Yerel Haberler
Van
28 Kasım 2024 Perşembe - 17:06 Posta pullarına duyduğu ilgi onu pul koleksiyoneri yaptı Van’ın Erciş ilçesinde yaşayan 63 yaşındaki oto yedek parça ustası Sami Demir, çocukluğunda posta pullarına duyduğu ilgiyi koleksiyona dönüştürdü. Çocukluk yıllarında babasına gelen mektupların üzerinde bulunan posta pullarındaki resim ve yazıları ilgiyle takip eden Sami Demir, bu pulları ve mektupları biriktirmeye başladı. Yurt içinden ve yurt dışından gelen farklı yıllara ve tarihlere ait mektupların pullarını evinde biriktiren Demir, bu merakını koleksiyona dönüştürdü. PTT’nin kişiye özel pul yapacağını duyan Demir, kendisi için de özel pul yaptırdı. En eskisi 1960 tarihli olan pul ve mektupları biriktiren Demir, gençlere ve çocuklara bu tür koleksiyonlar oluşturma tavsiyesinde bulundu. Sami Demir, Erciş Sanayi Sitesi’nde yedek parça işiyle uğraştığını belirterek, “1960’lı yıllardan beri babama gelen mektuplar üzerindeki pulları gördüğümde benim çok dikkatimi çekiyordu. Bu ilgi ve dikkat zamanla beni pul koleksiyonu yapmaya yöneltti ve o günden bugüne kadar pullara aşırı bir merakım var. Çünkü pulların üzerindeki resimler, bize ülkenin sosyopolitik yapısını da gösteriyor ve neler yapıldığını görebiliyoruz. Pulların içinde 1960’lı yılların pulu var. Babama gelen bir mektuptu, o mektubun üzerindeki pul hala duruyor. O bana bir hobi oldu. Güzel bir sanat oldu ve bir sevgi oluşturdu. Ben gençlerin de pul koleksiyonu ve buna benzer hevesleri varsa yapmasını istiyorum. Çünkü gerçekten insan güzel zaman geçiriyor ve sanata dair çok şeyler öğreniyor. 2017 yılında PTT’nin kişiye özel yaptırmış olduğu pullardan bir tanesi de var” dedi.
28 Kasım 2024 Perşembe - 16:55 Van’da iki aşiret arasındaki husumet barışla sonuçlandı Van’da Gevdan ile Goyii aşiretleri arasındaki husumet, kanaat önderlerinin yoğun çabalarıyla barışla sonuçlandı. Van’da Gevdan ile Goyii aşiretleri arasında yaklaşık 15 gün önce bir kişinin ölümüyle başlayan husumet, kanaat önderlerinin yoğun çabaları sayesinde barışla noktalandı. Bir düğün salonunda düzenlenen barış yemeğinde konuşan Gevdan Aşiret Lideri Mehmet Arslan, daha önceleri bu tür olaylarda ikinci bir tarafa ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, “Bugün çok daha farklı bir boyut gösterdi. Düne kadar bu tür olaylarda ikinci bir tarafa ihtiyaç duyuluyordu. Oysaki başkanım bize çok daha değişik bir gün yaşattı. Artık bir başkası araya girerek değil de aile ile bire bir karşıya gelerek o kadar sağduyulu davrandı ki hiç kimseyi araya bırakmadık. Bu olayda hiçbir insanın günahı yok. Önceden belirlenmiş bir olay değil. Tamamen kazaya benzer bir şekilde gece olan bir olay. Başkanım da bu şekilde olaya bakarak bunu aşiretçiliğe dökmeden tam tersine yapıcı bir şekilde yaklaştı. Bugün her iki aile var. Bunun alt zeminini yapan ve çabasından dolayı Cafer Başkanıma, yaklaşımlarından dolayı çocuğun ailesine ve emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi. Şırnak Uludere ilçesine bağlı Hilal Belde Belediye Başkanı Cafer Benek ise her iki ailenin de devletinin yanında yer alıp hukuka inandıklarını belirterek, “Öncelikle bir hukuk devletinde yaşıyoruz. Bu tür olaylarda hepimiz öncelikle hukukumuza güvenmiş insanlarız. Bu tür şeyleri kanuna bırakmamız lazım. İkincisi burada bir olay oldu. Bu olayda, her iki tarafın en yakınları olan kardeşleri dahi bu olaydan haberdar değillerdi. Kendileri arasında bir tartışma oldu. Tartışmanın sonucunda böyle bir kaza, böyle bir bela ikisinin önüne geldi. Tabii biz bu olayı büyütmeden, aşiretçiliğe dökmeden, iki aile ile bir araya gelip bu konuyu kapattık. Ben bu manada Mehmet Ağa’ya, Tahsin Beşitoğlu’na, Ali Kılıç’a çok teşekkür ediyorum. Bu konuda çok emekleri oldu. Bu konular bir an evvel aileler arasında kapatılmalı ve hukuka bırakılmalı. Çünkü biz bir hukuk devletinde yaşıyoruz. Burada bizim görevimiz iki ailenin olayını büyütmemek ve devletimize yardım etmektir. Burada emniyet mensupları olsun, jandarma olsun bunları yormadan bu olayları kapatmak istedik. Ben şahsım adına her iki tarafa da teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Kürtçe yapılan duaların ardından tören, ikramlarla sona erdi.
Erciş’te yaşayan Kırgız Türkleri 42. Yıl Kültür Şenliği düzenledi
27 Temmuz 2024 Cumartesi - 23:01 Erciş’te yaşayan Kırgız Türkleri 42. Yıl Kültür Şenliği düzenledi Afganistan’ın Pamir Yaylası’ndan göç ederek Van’ın Erciş ilçesine bağlı Ulupamir Mahallesi’ne yerleşen Kırgızlar, "42. Yıl Kültür Şenliği" düzenledi. Afganistan’ın Pamir Yaylası’ndan 1982’de Türkiye’ye gelen Kırgız Türkleri, Erciş ilçesine 30 kilometre mesafedeki Ulupamir Mahallesi’nde yaşamlarını sürdürüyor. Ulupamir Kırgız Türklerinin Türkiye’ye gelişlerinin 42. yılı dolayısıyla Ulupamir Mahallesi’nde kültür şenliği düzenlendi. Program Ulupamir’deki Kırgız Türklerinin öncüsü olan Hacı Rahmankul Kutlu’nun kabrinin ziyareti ile başladı. Daha sonra tören alanında gerçekleştirilen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti. Protokol konuşmaları, folklor gösterisi, hediye ve plaket takdimlerinin ardından tören sona erdi. Asırlardır yaşattıkları geleneklerini Türkiye’de de sürdüren Kırgız Türkleri, mahalle meydanında yapılan etkinlikte; aşık oyunu, el sanatları sergisi, at yarışları gösterisi ve geleneksel lezzetlerin tanıtımını yaptı. Renkli görüntülerin yaşandığı etkinliğe Erciş Kaymakamı Murat Karaloğlu, Van Vali Yardımcısı Murat Yayabaşı, Van İl Emniyet Müdürü Murat Mutlu, Kırgızistan Ankara Büyükelçisi Ruslan Kazakbayev, Türksoy Genel Sekreteri Sultan Raev, Narın Valisi Altınberk Ergeşov, bazı siyasi parti temsilcileri, ilçe protokolü ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Van’da yetersiz uçak seferleri için yürüyüş yapıldı
27 Temmuz 2024 Cumartesi - 13:48 Van’da yetersiz uçak seferleri için yürüyüş yapıldı Van’da bir araya gelen turizmciler ile acente temsilcileri, yetersiz uçak seferlerine ilişkin bir yürüyüş gerçekleştirdi. Van TSO binası önünde bir araya gelen çok sayıda turizmci ile acente temsilcisi, "Van Uçamıyor" temasıyla İskele Caddesinden başlayarak bir yürüyüş düzenledi. Beşyol Meydanından, kentin en işlek caddesi olan Cumhuriyet Caddesinde bulunan kent meydanına kadar devam eden yürüyüş, basın açıklamasıyla son buldu. Burada basın açıklamasını okuyan Van TSO Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva, ülkenin en doğusunda yer alan ve uzaklık nedeniyle ulaşımda genellikle havayolunun tercih edildiği Van’ın 1 milyon 120 bini aşkın nüfusuyla en kalabalık 19’uncu kent olduğunu belirtti. Hinterlandında bulunan 5 milyon nüfusa hizmet veren kentin, bölgenin çekim merkezi olduğunu ifade eden Takva, "Her yıl artan nüfusu ve bölgenin cazibe merkezi olan şehrimizde buna bağlı olarak uçak yolcu sayısı da gün geçtikçe artmaktadır. Kendi vatandaşlarımızın yanı sıra İran ve Irak’tan İlimize gelen vatandaşlar, Ülkemizin batı illerine gitmek için havayolu ulaşımını tercih etmektedir. Türkiye’nin en eski hava meydanlarından bir tanesi olan Ferit Melen Havalimanı ne yazık ki gerekli ilgiyi ve sefer sayılarını görememektedir" dedi. "Uçak sorunu henüz çözülmüş değil" Tüm potansiyellere ve taleplere rağmen ortalama 10-12 arasında değişen uçak sefer sayılarının ihtiyaca karşı gelmediğini dile getiren Takva, "Uzun yıllardır devam eden, dile getirilen ve sosyal medyada ’Van Uçamıyor’ sloganına dönüşen uçak sorunu henüz çözülmüş değil. Kent dinamiklerinin tamamının yer aldığı ve sorunun çözümü konusunda daha önce Ferit Melen Havalimanı’nda kitlesel basın açıklaması yapılmış olmasına rağmen sonuç alınamamıştır" diye konuştu.
Van’da “Filistin’i Unutma” konulu basın açıklaması yapıldı
26 Temmuz 2024 Cuma - 14:28 Van’da “Filistin’i Unutma” konulu basın açıklaması yapıldı Van Filistin’e Destek Platformu üyeleri, İsrail’in Gazze’ye yönelik devam eden saldırılarını basın açıklamasıyla protesto etti. Van Filistin’e Destek Platformu üyeleri Cuma namazı sonrası Hazreti Ömer Camii avlusunda bir araya gelerek “Filistin’i Unutma Gazze Hakkında Konuşmaya Devam Et” konulu bir basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Ömer Gündüz, Gazze’ye yönelik saldırıların 9 aydır devam ettiğini belirtti. Gündüz, “Son olarak hafta başında Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus şehrinin çeşitli bölgelerine düzenlediği hava ve topçu saldırıları sonucu 100’den fazla Filistinli kardeşimiz şehit olmuştur. İyice zıvanadan çıkan Siyonistler, insanlıktan uzak bir halde terör saldırılarını sürdürürken gerçekleşen bu son saldırı sözün bittiği yer olmuştur. Gazze Şeridi’ndeki Refah kentinde yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarını bombalayan Siyonist İsrail’in ve en büyük destekçisi katil ABD’nin bölgede bu kadar rahat hareket etmesinin en büyük sebebi elbette ki katliamlara ‘dur’ diyecek yetkin ve etkin bir gücün olmayışı ve Müslüman ümmetin dağılmışlığıdır. Her zaman haykırdığımız gibi İsrail ancak güçten anlar. Üzülerek söylemek gerekir ki Filistin’de, Gazze’de yaşanan zulüm ve katliamlar şu günlerde Müslümanların gündeminden düşmüş durumdadır. Bu sebeple bugün burada bir araya gelişimizin gayesi Gazze’de yaşanan katliamları asla unutma ve unutturma demek içindir” dedi. Basın açıklaması yapılan duanın ardından son buldu.
Urartu’nun yeni ölü gömme tipine rastlandı
26 Temmuz 2024 Cuma - 09:19 Urartu’nun yeni ölü gömme tipine rastlandı Van’ın Gürpınar ilçesindeki Çavuştepe Kalesi nekropolünde, Urartular dönemine ait yeni bir ölü gömme tipine rastlandı. Gürpınar ilçesinde her yıl tarihe ışık tutacak önemli buluntuların gün yüzüne çıkarıldığı Çavuştepe Kalesi’nde bu yıl başlatılan kazı çalışmaları sırasında Urartuların ölü gömme geleneğine ışık tutacak bir ilk yaşandı. Urartu Kralı II. Sarduri tarafından yaptırılan Çavuştepe Kalesi ve kuzey kısmındaki nekropol (mezarlık) alanında başlatılan kazı çalışmalarıyla tarihin gizemli sırları çözülüyor. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu başkanlığında, Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle yapılan kazılarda bu yılın ilk sezonunda bir ilk yaşandı. Farklı şekilde ölü gömme adetinin bir arada olduğu nekropolde, daha önce 4 farklı ölü gömme yöntemine rastlanmıştı. Bu yıl yürütülen kazılarda daha önce benzerine rastlanmamış şekilde yakılan cesedin külleri direkt olarak sanduka mezarına bırakılmış halde bulundu. İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rafet Çavuşoğlu, Çavuştepe Kalesi ve nekropoldeki kazıların bu yıl Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle 16 Temmuz 2024 tarihi itibariyle başladığını belirtti. Kazı alanının iki bölümden oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Çavuşoğlu, “Nekropolde iki çeşit gömü var. Bunlardan biri ölülerini yakarak gömme dediğimiz ‘kremasyon’, diğer ise ceset gömü şeklindedir. Cesetleri yaktıktan sonra küllerini küplerin içerisine gömüyorlar. Ceset gömme ise direkt toprağa gömme şeklindedir. Ancak 4 çeşit tiple karşılaştık. Bunlardan ilki taş sırasına dizilmiş olan gömü şekilleri, ikincisi direkt cesedin toprağa gömülüşü var, üçüncü sanduka şeklinde dediğimiz dört bir tarafını sandık şeklinde düzenleyerek gömdükleri var, bir diğeri ise urne mezar tipiyle karşılaşmış bulunmaktayız” dedi. “Mezar geleneği içerisinde bir ilk” Yeni dönem kazılarda şaşırtan en önemli bulguya ulaştıklarını dile getiren Çavuşoğlu, “Daha önce sanduka denilen mezar tipinin içerisine ilk defa ceset yakılarak küpün içerisinde bulunmuştu. Ancak bu kez, ceset yakılarak sanduka tipi dediğimiz mezar içerisine ölünün küllerinin bırakılmış olmasıyla karşılaştık. Bu mezar geleneği içerisinde ilk uygulama olarak karşımıza çıktı. Arkeolojik veri olarak bizim için önemli bir bulguydu” diye konuştu. “Oval surlar gizemini koruyor” Nekropolün etrafında devam eden surun sırrını henüz çözemediklerini ifade eden Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Alanın etrafında sur şeklinde taş dizileri devam ediyor. Arkeolojik olarak bunun ne ihtiva ettiğiyle ilgili en büyük çalışmalarımızdan biri de bu surun sırrını çözmek. Sur oval bir şekilde devam ediyor. Mezarlık alanında bu sura neden ihtiyaç duyuldu? Bu kazılarda bunun cevabını da arıyoruz. Diğer taraftan Çavuştepe Kalesi, Urartu’nun zirve noktasını oluşturuyor. Buradaki gömüler zirve noktasını oluşturan krallık döneminde başlıyor. Nekropoldeki gömü de 250-300 yıl devam ettiğini tahmin ediyoruz. Çünkü Urartu Devleti yıkıldıktan sonra da bu devam etmiş gözüküyor. Urartu Devleti yıkılınca halk yok olmuyor, burada yaşamını devam ettiriyor.”
Kuzey Irak’tan gelen hasta Lokman Hekim’de ilk kez uygulanan yöntemle sağlığına kavuştu
26 Temmuz 2024 Cuma - 08:57 Kuzey Irak’tan gelen hasta Lokman Hekim’de ilk kez uygulanan yöntemle sağlığına kavuştu Kuzey Irak’tan gelen Sabriya Hasan Murad isimli hasta, Lokman Hekim Van Hastanesinde ilk defa uygulanan TAVİ yöntemi ile sağlığına kavuştu. Kuzey Irak’ta yaşayan Sabriya Hasan Murad (75) isimli kadın hasta, göğüs ve nefes darlığı şikayeti nedeniyle Van’a geldi. Burada Özel Lokman Hekim Van Hastanesine başvuran Sabriya Hasan Murad, ilk defa gerçekleştirilen TAVİ yöntemi (kalp kapağının ameliyatsız değiştirilmesi) ile sağlığına kavuştu. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Lokman Hekim Van Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Tuncer, hastanın göğüs ağrısı ve nefes darlığı şikayetiyle hastaneye başvurduğunu ifade ederek, “Yapılan muayenede kalp kapağında ileri derecede darlık olduğunu tespit ettik. Hastamızın ileri yaşı dolayısıyla ameliyatı riskliydi. Bu sebeple TAVİ dediğimiz anjiyo yöntemiyle kalp kapağını değiştirdik. Tabi bu kalp kapağının değiştirilmesi, risk açısından yüksek olmakla beraber ameliyat riskinin daha da yüksek olması dolayısıyla bunu tercih ettik. Hastamız ameliyattan bir gün sonra kalkıp yürüyebilecek noktada. Ameliyat gibi uzun süre yatağa bağımlı kalmayacak ve göğsü açılmadı. Ertesi gün hastamızı taburcu ederek, şifaya sebebiyet vermiş olduk” dedi. Van’da daha önce gerçekleştirdikleri TAVİ yönteminin ilk defa Lokman Hekim Van Hastanesinde yapıldığına dikkat çeken Tuncer, “Burada bunları rahatlıkla yapabileceğimiz teknik donanımımız ve tecrübemiz mevcut. Tabi bunun burada ilk olması ve hastada herhangi bir şikayet veya komplikasyon gelişmeden taburcu ediyor olmak hem hastanın hem de bizlerin yüzünü güldürdü. Sıkıntı yaşamadan hastamızı taburcu ediyoruz” ifadelerini kullandı. Van’ın sağlık turizmi açısından önemli bir konumda yer aldığını vurgulayan Dr. Tuncer, “Lokasyon olarak baktığımız zaman Van hem İran hem Irak ile sınırı olan bir ilimiz. Bu yönden o bölgelerden buralara zaman zaman hasta gelmekte. Oralarda bu işlemler belki yapılıyor olabilir ama hem batıya gitmekten daha yakın hem de iklim şartlarını da dikkate aldığımız zaman burası daha iyi. Çünkü o bölgede sıcaklık şuanda belki 50 derecenin üstünde. Hastalar burada hem tedavi oluyor hem şehirde rahat etmiş oluyor hem de tatillerini de yapmış oluyorlar. Yani bu yönden hastalar hem sağlığına kavuşuyor hem tatilini yapmış oluyor. Bu şekilde iki işi bir arada gerçekleştirmiş oluyorlar. Dolayısıyla hastalar bir sıkıntı yaşamıyorlar ve genellikle memnun olarak ilimizden ayrılıyorlar” diye konuştu. Van’da sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Sabriya Hasan Murad ise Kürtçe yaptığı konuşmasında, Lokman Hekim Van Hastanesi yönetimi ve çalışanlarına teşekkür etti.