Yerel Haberler
İstanbul
Teknogirişim ortaklarının yüzde 12,9’u kadın girişimci
24 Aralık 2025 Çarşamba - 10:19 Teknogirişim ortaklarının yüzde 12,9’u kadın girişimci Teknogirişimlerin kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının yüzde 87,1’ini erkekler, yüzde 12,9’unu kadınlar oluşturdu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Teknogirişim Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı. Buna göre, teknogirişimlerin kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının yüzde 87,1’ini erkekler, yüzde 12,9’unu kadınlar oluşturdu. Cevaplayıcılar en yüksek eğitim seviyesi ve cinsiyete göre incelendiğinde, erkeklerin yüzde 46,0 ile lisans mezunu olduğu görülmektedir. Bunu yüksek lisans (yüzde 23,5) ve doktora veya eşdeğeri (yüzde 19,7) mezuniyet düzeyleri izliyor. Kadınlarda ise en yüksek pay lisans mezunlarında (yüzde 36,1) olup, bunu doktora veya eşdeğeri (yüzde 28,5) ve yüksek lisans (yüzde 24,6) takip etmektedir. Genel olarak, her iki cinsiyette de teknogirişimlerin kurucu ortakları ağırlıklı olarak lisans ve üzeri eğitim düzeyine sahiptir; kadınlarda lisansüstü eğitimin payının görece daha yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Teknogirişim ortaklarının yüzde 49,7’si mühendislik, imalat ve inşaat eğitim alanından mezun oldu Teknogirişimlerin kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının lisans düzeyinde ilk üç eğitim alanı sırasıyla; mühendislik, imalat ve inşaat (yüzde 49,7), iş, yönetim ve hukuk (yüzde 12,7), bilişim ve iletişim teknolojileri (yüzde 11,8) oldu. Teknogirişim ortaklarının iş deneyimlerinde özel sektör ve girişimcilik öne çıktı Teknogirişimlerin kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortakları daha önceki iş deneyimlerine göre incelendiğinde, cevaplayıcıların yüzde 81,4’ünün özel sektörde ücretli olarak çalıştığı, yüzde 46,5’inin girişimci olduğu ve yüzde 31,4’ünün serbest meslek deneyimine sahip olduğu görüldü. Cevaplayıcıların yüzde 30,3’ü kamu sektöründe çalıştığını,yüzde 24,4’ü akademisyen olduğunu belirtirken yüzde 3,9’ü ise ilk iş deneyimi olduğunu belirtti. Teknogirişim öncesinde girişimcilik deneyimine sahip olanların ise yüzde 31,4’ünün 0-2 yıl,yüzde 27,3’ünün ise 3-5 yıllık girişimcilik deneyimleri olduğu tespit edildi. Teknogirişim ortaklarının yüzde 37,4’ü yurt dışında eğitim veya iş deneyimine sahip Teknogirişimlerin kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının yurt dışında eğitim veya iş deneyimine sahip olma oranının yüzde 37,4 olduğu gözlendi. Bunların içerisinde; yurt dışında eğitim alanların oranı yüzde 70,9 oldu. Bunu sırası ile yurt içinde yerleşik şirket tarafından yurt dışında görevlendirilenler (yüzde 41,3), yurt dışında ücretli çalışan olarak istihdamda yer almış olanlar (yüzde 41,3) ve yurt dışında girişimcilik deneyimine sahip olanlar (yüzde 35,7) takip etti. Anne ve babaların en yaygın meslek grubu kamu çalışanı Teknogirişim kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının babalarının en yaygın meslek grubu, yüzde 32,9 ile kamu çalışanı oldu. Bunu takip eden meslek grupları ise sırasıyla, serbest meslek sahipleri (yüzde 27,0), özel sektörde ücretli çalışanlar (yüzde 25,5), girişimciler (yüzde 12,5) ve akademisyenler (yüzde 1,7) oldu. Teknogirişim kurucu ortağı veya en yüksek paya sahip aktif ortaklarının annelerinin yüzde 66,6’sının ev işleri ile meşgul olduğu görüldü. Annelerin meslek grupları incelendiğinde, en yaygın meslek grubunun yüzde 16,4 ile kamu çalışanları olduğu, bunu sırasıyla, özel sektörde ücretli çalışanlar (yüzde 8,8), serbest meslek sahipleri (yüzde 4,0), girişimciler (yüzde 3,2) ve akademisyenlerin (yüzde 0,9) takip ettiği görüldü. Teknogirişim personeli içerisinde kadın personel oranı yüzde 31,0 Teknogirişimlerde çalışan personelin yüzde 69,0’ını erkekler, yüzde 31,0’ını kadınlar oluşturmaktadır. Eğitim seviyesi ve cinsiyete göre incelendiğinde, erkek personelin en yüksek oranla lisans mezunu olduğu (yüzde 66,5) görülmektedir. Bunu yüksek lisans (yüzde 10,0), lise ve dengi (yüzde 9,1), meslek yüksekokulu (yüzde 7,7), doktora veya eşdeğeri (yüzde 4,4) ve diğer (yüzde 2,2) eğitim seviyeleri takip etmektedir. Kadın personelde ise en yüksek pay yine lisans mezunlarına ait olup, bu oran yüzde 68,7’dir. Kadın çalışanlarda yüksek lisans mezunları yüzde 11,2 ile ikinci sırada yer almakta, bunu lise ve dengi (yüzde 7,6), meslek yüksekokulu (yüzde 6,3), doktora veya eşdeğeri (yüzde 3,2) ve diğer (yüzde 3,0) takip etmektedir. Uzmanlık sahibi personel işe almayı deneyen teknogirişimlerin yüzde 34,1’i güçlükle karşılaştı Teknogirişimlerin yüzde 48,5’i 2024 yılı içerisinde Ar-Ge, yenilik, tasarım, yazılım, pazarlama vb. stratejik konularda uzmanlık sahibi bir personeli işe aldı veya almayı denedi. Bu teknogirişimlerden yüzde 34,1’i bu pozisyonları doldurmakta zorluk yaşadı. Teknogirişimlerin personel işe alım sürecinde yaşadığı zorluklar incelendiğinde, başvuru sahiplerinin yüksek ücret beklentisi öne çıkarken; bunu ilgili alanda gerekli niteliklere sahip olunmaması ve başvuru sahiplerinin ilgili iş deneyimine sahip olmaması takip etti. Teknogirişimlerin en önemli finansman kaynağı kendi sermayesi/özkaynakları oldu Teknogirişimlerin kuruluş döneminde ve 2024 yılı içerisinde en önemli finansman kaynakları ayrı ayrı incelendi. Teknogirişimler için kuruluş döneminde kendi sermayesi/özkaynakları yüzde 89,7 ile en önemli finansman kaynağı olurken, bu oran referans dönemde yüzde 79,0 oldu. Teknogirişimler için en önemli engelleyici faktör yüzde 80,8 ile yüksek maliyetler oldu Teknogirişimin kuruluşundan itibaren gerçekleştirdiği faaliyetlerde en önemli engelleyici faktör olarak yüksek maliyetler yüzde 80,8 ile ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 54,2 ile özkaynakların yetersizliği, yüzde 52,1 ile kredi veya girişim sermayesi/özel sermaye yetersizliği, yüzde 50,3 ile kamu hibeleri ya da sübvansiyonlarına ulaşım sağlayamama takip etti. Teknogirişimlerin yüzde 54,4’ü yeni finansman arayışında bulundu Yeni finansman arayışında bulunan teknogirişimlerin payı yüzde 54,4 olurken bu teknogirişimlerin yüzde 72,2’si gelen yatırım tekliflerini yetersiz buldu. Yeni finansman arayışında bulunan teknogirişimlerin zorluk yaşadığı diğer alanlar; yüzde 55,2 ile yatırımcının girişimden beklenenden fazla katılım payı talep etmesi, yüzde 44,2 ile sunulan sözleşme hükümlerinin kabul edilebilir olmaması, yüzde 40,8 ile karar alma özerkliğinin olumsuz yönde etkilenmesi oldu. E-satış yapan teknogirişimlerin oranı yüzde 22,2 Teknogirişimlerin yüzde 22,2’si, 2024 yılında İnternet (web siteleri ya da mobil uygulamalar) ve/veya Elektronik Veri Alışverişi (EDI) aracılığı ile e-satış yaptı. Bu girişimlerin yüzde 20,4’ü web sitesi ya da mobil uygulamalar üzerinden web satış yaptı. Web sitesi ya da mobil uygulamalar üzerinden mal veya hizmet satışı yapan teknogirişimlerin yüzde 88,9’u kendi web siteleri ya da mobil uygulamalarını kullanırken yüzde 31,2’si farklı girişimlerin de satış yapabildiği çevrimiçi mağazalar ve pazar yerleri ile mobil uygulamalarını kullandı. Teknogirişimlerin yurt dışına gerçekleşen e-satışlarında ilk sırayı Avrupa Birliği aldı Teknogirişimlerin 2024 yılında İnternet (web siteleri ya da mobil uygulamalar) aracılığı ile gerçekleştirdikleri e-satış oranları coğrafi bölge dağılımına göre incelendiğinde; e-satış yapan teknogirişimlerin yüzde 94,9’u yurt içine e-satış yaptığını ifade etti. Bunu; yüzde 28,4 ile Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, yüzde 22,5 ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD), yüzde 20,0 ile diğer ülkeler, yüzde 17,8 ile Yakın ve Orta Doğu ülkeleri ve yüzde 14,9 ile Türk Cumhuriyetleri takip etti. Ar-Ge faaliyeti yürüten teknogirişimlerin yüzde 25,6’sı ihracat yaptı Teknogirişimlerin yüzde 22,8’i 2024 yılında piyasaya sunduğu mal veya hizmetler için ihracat gerçekleştirdi. 2020?2024 yılları arasında herhangi bir yılda Ar-Ge faaliyeti yürüten teknogirişimlerin oranı yüzde 74,4’tür. İhracat performansı ile Ar-Ge faaliyetleri arasındaki ilişki incelendiğinde, Ar-Ge faaliyeti yürüten teknogirişimlerin yüzde 25,6’sının ihracat yaptığı, Ar-Ge faaliyeti yürütmeyen teknogirişimlerde ise bu oranın yüzde 12,9 olduğu görüldü. 2024 yılında en fazla ihracat yapılan coğrafi bölge AB oldu İhracat yapan teknogirişimlerin yüzde 66,2’si AB ülkelerine, yüzde 41,5’i diğer ülkelere, yüzde 40,1’i ABD’ye, yüzde 36,3’ü Yakın ve Orta Doğu ülkelerine ve yüzde 26,6’sı Türk Cumhuriyetleri’ne ihracat gerçekleştirdi. Lojistik maliyetlerin yüksekliği ihracatta karşılaşılan en önemli zorluk oldu 2024 yılında ihracat gerçekleştiren teknogirişimlerin yaşadığı zorlukların başında yüzde 29,9 ile lojistik maliyetlerin yüksekliği geldi. Bunu; yurtdışına satılan ürünlerin teslim edilmesinin veya iade edilmesinin yüksek maliyeti (yüzde 27,6), online ödeme sistemi ile ilgili zorluklar (yüzde 22,2), gümrükleme işlemlerinde yaşanan sorunlar (yüzde 20,5) ve standart ve regülasyonlara uyumluluk sorunu (yüzde 19,9) izledi. Teknogirişimler en önemli rekabet avantajının yenilikçi teknoloji sunmaları olduğunu ifade etti Teknogirişimler 2022-2024 döneminde, ekonomik performanslarını artırmada en etkili stratejinin yüzde 77,5 ile yenilikçi teknoloji sunmaları olduğunu ifade etti. Bunu yüzde 76,0 ile iyi müşteri ilişkileri ve yüzde 66,2 ile alanda deneyimli, güçlü bir ekibe sahip olma takip etti.
"Tek kulakta çınlama, hastalık işareti olabilir"
24 Aralık 2025 Çarşamba - 10:14 "Tek kulakta çınlama, hastalık işareti olabilir" Toplumda sık görülen kulak çınlamasının çoğu zaman geçici olabildiğini ancak bazı durumlarda ciddi hastalıkların habercisi olabileceğini belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Recep Haydar Koç, "İki kulakta birden olan çınlamalar genellikle yaşa bağlı işitme kaybı veya uzun süreli gürültüye maruziyetle ilişkilidir. Tek kulakta görülen çınlamalar ise daha dikkatli değerlendirilmelidir. Bu durum bazen kulakla ya da sinir sistemiyle ilgili özel bir sorunu işaret edebilir" dedi. İstinye Üniversitesi Liv Hospital Topkapı’dan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Recep Haydar Koç, kulak çınlaması hakkında açıklamalarda bulundu. Kulak çınlamasının, dışarıdan herhangi bir ses kaynağı olmadan kişinin kulağında ya da başının içinde ses duyması olduğunu söyleyen Op. Dr. Koç, "Bu ses uğultu, vızıltı, ıslık ya da zil sesi şeklinde hissedilebilir. Toplumda oldukça yaygındır ve erişkinlerin yaklaşık yüzde 10-15’inde hayatlarının bir döneminde görülür" diye konuştu. "Her çınlama bir hastalık belirtisi değildir" Kısa süreli ve hafif çınlamaların çoğu zaman ciddi bir soruna işaret etmediğini ifade eden Op. Dr. Koç, "Ancak çınlama uzun sürüyorsa, şiddetliyse ya da başka şikâyetlerle birlikte görülüyorsa altta yatan bir sağlık probleminin habercisi olabilir" dedi. "Tek kulak çınlamasına dikkat" Kulak çınlamasının tek ya da iki kulakta görülebileceğini belirten Op. Dr. Koç, "İki kulakta birden olan çınlamalar genellikle yaşa bağlı işitme kaybı veya uzun süreli gürültüye maruziyetle ilişkilidir. Tek kulakta görülen çınlamalar ise daha dikkatli değerlendirilmelidir. Bu durum bazen kulakla ya da sinir sistemiyle ilgili özel bir sorunu işaret edebilir" ifadelerini kullandı. "En sık nedenler arasında işitme kaybı ve gürültü var" Kulak çınlamasının en yaygın nedenleri hakkında bilgi veren Op. Dr. Koç, "İşitme kaybı, yüksek sese maruz kalma, kulak kiri, orta kulak hastalıkları, stres, anksiyete ve bazı ilaçlar çınlamaya yol açabilir" dedi. "Yüksek ses iç kulaktaki hücrelere zarar veriyor" Yüksek sese maruz kalmanın çınlamaya nasıl neden olduğuna değinen Op. Dr. Koç, "Yüksek ses, iç kulaktaki hassas işitme hücrelerine zarar verir. Bu hücreler hasar gördüğünde beyin, eksik kalan sesleri telafi etmeye çalışır ve bu durum çınlama olarak algılanır. Uzun süreli ve tekrarlayan gürültü maruziyeti riski artırır" şeklinde konuştu. "Bu durumlarda mutlaka doktora başvurun" Kulak çınlamasının bazı durumlarda ciddiye alınması gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Koç, şu uyarılarda bulundu: "Çınlama ani başladıysa, tek kulaktaysa, giderek artıyorsa ya da uyku ve günlük yaşamı olumsuz etkiliyorsa mutlaka kulak burun boğaz uzmanı tarafından değerlendirilmelidir." "Baş dönmesi ve işitme kaybı eşlik ediyorsa gecikmeyin" Kulak çınlamasına baş dönmesi veya işitme kaybının eşlik etmesinin iç kulak hastalıklarını düşündürdüğünü kaydeden Op. Dr. Koç, "Özellikle baş dönmesi varsa denge sistemini etkileyen sorunlar söz konusu olabilir ve gecikmeden değerlendirme yapılmalıdır" dedi. "Tedavi kişiye özel planlanıyor" Kulak çınlamasının tek bir tedavisinin olmadığını belirten Op. Dr. Koç, "Tedavi; çınlamanın nedenine, süresine, şiddetine ve kişinin yaşam kalitesine etkisine göre planlanır. Gerekli durumlarda ilaç tedavisi, işitme cihazları, ses terapileri ve yaşam tarzı düzenlemeleri birlikte uygulanabilir" ifadelerini kullandı. "Gürültülü ortamlardan kaçınılmalı" Kulak çınlaması olan kişilere önerilerde bulunan Op. Dr. Koç, "Gürültülü ortamlardan kaçınılmalı, stres azaltılmalı, uyku düzenine dikkat edilmeli, kafein ve sigara tüketimi sınırlandırılmalı, kulak sağlığı ihmal edilmemelidir" dedi. "Kulaklık kullanımında ses seviyesi önemli" Kulaklık kullanımının çınlamayı artırabileceğine dikkat çeken Op. Dr. Koç, "Yüksek sesle ve uzun süre kulaklık kullanımı çınlamayı artırabilir. Kulaklıkla müzik dinlerken ses seviyesi düşük tutulmalı, uzun süreli kullanımdan kaçınılmalı ve mümkünse gürültü engelleyici kulaklıklar tercih edilmelidir" dedi.
KOBİ’ler 2024 yılında toplam girişim sayısının yüzde 99,6’sını oluşturdu
24 Aralık 2025 Çarşamba - 10:11 KOBİ’ler 2024 yılında toplam girişim sayısının yüzde 99,6’sını oluşturdu KOBİ’ler 2024 yılında toplam girişim sayısının yüzde 99,6’sını oluşturdu. Sanayi ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren 3 milyon 928 bin girişim KOBİ sınıfına giriyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Küçük ve Orta Büyüklükteki Girişim İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, KOBİ’ler 2024 yılında toplam girişim sayısının yüzde 99,6’sını oluşturdu. Buna karşılık; istihdamın yüzde 68,5’ini, personel maliyetinin yüzde 43,5’ini, cironun yüzde 44,1’ini, üretim değerinin yüzde 39,8’ini ve faktör maliyetiyle katma değerin yüzde 41,2’sini oluşturdu. KOBİ’ler en fazla ticaret sektöründe faaliyet gösterdi Ekonomik faaliyetlerin istatistiki sınıflamasına göre, 2024 yılında KOBİ’lerin; yüzde 35,1’i toptan ve perakende ticaret, motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı sektöründe faaliyet gösterirken, yüzde 15,3’ü ulaştırma ve depolama sektöründe, yüzde 12,1’i ise imalat sanayi sektöründe faaliyet gösterdi. KOBİ istihdamı içindeki en yüksek oran imalat sanayi sektöründe oldu 2024 yılına ilişkin olarak; imalat sanayi sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lerin istihdamının toplam KOBİ istihdamı içindeki oranı yüzde 25,4 olurken, personel maliyeti için bu oran yüzde 33,5, ciroda yüzde 25,5, faktör maliyetiyle katma değerde yüzde 34,9 ve üretim değerinde ise yüzde 41,2 olarak gerçekleşti. Orta ölçekli girişimlerde çalışan başına katma değer 2024 yılında 969 bin TL olarak gerçekleşti KOBİ girişimleri için 2015 yılında çalışan başına ortalama katma değer 26 bin TL iken, 2024 yılında bu değer 479 bin TL oldu. KOBİ grupları içerisinde 2015 ve 2024 yılları için en yüksek çalışan başına katma değer sırasıyla 46 bin TL ve 969 bin TL ile orta ölçekli girişimlerde gerçekleşirken, aynı yıllar için bu değerler küçük ölçekli girişimler için sırasıyla 31 bin TL ve 558 bin TL, mikro ölçekli girişimler için ise 12 bin TL ve 175 bin TL olarak gerçekleşti. KOBİ’lerde çalışan başına personel maliyeti 2024 yılında 253 bin TL olarak gerçekleşti 2015 yılında KOBİ girişimleri için çalışan başına ortalama personel maliyeti 17 bin TL iken, 2024 yılında bu değer 253 bin TL oldu. KOBİ grupları içerisinde 2015 ve 2024 yılları için en yüksek çalışan başına personel maliyeti sırasıyla 27 bin TL ve 439 bin TL ile orta ölçekli girişimlerde gerçekleşirken, aynı yıllar için bu değerler küçük ölçekli girişimler için sırasıyla 20 bin TL ve 310 bin TL, mikro ölçekli girişimler için ise 8 bin TL ve 121 bin TL olarak gerçekleşti. İmalat sanayindeki 3 bin 790 KOBİ yüksek teknoloji sınıfında üretim yaptı İmalat sanayi sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’ler teknoloji düzeylerine göre sınıflandırıldığında, yüzde 54,8’i düşük teknoloji sınıfında üretim yaparken, büyük ölçekli girişimlerde bu oran yüzde 41,5 oldu. KOBİ büyüklük gruplarına göre incelendiğinde; mikro ölçekli girişimlerin yüzde 56,2’si düşük teknoloji sınıfında üretim yaparken, yüzde 32,1’i orta-düşük teknoloji, yüzde 11,0’ı orta-yüksek teknoloji ve yüzde 0,7’si yüksek teknoloji sınıfında üretim yaptı. Buna karşılık küçük ölçekli girişimlerde bu oranlar sırasıyla yüzde 48,3, yüzde 32,7, yüzde 17,9 ve yüzde 1,1 iken, orta ölçekli girişimlerde yüzde 47,7, yüzde 31,0, yüzde 19,8 ve yüzde 1,5 oldu. KOBİ’lerin 2024 yılında doğum oranı yüzde 15,9 oldu 2023 yılında doğan KOBİ girişim sayısının, 2023 yılındaki aktif KOBİ girişim sayısına oranı (girişim doğum oranı) yüzde 15,3 ve 2023 yılında doğan KOBİ girişimlerindeki istihdamın, 2023 yılındaki aktif KOBİ’lerin toplam istihdamı içindeki payı yüzde 6,9 iken, 2024 yılında bu oranlar girişim doğum oranında yüzde 15,9 ve istihdam payında ise yüzde 7,0 olarak gerçekleşmiştir. KOBİ’lerin 2024 yılında en yüksek doğum oranı yüzde 17,3 ile mikro ölçekli girişimler olurken bunu sırasıyla yüzde 4,7 ile küçük ölçekli ve yüzde 4,2 ile orta ölçekli girişimler takip etmiştir. Yine doğan girişimlerin istihdam içindeki oranlarında en yüksek oran yüzde 12,4 ile mikro ölçekli girişimler olurken, bunu yüzde 2,7 ile küçük ölçekli ve yüzde 1,9 ile orta ölçekli girişimler takip etmiştir. KOBİ’ler toplam ihracatın yüzde 29,6’sını gerçekleştirdi 2024 yılına ilişkin toplam ihracatın yüzde 29,6’sı, ithalatın ise yüzde 15,9’u KOBİ’ler tarafından gerçekleştirildi. 2024 yılı toplam ihracatında; mikro ölçekli girişimlerin payı yüzde 2,4 iken, küçük ölçekli girişimlerin payı yüzde 10,7, orta ölçekli girişimlerin payı ise yüzde 16,5 oldu. Büyük ölçekli girişimlerin payı ise yüzde 70,4 olarak gerçekleşti. KOBİ’lerin ihracatının yüzde 59,4’ü ticaret sektöründe gerçekleşirken, yüzde 34,3’ü ise imalat sanayi sektöründe gerçekleştirildi. KOBİ’lerin ithalattaki payı yüzde 15,9 oldu 2024 yılı toplam ithalatında; mikro ölçekli girişimlerin payı yüzde 0,9, küçük ölçekli girişimlerin payı yüzde 5,2, orta ölçekli girişimlerin payı ise yüzde 9,8 oldu. Büyük ölçekli girişimlerin payı ise yüzde 84,1 olarak gerçekleşti. KOBİ’lerin ithalatının yüzde 65,6’sı ticaret sektöründe gerçekleşirken, yüzde 25,8’i ise sanayi sektöründe gerçekleştirildi. KOBİ’lerin 2015 yılında 49 milyar dolar olan ihracat değeri 2024 yılında 76 milyar dolara yükseldi. İthalatta ise 2015 yılında 36 milyar dolar olan değer, 2024 yılında 51 milyar dolara yükseldi. KOBİ’lerin toplam ihracatının yüzde 48,0’ı Avrupa ülkelerine yapıldı KOBİ’ler tarafından 2024 yılında yapılan ihracatın yüzde 48,0’ı Avrupa ülkelerine, yüzde 34,3’ü Asya ülkelerine gerçekleştirildi. KOBİ’ler ithalatının yüzde 48,1’ini Avrupa ülkelerinden, yüzde 42,9’unu ise Asya ülkelerinden yaptı. KOBİ’lerin ihracatının yüzde 91,1’ini imalat sanayi ürünleri oluşturdu KOBİ’lerin 2024 yılı ihracatında başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipmanların payı yüzde 12,6, giyim eşyası sektörünün payı yüzde 10,8 olurken tekstil ürünlerinin payı yüzde 7,5 oldu. KOBİ’lerin 2024 yılı ithalatında ise öne çıkan ürünler, yüzde 16,0 ile başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipmanlar, yüzde 14,9 ile ana metaller, yüzde 12,5 ile kimyasallar ve kimyasal ürünler oldu. KOBİ’ler Ar-Ge harcamalarının yüzde 28,8’ini gerçekleştirdi Mali ve mali olmayan şirketlerin 2024 yılına ilişkin toplam gayri safi yurtiçi Ar-Ge harcamasının 119 milyar 151 milyon TL’sini KOBİ’ler gerçekleştirmiştir. Bu harcama mali ve mali olmayan şirketler Ar-Ge harcamasının yüzde 28,8’ini oluşturmaktadır. Tam Zaman Eşdeğeri (TZE) cinsinden mali ve mali olmayan şirketlerde toplam 203 bin 518 kişi Ar-Ge personeli olarak çalıştı. TZE cinsinden bu personelin yüzde 43,7’si KOBİ’lerde istihdam edilmiştir. KOBİ’lerin 615 patenti tescil edildi 2024 yılında KOBİ’lerin toplam patent başvuru sayısı bin 417 olurken, aynı yıl 615 patent tescil edilmiştir. KOBİ ölçeklerinde ise patent başvurusunda 494 patent başvurusu ile küçük ölçekli girişimler ilk sırada yer alırken patent tescilinde 237 patent tescili ile orta ölçekli girişimler ilk sırada yer almıştır.
Sarıyer’de 2025 yılında suç oranı yüzde 19 azaldı
24 Aralık 2025 Çarşamba - 09:45 Sarıyer’de 2025 yılında suç oranı yüzde 19 azaldı Sarıyer’de ilçedeki asayiş olaylarının ve çalışmalarının anlatıldığı 2025 yılı ‘Huzur Toplantısı’nda, 2024 yılında toplam 8 bin 694 olayın yaşandığına dikkat çekilirken, bu yıl 7 bin 17 olay yaşandığı ve suç oranının yüzde 19 azaldığı açıklandı. Sarıyer’de 2025 yılı ‘Huzur Toplantısı’ düzenlendi. İlçedeki bir otelde düzenlenen toplantıya Sarıyer Kaymakamı Ömer Kalaylı, Sarıyer İlçe Emniyet Müdürü Şinasi Yüzbaşıoğlu, Sarıyer Jandarma Komutanı Binbaşı Burhan Çolak, Sarıyer Garnizon Komutanı Deniz Albay Bülent Akbaş ve Sarıyer Belediye Başkanı M. Oktay Aksu katıldı. 2025 yılı içinde yapılan geride kalan 11 aylık asayiş olayları toplantıda ele alındı. Toplantıda 2024 yılında toplam 8 bin 694 olayın yaşandığına dikkat çekilirken bu yıl 7 bin 17 olay yaşandığı ve suç oranının yüzde 19 azaldığına değinildi. 2024 yılında olay aydınlatma yüzde 97 olarak kayda geçerken, 2025 yılında bu oranın yüzde 99 olduğu ifade edildi. 5 milyon liraya el konuldu Sarıyer’de 2025 yılında 958 kişiye 379 idari işlem yapılırken, 3 milyon 226 bin TL para cezası uygulanırken, narkotik suçlarla mücadele kapsamında bin 781 kişiye işlem yapıldı. 177 şüpheli tutuklandı. Yapılan operasyonlarda 27 kilo 152 gram uyuşturucu, bin 112 adet uyuşturucu hap ele geçirilirken 5 milyon 609 bin 757 liraya el konuldu. Kadına şiddete dikkat çeken düşüş 2024 yılında 31 olan KADES ihbar sayısı, 2025 yılının aynı döneminde 19’a gerileyerek yüzde 38 oranında azaldı. Şiddet nedeniyle yapılan müracaatlar 593’ten 336’ya düşerek yüzde 43’lük bir azalma kaydetti. Gelen önleyici tedbir kararı sayısı bin 998’den bin 958’e inerek yüzde 2 oranında hafif bir düşüş gösterdi. Çağrı üzerine koruma kararı sayısı 3’ten 4’e çıkarak yüzde 33 oranında arttı. Okul çevresinde yapılan uygulamalarda 7 kişi yakalandı Emniyet ekiplerince okul çevresinde 240 uygulama yapılırken, 2 bin 560 kişiye GBT sorgusu yapıldı. Aranması olan 7 şüpheli yakalanırken, 6 şahsa toplam 43 bin 674 lira trafik cezası kesildi. 175 adet tütün mamulü ve 12 gram narkotik madde ele geçirilirken, bir tekel bayine ise adli işlem yapıldığına dikkat çekildi. GBT sorgulamalarında yüzde 109’luk rekor artış Sarıyer Emniyetinin sunduğu verilere göre, ilçede huzur ve güvenliği sağlamak amacıyla yapılan GBT sorgulanan şahıs sayısı, geçtiğimiz yılın aynı dönemine oranla yüzde 109 artış gösterdi. 2024 yılında 931 bin 479 olan sorgulama sayısı, 2025 yılında 1 milyon 949 bin 182’ye ulaştı. Aranan şahıs yakalama sayısı da yüzde 7 artarak bin 926 oldu. Suç unsurlarına karşı yürütülen çalışmalarda ele geçirilen materyallerde de artış gözlemlendi. El konulan ruhsatsız tabanca 238’den 299’a çıkarak yüzde 13’lük artış gösterirken kurusıkı tabanca 51’den 61’e yüzde 20’lik artış gösterdi. 2024 yılında sadece 2 olan mühürlenen iş yeri sayısı, 2025 yılında yüzde bin 50 oranında bir artışla 23’e yükseldi. "Sarıyer’in huzuru İstanbul’un huzuru" Toplantıda konuşan Sarıyer İlçe Emniyet Müdürü Şinasi Yüzbaşıoğlu, "Müdürlüğümüzce suç ve suçlarla mücadelede Sarıyer’in huzuru, İstanbul’un huzuru şiarıyla bireylerin huzur ve güvenliğini sağlamayı amaçlıyoruz. En önceki safha alan anlayış ile ilçemizde polis-halk ilişkilerini güçlendirmek, aradaki köprüyü daha da sağlamlaştırmak, sorunları yerinde görmek, sorunları çözebilmek amacıyla ilçemizdeki siz değerli katılımcılar vasıtasıyla bir yıl içerisinde yapmış olduğumuz eğitim, öğretim, trafik hizmetleri ve suç istatistiklerini arz edeceğiz. Bir yıllık karnemizi sizlere huzurunuzda sereceğiz. İlçemiz dahilinde suçların önlenmesi, işlenen suçların aydınlatarak faillerinin adalete teslim edilmesi en öncelikli görevimiz. Bu anlayışla ilimiz ve ilçemiz sınırlarında yaşayan her bireyin güven içerisinde bir yaşam sürebilmesi amacıyla yürütülen çalışmalarımız her zamanki gibi kararlılıkla devam etti. Bundan sonra da kararlılıkla devam edecek. Bu kapsamda yıl içerisinde yürütmüş olduğumuz asayiş, trafik, eğitim hizmetlerimizi hazırlanan sunumla sizlere arz edeceğim" dedi.
SOCAR Türkiye, GAMA Enerji’nin Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali’ni satın aldı
24 Aralık 2025 Çarşamba - 09:40 SOCAR Türkiye, GAMA Enerji’nin Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali’ni satın aldı SOCAR Türkiye ile GAMA Enerji arasında yürütülen görüşmeler sonucunda, Kırıkkale’de bulunan İç Anadolu Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali’nin satışı tamamlandı. SOCAR Türkiye ve GAMA Enerji A.Ş. arasında akdedilen satış sözleşmesi, Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın katılımlarıyla, 23 Aralık tarihinde Bakü’de düzenlenen 2’nci Azerbaycan-Türkiye Yatırım Forumu kapsamında düzenlenen törende imzalandı. Sözleşme kapsamında, taraflar arasında Türkiye’nin Kırıkkale şehrinde bulunan İç Anadolu Kombine Çevrim Doğal Gaz Elektrik Santrali’nin alım-satım süreci tamamlandı. 870 MW üretim kapasitesine sahip İç Anadolu Doğal Gaz Kombine Çevrim Santrali, Türkiye’nin stratejik enerji merkezlerinden biri olarak, elektrik arz güvenliği açısından büyük önem taşıyor. Şirket bu satın almayla mevcut enerji tedarik ve ticaret faaliyetlerini güçlendirerek, üretim faaliyetleriyle entegre, sürdürülebilir ve rekabetçi bir değer zinciri oluşturma hedefini kararlılıkla sürdürüyor. SOCAR Başkanı Rovshan Najaf konuyla ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi: "Şirket dost ve kardeş Türkiye’deki yatırım kararlarımızın tamamını uzun vadeli stratejik hedefler ve sürdürülebilir değer oluşturma ilkesi doğrultusunda şekillendiriyoruz. Gerçekleştirdiğimiz bu satın almanın, şirketimizin piyasa dayanıklılığını uzun vadede artıracağına inanıyoruz. Bu yatırım sayesinde doğal gazdan elektrik üretimi stratejimiz kapsamında önemli bir adım atarak, doğal gazın hem Türkiye ekonomisine katkı sağlamasını hem de grup şirketimiz için daha verimli bir yapıya kavuşturulmasını hedefliyoruz." Yapılan açıklamaya göre, bu yatırımla birlikte SOCAR Türkiye’nin enerji piyasasındaki konumunun, üretimden son kullanıcıya kadar uzanan değer zinciri kapsamında güçlendirilmesi öngörülüyor. Aynı zamanda portföy yönetimi, operasyonel gereksinimler ve ölçek ekonomilerinde optimizasyon sağlanması hedefleniyor.