KÜLTÜR SANAT - 22 Ekim 2024 Salı 14:41

Merkezefendi Belediyesinde Çoksesli Korolar Festivali başlıyor

A
A
A
Merkezefendi Belediyesinde Çoksesli Korolar Festivali başlıyor

Merkezefendi Belediyesi, çoksesli koro müziğini özendirmek ve Türk müziğinin evrensel boyuta ulaşmasına katkı sağlamak için ilk kez Ulusal düzeyde ‘T.C. Merkezefendi Belediyesi Çoksesli Korolar Festivali’ düzenleyecek. Dört gün boyunca sürecek olan festival 26 Ekim’de başlıyor.



Merkezefendi Belediyesi, kültür ve sanat çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Ulusal düzeyde ilk kez Merkezefendi’de düzenlenecek olan ‘Merkezefendi Belediyesi Çoksesli Koro Festivali’ başlıyor. Türkiye’nin dört bir köşesindeki sanatçıların ve koroların başvurduğu festival 26-27-28-29 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek. Çoksesli koro müziğinin geliştirilmesi için düzenlenen festivalde Türkiye ve dünyadan seçkin koro müziği örnekleri sanatseverlerle buluşacak. 26-29 Ekim 2024 tarihleri arasında Merkezefendi Kültür Merkezi’nde dört gün boyunca eşsiz festivalde müzik şöleni yaşanacak.



“Sanatın kalbi Merkezefendimizde atacak”


Merkezefendi’nin kültür ve sanat alanında Türkiye’ye örnek olma yolunda attığı adımlara yenilerini eklemeye devam eden Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, “Sanatın ve kültürün merkezlerinden biri olmayı başaran ilçemizde, bu değerleri çok daha geniş kitlelere ulaştırmak ve ulusal düzeyde tanıtmak amacıyla ilk kez düzenlediğimiz ‘Merkezefendi Belediyesi Çoksesli Korolar Festivali’ başlıyor. Bu festival, sanatın birleştirici gücünü yüceltmek, çoksesli müziğimizin evrensel boyutlara ulaşmasına katkı sağlamak ve farklı kültürleri buluşturmak için büyük bir fırsat sunuyor. Çoksesli koroların bir araya geleceği bu anlamlı organizasyonda, Türkiye’nin dört bir yanından katılım sağlayacak sanatçılarımızı Merkezefendi’mizde ağırlamaktan büyük bir onur duyacağız. Ulusal düzeyde ilk kez düzenlediğimiz ve dört gün boyunca devam edecek olan T.C. Merkezefendi Belediyesi Çoksesli Koro Festivali’mize tüm hemşerilerimizi bekliyoruz. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızı da doyasıya kutlayacağımız, sanatın ve kültürün tüm güzelliklerini yaşayacağımız festivalimizde buluşmak dileği ile” dedi.



Merkezefendi Belediyesinde Çoksesli Korolar Festivali başlıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Türk bilim adamına Japonya’da prestijli ödül Uluslararası Plastik Rejenarif Cerrahlar Derneği Türkiye Delegesi Prof. Dr. Eray Copcu’nun geliştirdiği doku yenilenmesine yönelik tedavi, Tokyo’da düzenlenen Sydney Coleman En İyi Bilimsel Çalışma Yarışması’nda 3’üncülük elde etti. Japonya’nın başkenti Tokyo’da uluslararası 4 dernek ve 2 bin 500 doktorun katılımıyla gerçekleştirilen rejenaratif cerrahlar ve biyolojik ürünler buluşmasında Türkiye’yi Prof. Dr. Eray Copcu temsil etti. International Society of Plastic Regenarative Surgeons (Uluslararası Plastik Rejenaratif Cerrahlar Derneği )Türkiye Delegesi Copcu, toplantıda 4 çalışmasını uluslararası tıp dünyasına duyurdu ve bir oturumun da başkanlığını üstlendi. Copcu’nun geliştirdiği ve hücrelerin yenilenip iyileşmesine yönelik çalışma da organizasyon kapsamında Sydney Coleman En İyi Bilimsel Çalışma Yarışması’nda 3’üncülüğe layık görüldü. Dünyanın dört bir yanından yüzlerce bilimsel eser arasından seçilen 12 adayın değerlendirildiği yarışmada, Copcu’nun “eksozom terapilerinin rejenaratif tıpta kullanılmasını” içeren doku yenilenmesine yönelik çalışması dereceye giren tek klinik çalışma oldu. Hücresiz hücre tedavisi Prof. Copcu, yaptığı açıklamada, dünyanın özellikle koronavirüs salgını ve teknoloji 5.0 devriminden sonra çok hızlı geliştiğini ve tıbbın da bu gelişmelere çok hızlı uyum sağladığını belirtti. Yeni dönemde ilaçla tedavinin yerini, kök hücre tedavileri yoluyla hasarlı dokuların yerine geçebilecek yeni ve canlı dokuların geliştirilmesini hedefleyen rejeneratif tıp uygulamalarının aldığına dikkat çeken Copcu, uygulama sayesinde 90 yaşındaki bireyin anne karnındaki bebeğin iyileşme gücüne ulaşmasını hedeflediklerini vurguladı. Copcu, bireyden alınacak az miktarda yağ dokusunu eksozom ile birleştirince anne karnındaki mükemmel iyileşme olanağına ulaşmanın mümkün olabildiğine dikkat çekerek, “Bunun yaşlı bir bireyde olması tedavisi imkansız görünen pek çok duruma çare olacaktır. Bu paradigma değiştiren bir gelişme sayılabilir” dedi. Hücresiz hücre tedavileri Rejeneratif tıp kapsamında en popüler uygulamanın günümüzde eksozom uygulamaları olduğunu belirten Prof. Copcu, “40-120 nanometre boyutlarındaki bu hücre dışı veziküller, hücreler arası iletişimi ve kargo görevini görürler. Dokunun rejenerasyonu yani yenilenmesi için bunlar kök hücreden elde edilen aslında hücresiz hücre tedavileridir. Çünkü herhangi bir hücre içermezler, çok sayıda protein içerirler” dedi. Copcu, hücrenin özelliğini taşıyan eksozom tedavilerinin son yıllarda çok hızlı kullanıma girdiğini dile getirerek, doğal eksozomların insan, hayvan ve bitkilerden alınan hücrelerden alınabildiğini, mühendislik ürünü eksozomların (indüklenmiş mezenkimal hücreler) ise çok yüksek teknoloji ile laboratuvarda elde edilebildiğini anlattı. Eray Copcu, ödüle layık görülen çalışmasında kişiden alınan az miktarda yağ dokusunun mühendislik ürünü eksozomla birleştirildiğini ve yeniden hastaya verilerek iyileşme, onarım sağlandığını ifade etti. 2 yeni gelişmeyi tıp literatürüne soktu Geliştirdiği rejeneratif tıp yaklaşımı ile 2 yeni gelişmenin de literatüre girdiğini dile getiren Copcu, şu teknik bilgileri verdi: “Bunlardan biri Adinizer adlı ultra-keskin bıçaklarla yağ doku içindeki yağları selektif olarak ortadan kaldırarak ilk defa yağ dokudan ekstra sellüler matriks (ECM) denen, vücuttaki hücrelerin iyileşmesi, çoğalması ve hareketini kontrol eden yapıyı izole etmiştir ki bu işleme de-parenkimizasyon adı verilmiştir. İkinci olarak da iMSC’den elde edilmiş eksozomları bu deparenkimize ECM birleştirerek otologizasyon yani kendileştirme sağlamıştır. Bu 2 kavram da literatüre ilk defa girmiştir."