EĞİTİM - 16 Aralık 2024 Pazartesi 14:29

Efsane renk ’Edirne kırmızısı’ öğrencilerin elinde hayat buluyor

A
A
A
Efsane renk ’Edirne kırmızısı’ öğrencilerin elinde hayat buluyor

Osmanlı döneminde Edirne’de üretilen ve formülünün Fransa’ya götürülmesinin bir "casusluk" hikayesine benzetilmesiyle "efsane renk" olarak anılan ’Edirne Kırmızısı, Trakya Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu Giyim Üretim Teknolojisi Programı öğrencilerinin elinde hayat buluyor.


Haftanın belli günleri atölyede ders gören TÜ Edirne Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu Giyim Üretim Teknolojisi Programı öğrencileri, Edirne Kırmızısı kumaş ve ipliklerini kullanarak çanta, cepken, şalvar, elbise, yastık kılıfı, geleneksel kıyafetler, fular ve hediyelik eşya gibi çeşitli tekstil ürünleri ortaya çıkarıyor. Atölyede hazırlanan ürünlerin, gelecek aylarda satışa sunulması hedefleniyor.


Edirne’de tarihi yapıların süslemelerinde ve şehrin geleneksel el sanatlarında kullanılan renk, aradan geçen süreçte unutulmaya yüz tuttu. Trakya Üniversitesi tarafından uzun yıllardır yürütülen çalışmalar çerçevesinde Edirne’de üretilmeye başlanılan kök boya bitkisi rubia tinctorumun’dan elde edilen sonuçlar, umutları yeniden yeşertti. Bitkinin hasadından sonra elde edilen ’Edirne Kırmızısı’ artık giyim eşyalarında da kullanılıyor. Bu çalışmalarla, hem rengin kent kültürüne kazandırılmasını hem de tekstil sektöründe yaygınlaşmasını hedefliyor.



"Ticari bir ürüne dönüştürmeyi hedefliyoruz"


Trakya Üniversitesi Edirne Gülü ve Kırmızısı Araştırma ve Geliştirme Merkez Müdürü, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Tekstil, Giyim, Ayakkabı ve Deri Bölümü Başkanı Doç. Dr. Nilgün Becenen, kültürel değeri olan Edirne Kırmızısı’nı satışı yapılan ve hediye olarak götürülen ticari bir ürüne dönüştürmeyi hedeflediklerini söyledi.


Edirne Kırmızısı’nın kültürel ve tarihi farkındalığını oluşturduklarını belirten Do. Dr. Becenen, "Artık sıra geldi ürün bazında görmeye. Bu kadar çok ziyaretçi varken ve her anlamda Edirne adından söz ettirirken, bu rengi de buraya katalım istedik. Bir marka ve katma değerli ürün olarak şehrimize katkı sağlayalım. Edirne Kırmızısı diğer kırmızılardan farklı kendine has özellikleri olan bir kırmızı. Her şeyden önce doğal bir boyadan elde ediliyor. Edirne topraklarında yetiştirilmiş özel ikliminde büyümüş bir Kökboya bitkisi (Rubia tinctorum) olarak karşımıza çıkıyor. Her şeyiyle yöresel Edirne Kırmızısı bir yandan kültürel bir değer olurken, diğer yandan da sağlıklı bir yaşam ve doğa için doğala dönüşün bir başlangıcıdır" ifadelerine yer verdi.


Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu Giyim Üretim Teknolojisi Programı Dr. Öğr. Üyesi Hayri Şen, öğrencilerin kültürel bir boya olması ve geçmişte Saray’da Osmanlı döneminde kullanılması sebebiyle kendilerini çok iyi hissettiğini ve heyecanlı olduklarını söyledi.



"Bu renk hakkında çok fazla bir bilgim yoktu"


Dikiş ve kalıp üzerine eğitimler aldıklarını söyleyen Giyim Üretim Teknolojisi 1. Sınıf Öğrencisi Elif Bitmez, "Şuanda Edirne Kırmızı ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Uzunköprülü olmama rağmen bu renk hakkında çok fazla bir bilgim yoktu. Bu kültürel değerin tekrar hayata kazandırılmasından ve bunun bir ucundan tutabildiğim için mutluyum. İlerde bu renkle ilgili çalışmalar yapmayı düşünüyorum" dedi.


İlk defa Edirne’ye geldiği zaman böyle bir renk olduğunu öğrendiğini belirten Giyim Üretim Teknolojisi 1. Sınıf Öğrencisi Rümeysa Bedirhan, ileride atölye açtığında bu kök boyaları üretip toplayıp çalışmalar yapmayı istediğini aktardı.



Efsane renk ’Edirne kırmızısı’ öğrencilerin elinde hayat buluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Sandıkçı: "Gençlerimizin yanındayız" "Başkan Okulumda" projesi kapsamında öğrencilerle söyleşi gerçekleştiren Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, "Hedeflerine giden yolda her zaman gençlerimizin yanındayız" dedi. Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, öğrencilerin talepleri ve önerileri doğrultusunda eğitim çalışmalarına yön verdiklerini ifade etti. Başkan Okulumda projesi çerçevesinde Canik Fen Lisesi ve Canik Borsa İstanbul Anadolu Lisesi öğrencileriyle bir araya gelen Başkan İbrahim Sandıkçı, eğitime yönelik çalışmalarını yürüttükleri yeni projeler hakkında öğrencilere bilgiler verdi. Programda öğrencilerle söyleşi gerçekleştiren Başkan İbrahim Sandıkçı, eğitime yönelik yeni projeleri ilçede hayata geçirmeye devam edeceklerini belirterek, "Hedeflerine giden yolda her zaman gençlerimizin yanındayız. Öğrencilerimizin kaliteli ve nitelikli bir şekilde eğitim alması için gayretle çalışmaya, eğitime yönelik yeni projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz. Sahip oldukları milli ve manevi değerler, bilgi ve tecrübeleriyle toplumumuza katkılarda bulunacak rol model bir gençlik yetiştiriyoruz. İlçemizde eğitime yönelik uygulamaya aldığımız her projenin temelinde öğrencilerimizin kaliteli ve nitelikli bir şekilde eğitim alması, kişisel gelişimlerini ilerletmeleri ve yeteneklerini keşfetmesi yer alıyor" diye konuştu. Sınav ücretleri belediyeden Canik’te öğrencilerin sınav ücretlerini karşıladıklarını belirten Başkan İbrahim Sandıkçı, "Öğrencilerimizin sınav ücretlerini karşılıyoruz. Gençlerimize sağladığımız KPSS, YKS ve LGS sınav ücret desteğimizle öğrencilerimizin ve ailelerimiz eğitim harcamalarına destek oluyoruz. Geleneksel hale getirdiğimiz sınav ücret desteklerimiz kapsamında bu yıl da, öğrencilerimizin sınav ücretlerini karşılamaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Programa Canik İlçe Milli Eğitim Müdürü Zahit Köseoğlu ve öğretmenler de katıldı.
Yalova Vali Kaya, Kurtköy’ün güzelliklerini keşfetti Yalova Valisi Dr. Hülya Kaya, Yalova’nın köylerine yaptığı incelemelere bu kez Kurtköy’de devam etti. Vali Kaya’ın ilk durağı Kurtköy Anaokulu ve İlkokul oldu. Kaya, burada ’Yerli Malı Haftası’ çerçevesinde düzenlenen etkinliklerde öğrencilerle bir araya geldi. Ardından köy konağında Kurtköylülerle buluşarak talep ve önerileri dinledi. Son olarak ise Yalova Kurtköy’de lezzetli tandır ekmeği yaparak tanınan 66 yaşındaki Hamide Kutluay’ı ziyaret etti. Kutluay’ın hazırladığı lezzetli tandırların tadımı yapan Vali Kaya, Kurtköy ziyaretine burada noktaladı. Gerçekleştirdiği ziyaretler sonrası Kurtköy’ün güzelliklerinden bahseden Vali Kaya, şöyle konuştu: "Yalova’mızın tüm köyleri turizmi ile ön plana çıkıyor. Bugün Kurtköy’ün hem tarihi hem de doğal güzelliklerini koruma ve geliştirme adına çalışmalarımızı köy halkımız ile paylaştık. İnanıyoruz ki kısa bir zamanda köylerimiz farklı illerden gelecek turistlerle daha da tanınacak. Vatandaşlarımıza yaptığımız ziyaretlerimiz devam edecek. Özellikle görev süremiz boyunca Yalova’mızın her bir noktasını ziyaret etmek istiyoruz. Buradan tüm Kurtköylülere misafirperverliklerinden dolayı bir kez daha teşekkür ediyorum.” Programın sonunda, Yalova’nın tek karavan kamp alanı, tarihi Kapılı Çınar ve anıt ağaçların bulunduğu alanı ziyaret eden Vali Kaya, bu eşsiz doğal miras hakkında yetkililerden bilgi aldı. Köy Muhtarı Yüksel Tutuk’u da ziyaretleri boyunca Vali Kaya’ya eşlik etti.
Ankara YÖK ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında iş birliği protokolü imzalandı Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında iş birliği protokolü imzalandı. YÖK ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yükseköğretim ile turizm sektörünü bir araya getiren iş birliğine ilişkin protokolün imza töreni, Yükseköğretim Kurulu’nda yapıldı. Bakan Ersoy, burada yaptığı konuşmada, turizmde en önemli şeyin insan kaynağı olduğunu vurgulayarak, öncelikli olarak nitelikli insan gücüne ihtiyaçları olduğunu belirtti. Turizm işletmeciliği, gastronomi ve mutfak sanatları ağırlıklı bir eğitim ve lisan eğitimlerini içeren bir müfredatla birlikte bundan sonra üniversitelerin turizm fakültelerinin eğitim vermeye başlayacaklarını ifade eden Ersoy, “İngilizce Hazırlık Bölümü olacak. Yüzde 100 İngilizce müfredatla dersler görülecek. Yani artık turizm okuyan öğrencilerimiz üniversite seviyesinde, fakültelerde yüzde 100 İngilizce müfredatla eğitim görecekler. Yine teknik liselerde almaya başladıkları Rusça, Arapça ve Çince gibi derslerden bir tanesi de bir ek lisan programıyla seçmeli lisan programı olarak almaya devam edecekler. İkinci dilin de zorunlu olduğu bir eğitim programından bahsediyoruz” dedi. Ersoy, protokolün Türkiye’nin turizm alanındaki başarılarını sürdürülebilir kılacağını belirterek, “Bugün hayata geçirdiğimiz bu iş birliğiyle geleceğin turizm kurmaylarını yetiştireceğiz. Mezunlarımız, küresel turizm sektöründe genel müdür yardımcıları ve genel müdürler olarak ülkemizi temsil edecek. Türkiye, dünyaya turizm yöneticisi ihraç eden bir ülke konumuna gelecektir” diye konuştu. İkinci yabancı dil müfredata eklenecek YÖK Başkanı Özvar da protokolün, yalnızca yükseköğretim kurumları ve turizm sektörü için değil, Türkiye’nin ekonomik ve kültürel kalkınma hedefleri açısından da önemli bir adım olacağını belirtti. Protokol kapsamında belirtilen üniversitelerin ilgili programlarının eğitimde mükemmeliyet hedefiyle yeniden şekillendirileceğini belirten Özvar, protokol ile birlikte üniversitelerde yüzde 100 İngilizce eğitim sunulacağını ve ikinci yabancı dil olarak da Rusça, Çince ve Arapça dillerinden birinin daha müfredata ekleneceğini söyledi. Özvar, getirilen yeniliklerin, mezunları küresel turizm sektöründe birer marka haline getireceğini vurgulayarak, “Öğrencilerimiz birinci sınıftan itibaren nisan ve kasım ayları arasında sektörde staj yapma imkânına kavuşacaktır. Üstelik, bu stajlar yalnızca mesleki deneyim kazandırmakla kalmayacak, öğrencilerimize belirli bir miktarda maddi destek de sağlayacaktır. Bunun yanında, her bir öğrencimize hem üniversitelerimizden hem de sektör temsilcilerinden birer danışman atanacak ve bu süreçte aldıkları eğitimler kredilendirilecektir” dedi. Protokol kapsamında müfredatların disiplinler arası bir yaklaşımla yeniden düzenleneceğine dikkati çeken Özvar, şunları kaydetti: “Gastronomi ve Mutfak Sanatları programlarımızda turizm işletmeciliği derslerine, Turizm İşletmeciliği programlarımızda ise gastronomi derslerine yer verilmesi, öğrencilerimizin hem yöneticilik hem de uygulama becerilerini geliştirmelerine imkan sağlayacaktır. Ayrıca, öğrencilerimizin yalnızca teorik bilgiyle değil, sektördeki uygulama süreçleriyle de tanışmaları sağlanacaktır.” Protokol kapsamında pilot olarak, Akdeniz Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Gaziantep Üniversitesi, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Mardin Artuklu Üniversitesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ve Afyon Kocatepe Üniversitesi belirlendi. Konuşmaların ardından Ersoy ve Özvar, protokolü imzaladı.