi karşılayan bu kalabalık da yaptığımız işlerin ne derece doğru olduğunu gösteriyor” dedi. Yüreğir’in yarım asırlık sorunları bir bir çözülüyor Yüreğir ilçesinin yarım asırlık sorunlarını çözdüklerini de aktaran Başkan Zeydan Karalar sözlerini şöyle sürdürdü: “Levent Köprüsü, Koza Köprüsü, Cumhuriyet Caddesi’ndeki yağmur suyu deplasesi bitti. Atakent, Yenidoğan, Levent mahallelerinde taşkınları önleyecek büyük bir yağmur suyu projemiz bitmek üzere. Şehit Erkut Akbay’da içinde Gündüz Bakımevi’ni, muhtar evini, semt pazarını barındıran çok amaçlı bir mahalle merkezini açacağız. Kadına ve insana değer veren belediyecilik anlayışı ile bu işleri yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.” Kadına yönelik şiddetin arttığına da dikkat çeken Başkan Karalar, kadına şiddeti lanetlediklerini, kadınları, çocukları korumak için mücadele etmeye devam edeceklerini bildirdi. Atakent kadın danışma merkezindeki hizmetler Kadın Danışma Merkezi; hiçbir ayrım gözetmeksizin her sosyal kesimden kadınların ve çocukların bilgilendirilmeleri, desteklenmeleri, güçlendirilmeleri amacıyla; talep doğrultusunda, ücretsiz olarak psikolojik, hukuki, sosyal ve ekonomik danışmanlık hizmeti sunuyor.
27 Kasım 2024 Çarşamba - 12:59 Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Doç. Dr. Dinç: Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, “Özellikle bu dönemde çok daha fazla kararlılığımızı artırmak zorundayız çünkü bağımlılık endüstrisini görüyorsunuz her mahalleye her eve girmiş durumda" dedi. Doç. Dr. Mehmet Dinç, Adana Yeşilay Şubesi’nde dün başlattıkları "Bağımsızlık Seferberliği" projesinin detaylarını anlattı. Dinç, en büyük felaketin bağımlılık olduğunu kaydederek, “Asıl olan şey önleme çalışmalarımız. Yeşilay danışmanlık merkezlerimizde bu sorunun pençesine düşmüş kardeşlerimiz için psikologlarımız, sosyal hizmet uzmanlarımız gece gündüz çalışıyorlar. Bir kardeşimiz bağımlılığın pençesine düşmüş ise kendisinden ümidi kesmesin. Yeşilay danışmanlık merkezlerimizde ücretsiz olarak psikologlarımız uzmanlarımız bu kardeşlerimize sahip çıkacak” dedi. “Bağımlılık endüstrisi büyük bir gayretle her sokağa giriyor” Başta çocuk ve gençlerin bağımlı olmamasını istediklerini belirten Dinç, “Özellikle bu dönemde çok daha fazla kararlılığımızı artırmak zorundayız çünkü bağımlılık endüstrisini görüyorsunuz her mahalleye her eve girmiş durumda. Biz de bağımsızlık taraftarları olarak her sokağa her eve girmek zorundayız. Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey bağımlılık dedik bir insanın başına gelebilecek en kötü şeyi yapan insanlar bağımlılık endüstrisi. İnsanların hayatlarıyla oynayanlar büyük bir azimle, gayretle büyük bir çalışmayla her sokağa giriyorlar” diye konuştu. “Adana’nın bütün esnafı Yeşilay elçisi olsun istiyoruz” "Bağımsızlık Seferberliği" projesini dün İstanbul’da başlattıklarını açıklayan Dinç, “nasıl seferberlikte herkes vaziyet almak zorundaysa bugün geldiğimiz noktada bağımlılık meselesi sadece Yeşilay’a, devlete veya bir ekibe verilecek bir mesele değil. Toplumumuzun her kesiminin her bir insanının gücü yettiğince bu yükün altına girmesi lazım. Bu noktada mahallede etkin olan bütün figürlere yönelik bir rol tanımlamalarımız oldu. Mahallenin teyzesine amcasına gideceğiz, şubeler olarak ziyaret edeceğiz, onlara ne iş düşüyor anlatacağız. Mahallenin muhtarına, esnafına da iş düşüyor. Adana’nın bütün esnafı Yeşilay elçisi olsun istiyoruz” dedi.
27 Kasım 2024 Çarşamba - 11:52 Soğukta çalışan narenciye işçilerine belediyeden sıcak çorba ikramı Adana’nın Kozan ilçesinde hava sıcaklıklarının gündüz 13, gece 2 dereceye düşmesinin ardından belediye narenciye işçilerine sıcak çorba ikramında bulundu. Tüm Türkiye’yi etkisi altına alan soğuk hava Kozan’da da etkili olunca Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, narenciye işçilerini unutmadı. Atlı işçilere mesai öncesi çorba ikramında bulundu. Hava sıcaklığının gündüz 13, gece 2 dereceye kadar düştüğü Kozan’da işçiler mesaiye sıcak çorba ile başladı. Kozan Belediye Başkan Yardımcısı Alev Ataş, narenciye üretiminin bölge ekonomisi için kritik bir yere sahip olduğunu belirterek, mevsimlik işçilerin zorlu çalışma şartlarında yanlarında olduklarını ifade etti. Ataş “Bölgemizin en önemli tarım ürünlerinden biri olan narenciye, hem ülkemiz hem de Kozan için önemli bir gelir kaynağıdır. Sabahın erken saatlerinde başlayan ve zorlu şartlarda çalışan mevsimlik işçilerimize teşekkür etmek ve soğuk günlerde içlerini ısıtmak amacıyla sıcak çorba ikramında bulunduk. Bu çorba ikramlarımız, Şevkiye Mahallesi çevre yolundaki Savruk Suyu Mevkii ve Asri Mezarlık yakınındaki petrol civarındaki çorba noktalarımızda gerçekleştirilmektedir. Bizim için bu, yalnızca bir çorba ikramı değil. işçilerimize olan minnettarlığımızın bir göstergesi ve onların bu zorlu çalışma şartlarında yalnız olmadıklarını hissettirme çabasıdır " dedi.
Karısını ve kayınbabasını vurdu, silahla motosiklet gasp edip kaçarken yakalandı
22 Ekim 2024 Salı - 01:50 Karısını ve kayınbabasını vurdu, silahla motosiklet gasp edip kaçarken yakalandı Adana’da bir kişi boşanma aşamasında olduğu karısını ve kayınbabasını silahla vurdu. Şüpheli daha sonra da silah zoruyla gasp ettiği motosiklet ile kaçarken polis tarafından yakalandı. Olay, Yüreğir ilçesine bağlı 19 Mayıs Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, İzzettin T. (24), eşi Ayşegül T. (24) ile anlaşamadıkları için boşanma aşamasına geldi. İzzettin T. eşiyle görüşmek istedi ancak kayınbabası Salih K. (50) izin vermedi. Bunun üzerine İzzettin T., pusuya yatarak karısının dışarı çıkmasını bekledi. Karısı Ayşegül T. ve kayınbabası Salih K. evden çıkıp otomobile bindiği sırada İzzettin T. tabanca ile ateş açmaya başladı. Salih K. çenesinden ve kolundan, kızı Ayşegül T. ise ayağından yaralandı. Yaralı halde arabaya binen baba ve kızı polis merkezinin önüne kaçtı. Polislerin durumu fark etmesi üzerine hemen 112 acil ekiplerine durum bildirildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri baba ve kızını Seyhan Devlet Hastanesine kaldırdı. Yaralıların durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Silah zoruyla motosiklet gasp etti, polisten kaçamadı Olayın şüphelisi İzzettin T., Muhammet G.’nin başına silah dayayarak motosikletini gasp etti. İzzettin T., gasp ettiği motosiklet ile kaçtığı sırada polis tarafından kovalamaca sonucu kıskıvrak yakalandı. Suç aletiyle yakalanan şüpheli Yüreğir İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı polisler tarafından gözaltına alındı.
Vali Köşger: "3. Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarını 412 bin kişi ziyaret etti"
21 Ekim 2024 Pazartesi - 16:22 Vali Köşger: "3. Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarını 412 bin kişi ziyaret etti" Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, "3. Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı’nda bu sene ülkemizin çeşitli illerinden 190, ilimizden 50 ve yurt dışından 10 firma olmak üzere toplam 250 stant ile yer aldı. Fuarı 412 bin kişi ziyaret etti" dedi. Adana Valiliği himayesinde 17-20 Ekim 2024 tarihlerinde 3’üncüsü düzenlenen Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı, yurt içi ve yurt dışından sektörün önde gelen firmaları ile çok sayıda tesbih ve doğal taş meraklısını bir araya getirdi. Fuarda birbirinden değerli tasarımdaki tesbihler ve doğal taşlarla yapılmış ürünler beğeniye sunuldu. 20 Ekim’de kapılarını kapatan fuara ilişkin önemli açıklamalar yapan Vali Köşger, Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı’nın Adana için bir ticari etkinlik olmanın ötesinde, şehrin kültürel ve ekonomik kimliğini pekiştiren önemli bir organizasyon olduğunu söyledi. 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali ile aynı tarihte düzenlenen fuarın yoğun ilgi gördüğünü ifade eden Vali Köşger, “Adana birbirinden kıymetli etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Adana’da fuar ve festival kültürü oluşmuş durumda. Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı’mız diğer etkinliklere göre daha yeni olmasına rağmen güzel bir sinerji oluşturuyor. Hem sektörün hem de bu alana meraklı olan vatandaşlarımızın bu fuara gerçekten ihtiyacı varmış” dedi. Tesbihin Türk-İslam kültürünün en özel objelerinden biri olarak sabır ve huzurun simgesi olduğunu, doğal taşların ise hem şifa kaynağı olarak kabul edildiğini hem de sanatsal dokunuşlarla göz kamaştıran ürünlere dönüştüğünü belirten Vali Köşger, “Adana’nın bu mirası sahiplenmesi, sadece kültürel bir sorumluluk değil, aynı zamanda ekonomik bir fırsattır. Zira el yapımı tesbihler ve doğal taşlar yerli ve yabancı turistler için büyük bir ilgi odağı. Bu fuar yerel zanaatkarların ulusal ve uluslararası arenada kendilerini tanıtmalarına fırsat sağlarken Adana’nın sanat ve ticaret potansiyelini daha geniş kitlelere duyuruyor” diye konuştu. 3. Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı’nda bu sene ülkemizin çeşitli illerinden 190, ilimizden 50 ve yurt dışından 10 firmanın toplam 250 stant ile yer aldığı bilgisini veren Köşger, fuarı 412 bin kişinin ziyaret ettiğini söyledi. Türkiye’de bir ilk olan Tesbih ve Doğal Taşlar Fuarı’nın uzun soluklu olması için çaba gösterdiklerini dile getiren Vali Köşger, “Fuarımıza katkıları bulunan belediyelerimize, odalarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza, basın mensuplarımıza, Türkiye Tesbihçiler Esnaf ve Sanatkârlar Federasyonu Onursal Başkanı Nasır Fidan’a, Tesbihçiler Derneği Başkanı Rezan Yılmaz’a ve bu işe gönül veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Adana’da 4 günde 500 bin şiş et ve 400 bin şişe şalgam suyu tüketildi
21 Ekim 2024 Pazartesi - 12:47 Adana’da 4 günde 500 bin şiş et ve 400 bin şişe şalgam suyu tüketildi Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, 4 gün süren 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’nde 500 bin şiş et ve 400 bin şişe şalgam suyunun tüketildiğini açıkladı. Adana Valiliğinin ev sahipliğinde Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri ile odalar ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla düzenlenen 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali, Merkez Park’ta tamamlandı. Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’nde 500 bin şiş et ve 400 bin şişe şalgam suyunun tüketildiğini açıkladı. Merkez Park’taki alanda 76 stantta satış yapıldığını, 48 kadın kooperatif standı ile 13 belediye standının yer aldığını ifade eden Vali Köşger, “Adana sadece kebaptan ibaret olmayan bir şehir ama Adana deyince de akla ilk gelen lezzetler tabi ki kebabı ve kebabın yanında olmazsa olmaz şalgamı. Bu sene festivalimizde yaklaşık olarak 500 bin şiş et ve 400 bin şişe şalgam tüketildi” dedi. “800 bin kişi ziyaret etti” Adana’nın artık gastronomi turizminin önemli bir parçası olduğunu aktaran Vali Köşger, festivali 800 bin kişinin ziyaret ettiğini anlatarak şunları söyledi: “Festivali 800 binin üzerinde kişi ziyaret etti. Bu yılki festival; kadim kentimizin zengin mutfak kültürünü, tarihi ve turistik değerlerini tanıtmakla kalmayıp aynı zamanda Adana ekonomisine büyük katkı sağladı. Öyle ki hem Adanalı hemşehrilerimiz hem de ülkemizin çeşitli yerlerinden ve yurt dışından gelen misafirlerimizin yaptığı harcamalarla birlikte toplam 3,7 milyar TL’lik bir ekonomik değerden bahsedebiliriz. Bunun dışında sosyal medya, yazılı ve görsel basında çıkan haber eş değerlerinin çok yüksek olduğunu değerlendiriyoruz. Bu tanıtım çalışmaları da önümüzdeki dönemlerde Adana turizmine büyük katkı sağlayacaktır. Biraz önce de değindiğim gibi şehrimiz yemek kültürüyle gastronomi turizminde önemli bir marka değeri. Adana, Hatay, Gaziantep eksenli Kahramanmaraş, Nevşehir, Mersin ve Şanlıurfa’nın da eklenebileceği bir destinasyon oluşturmayı hedefliyoruz. Bu hususta bölge belediye başkanlarımızın da destekleri büyük. Ben onlara da verdikleri bu destek için teşekkür ediyorum.”
Uzmanlar uyardı: “40 yaşından sonra yılda bir kez mamografi yaptırılmalı”
21 Ekim 2024 Pazartesi - 12:40 Uzmanlar uyardı: “40 yaşından sonra yılda bir kez mamografi yaptırılmalı” Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Orhan Demircan, kadınların meme kanserine karşı kendilerini kontrol etmeye 20 yaşından sonra başlaması gerektiğini belirterek, “40 yaşından sonra mutlaka düzenli olarak da mamografi yaptırılmalılar” dedi. Ekim ayının Meme Kanseri Farkındalık Ayı olması nedeniyle ‘Meme Kanserinde Doğru Bilinen Yanlışlar” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Pembe İzler Kadın Kanserleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Seral Çelik’in yaptığı söyleşinin uzman konukları Acıbadem Adana Hastanesi doktorları Prof. Dr. Orhan Demircan, Prof. Dr. Sinan Yavuz, izleyicilere erken teşhisi için neler yapılması gerektiğine dair bilgiler verdi. 5 yıl önce meme kanseri tanısı alan muhtar Nevin Dinçer ise hastalık deneyimini anlattı. Çok sayıda izleyicinin katıldığı farkındalık söyleşine Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve eşi Nuray Karalar da katıldı. “40 yaşından sonra yılda bir kez mamografi yaptırılmalı” Söyleşide meme kanseri ile ‘doğru bilinen yanlışlar’ olduğuna dikkat çeken Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Orhan Demircan, meme kanserinden ilk adımın, düzenli tarama testleri yaptırılması olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Meme kanseri, sık görülen bir kanser türü. Her 8 kadından biri, bu hastalıkla tanışıyor. Bu yüzden düzenli taramalar yapılması çok önemli. Taramalar, meme kanserinin erken teşhisini sağlıyor. Erken teşhis edilen meme kanserinin ise tedavi başarısı çok yüksek. Fakat toplumda doğru sanılan yanlışlar çok yaygın. Örneğin, mamografi yaptırırsam çok radyasyon alırım. Oysa alınan radyasyon miktarı, Amerika’ya uçuş sırasında alınan radyasyon kadar. Mememde kanserli bir kitle varsa mamografi çektirirken uygulanan bu kitlenin tüm vücuda dağılmasına yol açar gibi yanlış inanışlar çok. Bunlar tarama testlerinden uzaklaştıran yanlış bilgiler. Bilgi, doğru kaynaklardan öğrenilmeli.” Kadınlara her ay düzenli olarak kendi kendine meme kontrolü yapmalarının meme kanseri teşhisinde önemli rol oynadığını söyleyen Prof. Dr. Demircan, “Her ay kadınların kendi kendine yaptıkları meme kontrolü, kadınların bedenini iyi tanımalarını sağlıyor. Böylece memede gördükleri bir farklılığı daha çabuk fark edebiliyorlar. Kendi kendine kontrolün 20 yaşından sonra başlamalı. 40 yaşından sonra mutlaka düzenli olarak da mamografi yaptırılmalı. Mamografi, çok küçük bir odağın bile erkenden tespit eden bir tarama yöntemidir. Böylece, kanser odağı yayılmamışken tespit ediliyor ve tedavisinde çok büyük başarı sağlanıyor” dedi. “Kalıtsal kanser türleri, tüm meme kanserlerinin yalnızca yüzde 10’u” Meme kanserine karşı alınacak önlemler olduğunu ama yüzde yüz korunmanın mümkün olmadığını söyleyen Tıbbı Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Yavuz, “Meme kanserine karşı bizi yüzde yüz koruyacak sihirli bir formül yok. Sağlıklı beslenme, egzersiz gibi meme kanseri riskini düşürecek bazı önlemler alabiliriz” dedi. Meme kanserinin kalıtsal geçişli bir hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Sinan Yavuz, “Bazen aileden geçen genler, bu hastalığa yol açabiliyor. Ama tüm meme kanserleri arasında bu oran, sadece yüzde 10-15 kadar. Yani, ailesinde hiç meme kanseri olmayan kadınların bu hastalığa yakalanma oranı çok yüksek. O nedenle kadınlar ailemde meme kanseri yok, taramalarımı geciktirsem bir şey olmaz diye düşünmesinler” diye konuştu. Meme kanserinin oluşmasında rol oynayan bazı genlerin bilindiğine de dikkat çeken Prof. Dr. Yavuz, bu genlerin tespit edilebildiği de belirtti. Kanserin tedavisinin muldisipliner bir yaklaşımla yapılması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Yavuz, “Kanserin tedavisi, patoloji, radyoloji, genel cerrahi, tıbbi onkoloji, radyasyon onkolojisi gibi birçok uzmanın birlikte çalışmasını gerektiriyor. Bu uzmanlar hastanın tanısından tedavisine kadar her aşamasında hasta için en iyi yöntemi belirliyor. Böylece tedavi başarısının ve hastanın yaşam kalitesinin yükseltilmesi sağlanıyor. Bugün bu tip multidisipliner yaklaşımla çalışan meme merkezlerinin sayısı artıyor” dedi. “Kendi kendime kontrol ederken elime bir kitle geldi” 2019 yılında kendi kendini muayene ederken eline bir kitle geldiğini belirten Nevin Dinçer, hastalık deneyimini şöyle anlattı: “Eşimle İstanbul’a gitmiştik. Duş sırasında mememde bir kitle fark ettim. Hemen eşimle doktora gittik, muayeneler, mamografi, biyopsi derken bir meme kanseri olduğu tespit edildi. Tedaviyi memleketimde Adana’da olmak istedim. Tekrar geri döndük. Hocalarımızla tanıştık. Hocalarım da bu süreci o kadar iyi anlattılar ki, ben de adapte oldum ve büyük bir sorun olarak görmedim. ‘Atlatacağım, iyileşeceğim’ diye düşündüm. Öyle de oldu. Sosyal hayattan hiç kopmadım. Bankadan emekli olmuştum, şimdi Kurtuluş mahallesinin muhtarlığı yapıyorum. Kadınlara korkmayın, kontrollerinizi ihmal etmeyin, hastalanırsanız da umudunuzu asla yitirmeyin diyorum” diyerek düşüncelerini ifade etti. “Bilgi, en büyük güç” Dernek olarak 10 yıl önce meme ve jinekolojik kanserler konusunda toplumsal farkındalığı artırmak ve bu hastalıklarla mücadele eden kadınlarla yol arkadaşlığı yapmak için yola çıktıklarını söyleyen Pembe izler (Pİ) Kadın Kanserleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Seral çelik, izleyenlere bilginin en büyük güç olduğunu belirterek şunları söyledi: “Birçok kadın meme kanseriyle tanışıyor. Ülkemizde genç yaşta meme kanseri hasta sayısı da yüksek. Bu hastalıklara karşı bilgi, en büyük güç. Derneğimizdeki pek çok hastalık deneyimi olan kadının hikayesi, bir yakınının ‘mamografi çektirdin mi?’ uyarısıyla ya da meme kanseriyle ilgili bir yazıyı okumasıyla, bir videoyu izlemesiyle başladığını biliyoruz. Biz dernek olarak erkek ya da kadın tüm topluma bu hastalıklarla ilgili uzmanlarımızla birlikte bilgi vererek, erken teşhise dikkat çekmeye çalışıyoruz. Çünkü bir hastalık, yalnızca hastayı değil, ailesini, arkadaşlarını yani çevresindeki pek çok kişinin hayatını etkiliyor. Hasta yakınları da hastalar için elinden geleni yapmaya çalışıyor. Bunun için tüm toplumun bilgilenmesi, hem erken teşhisinde hem de bu hastalıklarla mücadele edilmesinde çok önemli bir rol oynuyor.” Söyleşi sonrasında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın eşi Nuray Karalar, tüm katılımcılara teşekkür ederek, konuşmacılara çiçek verdi.
DAİMFED, Azerbaycan’a temsilci atadı
21 Ekim 2024 Pazartesi - 11:01 DAİMFED, Azerbaycan’a temsilci atadı Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu, Kıbrıs, İstanbul ve Malatya şubesini açtıktan sonra Azerbaycan’a da temsilci atadı. Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu, yaptığı açıklamada DAİMFED’in yaptığı çalışmalarla konfederasyon yolunda güçlü adımlarla ilerlediği bu çerçevede DAİMFED Azerbaycan temsilciliğine Salih Ayışığı’nı atadıklarını söyledi. “İş fırsatlarını ülkemizin iş insanlarına sunmayı hedefliyorum” 1986 yılında Adana’da doğan ve Nahçıvan Devlet Üniversitesi’nde eğitimini sürdüren Salih Günışığı, “2007-2010 yıllarında Dubai ve Suudi Arabistan’da insan kaynakları ve satın alma departmanlarında yönetici olarak çalıştım. Son 5 yıldır hibrit ve elektrikli araçlar, şarj istasyonları altyapısı ve araç pilleri üzerine yoğunlaşmaktayım. Azerbaycan ve Türkiye’de eğitim, ticaret ve siyaset danışmanlık hizmetleri sunuyorum. İleri düzeyde Arapça ve Azerbaycan Türkçesi, orta düzeyde İngilizce ve Rusça biliyorum. Azerbaycan, özellikle Karabağ ve Nahçıvan’da yükselen inşaat sektörü ilgimi çekti. İnşaat ve gayrimenkul projelerimi, DAİMFED Genel Başkanı Mustafa Karslıoğlu ile paylaştım. Kendisiyle olan samimi görüşmemizin ardından, Azerbaycan DAİMFED Temsilcisi olarak görevlendirildim. Genel Başkanımız Mustafa Bey’in sektördeki deneyimi ve liderliğiyle, Azerbaycan’daki potansiyel iş fırsatlarını ülkemizin iş insanlarına sunmayı hedefliyorum” diye konuştu.
3 kez kanseri yendi, keçe sanatıyla hayata tutundu
21 Ekim 2024 Pazartesi - 10:31 3 kez kanseri yendi, keçe sanatıyla hayata tutundu Adana’da önce lösemiye ardından da tiroit ve meme kanserine yakalanan Havva öğretmen, unutulmaya yüz tutmuş keçe sanatıyla hayata tutundu. Kanserleri atlatan Havva öğretmen, ilk sergisini doktorlarının da katılımıyla açtı. 51 yaşındaki el sanatları öğretmeni, 2 çocuk annesi Havva Kutun, çocukken lösemiye yakalandı. İlik nakli olan ve lösemiyi atlatan Kutun, 17 sene önce de tiroit kanserine yakalandı. Ailesinin ve doktorlarının desteğiyle zorlu tedaviler gören Kutun, bu kanseri de atlattı. Günlük yaşamına devam eden Havva Kutun, 2022 yılında gittiği doktorda meme kanserine yakalandığını öğrendi. Dünyası başına yıkılan Kutun, kemoterapi görmeye başladı. Bu sırada çok sevdiği öğretmenlik mesleğini de asla bırakmayan Havva Kutun, keçe sanatıyla da ilgilenmeye başladı. Keçeyi ilmek ilmek işleyen Kutun, yaklaşık 1 sene boyunca onlarca eser yapıp kanseri adeta sanatla yendi. Farkındalık ayında sergi açtı Kanseri yendikten sonra Havva Kutun, geçtiğimiz gün Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında Seyhan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde eserlerin yer aldığı ‘İlmek İlmek Umut: Küllerinden Yeniden Doğmak’ isimli sergisini açtı. Sergiye Kutun’un meslektaşlarının yanı sıra doktorları da katıldı. "Kansere yakalananlar asla umutsuzluğa kapılmasın" İhlas Haber Ajansı’na konuşan Havva Kutun, "Ben önce lösemi, sonra tiroit sonra da meme kanserine yakalandım. Bu süreçler çok zorlu geçti. Bazı günler kolumu kaldıracak halim olmuyordu. Ancak keçe sanatıyla tanıştım ve bu sanatla eserler yaptım. Sanatla hayata tutundum adeta. Bugün de sergimi açtım ve çok mutluyum. Ben 3 kere kanseri yendim. Kansere yakalananlar asla umutsuzluğa kapılmasın" dedi.
Cuma Namazını fırsat bilip 7 milyon TL vurgun yaptılar
21 Ekim 2024 Pazartesi - 09:50 Cuma Namazını fırsat bilip 7 milyon TL vurgun yaptılar Adana’da tekstil atölyesinde çalışan 2 işçi, 1 yıl boyunca Cuma Namazını fırsat bilerek çalıştığı iş yerinden 7 milyon TL değerinde kumaş çaldığı öne sürülerek tutuklandı. Olay, Seyhan ilçesine bağlı Akkapı Mahallesi’ndeki bir tekstil atölyesinde meydana geldi. İddiaya göre, tekstil atölyesinde çalışan Mustafa N. (66) ile Suriye uyruklu Ahmet El-Hüseyin 1 yıl boyunca gizlice7 milyon lira değerindeki 500 top kumaşı çaldı. Ürünlerinin eksildiğini fark eden Selim K., çalışanlarından şüphelenince durumu polise bildirdi. Hırsızlı ve Yankesicilik Büro Amirliği ekipleri, işyerinin güvenlik kameralarının incelemeye aldı. Yapılan incelemelerde güvenlik kamerasının Cuma günleri 12.00-13.00 saatlerinde çalışmadığını belirledi. Bunun üzerine polis, olayda kullanılan kamyonetin izine ulaştı. “Cuma namazını fırsat bilip hırsızlık yaptılar” Polis ulaştığı kamyonetten hırsızlığı Mustafa N. Ve Ahmet El-Hüseyin’in yaptığını belirledi. Şüpheliler iş yerindeki diğer çalışanlar Cuma Namazına gidince bunu fırsata çevirdi. İş yerinin kamerasını kapatan şüpheliler, diğer çalışanlar Cuma namazındayken kumaş toplarını 1 yıl boyunca çaldı. Emniyette ifadesi alınan Mustafa N., “Patron ve işçilerin namaza gittiği saatlerde hırsızlığı yaptık. Borcum olduğu için çalıp, değerinin altına satıyorduk” dediği öne sürüldü. Mustafa N., Suriye uyruklu Ahmed El-Hüseyin’in sadece kamyoneti ve alıcıyı ayarladığını belirtti. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 2 şüphelide çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Kaymakamlığı önce resmetti sonra kaymakam oldu
21 Ekim 2024 Pazartesi - 09:11 Kaymakamlığı önce resmetti sonra kaymakam oldu Adana’nın Saimbeyli ilçesinde kaymakam olarak görev yapan Emre Açar’ın okuluna gelen kaymakamdan esinlenerek önce kaymakamlığı resmettiği daha sonra da hayalini gerçekleştirerek Türkiye’nin en genç kaymakamlarından biri olduğu öğrenildi. Saimbeyli ilçesinde 6 Mayıs 2024 tarihinde kaymakam olarak atanan Emre Açar’ın kaymakam olma serüveni dikkat çekti. Düzce’nin Yığılıca ilçesinde 1999 yılında dünyaya gelen Açar, ilkokulda eğitim gördüğü sırada okulu ziyaret eden kaymakamdan çok etkilendi. Açar, kaymakam olmaya karar verip önce kaymakam olduğunu anlatan bir resim yaptı. Daha sonra da kaymakam olmak için var gücüyle çalışıp üniversiteyi bitirdi ve kaymakam oldu. 25 yaşındaki Türkiye’nin en genç kaymakamlarından biri olan Açar, 6 ay önce Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Saimbeyli ilçesine atandı. Açar, atandıktan sonra Saimbeyli Belediyesinden oy birliği ile hemşehrilik beratı aldı ve ilçede genç yaşlı demeden herkesin sevgisini kazandı. Açar, çocukluk hayalini önce resmettiğini sonra da gerçekleştirdiğini belirterek, "Ben köy okulunda okudum. Çok kıymetli öğretmenlerimin desteği ile hayallerime koştum. Bu hedef doğrultusunda ilerledim. Hukuk fakültesinden sonra idealim olan mesleğime giriş sınavlarına girdim. Sınavı kazanıp hayalime kavuştum" dedi. Saimbeyli’deki vatandaşlardan Fatiş Demirboğa, "Genç bir kaymakam çok memnunuz. Rabbim hayırlı görevler versin" diye konuştu. İlçenin en yaşlısı 87 yaşındaki Niyazi Koçak ise, "Kaymakam Emre Açar’dan çok memnununuz. İlçemizde bugüne kadar sokakta, kurumlarda büyük bir ekip ruhu ile hizmet için yarışan, evlerimizde bizleri ziyaret eden, yalnız bırakmayan genç kaymakamımıza çok teşekkür ederiz. Bu yaşıma kadar böyle bir hizmet anlayışı ile karşılaşmamıştım. Kaymakamımız çalışma düzeni, disiplini ile ilçemizde örnek çalışmalara imza atmıştır" dedi. Saimbeyli Belediye Başkanı Mahmut Dal ise, "İlçemize gösterdiği ilgi, hemşehrilerimize verdiği değer, ilçe gelişmesine sunduğu katkılar nedeniyle Saimbeyli Belediyesi Meclis üyeleri kararı ile hemşehrilik beratı verilmiştir. İlçemiz için koşturması vatandaşlarımız ile dertlenmesi bizleri gururlandırdı. Kendisi Düzce Yığılcalı olsa da kendisi Saimbeylilidir" diye konuştu.