EĞİTİM - 14 Ekim 2024 Pazartesi 16:44

Fotoğraf meraklıları için ’Mobil Fotoğrafçılık Atölyesi’

A
A
A
Fotoğraf meraklıları için ’Mobil Fotoğrafçılık Atölyesi’

Osmangazi Belediyesi, fotoğraf meraklıları için düzenlediği Mobil Fotoğrafçılık Atölyesi ile akıllı telefon ve tablet gibi mobil cihazların nasıl bir fotoğraf makinesi gibi kullanılacağını teorik ve uygulamalı dersler ile gösteriyor.


Gelişen teknoloji ile beraber mobil cihazlar çok kaliteli fotoğraf ve video üreten cihazlara dönüştü. Teknolojinin üst seviyeye çıktığı günümüzde, mobil cihazları bir fotoğraf makinesi gibi kullanmak artık mümkün. Osmangazi Belediyesi, düzenlemiş olduğu Mobil Fotoğrafçılık Atölyesi ile fotoğraf tutkunlarına, akıllı telefon ve tablet gibi mobil cihazlar ile en güzel fotoğrafların nasıl çekileceği konusunda eğitim veriyor. Osmangazi Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü personeli olan fotoğraf sanatçısı Mustafa Mesut Şık tarafından gerçekleştirilen eğitimlerde, kursiyerlerin mobil cihazlar ile profesyonel düzeyde fotoğraf çekmeleri, hobi ya da mesleki amaçlı fotoğraf çekim becerilerini artırmaları amaçlanıyor.


Ördekli Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Mobil Fotoğrafçılık Atölyesi’nde eğitimler toplam 6 hafta sürüyor. Teorik ve uygulamalı olarak gerçekleştirilen derslerde kursiyerlere, ışık kullanımı ve kompozisyon gibi fotoğraftaki temel kavramların yanı sıra mobil cihazların fotoğraf makinesi gibi nasıl kullanacağı, temel fotoğraf kavramlarının mobil cihazlarda nasıl uygulanacağı, mobil cihazların kameralarını daha güçlü hale getiren uygulamalar ile çekilen fotoğrafları nasıl kolayca nasıl düzenleneceği, katılımcılara tüm detaylarıyla aktarılıyor. Kursiyerler, fotoğraf çekiminde teorik olarak öğrendikleri bilgileri, atölye sonunda düzenlenecek olan uygulama gezisi sırasında çekecekleri fotoğraflar ile pekiştirme fırsatı bulacak.



Fotoğraf meraklıları için ’Mobil Fotoğrafçılık Atölyesi’

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi üyesinin savunması: “Bebek sevklerinden para kazanıyorlardı, kimse hayrına bir şey yapmıyordu” İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyeleri hakim karşısında savunmalarına devam ediyor. Duruşmada savunma yapan hemşire olan tutuklu sanık Hasan Basri Gök, “Bebek sevklerinden para kazanıyorlardı. Kimse hayrına bir şey yapmıyordu. Bebek basamakları ile oynama yapılıyordu. Hasta yatışları genelde uzundu. Sorumlu hekim karar veriyordu bu yatışlara. Bunu yapmalarının nedeni SGK’dan fazla para almaktı. Normalde epikriz raporlarını doktorun yazması lazım. Epikriz raporlarını ben de yazıyordum başkaları da yazıyordu” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılanmasına devam ediliyor. “Bebek sevklerinden para kazanıyorlardı kimse hayrına bir şey yapmıyordu” Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Bakırköy Adliyesi Konferans Salonu’nda görülen duruşmada savunma yapan hemşire olan tutuklu sanık Hasan Basri Gök, “Savcılıkta ve emniyette bildiklerimi söyledim. Epikriz değiştirme şöyleydi; bir şablon sistemi vardı hastane hemşireleri atardı ona göre yapılırdı. Bunlar görevli kişilerin gönderdiği notlardı. Ben 2019 yılından beri hemşire olarak çalışıyorum. Fırat Sarı’nın normal hemşiresiydim. Son 6 ayda epikrize yardım ettim. 6 aylık sürede de şoförlüğünü yaptım. Bebek sevklerini Fırat Sarı, İlker Gönen ve Gıyasettin Mert Özdemir yapıyordu. Esenyurt’ta Tıp Merkezi’nde doğan bebeğin doktoru Fırat Sarı’nın tanıdığı doktordu. 112 araya girmeden sevk yapıyorlardı. Bebeğin doğduğu hastanenin çocuk doktoru ile Fırat Sarı kendi arasında sevki ayarlıyordu. Bebek sevklerinden para kazanıyorlardı. Kimse hayrına bir şey yapmıyordu. Bebek basamakları ile oynama yapılıyordu. Hasta yatışları genelde uzundu. Sorumlu hekim karar veriyordu bu yatışlara. Bunu yapmalarının nedeni SGK’dan fazla para almaktı. Normalde epikriz raporlarını doktorun yazması lazım. Epikriz raporlarını ben de yazıyordum başkaları da yazıyordu. SGK’dan fazla para alıyorlardı. Hemşireler bundan bir şey kazanmıyordu. Fırat Sarı’nın belirlediği basamak oranları vardı. Denetim olunca bunları düşürüyorduk. Doğru değildi bu basamak oranları. Epikriz raporlarına göre basamak düzenlemesi yapılıyordu. Epikriz de doğru değildi” dedi.
Kastamonu Kastamonu ormanlarından Avrupa’ya 100 milyon liralık mantar ihracatı Kastamonu ormanlarından bol miktarda yetişen ve kırsal kesimde yaşayan vatandaşların geçim kaynağı haline gelen mantarlar, doğadan toplanarak Avrupa’ya ihracat ediliyor. Kastamonu’da bulunan mantar işleme firmaları tarafından Avrupa ülkelerine yıllık yaklaşık100 milyon liralık ihracat yapılıyor. Kastamonu’da sonbaharda etkili olan yağışlar, mantar bolluğu yaşattı. Özellikle kırsal kesimlerde yaşayan vatandaşlar tarafından toplanan mantarlar, Kastamonu’da bulunan firmalarda işlenerek Türkiye’nin dört bir yanına ve Avrupa’ya gönderiliyor. Kastamonu’da işlenen mantarlar, dondurulmuş vaziyette başta Almanya, Fransa, İtalya, Yunanistan, İsviçre, Bulgaristan gibi Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerine ihraç ediliyor. İhraç edilen mantarlar özellikle Avrupa ülkelerinden yoğun ilgi görüyor. Kastamonu’da bulunan firmalar tarafından yurt dışına yılda yaklaşık 100 milyon TL değerinde mantar ihraç ediliyor. Devlet desteği ile Avrupa’nın mantar ihtiyacını karşılıyor Kastamonu’da dedesi ve babasının ardından 3’üncü kuşak olarak mantarcılıkla uğraşan Ferhat Çevik, eşi Arzu Çelik ile birlikte her yıl tonlarca mantar ihraç ediyor. Her yıl kapasitesini arttıran Çevik, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme (TKDK) Kurumunun IPARD-2 13. çağrısına müracaat etti. Toplamda 11,6 milyon liralık yatırımda bulunan Çevik, 5 milyon liralık hibe desteği aldı. Yapılan yatırım ve alınan hibe desteği ile birlikte Çevik çifti, soğuk hava deposu ekipmanlarını yenileyerek, 3 adet frigorifik kasalı araç satın aldı. Ayrıca geçen yıl ihracata başlayan Çevik çifti, yılda yaklaşık 900 ton mantarı Avrupa ülkelerine ihracat etti. “Mantarın işlenmesi ve mantarın toplanması konusu Kastamonu’nun en önemli gelir kapılarından bir tanesini oluşturuyor” Kastamonu Tarım ve Orman İl Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu, mantarın işlenmesi ve toplanması konusunun Kastamonu’nun en önemli gelir kapılarından bir tanesi olduğunu belirterek, “Kastamonu ilimiz, ülkemizde doğadan mantar toplanması ve bu toplanan mantarların yurtdışına ihracat edilmesi konusunda en önemli merkezlerden bir tanesi oluyor. Doğası ve eko-sistemi gereği gerçekten çok büyük ve önemli miktarda mantar üretimi mevcut. Bunlarla birlikte mantarların toplanması, işlenmesi ve ihracatı ayrı bir üretim süreci oluşturmakta. Bu sebeple toplanan mantarlar Kastamonu’daki firmalarımıza gelmekte ve bu işletmelerde gerekli işlemlere tabi tutulduktan sonra yurtdışına, özellikle de Avrupa ülkeleri başta olmak üzere ihracatı gerçekleştiriliyor. Özellikle 8-10 çeşit mantar başta olmak üzere yine Avrupa’nın başta Almanya, İtalya, Fransa olmak üzere ihracatı yapılmaktadır. Ekonomik gelir kapsamını ve istihdamda düşünülerek mantarın işlenmesi ve mantarın toplanması konusu Kastamonu’nun en önemli gelir kapılarından bir tanesini oluşturmaktadır. Bizlerde özellikle firmalarımızla ilgili burada yapacakları gerek soğuk hava deposu olsun, gerek mantar işleme üniteleri olsun, hem Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu (TRDK) tarafından hem de bizlerin Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Destekleme Programı kapsamında gerekli destek ve hibeleri Tarım ve Orman Bakanlığı olarak hem sağlıyor hem de veriyoruz” dedi. “800-900 ton gibi bir hasat dönemimiz oldu” Bu yıl 900 ton civarında bir hasılat yapıldığını belirten Ferhat Çevik ise, “Eşim Arzu Çelik ile birlikte mantar işini üç kuşak olarak, dedemden babama, babamdan da bana olarak devam ettiriyoruz. 1988 yılından beridir mantar işiyle uğraşıyorum. İşimizi her geçen yıl geliştirerek devam ettiriyoruz. Doğada yetişen mantarların alımı, işlenmesi, paketlenmesi ve ihracatına kadar olan bütün yolculuğunu işletmemizde katma değer elde ederek satışını gerçekleştiriyoruz. Mantar, Kastamonu’da merkez başta olmak üzere Türkiye genelinde ekonomiye katkısı ve ihracata giden bir ürün oluyor. Bölgemizde yetişen toplamda 18 çeşit mantar topluyoruz. Bunların 5-6 çeşidini yurtdışında Almanya, İtalya, Fransa gibi ülkeler başta olmak üzere İsviçre, Bulgaristan, Yunanistan gibi diğer ülkelere de ihracatını yapıyoruz. Dünya üzerinde mantar kullanılan ve tüketilen bir ürün. Yıllık hasadına bağlı olmak üzere bu yıl doğamızda mantar bol miktarda oldu. Kastamonu merkez başta olmak üzere işletmemizden 800-900 ton gibi bir hasat dönemi oldu. Yenilenebilen tüm mantar çeşitlerinin hepsi ihracat edilebiliyor. Pazar ile ilgili sıkıntımız yok, doğadan gelen verime göre yani hasada göre hareket ediyoruz. Ülkemizde yetişen mantar çeşitlerinin yüzde 90’ını da ihracat ediliyor. Mantara ilgi büyük, mantar etten daha fazla protein ve lezzet bakımından daha zengin olduğu için yurtdışında büyük talep görüyor” diye konuştu.