ASAYİŞ - 10 Temmuz 2024 Çarşamba 21:06

15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden denize atlayan şahıs hayatını kaybetti

A
A
A
15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden denize atlayan şahıs hayatını kaybetti

İstanbul’da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde korkuluklara çıkan bir kişi, kendini denize bıraktı. Deniz polisinin aramaları sonucu bulunan şahsın hayatını kaybettiği belirlendi.


Olay, saat 01.00 sıralarında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bir kişi köprü korkuluklarına çıktı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edilirken, deniz polisi de köprünün altında önlem aldı. Polisin ikna etmeye çalıştığı ismi öğrenilemeyen şahıs, korkuluklarda bir süre bekledikten sonra kendini denize bıraktı. Denize düşen şahıs, deniz polisleri tarafından kısa sürede bulunarak tekneye çıkartıldı. Tekneye alınan şahsın hayatını kaybettiği belirlendi. Tekneyle kıyıya getirilen adamın cansız bedeni, olay yeri inceleme ekiplerinin incelemeleri sonrası ambulansla Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.



15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden denize atlayan şahıs hayatını kaybetti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Kazdağları Şahin Deresi Kanyonunda mahsur kalan dağcılar yaşadıklarını anlattı Balıkesir’in Edremit ilçesi Şahin Dere Kanyonunda mahsur 10 kişi jandarma tarafından helikopter destekli operasyon ile kurtarıldı. Kanyonda mahsur kalan dağcılar yaşadıklarını anlattı. Kazdağları’nda geceyi geçirmek zorunda kalan ve sabah jandarma tarafından helikopter ile kurtarılan 10 kişilik grup adına gazetecilere açıklama yapan Mert Topçuoğlu, "Biz İstanbul ekibiyiz. İstanbul’dan geliyoruz. Grubumuz tecrübeli bir grup doğa aktiviteleri konusunda. Şahinderesi kanyonunu geçmek istedik. Kanyon daha önce geçtiğimiz, tecrübe ettiğimiz bir kanyon. Arkadaşlarla beraber 10 kişilik grup halinde cam terasın oradaki yoldan devam ederek 10 km sonra dereye girdik. Tabii kanyon içerisinde kuru ve sulu bölümler, ip işleri olduğu için biraz vakit kaybettik. 10 kişilik grubun hareket kabiliyeti de biraz pratik olmadığından derede böyle bir yerde kaldık akşam7 gibi. Üşüme, su, yüzme artık kramplar yorgunluk vesaire derken arkadaşlarımızdan 1 -2 kişi biraz üşümeye başladı. Hipotermi riski gördük. Kenarda bir kayanın üstünde beklemek zorunda kaldık" dedi. Hiportermi tehlikesine karşı ateş yakarak gece boyunca ısındıklarını anlatan Topçuoğlu, "İstanbul’dan geride bıraktığımız ekiplerden telefon açıp bildirim yapmışlar dediğimiz saatte çıkamadığımız için. Orada sabahladık. Tabii bu süreçte bizimle irtibat kuran jandarma birimi olsun, AFAD birimi olsun ya da yerel kolluk kuvveti olsun yardım etmek için uğraştı. Aşağıdan yukarı gelmeye çalıştılar ama bir türlü çıkış yapamadılar. Gecelemek, geceyi orada geçirmek zorunda kaldık. Sabah sağ olsun kaymakam bey bu konuda desteklerini esirgemedi. Teknik ekipman dahil her şeyi bizim oradan çıkarmamız için kullandı. Devletimiz bu konuda çok yardımcı oldu kaymakam beyin öncülüğünde. Kendisine teşekkür ederim. Ekibimiz de kendisine minnettardır. Durum böyle işin açıkçası" dedi. Sağlık durumlarında herhangi bir sıkıntı olmadığını da dile getiren Topçuoğlu "Geceyi geçirmek zorunda kaldığımız için hipotermi riskini düşürdük orada. Mecburen orada bazı şeyler yaptık. Sabaha kadar eski halimize geri döndük. Akşam hava durumu normal dışarıda şehir merkezinde hissedilen gibi değil. Eksiye düşüyor Şahinderesi kanyonu. Soyun soğukluğu da sıcaklığı da eksiye düşmeye başlıyor. Orada yeni doğuyor, doğduğu yerden akmaya başlıyor. Hem onun rüzgârı hem suyun soğukluğu derken biraz soğuk bir gece geçirdik diyebilirim. Isı ölçümü yapmadık. Çünkü birazda ışık problemimiz vardı. Zifiri karanlık, siyah bir noktada zaten her tarafının su olduğu bir kayanın üzerinde bekliyorduk. O yüzden pek sağlıklı hareket de yapamadık orada. Hayvanlar konusunda bir korkumuz yok. Sadece dediğim gibi doğanın şartları soğuk. Doğanın getirdiği soğuktan biraz endişe duyduk. Arkadaşların bazılarına o hafif düşmelerden kaynaklı aksamalar. Acaba içten bir zarar gördü mü diye yaşadığımız şeyler var. Onun dışında doğadan doğadaki varlıklardan korkan bir yapımız yok hepsini seviyoruz her şey güzel" dedi. Kurtulan 10 kişilik ekip kurtarma çalışmalarında çalışma yürütün herkese teşekkür etmek için Edremit Kaymakamı Ahmet Odabaş’ı makamında ziyaret ettiler. Ayrıca Şahin Deresi kanyonunda mahsur kalarak kurtarılan 10 kişilik ekibe Kazdağları’nda ormana girişleri yasak olması nedeniyle kişi başı 2052 lira idari para cezası kesildi ve adli soruşturma başlatıldı.
Erzincan Erzincanlı Kadın Çiftçiler Erzurum’u gezdi Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı tarafından desteklenen proje kapsamında Erzincanlı 14 kadın çiftçiye Erzurum ilinde teknik gezi düzenlendi. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürlüğü tarafından Erzincan’da yürütülmekte olan Toprağa Düşen İnciler Projesi kapsamında, Erzincan’da çiftçilik yapan 14 kadın çiftçi Erzurum’da teknik geziye götürüldü. Erzincan’da uygulanmakta olan Toprağa Düşen İnciler Projesi, Ümran Hanım-2 tritikale yetiştiriciliğinin Erzincan’da geliştirilmesini amaçlıyor. Tritikale buğday ve çavdarın bileştirilmesi ile elde edilmiş olan, buğdayın verim yüksekliğini ve tahıl kalitesi ile çavdarın hastalıklara ve toprak özellikleri de dahil olmak üzere çevre şartlarına dayanıklılığını birleştiren bir yem bitkisi olarak tanımlanıyor. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada tritikalenin, yüksek verimli dallanma katsayısına sahip yüksek ve sağlam gövdeli kış çeşitlerinin elde edilmesiyle, biyokütlesi ruminantların taze olarak beslenmesinde veya saman veya silaj depolamak için kullanılan çok önemli bir yem bitkisi olduğu belirtiliyor. Hayvancılık sektöründe ihtiyaç duyulan kaba yem ihtiyacının karşılanması amacıyla Erzincan’da tritikale yetiştiriciliğini geliştirmek isteyen Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, başlattığı projeyi kadın çiftçilerle yürütüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı tarafından finanse edilen proje kapsamında daha önceki yıllarda Erzincan’da demonstrasyon çalışmaları başarılı sonuçlanan tritikale bitkisinin yetiştiriciliğinin artırması hedefleniyor. Yürütülen proje kapsamında projeye dahil edilen Erzincanlı 14 kadın çiftçi, Erzurum’da teknik geziye götürüldü. Erzincanlı kadın çiftçiler, Doğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nün Pasinler ilçesindeki tritikale ekim sahalarında incelemelerde bulundular. Enstitü yetkilileri, kadın çiftçilere tritikalenin hayvancılık sektöründeki önemi ve tritikale yetiştiriciliğine dair bilgiler sundu. Düzenlenen teknik geziden memnun olan kadın çiftçiler, Erzincan’da tritikale yetiştiriciliğinin artırılması için çalışacaklarını söylediler.
Erzincan Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesinde 5 bin çeşit materyal sergileniyor Canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyal, Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi’nde vatandaşlar için sergileniyor. Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde bulunan ve Türkiye’nin ilk doğa tarih müzesi olma niteliği taşıyan Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi’nde başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyal sergileniyor. Erzincan Kemaliyeli olan Prof. Dr. Ali Demirsoy’un katkıları ile kurulan ve Dr. Aydın Akbulut, Öğ. Gör. Yusuf Durmuş’un öncülük ettiği müze “Doğa Müzesinde Bilimsel Bir Gezinti” isimli proje kapsamında 2009 yılında kuruldu. Müzede sergilenen örneklerin önemli bir kısmı 10 ayrı üniversiteden 48 bilim insanının görev aldığı “Kemaliye ve Çevresinin Biyoçeşitlilik Açısından İncelenmesi” projesi kapsamında bölgeden toplanan jeolojik ve biyolojik örneklerden oluşuyor. Kurulduğu tarihten bugüne bölge halkı, öğrenciler ve ekoturizm açısından önemli bir ilgi odağı olan müze, Türkiye’nin değişik bölgelerinden ve Kemaliye çevresinden alınan mineral, taş, toprak ve her türlü jeolojik materyal MTA’daki uzmanlara teşhis ettirilerek dolapların içindeki raflarda uygun kaplarda sergileniyor. Öte yandan müzede Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelmiş mineral, kristal, toprak, kayaç örnekleri sergilendiği belirtiliyor. Buna göre Kemaliye ve çevresinin Gastropad, Bivalvia ve Echinodermata gruplarına ait fosil örnekleri teşhis edilerek, müzenin raflarında sergileniyor. Müzede aynı zamanda hücreli bitki ve hayvanların mikroskop altında görüntülerinin sunulduğu bir bölüm bulunuyor. Karasal ekosistemin ilk canlı gruplarından olan likenler doğal ortamına uygun habitat ortamları hazırlanarak sergileniyor. Yine Kemaliye’den toplanan ve teşhis edilen karayosunu örnekleri sergi panolarına yerleştirilerek sunuluyor. Omurgasızların önemli bir kısmı formol ve alkol içinde kavanozlarda etiketleriyle birlikte sunuluyor. Böceklerin büyük bir kısmı, bilimsel örnek hazırlama yöntemine göre içi boşaltılıp tahnit edilmiş, özel böcek iğnelerine geçirilerek panolarda (müze görsel materyali olarak) ya da parazitlere karşı özel korumalı, çekmeli müze dolaplarında saklanıyor. Müzenin en ağırlıklı kısmını böcekler ve herbaryum materyali oluşturuyor. Bölgenin ve Türkiye’nin tatlısularında ve denizlerinde yaşayan balık örnekleri çeşitli kimyasal işlemlerden geçirilerek (formolalkol) görsel malzemeye dönüştürülerek sergileniyor. Aynı işlem amfibiler için de yapılıyor. Farklı türlerden oluşan amfibi örnekleri alkollü kaplar içinde ve sergi dolaplarında teşhir ediliyor. Birçok zehirli yılın türünün bulunduğu sürüngen örnekleri de aynı yöntemle görsel malzemeye dönüştürülüyor. Özellikleri, zehirleri ve korunma önlemleri konusunda bilgiler veriliyor. 200 yakın kuş türünün (bir kısmı göçücü, transit) varlığı bilinen Kemaliye’de çeşitli fırsatlarla elde edilen kuş örnekleri tahnit edilerek müzede sunuluyor. Bu kuş türlerine ilişkin tanıtıcı resimler ve tahnit malzemeleri önemli bir eğitim malzemesi niteliği taşıyor. Soyu tehdit altında olan ayı, kurt, vaşak, sansar, dağ keçisi, porsuk, sincap, yedi uyur, fındık faresi, yer sincabı, çok sayıda küçük memeli ve kemirici türleri yörenin fauna elemanları olarak müzede halkın ve eğitim camiasının hizmetine sunuluyor. Çeşitli şartlar altında elde edilmiş olan büyük ve küçük memeliler tahnit edilerek üç boyutlu sergileniyor. Ayrıca bu memelilerin postları ve bazılarının iskeletleri de sergilenerek ve tanıtıcı bilgiler veriliyor. Kemaliye ve çevresinden teşhis edilen 1000 kadar bitkinin en az yarısı, özellikle soğanlı bitkiler görsel olarak müzede sunuluyor. Bitkiler müze materyali olarak preslendikten sonra kartonlara yapıştırılıyor. Bu örneklerin hepsi herbaryum örnekleri olarak özel dolaplarda bilim insanlarının kullanımına açık olarak sergileniyor.