EKONOMİ - 15 Ağustos 2021 Pazar 11:49

Kariyer Merkezine 20 bin kişi kaydoldu

A
A
A
Kariyer Merkezine 20 bin kişi kaydoldu

Mersin Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi, gerçekleştirdiği projelerle iş arayan, öğrenci ve işverenlerin çözüm ortağı olurken, 2019 döneminin sonundan itibaren hizmet vermeye başlayan Kariyer Merkezi’ne bugüne kadar yaklaşık 20 bin kişi başvuru yaptı.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi, gerçekleştirdiği projelerle iş arayan, öğrenci ve işverenlerin çözüm ortağı olurken, 2019 döneminin sonundan itibaren hizmet vermeye başlayan Kariyer Merkezi’ne bugüne kadar yaklaşık 20 bin kişi başvuru yaptı.


2019 döneminin sonundan itibaren hizmet vermeye başlayan ve yaşanan pandemi sürecine rağmen Türkiye’de örnek çalışmalara imza atan Kariyer Merkezi’ne bugüne kadar yaklaşık 20 bin kişi başvuruda bulundu. Kayıtlı olan adaylara yönelik bilgilendirme ve rehberlik hizmetleri kapsamında 11 bin 500 adaya bilgilendirme yapıldı. Rehberlik hizmeti kapsamında ise 2 bin 100 kişi işe başladığını beyan etti. İş arayanlara ücretsiz öz geçmiş oluşturan, adayları ilanlar konusunda bilgilendirip İŞKUR’a yönlendiren Kariyer Merkezi, bunun yanı sıra CV oluşturma, mülakat teknikleri, iş arama becerileri gibi konularda da adaylara eğitimler veriyor. Kariyer Merkezi’nin iş arama becerisini artıracak eğitimler verdiği aday sayısı bugüne kadar 586’ya ulaştı. Merkez, pandemi sürecine rağmen 50 meslekte gerçekleştirdiği 77 mülakat simülasyonunda 886 adaya mülakat deneyimi kazandırdı.


İş gücü Piyasası Koordinasyon Kurulu Projesi ile 15 organizasyona imza atıldı


Merkez, kurulduğu günden bu yana üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve odalarla iş birliği sağladı ve kentteki iş gücü piyasasına öncülük etti. Bu kapsamda Kariyer Merkezi, 36 kurum ve kuruluşun ortaklığıyla kurulan İş gücü Piyasası Koordinasyon Kurulu iş birliği ile üniversite-sanayi-kent iş birliğine katkı sunacak projeleri hayata geçiriyor.


Pandemi sürecinin iş gücüne etkilerini ve oluşturduğu dönüşümü de dikkate alan Kariyer Merkezi, İnsan Kaynakları Yönetimi ve Dijital Dönüşüm Zirvesi’ni gerçekleştirdi. Bu zirvede 2 günde 800 kişi ağırlayan Kariyer Merkezi, dijital dönüşüm konusunda farkındalık oluşturdu. Dijital Liderler Mersin’de Projesi ise 2020 yılına damga vuran projeler arasında yer aldı. 2021’de de devam eden proje kapsamında gerçekleştirilen 15 programa yaklaşık 1000 kişi katıldı. Ulusal ve uluslararası firmaların da içerisinde olduğu projeye Prof. Dr. Emre Alkin, Şeref Oğuz ve Aret Vartanyan gibi isimler de dahil oldu.


Öğrencilerin de yoğun ilgi gösterdiği Kariyer Merkezi, 6-7 Mayıs 2021’de ‘Kariyerinde Fark Yarat’ sloganıyla Online Kariyer Günleri gerçekleştirdi. 6 oturumda 17 konuşmacıyla gerçekleştirilen organizasyona 2 bin 268 kişi katılım sağlayarak, ‘Dijital Katılım Belgesi’ almaya hak kazandı. Adayların mesleki eğitim alarak kariyer etkinlikleri ile desteklenmesi ve özel sektör iş yerlerine yönlendirilmesi amacıyla Kariyer Merkezi ilerleyen süreçte İŞKUR ve Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile iş birliğini güçlendirecek protokoller imzalamaya hazırlanıyor. Ayrıca Eylül ayında Askıda Kariyer Projesi’ni hayata geçirmeye hazırlanan Kariyer Merkezi, işveren markası ödüllü sahibinden.com firması iş birliği ile mevcut çalışanları elde tutma ve potansiyel yetenekleri çekme konusunda bir çevrimiçi seminer programı da gerçekleştiriyor.



Özada: “2019 Ekim’den bu yana kayıtlı sayımız yaklaşık 20 bin”


Kariyer Merkezi Müdürü Serkan Özada, 2019’un sonunda kurulan Kariyer Merkezi’nin, iş arayanlara, işverenlere ve öğrencilere rehberlik hizmeti sunmaya devam ettiğini ifade ederek, “İşverenlere yönelik kurumsallaşma, dijitalleşme, markalaşma ve insan kaynakları uygulamaları hakkında etkinlikler düzenlemekteyiz. Kariyer Merkezi olarak iş gücü piyasasını izleyen değil, yönlendiren bir merkez olarak bugüne kadar 2019 Ekim’den bu yana kayıtlı sayımız yaklaşık 20 bin. Kayıtlılarımızdan 10 bini sadece belediyede çalışmak istediklerini bizlere beyan ettiler. Bunun yanında bin 700 kişi mevcut çalışmalarını sürdürürken daha iyi şartlarda iş aradıklarını beyan etti. 18 bin kişinin Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli’den oluşan merkez ilçelerden olduğunu görüyoruz. Biz Kariyer Merkezi olarak vatandaşlarımıza yönelik rehberlik, bilgilendirme ve yönlendirme hizmetleri kapsamında 11 bin 500 kişiye dönüş sağlamışız" dedi.



“Rehberlik hizmeti vererek istihdama katkı sunmak isteyen bir merkeziz”


Kariyer Merkezi’nin hem özel sektör hem de kamu açısından kaynak olduğunu ifade eden Özada, “Gerçekleştirdiğimiz rehberlik hizmetlerine baktığımız zaman totalde 2 bin 100 vatandaşımız bize işe yerleştiğini beyan etti. Burada Kariyer Merkezimize baktığımız zaman hem özel sektör açısından hem de kamu açısından bir kaynak olduğunu görüyoruz. Biz İŞKUR değiliz, aracılık yapma yetkimiz yok ancak rehberlik hizmeti vererek istihdama katkı sunmak isteyen bir merkeziz. Bu süreçte iş arayanların motivasyonunu yükseltecek, öğrencilerin motivasyonunu yükseltecek ve işverenlerle iş birliğini sağlayacak çalışmalara da imza atıyoruz” diye konuştu.


Üniversite mezunu Ahmet Kar ise Kariyer Merkezi’nden aldığı rehberlik hizmeti sonrası bir kurye firmasına başvuruda bulunup işe kabul edildiğini belirterek, “Buraya başvuru yaptığımızda öncelikle burada çalışan personel gerekli ilgi alakayı bize fazlasıyla gösterdi. Öncesinde CV hazırlamanın önemini, daha sonra başvuracağımız yöntemler, bize en uygun işler, mülakat sırasında nasıl bir ilk izlenim vereceğimiz, beden dilimiz ve kendimizi nasıl daha rahat ifade edebileceğimiz hakkında bilgi verdiler. Bunların ışığında burası aracılığıyla hazırlamış olduğumuz CV’leri gerekli iş yerlerine ön müracaat olarak verdik. CV’nin kalitesi nedeniyle birkaç iş başvurusundan olumlu yanıt aldık ve şu anda bulunduğum kurye firmasında ikinci mülakattan sonra iş başvurum olumlu sonuçlandı ve işe başlamış bulunuyorum. Bu birimin en önemli özelliklerinden birisi herkese ücretsiz bir hizmet veriyor olması. Bundan dolayı öncelikle Başkanımız Vahap Seçer’e ve Kariyer Merkezi çalışanlarına teşekkür ediyorum. Bu birimden de herkesin yararlanmasını tavsiye ederim” şeklinde konuştu.


Liseden Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümü Mezunu Dilan Gangal, bir süre okul öncesi öğretmenliği yaptığını ancak pandemi ile birlikte iş yerinin kapandığını belirterek, “Kariyer Merkezi’nde rehberlik hizmeti aldım. Özgeçmiş oluşturmam konusunda bilgi edindim, mülakat sırasında nelere dikkat etmem gerektiğini öğrendim. Öncelikle kendimi ifade etmeyi öğrendim. Bu konuda eksikmişim. Bunu daha iyi öğrendim. Özgüvenim gelişti” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Don nedeniyle narenciyede yüzde 90’a varan zarar oluştu Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu, don nedeniyle narenciye ağaçlarında yüzde 30 ile 90 arasında zarar oluştuğunu belirterek, "Ağaç yaprağı kurudu diye çiftçiler ağaçlarını kökünden sökmesin. Ağaçlara gübreleme, sulama, budama, yabancı otlardan kurtarma ve hastalık kontrolü yapılması gerekir" dedi. Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Kökçüoğlu, Adana’da 801 bin dekar alanda narenciye üretildiğini 2024 yılı içerisinde de yaklaşık 2 milyon tonluk toplam üretimle Türkiye’de en fazla narenciye üreten il konumunda olduklarını ifade etti. Kökçüoğlu, Türkiye’de en fazla narenciye üreten il olarak bu yıl 21-24 Şubat tarihleri arasında yaşanan dondan dolayı narenciyenin de etkilendiğini söyledi. Kökçüoğlu, don nedeniyle narenciyede yüzde 30 ile 90 arasında zarar oluştuğunu ifade ederek, "Don olayında bölgesel olarak değişmekle birlikte, hava sıcaklıkları akşam saatlerinden başlamak kaydıyla yer yer eks, 2 ile eksi 8 derece olduğu üreticilerle yapılan görüşmelerde tespit edilmiştir. Tespit yapılan bölgelerde, eğimin olduğu ve havalanması iyi arazilerdeki bahçelerde kısmen don zararının daha az gerçekleştiği, ova ve çukur alanlarda don zararının daha fazla oluştuğu gözlemlenmiştir. Yapılan bahçe sürveylerinde özellikle meyer, interdonat gibi erkenci limon çeşitlerinde yaprak ve sürgünlerde büzüşme, sararma gibi, çiçek tomurcuklarında ise kararma ve yanma gibi semptomlar gözlemlenmiştir. Yine portakal ve mandarin türlerinde de sürgün, yapraklar ve çiçek gözlerinde kısmen don hasarlarına rastlanılmıştır" diye konuştu. Yaşanan zararlardan dolayı bazı çiftçilerin ağaçları kökünden söktüğünü gördüklerine dikkat çeken Kökçüoğlu, şöyle devam etti: "Bölgemizde meydana gelen şiddetli don olayından sonra, üreticilerimizin don hasarı görmüş narenciye ağaçları için yapması gereken bakım ve işlemler, donun meydana geldiği zamanın, don kaynaklı yaralanma anındaki ağaçların genel durumu ve yaralanmanın hemen ardından gelen hava koşulları gibi bir dizi etmen tarafından belirlenir. Dallar ve budaklar, şiddetli bir dondan sonra birkaç aydan birkaç yıla kadar bir süre boyunca ölmeye devam edebilir. Bunun nedeni, dondan hemen sonra belirgin olmayabilecek kabuk ve odundaki gizli hasardır. Soğuktan dalları ölmüş narenciye ağaçları, sonraki büyüme mevsiminde ekstra bakım görmelidir. ’Bekle ve gör’ yaklaşımı, dondan hemen sonra en iyi şekilde uygulanacak yöntemdir. Kesinlikle ağaçlar sökülmemelidir. Çiftçiler budama, gübreleme, sulama, yabancı ot ve hastalık kontrolü yapmalıdır. Özet olarak; narenciye ağaçları güçlüdür ve uygun bakım yapılırsa soğuk hasarından hızla kurtulabilirler. Don hasarının boyutu ve narenciye ağaçlarına sağlanan bakım seviyesi, ağaçların iyileşme hızını belirler. Uygun bakımla, yaprak dökülmesi ve küçük dal hasarı yaşayan ağaçların tek bir yılda donma öncesi duruma dönmesi beklenebilir." Kökçüoğlu, yaşanan don olayının narenciyede önümüzdeki yıl verimi etkileyeceğini ancak zarar görmeyen alanlarla bu zararın ortadan kaldırılacağını sözlerine ekledi.
Aydın İtfaiye personelinin evinde çıkan yangında eşi ve 2 çocuğu hayatını kaybetti Aydın’ın Nazilli ilçesinde itfaiye personelinin evinde çıkan yangında eşi ve 2 çocuğu hayatını kaybetti. Yangın, Yeşil Mahalle 372 sokakta bulunan bir apartmanın ikinci katında sabah erken saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Nazilli İtfaiye Amirliği’nde görev yapan Turgay Gezgin’e ait evde henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Nazilli İtfaiye Amirliği’nde mesai arkadaşları ile birlikte sahur yapan Gezgin evine gitmek için iş yerinden ayrıldığı sırada 112 Acil Çağrı Merkezi’ne gelen ihbar üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangının itfaiye personeli Turgay Gezgin’in evinde olduğunu belirledi. Yangında Gezgin’in eşi Fatma Gezgin, çocukları Toprak Gezgin (3) ve Deniz Gezgin (12) hayatını kaybetti. Sinir krizi geçirdi Eşi ve çocuklarının yangında vefat ettiğini gören itfaiye personeli Turgay Gezgin göz yaşlarına boğularak sinir krizi geçirirken, polis ekipleri de çevrede geniş güvenlik önlemi aldı. Kaymakam ve Belediye Başkanı olay yerine geldi Acı haberi alan Nazilli Kaymakamı Huriye Küpeli Kan ve Belediye Başkanı Ertuğrul Tetik olay yerine geldi. İtfaiye ekiplerinin çalışmalarının ardından yangında hayatını kaybeden anne ve 2 çocuğunun cansız bedenleri gerekli olay yeri inceleme çalışmalarının ardından hastane morguna kaldırıldı. Yangınla ilgili inceleme sürüyor.
İstanbul Çocukların yüzde 94,5’inin genel sağlık durumu "İyi veya çok iyi" durumda Çocukların genel sağlık durumu incelendiğinde; yüzde 94,5’inin "İyi veya çok iyi", yüzde 4,6’sının "Orta", yüzde 0,9’unun ise "Kötü veya çok kötü" düzeyde olduğu beyan edildi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu verilerini paylaştı. Buna göre, çocukların genel sağlık durumu incelendiğinde; yüzde 94,5’inin "İyi veya çok iyi", yüzde 4,6’sının "Orta", yüzde 0,9’unun ise "Kötü veya çok kötü" düzeyde olduğu beyan edildi. Sağlık durumu çocukların yaş gruplarına göre incelendiğinde 0-5 yaş grubundakilerin yüzde 95,1’inin, 6-11 yaş grubundakilerin yüzde 94,7’sinin, 12-15 yaş grubundakilerin ise yüzde 93,5’inin "İyi veya çok iyi" durumda olduğu tahmin edildi. En düşük yaş grubu olan 0-5 yaş grubu çocukların yüzde 0,7’sinin, 6-11 yaş grubu çocukların yüzde 0,9’unun, 12-15 yaş grubu çocukların ise yüzde 1,0’ının sağlık durumu "Kötü veya çok kötü" olarak tespit edildi. Sağlık durumu "Kötü veya çok kötü" olan çocukların yüzde 53,7’sinin günlük faaliyeti çok sınırlandı Sağlık durumu "Kötü veya çok kötü" olan çocukların yüzde 53,7’sinin en az son 6 aydır yaşanan bir sağlık problemi nedeniyle günlük faaliyetlerinin çok sınırlandığı, yüzde 40,9’unun faaliyetlerinin sınırlandığı, yüzde 5,4’ünün ise faaliyetlerinin sınırlanmadığı belirtildi. Hanehalklarının yüzde 9,2’sinde çocuklar maddi yetersizlik nedeniyle yeni giysilere sahip olamadı Anket sonuçlarına göre; 15 yaş ve altı tüm çocukların yeni giysilere sahip olduğu hanehalkı oranı yüzde 88,6 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları yeni giysilere sahip olmayan hanehalkı oranı yüzde 9,2, diğer nedenlerle sahip olmayan hanehalkı oranı ise yüzde 2,2 olarak gerçekleşti. Hanehalkında yaşayan tüm 15 yaş ve altı çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketen hanehalkı oranı yüzde 86,7 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketemeyen hanehalkı oranı yüzde 10,0, diğer nedenlerle tüketemeyen hanehalkı oranı ise yüzde 3,3 olarak tahmin edildi. Çocukları için evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanehalkı oranı yüzde 51,2 iken maddi yetersizlik nedeniyle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı yüzde 22,2, diğer nedenlerle karşılayamayan hanehalkı oranı ise yüzde 26,6 olarak gerçekleşti. Ders çalışılabilecek uygun yeri olmayan çocukların ebeveynlerinin yüzde 80,8’i lise altı eğitimli Anket sonuçlarına göre; 15 yaş ve altı tüm çocukların maddi yetersizlik nedeniyle evde ders çalışılabilecek veya ödev yapabilecek uygun yeri olmayan hanehalklarından yüzde 80,8’inin, evde oynayabilecek oyuncakları olmayan hanehalklarından yüzde 81,0’ının, yaşlarına uygun kitap olmayan hanehalklarından ise yüzde 81,1’inin, en yüksek eğitime sahip ebeveynin eğitimi lise altı düzeyde olduğu görüldü.
Bursa Prof. Dr. Bilal Kemikli: İstiklal Marşı’nın kodlarını çözerek yarını inşa edebiliriz Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli, "İstiklal Marşı,bizlere yarını kurmaya öğreten bir metindir. Dolayısıyla İstiklal Marşı’nın kodlarını çözdüğümüzde yarınımızı inşa etmiş oluruz" dedi. BTÜ Konuşmaları’nın 4 sezon 32’nci bölüm konuğu Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli oldu. Mimar Sinan Yerleşkesi Turkuaz Salon’da gerçekleşen programa; BTÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Beyhan Bayhan ve Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç, Genel Sekreter Selim Uzun, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı. Prof. Dr. Bilal Kemikli, "Ramazan Medeniyetimiz ve İstiklal Marşımız: Ramazan İkliminde İstiklal Marşımızı Yeniden Okumak" başlıklı konuşmasıyla, İstiklal Marşı’nda bulunan kavramların derinliğinden bahsetti. Konuşmasına, mühendislik öğrencilerinin bilimin yanında, tarihi de çok iyi bilmesi gerektiğine değinerek başlayan Prof. Dr. Kemikli, "Bu toprakların tarihini bilemeden, insanlığa hizmet sunulamaz. Hangi noktaya gelirsek gelelim, bizi biz yapan değerleri tanımalıyız. Çünkü bilim ancak tarih ve edebiyat ile tam olur" ifadelerini kullandı. İstiklal Marşı ile küllerinden doğan devlet İstiklal Marşı’nın yazılış ve kabul ediliş hikâyesini anlatan Prof. Dr. Bilal Kemikli, İstiklal Marşı’nın bir umut projesi olduğunu söyledi. Anadolu’da küllerinden yeni bir devletin kurulması amacıyla İstiklal Marşı’nın yazılmasının istendiğini belirten Prof. Dr. Kemikli, "Marşlar insanı bir hedefe kanalize eder, bir dava, bilinç kazandır. Hele ki bu marşın içinde umut varsa o çok büyük bir şey demektir. Bundan 104 yıl önce kabul edilen ve bir cumartesi günü okunan İstiklal Marşı yazıldıktan 2 yıl sonra toplumsal irade, hedeflendiği gibi üst bir noktaya gelmiş ve düşman topraklardan gönderilmiştir" ifadelerini kullandı. İstiklal Marşı’nda 6 temel kavram İstiklal Marşı’nda 6 temel konu işlendiğini aktaran Prof. Dr. Bilal Kemikli, "Birinci husus, istiklal kavramıdır. İstiklalden kasıt, bağımsızlık yani hürriyettir. Manda himayesinin söz konusu olduğu o dönemde, İslamiyet’in hürriyet olduğunun farkında olan Mehmet Akif Ersoy, ‘korkma’ diyor. Marşımızda ele alınan ikinci konu ise millet kavramıdır. ‘Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal’dizeleriyle gerçek bağımsızlığın hakka bağlı olmakla olduğunu ifade ediyor. 3’ncü konu ise dindir. ‘Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli’ dizleriyle ‘din, ezan bu milletin kurucu harcıdır’ diyor" diye konuştu. "İstiklal Marşı, bizlere yarını kurmaya öğreten bir metindir" İstiklal Marşı’nda işlenen 4’ncü konunun ise vatan olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kemikli, ‘Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı’ dizeleriyle ise gerçek vatan sevgisinden, vatanı sevmenin, vatana değer katmak olduğunu aktarıyor. Diğer bir kavram ise medeniyettir, ‘Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar’ dizeleriyle o dönem yaşanan sömürgeci zihniyete bir eleştiri sunuluyor. Marşımızda işlenen son kavram ise umuttur. ‘Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın, kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın’dizeleriyle bize yarını kurmayı öğretiyor. Çünkü umutlu insanlar en zor şartlarda bile yarınları inşa edeceklerdir. İstiklal Marşı bizlere yarını kurmaya öğreten bir metindir. Dolayısıyla İstiklal Marşı’nın kodlarını çözdüğümüzde yarını inşa etmiş oluruz. İşte bu ufukla,bu topraklar yeniden kazanıldı. Bugün birileri bizlere İstiklal Marşımızı unutturmaya çalışıyor ama siz onlara kulak asmayın, geçit vermeyin" diye konuştu. "İstiklal Marşı Ramazanın ruhunu yansıtıyor" İstiklal Marşı’nın Ramazan’ın ruhunu yansıttığını vurgulayan Prof. Dr. Bilal Kemikli, Ramazan ayının ikliminden ve oruç ibatenin insana etkisinden bahsetti. İnsanı dönüştüren en temel ibadetin oruç tutmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Bilal Kemkili, "Çünkü oruçta gösteriş yoktur, insanın kendi hakikatini keşfetmesini sağlıyor. Oruç bizi tamir ediyor, onarıyor ve irade terbiyesi veriyor. Kalabalıklar, iradelerini kullanmazlar onların günlük dertleri vardır ama dönüşümü yapan bilgeler azınlıktır, onlar çile çeken insanlardır. Bu nedenle sizler kuru kalabalıktan olmayın" dedi. Program, BTÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Beyhan Bayhan ve Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç’un, Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli’yeplaket takdiminin ardından toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.