EĞİTİM
15 Kasım 2024 Cuma - 09:59 Vanlı öğrenciler Erasmus K210 projesi ile İtalya’da Van Teknokent Koleji, Erasmus K210 “100’lerde Teknoloji ve Muasır Medeniyet” projesiyle ilk 6’ya girerek büyük bir başarı elde etti. Van Teknokent Koleji, Türkiye genelinde sadece 6 projenin geçmeyi başardığı Erasmus K210 projesi kapsamında büyük bir başarıya imza attı. “100’lerde Teknoloji ve Muasır Medeniyet” adlı projeleriyle ilk 6’ya giren kolej, Avrupa çapında adından söz ettirmeyi başardı. Bu proje, öğrencilerin çağdaş teknolojilerle buluşmasını, kültürel zenginlikleri tanımasını ve uluslararası deneyimler kazanmasını hedefliyor. “Napoli’de ilk hareketlilik başladı” Proje kapsamında ilk hareketlilik, İtalya’nın tarihi ve kültürel açıdan önemli şehirlerinden Napoli’de gerçekleşti. İtalya ve Portekiz’den projeye katılan ortak okullarla birlikte ilk adımlar atıldı. Bu buluşmada öğrenciler, teknoloji ve yazılım alanında deneyim kazanma fırsatı buldu. Özellikle sanal gerçeklik gözlüğü kullanarak, projenin temelini oluşturan uygulamalara yönelik çalışmalar gerçekleştirildi. Bu sayede öğrenciler sadece teorik bilgiyle kalmayıp, pratik uygulamalara da katılarak yazılım ve VR teknolojisi hakkında derinlemesine bilgi sahibi oldular. “Kültürlerarası etkileşim ve tarihi keşifler” Öğrenciler, İtalya’daki eğitim ve proje çalışmalarının yanı sıra, bu kültür zengini ülkenin tarihi yerlerini de gezme fırsatı buldular. Napoli’nin antik sokakları, Roma döneminden kalma yapılar, Pompeii kalıntıları ve yerel müzeler gibi tarihi bölgeler keşfedildi. Bu geziler, öğrenciler için sadece bir kültürel etkileşim değil; aynı zamanda Avrupa tarihi hakkında bilgi edinme ve farklı kültürlerle kaynaşma imkanı sundu. Erasmus K210 projesi, öğrencilerin teknolojiyi kullanma becerilerini geliştirirken, aynı zamanda onlara uluslararası bir bakış açısı kazandırmayı hedefliyor. “100’lerde Teknoloji ve Muasır Medeniyet” projesi ile öğrenciler, 21. yüzyıl becerileri doğrultusunda kendilerini geliştirme imkanı buluyor. Yazılım ve sanal gerçeklik gibi alanlarda pratik bilgi edinen öğrenciler, gelecekte bu alanlarda daha donanımlı bireyler olarak yetişmeleri için destekleniyor. Proje boyunca yapılacak diğer hareketliliklerde, öğrencilerin daha fazla deneyim kazanması ve farklı kültürlerle etkileşimlerini derinleştirmesi planlanıyor. Öğrenciler, Portekiz’de gerçekleşecek bir sonraki etkinlikte, yazılım ve VR projelerini daha da ileri seviyeye taşıyarak uluslararası bir çalışma ekosistemine adapte olma fırsatı bulacaklar. Bu projesi, yalnızca okul ve şehir için değil, Türkiye için de önemli bir gurur kaynağı oldu. Uluslararası bir platformda elde edilen bu başarı, kolejinin eğitim kalitesini ve öğrencilerinin yetkinliklerini gözler önüne sererken, gelecekte daha büyük başarıların temelini atıyor.
15 Kasım 2024 Cuma - 08:56 Eğil’de ihtiyaç sahibi öğrenciler için ’Bir Oda Bin Umut Projesi’ Diyarbakır’ın Eğil İlçe Kaymakamı Volkan Hülür tarafından planlanarak hayata geçirilen ’Bir Oda Bin Umut’ projesi kapsamında, çalışma masası ve kitaplığı olmayan öğrencilerin bu ihtiyaçlarının giderilmesi için kollar sıvandı. Eğil Kaymakamı Volkan Hülür koordinesinde evinde çalışma masası ve kitaplık bulunmayan öğrencinin kalmaması için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından oluşturulan listelere göre tespitler yapılarak kitaplıklı masa, sandalye ve halı dağıtımı yapılıyor. Kaymakam Volkan Hülür, “Okul ve hane ziyaretleri esnasında çocuklarımızdan gelen taleplerde ve kendi tespitlerimizde evlerde çocuklarımızın en büyük eksikliğinin kendilerine ait bir çalışma alanının olmamasıydı. Bunun üzerine bizde bu projeyi hayata geçirerek istedik ki öğrencilerimizin evlerinde kendilerine ait birer çalışma masaları ve kitaplıkları olsun, ders çalışmalarını yerde halılar üzerinde iki büklüm ya da bir sehpa üstüne sığışmaya çalışarak yapmasınlar. Sadece kendilerine ait olduğunu bildikleri ve kendilerini özel ve kıymetli hissedecekleri bir alanları olsun. Çünkü onlar gerçekten de bizler için çok kıymetli, onların iyi ortamlarda yetişip bu ülke için faydalı nesiller olmaları hepimizin amacı. Bu çalışma masaları ve kitaplıklarının öğrencilerimize eğitim hayatlarında başarılar kazandırmasını umuyor geleceğe yönelik umutlarını bu odalar sayesinde gerçekleştirmelerini arzuluyoruz” dedi. Projeye destek olmak isteyen hayırsever vatandaşların da, Eğil Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına bağışta bulunabileceği ve bir adet çalışma odasının bedelinin 8 bin TL olduğu belirtildi.
Gaziantep Büyükşehir’den eğitime 40 milyon TL’lik dev destek
30 Ekim 2024 Çarşamba - 14:31 Gaziantep Büyükşehir’den eğitime 40 milyon TL’lik dev destek Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından, lise ve üniversite sınavına girecek 8’inci ve 12’nci sınıf öğrencilere yönelik kazanım değerlendirme sınavları ile Nurdağı ve İslahiye’deki sınavlara hazırlanan öğrencilere yardımcı kaynak kitap desteğinden oluşan 40 milyon TL değerindeki çalışma için protokol imzalandı. Eğitim Şehri Gaziantep hedefi için çalışmalar desteklerini sürdüren Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, sınava hazırlanan öğrenciler için yeni bir proje başlattı. Gaziantep Valiliği Fuaye Alanı’nda imzalanan protokolle, İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğinde Gaziantep Valiliği koordinasyonda Liselere Geçiş Sınavı (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS)’ye hazırlanan Gaziantep’te ki öğrenciler için kazanım değerlendirme sınavları yapılacak. 82 bin öğrenci sınavlardan yararlanacak Gazi şehir genelinde LGS’ye hazırlanan 55 bin 8’inci sınıf öğrencisi için 5 sınav, YKS’ye hazırlanan 27 bin öğrenci için ise TYT ve AYT’den 5’er tane olmak üzere 10 sınavı Gaziantep Büyükşehir Belediyesi hazırlayacak. Yapılacak kazanım değerlendirme sınavlarıyla öğrenciler eksikliklerini görecek ve durumlarını ölçebilecekler. Nurdağı ve İslahiye’de ki sınava hazırlanan öğrencilere yardımcı kaynak kitaplar verilecek Kahramanmaraş merkezli şiddetli depremlerden ağır etkilenen Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde bulunan depremden etkilenen MEB’e bağlı okullarda sınavlara hazırlanan 8’inci ve 12’nci sınıf öğrencilerine yardımcı kaynak kitaplar dağıtılarak destek verilecek. 12’nci sınıf öğrencilerine Türkçe, matematik, biyoloji, fizik, kimya, tarih, coğrafya ve felsefe konularında kaynak soru kitapları dağıtılacak. 8’inci sınıfta sınava hazırlanan öğrencilere ise tüm dersleri kapsayan kaynak soru kitapları desteği verilecek. “Çocuklarımızı geleceğe güzel hazırlamak istiyoruz” Protokolde konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin yaptığı açıklamada öğrencileri direk etkileyen bir protokolün imzalandığını aktararak, “Elimizde çok önemli bir cevher var. Çocuklarımız en büyük cevherimiz. Bu deneme sınavları çok mühim. Öğrencinin kendi kendine hangi aşamada olduğunu görmesi için önemli. Gaziantep genelinde bir sınav olduğunda öğrenci baştan hangi yönlerinin zayıf ve kuvvetli olduğunu görüyor ve buna göre tedbir alıyor. Bu yapılan işlerin ne kadar doğru olduğunu her yıl sonuçlar bize gösteriyor. Bireysel başarımızda Türkiye genelinde derece yapıyoruz. Bu eğitim ordumuzun başarısı. Bizler de lojistik destek veriyoruz. Çocuklarımızı geleceğe güzel hazırlamak istiyoruz. Öğrencilerimizin sınava gelmeden önce bu denemeler eksiklerini tamamlamaya vesile oluyor. Büyükşehir Belediyesi olarak ciddi bir kaynak ayrıldı bu iş için. Bütçemizin önemli bir kısmını eğitime ayırıyoruz. Günün sonunda bireysel başarıyı şehrin bütün katmanlarına ulaştırmak istiyoruz. Dün Cumhuriyetimizin 101’inci yılını kutladık. Cumhuriyet fırsat eşitliği, erdem ve fazilettir. Bizde bunun gereğini yapıyoruz” dedi. “Karşılık bulan bir iş” Gaziantep Valisi Kemal Çeber ise desteklerin ciddi bir maliyetle verildiğini aktararak, “Ciddi maliyetlerle bu destekler veriliyor. Deprem bölgesine yaptığımız sık ziyaretlerde gördük ki sohbet ettiğimiz her öğrenci yapılan desteklerden çok istifade ettiklerini söylediler. Bu bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Karşılık bulan bir iş. İyi tespit edilen, iyi kurgulanan bir iş. Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ediyorum. Bu protokollerle bir taşla birkaç kuş vuruyoruz. Çocuklarımızı sınava hazırlıyor, eğitimde fırsat eşitliği anlamında gayretimizi ortaya koyuyoruz. Bunlarda bize somut sonuç olarak yansıyor” şeklinde konuştu. Kılınç, Başkan Şahin ve Vali Çeber’e teşekkür etti İl Milli Eğitim Müdürü Erdal Kılınç ise yaptığı konuşmada, “Eğitimi önceledikleri, Eğitim Şehri Gaziantep olabilmek amacıyla bütün imkanalar seferber eden valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum. Sınava eşit şartlarda hazırlanabilmek, bir adım öne gitmek, daha iyi okullarda eğitim görerek gelecekleri için daha iyi şartlar inşa edecek bir protokole imza atıyoruz” diye konuştu. Protokol töreninde ayrıca Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Abdullah Aksoy ile Büyükşehir Belediyesi Eğitim, Gençlik Hizmetleri ve Spor Daire Başkanı Yasin Tepe, protokolün içeriği hakkında bilgi verdi.
Anadolu Üniversitesi bin 100 öğrenciye ücretiz yemek bursu sağlıyor
30 Ekim 2024 Çarşamba - 14:22 Anadolu Üniversitesi bin 100 öğrenciye ücretiz yemek bursu sağlıyor Öğrencilere birçok farklı kategoride karşılıksız burs imkanı sunan Anadolu Üniversitesi, 2024-2025 akademik döneminde de öğrencilerin yanında olmaya devam ediyor. Toplam altı farklı kategoriye ulaşan Eğitimi Destekleme Vakfı Anadolu Üniversitesi bursları kapsamında başarılı öğrencilere her yıl Anadolu Üniversitesi Rezidansı’nda eğitim-öğretim hayatı boyunca ücretsiz konaklama, dizüstü bilgisayar, ücretsiz kafeterya/yemek hizmetlerinden yararlanma ve nakdî destek gibi burs imkanları sağlanıyor. Anadolu Üniversitesi ayrıca bu yıl başlattığı yeni bir burs imkanı ile 2023-2024 Akademik Yılı itibarıyla fakülte ve yüksekokullarında birincilik derecesine sahip öğrencilere, bir yıl boyunca karşılıksız olarak üç öğün yemek bursu imkânı sağlıyor. 808 öğrenciye ücretsiz yemek bursu Anadolu Üniversitesi, bu yıl da ihtiyaç sahibi öğrencilerini desteklemeye devam ediyor. Ekim ayında hayata geçen burs programı sayesinde, 808 öğrenci daha yemek bursundan faydalanmaya hak kazandı. Bu burs ile öğrenciler, üniversite kafeteryalarında üç öğün ücretsiz yemek imkanına sahip oldular. Böylelikle toplamda 1100 öğrenci Anadolu Üniversitesinin sağladığı üç öğün ücretsiz yemek bursundan 2024-2025 Akademik Yılında yararlanmaya devam edecek. Türkiye’nin en uygun fiyatlı üniversite yemekhanesi Anadolu Üniversitesi, dünya üniversitesi olma vizyonu ve öğrencilerinin yaşam kalitesini artırma misyonuyla fark oluşturmaya devam ediyor. Bu doğrultuda, Türkiye’nin en uygun fiyatlı üniversite yemekhanelerinden birine sahip olan Anadolu Üniversitesi, öğrenci dostu bir bütçeyle sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemeği hizmetini sunuyor. Öğrenciler için yalnızca 20 TL olan öğün ücretiyle sağlanan bu hizmet, Yemek Üretim Merkezi’nin modern tesislerinde uluslararası hijyen standartlarına uygun olarak üretiliyor ve Sağlık Bakanlığı’nın sağlıklı beslenme piramidine uygun, besleyici değeri yüksek menülerden oluşuyor. Yemek Üretim Merkezi, Anadolu Üniversitesi’nin sağlıklı ve kaliteli yaşam vizyonunun bir parçası olarak uygun ve erişilebilir fiyatlarla öğrencilerinin yanında olmaya devam ediyor.
Atatürk Üniversitesi ilaç üretimi yapacak
30 Ekim 2024 Çarşamba - 12:45 Atatürk Üniversitesi ilaç üretimi yapacak Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Erzurum medya mensupları ile bir araya gelerek değerlendirmelerde bulundu. Atatürk Üniversitesi’nin güçlü bir alt yapıya sahip olduğunu ifade eden Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, yeniden yapılanma çerçevesinde; bin 600 öğretim üyesinden her 300 öğretim üyesinin bağlı olduğu bir bölge oluşturduklarını belirterek, “Beş rektör yardımcımız bulunuyor. Ben yaşım kadar Erzurum’dayım. On beş günlükken gelmişim Erzurum’a. Hayatımın hepsi burada geçti. Babam da öğretim üyesiydi. Burada benim tanımadığım kimse yok. Aileleriyle, çocuklarıyla hepsini tanıyorum. Dolayısıyla bana yakınlık derecesine bakarak, rektör yardımcısı ataması yapmış olsam belki on beş tane koltuk vermiş olmamız gerekiyordu. Hiçbir şekilde yakınlık üzerinden gitmedik. Tamamen liyakat esasına göre devam ettik ve 300 kişilik gruptan en değerli olduğunu, kriterlerimize göre düşündüğümüz kişiyi atadık. Dekanlar için de aynı şey söz konusu. Elimizden geldiği ölçüde bunu uygulamaya çalıştık. Az sayıda atamamız kaldı. Onları da tamamlamaya çalışıyoruz.” şeklinde konuştu. “Öğretim üyelerine “geri dön” çağrısı yaptık” Öğretim üyeleri üzerinde yapmak istedikleri temel değişiklikleri de anlatan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, “Erzurum’da çok değerli bir öğretim üyesi kitlesi var. Bin 600 civarına yakın bu öğretim üyeleri yani doktor öğretim üyesi. Bunların üç yüz yakını hastanemizde görev yapıyor. Bunları kaybetmememiz gerekiyor. Kaybettiklerimizin de bir kısmını geri kazanmamız lazım. Bunun üzerine kurulu bir sistemimiz var ve bu anlamda çok sayıda kişiye davet gönderdik. Geri alabilmek için. Çünkü yetişmiş elemanın geri alınması bizim için çok değerli, kaybedilmesi de Erzurum için çok büyük kayıp. Özellikle doğu üniversitelerinde bu var. Kaybedileni de geri almak çok zor. O yüzden kaybetmemek üstüne de önemli çalışmalar yapmak istiyoruz. Onları burada mutlu etmek ve Atatürk Üniversitesi’ne aidiyetlerini arttırmak istiyoruz. Bu noktada yaptığımız, attığımız adımlara o doğrultuda devam edeceğiz.” dedi. “Bilimi toplum için yapanları daha fazla destekleyeceğiz” “Bizler bilimin içinden gelen insanlarız. İşin mutfağını bilen insanlarız” diyen Rektör Hacımüftüoğlu, akademisyenlerin iki tarz çalışma içinde olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü “Bilimi bilim için çalışan bilim adamları var. Bir de bilimi toplum için çalışanlar var. Biz ikinci grubu önceliyoruz. Yani bilimi artık kendi istekleri doğrultusunda değil de toplumun önceliğini dikkate alarak, Erzurum’un sorunları, bölgenin sorunları ve ülkemizin sorunlarına katkı verilecek, bilimsel çalışmalara daha fazla eğilecek tarzda öğretim üyelerinin, bu bin 600 çok önemli gücün çalışmasını istiyoruz. Buna yönelik çalışanları destekleyeceğiz. Kendi iç kaynaklarımızı buna yönelik olarak vereceğiz Bu şekilde yaparak öğretim üyelerinin kademe kademe bu tarafa doğru, Erzurum problemlerine dönmesi, ülkenin problemlerine yönelik çalışmaları için gayret göstereceğiz. Burada bir başka nokta var. Mevcut öğretim üyelerinin de kendi içerisinde Türkiye’de önemli noktalara gelebilmeleri için bunların yurt içi ve yurt dışı gidişlerini kolaylaştıracağız. Ve Türkiye çapında o alandaki en iyi öğretim üyelerinin Erzurum’da hem tıp fakültesinde hem diğer bölümlerde hepsi için söylüyorum. Olabilmesi için insana yatırımı arttıracağız. İnsana olan yatırımı artırıma düşüncemiz var. Bu noktada da girişimlerimiz başladı.” “Atatürk Üniversitesi’nin büyük sorumlulukları var” Atatürk Üniversitesi’nin büyük bir üniversite olduğunu, Ankara’nın doğusundaki en büyük kurum olduğunu anlatan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, “Bu bize ciddi bir sorumluluk veriyor. Bunun Erzurum’da olması büyük bir avantaj, çok büyük bir katkısı var. Fakat bunun güçlü olarak sürdürülmesi ve devam ettirilmesi lazım. Atatürk Üniversitesi bu konumunu arttırarak devam etmesi lazım. Şu anda yetmiş bine yakın örgün öğretimli öğrencimiz var. Açık öğretimle birlikte toplam öğrenci sayımız 655 bin. Bu sayı Türkiye’nin ikinci sırasında olan bir üniversiteyi gösteriyor aslında. Sayı itibariyle Türkiye’de ikinci büyüklükte bir üniversite. 8 bin personel, bin 600 akademisyen, hep birlikte burayı organize edip, güçlü bir şekilde devam etmemiz lazım.” dedi. “Hastanede köklü değişimler olacak” Atatürk Üniversitesi bünyesinde önemli bir hastanenin bulunduğunu ve 13 şehre çok ciddi derecede hizmet ettiğini anlatan Hacımüftüoğlu, “Devletimiz bunun önemini biliyor. Ve bu noktada gereken katkıyı yapmaya çalışıyor. Çünkü burada eğer sorunlar, doğunun sorunları Erzurum’da çözülmediği zaman Ankara ve İstanbul’da birikim oluyor. Dolayısıyla Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin Tıp Fakültesi’nin çok önemli bir konumu var. Ve hastaların batıya doğru gitmesini engelleyen bir noktada. Bizim açımızdan da şöyle; şehir nüfusunu tutar, hastaların burada çözüm alabilmeleri noktasında çözüm aldıkları için şehir nüfusunu tutabilen bir konumu var. Fakat buradaki bir zayıflama her şekilde nüfus kaybına da neden oluyor. Çok ciddi sonuçlar olabilecek bir konuma dönüşmeye başlıyor. Hastanemizde bazı işler kabul edilebilir noktada değil ve biz bunun farkındayız. Yani günlerin 6 ay, 1-2 yıla uzaması kabul edilemez. Ben o idealini söylüyorum. Bir haftanın ardına bir radyoloji bölümünde gün verilmemesi lazım. Burayla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Ekonomik göstergelerle ilgili hastanede çok hızlı bir revizyon yaptık. Oradaki tüm yönetim kademesi yüzde 90 oranında değiştirdik, pozisyonu dengeledik, pozitife geçirdik. Artan parayla üç ultrason satın aldık. Bir de bilgisayar tomografi satın aldık. Tüm tetkikler için benim hedefim sürenin 1 haftaya inmesi. Dolayısıyla şimdi buradaki gün kaymalarının altında yatan biraz da maddi sebepler. Elde ettiğimiz avantajları da buraya yatırım yaparak kullanıyoruz. Gelecek hafta içerisinde ultrasonları teslim alacağız. Bilgisayarlı tomografinin teslimi biraz daha sürebilir. Bunlar yeterli olmayacaktır muhakkak. Oradaki bu işlerin hızlı olabilmesi için sınırın bir ayın altına, bir haftanın altına inmesi tüm için söylüyorum. Bu hedefe ulaşmak için de ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Ve adımlarımız o doğrultuda atıyoruz. Fakat bunların görünür olabilmesi bazen zaman alabilir. Hastaneyle ilgili dijital randevu sisteminde gördüğümüz eksikliklerden bir tanesi. Çok büyük yoğunlukların olması ve bunların dijitale geçirmek istiyoruz. Şu anda o çalışmalar başladı. Dolayısıyla bu büyük kalabalıkların artık oralarda çok fazla gözükmeyecek. Ve randevu saatleriyle gelecekler. Randevu saatlerinde işlerini bitirecekler. Bu randevu sisteminde kısa sürede oturacağız. ” şeklinde konuştu. “Atatürk Üniversitesi ilaç üretimi yapacak” Önemli hedeflerinden birisinin de ülkenin bir problemin en azından Atatürk Üniversitesi olarak çözebilmek olduğunu vurgulayan Hacımüftüoğlu, “Bu problemi de yani bir savaş durumunda ilaçların Türkiye’de olmaması, ilaç sıkıntısını çekilmesi. Bu noktada da Atatürk Üniversitesi’nden güçlü tarafı, ilaç konusu, hem farmakoloji, hem de organik kimya. Kimya bölümünde Türkiye’de birinci sırada. Atatürk Üniversitesi kimyada ODTÜ’yle yarışıyor. Farmakoloji de kimseyle yarışmıyor. Birinci sırada açık ara. Dünya yüz seksen altıncısı. Ve en yakın rakibi Hacettepe tıp 310. sırada. Dolayısıyla bu ikisinin ortak mamulüdür ilaç. Dolayısıyla bu işi Türkiye’de bizlerden daha iyi kimse yapamaz. Ve bu noktada da gerekli destek ve yatırımları alacağız. Sağlık Bakanlığı’yla iletişim halindeyiz. Ve bu işleri burada başlamak için şu anda gruplarımız belli. Dokuz grupla çalışacağız. 45 öğretim üyesi ve asistan bu işin içerisinde, çalışmalar başladı. İlk ilaç ismi de belli oldu. Hangi ilacı üreteceğimizle ilgili? Bunlar da tabii zamanla her üretildikten sonra bunları da İstanbul’daki 50 civarında ilaç şirketi, hiçbirisini de dışlamadan belki her bir ilacı da bir daha şirketiyle ortaklaşarak paslaşarak bu işi birlikte yürütme yoluna gideceğiz.” dedi. “Erzurum Sorunları Araştırma Projeleri geliyor” İlk kez üniversite kaynaklarının Erzurum’un sorunlarını çözmek için ayırdıklarını anlatan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, “Daha önce böyle bir şey yapılmadı. Biz buna ESAP diyoruz. Erzurum Sorunları Araştırma Projeleri şeklinde bir proje vereceğiz hocalarımıza. Eğer Erzurum’un sorunlarıyla ilgili çalışıyorlarsa o proje kaynaklarına ulaşabilecekler. Dolayısıyla ister istemez onlar da bundan sonra yapacakları projeleri Erzurum’un problemleri için çalışacaklar, çalışmış olacaklar. Bölge üniversitelerinin, Erzurum’un güçlü olabilmesi için çevredeki illeri de bırakmak istemiyoruz. Yani bir Bayburt’un, Karsın, Ağrı’nın gibi 13 ili de Atatürk Üniversitesi o üniversiteleri de tutacak. Onlara yönelik olarak da bazı destekleri birlikte, onlarla birlikte, onların bilim adamlarıyla birlikte yapacağız. Zaten burada bizim gibi kırk milyon dolarlık bir altyapı var. Onu tüm Doğu Anadolu kullanıyor. Dolayısıyla bunların kullanımlarını da kolaylaştıracağız. Biz de o oralardan geldiğimiz için bunları nasıl kolaylaştıracağımızı da onlarla paylaşacağız.” diye konuştu. "Yüksek irtifa Erzurum için ciddi bir kazanım" Bir futbolsever, taraftar olarak Erzurumspor’un kırmızı çizgileri olduğunu hatırlayan Rektör Hacımüftüoğlu, daha sonra şöyle dedi, “Dolayısıyla ona yönelik olarak ne istiyorlarsa hemen karşılamaya çalışıyoruz. Statla ilgili sorun oldu. Hemen stadımızı verelim dedik. Kabul ederlerse vereceğiz stadımızı geçici olarak kullanmak istiyorlarsa biz bunu verdiğimizi söyledik. Eğer kabul ederlerse, şartlar uygunsa tüm ona göre dizaynları da yaparız. Bununla ilgili de Erzurumspor’a tüm imkanlarımızı vereceğiz. Yüksek irtifanın da Erzurum’un geleceğiyle çok ilgili çok çok önemli bir konu. Deniz seviyesinde 400 metre koşan deney hayvanı Erzurum’da kaldıktan sonra belli bir süre, iki haftadan fazla kalırsa Erzurum’da, döndüğü zaman 700 yüz metre kadar koşabiliyor. Yani bunu biz gözümüzle gördük. Dolayısıyla şimdi bu durumu Erzurum’un elinde aslında bir altın yumurtlayan tavuk olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla bu gücü de hep beraber yani burayı b da pozitife nasıl dönüştürebiliriz. Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını biliyoruz. Bu konudaki yapmış olduğu yatırımları biliyoruz. Biz de üniversite olarak bunun bilimsel tarafını eğilerek, bunların yayına dönüşmesi, önemli yerlerde yayınlanması ve sonrasında da yurt dışı özellikle Şampiyonlar Ligi takımlarının buraya gelmesi ilgili girişimlerde biz de destek olacağız. Burada da üstümüze düşen görev yapacağız. Bununla ilgili Yüksek İrtifa Araştırma Merkezi’nde kısa süre sonra kuracağız. Yani ilk etapta tabii ilaç çok kritik ve stratejik olduğu için ilaç, onu yoluna soktuktan sonra yüksek irtifa ile ilgili bu çok önemli olduğunu düşündüğümüz projeyi de devreye sokmayı düşünüyoruz. Erzurum 2025 turizm başkentiyle ilgili Atatürk Üniversitesi Gastronomi Bölümü ve İletişim Fakültesi çok aktif devrede. Bununla ilgili biz de her türlü desteği tüm akademisyenlerimizle ne yapabiliriz, buradan başarıyla nasıl çıkabiliriz noktasında destek sağlamaya çalışacağız.”
Tesla’da yükselen bir kariyer hikâyesi
30 Ekim 2024 Çarşamba - 12:38 Tesla’da yükselen bir kariyer hikâyesi Kadir Has Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden 2022 yılında mezun olan Muhammed Maral, kısa sürede kariyerinde önemli adımlar atarak Tesla’da mühendis olarak görev yapmaya başladı. Kadir Has Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra Almanya’da Ingolstadt Teknik Üniversitesi’nde yüksek lisans programına kabul edilen Maral, yüksek lisans eğitimine devam ederken, Tesla’da mühendis olarak görev yapmaya başladı. Tesla’da General Assembly, Drive Unit ve Cell birimlerinde ekipman verimliliği üzerine çalışan Maral, şirketin yenilenebilir enerjiye geçiş misyonuna katkı sağlıyor. Eğitim ve kariyer başlangıcı Maral, 2018 yılında üniversitenin Bilgisayar Mühendisliği bölümünde eğitim almaya başladı. Üniversitedeki eğitim sürecinde elde ettiği teorik bilgilerin kariyerine güçlü bir temel oluşturduğunu ifade eden Maral, derslerde alanında uzman profesörlerden eğitim almanın kariyerinde olumlu etkileri olduğunu belirtti. 2020 yılında Erasmus programı kapsamında bir yıl Slovenya’da eğitim alma fırsatı bulan Maral, bu deneyimin kişisel gelişimine ve iş hayatındaki kültürel iletişim becerilerine önemli katkılarda bulunduğunu vurguluyor. Maral, öğrenciyken kazandığı yurt dışı deneyiminin, ona farklı kültürler ve çalışma ortamlarıyla ilgili değerli bir bakış açısı kazandırdığını söylüyor. Tesla’daki kariyer yolculuğu Yüksek lisans eğitimini sürdürdüğü sırada Tesla’da iş başvurusu yapmaya karar veren Maral, başvuru sürecinin ardından 5 aşamalı bir mülakat sürecinden geçerek kabul edildi. Şu anda Tesla’da General Assembly, Drive Unit ve Cell üretim birimlerinde ekipman verimliliği üzerine çalışıyor. Şirketin sürdürülebilir enerjiye geçiş misyonuyla uyumlu çalışmalara katkıda bulunuyor. Uluslararası bir ekiple çalışmanın zorluklarına değinen Maral, üniversiteye devam ederken gerçekleştirdiği Erasmus deneyiminin bu süreçte kültürel uyum sağlamasında büyük bir rol oynadığını belirtti. Öğrencilere tavsiyeler Başarıya giden yolda en büyük faktörün cesaret olduğunu vurgulayan Maral, öğrencilere konfor alanlarından çıkmalarını ve farklı deneyimler kazanmalarını tavsiye etti. Ders başarılarının önemli olduğunu, ancak esas gelişimin ders dışı aktiviteler ve projelerle mümkün olduğunu belirten Maral, öğrencilere özellikle yurt dışı deneyimi edinmelerini de önerdi. Muhammed Maral, Tesla’da farklı kültürlerden birçok insanla çalıştığını ve bu süreçte Erasmus tecrübesinin büyük faydasını gördüğünü belirtti. Maral, kariyerindeki başarısında Kadir Has Üniversitesi’nde edindiği teorik temelin ve aldığı desteklerin büyük katkısı olduğunu ifade etti.