Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Yerel Haberler
İstanbul
Ankara
İzmir
Bursa
Antalya
Trabzon
Tüm Şehirler
Adana
Adıyaman
Afyon
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şanlıurfa
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
İstanbul
Yenidoğan Çetesi davasının görülmesine devam ediliyor
27 Kasım 2024 Çarşamba - 16:08:37
İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Şeyhmus Çelik, “Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada Kaya ve Serdarova bebeklerin ölmesinde ihmali bulunan, kendi kaşesi ile başka hekimlerin tedavi ve evrak düzenlemesini sağlayarak resmi belgede sahtecilik suçunu işleyen, çalıştığı hastanede 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynama yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde epikriz düzenleyerek SGK’ya fatura ettirip nitelikli dolandırıcılık yaptığı iddia edilen doktor Şeyhmus Çelik savunma yaptı. “Bunlarda böyle vicdan yok” Birinci Hastanesi’nde doktor olarak çalışan Çelik, “Bu olayın ortaya çıkması için emek veren herkesten Allah razı olsun. Ben yıllardır doktorluk yapıyorum. Fırat Sarı bana düzenli ödeme yaptığını söylemiştir. Bana bu şekilde bir ödeme yapılmamıştır. Ben hiçbir çıkar sağlamış değilim. Hayatımda hiçbir örgüte üye olmadım. Ben ne SGK’yı ne başka bir kurumu dolandırmak için hiçbir belge düzenlemedim. Hiçbir hastanede gerçeğe aykırı belge düzenlemedim. Bebek Kaya ölmeden önce muhasebeci beni aradı, istifa etmemi istedi. İstifa dilekçemi hazırladım elden gelip aldılar. Aynı tarihte başka bir doktor ile sözleşme yapmışlardır. 1 gün sonra bebek Kaya eks olmuştur. Benim bu olayda bir hatam yoktur. Benim üzerimde sistemde kayıt devam etmiş. Niye kaydın devam ettiğini bilmiyorum. Bebek Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Ailenin durumu yoktu. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bu nedenle 112’ye haber verdik. 112 araştırdı geri döndü, ‘hocam kimse almıyor’ dedi. Konsolosluğa yönlendirdik. Oradan da bir geri dönüş olmadı. Bir süre sonra Birinci Hastanesi’ne denetime geldiler. Orada yetkili birine durumu anlattım. ‘Türkmenistanlı, kalp hastası, ameliyat olmazsa ölecek’ dedim. Tamam dediler bana. Oradan da geri dönüş olmadı. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. Mahkeme başkanı bunun üzerine sanığa “Hasta senin hastan değil miydi? İlacı kimin kestiğini nasıl bilmiyorsun?” dedi. Sanık “Hasta benim değildi. Arada vizite çıktığımda durumu nasıl diye bakıyordum. Bebek kardiyolojisinin hastasıydı. Ailenin ameliyat ettirecek parası yoktu. Başka yere de götüremiyordu. Kimse ücretsiz ameliyat yapmadı. Ben mi 100 bin TL versem diye düşündüm o arada bebeği kaybettik” şeklinde cevap verdi. Mahkeme başkanı: “Herkes başka bir şey söylüyor” Sanık savunmasının devamında “Biz gündüz çalışıyorduk. Geceleri hastaneye gitmiyorduk. Gece bebeklere acil müdahale edilmesi gerektiğinde kim müdahale ediyordu bilmiyorum. Hastanenin gece nöbetçi doktoru olması gerektiğini düşünüyorum. Gece doktor olması ile ilgili bir görüş bildirmedim hastaneye. Hastane sahibi de doktor kendisi bilmiyor mu ?” dedi. Mahkeme başkanı da bu savunma üzerine “Bilmiyorum herkes başka bir şey söylüyor” dedi. Sanık Çelik’in “Hakan Doğukan basit bir lise mezunu hemşireydi, sevmezdim kendisini” demesi üzerine mahkeme başkanı “Koskoca doktorsunuz. Hakan Doğukan’ı gönderemediniz mi hastaneden?” dedi. Sanık bu soruyu “özel hastanelerde bu geçerli değil” diye yanıtladı. Duruşma tutuksuz sanıkların savunması ile devam ediyor.
27 Kasım 2024 Çarşamba - 16:04
Yener İnce: "Mauro Icardi’nin ameliyatı pazartesi günü Arjantin’de yapılacak"
Galatasaray Futbol A Takımı Doktoru Yener İnce, Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin pazartesi günü Arjantin’de ameliyat olacağını açıkladı. Galatasaray Futbol A Takımı Doktoru Yener İnce, UEFA Avrupa Ligi’nin 5. haftasında deplasmanda oynayacakları AZ Alkmaar maçı öncesinde İstanbul Havalimanı’nda sakat futbolcuların durumlarıyla ilgili basın mensuplara açıklamalarda bulundu. Tottenham mücadelesinde yaşadığı sakatlık dolayısıyla sağ diz ön çapraz bağında kopuk ve menisküs hasarı tespit edilen Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin ameliyat tarihi ve yerinin belli olduğunu söyleyen İnce, "Mauro’nun sakatlığının olduğu ilk günden itibaren bir planlama var. Bu planlama içerisinde yaklaşık 2.5-3. haftalık periyodu ön hazırlıkla geçecekti, o periyodu tamamladık. Daha sonra ameliyat için karar verecektik. Mauro’nun hem sosyal açıdan hem de ailesel sebeplerle Arjantin’de olduğunu biliyorsunuz. Hazırlık sürecini de orada geçirdik. İleriki dönemde rehabilitasyon aşamasında aksaklıklar yaşamamak adına ameliyatın orada yapılmasına karar verdik. Ameliyat pazartesi günü orada gerçekleşecek. Dün, bugün görüşmelerimizi tamamladık. Pazartesi günü ameliyatı yapılacak. Galatasaray Kulübü elindeki imkanlar doğrultusunda her zaman en iyisi yapma çabasında. Mauro’ya isterse İstanbul’da, isterse dünyanın herhangi bir yerinde, nerede isterse bu ameliyatı yapabileceğimizi söylemiştik. Kendisi de son derece uyumlu. Bizim burada olmak istedi ancak hem ailesel sebepler hem de içinde bulunduğumuz sosyal süreçte Mauro’nun rehabilitasyon sürecini Arjantin’de geçirmesine karar verdik. Orada yaz sezonunda. Daha da rahat olacaktır. O yüzden bu rehabilitasyon aksamaması adına ameliyatı orada gerçekleşmesine karar verdik" diye konuştu. Yener İnce, Ismail Jakobs ve Kaan Ayhan’ın da tedavilerinin devam ettiğini belirterek, "Jakobs maçta bizimle olacak. Kaan’ın tedavisi burada devam edecek" şeklinde konuştu.
27 Kasım 2024 Çarşamba - 16:03
Tutuksuz sanık Şeyhmus Ç.: "Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş"
İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Şeyhmus Ç., “Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada Kaya ve Serdarova bebeklerin ölmesinde ihmali bulunan, kendi kaşesi ile başka hekimlerin tedavi ve evrak düzenlemesini sağlayarak resmi belgede sahtecilik suçunu işleyen, çalıştığı hastanede 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynama yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde epikriz düzenleyerek SGK’ya fatura ettirip nitelikli dolandırıcılık yaptığı iddia edilen doktor Şeyhmus Ç. savunma yaptı. “Bunlarda böyle vicdan yok” Birinci Hastanesi’nde doktor olarak çalışan Ç., “Bu olayın ortaya çıkması için emek veren herkesten Allah razı olsun. Ben yıllardır doktorluk yapıyorum. Fırat Sarı bana düzenli ödeme yaptığını söylemiştir. Bana bu şekilde bir ödeme yapılmamıştır. Ben hiçbir çıkar sağlamış değilim. Hayatımda hiçbir örgüte üye olmadım. Ben ne SGK’yı ne başka bir kurumu dolandırmak için hiçbir belge düzenlemedim. Hiçbir hastanede gerçeğe aykırı belge düzenlemedim. Bebek Kaya ölmeden önce muhasebeci beni aradı, istifa etmemi istedi. İstifa dilekçemi hazırladım elden gelip aldılar. Aynı tarihte başka bir doktor ile sözleşme yapmışlardır. 1 gün sonra bebek Kaya eks olmuştur. Benim bu olayda bir hatam yoktur. Benim üzerimde sistemde kayıt devam etmiş. Niye kaydın devam ettiğini bilmiyorum. Bebek Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Ailenin durumu yoktu. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bu nedenle 112’ye haber verdik. 112 araştırdı geri döndü, ‘hocam kimse almıyor’ dedi. Konsolosluğa yönlendirdik. Oradan da bir geri dönüş olmadı. Bir süre sonra Birinci Hastanesi’ne denetime geldiler. Orada yetkili birine durumu anlattım. ‘Türkmenistanlı, kalp hastası, ameliyat olmazsa ölecek’ dedim. Tamam dediler bana. Oradan da geri dönüş olmadı. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. Mahkeme başkanı bunun üzerine sanığa “Hasta senin hastan değil miydi? İlacı kimin kestiğini nasıl bilmiyorsun?” dedi. Sanık “Hasta benim değildi. Arada vizite çıktığımda durumu nasıl diye bakıyordum. Bebek kardiyolojisinin hastasıydı. Ailenin ameliyat ettirecek parası yoktu. Başka yere de götüremiyordu. Kimse ücretsiz ameliyat yapmadı. Ben mi 100 bin TL versem diye düşündüm o arada bebeği kaybettik” şeklinde cevap verdi. Mahkeme başkanı: “Herkes başka bir şey söylüyor” Sanık savunmasının devamında “Biz gündüz çalışıyorduk. Geceleri hastaneye gitmiyorduk. Gece bebeklere acil müdahale edilmesi gerektiğinde kim müdahale ediyordu bilmiyorum. Hastanenin gece nöbetçi doktoru olması gerektiğini düşünüyorum. Gece doktor olması ile ilgili bir görüş bildirmedim hastaneye. Hastane sahibi de doktor kendisi bilmiyor mu ?” dedi. Mahkeme başkanı da bu savunma üzerine “Bilmiyorum herkes başka bir şey söylüyor” dedi. Sanık Ç.’nin “Hakan Doğukan basit bir lise mezunu hemşireydi, sevmezdim kendisini” demesi üzerine mahkeme başkanı “Koskoca doktorsunuz. Hakan Doğukan’ı gönderemediniz mi hastaneden?” dedi. Sanık bu soruyu “özel hastanelerde bu geçerli değil” diye yanıtladı. Duruşma tutuksuz sanıkların savunması ile devam ediyor.
27 Kasım 2024 Çarşamba - 16:01
Mete Vardar: "Beşiktaş için özel kararlar aldık"
Beşiktaş Asbaşkanı Mete Vardar, olağanüstü yönetim kurulu toplantısında önemli kararlar alındığına vurgu yaparak, "Bu aldığımız kararlar Beşiktaş’ımıza katkı sağlayacak kararlar olacaktır. 3 Aralık’ta nasıl geldiysek aynı heyecanla, aynı Beşiktaş sevdamızla, aynı şekilde görevimize devam ediyoruz" dedi.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:55
Uzakdoğu’ya seyahat edenler dikkat: Pirinç eriştesi veya mantardan ölebilirsiniz
İnsanların beslenmesinde önemli rol oynayan fermantasyonun kontrolsüz koşullarda yapılmasının insan sağlığı için büyük riskler oluşturacağını belirten Dr. Öğr. Üyesi Ayla Ünver Alçay, “Uzakdoğu’ya seyahat edenler dikkat etmeli. Pirinç eriştesi veya mantardan ölebilirsiniz” dedi. Fermantasyon yönteminin fermantasyonu tanımlanmış başlangıç kültürleri kullanılmaksızın uygun olmayan koşullarda yapılmasının büyük bir risk olduğunu belirten İstanbul Aydın Üniversitesi Gıda Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Ayla Ünver Alçay, “Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde veya küçük ölçekli üretimlerde (hane düzeyinde, köylerde ve ölçekli ev endüstrilerinde) düşük kaliteli bileşenlerin kullanımı, üretim süreçlerinde yetersiz hijyenik koşullar, güvenlik ve hijyen kontrolleri için standartların eksikliği, gıda güvenliğinin sağlanmasında başarısızlığa neden olur” dedi. “Ölümcül bir toksin olan bongkrekik asit (BA) ile zehirlenme olduğu anlaşıldı” Günümüzde gıda pazarlarının küreselleşmesiyle bireylerin benzersiz gıda kaynaklı tehlikelere maruz kaldığını belirten Alçay, bu tehlikeler arasında yer alan fermente gıdaların tüketiminin beklenmedik sağlık riskleri oluşturabileceğine dikkat çekti. Dr. Alçay, “Örnek vermek gerekirse Temmuz 2024’te bildirilen bir rapora göre Kuzey Amerika’da 67 yaşında bir erkek, Nijerya’da fermente edilmiş mısır unu pudingi olan evde fermente edilmiş mısır ogi’sini yedikten iki gün sonra mide bulantısı, halsizlik ve yorgunluk şikâyetleriyle hastaneye başvurmuş ve yoğun bakıma rağmen sekizinci günde ölmüştür. Ölüm sebebinin uygunsuz şekilde fermente edilmiş gıdalardan kaynaklanan nadir ve genellikle ölümcül bir toksin olan bongkrekik asit (BA) ile zehirlenme olduğu anlaşılmıştır” diyerek gıdada fermantasyon işleminin uygun ortamlarda yapılmasının önemini vurguladı. “Bongkrekik asit ciddi organ yetmezliğine sebep olmakta” Fermantasyonun dünya genelinde gıdaları koruma amaçlı en yaygın kullanılan yöntemlerden biri olduğunu, ev yapımı veya küçük ölçekli üretimlerde kendiliğinden gerçekleşen fermantasyon süreçlerinin güvenlik standartlarının eksik olduğu durumlarda ciddi sağlık risklerine yol açabileceğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Ayla Ünver Alçay, “Örneğin, kontrolsüz koşullarda fermente edilen yiyeceklerde toksin ve patojenik mikroorganizmaların gelişimi, ciddi zehirlenme vakalarına neden olabilmektedir. Bunun en bariz örneği bongkrekik asittir. Bongkrekik asit, Endonezya, Çin ve Mozambik gibi bölgelerde bazı geleneksel fermente gıdalarda ortaya çıkan ölümcül bir toksindir. Çoğunlukla burkholderia cocovenenans bakterisi tarafından üretilen bu toksin, özellikle tempe bongkrek gibi Hindistan cevizi bazlı ürünlerde görülmektedir. Yine 2024 yılı Mart ayında Tayvan’da meydana gelen bir salgında, oda sıcaklığında muhafaza edilen ıslak pirinç eriştesi tüketen 30’dan fazla kişi karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunları yaşamış, bazı vakalar ölümle sonuçlanmıştır. Bongkrekik asit, mitokondriye saldırarak ciddi organ yetmezliklerine yol açabilir ve tedavi edilmesi oldukça güçtür” açıklamasını yaptı. “Hijyenik koşullarda üretilmiş gıdalar tercih edilmeli” Bu tehlikeli toksinden korunmak amacıyla fermente gıdaların güvenli koşullarda işlenmesi ve saklanmasının büyük önem taşıdığını belirten Dr. Alçay, ıslak pirinç eriştesi gibi yüksek risk taşıyan gıdaların 24 saatten fazla oda sıcaklığında bırakılmaması, kullanılmayacak olanların buzdolabında saklanması gerektiğini, özellikle yaz aylarında bu ürünlerin doğru şekilde ambalajlanması, taşınması ve satışı sırasında soğutulması gerektiğini hatırlattı. Alçay, “Gıda güvenliğinin sağlanması adına fermente gıda tüketiminden kaçınmak ya da güvenilir hijyenik koşullarda üretilmiş ürünleri tercih etmek hayati önem arz etmektedir. Fermente gıda tüketicilerinin gıda hijyenine dikkat etmesi, halk sağlığı açısından önemlidir. Sonuç olarak fermente gıdaların güvenliğini sağlamak için alınacak önlemler, yalnızca bireylerin sağlığını korumakla kalmayıp, toplum genelinde gıda güvenliği farkındalığı oluşturacaktır. Gıda hijyenine dair bu türden tedbirlerin yaygınlaştırılması, bongkrekik asit gibi tehlikeli toksinlere maruz kalma riskini önemli ölçüde azaltacaktır” dedi.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:50
Beylikdüzü’nde polise ve vatandaşa küfür eden taksici gözaltına alındı
İstanbul Beylikdüzü’nde sürücüler arasında yaşanan yol verme tartışmasında bir kişi darp edildi. Kavgayı ayırmak için araya giren taksici, ‘Polis çağırın’ diyerek yardım isteyen sürücüye ve ardından polise hakaret etti. O anlar saniye saniye görüntülenirken, gözaltına alınan şahıs tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:28
Güvenli doğal gaz kullanımı için dikkat edilmesi gereken 7 adım
Kış mevsiminin yaklaşmasıyla doğal gaz kullanımı artıyor. Ancak bu önemli enerji kaynağının emniyetli kullanımı büyük önem taşıyor. Aksa Doğalgaz, ekonomik, konforlu ve güvenli enerji doğal gazın kullanımında dikkat edilmesi gereken 7 önemli noktayı paylaştı.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:18
Beylikdüzü’nde lüks villada yasa dışı bahis operasyonu: 5 gözaltı
İstanbul’un Beylikdüzü ilçesinde yasa dışı bahis siteleri üzerinden finans işlemlerini yürüten şüphelilere yönelik operasyon düzenlendi. Lüks bir villaya yapılan baskında 5 şüpheli gözaltına alındı. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan teknik ve saha analizleri neticesinde Beylikdüzü’nde lüks bir villa içerisinde bahis sitelerinin finans işlemlerini yapıldığını tespit etti. Lüks villanın camlı siyah panjurlarla kapatıldığı ve dış görünüş itibariyle kimsenin olmadığı izlenimi verildi. Yapılan takip sonrasında villaya giriş çıkışların olduğu tespit edildi. Operasyon yapıldı İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından 18 Kasım 2024 tarihinde lüks villaya operasyon yapıldı. Operasyonda 5 şüpheli gözaltına alınırken, lüks villada yapılan aramalarda 72 adet telefon ve sim kart, 8 adet laptop bilgisayar, 5 adet soğuk cüzdan ele geçirildi. Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:17
İGA İstanbul Havalimanı’nın yeni üyesi: “Icelandair”
İzlanda’nın ulusal havayolu şirketi Icelandair, 5 Eylül 2025’te İGA İstanbul Havalimanı uçuşlarına başlıyor. Başkent Reykjavik’teki Keflavik Uluslararası Havalimanı’ndan İstanbul’a haftada 4 kez düzenlenecek uçuşlar, 160 koltuk kapasiteli Boeing 737-MAX 8 tipi uçaklarla icra edilecek. Yılın ilk 10 ayında 67,6 milyon yolcu ağırlayan İGA İstanbul Havalimanı, dünyanın 321 noktasındaki bağlantı noktası ve her geçen gün ağına eklediği havayolu sayısı ile gelişimini sürdürüyor. Kuzey Avrupa’nın en önemli havayollarından olan İzlanda’nın ulusal havayolu şirketi İcelandair, İstanbul uçuşlarına haftada 4 kez olmak üzere 5 Eylül 2025’te başlıyor. Seferler, 160 koltuk kapasiteli Boeing 737-MAX 8 tipi uçaklarla icra edilecek. Icelandair ile Türk Hava Yolları (THY) arasında imzalanan kod paylaşımı anlaşmasına göre, Kuzey Amerika ve İzlanda’daki Icelandair yolcuları THY ağı üzerinden doğuya, özellikle Asya ve Orta Doğu’ya; THY yolcuları ise Icelandair uçuşlarıyla batıya, İzlanda, Kanada ve Kuzey Amerika’ya gidebilecek. Kod paylaşımı sayesinde yolcular, tek bir biletle seyahat edebilecek ve bagajlarının son varış noktasına kadar teslim edilmesi kolaylığından faydalanabilecek. İzlanda’nın doğası İstanbul’un zengin kültürel mirasıyla birleşecek Icelandair’in İstanbul operasyonlarına başlamasından duydukları memnuniyeti aktaran İGA İstanbul Havalimanı Ticari İşler Genel Müdür Yardımcısı Server Aydın, “2024’ün ilk 9 ayında İstanbul 14 milyon turist ağırlayarak yüzde 6,6’lık bir büyüme gösterdi. Dünyanın farklı lokasyonlarından şehrimize gelen turist sayısının her geçen gün artmasında İstanbul Havalimanı olarak payımız bulunduğu için memnuniyet duyuyoruz. Kuzey Avrupa’nın en önemli ülkelerinden İzlanda’nın ulusal havayolu Icelandair’in aramıza katılması da bu açıdan çok önemli. Bu bağlantı yalnızca yeni bir rota değil; İzlanda’nın muazzam doğal güzelliklerini İstanbul’un zengin kültürel mirasıyla birleştiren bir köprü olacak. Turizm ve ticaret için sonsuz keşifler ve yeni ufuklar açıyoruz. Icelandair ile birlikte İstanbul Havalimanı’nda küresel seyahatin ruhunu yeniden tanımlıyoruz” dedi.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:14
Olimpiyat yıldızı Yusuf Dikeç optik camların başarısındaki önemini anlattı
2024 Paris Olimpiyat Oyunları’nda kendine has duruşuyla tek eli cebinde atış yaparak Türkiye’ye gümüş madalya kazandıran milli sporcu Yusuf Dikeç, kullandığı optik camların başarısındaki rolünü Silmo İstanbul Optik Fuarı’nda anlattı. Optik ve gözlük sektörünün uluslararası ölçekteki etkinliklerinden biri olan Silmo İstanbul Optik Fuarı 2024, 11’inci kez kapılarını açtı. Fuarda, optik sektöründen 900’ün üzerinde yerli ve yabancı markanın ürünlerini sergiledi. Optik camlardan güneş gözlüklerine ve numaralı gözlüklere birçok çeşit ürünün sergilendiği fuara 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye’ye atıcılık dalında gümüş madalya kazandıran Yusuf Dikeç de katıldı. Dikeç, optik camların sporculara yarışlarda, sahada veya diğer zorlu ortamlarda en iyi performansı göstermeleri için ihtiyaç duydukları netliği sağlayan bir görüş sunduğunu ifade etti. SEIKO Optik’in düzenlediği etkinlikte konuşan Dikeç, olimpiyatlardan önce görme problemi yaşadığını, kullandığı optik camın kazandığı başarılarda önemli etkisi olduğunu belirterek, ‘‘Görme sorunlarım performansımı doğrudan etkiliyordu ve yapmış olduğum spor nedeniyle sahada netliği yeniden kazanmam benim için çok önemliydi. Markanın gözlük camları bana ihtiyacım olan görüş kalitesini sağladı ve gururla söyleyebilirim ki, yakın zamanda 2024 Paris Yaz Olimpiyatları’nda gümüş madalya kazandım. Markanın optik camları başarımda önemli bir rol oynadı ve bu etkinlikte hikayemi paylaşmaktan heyecan duyuyorum’’ şeklinde konuştu. SEIKO Optik Türkiye Genel Müdürü Suat Çam, ‘‘Yusuf Dikeç ile olan ortaklığımızdan inanılmaz gurur duyuyoruz. Mükemmelliğe olan bağlılığı ve yarışlardaki başarısı, markamızın değerlerini (hassasiyet, yüksek kalite ve performans) bire bir yansıtıyor. Bu iş birliği sadece görüş düzeltmeyle ilgili değil, aynı zamanda sporcuların ve tam potansiyellerine ulaşmak için gözlük takmaya ihtiyaç duyan herkesin güçlendirilmesiyle de ilgili’’ dedi.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:06
TAV Güvenlik, Vadistanbul AVM’de hizmete başladı
TAV Güvenlik, Vadistanbul AVM’de güvenlik hizmetleri sağlamaya başladı. Şirket, bu projede fiziki güvenlik hizmetlerinin yanı sıra elektronik güvenlik çözümleriyle entegre bir yaklaşım sunuyor. TAV Havalimanları’nın iştiraki TAV Güvenlik, Vadistanbul AVM’de güvenlik hizmeti vermeye başladı. Şirket, bu proje için özel olarak tasarlanmış giriş-çıkış kontrolleri, devriye görevleri, CCTV merkezi, elektronik güvenlik ekipmanlarının kullanımı, acil durum yönetimi, personel ve ziyaretçi güvenliği, denetim-raporlama ve personel eğitimi gibi hizmetler sağlayacak. Ayrıca özel etkinliklerde K9 birimiyle destek verecek. TAV Özel Güvenlik Genel Müdürü Turgay Şahan, “TAV Güvenlik Hizmetleri’nin 25 yıllık deneyimini Vadistanbul AVM’ye taşıyacak olmaktan memnuniyet duyuyoruz. İnsan odaklı güvenlik anlayışımızı, yapay zeka destekli uzaktan izleme, alarm ve raporlama gibi teknolojik çözümlerle birleştirerek, bu projenin farklılaşan ihtiyaçlarına yönelik entegre güvenlik hizmetlerini sağlayacağız. Koruma, kontrol, denetim, eğitim ve acil müdahale konularında özel eğitimli kadromuzla güvenliği en üst seviyede sağlayacağız.” dedi. TAV Güvenlik Hizmetleri, Türkiye genelinde 9 havalimanı ve 133 tesis olmak üzere toplam 142 noktada, yaklaşık 4 bin çalışanıyla hizmet veriyor. Sahada görev alacak güvenlik ekipler güvenlik uygulamaları, genel güvenlik bilinci, güvenlik sistem ve cihazlarının kullanımı, iletişim ve takım çalışması, stres yönetimi, yangın ve müdahale teknikleri, acil durum ve ilk yardım eğitimi gibi prosedürlerle tam donanımlı hale getiriliyor. Şirket, özel güvenlik hizmetlerine ilişkin yasal düzenlemelere uygun olarak, müşteri memnuniyeti ve güvenlik standartlarına yönelik belirlenmiş prosedürler doğrultusunda faaliyet gösteriyor.
22 Kasım 2024 Cuma - 11:59
Yıldız Holding Geleneksel Mutlu Et Mutlu Ol Günü’nün 10. Yılını tüm dünyada coşkuyla kutladı
Kuruluşundan bu yana “Mutlu Et Mutlu Ol” anlayışıyla tüm paydaşlarının mutluluğunu ve toplumsal faydayı hedefleyen Yıldız Holding Markaları ve Şirketlerinin, 10 yıldır her yıl Kasım ayının üçüncü perşembe günü kutladığı geleneksel “Mutlu Et Mutlu Ol Günü” İstanbul Çamlıca kampüsünde de Ülker dostları ve paydaşları ile kutlandı. Etkinlik, Yıldız Holding’in ikonik markalarının dünyanın farklı coğrafyalarında başlayan hikayelerini anlatan belgesel gösterimi ve özel sanat eserleri sergisi ile zenginleşti. Yıldız Holding’in dünyada 80 bini aşkın çalışanıyla aynı anda kutladığı Mutlu Et Mutlu Ol Günü, birbirinden renkli etkinliklere ve atölye çalışmalarına sahne oldu. Etkinliğe, A Milli Kadın Voleybol Takımı’nın başarılı oyuncuları Eda Erdem, Gizem Örge, sanatçı Ahmet Güneştekin’in yanı sıra iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarından önemli isimler konuk oldu. Mutlu Et Mutlu Ol Günü’nde Yıldız Holding’in Ülker, Godiva, McVitie’s gibi ikonik markalarının geçmişten günümüze tarihsel yolculuğunu anlatan Ahmet Güneştekin prodüksiyonu belgesel gösterimi, sanatçının anlatımıyla gerçekleşti. Etkinlik kapsamında Ahmet Güneştekin, Ara Güler, Burhan Doğançay, Laurence Jenkell, Ogan Akıncı, Melis Ağazat ve Patricia Couton’un Yıldız Holding markalarından aldıkları ilham ile özel olarak ürettikleri eserlerin yer aldığı bir seçki de sergilendi. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker: “Yıldız Holding’de sürdürülebilir ve sorumlu büyüme vizyonumuzla tüm paydaşlarımızın ortak faydasına odaklanmayı önemsiyoruz. Kuruluş felsefemiz olan Mutlu Et Mutlu Ol anlayışımızla faaliyet gösterdiğimiz coğrafyalarda, toplumsal faydayı önceleyen projelerimizi Mutlu Et Mutlu Ol Günü’nde tüm dünyada hep birlikte eş zamanlı kutluyoruz. Bu duyguda bizimle ortak paydada buluşan 80 bini aşkın çalışanımıza teşekkür ediyoruz.” diye konuştu. Murat Ülker: “Mutlu olmanın yolunun mutlu etmekten geçtiğine inanıyor, topluma ve insanlığa katkıda bulunduğumuz ölçüde kendimizi başarılı kabul ediyoruz. Kuruluşumuzdan bu yana ülkemize sağladığımız ekonomik katkıların yanı sıra, sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetlerle de topluma fayda sağlama misyonunu sahipleniyoruz. Kazakistan’dan Amerika’ya, İngiltere’den Nijerya’ya tüm ofislerimizde geleneksel hale gelen 10 yıldır kutladığımız Mutlu Et Mutlu Ol Günü’nde ikonik markalarımızın yolculuğunu anlatan eserlerden oluşan bir seçkiyi Çamlıca kampüsümüzde ziyarete açtık. Tüm sanatseverleri sergimize bekliyoruz.” Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Mehmet Tütüncü: “Çalışanlarımızla birlikte yıl boyunca ürettiğimiz faydayı ve ortak başarılarımızı birlikte kutladığımız Mutlu Et Mutlu Ol Günü, amaç odaklı şirket kültürümüzün somut bir göstergesidir. Bu özel günde tüm ofis, tesis, satış noktaları ve Ar-Ge merkezlerimizde çalışanlarımız ve tüm paydaşlarımızla birlikte keyifli vakit geçirdiğimiz etkinlikler hayata geçiriyoruz. Önümüzdeki dönemde insana yatırım anlayışımız doğrultusunda gelişimi merkeze alan projelerle tüm ekosistemimize katkı sağlamaya ve başarılarımızı hep birlikte kutlamaya devam edeceğiz” dedi. (Sbk-
22 Kasım 2024 Cuma - 11:48
Martı TAG’a üst mahkemeden iyi haber
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi (İstinaf Mahkemesi) Martı lehine karar verdi. Martı ve Taksiciler Odası arasında 2.5 yıldır süren davada Martı’nın itirazlar haklı bulundu. Martı TAG artık serbest olarak kullanılacak. Martı’dan yapılan açıklamaya göre, İstanbul Taksiciler Odası’nın Martı TAG’ı kapattırma talebi İstinaf Mahkemesi tarafından reddedildi. Martı’nın yaptığı istinaf başvurusu kabul edilerek yerel mahkeme kararının hatalı olduğuna hükmedildi. İstinaf Mahkemesi’nin tespitleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin verdiği kararı şu gerekçelerle hatalı buldu: Martı’nın itiraz ve savunmalarının yeterince incelenmediği ve raporlara yansıtılmadığı, Bilirkişi raporlarının eksik ve çelişkili olduğu, Alanında uzman kişilerden rapor alınmadığı ve davanın tam olarak aydınlatılmadığı, Tarafların eşitliği ilkesine uyulmadığı ve Martı’nın savunma hakkının ihlal edildiği, İdare mahkemelerinin Martı TAG lehine verdiği kararların göz ardı edildiği, İBB’den alınması gereken cevap beklenmeden karar verilerek Martı’nın hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği, Martı’nın dava dosyasına sunduğu uzman görüşlerinin dikkate alınmadığı, Mahkeme, bu eksiklerin giderilmeden haksız rekabetin tespit edilemeyeceğini belirterek erişim engeli kararını bozdu. Konu hakkında değerlendirmede bulunan Martı TAG Kurucusu Oğuz Alper Öktem, “Haklının acelesi yok. Türk teknolojisinin düşmanları nihayet yenildi. İyiler kazandı. Bol bol Martı TAG kullanın” dedi.
22 Kasım 2024 Cuma - 11:43
"Hint Filmleri Festivali" tarihi Beyoğlu Sineması’nda başladı
Beyoğlu Belediyesi ve Hindistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu işbirliğinde düzenlenen "Hint Filmleri Festivali" başladı. Dört gün sürecek festivalde ödüllü Hint filmleri izleyiciyle buluşacak. Hindistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu ve Beyoğlu Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen "Hint Filmleri Festivali", İstanbul Büyükşehir Belediyesi Beyoğlu Sineması’nda başladı. Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve Hindistan’ın İstanbul Başkonsolosu Shri Miijto Vinito’nun açılış konuşmaları ile başlayan etkinlikte "Hindistan ve Türkiye Sinemasının Birbirine Etkileri" başlıklı panel düzenlendi. Gazeteci Kuldeep Sharma’nın moderatörlüğünü üstlendiği panele konuşmacı olarak katılan film yapımcıları Hüseyin Demirel, Stare Yıldırım ve Alihan Karagül, Hint ve Türk sinemasına bakışı konuştu. “Sinemanın evrensel diliyle komşuluk ilişkilerimizi pekiştireceğiz" Programda bir konuşma yapan Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, Beyoğlu Sineması’nın 1885’te inşa edilen önemli bir yapı olduğuna dikkati çekerek, "Beyoğlu işte böyle bir yer. Tarihiyle, sanatıyla, kültürüyle, farklı kültürlerin birbirini beslemesiyle var. O yüzden Beyoğlu en çok kardeşliğin şehri. Burada yaşayan insanlar birbirlerinden ne kadar farklı olurlarsa olsun, bir o kadar aynıdırlar. Sinemanın evrensel diliyle komşuluk ilişkilerimizi daha da pekiştireceğiz. Tarih boyunca birbirinden farklı kültürlerin buluşma noktası olan Beyoğlu’nun ruhunu yaşatacağız. İzlemekten keyif alacağınız birbirinden güzel 6 Hint filmi ile sizlere merhaba diyoruz. Bu filmler aracılığıyla Hindistan’ın zengin kültürüne, tarihine ve sanatına Beyoğlu’nda birlikte bir yolculuk yapacağız. İki kadim medeniyetin dostluk köprüsünü sağlamlaştıracağız. Sinemanın evrensel dili ile komşuluk ilişkilerimizi daha da pekiştirmiş olacağız. Tarih boyunca birbirinden farklı kültürlerin buluşma noktası olan Beyoğlu’nu hep birlikte bir kere daha yaşayıp yaşatacağız. Bu anlamda festival için emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" dedi. Ödüllü Hint filmleri sinemaseverlerle buluşacak 24 Kasım’a kadar devam edecek olan Hint Filmleri Festivali’nde, ödüllü "Zindagi Na Milegi Dobara (Bir Kez Yaşıyorsun)", "English Vinglish (İngilizce Vingilizce)", "Vikram", "Iravin Nizhal (Gecenin Gölgesi)", "Sirf Ek Banda Kaafi Hai (Sadece Bir Adam Yeterli)" ve "Halahal" filmleri gösterilecek. Gösterimlerin biletleri İstanbulSenin mobil uygulaması üzerinden ücretsiz olarak temin edilebilecek.
22 Kasım 2024 Cuma - 11:37
Kerkük’ün demografik yapısına müdahale: Bir evden 97 kişi çıktı
Irak Türkleri Derneği Genel Başkanı Eyüp Kerem, Irak’ta 27 yıl sonra yapılan genel nüfus sayımında usulsüzlük yapıldığını belirterek, "Uzun yıllardır Kerkük’ün demografik yapısına yönelik gerçekleştirilen sistematik değişim, yapılan sayım ile ortaya çıkmıştır. Yapılan son nüfus sayımı vesilesiyle Kerkük’teki nüfus dengesini bozmak amacıyla organize şekilde gerçekleştirilen insan hareketliliği, bölgemizde çıkacak ileriye dönük sorunların habercisidir. Sayımın yapıldığı ilk gün olan 20 Kasım 2024’te Kerkük’ün Feylak bölgesindeki tek bir hanede 97, bir başka hanede ise 94 kişinin yaşadığı yönünde şüpheli kayıtlar tespit edilmiştir" dedi.
22 Kasım 2024 Cuma - 11:34
PX Kongresi’nde KFSHRC Medine’nin sanal kliniklerine ödül
Medine’deki King Faisal Specialist Hospital ve Research Centre (KFSHRC), Riyad’da düzenlenen 2024 PX Kongresi’nde İnovatif Hasta Bakım Çözümleri ödüle layık görüldü. KFSHRC Medine’nin Sanal Klinikleri, Riyad’da düzenlenen PX Kongresi’nde ödül kazandı. KFSHRC Medine’nin Hemşirelik Hizmetleri birimi, 2023’e göre yüzde 155 artışla 2024 yılında 5 bin 800’ün üzerinde taburcu sonrası sanal ziyaret gerçekleştirerek hedeflerini aştı ve Hemşire Yönetiminde Taburcu Sonrası Bakım Sanal Klinikleri ile bu ödüle hak kazandı. Kliniklerin, acil ve palyatif bakım hastaları dâhil olmak üzere farklı hasta gruplarını kapsayacak şekilde sürekli büyüdüğü belirtildi. Yapılan açıklamaya göre, KFSHRC’nin en iyi 250 Akademik Tıp Merkezi listesinde iki yıl üst üste Orta Doğu ve Afrika’da birinci, dünya genelindeyse 20’nci sırada kendine yer bulması ve 2024 Brand Finance sıralamalarına göre Suudi Arabistan ve Orta Doğu’nun en değerli sağlık markası olarak takdir görmesi dikkat çekti. KFSHRC bunun yanında aynı yıl içinde Newsweek dergisi tarafından dünyanın en iyi 250 hastanesi arasında gösterildi ve 2025 Dünyanın En İyi Akıllı Hastaneleri listesine dâhil edildi.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder