ASAYİŞ - 23 Mart 2025 Pazar 09:50

Taşlı sopalı kavga kamerada

A
A
A
Taşlı sopalı kavga kamerada

Bursa’da iki grup arasında çıkan taşlı sopalı kavga kameraya yansıdı. Kavga, polis ekiplerince son buldu.


Olay, merkez Osmangazi ilçesi Küçükbalıklı Mahallesi’nde meydana geldi. İki grup arasında henüz bilinmeyen bir sebepten dolayı sözlü tartışma çıktı. Tartışma, kısa sürede kavgaya döndü. Taş ve sopaların havada uçuştuğu kavga, ihbar üzerine olay yerine gelen polis ekiplerince son buldu. O anlar saniye saniye amatör kameraya yansıdı.



Taşlı sopalı kavga kamerada

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Olta balıkçılığı tehlike saçabiliyor: "Düzenleme yapılmalı" Sahil kesimlerinde yapılan olta balıkçılığı, bazen insan ve hayvanlar açısından tehlike oluşturabiliyor. Olta ucundaki demirin (ağırlığın ya da iğnenin) sahilden geçenlerin kafa veya gözüne çarparak ciddi sorunlara yol açabileceğini belirten Ceza Hukukçusu Doç. Dr. Aysun Altunkaş, tedbirsiz balıkçıların cezalandırılabileceğini ekledi. Özellikle sahil kesimlerinde yapılan yoğun olta balıkçılığı hakkında konuşan Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Aysun Altunkaş, O sırada sahilde yürüyen, spor yapan insanlar ve etrafta hayvanlar olabiliyor. Balık tutarken olta ucundaki iğnelerin ya da ağırlıkların sahilde yürüyüş yapan, oradan geçen insanlara ya da hayvanlara çarparak onlara zarar verebildiğini görüyoruz. Bazı örneklerini de daha önceden haberlerde gördük" açıklaması yaparak durum değerlendirmesinde bulundu. "‘Aman canım onlar dikkat etsinler’ diye düşünürseniz ‘kasten yaralamadan’ sorumlusunuz" "Ceza kanunları kapsamında balıkçılık faaliyetini gerçekleştiren kişinin kusuruna bağlı olarak farklı suç tiplerinden sorumluluklarının gündeme gelebileceğini söyleyebilirim" diyen Doç. Dr. Altunkaş, "Bunlar; kasten yaralama, taksirle yaralama olabilir. Burada ‘nasıl ayrımda bulunabiliriz’ derseniz gösterilmesi gereken özenin, dikkatin gösterilmediği hallerde kusurun türünün ‘ basit taksir’ olduğunu kabul ediyoruz ve taksirle yaralamadan sorumluluğun doğacağını söylüyoruz. Kişi, oltayı atarken arkadan koşan, oturan kişiye ya da yolda yürüyen bir yaraya zarar verebileceğini öngörmüş. ‘Aman canım onlar da dikkat etsinler, burada balıkçılık yapıyoruz. Onlar gerekli tedbirleri alsınlar, hatta yapmasınlar’ gibi bir düşünceyle "olursa olsun" diyerek ya da "göze alarak" bu davranışı gerçekleştirmişse ‘olası kastla yaralama’ suçundan sorumluluğunun doğacağını söyleyebiliriz" dedi. "Cezanın ağırlaşma ihtimali var" diyen Doç. Dr. Altunkaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Daha önce de basına yansıyan örneklerinden gördüğümüz kadarıyla oltanın kişilerin gözlerine saplanabilmesi, olta ucundaki ağır kısmın kişilerin kafasına gelip ağır kafa travmalarına neden olması gibi örneklerle karşılaşabiliyoruz. Burada işte taksirle yaralama ve kasten yaralama suçları bakımından cezanın ağırlaşması mümkün olabiliyor" dedi. "Alan düzenlemesi/belirlemesi yapılması her iki taraf için de güvenli olur" Olta balıkçılığı yapanlar için alan düzenlemesi/belirlemesi yapılması gerektiği konusuna da değinen Doç. Dr. Altunkaş, "Böylece balıkçılık faaliyetini gerçekleştiren kişiler, ‘arkamdan acaba biri geçer mi, birine oltam isabet eder mi’ soruları olmadan, bir tedirginlik hissetmeden işlerine odaklanabilirler. İnsanlar da sahilde yürürken tedirgin hissetmemiş olur. Güvenle yürüyüşlerini, sporlarını yaparlar" şeklinde konuştu. "Sahilde yürürken tedirgin oluyorum" Sahilde yürürken oltalardan tedirgin olduğunu belirten 21 yaşındaki Gökhan Efe Göktepe, "Bence insanları da çok tedirgin ediyorlar. Yani bir izin yok, bir şey yok, bilmiyorum. Geçenlerde Emirgan sahilinde oltanın ağaçtaki kuşa çarptığını, takıldığını gördüm. Bu benim kafama da gelebilirdi. Çocuklara da zarar verebilir. Bu şekilde yapılmasının çok tehlikeli bir şey olduğunu düşünüyorum. İnsanları rahatsız ediyor. Bence olmaması gereken bir şey. Bununla ilgili düzenleme yapılmasını isterim" dedi.