EKONOMİ - 09 Ekim 2024 Çarşamba 11:15

Otomotiv sektörünün sorunlarına çözüm BTÜ’den

A
A
A
Otomotiv sektörünün sorunlarına çözüm BTÜ’den

Sorun Çözüm Pazarı buluşmaları kapsamında BTÜ’lü akademisyenler ile otomotiv firmalarının temsilcileri “sorun çözüm masalarında” bir araya geldi. Firmalar Ar-Ge, Ür-Ge, tasarım, üretim, inovasyon, test-analiz, kalite gibi noktalarda karşılaştıkları sorunları aktarırken, alanında uzman akademisyenler ise bu problemlere çözüm önerileri getirdi.


Akademik aklı özel sektörle buluşturmak amacıyla pek çok proje üreten Bursa Teknik Üniversitesinin (BTÜ) Türkiye’de bir ilk olarak düzenlediği ‘Sorun Çözüm Pazarı’nın ikinci aşamasına geçildi. Bu kapsamda daha önce tanıtım toplantısının yapıldığı otomotiv sektörünün temsilcileri, BTÜ’nün alanında uzman akademisyenleri ile çözüm masaları etrafında buluşturuldu. Üniversite Sanayi İşbirliği Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (BTÜ-SAN) tarafından düzenlenen otomotiv sektörüne yönelik Sorun Çözüm Pazarı buluşmasına; BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sinan Uyanık, Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. Ayşe Bedeloğlu, akademisyenler ve Ermetal Otomotiv, Karsan Otomotiv, Ulaşım İç ve Dış Ticaret A.Ş., Maysan Mando Otomotiv, Sazcılar Otomotiv ve Tekaydınlar Otomotiv’den 18 temsilci katıldı.


Sektörlere dokunan üniversite: BTÜ


Programda konuşan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, üniversitelerin bulundukları şehre dokunan, ortak projeler üreten ve sektörlerin sorunlarına odaklanan noktada olmaları gerektiğini vurguladı. BTÜ’nün bu aşamada pek çok projesinin olduğunu belirten Rektör Çağlar, “Daha önce tanıtım toplantısını gerçekleştirdiğimiz Sorun Çözüm Pazarı’nın şimdi ise çözüm masası kısmına geçmiş durumdayız. Bu masa etrafında akademisyenlerimiz ve firma temsilcilerimiz bir araya gelerek sorunlara çözüm üretecekler, akademik aklı sektöre aktaracaklar. Akademisyenlerimizin bilgi birikimi ve yaklaşımları ile siz değerli sektör temsilcilerinin tecrübeleri ve bakış açıları, bu iş birliğine büyük katkı sunacak; ortaya çıkacak fikirler ise hem üniversitemiz ve sanayimiz hem de ülkemiz için önemli kazanımlar sağlayacaktır. Bu kapsamda en önemli hedeflerimizden biri firmalarımızın sorunlarını çözme ulaştıracak AB projeleri geliştirerek hem sektöre hem ülkemize katkıda bulunmak” dedi.


Otomotiv sektöründe yapılabilecek projeler


Rektör Çağlar’ın konuşmalarının ardından BTÜ Dr. Öğretim Üyesi Oya Güler, “Otomotiv Sektöründe Yapılabilecek Projeler” hakkında sunumunu gerçekleştirdi. Oya Güler, firma temsilcilerine Erasmus programının yapısı, hibe hakları, proje öncelikleri, otomotiv alanındaki Erasmus örnekleri, mesleki eğitim projeleri, proje tipleri gibi konular hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Coşkunöz Eğitim Vakfı Hibe Projeleri Uzmanı Dilara Çay ise VOLTAGE- CoVe tecrübe paylaşımında bulundu. MERLAB Müdürü Doç. Dr. Ahmet Aygün de “Otomotiv Sektörünün AB Uyum Süreçleri: Yeşil Dönüşüm” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi.


Sorunlar masaya yatırıldı


Program, sorun çözümüne yönelik akademisyen-sektör görüşmeleri ile devam etti. Bu kapsamda her firma özelinde ayrı masalar oluşturuldu. Firma temsilcilerinin talepleri doğrultusunda; Ar-Ge, Ür-Ge, tasarım, üretim, inovasyon, test-analiz, kalite gibi mevcut süreçlerinde karşılaştıkları problemlere akademisyenler çözüm önerileri getirildi. AB proje destekleri, yeşil dönüşümün sağlanması, karbon ayak izi, yeni projelerin hayata geçirilmesi ve bunların sürdürülebilmesi, elektrikli araçların ağırlığının azaltılması, enerji verimliliği yönetimi, yapay zekânın otomotiv sektörü sürecine dâhil edilmesi gibi sorunların da ele alındığı masalardaki süreç için bir takvim oluşturulacak, takvime göre sorunların çözümü için geliştirilecek projelerle aksiyon alınması sağlanacak. Bu aşamalar Üniversite Sanayi İşbirliği Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından takip edilecek.



Otomotiv sektörünün sorunlarına çözüm BTÜ’den

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Balık pazarında hareketlilik Kütahya’nın Tavşanlı ilçesindeki balık pazarında sezon açılmasının ardından balık satışlarında hareketlilik yaşanıyor. Tavşanlı balık pazarına farklı denizlerden çeşit çeşit balık günlük olarak getirilerek satışa sunuluyor. Balık pazarı satıcılarından Hasan Şen, sezonu açılmasının ardından günlük olarak bol balık çeşidiyle hizmet verdiklerini belirtti. Karadeniz, Marmara ve Ege Denizi’nden gelen balık çeşitlerinin palamut, çinakop, sardalye, alabalık, istavrit ve hamsi olduğunu belirten pazardaki balık satıcıları, herkesi omega-3 deposu balık almaya davet etti. Hasan Şen, "Tavşanlı balık halinde coşkulu bir sezon açtık. Eylül ayının ilk haftasından itibaren Kütahya ve ilçelerinde ülke genelinde olduğu gibi balık satışları başladı. Direk denizden çıkan balığı günlük olarak aracısız Tavşanlı halkımız ile buluşturuyoruz" dedi. Balık satıcılarından Niyazi Turgut ise "Kış aylarına yaklaştığımız şu günlerde havalar tam olarak soğumasa da balık çeşitleri çoğaldı. Bilindiği gibi çocuklarımızın ve kendi sağlığımız için balık tüketmemiz gerekiyor. Balıkta bulunan Omega - 3 yağ asitleri vücudu soğuklara karşı koruyor. Bu sene eskisine nazaran çok balık yok ancak sağlığımız için de bol balık tüketmek gerekiyor. Fiyatlar ise balığın denizden çıkma durumuna göre bazen günlük olarak bile değişebiliyor" dedi. Pazarda balık fiyatlarının ise; alabalık, Karadeniz hamsi 150 TL, sardalye 100 TL, Çipura ve Levrek 300 TL palamut 150 TL ve istavrit 100 TL olduğu söylendi.
Antalya Başkan Kocagöz: “Örnek belediyecilik yapacağız” Fen İşleri Müdürlüğü çalışanlarıyla sabah kahvaltısında buluşan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, “Tek hedefimiz var; örnek belediyecilik yapmak istiyoruz. Bu hedefimize ulaşmamızı sağlayacak olan da ekip arkadaşlarımızdır" dedi. Antalya’nın Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Park ve Bahçeler Müdürlüğü’nün ardından bu kez Fen İşleri Müdürlüğü çalışanlarıyla bir araya geldi. Fen İşleri şantiyesinde düzenlenen sabah kahvaltısında çalışanların istek ve taleplerini dinledi. Başkan yardımcılığı döneminde birlikte çalıştığı işçileri görünce mutluluğunu dile getirerek, geçmişin hatıralarını paylaştı. Samimi sohbetlerin yaşandığı buluşmada, Kocagöz ekibiyle birlikte kahvaltı yaptı. Bu tür buluşmaların ekip ruhunu güçlendirdiğini ifade eden Kocagöz, Kepez’in geleceğini inşa eden tüm çalışanlarına teşekkür ederek, örnek belediyecilik hedeflerinin ancak birlik ve beraberlikle gerçekleşeceğini söyledi. “Kepez’i su basmayacak” Kepez’de 12 Şubat’ta meydana gelen su baskınlarını hatırlatarak sözlerine devam eden Başkan Kocagöz, “Kepez’i su basmayacak. Sahadaki işi en iyi bilen sizsiniz. Bu problemi çözmemiz lazım. Artık Kepez’i su basmayacak dememiz lazım. Bunun içinde sizlere ihtiyacımız var. Sizlerin bizleri yönlendirmesine ihtiyacımız var” dedi. Kocagöz, belediyeciliğin insanlara hizmet etme anlamında çok özel bir meslek olduğunu vurgulayarak, "Hem evinize ekmek götürüyor, hem de halkın duasını alıyorsunuz. Bu, belediyeciliği daha da anlamlı kılıyor" ifadesini kullandı. Fen İşleri Biriminin, bir belediyenin olmazsa olmazı olduğunu belirten Kocagöz, “Kayaları delen, yol açan, kaymak gibi yollar yapan, su baskınlarını önleyen, belediyenin kepçesini, dozerini, greyderini kullanan sizlersiniz. Sizler yoksanız belediye yok demektir. Belediyenin çalışıp çalışmadığının göstergelerinden bir tanesi de Fen İşleri’dir. Sizler bizim değerlimizsiniz” diye konuştu. Kocagöz, cezaevinde geçen 2 aylık sürece de değinerek, “Önümüzde 4,5 yıl var. Biliyorsunuz 2 ay sizlerden ayrı kaldım. O süreçte bana destek oldunuz, Mesut Kocagöz yalnız değil dediniz. Ben hepinize yürekten teşekkür ediyorum” dedi. “İyi, merhametli, dürüst insan olun” “Biz bir aileyiz” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Kocagöz, “Kepez Belediyesi, 2 bin 224 kişinin çalıştığı, yaşadığı büyük bir aile Tek hedefimiz var, örnek belediyecilik yapmak istiyoruz. Hepimizin çocukları var. Çocuklarımıza gösterebileceğimiz örnek bir belediye olmak istiyoruz. Bunu yapabilecek olanda ekip arkadaşlarımızdır” diye konuştu. Çalışma arkadaşlarına tavsiyelerde bulunan Başkan Kocagöz, “Arkadaşlar, önce iyi insan olacağız. Dürüst, ahlaklı, ama en önemlisi merhametli olacağız. Ortak paydamız iyi insan olmak. Vatanını, milletini, bayrağını sevmektir. Vatanını, milletini, bayrağını, insanları seven yanlış yapmaz. Vatan sevgisi, vatana yapılan hizmetle ölçülür. Hepimiz vatanımıza, insanımıza hizmet için buradayız. Belediyecilik insan hayatını kolaylaştırmaktır. Bizler bir bütün olarak başarılı olursak, Kepez Belediyesi başarılı olur“ diye konuştu. “Sizlerin emaneti” 2024 yılında 2 milyar 750 milyon olan belediye bütçesinin, 2025 yılında 4 milyar 200 milyona çıkarıldığını değinen Başkan Kocagöz, “Bu sizlerin de parası, sizlerde vergi ödüyorsunuz. Bu para bize emanet. Bize esas olan bu parayı kul hakkı yemeden eşit bir şekilde yönetebilmektir. Bu paralar sizlerin emaneti” dedi. İşçilerle sabah kahvaltısında buluşan Başkan Kocagöz, daha sonra Park ve Bahçeler Müdürlüğü ile Fen İşleri Müdürlüğü atölyelerini gezdi.
Sivas Yapay zeka ürünü dzenformasyon, yine yapay zekayla tespit edilecek Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi, Yeni Medya ve İletişim Bölümü Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, sosyal medyada dolaşan görsellerin yapay zekâ ile tasarlanıp tasarlanmadığını analiz ve tespit edebilen bir uygulama geliştirdi. Günümüzde oluşabilecek dezenformasyonlara karşı geliştirilen ‘RealityChecker’ adı verilen yapay zekâ uygulaması kısa sürede birçok kişi tarafından kullanılmaya başlandı. Görsel içeriklerin hızla yayıldığı dijital dünyada, paylaşılan görüntülerin gerçek mi yoksa yapay zekâ ürünü mü olduğunu anlamak her geçen gün zorlaşıyor. Dijital mecralarda paylaşılan görsellere güvensizliğin arttığı bu günlerde yapay zekâ ürünü görselleri analiz edebilen yeni bir uygulama geliştirildi. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı tarafından oluşturulan ‘RealityChecker’ isimli yapay zekâ uygulaması, oluşabilecek dezenformasyona karşı analizler yapabiliyor. Yapay zekâ ile üretilen içerikleri ve dijital manipülasyonları tespit edebilen ve gelişmiş analiz yöntemleri sunarak dijital güvenliği sağlamayı amaçlayan sistem ile görseller birçok açıdan inceleniyor. Uygulamada incelenmesi istenilen görseller; ışık modelleme ve gölge uyumsuzlukları tespiti, kenar algılama algoritmaları, hata seviyesi analizi, EXIF Metadata analizi, kromatik aberasyon tespiti gibi birçok konuda detaylı incelemeye alınıyor. Habercilerin işini kolaylaştırıyor Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Sefer Darıcı, “RealityChecker aslında özel bir GPT. Hem ChatGPT’nin bir takım özelliklerini kullanıyor. Bunun dışında çeşitli API’leri de içerisinde barındırıyor. Aslında RealityChecker’ı oluşturmamızdaki temel sebep vatandaşların, özellikle habercilerin herhangi bir görüntünün manipüle edilip edilmediğini, yapay zekâ üretimi olup olmadığını anlayabilmesi ve özellikle de dezenformasyonla bir mücadele aracı olarak görülmesi. Çünkü herhangi bir fotoğrafın veya videonun manipüle edilip edilmediği veya yapay zeka üretimi olup olmadığını anlayabilmek bazen çok uzun işlemler, analizler gerektirebiliyor. RealityChecker’ı tam da burada devreye giriyor aslında. Habercilik gibi çok hızlı hareket etmeniz gereken veya sosyal medyadan herhangi bir paylaşım yapılması gereken durumlarda bir fotoğraf veya bir videoyla ilgili şüpheye düşüldüğünde RealityChecker burada devreye girerek size kısa zamanda en azından siz de bir öngörü oluşturabilecek bir veri sunuyor. Hızlı bir şekilde de birçok analizi gerçekleştirebiliyor. Bu analizler farklı API’ler kullanılarak yapılıyor. Örneğin ışık modelleme, kenar algılama, algoritmaları kullanıyor. Makine öğrenme teknikleri kullanıyor, derin öğrenme modelleri, Gan dedektörleri kullanıyor. Meta analizinden tutun da dosya bütünlüğünü kontrolüne, yüz manipülasyonunun algılanmasına, yüz değiştirme, herhangi bir fotoğrafta nesne değiştirme, renk tonu, gölge tutarsızlıkları, piksel ve doku tutarsızlıkları gibi birçok analizi kendi içerisinde hızlıca gerçekleştirebiliyor” dedi. “Birçok medya kuruluşu da bunu kullanmaya başladı” Kısa süre önce kullanıma açılan uygulamanın birçok kişi tarafından kullanılmaya başlandığını ifade eden Darıcı, “Sosyal medya üzerinden herhangi bir paylaşım yaparken eğer şüpheye düşerseniz, yani bu fotoğraf veya video gerçek mi, yapay zekâ üretimi mi, yoksa maniple edilmiş mi? diye bir şüpheye düşerseniz RealityChecker tam da burada devreye giriyor. Çok kısa süre sizlere bir öngörü sağlayabilecek analiz sonuçlarını sizinle paylaşıyor. Normalde adli analizler için çok daha uzun süreler beklemeniz gerekiyor. Ancak RealityChecker burada en azından hızlı bir öngörü sağlayabilecek bir veri sunarak sizi bu konuda uyarabiliyor. Özellikle haberciler için çok çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda şu an birçok medya kuruluşu da bunu kullanmaya başladı. Sadece onlar değil kamu kurumlarından da sosyal medya yöneticileri RealityChecker’ı kullanıyorlar. Herhangi bir gönderi paylaşacakları zaman gerçek mi, değil mi noktasında bir test işlemi orada gerçekleştiriyorlar. Onun dışında sigorta şirketleri özellikle sahte kaza, olay görüntüsü oluşturulan durumlar için bunların tespiti için de yine kullanıyor. RealityChecker aynı zamanda herhangi bir kaza ortamına ilişkin görüntülerin sahte olup olmadığını, açılarından, duruş şekillerinden ve kazanın büyüklüğü ve ee diğer açılardan kontrol edebilerek size bir öngörü sağlayabiliyor. RealityChecker’ın hem vatandaşların hem de dezenformasyona karşı mücadele noktasında da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yani buradaki tabi resmi bir raporlama değil. RealityChecker aynı zamanda kendisini günlük olarak bununla ilgili yapılan akademik çalışmalardan, makalelerden, kitaplardan, bununla ilgili veri tabanlarından da sürekli güncelleyen bir yapısı var” şeklinde konuştu. "Donald Trump ve Kamala’nın fotoğrafını analiz etti" Uygulamanın görselleri birçok açıdan incelediğini ifade eden Doç. Dr. Sefer Darıcı, sistemin nasıl çalıştığını anlatırken örnek olarak Donald Trump ve Kamala’nın fotoğrafını analiz etti. “Trump’ın bu süreçte birkaç tane farklı fotoğrafları yayınlandı. Hatta Papa’nın da yapay zekâyla oluşturmuş fotoğrafları yayınlandı. Onunla ilgili analizler de hemen doğrudan bize veriyi verebiliyor. Çok rahat bir şekilde bu yapay zekâ üretimi diye söyleyebiliyor. Tabii şunu da göz önüne almak lazım. Yapay zekâ teknolojileri üretme teknolojileri her gün gelişiyor ve değişiyor. Biz de RealityChecker’ı her gün gelişen ve değişen teknolojiyi de yakalaması, ona da ayak uydurabilmesi için bu güncellemeleri zaten sürekli yaptırıyoruz. Sürekli de kendi kendine öğrenen hatta kullanıcı geri bildirimlerinden dahi öğrenen bir yapısı var” ifadelerine yer verdi.
İstanbul Gdz Elektrik Dağıtım’dan 400 milyon dolarlık Eurobond ihracı Gdz Elektrik Dağıtım, Eurobond için tamamı yabancı yatırımcılardan gelen talepler ile 5 yıl vadeli ve yüzde 9 faiz oranına sahip 400 milyon dolarlık ihraç gerçekleştirdi. Gdz Elektrik Dağıtım, uluslararası piyasalarda 400 milyon ABD doları tutarında Eurobond ihracı yaptı. Gdz Elektrik Dağıtım’ın ilk kez gerçekleştirdiği ihraç işlemi 5 yıl vade ile yıllık yüzde 9 faiz oranına sahip. Tahvilin kupon ödemeleri, mart ve eylül aylarında yılda iki kez yapılacak. İrlanda borsası Euronext Dublin’de işlem görecek tahvilin ihracında, hisse senedinden birinci derecede sorumlu finans kuruluşları Citigroup ve Morgan Stanley oldu. Gdz Elektrik, ihraçtan elde edilen geliri işletme sermayesi ihtiyaçları, yatırım harcamaları (CAPEX) ve mevcut sermaye yapısının güçlendirilmesi için kullanacak. Grubun ikinci Eurobond ihracı 400 milyon dolar değerindeki ihracın, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ve Gdz Elektrik’e duydukları güvenin göstergesi olduğunu söyleyen Aydem Enerji CEO’su İdris Küpeli, “Grup şirketlerimizden Gdz Elektrik’in ihraç edeceği tahvillerin değeri 400 milyon dolar, vadesi ise 5 yıl olacak. Yüzde 9 faiz oranıyla ihraç edilecek tahvil ile ülkemize yurtdışından önemli bir kaynak getirmiş olacağız ve ekonomimize katkı sağlayacağız. Bu işlem aynı zamanda, grubumuzun da ikinci Eurobond ihracı olacak. 750 milyon dolarlık ilk Eurobond ihracımızla Türkiye’de ilk seferde ve tek kalemde yapılmış en yüksek tutarlı tahvil ihracını gerçekleştirmiştik. Bu ikinci işlemle Eurobound ihraç büyüklüğümüz, tamamı yabancı kaynaklı olmak üzere 1 milyar 150 milyon dolara ulaştı” dedi.