ASAYİŞ - 22 Ekim 2024 Salı 14:51

Suç makinesi jandarmadan kaçamadı

A
A
A
Suç makinesi jandarmadan kaçamadı

Bartın’da İl jandarma ekipleri aranan şahıslara yönelik yaptığı çalışmalarda çeşitli suçlardan 7 yıl 2 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan şahsı yakaladı.


Edinilen bilgiye göre, Bartın İl Jandarma Komutanlığı sorumluluk bölgesinde aranan şahısların yakalanmasına yönelik sürdürülen çalışmalar çerçevesinde Bartın Merkeze bağlı Akmanlar köyü nüfusuna kayıtlı olan A. O’nun peşine düştü. Şahsın, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta, kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtan ve bu kurumlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık, parada sahtecilik, basit yaralama suçlarından hakkında 7 yıl 2 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan 38 yaşımdaki A.O., JASAT’ın çalışmaları neticesinde yakalamadı.


Bartın Merkeze bağlı Akmanlar köyünde saklandığı ikamette yakalanan şahıs gözaltına alındı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Bordür ve Parke Üretim Tesisi faaliyete geçiyor Alanya Belediyesi, dönemin Kargıcak Belediyesi tarafından 2004 yılında hizmete açılan, 2009 yılında ise faaliyetlerine son verilen Bordür/Parke Üretim Tesisi’ni yeniden hayata kazandırarak öz kaynaklarına bir yenisini daha ekliyor. Alanya Belediyesi, Bordür ve Parke Üretim Tesisi’ni yeniden faaliyete geçiriyor. Başkan Yardımcıları Murat Levent Koçak, Hasan Servet Ünlü ve Başkan Danışmanı Sadık Dizdaroğlu ile ilgili personelle birlikte tesisi gezen Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, süreç hakkında bilgi aldı. Yaklaşık 1 ay gibi kısa bir süre içerisinde unutulmaya yüz tutmuş bu önemli tesisi yeniden hayata geçireceklerini belirten Başkan Özçelik, tesis sayesinde büyük bir tasarruf sağlanacağını ve yeni gelir kapısı oluşturulacağını söyledi. Belediye kendi taşını kendi üretecek Konu hakkında açıklama yapan Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, “2009’daki son üretimden sonra bugüne kadar üretim yapılmamış. Tespitlerimize göre 14 tane büyük motor ve birçok hareketli parça yerinde bulunamamıştır. Zaman içerisinde kaybolduğu düşünülmekte. Fakat Belediyemiz tarafından tekrar faaliyete geçirmek üzere anlaşmalarımız yapılmış olup, 1 ay içerisinde tam olarak üretime geçecek. Bundan sonra Alanya Belediyesi kendi bordürünü, kendi kilitli taşını yüzde 50’den fazla maliyet düşüşü ile yapacaktır. Kendi taşını kendisi üretecektir. Ayrıca üretim fazlamızı da almak isteyen ister vatandaş, ister diğer belediyelere satacak ve sistemin maliyetini daha da aşağı düşüreceğiz. Hedefimiz var olanı yaşatmak, daha iyi hale getirmek ve var olanı bir tık yukarıya çıkartmak" ifadelerini kullandı. Kapasite ikiye katlanacak Başkan Özçelik, tesisin günde 600 metrekare bordür üretebilecek kapasiteye sahip olduğunu söyleyerek, ihtiyaç halinde çift vardiya ile kapasitenin ikiye katlanabileceğini de sözlerine ekledi.
Kayseri Çopuroğlu, Angola Meclis Başkanı Carolina Cerqueira’yı ağırladı Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye-Angola Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Kayseri Milletvekili Şaban Çopuroğlu, Angola Meclis Başkanı Carolina Cerqueira’yı ağırladı. Ziyaret, iki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğini güçlendirmek amacıyla gerçekleştirildi. Ziyaret sırasında Çopuroğlu, Angola ile Türkiye arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi ve ekonomik, kültürel işbirliklerinin artırılması gerektiğini vurguladı. Angola’nın zengin doğal kaynakları ve stratejik konumunun, iki ülke için fırsatlar sunduğunu belirtti. Ayrıca, Türkiye-Angola Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Şaban Çopuroğlu ile Angola Meclis Başkanı Carolina Cerqueira Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’u makamında ziyaret etti. Carolina Cerqueira, Angola’nın TBMM ile işbirliği yapma konusundaki istekliliğini dile getirerek, iki ülkenin parlamentoları arasındaki ilişkilerin artırılmasının önemine dikkat çekti. Ayrıca, her iki ülkenin gençleri ve kadınları için ortak projelerin geliştirilmesinin altını çizdi. Toplantı, karşılıklı olarak çeşitli konuların ele alındığı verimli bir diyalog ortamında gerçekleşti. Angolalı ve Türk yetkililer, gelecekteki işbirliklerinin şekillendirilmesi ve somut adımlar atılması konusunda kararlılıklarını ifade ettiler. Ziyaret, iki ülke arasındaki dostluğun pekişmesine katkıda bulunurken, ortak çıkarlar doğrultusunda daha yakın işbirlikleri için bir başlangıç noktası oldu.
Antalya Romanyalı heyete ALKÜ’den sertifika Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesine (ALKÜ) Erasmus+KA122 proje hareketliliği kapsamında Romanya’dan gelen 5 kişilik bir heyet, 30 saatlik işbaşı gözlem etkinliğine katıldıktan sonra sertifikalarını aldı. Heyette Buzu Erken Çocukluk Eğitiminden Sorumlu Bölge Müdürü Cristina Ivan, bir koordinatör ve üç okul öncesi öğretmeni yer aldı. 3 günlük ziyaret sırasında, ALKÜ Uygulama Anaokulunun kapsayıcı eğitim yöntemleri, Reggio Emilia ve Montessori etkinlikleri, alternatif eğitim yaklaşımları ve sürdürülebilirlik konuları üzerinde detaylı incelemelerde bulundular. Heyet ayrıca, çevre dostu etkinlikler ve örnek müfredat uygulamaları ile ilgili bilgi aldılar. Bu deneyim, katılımcıların kendi ülkelerinde bu yöntemleri uygulamaları açısından önemli bir fırsat sundu. ALKÜ Uygulama Anaokulunun ALKÜ Enerji Yönetim Birimi ile yürüttüğü Eko-Döngüsel Yemekhane projesi kapsamında üniversitenin İyi Uygulama Örneğini yerinde inceleyerek bu konuda uluslararası proje ve iş birliği yapmayı planladı. Etkinlikte Anaokulu öğrencilerine kendi yemekhanelerinden getirdikleri yemek atığı karşılığında ALKÜ Sıfır Atık Merkezi’nde üretilen kedi-köpek mamaları hediye edildi. ALKÜ Uygulama Anaokulu Müdürü Doç. Dr. Didem Türkoğlu yaptığı açıklamada, projenin ikinci aşamasında Romanya’nın Buzu bölgesine giderek buradaki ana okullarında öğretmen eğitimlerine başlayacaklarını dile getirdi. Heyet, eğitim alanındaki en iyi uygulamaları öğrenme ve kendi ülkelerine dönerek bu bilgileri paylaşma konusunda istekli olduklarını ifade etti. Sertifikalarını aldılar Heyet, etkinliklerin ardından ALKÜ Senato Salonu’nda düzenlenen törenle katılım sertifikalarını aldı. Törende; ALKÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, Prof. Dr. Mehmet Kılıç, ALKÜ Tıp Fakültesi Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Jale Selli, Doç. Dr. Mehmet Yalçın Günal, Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Münevver Can Yaşar, ALKÜ Uygulama Anaokulu Müdürü Doç. Dr. Didem Türkoğlu, ALKÜ Uygulama Anaokulu İktisadi İşletme Müdürü Gürol Kaya, Enerji Yönetim Birimi Sorumlusu Öğr. Gör. Leyla Akbulut, ALKÜ Dış İlişkiler Genel Koordinatör Yardımcısı Öğr. Gör. Dr. Eren İrfanoğlu ve Romanya’dan gelen katılımcılar yer aldı. Ziyaretin ardından Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu ve Prof. Dr. Mehmet Kılıç katılımcılara sertifikalarını verdiler. Tören, hatıra fotoğrafının ardından sona erdi.
Samsun Turizm İşletmelerine Yönelik Yerel/Yöresel Ürün Kullanımı Durumu Araştırması Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA), faaliyetlerini yürüttüğü Samsun, Amasya, Çorum ve Tokat illerini kapsayan Orta Karadeniz Bölgesi’nde (TR83 Bölgesi) ’Turizm İşletmelerine Yönelik Yerel/Yöresel Ürün Kullanımı Durumu Araştırması’nı başlattı. Ajansın kültür ve doğa turizmi ekseninde şehirlerin markalaşması sonuç odaklı programının genel amacı olan, kültür ve doğa turizmi ekseninde TR83 Bölgesi’nde yürütülen turizm faaliyetlerinin yerel kalkınmaya etkisinin araştırılması ve teşvik edilmesi amacı çerçevesinde kurgulanan bu araştırma ile bölgede faal olan yiyecek-içecek ve konaklama işletmelerine yönelik anket çalışması uygulanıyor. Araştırmaya 60’ı konaklama, 60’ı yiyecek-içecek işletmesi olmak üzere toplam 120 işletme dâhil edildi. 2024 yılı sonuna kadar tamamlanması planlanan araştırmanın bulguları bölgesel ölçekte düzenlenecek bir webinar yolu ile kamuoyu ile paylaşılacak. Elde edilecek bulguların turizm sektörü aktörlerinin, araştırmacıların istifadesine sunulması ayrıca OKA’nın gelecek dönemdeki çalışmalarına da yön vermesi hedefleniyor. Coğrafi işaretli ürünlere yönelik algı düzeyi ölçülüyor Araştırma kapsamında işletmelere yöneltilen sorulardan önemli bir kısmı coğrafi işaretli ürünlere yönelik bilgi düzeyi, güven, fiyat algısı, tedarikçiler konularını içerecek şekilde hazırlandı. İşletmelerin tescilli yerel ürünlere ilişkin değerlendirmelerinin gelecek çalışmalar açısından önemli bulgular içereceği düşünülüyor. ’Anadoludakiler Projesi’nin tanıtımı yapılıyor TR83 Bölgesi Turizm İşletmelerine Yönelik Yerel/Yöresel Ürün Kullanımı Durumu Araştırması çalışmalarında, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü tarafından kültürel mirası ve geleneksel yöntemleri korurken sürdürülebilir üretimle kaynakları koruma, yerel ekonomiyi canlandırma ve kalkınmayı desteklemeye yönelik Kalkınma Ajansları ve Bölge Kalkınma İdareleri ile birlikte hazırlanan Anadoludakiler Projesi’nin tanıtımı da yapılıyor. Kalkınma ajanslarının yerelde çalışmaları ile beslenen ve desteklenen Anadoludakiler’e ilişkin temel farkındalık soruları yöneltilirken aynı zamanda projenin vizyonu ve kapsamı işletme temsilcileri ile paylaşılıyor.
İstanbul Tansiyon nedeniyle hastaneye götürdüğü annesinin cenazesini aldı Yenidoğan çetesine yönelik soruşturma sürerken, 2017 yılının Nisan ayında İstanbul’daki özel bir hastaneye yatırılan tansiyon ve kalp hastası 73 yaşındaki kadın, Temmuz ayında hayatını kaybetti. Annesini sadece tansiyonu çıktığı için hastaneye götürdüğünü söyleyen Türkan Ç., "Bağcılar’daki hastanedeki bütün doktorların da tatilde olduğunu ve benim o doktoru getirtmem için uçak parasını ve masraflarını karşılamamı istediler. Ben de mecburen bunu karşıladım. Parayı da ödedim onlara. Anneme o şekilde anjiyo yapıldı. Yani sadece tansiyon hastalığı olarak girdiğimiz hastanede annem çoklu organ yetmezliğiyle sebebiyle vefat etti" dedi. İstanbul’da günlük 8 bin lira için yoğun bakım servisine yatırılan 12 bebeğin ölümüyle ilgili Yenidoğan çetesi soruşturması sürerken, iddiaya göre Türkan Ç. isimli vatandaş, 2017 yılının Nisan ayında 73 yaşındaki tansiyon hastası annesi Necla Ç,’yi Gaziosmanpaşa Küçükköy’deki Şafak Hastanesine götürdü. İddiaya göre, hastaneye yatırılan yaşlı kadın, bir süre sonra anjiyo için soruşturmada adı geçen Bağcılar’daki Şafak Hastanesi’ne sevk edildi. Anjiyo işleminin ardından yaşlı kadın tekrar Gaziosmanpaşa’daki hastaneye götürüldü. Yaşlı kadın, temmuz ayında ise çoklu organ yetmezliği sebebiyle hayatını kaybetti. Annesinin hastane masraflarını karşılamak için elinden geleni yaptığını söyleyen Türkan Ç., tedavi sürecinde doktorların annesine anjiyo yapabilmesi için uçak parasını ve masraflarını karşıladığını öne sürdü. “Annemin cenazesini hastaneden alabilmem için 20 bin lira istediler” Hastanede hastalara müşteri zihniyetiyle bakıldığını söyleyen Türkan Ç., “2017 yılında annemin tansiyon hastalığı sebebiyle Şafak Hastanesi’ne götürdük. Şafak Hastanesi Küçükköy şubesine tansiyon yüksekliği olduğu için götürdük. Bir de kalbinde pil vardı. Ama acil serviste tansiyonla ilgili dil altı hapı verirlerdi ve normalde bir iki tetkik yaptıktan sonra gönderirlerdi. Başka hastanelere götürdüğümde en azından böyleydi. Sonra anneme yatış verdiler. O yatış nisan ayında başladı. Temmuz ayının dokuzuna kadar sürdü ve ben ayın dokuzunda annemin cenazesini o hastaneden almak durumunda kaldım. Cenazesini de alabilmem için oraya 20 bin liralık senede imza attırdılar. Herhangi bir rapor da vermediler. Her şeyleri şüpheliydi. Bu süreç benim için çok sıkıntılıyı. Çünkü her tetkik paraydı. Her işlem onlar için bir gelir kapısıydı. Çünkü hastalara hasta olarak değil gerçekten müşteri zihniyetiyle bakılıyordu. Ramazan Bayramı’nda annemi anjiyo yapılacağı söylendi. Hastanede doktorların olmadığını ve hepsinin tatilde olduğu söylendi. Ardından hastanenin Bağcılar’daki şubesine götürmem gerektiğini söylediler” dedi. “Sadece tansiyon hastalığı olarak girdiğimiz hastanede annem çoklu organ yetmezliğiyle sebebiyle vefat etti” Doktorların uçak parasını ve masraflarını karşıladığını iddia eden Türkan Ç., “Bağcılar’daki hastanedeki bütün doktorların da tatilde olduğunu ve benim o doktoru getirtmem için uçak parasını ve masraflarını karşılamamı istediler. Ben de mecburen bunu karşıladım. Parayı da ödedim onlara. Anneme o şekilde anjiyo yapıldı. Yani sadece tansiyon hastalığı olarak girdiğimiz hastanede annem çoklu organ yetmezliğiyle sebebiyle vefat etti. Size de annemin fotoğraflarını gösterdim” diye konuştu. “Hastalar onlar için bir müşteriydi” Hastane sahibiyle görevlilerin konuşmalarını duyduğunu iddia eden Türkan Ç., “Türlü türlü durumlara maruz kaldık ve kafamı kurcalayan şey şu oldu. Annem vefat etmeden önce bankonun diğer tarafında hemşire ile hastane sahibinin konuşmasını duydum. Hastane sahibi hemşireye, ’Boş durmayın, acile gelen müşterileri servislere çekin’ dedi. Çünkü hastalar onlar için bir müşteriydi. Hastaları da bu şekilde çekip çeşitli tetkiklerle hastalık türeterek yatışını yapıyorlardı. Çünkü benim annemin öncesinde ne böbrek hastalığı, ne başka bir hastalığı vardı. Yaşlılığın getirmiş olduğu diz ağrıları, tansiyon hastalığı vardı. Ama ben bu konuyu araştırdım ve yaşlı hastalara uzun süre ilaç verilmesinin çoklu organ yetmezliğine neden olduğunu öğrendim ve bunun da ölümüne sebep olduğunu anladım” ifadelerini kullandı. “Bebeklere para için bunları yapan insanlar yaşlılara neler yapmaz?” Annesinin ölümünün aklında hep bir soru işareti olduğunu ve bu konuyla ilgili savcılığa suç duyurunda bulunacağını söyleyen Türkan Ç., “Bebekler dünyanın en masum, en zararsız insanları. Onlar kötülük yapılacak en son kişiler bile değil. Bebeklere para için bunları yapan insanlar yaşlılara neler yapmaz? Savcılığa bu konuyla ilgili suç duyurunda bulunacağım. Çünkü annemin ölümü benim aklımda hep bir soru işaretiydi. Annemi o hastaneye götürdüğüm için kendimi vicdanen rahatsız hissediyordum. Umarım beni dinleyen, izleyen o dönemde annesini babasını kaybeden kişiler de hak verecektir. Onlar için de bir başlangıç olacağını düşünüyorum. Çünkü o dönem benimle birlikte 20-30 kişi Sağlık Bakanlığı’nı aradık ve şikayette bulunduk” dedi.