ÇEVRE - 09 Ekim 2024 Çarşamba 11:57

Gemlik’te kaldırım işgaliyle mücadele sürüyor

A
A
A
Gemlik’te kaldırım işgaliyle mücadele sürüyor

Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıtası tarafından, Emniyet ekipleri ve Gemlik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nün desteğiyle sabaha karşı yapılan çalışmada caddelerdeki kaldırım işgallerine son verildi. Çalışmaya Gemlik Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri de eşlik etti.


Vatandaşlarca sosyal medya ve Gemlik Belediyesi İhbar Hattı’nda şikayete konu olan kaldırım engellerine son verildi. İlçenin İstiklal, Hürriyet ve Orhangazi Caddelerindeki dükkanların önünde bulunan, defalarca uyarılmasına rağmen işletmelerce kamusal alan ve yaya yollarına koyulan duba, tabela, levha, flama, saksı, seyyar satış arabaları, masa, sandalye gibi malzemeler kepçe ve elle araçlara yüklenerek koruma altına alındı.


Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından vatandaşların yaya yollarında daha rahat yürüyebilmesi için bu tür uygulamaların devam edileceği ifade edilirken, esnaflara ise kapı önlerine eşya koymama çağrısı yapıldı.



Gemlik’te kaldırım işgaliyle mücadele sürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Çanakkale’de uçak kazası tatbikatı Çanakkale’de Havalimanı Acil Durum Planı çerçevesinde, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) koordinesinde uçak kazası tatbikatı gerçekleştirildi. Çanakkale’de Havalimanı Acil Durum Planı çerçevesinde düzenlenen ‘Geniş Katılımlı Uçak Kaza Kırım Tatbikatı’ Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) koordinesinde AFAD İl Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, Çanakkale Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü, Kızılay, THY İstasyon Şefliği, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölümü (AYAY) işbirliğinde yapıldı. Senaryo gereğince ATR-72 tipinde 13 yolcusu, 5 mürettebatı bulunan uçak, Çanakkale Havalimanına inişi sırasında İsmetpaşa Mahallesi Metin Oktay Caddesi Belediye Tohum Sandığı karşısında kaza kırıa uğradı. Kaza sonrasında kısa bir süre sonra bölgeye çok sayıda ambulans, itfaiye, polis, AFAD, UMKE ve Kızılay yönlendirildi. Uçak enkazından ölü yolcular çıkartılırken, kurtarma çalışmalarında yaralanan yolcular sağlık ekiplerince tedavi altına alındı. İtfaiye ekipleri kaza kırıma uğrayan uçakta çıkan yangına müdahale etti. Yaralıların olay yerine gelen ambulanslarla Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Devlet Hastanesi ile ÇOMÜ Sağlık, Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevk edildi. Tatbikata, Havalimanı Müdürlüğünden 3 ARFF aracı, 50 personel, İl Emniyet Müdürlüğünden Çevik kuvvet ve 3 trafik ekibi ile 20 personel, AFAD İl Müdürlüğünden 6 Arama kurtarma teknisyeni 1 araç, Belediye itfaiyesinden 1 araç 4 itfaiye eri, İl Sağlık Müdürlüğünden 12 sağlık personeli ile 4 Ambulans, UMKE ekibinden 2 araç 10 personel, THY şirketinden 1 personel, Çelebi yer hizmetleri şirketinden 2 personel katılırken, yaralıları ve kazazedeleri 16 ÇOMÜ AYAY öğrencisi canlandırdı. Tatbikata ilgili kurum müdürleriyle havalimanı yöneticileri katıldı.
Yalova Vali Kaya, “Hastane yolu en kısa zamanda yapılacak” Yalova Valisi Hülya Kaya, Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin çöken yolunun en kısa sürede yapılacağını söyledi. Vali Kaya, Yalova Uygulama Oteli’nde basın mensuplarıyla bir araya gelerek sorularını yanıtladı. Yalova şehir içi trafiğini büyük ölçüde rahatlatması beklenen Güney Çevre Yolu Projesi’nde son durum hakkında bilgi veren Kaya, “Bu konu yakın markajımızda. Ulaştırma Bakanımız geldiğinde çevre yolunun müjdesini vermişti, yapılacak ihalesi demişti. İhalesi yapıldı sonradan iptal edildi. Şimdi ilk yapılacak ihaleler listesinde yer alıyor. Dolayısıyla bundan sonraki süreçte tekrar ihaleye çıkabilmesiyle ilgili takibimizi gerçekleştiriyoruz ama net bir tarih söyleyemiyoruz şimdi” dedi. Hastane yolu en kısa zamanda yapılacak Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin çöken yoluyla ilgili de bilgi veren Kaya, şöyle konuştu: “Hastaneyle ilgili yapılacak çalışma çok büyük bir projeydi. Karayolları bunun projelendirmesi için çok büyük emek sarf etti. Çok profesyonel çalıştılar, üniversiteyle çalıştılar. Bu işten anlayan, bir daha aynı sıkıntının olmaması için teknik bir ekiple çalıştılar. Dolayısıyla şuanda oranın da ihalesi gerçekleştirildi. En kısa zamanda da yapılacak. Biz hızlı yapılmasından ziyade sağlam yapılmasını istediğimiz için, yerelde baskı oluşturmadan, iş düzgün yapılsın, ehli biri tarafından yapılsın, bunları da zaten karayolları takip ediyor. Geçmişteki o tecrübenin bir daha yaşanmaması için gereken bütün dikkati Karayolları Bölge Müdürlüğümüz gösteriyor. Onun müjdesini verebiliriz. İnşallah orası ihalesi yapıldı, yakın bir zaman içinde de orada bitirmiş olacaklar o işi. Biz de eski yolumuza kavuşmuş olacağız.” Yalova’nın eksi yönlerinden ziyade artı yönlerine odaklanmak istediklerini ifade eden Kaya, kentin turizm, sanayi ve tarımsal üretim konusunda yüksek potansiyele sahip olduğunu dile getirdi. Yalova Belgesel Film Festivali kente yakışacak 23-26 Ekim 2024 tarihlerinden Yalova Belgesel Film Festivali’ni yapacaklarını hatırlatan Kaya, ilk defa yapılmasına rağmen çok büyük bir ilginin olduğunu ifade etti. 770 belgesel filmle festivale başvurunun yapıldığını anlatan Kaya, şunları kaydetti: “Biz bu kadarını beklemiyorduk. Bir kısmı uluslararası başvuru olduğu için ön eleme jürimiz onları değerlendirme dışı bıraktı. 3 kategori branşta başvuru yapıldı. Bir uzun metraj belgesel film, iki, kısa metraj, bir de Yalova’ya dair belgeseller için Yalova’ya bir alan açmıştık. Buradaki ön elemeden sonra toplamda 26 tane finalistimiz kaldı. Bu 26 belgesel film burada gösterilecek. Bunun yanında Yalova’daki potansiyelin de ortaya çıkabilmesi için amatörleri de destekleyeceğimiz bazı aktiviteler planladık. Sinema Film Birliği’yle yaptığımız sözleşme çerçevesinde burada work shoplar yapılacak. Özellikle belgesel film festivaline ileride yetiştirebileceğimiz gençler var. Yapacağımız çalışmayla Yalova’da böyle bir doğal bir platform olduğunu, bu işle ilgilenenler açısından bir platform oluşturabilecek, potansiyelin olduğunun altını çizmek istiyoruz. İnşallah bu sene bunun başarılı geçeceğini ümit ediyoruz. Bu sene istediğimiz başarıyı yakalayabilirsek her sene aynı dönemde aynı festivali yapalım istiyoruz. Yalova’da kültür üst düzeyde, insanların buna ilgisi de. Yalova’ya da çok yakışacağını düşünüyoruz, bu belgesel film festivalini.” Geçtiğimiz ayda gerçekleştirilen Aronya Festivali’ne de değinen Kaya, “Biz her şeyi çok güzel yapıyoruz demiyoruz ama eldeki bir sıfırdan değerlidir. Bu sene böyle bir şey yaptık. Gelecek sene, öbür sene bunu daha da iyi hale getiririz ama gayret ediyoruz. Çok güzel geçti başarılıydı. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ile işbirliğimizi güçlendiriyoruz. Onlar da bize destek veriyorlar. İnşallah daha iyi noktaya gideceğiz” dedi. Yürüyen Köşk’ün bakım ve onarımı için bütçemiz var İskelesinde çökme yaşanan Yürüyen Köşk’le ilgili de bir bütçelerinin bulunduğunu ifade eden Kaya, “Şuanda buranın bakım ve onarımıyla ilgili tek yetkili kurum belediye. Belediyeye bu fonu da sağladık. Projenizi yapın biz Özel İdareden destekleyeceğiz dedik. Projesi kabul edilir edilmez, Kültür Varlıkları Kurulu onayladığı takdirde hemen hızlı bir şekilde imalat aşamasına geçilecek. O noktada da İl Özel İdaresi, Kültür Varlıkları fonundaki bütçemizden burayı destekleyeceğimizi söyledik. Buradaki duruşumuz hiç değişmedi. İlk geldiğimiz günden beri bunu söyledik. Proje bize geldiği zaman, hazırlandığı zaman biz o fondan belediyemizi destekleyeceğiz. Buranın bir an önce bakımının, tadilatının yapılması gerekiyor. Orada süreçler biraz yavaş işliyor. Kültür Varlıkları Kurulu bu noktada çok hassas. O süreçlerde belki takılmış olabilirler ama yapılacak” diye konuştu. Toplantıya İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik, İl Jandarma Komutanı Albay Ercan Altın, Yalova Sahil Güvenlik TCSG-17 Komutanı Kıdemli Üstçavuş Eren Deneri de hazır bulundu.
Eskişehir Çocukların okula giderken kahvaltı yapmaları sağlıkları için önemli Eskişehir’de çocukların okula giderken mutlaka kahvaltı yapmasını tavsiye eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Soydemir, örnek bir beslenme çantasında tam tahıllı sandviç, meyve, yoğurt, biraz kuruyemiş ve mutlaka 1 şişe su bulunması gerektiğini söyledi. Çocukların büyüme ve gelişme dönemlerinde edindikleri dengeli ve düzenli beslenme alışkanlıklarının ilerleyen yıllarda da sağlıklarını korumalarına yardımcı olacağını vurgulayan Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Soydemir, “Yetersiz ve dengesiz beslenme sadece fiziksel gelişimi değil, aynı zamanda öğrenme yetilerini, konsantrasyonu ve genel olarak okul başarılarını da olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle sağlıklı bir beslenme düzeni çocukların hem okul başarısı hem de uzun vadeli sağlıkları için bir yatırımdır” dedi. “Her kahvaltıda 4 grup gıdadan bulunmalı” Çocukların güne enerjik başlamak için kahvaltıya ihtiyaç duyduklarının altını çizen Diyetisyen Soydemir, “Kahvaltı, beyin fonksiyonlarının doğru çalışması için gereklidir ve çocuğun gün boyu derslere daha iyi odaklanmasını sağlar. Kahvaltı alışkanlığı olmayan çocuklarda dikkat dağınıklığı, yorgunluk ve halsizlik gibi sorunlar daha sık görülür. İdeal bir kahvaltı, protein, tahıl, sağlıklı yağlar ve sebze meyve içerir” diye konuştu. "Çocukların hem lezzetli hem de besleyici yiyecekler tüketmesine özen göstermek gerekiyor" Diyetisyen Soydemir, kas gelişimi ve tok kalmaları için kahvaltıda alınabilecek protein kaynaklarının yumurta, peynir, süt veya yoğurt olduğunu belirtti. Enerjiyi uzun süre sağlayarak kan şekerini dengelemesi için tam buğday ekmeği, yulaf gibi tam tahıllı ürünlerin tüketilmesini öneren Diyetisyen Soydemir, ayrıca Beyin gelişimine katkıda bulunması için avokado, zeytin veya ceviz gibi sağlıklı yağlar ile vitamin ve mineral desteği sağlaması için de salatalık, domates veya taze sıkılmış meyve suyu gibi sebze ve meyvelerin faydalarını vurguladı. Beslenme çantasına konulan yiyeceklerin çocukların okul günündeki enerjilerini devam ettirmeleri ve sağlıklı kalmaları açısından büyük önem taşıdığını anlatan Diyetisyen Soydemir, abur cubur ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak çocukların hem lezzetli hem de besleyici yiyecekler tüketmesine özen göstermek gerektiğini dile getirdi. “Tam tahıllı sandviç ve taze meyve koyun” Beslenme çantasına konulabilecek birkaç sağlıklı ve pratik seçenek sıralayan Diyetisyen Soydemir, tam tahıllı sandviçlerin faydalarına değinerek şunları söyledi: “Beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği tercih ederek besleyici bir sandviç hazırlayabilirsiniz. İçine peynir, haşlanmış yumurta, hindi füme, tavuk göğsü ya da avokado ekleyerek protein ve sağlıklı yağ dengesi sağlayabilirsiniz. Yanında marul, salatalık veya domates gibi sebzeler eklemek de harika olur. Meyve, çocuğunuzun tatlı ihtiyacını doğal yollarla karşılamanın en iyi yoludur. Elma, muz, mandalina gibi kolay taşınabilen ve dayanıklı meyveler beslenme çantası için idealdir. Ayrıca küçük bir meyve salatası hazırlayarak ona farklı meyveleri bir arada sunabilirsiniz." “Yoğurt sindirim sistemini düzenler” Probiyotik açısından zengin besinler olan yoğurdun çocukların sindirim sistemini düzenlemeye yardımcı olduğunu hatırlatan Diyetisyen Soydemir, evde küçük porsiyonluk yoğurtlar hazırlayıp içerisine taze meyveler veya bir miktar bal ekleyerek lezzetlendirilebileceğini anlattı. Özellikle katkı maddesi içermediği için evde yapılan yoğurdun daha sağlıklı bir seçenek olacağını belirten Diyetisyen Soydemir; ceviz, badem, fındık gibi sağlıklı yağ ve protein içeren kuruyemişlerin çocukların uzun süre tok kalmasını sağladığına işaret ederek, "Kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir gibi kuru meyveler ise doğal enerji kaynaklarıdır ve tatlı atıştırmalık olarak sunulabilir. Ancak porsiyon kontrolüne dikkat ederek vermek önemlidir çünkü fazla miktarda kuru meyve şeker oranını yükseltebilir” ifadelerini kullandı. “Cips yerine ev yapımı atıştırmalığa alıştırın” Ev yapımı sağlıklı atıştırma seçeneklerinden bahseden Diyetisyen Soydemir, “Sebzeli muffinler, tam tahıllı krakerler, ev yapımı enerji topları veya az yağla yapılmış fırın patates cipsleri hem lezzetli hem de sağlıklı alternatiflerdir. Bu atıştırmalıklar çocuklarınızın abur cubur tüketimini azaltmasına yardımcı olur. Çocuklar genellikle tatlı ve işlenmiş gıdalara yönelme eğilimindedir, ancak bu tür gıdalar hızlı bir şekilde enerji yükseltirken kısa süre sonra yorgunluk ve açlık hissi oluşturur. Şekerli içecekler, cipsler ve paketli bisküviler yerine daha doğal ve besleyici atıştırmalıklar sunmaya özen gösterin. Çocuğunuzun damak tadını şekersiz atıştırmalıklara alıştırmak, uzun vadede sağlıklı bir yaşam tarzı kazandıracaktır” diye aktardı. “Yeterince su içtiklerinden emin olmak önemli" Suyun gün boyu vücudun ihtiyacı olan en önemli bileşenlerden biri olduğunun altını çizen Diyetisyen Soydemir, çocukların oyun oynarken veya ders çalışırken su içmeyi ihmal edebilmesi nedeniyle beslenme çantalarına mutlaka su ekleyip gün içinde yeterince su içtiğinden emin olmak gerektiğini söyledi. Gazlı içecekler ve meyve suları yerine su içmeyi teşvik etmenin sağlıklı bir alışkanlık kazanmalarını sağlayacağını sözlerine ekleyen Diyetisyen Soydemir, bahsettiği gıdalardan oluşan bir beslenme çantasının içinde olması gerekenleri, “Tam buğday ekmeğinden peynirli sandviç, küçük muz veya elma, 1 porsiyon yoğurt (bal ve cevizle zenginleştirilebilir), 5-6 adet çiğ badem, 1 şişe su” diyerek örneklendirdi.
Iğdır Bakan Yumaklı: "Üç temel hedefimiz var; üreticilere uygun maliyetle hayvan temini, tüketiciye uygun maliyetle kırmızı et temini ve kırmızı et ithalatını bitirmek" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Iğdır’daki Kazımkarabekir Tarım İşletmesi Müdürlüğünde (TİGEM) incelemelerde bulunarak "Hayvancılıkta Üretimi Geliştirme Projesi” ile ilgili önemli bilgiler verdi. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, TİGEM ile Et ve Süt Kurumu iş birliği ile hayata geçirecekleri ’Hayvancılıkta Üretimi Geliştirme Projesi’ hakkında bilgi verdi. Bakan Yumaklı, "Şubat ayında hayvancılık yol haritamızı açıklamıştık. Yol haritamızdaki ana amacımızı verimli, kaliteli ve sağlıklı üretimi artırmak olarak belirtmiştik. 5 yıllık hedeflerimizi paylaştığımız yol haritasında bahsettiğimiz birçok uygulamayı teker teker hayata geçirdik, geçirmeye devam ediyoruz. Örneğin, hayvansal üretimi planlıyoruz dedik. Bitkisel üretimde 1 Eylül itibarıyla geçtiğimiz planlı üretime, hayvancılık ve su ürünlerinde 1 Ocak itibarıyla başlamıştık. Bu planlama kapsamında hangi hayvansal üretimin hangi bölgelerde yapılacağını, başta su olmak üzere doğal kaynakları dikkate alarak uygulamaya geçirdik. Yine bir diğer önemli konumuz, hayvancılıkta etkin ve verimli bir destekleme modelini hayata geçirmekti. Hamdolsun bu konuyu da nihayetlendirdik. Detaylarını her fırsatta dile getirdiğimiz hayvansal üretimde yeni destekleme modelinde, ilk defa kadın ve genç çiftçilere desteklemelerde pozitif ayrımcılık yaptık. Hayvancılığın temel taşı ve sigortası olarak gördüğümüz aile işletmelerine daha fazla destek veriyoruz. Iğdır’ın da içinde bulunduğu 19 ilimizi ’Besilik Materyal Üretim Bölgesi’ olarak planladık. Bu illerde planlı üretim yapanlara ilave destekler veriyoruz" dedi. "Hayvan hastalıklarından şap hastalığı oranını yüzde 80 azalttık" Hayvan hastalıklarıyla mücadele konusunda Şubat 2024’te açıkladıkları adımları atmaya devam ettiklerini ifade eden Bakan Yumaklı, şunları söyledi: "Bunların başında ’Veteriner Yol Kontrol İstasyonları’ geliyor. İlkini Erzurum’da açtığımız bu istasyonlarımızın ikincisini Elazığ’da hayata geçirdik. Toplam 8’e ulaşacak bu istasyonlarımız, hayvan hareketlerini kontrol ederek, hastalığın başka illere yayılmasını engelliyor. Sıradaki yol kontrol istasyonumuzu da Ankara’da önümüzdeki günlerde açacağız. Diğer bir uygulamamız da yılda 2 kez uygulanan şap aşısı sayısını 3 doza çıkarmak oldu. Bu sonbahar aşılama dönemiyle birlikte, büyükbaş hayvanlarımıza 3’üncü doz aşılamayı başlattık. Hem veteriner yol kontrol istasyonu hem de artan aşı sayısının çıktılarını da almaya başladık. Geçtiğimiz yıla göre ülkemizde görülen şap hastalığı oranını yaklaşık yüzde 80 azalttık. Hayvan hastalıklarıyla mücadelemiz üreticimizle omuz omuza vererek kararlı şekilde devam edecek. Bundan kimsenin şüphesi olmasın." "Simental ırkında da genetik testler ile damızlık değerini belirlemeye başlıyoruz" Bakan Yumaklı, "Yol haritamızın bir diğer başlığı olan ıslah eylem planıyla ilgili de adımlarımızı atıyoruz. Ülkemizde en yaygın sütçü ırk olan siyah alaca ırkında yaklaşık 22 bin hayvanı verimlilik durumlarını genetik olarak ortaya koyarak referans popülasyonumuzu oluşturduk. Bu sayıyı her geçen yıl artırıyoruz. 2024 yılında artık bu ırktan doğan buzağılarda genetik yapısına bakarak, damızlık değerini belirlemeye başladık. Bu testi yaptıran yetiştiricilerimizin test maliyetini bakanlık olarak karşılıyoruz. Yine bu yıl içerisinde ülkemizde sayısı en fazla ikinci ırk olan simental ırkında da genetik testler ile damızlık değerini belirlemeye başlıyoruz. Her iki ırk için bu hizmeti yetiştiricimizin hizmetine sunuyoruz. Bu testin yaygınlaşması amacıyla Genomik Test Merkezini önümüzdeki günlerde Ankara’da açmış olacağız. Genomik seleksiyon ve embriyo transferi yöntemiyle, yüksek genetik kapasiteli üretim boğalarını Ocak 2025’te üretmeye başlıyoruz" dedi. "Projenin 3 ana hedefi var" Bakan Yumaklı, "Hayvancılık yol haritamızın şüphesiz en önemli başlığı ise anaç hayvan sayımızı artırmaktı. Çünkü anaç hayvanlarımızı hayvansal üretimin fabrikası olarak görüyoruz. Anaç hayvan sayınız ne kadar fazlaysa üretiminiz de o kadar fazla olacaktır. Siz istediğiniz kadar hayvan hastalıklarıyla mücadele edin, eğer anaç hayvan sayınızı da buna bağlı olarak artıramıyorsanız, yerinizde sayıyorsunuz demektir. Bugün de burada sizlere anaç hayvan sayısını artırmakla ilgili TİGEM ile Et ve Süt Kurumu iş birliğinde hayata geçirdiğimiz projeyi anlatacağız. Bu projemizde Iğdır ve Şanlıurfa Ceylanpınar’daki TİGEM çiftliklerimiz damızlık merkezlerimiz olacak. Buralardaki anaç hayvan sayısı, peyderpey artacak. İçinde bulunduğumuz Iğdır’daki işletmemize arkamda görmüş olduğunuz ilk anaç hayvanlarımız geldi. Peki, bu hayvanları ne yapacağız? Burada bulunan hayvanlardan doğan buzağıları aile işletmelerimize uygun maliyetle vereceğiz. Besi olarak verdiğimiz hayvanlarla aile işletmelerimiz aracılığıyla et üretimimizi yerli imkanlarla artıracağız. Dişi doğan buzağılar da yine aile işletmelerine uygun maliyetle verilerek anaç hayvan sayısını artırmış olacağız. Bu projenin 3 ana hedefi var. İlk olarak başımızın tacı üreticilerimizin uygun maliyetle sürdürebilir şekilde hayvan teminini sağlamak. İkincisi de tüketicimizin uygun maliyetle kırmızı ete ulaşmasını sağlamak ve nihayetinde de Türkiye’nin kırmızı et ithalatını bitirmek. Hayvancılıkta Üretimi Geliştirme Projemiz, çiftçilerimize ve ülkemize hayırlı olsun" diye konuştu. Bakan Yumaklı, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: "Küresel anlamda yaşanan gelişmeler hepinizin malumu. Yakın zamanda dünyanın geçirmiş olduğu Kovid pandemisi hafızalarımızdaki tazeliğini koruyor. Tüm bunlar, şunu bir kez daha gösteriyor ki gıda arz güvenliği, en az milli güvenlik kadar önemli. Bizim gıdada arz güvenliğini sağlamaktan başka şansınız yok."
İstanbul Beylikdüzü Belediyesi “Benim Kedilerim” ile sergi sezonunu açtı Grafik sanatçısı Gürbüz Doğan Ekşioğlu’nun “Benim Kedilerim” isimli resim sergisi Beylikdüzü Atatürk Kültür Merkezi’nde sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergi açılışında konuşan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Beylikdüzü her daim kültür ve sanatın konuşulmaya devam edeceği bir kent olacak” dedi. Çalışmalarıyla kültür ve sanatta da öncü olan Beylikdüzü Belediyesi, 2024-2025 kültür sanat sezonunun ilk sergisini sanatseverlerle buluşturdu. Sanat yaşamında kırk yılı geride bırakan grafik sanatçısı Gürbüz Doğan Ekşioğlu’nun 60’a yakın eseriyle 14. edisyonunu sunduğu “Benim Kedilerim” adlı resim sergisi, Beylikdüzü Atatürk Kültür Merkezi Galeri Bedri Rahmi Sergi Salonu’nda kapılarını açtı. Serginin açılışına; Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın yanı sıra çok sayıda sanat öğrencisi ve sanatsever de katıldı. Çalık: Sanat ve sanatçının her daim yanında olmaya gayret ediyoruz Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık yaptığı konuşmada, “Sanatın iyileştirici tarafının hayatımızda yer almasını sağladığımız an bu milletin kurtuluşudur. Bu toprakları yarınların güzellikleriyle buluşturacak olan da sanattır. Sanat ve sanatçının her daim yanında olarak üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya gayret ediyoruz. Sokak hayvanlarıyla ilgili bir gündem maddesi de varken bu serginin burada açılmış olması çok özel. Bu güzel eserleri Beylikdüzümüz ile paylaşma imkânı verdiği için üstada yürekten teşekkür ediyorum. Beylikdüzü her daim kültür ve sanatın konuşulmaya devam edeceği bir kent olacak” ifadelerini kullandı. Sergi 8 Kasım’a kadar ziyaret edilebilecek Sanatçı Gürbüz Doğan Ekşioğlu ise “Açmış olduğum 14. kedi resimleri sergisi. Keşke imkân olsa da bu sergiyi Türkiye’nin her yerinde açabilsem ve daha çok çocuk görebilse. Kedileri farklı göstererek çocukların daha çok hayal kurmasını ve farklı şekilde düşünmelerini sağlamak isterdim. Beylikdüzü Belediyesi’ne beni davet ettikleri ve bana bu imkânı verdikleri için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Sergi, 8 Kasım 2024 tarihine kadar ziyarete açık olacak.