EĞİTİM - 23 Ekim 2024 Çarşamba 11:20

Kastamonu Üniversitesi’nde “Yeşil Dönüşüm ve İnovatif Yaklaşımlar” paneli düzenlendi

A
A
A
Kastamonu Üniversitesi’nde “Yeşil Dönüşüm ve İnovatif Yaklaşımlar” paneli düzenlendi

Kastamonu Üniversitesi’nde düzenlenen panelde yeşil dönüşüm konusu ve orman ürünleri endüstrisindeki inovatif yaklaşımlar ele alındı.


Kastamonu Üniversitesi ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü iş birliğinde Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Salonu’nda “Yeşil Dönüşüm ve İnovatif Yaklaşımlar Ekseninde Orman Ürünleri Endüstrisi Paneli” düzenlendi. Panel öncesinde, orman ürünleri endüstrisi ve yeşil dönüşüm temalı bir sergi açıldı. Sergide, sürdürülebilir ve çevre dostu ürünlerin yanı sıra inovatif malzemeler ve teknolojiler tanıtıldı. Katılımcılar, panelden önce sergiyi gezerek yeşil dönüşüm sürecinde kullanılan yenilikçi ürünler ve teknolojiler hakkında bilgi edindi.


Panelde, kamu kurumları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve akademik camiadan temsilciler yer aldı. Etkinlikte, orman ürünleri endüstrisinin yeşil dönüşüm sürecine adaptasyonu, inovasyonun sektöre katkıları ve sektörün geleceği konuşuldu.


Panelin açılışında konuşan Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, yeşil dönüşümün sürdürülebilirlik kavramını bir zorunluluk haline getirdiğini ve orman ürünleri endüstrisi için bu dönüşümün hayati önem taşıdığını vurguladı.


Ayrıca, Kastamonu Üniversitesi’nin ormancılık ve tabiat turizmi alanında ihtisaslaştığını, akademik bilgi ve ar-ge çalışmalarını destekleyerek kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde çalışmayı bir sorumluluk olarak gördüklerini belirten Rektör Topal, panelin yeşil dönüşüme katkı sağlayacak yeni fikirlerin ortaya çıkmasına zemin hazırlayacağını ümit ettiğini ifade etti.


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Temsilcisi Büşra Pınarbaşı ise yeşil dönüşüm sürecinin sektör için büyük fırsatlar sunduğunu ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için inovatif yaklaşımların benimsenmesi gerektiğini dile getirdi. Özellikle kaynak verimliliğinin artırılması ve çevre dostu iş modellerinin geliştirilmesinin önemine dikkat çeken Pınarbaşı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bu süreçte sektörü destekleyici projelere odaklandığını belirtti.


Türkiye Orman Ürünleri İhracatçıları Sanayicileri Derneği Başkanı Göksel Korkmaz da, yeşil dönüşüm sürecinin ihracat sektörüne etkilerinden bahsederek, orman ürünleri endüstrisinin çevre dostu uygulamalara daha fazla yönelmesi gerektiğini söyledi.


Korkmaz, inovatif yaklaşımların ihracatta rekabet gücünü artıracağını ve sektöre yeni fırsatlar getireceğini vurguladı.


Ulusal Ahşap Birliği Başkanı Mehmet Celalettin Akça ise ahşap ürünlerinin sürdürülebilirliğin merkezinde olduğunu ve doğal kaynakların verimli kullanılması gerektiğini ifade etti. Ahşap endüstrisinin geleceğe yönelik stratejilerinde yeşil dönüşümün öncelikli bir yer alacağını söyleyen Akça, ahşap sektörünün bu dönüşümde kilit bir rol oynayacağını belirtti.


Mobilya Dernekleri Federasyonu Temsilcisi Hacer Yücel de mobilya sektöründe yeşil dönüşümün önemine değinerek, sektörün inovatif yaklaşımlarla birlikte çevre dostu uygulamalara daha fazla yönelmesi gerektiğini belirtti. Yücel, mobilya üretiminde sürdürülebilir malzemelerin kullanılmasının çevreye olumlu katkı sağlayacağını ve sektörün rekabet gücünü artıracağını vurguladı.


Orman ürünleri endüstrisinde yeşil dönüşüm ve inovasyon süreçlerinin detaylı bir şekilde ele alındığı panelde katılımcılar, sektörün geleceği hakkında fikir alışverişinde bulundu. Konuşmaların ardından soru-cevap oturumu gerçekleştirildi ve bu bölümde sektöre yönelik önemli fikirler ve çözüm önerileri katılımcılara ve sektör temsilcilerine sunuldu.



Kastamonu Üniversitesi’nde “Yeşil Dönüşüm ve İnovatif Yaklaşımlar” paneli düzenlendi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi 2024-2025 Akademik Yılı açılışı gerçekleştirildi Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Akademik Açılış Töreni, Atatürk Kültür Merkezi 15 Temmuz Şehitler Salonu’nda gerçekleştirildi. Tören, üniversite orkestrasının sunduğu müzik konseriyle başladı ve ardından Gazi Üniversitesi ve Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan’ın "Tütün, Alkol ve Uyuşturucu Bağımlılığı Risk Etmenleri" konulu açılış dersi ile devam etti. Törenin açılış konuşmasını yapan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar, Gazze’de devam eden olaylara dikkat çekerek, "Gazze’de bütün dünyanın gözü önünde bir soykırım yaşanmaktadır. Masum insanlar, İsrail’in saldırıları altında hayatlarını kaybetmekte ve evleri yok edilmektedir. Bu vicdansız saldırıları lanetliyorum" dedi. Rektör Kaçar, konuşmasında üniversitenin mevcut durumuna ve tarihine de değindi. Üniversitenin, 44 binden fazla öğrencisi ve 3 bine yakın personeli ile Türkiye’nin önemli akademik yapılarından biri olduğunu vurgulayan Kaçar, üniversitenin bugünkü başarısına katkı sağlayan hayırseverlere ve kurumun gelişiminde emeği geçenlere teşekkür etti. Sıtkı Davut Koçman’ın üniversiteye yaptığı katkılara da dikkat çeken Kaçar, "Sıtkı Koçman, kampüsümüzdeki birçok binayı vergisi ödenmiş kazancından yaptırarak bize miras bıraktı. Onu minnet ve saygıyla anıyoruz" dedi. Açılış töreninde ayrıca, Teknofest 2024’te önemli başarılar elde eden iki öğrenci grubuna da yer verildi. Disiplinler Arası Proje Topluluğu’nun "Sirius İHA" takımı, arama kurtarma ve istihbaratta kullanılacak insansız hava aracı projesiyle finale kalıp ikincilik elde ederken, İnovasyon ve Teknoloji Topluluğu’nun "Turgut Reis İDA" takımı, İnsansız Deniz Araçları yarışmasında altıncı oldu. Rektör Kaçar, öğrencileri ve danışman öğretim üyelerini tebrik ederek, üniversitenin bu tür başarılarla uluslararası arenada daha da büyüdüğünü ifade etti. Rektör Kaçar, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nin 62 farklı ülkeden gelen 1200 uluslararası öğrenci ile birlikte toplamda 44 bin 837 kayıtlı öğrenciye ev sahipliği yaptığını ve 120 bine ulaşan mezunuyla sadece Muğla’nın değil, dünyanın da saygın bir üniversitesi haline geldiğini söyledi.
Antalya Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ne çocuk acil, ameliyathane ve yoğun bakım binası yapılacak Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde hayırsever katkısıyla çocuk acil, ameliyathane ve yoğun bakımın içerisinde yer alacağı bir bina yapılacak. Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Yeni çocuk acil bölümümüz sadece Antalya değil, bölgeye de önemli katkılar sağlayacak” dedi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Güzelant İnşaat Ticaret Anonim Şirketi Genel Müdürü Rıdvan Güzel tarafından Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Çocuk Acil, Ameliyathane ve Yoğun Bakım Binası İnşaatı İşinin Zemin Etüdü ve Tüm Uygulama Projelerinin Hazırlaması ve Yapım İşine İlişkin Protokol imzalandı. Yönetim Kurulu Toplantı Salonu’nda düzenlenen protokol imzalama törenine; Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete, Genel Sekreter Dr. Ali Evren İmre ve Rıdvan Güzel katıldı. “Bölgenin sağlık hizmetlerine önemli katkı sağlayacak” Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Bugün, şehrimizin hayırsever gücünün üniversitemize olan katkısının bir kez daha taçlandığı bir gün. Bugün burada, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Çocuk Acil, Ameliyathane ve Yoğun Bakım Binası inşaatı için önemli bir protokol imzalıyoruz. Protokol kapsamında 5 adet ameliyathane, 12 yataklı yoğun bakım ünitesi ve bekleme salonu, triaj alanı, izole odalar, acil müdahale salonu, gözlem odaları ve muayene alanlarından oluşan tam donanımlı bir çocuk acil servisi inşa edilecektir. Bu bağlamda, Güzelant İnşaat Ticaret Anonim Şirketi’ne sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum. Sayın Rıdvan Güzel, soyadı gibi güzel bir işe vesile oluyor. Kendileriyle bugün imzalayacağımız bu protokolle, üniversitemize kazandırılacak olan yeni Çocuk Acil Bölümü, sadece Antalya’nın değil, bölgenin de sağlık hizmetlerine önemli katkılar sağlayacaktır” dedi. 9 ayda 28 bin çocuğa tedavi Akdeniz Üniversitesi Hastanesi olarak çok önemli bir sağlık hizmeti sunduklarını ve tüm Türkiye’den yurtdışından tedavi için yoğun talep olduğunu söyleyen Rektör Özkan, “2023 yılında toplamda 1 milyon 441 bin 668 hastaya hizmet verdik; 2024 yılında ise, Ocak-Eylül ayları arasında 1 milyon 049 bin 354 hastaya hizmet sağladık. 2023 yılında çocuk acil servisimize başvuran 39 bin 951 hasta varken, bu sayı 2024 yılının ilk 9 ayında şimdiden 28 bin 849’a ulaşmış durumda. Bu rakamlar, çocuk sağlığına yapılacak yatırımların ne denli önemli olduğunu ortaya koyuyor” şeklinde konuştu. Türkiye’nin en yüksek bağış oranına sahip devlet üniversitesi Üniversitelerin devletin ekonomik gücüyle değil, şehrin ve hayırseverlerin desteğiyle de büyümesi gerektiğini ifade eden Rektör Özkan, “Ancak o zaman daha sağlam ve sürdürülebilir bir yapıya sahip olunabilir. Göreve geldiğimiz günden itibaren, üniversitemiz ile şehir arasında güçlü bağlar kurmanın önemini vurguladım. Akdeniz Üniversitesi olarak Antalya’nın sahip olduğu hayırseverlik gücünden daha fazla faydalanmamız gerektiğine inandım. Antalya, özellikle milli eğitim alanında Türkiye’nin en çok bağış yapılan şehirlerinden biridir. Ne var ki, geçmişte bu büyük potansiyel üniversitemize yeterince yansımamıştı. Bu durumun değişmesi için büyük çaba sarf ettik. Bugün, bu çabaların meyvelerini topluyoruz. Üniversitemizin 2024 YÖK İzleme ve Değerlendirme Raporu’nda Türkiye’nin en yüksek bağış oranına sahip devlet üniversitesi olması da bu çalışmaların bir sonucudur. Üniversitemiz, şehirle yeniden bütünleşiyor ve hayırseverlerin desteğiyle gücüne güç katıyor. Bu vesileyle, bugün yanımızda olan ve desteğini esirgemeyen hayırseverimize bir kez daha teşekkür ediyor, Antalya’nın hayırsever gücünü üniversitemizle buluşturma misyonumuzu sürdüreceğimizi vurguluyorum. Akdeniz Üniversitesi, şehrimizin en büyük markalarından biri olarak el birliğiyle daha da yükselecektir” dedi. “Birilerinin böyle bir eksik var, hadi yapalım demesi gerekiyor” Bağışa vesile olanlara teşekkür eden özel bir şirketin Genel Müdürü Rıdvan Güzel ise, “Böyle bir ihtiyacın olduğunu bilmiyordum. İnsanların kalp gözü kapalı oluyor. Bu yardımlara birilerinin vesile olması gerekiyor. Birçok kişinin güzel işlere gönül verebileceğini düşünüyorum ama birilerinin böyle bir eksik var hadi yapalım demesi gerekiyor. Sizlere çok teşekkür ederim beni böyle bir şeye vesile kıldığınız için” dedi. Protokol imza törenin ardından fotoğraf çekimi gerçekleştirildi.
Mersin Karga, otomobilin anahtarını çaldı: O anlar kamerada Mersin Erdemli’de sanayi sitesinde bir karga, iş yerine bırakılan emanet otomobilin anahtarını çaldı. Çalışanların peşinden koştuğu karga en son anahtarı bir okulun damına bıraktı. Karganın anahtarı çalma anları ise güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Olay, Erdemli Sanayi Sitesi’nde bulunan Yusuf Sezgen’e ait kaportacıda meydana geldi. İş yeri çalışanlarının poğaça verdiği bir karga önce aracın üzerinde biraz yiyeceği yedi. Daha sonra poğaçayı bırakıp aracın ön camına doğru gelen karga, emanet otomobilin anahtarını alıp uçarak bölgeden uzaklaştı. Kargayı yakalamak için iş yeri sahibi ve çalışanlar peşine düştü. Yaklaşık 2 saat boyunca çalışanları peşinden koşturan karga, sanayinin girişindeki mesleki eğitim merkezinin damına konarak anahtarı bıraktı. Anahtara kavuşan iş yeri sahibi rahat bir nefes aldı. "Kargaya anahtarımızı bıraktığı için teşekkür ederim" Yaşananları anlatan iş yeri sahibi Yusuf Sezgen, "Çalışırken karga iş yerimize geldi. Kargaya poğaça verdik. Poğaçasını bıraktı aracın önüne gelerek anahtarı aldı uçtu gitti. Sanayinin bir ucundan bir ucuna bizi peşinden koşturdu. Bırakıyor biz yaklaşıyoruz alıp gidiyor. En son mesleki eğitim merkezi okulunun çatısına bıraktı gitti. Biz o anahtarı alana kadar canımız çıktı. Bu kargayı herhalde eğitmişler. Yine de kargaya teşekkür ederim anahtarımızı bıraktığı için" dedi.
Bartın Bartın’da gerçeğini aratmayan afet tatbikatı Bartın’da arama kurtarma ekiplerinden 23 kurum, STK’dan toplam 48 araç 216 personelin katıldığı deprem, yangın ve sel felaketlerine karşı gerçeğini aratmayan tatbikat gerçekleştirdi. İl Afet Müdahale Planı kapsamında Bartın’ın Kozcağız Beldesi Şarköy Köyü Boğaz mevkisinde afet depremi yapıldı. Senaryo gereği baraj patlaması sonucu ırmağa düşen bir minibüsteki 2 kişiyi arama kurtarma çalışması ile tatbikata başlandı. Irmağa giren arama ekipleri, önce araçta mahsur kalan yaralıyı, ardından ise ırmağa düşerek ölen şahsın cenazesine ulaştı. Meydana gelen depremde yıkılan bir evde yangın da çıktığı ihbarı ile harekete geçen ekipler, önce başarılı bir şekilde alevleri söndürdü. Ardından ise enkaz altında kalan bir yaralıya ulaşarak, başarılı bir şekilde dışarıya çıkardı. Gelen başka bir ihbar ile yıkılan bir binaya müdahale eden ekipler, içerideki ölü ve yaralılara kısa sürede ulaşarak, başarılı bir şekilde çıkardı. Son derece modern ve teknolojik cihazlar ile arama kurtarma köpeğinin de kullanıldığı tatbikatta, ölü ve yaralı olan kişiler ise gerçek insanlardan kullanıldı. Deprem anında yaşanan feryat ve ağlamaların da canlandırıldığı tatbikatta ekipler, başarılı bir sınav verdi. 23 paydaş ile tatbikatın yapıldığını ifade eden Vali Nurtaç Arslan, "Deprem, yangın ve sel tatbikatı gerçekleştirdik. Doğal afetler, hem dünyamızın hem ülkemizin bir gerçeği. Önceliğimiz afetlere karşı tedbir almak. Ülke olarak bir çok afeti yaşadık. Bir takım tecrübeler kazandık. Her yıl düzenli olarak bu tatbikatları yapacağız. Tecrübelerden istifade ederek, afetlere hazırlıklı olmaya gayret edeceğiz. 216 personel 48 araçla gerçekleşen bir tatbikat. Her bir ayrıntısı düşünüldü. Her türlü teknolojiyi kullanarak, tecrübelerimizi de kullanarak, arkadaşlarımız gerçekçi bir tatbikat yaptılar" "Tüm madenciler, arama kurtarma ekibi olarak yetiştirilecek" Bartın Valisi Nurtaç Arslan, depremdeki arama kurtarma çalışmalarında büyük bir özveri ile başarılı olan madencilerin, yapılan bir protokolle arama kurtarma ekibi olarak yetiştirileceğini söyleyen Vali Arslan, "6 Şubat depreminden sonra da TTK ile bir ön yaptık. Amasra TTK’daki arkadaşlarla arama kurtarma birliği oluşturmayı düşündük. Sonrasında bu çalışma ulusal düzeye taşındı. AFAD başkanlığı ile TTK Genel müdürlüğü arasında bir protokol imzalandı. Çalışmalar devam ediyor. Bütün madencilerin arama, kurtarma ekibi olarak yetiştirilmesi yönünde çalışmalar devam ediyor" diye konuştu.