Yerel Haberler
Tunceli
Tunceli’de motofest etkinlikleri sürüyor
29 Haziran 2024 Cumartesi - 14:10 Tunceli’de motofest etkinlikleri sürüyor Tunceli’de düzenlenen ve 4 gün sürecek olan Motofest etkinlikleri kapsamında yüzlerce motosikletli, Pülümür vadisini gezdi. Tunceli’de 27-30 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilen Motofest kapsamında Türkiye’nin farklı illerinden gelen motor tutkunları, doğa harikası Tunceli’yi keşfetmeye devam ediyor. Bu kapsamda yüzlerce motosikletli, etkinliğin 3’üncü gününde Pülümür vadisini gezdi. Erzincan’dan gelen Selçuk-Sibel Atasoy çifti, ’’Perşembe günü Tunceli’deki Motofest etkinliğine geldik. Eşimle birlikte Tunceli valisi, Pülümür, Ovacık gibi yerlerdeki güzel ve nezih ortamları gördük. Gerçekten gezilmesi gereken tabiat harikaları olan çok güzel bir yer. Tüm vatandaşlarımızı fırsat bulduklarında gelip görmelerini tavsiye ediyorum’’ dedi. ’’Şu anda tam bir düğün ortamı var’’ Türkiye Motosiklet Platformu Başkanı Zafer fatih Özsoy ise ‘’Tunceli’de kendisi de motosiklet tutkunu olan valimiz ile birlikte bu organizasyon Türkiye Motosiklet Federasyonu işbirliği ile düzenlenmiştir. Türkiye Motosiklet Platformu olarak bu etkinliğe destek vermek istedik. Tunceli özellikle doğa harikası, cennet ilimizde bu güne kadar keşfedilmemiş birçok nokta vardı. Zamanında buradaki olumsuz durumlardan dolayı insanlar gelmeye korkuyordu. Şunu söyleyebilirim, şu anda tam bir düğün ortamı var. Bu huzur ortamında herkesin buraya gelebilmesi gerekiyor. Burada düzenlenen ilk festivale katıldık. Buranın bir cennet olduğunu keşfettik. İnanılmaz güzel rotalar var. Bir motosikletçinin hayalini kurduğu yurt dışında bile göremeyeceğimiz güzel rotalar var burada, bunlara sahibiz. Böyle bir organizasyona katıldık buraya gelen binlerce motosikletçinin tanıtımı ile insanlar burayı görmek için can atacaklar. Biz çok memnun kaldık, inşallah önümüzdeki yıllarda da hep birlikte burada olmayı düşünüyoruz’’ diye konuştu. ’’Doğu ve Güneydoğu’nun en büyük motor organizasyonunu gerçekleştirmenin keyfi içindeyiz’’ Türkiye Motosiklet Federasyonu Asbaşkanı Mahmut Akülke de, ‘’Burada olmamızın nedeni, 27-30 Haziran arasında yapacağımız organizasyonun ikinci gününde biz, Tunceli Motofest, Türkiye Süper Enduro, ATV Kupası ve Mototur kapsamında Türkiye’nin dört bir yanından gelen motosikletçilerin katılımı ile dün ovacık gözeler turunu gerçekleştirdik. Bugün de Pülümür merkezdeyiz. Pülümür’ün doğal güzelliklerinin içindeyiz. Gerçekten inanılmaz bir vadiden geldik. Türkiye’nin dört bir yanında olmaya devam edeceğiz. Tunceli’de özelikle motosiklet gruplarının kulüplerinin Türkiye’nin dört bir yanından gelmesi bizleri çok mutlu etti. İnşallah kazasız belasız organizasyonumuzu bitirir arkadaşlarımız evlerine giderler. Bizim için en önemli şart o. Bir taraftan da organizasyonumuz devam ediyor. Bugün Türkiye Süper Enduro Şampiyonasının ikinci ayağı Tunceli ören yerinde başlıyor. Yarın finallerle devam edeceğiz. Bugün konserimiz olacak. Doğu Anadolu’nun ve Güneydoğu’nun en büyük organizasyonunu gerçekleştirmenin keyfi içerisindeyiz’’ şeklinde konuştu.
Coğrafi işaretli Ulukale dutu, Tunceli’nin köyünden çıkıp dünyaya ihraç ediliyor
27 Haziran 2024 Perşembe - 11:11 Coğrafi işaretli Ulukale dutu, Tunceli’nin köyünden çıkıp dünyaya ihraç ediliyor Tunceli’nin Çemişgezek ilçesine bağlı Ulukale ve çevre köylerinde üretilen, çekirdeksiz ve küçük taneli çerezlik Ulukale dutu, kadın erkek dayanışması ile üretilip birçok ülkeye ihraç ediliyor. Coğrafi işaretli olan ve aroması ile adından söz ettiren Ulukale dutu, ailelerin ortak çabası sonucu üretilip toplanıyor. Çemişgezek ilçesine bağlı Ulukale köyünde üretilen tescilli Ulukale dutunun hasadında sona gelinirken, elde edilen ürünler de pazar sunumuna hazır hale getiriliyor. Dut üretimi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan üretici Gülten Altınoluk, "Ben Ulukale köyünde dut üreticisiyim. Yaz sezonunda günlerimiz dut bahçelerinde geçiyor. Dutumuz tescilli ve güzel bir ürün. Yani köyümüzün geçim kaynağı. Ulukale köyü kadınları olarak eşlerimize dayanışma olarak hep destek oluyoruz. Organik ürün yetiştiriyoruz. Dut ağaçlarımıza, bahçelerimize hayvan gübresinden başka hiç bir gübre kullanmıyoruz. Her şeyi erkeklerimizden beklemiyoruz. Devletimizden de beklemiyoruz. Biz kadın olarak üretiyoruz. Eşimizle, ailemizle iş birliği içerisinde geçimimizi sağlıyoruz. Bütün kadınlara sesleniyorum, ekonomiyi düzeltmek için eşlerinize yardımcı olun, destek çıkın, çalışın, üretin ve başarın" dedi. ’’Dut üretiminde kesinlikle ilaç kullanılmıyor’’ Üreticilerden Gönül Bektaş da ’’Otuz yıllık tarih öğretmeniyim. Ulukale köyünde babama ve anneme yardım etmek için bulunuyorum. Çocukluğumuzdan beri bu işin içerisindeyiz. Yılın on ayı normal memurluk hayatımı sürdürüyorum. Ardından aileme yardım etmek için buraya geliyorum. Köyde ciddi anlamda bir erkek kadın dayanışması var. Köyümüzde eğitim düzeyi çok yüksek. Türkiye’nin eğitim düzeyinin en yüksek olduğu köylerden biri olduğunu söyleyebilirim. Köyümüzde bulunan insanlar genelde okumuş memur insanlardır. Ve onların çocukları da onlardan daha fazla eğitim almış insanlardır. Hiçbirimiz kadın erkek demeden yazın geldiğimizde özellikle kadınlarımız şalvarlarını giyer, yazmalarını bağlar ve dut bahçelerine inerler. Tarıma katkıda bulunuyoruz. Doğal tarımdan yanayız. Ulukale dutu da organik bir dut. Bu dut üretiminde kesinlikle ilaç kullanılmıyor" diye konuştu. Hüsniye Karakaya, "Elli senedir bu işi yapıyoruz. Dut üretimi yapıyoruz, memnunuz. Karşılığını da alıyoruz. Allah ömür verdikçe de bundan vazgeçmeyeceğiz, üreteceğiz" şeklinde konuştu. Hafize Adigüzel, "Dutumuzun rengi altın sarısı. Dutumuz bir marka ürün. Dutumuz özellikle çerezlik olarak üretiliyor. Bununla birlikte dutumuzdan pekmez ve pestil de yaparız. Dutu ve pestili çocuklarımız da yer, haricen satarız da. Bizim geçim kaynağımız bu’’ dedi. ’’Yıllık ortalama 400 ton ürün alabiliyoruz’’ Ulukale ve Bozağaç Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı ve aynı zamanda dut üreticisi Necmettin Duman, ’’Ulukale ve Bozağaç köylerinde üretilmekte olan Ulukale dutu yaklaşık olarak yılda ortalama 500 ton rekolte vermektedir. Rekoltemiz hava şartlarına göre değişmektedir. Ancak ortalama yıllık 400 ton ürün alabiliyoruz. Ürünümüz diğer dutlardan farkı, Ulukale dutumuz dalındayken yüzde 70 kurur, ondan sonra dökülür. Taze olarak döküldüğü zaman bizim ürünümüzün kalitesi bozulur. Dutumuzun pazar sorunu yoktur. Rekolte ne kadar yüksek olsa bile yaygın bir şekilde itibar görmektedir. Ayrıca, özellikle vatandaşlarımızın yaşamış olduğu Batı Avrupa ülkelerinde dahi bol miktarda tüketilen bir üründür. Dutumuz coğrafi işaret belgesine haizdir. Dutumuzun bir özelliği de doğası gereği asla dalında ilaçlama kabul etmez. Bizler bu yüzden organik üretim yapmak zorundayız" diye konuştu.
Tunceli’de, kurallara uymayan işletmelere ceza kesildi
26 Haziran 2024 Çarşamba - 18:21 Tunceli’de, kurallara uymayan işletmelere ceza kesildi Tunceli’nin Ovacık ilçesinde kurallara uymayan işletmelere cezai işlem uygulandı. Tunceli’de, yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte şehir merkezinin yanı sıra ilçelerde de denetimlerine yoğunluk veren Ticaret İl Müdürlüğü ekipleri, vatandaşların şikayetlerini değerlendirerek Ovacık ilçesinde kurallara uymayan işletmelere cezai işlem uyguladı. Turistlerin yoğun olarak ziyaret ettiği ilçelerin başında bulunan Ovacık’ta lokanta, restoran, kafe ve marketlerde fiyatların yüksek olduğu konusunda şikayetlerin artması üzerine denetimlerini sıklaştıran Tunceli Ticaret İl Müdürlüğü ekipleri Ovacık ilçesiyle, Munzur Gözeler mevkiinde 10 kafe, lokanta ve restoran, 4 market, 1 kasap ve 3 pastane olmak üzere toplam 18 işletmeyi denetledi. Daha önce eksiklerini gidermeleri için süre tanınmış 5 işletmeye bu kez tarife dışı satış yapmak başta olmak üzere farklı başlıklarda idari yaptırım gerçekleştirildi. Denetimlere ilişkin açıklama yapan Tunceli Ticaret İl Müdürü Kayahan Topal, “Amacımız esnaflarımızı zor durumda bırakmak değil, zaten eksikleri bulunan işletmelere bunları gidermeleri için ilkin 2-3 hafta arasında bir süre tanıyoruz. Bunlar giderildiyse herhangi bir cezai işlem uygulanmamış oluyor. Ancak uyarılarımıza rağmen eksiklerini gidermeyen ve bunun yanında tarife dışında satış gerçekleştiren 5 işletmeye vatandaşlarımıza da mağdur etmemek adına idari yaptırım uygulamak zorunda kaldık. Yaz sezonu boyunca belirli noktalarda hemşerilerimizin herhangi bir olumsuzluk yaşamaması adına denetimlerimizi artırarak devam ettireceğiz” dedi.
Tedavisi mümkün olmayan hastalığa termal su iyi geldi
26 Haziran 2024 Çarşamba - 10:21 Tedavisi mümkün olmayan hastalığa termal su iyi geldi Dünyada tedavisi olmayan ve halk arasında kelebek hastalığı olarak bilinen Epidermolizis Bullosa hastalığı bulunan Ahmet Can Erdoğan, gezi sırasında karşılaştığı girişimcisinin daveti üzerine geldiği Pertek kaplıcalarında termal havuza girdi. Yaklaşık 20 gündür termal suya giren Ahmet’in vücudundaki yaralarda ciddi derecede kapanma olurken, bu yöntem tedavisi bulunmayan kelebek hastalarına umut oldu. Tunceli’nin Pertek ilçesinde yapılan ve birçok hastalığa iyi gelen Pertek termal suyu, tedavisi olmayan kelebek hastalarına da şifa oldu. 17 yaşındaki Ahmet Can Erdoğan, Ankara’da tanıştığı Pertek Termal Otel sahibi Selahattin Şerefoğlu’na hastalığından bahsetti. Kendisini Tunceli’nin Pertek ilçesinde bulunan termal otelde misafir etmek istediğini aktaran Şerefoğlu, Ahmet Can’ı alarak termal otele getirdi. Yaklaşık 20 gündür özel odalarda bulunan doğal medical suyunun içerisine giren Ahmet Can’ın vücudunda gözle görülür derecede iyileşmeler oluştu. Yaralarının hızla kapandığını fark eden kelebek hastası genç, ağız içerisinde bulunan yaralarının da iyileşmesi için doğal suyu içmeye başladı. Termal otelde 20 gün boyunca doğal suya giren ve içen Erdoğan’ın yaralarının yüzde 80’ine yakını kapandı. Yaralarının yüzde 80’i kapandı Ankara’dan geldiğini belirten kelebek hastası Ahmet Can Erdoğan, “Selahattin ağabeyle tanıştım. Ankara’da yaralarımı gördü. Rahatsızlığımı anlatınca kendisi bana Tunceli’nin Pertek ilçesinde termal yeri olduğunu ve suya girmemi önerdi. Yaklaşık 20 gündür buradayım. Geçmeyen yaralarım bu su sayesinde geçmeye başladı. Benim gibi rahatsızlığı olanlara burayı şiddetle öneriyorum. Buradaki suyu içmek de çok iyi. Günde 3 litre su tüketiyorum. Ne kadar suya girerseniz su yaralara o kadar iyi geliyor. Burada ne ilaç ne krem var. Sadece suyun etkisi var. Benim gibi rahatsızlığı olan vatandaşları rahatlatacak su burasıdır. Suya girdikten sonra geçmeyen yaralarım geçmeye başladı. Kaşıntılarım azaldı, su toplamaları olmamaya başladı. Rahat bir şekilde yemek yiyip uyuyabiliyorum. Şu anda vücudumda bulunan yaraların yüzde 80’i geçmiş durumda” dedi. ’’Çaresiz hastalığa öneminin olduğunu düşünüyorum’’ Pertek Termal Otel sahibi Selahattin Şerefoğlu, “Ahmet’in çok rahatsız olduğunu babası söyleyince kendisini görmek istedim. Ahmet ile konuşunca hastalığı da tanıdığım için yaralarını görmek istedim ama kendisi utandığı için fotoğrafını göstermeyi istedi. Ben de bu durumdan çok etkilendim. Ahmet’e bir medical suyumuzun olduğundan bahsederek kendisini oraya göndereceğimi ve yaralarından kurtulacağını belirttim. Çünkü bu tür rahatsızlığı olan vatandaşlarımız orada iyileştiler. Ahmet’i de buraya getirdik. Buradaki su özel bir su. Doğal medical bir sudur. Kaplıcalar çok değerlidir ancak bir takım rahatsızlıklarda tıbbi olarak yasaklıdırlar. Yara varsa su değmemesi lazım. Bu su bu tabirleri yıktı. Diyabetik ayaklar dahi burada kurtuldu. Bu su ciltteki bütün lezyonları, çözüyor. Ağır vakalar daha fazla zaman alırken basit vakalar daha kısa süre içerisinde çözüyor. Sadece yara da değil, egzama ve sedef hastalığını da iyi geliyor. Bu hastalık çaresiz bir hastalık bunun çok büyük bir önemi olduğunu düşünüyorum. Daha önemlisi bir gün sağlık turizminde dünyaya açılan bir su olacağına da inanıyorum’’ diye konuştu. ’’Bu suda sağlık alanında kullanılacak olan çok önemli mineraller var’’ Suda eşit değerin üzerinde sağlıkta kullanılacak çok önemli minerallerin olduğunu kaydeden Şerefoğlu, ‘’Bunun başında karbonat, magnezyum, kalsiyum, flüorür ve çözülmüş karbondioksit bu suyun içerisinde bulunduğu için antimikrobiyal bir su oluyor. Bu suyun içerisinde bakterinin çoğalması mümkün değil. Bu nedenle bizim suyu kullanan ve cilt problemi olan vatandaşlarımız çok memnun kaldı. Sağlık Bakanlığı tarafından bu su izinlidir. Biz bu suyu Sağlık Bakanlığından aldığımız izinden dolayı içirebiliyoruz. Bu su içildiğinde bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Cilt hastalıklarının çok büyük bölümünde ve özellikle bağırsak sorunlarına bire bir geliyor. Yapılan araştırmalarda zaten bu dediklerimizin hepsi tespit edildi. Bu su ağız içindeki yara ve aftları günlük birkaç defa içildikten sonra temizliyor. Boğazda biraz daha uzun sürüyor nedeni de suyu ağızda tuttuğumuz gibi boğazda tutamamamızdır. İnsanların günlük olarak 2 buçuk litreden az bir su içmelerini önermiyoruz. Burada özel odalarımız var. Bu suyu her yerde rahat bir şekilde dolaştıramıyoruz çünkü oksijenle temas ettiğinde çökermeler meydana geliyor. Biz bu hastalarımız için özel odalar hazırladık. Sadece onları kullandırıyoruz ki hem hijyen olsun hem de rahatsız olmasınlar. Biz bu tedavi sürecini de hemşire eşliğinde yapıyoruz’’ şeklinde konuştu.