- 07 Ağustos 2021 Cumartesi 11:55

Gramı 50 kuruşa ısıya dayanıklı malzeme geliştirdi

A
A
A
Gramı 50 kuruşa ısıya dayanıklı malzeme geliştirdi

Malatya’da yaşayan 18 yaşındaki genç bilim adamı Feridun Balaban, gramı 50 kuruşa mal edilen yüksek ısıya dayanaklı malzeme geliştirdi.

Malatya’da yaşayan 18 yaşındaki genç bilim adamı Feridun Balaban, gramı 50 kuruşa mal edilen yüksek ısıya dayanaklı malzeme geliştirdi.


Malatya’da yaşayan 18 yaşındaki genç bilim adamı Feridun Balaban, okul laboratuvarında geliştirdiği ‘Bor ve azot katkılı, elmas gibi karbon malzemesinin çok katmanlı güneş panellerinde üst katman olarak kullanımının panellerin verimlilikleri ve spektral etkinliklerinin incelenmesi’ projesiyle Amerika’da düzenlenen fuarda dünya birincisi seçilmişti. Genç bilim adamı son olarak da TÜBİTAK tarafından düzenlenen yarışmaya katılmak için yüksek ısıya dayanıklı malzeme geliştirdi. İçine katkılandığı materyallerin ısıya dayanıklı olmasını sağlayan malzeme, çok yüksek derecedeki ısıya dayanabilme özelliği taşıyor. 1 gramıyla ısıya dayanıklı 500 gr plastik, 15 metre kağıt üretilebilen malzemenin gramının maliyetiyse 50 kuruş. Balaban, danışman hocası Savaş Zafer Güler ile başladığı projesini Prof. Dr. Turgay Seçkin’in laboratuvar destekleriyle devam ettiriyor.



“Bu malzeme materyallerin çok yüksek sıcağı dayanmasını sağlıyor”


Geliştirdiği malzemenin katkılandığı materyal yanmasını engellediğini belirten Balaban, “Bu karışımı neye koyarsanız o malzeme o materyalin yanmasını engelliyor. Bunu plastiğe koyarsanız plastik yanmıyor, boyaya koyarsanız boya yanmıyor. Tek yapmam gereken şey elindeki malzemeyi o suya daldırmak. Daldırıldıktan sonra kuruduğu zaman yanmasını engelliyor materyalin. Yüzde doksanı organik o yüzden insan zarar görmüyor. Bu benim bu sene 12. sınıftayken katılmış olduğum TÜBİTAK projem. Bu malzeme materyallerin çok yüksek sıcağı dayanmasını sağlıyor. Bunu koydunuz katkıladığınız boya, plastik, kağıt yüksek ısıya maruz bırakıldıktan sonra yanmıyor. Bunun üretimi çok basit çok ucuz. Tek yapmanız gereken bunu suyla karıştırmak. Suyla karıştırdıktan sonra isterseniz kağıdı koyarsınız bunun için kağıdı daldırmanız yeterli” şeklinde konuştu.



5 bin derece ısıya kadar dayanabiliyor, gramı 50 kuruşa mal ediliyor


Isıya dayanıklı materyali uzay araçlarını kaplamasında ve demir çelik fabrikalarında kullanılması için iki farklı çalışma yürüttüğünü ifade eden Balaban, "Geliştirdiğim bu malzemeyle uzay araçlarının dış kaplamalarında ve demir çelik fabrikalarında kullanmak için iki farklı çalışma yürütüyorum. Bu malzemeyi vakumda ısıtınca uzay araçlarının dış kaplamasında kullanılabilecek kadar kaliteli bir malzeme oluşuyor. 5 bin derece ısıya kadar dayanabiliyor. Kaynak arkıyla materyali ısıttım. 1 dakika kadar kaynak arkıyla materyali ısıttım. Daha sonra çıplak elle bile üzerine dokunabiliyordum. Hiç bir şekilde ısıtma gözlenmedi. 1 gr materyalle 15 metre kare kadar kağıt kaplanabiliyor. 1 gram maliyeti 50 kuruş kadar. Aynı şekilde 1 gramıyla da 500 gr plastik üretilebiliyor. Yine plastik sizin ham maddenize bağlı olarak ben mesela PVA kullanıyorum. Ama PMMA başka plastik türleri de kullanılabilir” şeklinde konuştu.



“Temennim bu malzemenin Türkiye’de üretilmesi”


Balaban, geliştirdiği malzemenin benzerlerinin yurtdışından yüksek rakamlara getirildiğini belirterek hedefinin bu malzemenin Türkiye’de üretilmesinin olduğunu söyledi. Geliştirdiği malzemenin patentli teknolojisi olduğunu belirten genç bilim adamı, "Bu ürünün seri üretime geçmesi çok kolay bir malzeme. Üretim için her hangi bir komplike malzemeye gerek yok. Sadece başlangıçları karıştırıyorsunuz ve olmuş oluyor. Karışımda kullandığım materyaller benim patentli teknolojim. Bu materyallerin karıştırıldığı, katkılandığı malzemeyi çok yüksek sıcaklığa kadar 5 bin dereceye kadar koruyabiliyor. Bu malzemenin benzerleri daha çok Amerika ve İskandinav ülkelerinde üretiliyor. Ülkemize de yurtdışından getiriliyor. Temennim bu malzemenin Türkiye’de üretilmesi ve bir daha ki sefere yangınlarda, büyük afetlerde ülkemize yardımcı olması” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan çetesi soruşturmasında adı geçen hastanede 2018 yılında çalışan hemşire konuştu ‘Yenidoğan Çetesi’ soruşturmasında adı geçen bir hastanede 2018 yılında yoğun bakım hemşiresi olarak çalışan Taner Karataş süreci değerlendirerek, "Sağlık Bakanlığı’na şikayette bulundum. Ben ve 3 arkadaşım ikinci haftada fark ederek işten ayrıldık" dedi.Yenidoğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve bazı bebeklerin ölmesine neden olan ’yenidoğan çetesi’ ilgili her geçen gün yeni detaylar ortaya çıkıyor. Soruşturmada adı geçen Bağcılar’daki TRG Hospitalist’te 2018 yılında yoğun bakım hemşiresi olarak çalışan Taner Karataş, sürece ilişkin konuştu.“Listede adı bulunan kişilerden emir aldım, hiç bir şey gizli yapılmıyor”İddialara konu olan kişileri tanıdığını ve kendileriyle beraber çalıştığını öne süren yoğun bakım hemşiresi Taner Karataş, “Ben 25 yaşındayım. Bağcılar’da bulunan Hospitalist Hastanesi’nde 2018 senesinde çalıştım. Kapanan diğer hastanelerde de dış nöbet gereği görev yapmışlığım oldu. Bahsi geçen bir çok kişiyi tanıyorum. Beraber çalıştık ve onlardan emir aldık. Ben hastaneden ayrıldığımda bu olayın farkındaydım ve bu nedenle işten ayrıldım. Sağlık Bakanlığı’na şikayette bulundum. Ben ve 3 arkadaşım ikinci haftada fark ederek işten ayrıldık ve şikayette bulunduk” dedi.“Hemşire, hekim gibi davranarak hastayı teslim alıyor”Hasta sevk sürecine ilişkin konuşan Karataş, "112 acil sağlık servisi hastaneyi arıyor ve doktorla görüşüyor. Benim çalıştığım hastanede bu işleri sorumlu hemşire yapıyordu. Kendisini doktor gibi gösteriyor ama hemşireydi. Sorumlu hemşire kendisini doktor olarak tanıttıktan sonra hastayı teslim alıyor ve hasta yakınları da onu doktor olarak tanıyor. Aslında olay en baştan hastanın hastaneye gelişi itibariyle başlıyor. Hasta teslim alındıktan sonra çok iyi bir yoğun bakım değil ve tedavisi yarım oluyor. İyileşme süreci uzatılıyor, hasta iyileşse bile taburcu edilmiyor. Yoğun bakım enfeksiyonuna maruz bırakılıyor ve hasta sürecin sonunda yaşamını yitiriyor. Ben yenidoğan kısmında hiç çalışmadım ama orada da süreç aynı bu şekilde işliyor. Yoğun bakım hemşireleri vicdanlarını bir süre sonra törpülüyor. Önemli olan kim olmayı seçtiğiniz; katil mi olmak istiyorsunuz yoksa iyileştirici mi olmak istiyorsunuz. Biz yakalanacaklarını şüphesiz biliyorduk sonunda yakalandılar ve cezalarını çekiyorlar” ifadelerini kullandı.“Sağlık Bakanlığı’ndan denetleyiciler o hastaneye gittiler aslında ama hastanenin denetimden önce haberi oldu “Konuşmasına devam eden yoğun bakım hemşiresi Taner Karataş, “Ben özel bir hastanede çalışmaya devam ettim ve oradan ayrıldım. Yeni mezun olan arkadaşlarımız da çalışmak istemiyorlar çünkü kendilerini yetiştirecek olan kişiler bu kişiler. İster veya istemeden bu çetenin üyesi oluyorsunuz. Bu yapılanları yoğun bakımda çalışan herkes biliyor. Temizlik görevlisi bilir, yardımcı personel bilir hatta bazen hasta yakınları bile anlıyor ama güvenmekten başka çareleri olmadıkları için ses çıkarmıyor. Benim şikayetimin ardından Sağlık Bakanlığı’ndan denetleyiciler o hastaneye gittiler aslında ama hastanenin denetimden önce haberi oldu ve her şeyi düzelttiler" dedi.
Osmaniye Osmaniye’de rezerv alan çalışmaları hızlandı Deprem bölgesi Osmaniye’de, rezerv alanı ilan edilen mahallelerde kalıcı konut ve iş yerlerinin çalışmaları hız kesmeden devam ederken, Esenevler Mahallesi’nde de 45 kalıcı konut ve 83 iş yerinin yapımına başlandı. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde ağır hasar alan kentlerden biri olan Osmaniye’de yıkılan konutların yeninden inşası için başlatılan çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Emlak Konut GYO tarafından rezerv alan ilan edilen Esenevler Mahallesi’nde 45 kalıcı konut ve 83 iş yeri yapımı için çalışmalar başladı. "Bu konutları en kısa sürede bitirip hemşehrilerimize teslim etmek en büyük mutluluğumuz olacak" diyen Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, "Esenevler Mahallemizde yaklaşık 17 bin metrekare bu alanda, Salı Pazarı yolu hemen belediyemizin yanındaki bu yerde, 6 Şubat depreminden etkilenen Osmaniye’mizde yapılan çalışmaların önemli aşamalarından birisi de burası teşkil ediyor. Burada 83 dükkan ve 45 konut yapılacak, 6 kattan fazla olmayacak, yatay mimari uygulanacak. Osmaniye’mizin mimarisinden de yararlanılarak yapılacak bu çalışma, Osmaniye’mizin görüntüsüne, şehirciliğine çok önemli katkı sağlayacak bir proje. Bu projeyi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız, Emlak Konut vasıtasıyla yapacak ve bugün itibarıyla yoğun bir şekilde çalışma başlıyor, 1 yıl içinde tamamlayarak Osmaniyeli hemşehrilerimizin hizmetine sunacak. Böyle güzel bir projenin kazandırılması, böyle bir projenin uygulanması Osmaniye’miz adına gerçekten çok kıymetli. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’mıza bu anlamda minnettarız, şükranlarımızı sunuyoruz. Osmaniye’mize bu tür projeleri kazandırmaya devam edeceğiz. Birlik, beraberlik, kardeşlik içinde en güzel hizmetleri şehitler diyarı yiğit Osmaniye’mize kazandırmak en büyük mutluluğumuz, en büyük sevincimiz olacaktır. Bu dükkan ve konutların bir an evvel bitip hemşehrilerimizin hizmetine sunulması da en büyük arzumuz. Osmaniye’mize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum" dedi.