Yerel Haberler
Karaman
Çiftçilerin kış mevsiminde arazilerini sulaması korkutuyor
20 Aralık 2024 Cuma - 10:04 Çiftçilerin kış mevsiminde arazilerini sulaması korkutuyor Karaman’da çiftçilerin kış mevsiminde yeraltı kuyularından ektikleri mahsullerini sulamaya başlaması endişelendiriyor. Karaman’da kuraklık nedeniyle bu yıl 2 baraj ve 2 gölet tamamen kurudu. Kış mevsimi gelmesine rağmen beklenen yağış olmayınca tarlası susuz kalan çiftçiler yeraltı kuyularına yöneldi. Arazilerde incelemelerde bulunan Karaman Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayram, "Kış mevsiminde olduğumuz bugünlerde çiftçilerin şimdiden arazilerini sulamaya başlaması bizi ve haliyle herkesi korkutuyor” dedi. Aralık ayı gelmesine rağmen beklenen yağışların düşmediğini söyleyen Bayram, “Ovaya şu ana kadar istenilen yağışlar düşmedi. Bu da haliyle bizleri ve herkesi korkutuyor. İklim değişikliğinden dolayı yaşanan kuraklık aralık ayında da devam ediyor. Ürünlerin topraktan çıkması için yağmur ve kar yağışının olması lazım. Ama maalesef Karaman genelinde düzenli bir yağış olmadı. Bugünlerde sulama imkanı olan çiftçiler ise kışlık ekimlerini suluyor. Kış mevsiminde çiftçilerin yağmurlama çalıştırmasını ürpertici olarak görüyoruz. Artık suya ihtiyaç duymayacağımız kış mevsiminde bile üreticiler mahsullerini sulamak zorunda kalıyor. Derinden hissedilen kuraklık tüm Türkiye’de olduğu gibi Karaman’da da maalesef üreticiye hem maliyet hem de ürünlerin düzgün çıkmamasına yol açıyor” diye konuştu.
Çiftçilerin kış mevsiminde arazilerini sulaması korkutuyor
20 Aralık 2024 Cuma - 09:52 Çiftçilerin kış mevsiminde arazilerini sulaması korkutuyor Karaman’da çiftçilerin kış mevsiminde yeraltı kuyularından ektikleri mahsullerini sulamaya başlaması endişelendiriyor. Yaşanan kuraklık nedeniyle bu yıl 2 baraj ve 2 göledin tamamen kuruduğu Karaman’da, susuzluk artıyor. Ovada yağışların istenilen seviyede olmaması üzerine arazilerine kışlık ekimler yapan çiftçiler mahsulün çıkmaması üzerine yeraltı kuyularından tarlalarını sulamaya başladı. Arazilerde incelemelerde bulunan Karaman Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayram, "Kış mevsiminde olduğumuz bugünlerde çiftçilerin şimdiden arazilerini sulamaya başlaması bizi ve haliyle herkesi korkutuyor” dedi. Kış mevsimi olan aralık ayı olmasına rağmen beklenen yağışların düşmediğini söyleyen Bayram, “Ovaya şuana kadar istenilen yağışlar düşmedi. Bu da haliyle bizleri ve herkesi korkutuyor. İklim değişikliğinden dolayı yaşanan kuraklık aralık ayında da devam ediyor. Ürünlerin topraktan çıkması için yağmur ve kar yağışının olması lazım. Ama maalesef Karaman genelinde düzenli bir yağış olmadı. Bugünlerde sulama imkanı olan çiftçiler ise kışlık ekimlerini suluyor. Kış mevsiminde çiftçilerin yağmurlama çalıştırmasını ürpertici olarak görüyoruz. Artık suya ihtiyaç duymayacağımız kış mevsiminde bile üreticiler mahsullerini sulamak zorunda kalıyor. Derinden hissedilen kuraklık tüm Türkiye’de olduğu gibi Karaman’da da maalesef üreticiye hem maliyet hem de ürünlerin düzgün çıkmamasına yol açıyor” diye konuştu. (MD-FM-
KMÜ’de ‘Terör Tuzağına Düşme’ konulu seminer verildi
18 Aralık 2024 Çarşamba - 11:09 KMÜ’de ‘Terör Tuzağına Düşme’ konulu seminer verildi Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ile Özel Güvenlik ve Koruma Öğrenci Topluluğu tarafından ‘Terör Tuzağına Düşme’ konulu seminer düzenlendi. Karaman İl Emniyet Müdürlüğü iş birliğiyle gençleri, terör örgütlerini eleman temin etme faaliyetlerine karşı bilinçlendirmek için düzenlenen seminere KMÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Gavgalı, İl Emniyet Müdürü Mehmet Turhan, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Kasım Karataş, üniversite personeli ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, Özel Güvenlik ve Koruma Öğrenci Topluluğunun kuruluş amacı hakkında yapılan bilgilendirme ile sürdü. Programın açış konuşmasını yapan Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Kasım Karataş, “Bugün burada gençlerimizin terör örgütlerinin tuzaklarına düşmemesi için bir farkındalık oluşturmak adına bir araya geldik. Yüksekokulumuz öğrencileri tarafından kurulan Özel Güvenlik ve Koruma Topluluğunun gayretleri ve Karaman İl Emniyet Müdürlüğümüzün katkılarıyla düzenlenen bu anlamlı etkinlikte geleceğimiz olan siz değerli gençlerimizin bilinçlenmesini sağlamak oldukça önemlidir. Nitekim gençlerimizi zihinlerini korumak, onların terör örgütlerinin tuzaklarına karşı bilinçli ve güçlü bireyler olarak hayata devam etmelerini sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi. İl Emniyet Müdürü Mehmet Turhan ise gençlere tavsiyelerde bulunarak şunları söyledi: “Sevgili gençler, sizler bizler için kıymetlisiniz ve sizlere ne anlatabilirsek bizim için önemli. Bulunduğunuz ortamlarda oturduğunuz, gezdiğiniz yerlerde lütfen dikkatli olun. Size kimin yaklaştığını, niye yaklaştığını, ne istediğini sorgulayın. Her yaklaşana her size arkadaşlık önerene veya samimi davranana lütfen hemen inanmayın. Çünkü dışarısı sandığınız kadar güvenli değil. Sonrasında ciddi sorunlar yaşayabiliyorsunuz, başka yönlere çekilebiliyorsunuz. Bu durumlar da bizi üzüyor. Banka hesaplarınızı, IBAN numaralarınızı lütfen kimseyle paylaşmayın. Savcılıktan polisten arıyoruz diyenlere itibar etmeyin. Bizim burada bulunma amacımızın tamamen sizin güvenliğiniz olduğunu unutmayınız.” Konuşmaların ardından Karaman İl Emniyet Müdürlüğünde görevli Polis Memuru Erkam Arslan, terör, Türkiye’de aktif terör örgütleri ve terör örgütlerinin eleman kazanma yöntemleri konuları hakkında gençleri bilgilendirdi. Seminer, teşekkür belgelerinin takdim edilmesinin ardından sona erdi.
Cinayete kurban giden üniversiteli taksicinin ailesi konuştu
16 Aralık 2024 Pazartesi - 13:57 Cinayete kurban giden üniversiteli taksicinin ailesi konuştu Konya’da trafikte tartıştığı kişilerce bıçaklanarak öldürülen üniversiteli taksici gencin yakınları, suçluların en ağır cezayla cezalandırılmasını istedi. Konya’nın merkez Karatay ilçesi Mevlana Kültür Merkezi önündeki trafik ışıklarında çıkan tartışmada aracında bıçaklanarak öldürülen taksici üniversite öğrencisi İbrahim Eren Peker’in (20) cenazesi, Karaman’da dün son yolculuğuna uğurlandı. Peker’in Karaman’da beraber yaşadığı dedesi Üzeyir Uysal (65), gazetecilere yaptığı açıklamada, olayı sabah namazına kalktığında öğrendiğini söyledi. Cezaların caydırıcı olmasını isteyen Uysal, kendi evlerine düşen ateşin başka evlere düşmesinin engellenmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye’nin birinci önceliği adalet. Yol verme davasından 19 yaşında bir genç ölür mü? Bu suçlular ’bıçağın cezası yok’ diye rahat davranıyor. Bıçaklarken ’Bu kişi ölecek mi, ölmeyecek mi?’ diye düşünmüyor. Bizim istediğimiz bu sistemin düzelmesi. En ağır cezayı almalarını istiyoruz. Yakalansalar da benim evladım gitti. Birinin tutuklanması için illa birinin ölmesi mi lazım. Türkiye’nin birinci önceliği adalet sistemi olmalı. Biz devletimizden bunu istiyoruz” dedi. “Bu sene okulu bitirip yurt dışına gitmeyi düşünüyordu” Eğitimci dayı Mehmet Uysal da Eren’in harçlığını çıkartmak için 6 ay önce hafta sonları taksicilik yapmaya başladığını söyledi. Eren’in çevresi tarafından çok sevilen bir çocuk olduğunu, hem çalışıp hem okuduğunu belirten Uysal, şunları kaydetti: "Eren, Konya Teknik Üniversitesi Teknik Bilimler Yüksekokulu Mobilya ve Dekorasyon Bölümü 2. sınıf öğrencisi. Boş zamanlarında taksiye çıkıyordu. Hayalleri vardı. Bu sene okulu bitirip yurt dışına gitmeyi düşünüyordu. Duraktakileri dinlendirmek için boş zamanında gitmiş. Çocuklarımız kolay yetişmiyor. Bu çocuklar vatanı kurtaracaklar. Gönderiyoruz ama maalesef cenaze aracıyla geri geliyor. Bu çok acı bir şey. Bu çocuk babasız büyüdü. Gerçekten çalışmaya meraklıydı. Önümüzdeki hafta pasaport başvurusunda bulunacaktık. Çocuk dil öğreniyordu, tasarım öğreniyordu. 6 aydır boş zamanlarında taksiye çıkıyordu. Pırıl pırıl gelecek vaat eden bir çocuk. Çocuğumuzu hunharca saldırıyla toprağa gömdük. Adalet sisteminin, infaz sisteminin gözden geçirilmesi lazım. Her eve ateş düşerse ancak o zaman mı gündeme gelecek? İçeri girenler maalesef daha profesyonel katil ya da hırsız olarak çıkıyor” dedi. Uysal, yakalanan zanlıların en ağır cezayı almalarını istediklerini vurgulayarak, "Yol verme davasından dolayı bir insan hunharca öldürülmez. Ben kendi ellerimle yıkadım. Bir insan delik deşik edilmez. 10-15 tane bıçak darbesi gördük. Alaattin Tepesi civarında, yol verme meselesi yüzünden takışmışlar. Daha sonra Mevlana tarafında, ışıklarda önüne kırmışlar. Çocuk ne olduğunu anlayamamış bile. Hemen kapıdan iner inmez orada yere sermişler. 3 kişi birden çullanmış. Kendini bir şekilde kurtarmış ama 10 metre ileriye düşmüş. Düştükten sonra asıl darbe yemiş. Kalbinden, göğsünden, her yerinden paramparça etmişler. Normal bir insanın yapabileceği bir şey değil. Bu hunharca işlenmiş bir cinayettir" dedi.