Yerel Haberler
Yalova
25 Kasım 2024 Pazartesi - 17:20 Beşiktaşlı taraftarları taşıyan araca saldırıya tepki Yalova Beşiktaşlılar Derneği, İstanbul’da oynanan Beşiktaş-Göztepe maçına Yalova’dan giden taraftarları taşıyan araca yapılan saldırıya tepki gösterdi. 24 Kasım Pazar günü, Yalova’dan İstanbul’a giden Beşiktaşlılar Derneği taraftarları, Göztepe taraftarlarının saldırısına uğradı. Maç öncesi otobüsle yola çıkan Beşiktaşlı taraftarların bulunduğu araca atılan cisimler nedeniyle otobüsün camı kırıldı. Olayda maddi hasar meydana gelirken, can kaybının yaşanmadığı bildirildi. Olayın ardından Beşiktaşlılar Derneği Başkanı Eyüp Kurtul saldırıyı kınayarak, “Dün akşam, derneğimiz üyelerinin Beşiktaş-Göztepe maçını izlemek üzere yola çıkmasıyla birlikte, ne yazık ki üzücü bir olayla karşılaştık. Maç yolunda, bazı Göztepeli taraftarlar tarafından saldırıya uğrayan araçlarımızda önemli hasarlar oluştu. Bu olay, sporun birleştirici gücünü ve kardeşlik ruhunu zedeleyen acı bir gerçektir. Yıllarca süregelen bir dostluk ve kardeşlik içinde olduğumuz tüm spor camiasına sesleniyoruz. Spor sahalarında yaşanan rekabetin, saha dışında hiçbir şekilde şiddete dönüşmesine izin vermemeliyiz. Bu tür olaylar, sporun temel değerlerine aykırıdır ve tüm sporseverleri derinden üzmektedir. Yaşanan bu olay, bir kez daha göstermiştir ki; şiddetin hiçbir gerekçesi olamaz. Sporun içindeki tüm paydaşların, bu tür olaylara karşı daha duyarlı olması ve şiddeti lanetlemesi gerekmektedir. Olayla ilgili olarak gerekli tüm yasal işlemleri başlatmış bulunmaktayız. Yetkililerden, bu konuda hassasiyet göstererek faillerin bir an önce adalet önüne çıkarılmasını talep ediyoruz” dedi.
25 Kasım 2024 Pazartesi - 13:19 Yalova’da Öğretmenler Günü kutlandı Yalova İl Milli Eğitim Müdürlüğü koordinesinde 24 Kasım Öğretmenler Günü çeşitli etkinliklerle kutlandı. Yalova’da 24 Kasım Öğretmenler Günü pazar gününe denk gelmesi sebebiyle kutlama programı bir gün gecikmeli yapıldı. Kutlama programı çerçevesinde ilk tören 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlendi. Burada İl Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim Akmeşe, Atatürk heykeline çelenk bıraktı. Kutlama programı Raif Dinçkök Kültür Merkezi’nde Yalova Güzel Sanatlar Lisesi tarafından organize edilen programla devam etti. Burada konuşma yapan Müdür Akmeşe, “Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Başöğretmenlik unvanının verildiği 24 Kasım 1928 yılının 96. yıl dönümünü, öğretmenler günü olarak kutlanılmaya başlanmasının ise 43. yılını aynı heyecan ve coşkuyla kutluyoruz. ’Öğretmenler Günü’ münasebetiyle bütün öğretmen arkadaşlarımın Öğretmenler Gününü en içten duygularımla kutluyorum. Öğretmenlik, insanlık tarihinin en önemli mesleğidir. Öğretmenlik mesleği, her şeyden önce bir ideal, gaye ve bir hizmet mesleğidir. Bir öğretmenin en önemli özelliği, sevgi dolu yüreği ve adanmışlık ruhudur. Sevgi dolu bir öğretmen, ışık demektir. O, yeri doldurulmaz öğretici, eserine kıymet biçilemeyen varlık, kendini tüketerek etrafını aydınlatan mum, dünyanın en büyük sorumluluğuna sahip insanıdır; öğretmen" dedi. Konuşmanın ardından göreve yeni başlayan öğretmenler yemin etti. Daha sonrasında da emekli öğretmenlere hizmet şeref belgeleri verildi. Öğretmenlere belgelerini Yalova Valisi Hülya Kaya ve protokol üyeleri takdim etti. Belge takdim töreni sonrasında Yalova Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinin hazırladığı ’Çünkü Ben Öğretmenim’ isimli müzikal tiyatro oyunu sahnelendi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı: "Anayasa yapmak milletin hakkıdır"
20 Eylül 2024 Cuma - 15:26 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı: "Anayasa yapmak milletin hakkıdır" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Türkiye’nin yeni ve sivil bir anayasaya ihtiyacı olduğunu belirterek, "Anayasa yapmak milletin hakkıdır. Anayasayı halk yapar. Bugüne kadar Osmanlı döneminden başlayarak Cumhuriyet dönemine kadar halkımız bu hakkını kullanamadı" dedi. Hayati Yazıcı, AK Parti Genel Merkezi tarafından Türkiye çapında düzenlenen "Türkiye Buluşmaları" programı çerçevesinde Yalova’ya geldi. İlk olarak AK Parti İl Başkanlığı’na gelen Yazıcı, burada bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Yazıcı, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin dünya coğrafyasının çok önemli yerinde olduğuna dikkati çekti. Türkiye’nin 3 kıtanın merkezinde olduğunu kaydeden Yazıcı, "Asya, Avrupa, Afrika. Merkez olan bu coğrafi stratejik üstünlüğümüz bize büyük avantajlar sağlıyor ve dünyadaki ilişkilerde enerji kaynaklarını takip ediyor. Dolayısıyla bütün ihtilaflar, çekişmeler enerji kaynaklarına erişimde ve üretilen enerjinin iletimi noktalarında gelişiyor. Bunun üzerinde ihtilaflar veya dostluklar oluşuyor. Türkiye’de inşallah enerji temin etme çalışmalarımız denizde, karada devam ediyor" dedi. "Bizim için yaşama hakkı, Londra’da neyse Bağdat’ta da odur" Yazıcı, dünya devletleri ile ilişkilerde insanlığın değerlerine hep sadık kaldıklarını söyledi. Temel hak ve özgürlüklerin önemine vurgu yapan Yazıcı, şöyle konuştu: "İnsan hakları önemlidir. İnsanların doğuştan var olan hakları var, yaşama hakları, düşünce, ifade özgürlüğü, inanç, inanma hakları. Bunlar ihlal edildiğinde zaman mekan farkı gözeterek farklı bir biçimde yaklaşmak bizim tarzımız değil. Bizim için yaşama hakkı, Londra’da neyse Bağdat’ta da odur. Bizim için siyasal katılım hakkı Paris’te neyse Şam’da da odur. Dolayısıyla etrafımızda, güneyimizde, kuzeyimizde olup biten insan kıyımlarına karşı Türkiye, insanlığın kazanımı, bu değerleri esas almak suretiyle farklı bir ses yükseltmektedir." "Millet bu alandaki hakkını kullanıp kendi anayasasını yapsın" Yazıcı, yeni anayasa ve hazırlıklarıyla ilgili de bilgi verdi. Yeni anayasa çalışmalarının her zaman gündemlerinde olduğunu ifade eden Yazıcı, "Kovid sürecinin başlarında bir çalışma yapıldı. O çalışma dışında partimizde ve kimi STK’larda yeni anayasa yapılma çalışmaları sürüyor. Biz bu konuda meclis açıldığında somut adımları atacağız. Ekim ayının ilk 15 günü içerisinde ilk anayasa çalıştayını gerçekleştireceğiz. Orada akademisyenler, siyaset bilimciler, hukukçular ve sosyologlardan oluşan 15’li gruplar halinde çalıştaylar gerçekleştireceğiz. Sonrasında partimizin yetkili organları ile ortam oluşursa diğer partilerle paylaşacağız ama yeni anayasa çalışması ile ilgili elbette bir konsensüsün da oluşması lazım. Bu konsensüs içindeki çalışmaları da TBMM Başkanımız Numan Kurtulmuş yürütüyor. Herhalde meclis açılınca bu konudaki tempo biraz daha artacak ve herkesin kucağında ne varsa göreceğiz. Türkiye’nin yeni ve sivil bir anayasaya ihtiyacı var. Anayasa yapmak milletin hakkıdır. Anayasayı halk yapar. Bugüne kadar Osmanlı döneminden başlayarak Cumhuriyet dönemine kadar halkımız bu hakkını kullanamadı. Halen kullanılan anayasamız da darbeden sonra darbeciler tarafından yapılan anayasalardır. Yani önce darbe yapıp anayasayı yok saymışlar, sonra da anayasa yapmışlar. Anayasada o günden bu güne kadar çok fazla değişiklik yapıldı. Bu değişikliklerden kaynaklanan uyumsuz alanlar oluştu. Hem de millet bu alandaki hakkını kullanıp kendi anayasasını yapsın" diye konuştu. "Böyle siyaset olmaz" Yazıcı, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in "Türkiye’yi 10 yıl içinde Avrupa Birliği’nin tam üyesi yapacağız. O zaman fiyatlar 10 kat aşağıya düşecek. Bir litre rakı 140 TL olacak" sözlerini ise şöyle eleştirdi: "Böyle siyaset olmaz. Elbette ki Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkileri var, devam ediyor. Müzakerelerin kesiştiği yerler var, sebepler var. Ha bunları kaldırabilirsek, değerlerimizden, birlik bütünlüğümüzden, kırmızıçizgilerimizden ödün vermeksizin. Örneğin, Kıbrıs davasından vazgeçmeksizin. Ülkenin bölünmez bütünlüğü konusunda, anarşizmi temsil edenlere prim vermeksizin vesaire olursa elbette ki Avrupa Birliği’yle tam üyelik müzakeresi düşünülür." "Dünya buna kayıtsız kalmamalı" İsrail’in Lübnan’daki saldırılarını da değerlendiren Yazıcı, "Orta Doğu’da büyük bir katliam, bebek, kadın, suç işlemeyen suçsuz insanları katletmeyi bir eşya gibi gören bir devlet yapısıyla karşı karşıyayız; İsrail devleti. Bu çok azgın bir şekilde eylemlerini sürdürüyor. Son yöntemleri kullanmak suretiyle binlerce insanı katletmeyi göz önüne alıyorsunuz. Utanç verici durum şu. Dünyada sözüm ona her yıl insan hakları raporları yayımlamak suretiyle, ABD olsun, Avrupa olsun, kimi ülkeler insan hakları raporları yayımlamak suretiyle kendileri dışındaki ülkelerin insan hakları alanında, güya hangi düzeyde olduklarını ölçümünü yaparlar, rapora dönüştürürler ama bunlar İsrail ve benzerleri söz konusu olduğunda insan hakları kavramı rafa kalkar, onların arkasında jandarmalığa soyunurlar. İsrail bu cüret içinde, bu aymazca fiillerini sürdürüyor. Elbette ki son fiilin icra edilmesinden kaynaklı dünyada da bir uyanış var. Bizde de Ulaştırma Bakanımız açıkladı. İsrail’in icra ettiği eylem benzeri herhangi bir durum açısından Türkiye’nin risk taşımadığının altını çizdi. İnsanların çok zaruri ihtiyaçlarını gidermesi için kullanılan aygıtların belirsiz olacak bir şekilde silah işlevi görecek şekle dönüştürülmesi ve bunu da birilerinin kullanması en basit ifadesiyle insanlığın katli anlamına gelecek bir suçtur. Dünya da buna kayıtsız kalmamalı" diye konuştu.
Yalova’da Gaziler Günü kutlandı
19 Eylül 2024 Perşembe - 14:22 Yalova’da Gaziler Günü kutlandı Yalova’da 19 Eylül Gaziler Günü düzenlenen törenlerle kutlandı. 19 Eylül Gaziler Günü çerçevesinde ilk olarak Yalova Uygulama Otelinde kahvaltı etkinliği de düzenlendi. Programlar Türkiye Muharip Gaziler Derneği Yalova Şube Başkanlığı ile Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği Yalova Şube Başkanlığı ziyaretleriyle sürdü. Programlar çerçevesinde Gazipaşa Caddesi’nde yürüyüş gerçekleşti. 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanında sona eren yürüyüşün ardından gerçekleştirilen törende, Yalova Valiliği, Garnizon Komutanlığı, Yalova Belediyesi, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Yalova Şube Başkanlığı ile Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği Yalova Şube Başkanlığı çelenkleri Atatürk Heykeli’ne sunuldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Türkiye Muharip Gaziler Derneği Yalova Şube Başkanı Şakir Güner, “Meydan Muharebesi yaklaşık 238 yıldır Avrupa’dan geri çekilen Türk ordusunun son savaşı olmuştur. Sakarya Meydan Muharebesi, Kurtuluş Savaşı’nın seyrini ve geleceğini değiştirmiş, kısacası Anadolu’nun düşman işgalinden kurtuluşu için bir kırılmadır. Sakarya Meydan Muharebesi’nin kazanılmasından sonra Türk milleti adına TBMM, 19 Eylül 1919 tarihinde bu emsalsiz zaferin anısına Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e gazi unvanı ve mareşallik rütbesini tevcih etmiştir. Üzerinde yaşadığımız toprakların bizler için vatana dönüşmesi, bayrağımızın özgürce dalgalanması, şehitlerimiz ve gazilerimizin emsalsiz fedakarlıklarının eseridir” dedi. Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği Yalova Şubesi’nden Gazi Gürkan Kaşıkçı ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Bugün 19 Eylül Gaziler Günü, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk şahsında Türk kahramanlığının taçlandığı gündür. Gaza ruhu vatanla birlikte alınan kutsal bir emanet olarak asırlardır bu topraklarda solmayan bir bayrak gibi dalgalanıyor. Bu topraklarda atılan her adım, verilen her nefes, gazilerimizin ve şehitlerimizin, yüce fedakarlıklarıyla mümkün olmuştur. Aziz milletimizin Anadolu topraklarında asırlardır süren mücadelesinin sırrı ölürsem şehit, kalırsam gazi anlayışında gizlidir. Bu topraklar, şehit ve gazilerimizin kanlarıyla sulanmış, fedakarlıklarıyla yoğrulmuştur. Yüce dinimizden aldığımız ilhamla milletimizin cesareti birleşmiş, gaza ruhu bu vatanın bağrında ölümsüzleşmiştir. Tören şiirlerin okunmasıyla sona erdi. Öte yandan Yalova Merkez Camii’nde de şehitler ve vefat etmiş gaziler için mevlidi şerif programı düzenlendi. Törenlere Yalova Valisi Dr. Hülya Kaya, AK Parti Yalova Milletvekili Meliha Akyol, CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, Yalova Belediye Başkanı Mehmet Gürel, Garnizon Komutanı Tuğamiral Mehmet Tahir Göncüoğlu, kurum müdürleri, siyasi parti temsilcileri, gaziler ve vatandaşlar katıldı.
Yalova’da bir kırtasiyede askıda defter-kalem uygulaması başladı
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:09 Yalova’da bir kırtasiyede askıda defter-kalem uygulaması başladı Yalova’da bir kırtasiyede ihtiyaç sahipleri için askıda defter ve kalem uygulaması başlatıldı. İsmetpaşa Mahallesi Girne Caddesi’nde faaliyet gösteren bir kırtasiyede ihtiyaç sahibi öğrenciler için askıda defter ve kalem uygulaması hayata geçirildi. Uygulama ile kırtasiyede vatandaşlar, ihtiyaç sahiplerine verilmesi için defter ve kalem alarak askıya bırakıyor. Askıdaki ürünler ise öğrencilere ulaştırılıyor. Uygulamayı başlatan kırtasiyenin işletmecisi Dilek Yaşar, arkadaşlarıyla sohbet esnasında böyle bir fikrin geliştiğini ve uygulamaya başladıklarını belirterek, “Defter, kalem, ihtiyaç sahiplerine ulaşmak için nasıl bir uygulama yapabiliriz dedik. Normalde askıda ekmek gibi bir şey var. Biz de bunu kırtasiyeye çevirmek istedik. Bu yönde de ihtiyaç sahiplerine ulaşmak istiyoruz. Şu anda birkaç öğrencimize ulaşmış durumdayız. Bazı arkadaşlarımız da sağ olsun yardımcı oldular, bize destek oldular. Şimdi de diğer destekçilerimizi bekliyoruz. Çok fazla ihtiyaç sahibi olan arkadaşlarımızı gördükçe bu uygulamadan insanların yararlanmasını istedik. Hayat paylaştıkça güzel tabi” dedi. Projenin diğer kırtasiyelere de örnek olmasını dileyen Yaşar, “Daha çok insanımıza, çocuğumuza ulaşmak, daha çok aileye destek olmak ve onlara dokunmak gerçekten bizim amaçlarımızdan bir tanesi. İnşallah daha da ileri boyutlara gider, daha da büyür kampanyamız. Şimdilik burada uyguluyoruz. İnşallah başka kırtasiyeler de örnek alır” diye konuştu.
Yalova’da bir kırtasiyede askıda defter-kalem uygulaması başladı
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:07 Yalova’da bir kırtasiyede askıda defter-kalem uygulaması başladı Yalova’da bir kırtasiyede ihtiyaç sahipleri için askıda defter ve kalem uygulaması başlatıldı. İsmetpaşa Mahallesi Girne Caddesi’nde faaliyet gösteren bir kırtasiyede ihtiyaç sahibi öğrenciler için askıda defter ve kalem uygulaması hayata geçirildi. Uygulama ile kırtasiyede vatandaşlar, ihtiyaç sahiplerine verilmesi için defter ve kalem alarak askıya bırakıyor. Askıdaki ürünler ise öğrencilere ulaştırılıyor. Uygulamayı başlatan kırtasiyenin işletmecisi Dilek Yaşar, arkadaşlarıyla sohbet esnasında böyle bir fikrin geliştiğini ve uygulamaya başladıklarını belirterek, “Defter kalem ihtiyaç sahiplerine ulaşmak için nasıl bir uygulama yapabiliriz dedik. Normalde askıda ekmek gibi bir şey var. Biz de bunu kırtasiyeye çevirmek istedik. Bu yönde de ihtiyaç sahiplerine ulaşmak istiyoruz. Şuanda birkaç öğrencimize ulaşmış durumdayız. Bazı arkadaşlarımız da sağ olsun yardımcı oldular, bize destek oldular. Şimdi de diğer destekçilerimizi bekliyoruz. Çok fazla ihtiyaç sahibi olan arkadaşlarımızı gördükçe bu uygulamadan insanların yararlanmasını istedik. Hayat paylaştıkça güzel tabi” dedi. Projenin diğer kırtasiyelere de örnek olmasını dileyen Yaşar, “Daha çok insanımıza, çocuğumuza ulaşmak, daha çok aileye destek olmak ve onlara dokunmak gerçekten bizim amaçlarımızdan bir tanesi. İnşallah daha da ileri boyutlara gider, daha da büyür kampanyamız. Şimdilik burada uyguluyoruz. İnşallah başka kırtasiyeler de örnek alır” diye konuştu.
Yalova’da bin 700 yıllık antik su kanalı turizme kazandırılıyor
16 Eylül 2024 Pazartesi - 13:06 Yalova’da bin 700 yıllık antik su kanalı turizme kazandırılıyor Yalova’nın Çınarcık ilçesinde bağlı Teşvikiye beldesinde bulunan ve yaklaşık 7 kilometre uzunluğundaki antik su kanalının 500 metrelik kısmı restore edilerek turizme kazandırılıyor. Yalova İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ile Teşvikiye Belediyesi arasında yapılan protokol çerçevesinde tarihi su kanalında restore çalışmaları devam ediyor. İl Özel İdaresi tarafından desteklenen çalışmalar çerçevesinde bin 700 yıllık tarihi yapının 550 metrelik kısmı restore ediliyor. Teşvikiye Belediye Başkanı Mustafa Nurten, Roma döneminden kalma antik su kemerlerini turizme kazandırmak istediklerini söyledi. Nurten, önümüzdeki bahar aylarında çalışmaların tamamlanacağını belirterek, “İnşallah yakın bir zamanda burasını hizmete, turizme açacağız. Halkımızın gezip dolaşacağı, sosyalleşebileceği alanlar oluşturacağız. Bu alanda tünellerin haricinde de insanların oturacağı, çevreyle bütünleşmiş bir şekilde tesislerimiz de olacak” dedi. Nurten, doğa ve deniz turizminin ön plana çıktığı beldede bu tarihi yapının turizme ayrı bir değer de katacağını söyledi. Döneminin şaheseri Geçtiğimiz şubat ayında projeye başladıklarını ifade eden mimar Halil Ubuz, antik su kanallarının tarihlendirilmesinin geç Roma dönemi olduğuna dikkati çekerek şöyle konuştu: “Burada mevcut su tünellerinin uzunluğu 7 kilometre. Çınarcık’ın uç noktasına kadar devam ediyor. Burada amaç suyu depolamak. Suyu depoladıktan sonra insanların kullanımına vermek. Bunun içinde tünellerin çeşitli yerlerinde basınç ayarlayıcı çökertme havuzları yapılmış. Suyun direkt olarak 7 kilometre boyunca gitmesi amaçlanmamış. O dönemde kendiliğinden eğimler mevcut durumda. Hiçbir şekilde suyun akışını sağlamak için herhangi bir mekanik veya insan elinin değeceği bir müdahale söz konusu değil. O dönemlerde enteresan tabi, bu tarzda yapıları Türkiye genelinde, dünya genelinde görmek çok mümkün değil. Bahsettiğimiz net olarak tarihlenen süreç bin 700 yıl önceden bahsediyoruz. İstanbul’da Ayasofya’ya bakıyorsunuz 532’li yıllarda yapılmış bir eser. Burası oradan da eski. Burası hakikaten Türkiye’nin, dünyanın yapılaşmada, suyun akışını, suyun tahliyesini ilerletmek açısından çok önemli bir alanı haline gelmiş.” Ubuz, çalışmalar tamamlandıktan sonra bölgeyi ziyaret edenleri tarihte 2 bin yıl önceye götürmek istediklerini belirtti.
Yalova’da denizde kaybolan Yücel Coşkun’un arama çalışmaları 22’nci gününde sürüyor
15 Eylül 2024 Pazar - 20:56 Yalova’da denizde kaybolan Yücel Coşkun’un arama çalışmaları 22’nci gününde sürüyor Yalova’nın Armutlu ilçesinde denize kanoyla açıldıktan sonra kaybolan 2 arkadaştan Yücel Coşkun’un arama çalışmaları 22’nci gününde devam ediyor. 25 Ağustos Pazar günü akşam saatlerinde Armutlu Meslek Yüksek Okulu süs balıkları üretim birimi yakınlarından kanoyla denize açılan tersane işçileri Hüseyin Piner (33) ve Yücel Coşkun (28), cep telefonlarıyla saat 17.30 sularında 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak yardım talebinde bulunmuşlardı. Bölgeye kısa sürede giden Sahil Güvenlik unsurları, 2 arkadaşa ulaşamamıştı ve geniş çaplı arama kurtarma çalışmalarına başlanmıştı. Arama çalışmalarının 4. gününde Hüseyin Piner’in cansız bedenine Bursa’nın Mudanya ilçesi kıyısında ulaşılmıştı. Yücel Coşkun’u arama çalışmaları ise, Yalova Valiliği ve AFAD Yalova İl Müdürlüğü koordinesinde hava, deniz ve karadan 22. gününde de aralıksız devam ediyor. Yalova Valiliği’nden arama çalışmalarına ilişkin yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “15.09.2024 tarihi itibarı ile sahada Yalova AFAD 8 personel, 3 araç, 1 bot, Sakarya AFAD 5 personel, 1 araç, 1 bot; Ankara JAK 10 personel, 3 araç, 2 bot, 1 YTS, 1 ROV; Manisa Jandarma Asayiş Bot 4 personel, 1 araç, 1 bot; UMKE Yalova 3 personel, 1 araç; Yalova Deniz Polisi 2 personel, 1 araç, 1 tekne olmak üzere Yalova ilinde toplam 35 personel, 10 araç, 6 bot, 2 tekne, 1 YTS (yandan taramalı sonar), 1 ROV (sualtı, arama ve görüntüleme robotu), ayrıca Bursa Mudanya kıyılarında ise 25 personel, 2 araç, 4 bot ve 3 drone olmak üzere toplamda 60 personel, 12 araç, 10 bot, 2 tekne, 1 YTS, 1 ROV, 3 dron ile arama çalışmaları devam etmektedir. Sahil Güvenlik Komutanlığı unsurları tarafından 10 farklı bot, 2 dalgıç timi (YTS ile birlikte), 1 SG helikopteri ve 1 SG uçağı ile arama kurtarma görevi icra edilmiştir. Sahil Güvenlik Güney Marmara Grup Komutanlığı tarafından kayıp vatandaşımıza yönelik her türlü ihbar değerlendirilerek, görevlerden istifade ile arama/dalış faaliyetleri icra edilmektedir.”
Yalova’da denizde kaybolan Yücel Coşkun’un arama çalışmaları 22’nci gününde
15 Eylül 2024 Pazar - 20:55 Yalova’da denizde kaybolan Yücel Coşkun’un arama çalışmaları 22’nci gününde Yalova’nın Armutlu ilçesinde denize kanoyla açıldıktan sonra kaybolan 2 arkadaştan biri olan Yücel Coşkun’un arama çalışmaları 22’nci gününde devam ediyor. Alınan bilgiye göre, 25 Ağustos 2024 pazar günü akşam saatlerinde Armutlu Meslek Yüksek Okulu süs balıkları üretim birimi önlerinden kanoyla denize açılan tersane işçileri Hüseyin Piner (33) ve Yücel Coşkun (28) cep telefonlarıyla saat 17.30 sularında 112 acil çağrı merkezini arayarak yardım talebinde bulunmuşlardı. Bölgeye kısa sürede giden Sahil Güvenlik unsurları 2 arkadaşa ulaşamamıştı ve geniş çaplı arama kurtarma çalışmalarına başlanmıştı. Arama çalışmalarının 4. gününde Hüseyin Piner’in cansız bedenine Bursa’nın Mudanya ilçesi kıyısında ulaşılmıştı. Öte yandan, Yalova Valiliği ve AFAD Yalova İl Müdürlüğü koordinesinde hava, deniz ve karadan yapılan arama çalışmaları 22. gününde de aralıksız devam ediyor. Konuyla ilgili Yalova Valiliği’nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “15.09.2024 tarihi itibarı ile sahada Yalova AFAD 8 personel, 3 araç, 1 bot, Sakarya AFAD 5 personel, 1 araç, 1 bot; Ankara JAK 10 personel, 3 araç, 2 bot, 1 YTS, 1 ROV; Manisa Jandarma Asayiş Bot 4 personel, 1 araç, 1 bot; UMKE Yalova 3 personel, 1 araç; Yalova Deniz Polisi 2 personel, 1 araç, 1 tekne olmak üzere, Yalova İlinde toplam 35 personel, 10 araç, 6 bot, 2 tekne, 1 YTS (yandan taramalı sonar), 1 ROV (Sualtı, arama ve görüntüleme robotu), Ayrıca Bursa Mudanya kıyılarında ise; 25 personel, 2 araç, 4 bot ve 3 drone olmak üzere; toplamda 60 Personel, 12 araç, 10 bot, 2 tekne, 1 YTS, 1 ROV, 3 drone ile arama çalışmaları devam etmektedir. Sahil Güvenlik Komutanlığı unsurları tarafından 10 farklı bot, 2 dalgıç timi (YTS ile birlikte), 1 SG helikopteri ve 1 SG uçağı ile arama kurtarma görevi icra edilmiştir. Sahil Güvenlik Güney Marmara Grup Komutanlığı tarafından kayıp vatandaşımıza yönelik her türlü ihbar değerlendirilerek görevlerden istifade ile arama/dalış faaliyetleri icra edilmektedir.”
Dr. Karabulut, sinsi hastalık prostat kanseriyle ilgili uyardı
15 Eylül 2024 Pazar - 15:51 Dr. Karabulut, sinsi hastalık prostat kanseriyle ilgili uyardı Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Üroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Musa Karabulut, “Ailesinde prostat kanseri olan kişiler 40 yaşından itibaren, ailesel bir risk yoksa da 50 yaşından itibaren her yıl mutlaka bir üroloğa prostat yönünden muayene olmasında fayda vardır” dedi. Dr. Karabulut, 15 Eylül Prostat Kanseri Farkındalık Günü nedeniyle açıklamalarda bulundu. Prostatın erkeklerde mesane altında bulunan, içinden idrar kanalının geçtiği, ceviz büyüklüğünde bir organ olduğunu söyledi. Organın işlevinin üremeye yardımcı olacak bazı enzimleri ve salgıları üretmek olduğunu söyleyen Dr. Karabulut, “Prostat kanseri ise bu normal prostat bezi hücrelerinin kontrolsüz ve düzensiz büyümesiyle ortaya çıkan bir kanser türüdür. Erkeklerde kanser türleri içinde ikinci sırada yer almaktadır. Hatta 70 yaşından sonra erkeklerdeki ilk kanser türlerinden birisi olduğunu da söyleyebiliriz” dedi. Prostat kanserinin bir erkeğin yaşamı boyunca karşılaşma riskinin yaklaşık yüzde 17 ile 20 arasında olduğuna vurgu yapan Dr. Karabulut, şöyle konuştu: “Bu bayağı yüksek bir rakam. O yüzden bunun erken dönemde yakalanması bizim için çok önemli. Bu erken dönemde yakalanmasında hemen hemen tedavi edilmiş gibi başarı şansı çok yüksektir. Bu erken tanı da ancak tarama testleriyle ortaya konulabilir. Özellikle PSA ve parmakla muayeneyle tanıyı koyabilmekteyiz. Prostat kanseri çok sinsi bir hastalıktır. Geç dönem olmadan hemen hemen belirti vermemektedir. Geç dönemde olduğunda belirtiler özellikle prostat kanserinin büyümesiyle idrar kanalına baskı yapması neticesinde normal prostat iyi huylu büyümesi gibi belirtiler verir. İşte bu nedir, sık idrara çıkma, idrarın zayıf gelmesi belirtiler olabilir. Ayrıca kanserin büyümesine bağlı, meni ve idrardan kan gelmesi, daha geç evrelerde kemiklere yayılım olmasıyla bel, kalça ağrıları gibi kendini gösterebilir ama zaten bu evrede hasta gecikmiş dönemdedir.” “Erken tanı bizim için çok önemlidir” Özellikle hastalığı geç olmadan yakalamak istediklerini ifade eden Dr. Karabulut, “Bu prostat kanseri özellikle 40 yaşın altında nadir görülmektedir. Kanseri özellikle 50 hatta 65 yaşından sonra teşhis edebilmekteyiz. Bu nedenle erken tanı çok önemli. Ailesinde prostat kanseri olan kişiler 40 yaşından itibaren, böyle bir ailesel bir risk yoksa da 50 yaşından itibaren her yıl mutlaka bir üroloğa prostat yönünden muayene olmasında fayda vardır. Dediğimiz gibi ailesinde birinci derece yakınlarında baba, kardeş veya amca gibi yakınlarında prostat kanseri var ise 40 yaşından itibaren mutlaka doktora, üroloğa muayeneye gelmesi lazım. Erken tanı bizim için çok önemlidir. Erken tanıyla hemen hemen hastalığı tedavi bile etmiş olabiliyoruz bazı durumlarda. Geldiğinde kandan PSA bakmak ve parmakla muayene ile en azından prostat muayenesini yaparız. Eğer bunda bir şüphe uyanırsa daha ileri incelemeler yaparak esas tanıyı prostat biyopsisi yaparak tanıyı koyuyoruz” diye konuştu. Tedavi yöntemleriyle ilgili de bilgi veren Dr. Karabulut, “Erken dönemden hastalığı yakalandığımızda cerrahi tedaviyle prostatın alınmasıyla hastalığı tedavi edebilmekteyiz. Ayrıca daha alternatif tedavi olarak ışın, hormon tedavisi ve kemoterapi olmak üzere tedavi çeşitlerimiz vardır” dedi.
Yalova’da evine icra gönderen ev sahibinin cinsel organını kesen zanlı tutuklandı
14 Eylül 2024 Cumartesi - 21:17 Yalova’da evine icra gönderen ev sahibinin cinsel organını kesen zanlı tutuklandı Yalova’da bir kiracı, evine tahliye için icra memurları gönderen ev sahibinin cinsel organını kesti. Ev sahibi hastanede tedavi altına alınırken, kiracı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Alınan bilgiye göre, Dere Mahallesi’nde ikamet eden Adnan S. (50), aynı binada oturan ev sahibi K.A. (69) ile evine tahliye için icra memurlarını gönderdiği için tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle kiracı Adnan S., ev sahibi K.A’yı önce yumrukladı, sonrasında ise elindeki bıçakla cinsel organını kesti. Gözü dönen kiracı, bununla da yetinmeyerek yaşlı adamın kestiği cinsel organını ağzına sokmaya çalıştı. K.A’nın yere düşmesiyle olay yerinden ayrılan Adnan S., daha sonra polise giderek teslim oldu. Kiracısı tarafından cinsel organı kesilen ev sahibi K.A., olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri tarafından Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak ameliyata alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen zanlı ise, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kiracının polise verdiği ifade kan dondurdu Ev sahibinin cinsel organını kestikten sonra teslim olan Adnan S., polise verdiği ifadede ise şunları söyledi: “K.A. ev sahibim olur. Ben bahçe katında ikamet ederim, K.A. 2 üst katımda ikamet eder. K.A. tahliye olmam için önceki tarihte icra yoluna başvurmuş ve tahliyemiz kesinleşmişti. Kesinleşmeden sonra kendisi ile kira konusunu konuştuk, icrayı uygulamayacağını, icrayı kaldıracağını söyledi. Yaklaşık 1 yıldan fazla süredir sorunsuz otururum. Bugün eşim beni arayarak, ‘İcra memurları geldi. Evden çıkartacaklarmış bizi’ dedi. Ben eve gittiğimde memurlar evden ayrılmıştı. Evde bulunurken eşim televizyonun kablosunu kırmış, ben de tadilat yapmak için kırmızı siyah renkli sapı olan bıçak ile televizyon kablosunu tamir ediyordum. Evim zemin katta olduğundan ve bahçeyi gördüğünden orada bahçede uğraşan ev sahibim K.A.’yı gördüm. İkametimin kapı ağzına çıktım, o da yanıma geldi. K.’ya ‘Biz zaten anlaşmıştık, bu icra nereden çıktı’ dedim. K. bana ’Ben adamın anasını işte böyle s..’ dedi. Bu hakaret üzerine bir anda K’ya bir kez yumrukla vurdum. K.A. yakamı tuttu. Elimle onu itekledim, boştaki elimle onun bol olan pantolonunu biraz aşağı ve öne doğru çektim. Diğer elimdeki bıçakla kemer bölgesinden aşağı doğru kıyafetlerini kestim. Sonra boştaki elimle cinsel organını tuttum. Elimde bulunan kırmızı siyah renkli bıçakla da cinsel organını kestim. Bu bıçakla bilerek isteyerek K.’nın yanına gelmedim. İş yaptığımdan elimde unutmuşum. Böyle bir olayın planını yapmadım, bana hakaret edince aniden bu olay gerçekleşti. Bu cinsel organının parçasını ne yaptığımı tam olarak hatırlamıyorum. Ancak ağzına sokmak istediğimi biliyorum. Ağzı kapalı olduğundan böyle bir şey yapmam mümkün olmadı. K.A. yere düşünce de ’Adamın s... ağzında olmaz yerinde olur’ dedim. Olay biter bitmez K.A’yı orada bırakarak hemen elimdeki bıçakla polis merkezine gelerek teslim oldum. Olay bu şekilde olmuştur, harici bir suçlamayı kabul etmiyorum."