GENEL - 11 Ocak 2020 Cumartesi 10:32

(Özel) Dünyaya gözlerini açan 3 kapibara hayvanat bahçesinin maskotu oldu

A
A
A
(Özel) Dünyaya gözlerini açan 3 kapibara hayvanat bahçesinin maskotu oldu

Bursa Hayvanat Bahçesi’nde dünyaya gelen üç kapibara maskot oldu.

Bursa Hayvanat Bahçesi’nde dünyaya gelen üç kapibara maskot oldu.


Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ait hayvanat bahçesinde bulunan hayvanlar ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Bulunan bir çok hayvanın yanı sıra Güney Amerika kökenli hayvanlar ziyaretçilerin büyük ilgisini çekiyor. Hayvanat bahçesinin maskotlarından birisi olan kapibaralara yeni üç yavru daha katıldı. Nesilleri azalan ve Hollanda’dan Bursa’ya 2014 yılında getirilen 2’si erkek 4 kapibaranın yeni yavruları bakıcıların nezaretinde büyümeye devam ediyor. Toplam 13’e yükselen kapibaralar ilgiyi üzerine çekmeyi başardı. Annelerinin yanından bir an bile ayrılmayan kapibaralar marul, ot, çimen ve fundalık ile besleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Corendon Airlines Tahtalı Run to Sky, 2025 yılında Skyrunning World Series takvimine girdi Antalya, 9-10 Mayıs 2025 tarihleri arasında dünyanın en iyi skyrunning koşucularına ev sahipliği yapacak. Corendon Airlines Tahtalı Run to Sky, 2025 yılında Skyrunning World Series takviminde yer alacak. Çıralı sahilinden başlayarak Tahtalı Dağı’nın zirvesine kadar devam edecek Corendon Airlines Tahtalı Run to Sky, 9- 10 Mayıs 2025 tarihlerinde Kemer’de yeniden düzenlenecek. Yarış, bu yıl ilk kez Skyrunner World Series’in 2025 takviminde yer alan puanlı yarışlardan biri olma özelliği taşıyor. Deniz seviyesinden zirveye 2 bin 365 metrelik yüksekliğe uzanan rotada bu yıl 11. kez düzenlenecek yarış, ’Dünyayı Antalya’nın Zirvesine Uçuruyoruz’ mottosuyla, Tahtalı Run to Sky yarışını bir adım daha yukarı taşıyacak. Tahtalı Run to Sky’a ilk yılından beri destek veren Corendon Airlines, organizasyonun büyümesine ve dünya çapında tanınmasına da katkı sağlıyor. 2025 yılında Skyrunner World Series takvimine girdi Corendon Airlines Tahtalı Run to Sky, 16 ülkede 24 yarışın olduğu Merrell Skyrunner World Series’in 2025 takviminde yer alarak uluslararası önemini daha da artırdı. 27 kilometrelik ’Run to Sky’ parkuru, Skyrunning dünyasının önde gelen sporcularının beceri, dayanıklılık ve cesaretlerini test edecekleri bir platform sunacak. Bu prestijli yarış serisi, teknik zorluğu ve irtifa kazancı ile biliniyor. 2025 yılında 9-10 Mayıs tarihlerinde Kemer’de Tahtalı’da düzenlenecek yarışa dünyaca ünlü elit atletler katılacak. Dünya çapında büyük bir ilgi görecek Yüksek dağ tırmanışı ve Skyrunning tutkunlarının bir araya geldiği Corendon Airlines Tahtalı Run to Sky, World Series etabıyla enerji alanını genişletecek. Elit sporcuların bulunacağı yarış, dünya çapından da katılımcıları ağırlayacak. Birbirinden özel etaplarıyla sınırları zorlayacak Dünyanın dört bir yanından koşuseverleri ağırlayan organizasyon, 3 farklı etabıyla sporculara hem fiziksel sınırlarını zorlama hem de Antalya’nın eşsiz doğasını deneyimleme avantajı kazandıracak. 3 farklı kategoride gerçekleştirilecek yarışların parkur mesafeleri ise şu şekilde olacak: - 12 K KemeRun - 27 K Run To Sky - 65 K Berg Sky Race
Manisa Alaşehirli öğretmenlerin büyük başarısı Alaşehir Bilim ve Sanat Merkezi Erasmus+ Programı ile dijital dönüşüm sürecine adım attı. Manisa’nın Alaşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı faaliyet gösteren Bilim ve Sanat Merkezi öğretmenlerin Dr. Cennet Yıldırım ve Çiğdem Akkoç Alaşehir’i yurt dışında temsil etti. Başarılı eğitimciler 2023 yılında Manisa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Okul Eğitimi Akreditasyonu programı çerçevesinde Erasmus+ projeleriyle tanışarak, eğitimde dijital dönüşüm ve yapay zekâ entegrasyonuna yönelik önemli bir adım attı. Merkez bünyesindeki Fen Bilimleri Öğretmeni Dr. Cennet Yıldırım ve Matematik Öğretmeni Çiğdem Akkoç, ’2023-1-TR01-KA121-SCH-000163095’ numaralı ’The Motion to Integrate Technology into the Learning Environments’ projesi kapsamında, 17-23 Kasım 2024 tarihleri arasında Çekya’nın Prag kentinde 5 gün süren bir işbaşı gözlem etkinliğine katıldı. Eğitimde yapay zekâ ve dijital dönüşümün temel taşlarını öğrenmek ve bu teknolojilerin eğitim süreçlerine entegrasyonunu gözlemlemek üzere düzenlenen etkinlik, öğretmenlere önemli kazanımlar sağladı. Eğitimde dijital dönüşüm ve yapay zeka Dr. Cennet Yıldırım, etkinlikte dijital araç ve platformların öğretim süreçlerinde nasıl kullanılacağına dair pratik bilgiler edindiklerini ifade ederek, “Bu tür projeler sayesinde eğitimde daha etkili ve yenilikçi yöntemler geliştirme fırsatı bulduk. Teknolojik dönüşümün, öğrencilerimizin eğitim deneyimlerini daha verimli hale getireceğine inanıyoruz.” dedi. Dr. Yıldırım ve Çiğdem Akkoç, yapay zekâ uygulamaları ve dijital dönüşümün en iyi uygulamalarını yerinde gözlemleyerek, öğretmenlerin dijital okuryazarlığını artırmaya yönelik stratejiler geliştirdi. Etkinlikte farklı disiplinlerden katılımcılarla bir araya gelen öğretmenler, eğitimde disiplinlerarası işbirliğinin önemine dikkat çekti. Matematik Öğretmeni Çiğdem Akkoç, “Farklı alanlardan eğitimcilerle bilgi paylaşımında bulunarak, teknoloji kullanımının farklı disiplinlerle entegrasyonunun faydalarını gözlemledik. Ayrıca profesyonel ağlarımızı genişleterek, uluslararası işbirlikleri kurma fırsatı yakaladık.” diye konuştu. Alaşehir Bilim ve Sanat Merkezi, Erasmus+ projeleri aracılığıyla elde edilen bilgi ve tecrübeleri eğitim süreçlerine entegre etmeye devam edeceğini açıkladı. Bu kapsamda, merkezin tüm öğretmen ve öğrencilerinin bu yenilikçi yaklaşımlardan yararlanması için çalışmalar yapılacak. Eğitimde yapay zekâ ve dijital dönüşüm uygulamalarıyla, öğrencilere daha etkili bir öğrenme ortamı sağlanması hedefleniyor. Erasmus+ programının sunduğu fırsatların, öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimlerinin yanı sıra merkezin eğitim kalitesine de büyük katkı sunduğunu ifade eden Dr. Cennet Yıldırım, “Farklı ülkelerdeki eğitim sistemlerini gözlemleme ve öğretmenlerle fikir alışverişinde bulunma şansı yakaladık. Bu deneyimler, eğitimde daha inovatif yaklaşımlar geliştirmemize imkan sağlayacak.” dedi.
Yozgat Yozgat kömbesi geleneksel lezzetiyle kalabalık sofraları süslüyor Yozgat denilince akıllara gelen ilk yiyeceklerden olan kömbe, yıllardır kalabalık sofralarda tercih ediliyor. Değirmenci kömbesi olarak da bilinen bu lezzetli hamur işinin yapımında un, karbonat, şeker, yoğurt ve sıvıyağ kullanılıyor. Yozgat kömbesini başka şehirlerde yapılan kömbeden ayıran özelliği ise geleneksel tarifi ile mayasız şekilde yapılmasından kaynaklanıyor. Eski senelerde çavdar veya arpa unuyla yapılan bu çörek, bütün malzemelerinin karıştırılmasının ardından şekil veriliyor. Daha sonra fırına verilen kömbe, orijinal lezzetiyle damaklarda geleneksel izler bırakıyor. Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Aşağıcumafakılı Köyü’nde yaşayan İpek Uyar, kömbenin geleneksel kültürdeki yerinden söz etti. 65 yaşındaki Uyar, kömbenin köylerinin geleneği olduğunu ve çocukluğundan beri bu yöresel hamur işini tükettiğini söyledi. “Kalabalık sofralarda yenildiğinde daha güzel oluyor” Ailelerin bir araya geldiği zamanlarda kömbe yapıldığını belirten Uyar, “Çocuklarımızla, eşimiz dostumuzla yiyoruz. Babaannemin dedemin zamanlarından beri yapılır. Onlardan gördük biz de öğrendik. Eskiden sacda yapılırdı. Şimdi soğuk olduğu için sac kurması zor olduğundan sobada pişirdim. Kalabalık sofralarda yemesi daha güzel oluyor” dedi. “Kömbe, eskiden su değirmeninde yapılırmış” Komşuların toplanarak kömbe yaptığını söyleyen Uyar “Eş dost su değirmeninde birikir, kömbe yapar yermiş. Hem sohbet eder hem sofra kurarmış. Su değirmeninde yapılan kömbenin daha tatlı olduğunu söylerdi büyüklerimiz. Gelinlerime, torunlarıma ben de öğretiyorum. Kömbenin dikkat etmek gereken yeri gayet katı yoğurmak gerekir. Kömbe hiç bayatlamaz. İster çayın yanında ister kahvenin yanında yersin. Serin yerde saklayınca bozulmadan bir ay durur” şeklinde konuştu.